• Sonuç bulunamadı

Blok Zinciri ve Muhasebe

BÖLÜM 3: ENDÜSTRİ 4.0 VE MUHASEBE

3.7. Blok Zinciri ve Muhasebe

Muhasebe uygulamalarında manipülatif eylemlerin, dolandırıcılığın ve ciddi miktardaki kayıpların olması ve bu durumların yaygınlaşması, yapıdaki güvenlik seviyesini arttıracak bir sistemin varlığına olan ihtiyacı doğurmuştur. Blok zinciri muhasebe alanındaki bu güvenlik açığını kapatabilecek potansiyele sahip bir teknolojidir. Sistemdeki tüm blokların birbirine bağlı olması sistem içindeki tüm işlemlerin

147

doğrulanmasını ve sistem içinde kaydedilmesini sağlamaktadır. Blok zinciri teknolojisinin sürece katkısı daha iyi ve daha güvenilir bilgi sağlamaktır (Rechtman, 2017: 15).

Blok zinciri sistemindeki tüm veri ve belgeler dijital sisteme yerleştirilmiş olmaktadır (Fanning ve Centers, 2016: 56). Bu teknoloji yapısı gereği, taraflar arasındaki faturaların gönderilmesini kaydeder ve bunların takibini sağlar. Verilerin dijital ortama aktarılması sayesinde faturalama gibi muhasebe sürecindeki tüm işlemler gerçek zamanlı olarak paylaşılır. Tüm verilerin dijitalleştirilmesi sistemin kapsamını genişletir, bilgiye olan güveni arttırır ve bilgiye erişimini kolaylaştırır (Fanning ve Centres, 2016: 56). Blok zinciri teknolojisi işlemlerin onaylanma süresini azaltır (Alarcon ve Ng, 2018: 3)

Blok Zinciri teknolojisi ile süreçlerin tutarlı bir şekilde uygulanması, yorumlanması, anlık erişim ve olayların gerçek zamanlı olarak sıralı şekilde kaydedilmesi denetimin etkinliğini ve güvenilirliğini bir adım daha ileriye götürecektir (Digital Asset, 2016: 740). Blok Zinciri sisteminin işleyişi; işlemler sisteme kaydedildikten ve sonraki bloklar tarafından teyit edildikