• Sonuç bulunamadı

Döviz kuru kanalı, para politikası kararlarındaki bir değişikliğin ulusal paranın değerini ve dolayısıyla net ihracatı etkileyerek reel hasıla ve fiyat düzeyini değiştirme süreci olarak tanımlanabilir (Erdoğan, 2011: 64). Bu aktarım kanalı aslında varlık fiyatları kanalının bir alt başlığı olmasına rağmen, dışa açık ekonomilerin küreselleşme sonucu ithalat ve ihracatının önemli boyutlara ulaşmasıyla birlikte özellikle gelişmekte olan ülkelerde önemli bir rol oynaması nedeniyle ayrı bir başlıkta incelenmektedir.

Döviz kuru kanalı geleneksel açık ekonomilerde önemli bir makro öğe olmakla birlikte kapalı ekonomilerde ihmal edilir. Aktarım zinciri faiz oranlarından döviz kurlarına, faiz oranlarındaki değişimleri beklenen döviz kuru hareketleriyle ilişkilendiren açık faiz oranı paritesi yoluyla aktarılır. Yani yabancı faiz oranlarına görece yerel faiz oranlarındaki bir artış döviz kurunun güçlenmesine yol açarak net ihracat ve toplam talep seviyesinde azalmaya neden olacaktır (Kuttner ve Mosser, 2002: 17).

Globalleşme sonucu dünya üzerinde uluslararası finansal sermaye hareketliliği yüksek seviyelere çıkmıştır. Sermaye hareketliliğinin kısa dönem faiz oranları ve döviz kuru arasında basit bir ilişki vardır: faiz oranı parite ilişkisi iki ülke faiz oranları arasındaki farkın bu ülkelerdeki beklenen döviz kuru değeri arasındaki farka eşittir. Eğer bu eşitlik bozulursa finansal sermaye iki ülke arasında beklenen getiri oranları eşitleninceye kadar daha yüksek getirisi olan ülkeye doğru hareket edecektir. Bu teoride para politikasının döviz kurlarını nasıl etkilediği görülmektedir. Merkez bankası kısa dönem faiz oranlarını arttıracak bir müdahalede bulunduğunda faiz oranı parite ilişkisine göre döviz kuru oranı beklentisindeki düşüş yerli ve yabancı oranları eşitleyerek döviz kuru oranı yükselmelidir. İki ülkenin faiz oranları ve döviz kuru oranları farkı arasında pozitif bir ilişki olmalıdır (Taylor, 1995: 16).

Açık faiz oranı paritesi aşağıdaki gibi ifade edilebilir (Kibritçioğlu, 1996: 130):

i

d

- i

f

= (e

x

- e) / e

id yurtiçi faiz haddi, if yurtdışı faiz haddi, ex beklenen döviz kuru, e yabancı paranın

yerli para cinsinden cari veya nominal fiyatı (spot döviz kuru) olarak tanımlanmaktadır. Satın alma gücü paritesi yaklaşımına benzer olarak faiz haddi paritesi yaklaşımı da tek fiyat yasasının para piyasalarına uygulanması şeklinde ortaya çıkmaktadır. Faiz haddi paritesi, yerli ve yabancı paranın aynı para birimi cinsinden ifade edildiğinde getirisinin aynı olması gerektiği olgusuna dayanmaktadır (Kibritçioğlu, 1996: 131).

Küreselleşme sonucu ekonomilerin dışa açıklığının artması ithalat ihracat hacmini arttırmıştır. Sabit kurdan esnek kura geçişten sonra parasal aktarım kanallarından döviz kuru kanalı net ihracatın toplam çıktının bir parçası olması nedeniyle önem kazanmıştır. Aslında varlık fiyatları kanalının altında bir başlık olarak incelenirken, artan öneminden dolayı ayrı bir konu olarak literatürde yerini almıştır (Mishkin, 1996: 5).

Bu kanalda faiz oranının da etkileri vardır. Genişletici bir para politikası uygulandığında reel faiz oranı düşmesiyle yerli paraya olan talep azalır, yabancı para talebi artar. Bunun sonucunda ulusal paranın yabancı para cinsinden değeri azalır yani döviz kuru yükselir. Yerli malların fiyatı yabancı mallara görece düşer ve bunun sonucunda ihracat artar, ithalat azalır, net ihracat artar. Net ihracat artışı toplam çıktının artmasına neden olur. Şematik olarak aşağıdaki gibi gösterilir (Mishkin, 1996: 5):

Para Arzı↑ => Reel faiz oranı ↓ => Döviz kuru↑ => Net ihracat ↑ => Toplam talep ↑

Döviz kuru kanalı para politikasının ekonomiyi etkilemesinde önemli rol oynar. Burada iki önemli faktör vardır. Birincisi, döviz kurunun faiz oranları değişimine hassasiyeti önemlidir. Ekonometrik modellerde tahminlenen hassasiyet küçükse, zayıf bir kanal olduğunu gösterir. Modellerde faiz paritesi bu kanalda büyük rol oynar. İkinci önemli faktör de ekonomide dışa açıklıktır. Dış etkilere daha çok açık olan ekonomilerde bu kanalın etkisi daha fazla görülmektedir (Boivin, Kiley ve Mishkin, 2010: 14).

Taylor (1995) 1972-1986 ve 1972-1993 yılları arasında ABD, Kanada, Almanya, Fransa, Japonya, İtalya ve İngiltere verilerini incelediği ampirik çalışmasında döviz kuru, kısa dönem faiz oranları ve uzun dönem faiz oranlarının parasal aktarım mekanizmasında önemli role sahip olduğunu ve GSMH ve enflasyonu etkilediğini vurgulamıştır.

Erdoğan ve Yıldırım (2008) döviz kuru kanalının işleyişini Türkiye özelinde incelenmiştir. Bu amaçla 1995:1–2006:12 dönemine ilişkin aylık veriler VAR metodolojisi ile test edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre, Türkiye’de döviz kuru kanalı işlemektedir.

Örnek (2009) 1990-2006 Türkiye verilerini kullandığı çalışmasına göre Türkiye’de geleneksel faiz oranı ve döviz kuru kanalları çalışmaktadır. Hisse senedi fiyatı ve banka kredi kanalları istatistiksel olarak anlamlı çıkmamıştır.

Cambazoğlu ve Karaalp (2012) esnek döviz kuru rejimini benimseyen Türkiye’de parasal aktarım mekanizması döviz kuru kanalının, toplam çıktı ve özellikle fiyatlar düzeyi üzerindeki etkinliği VAR modeliyle araştırmıştır. 2003:01-2010:08 dönemi için kısa vadeli faiz oranı, reel efektif döviz kuru, net ihracat hacmi, tüketici fiyat endeksi ve sanayi üretim endeksi olmak üzere toplam beş makroekonomik değişken ile yapılan sınama sonucunda faiz kanalı etkilerini içeren döviz kuru kanalının Türkiye’de etkin olduğu sonucuna varılmıştır.

Büyükakın, Cengiz ve Türk (2009) Türkiye için 1990:1-2007:9 dönemi için döviz kuru kanalının işleyişini test etmektedir. Vektör Otoregresyon (VAR) modeli kullanılaran çalışmada para politikasının reel döviz kuru, net ihracat, üretim ve

fiyatlar üzerindeki etkileri tahmin edilmektedir. Etki tepki analizleri ve varyans ayrıştırma yöntemi ile elde edilen sonuçlar Türkiye ekonomisinde parasal aktarımın döviz kuru kanalının etkin bir şekilde işlediğini ortaya koymaktadır. Para politikası şokları fiyatlar üzerinde önemli bir etkiye sahipken, döviz kuru da parasal aktarım mekanizmasında önemli bir rol oynamaktadır.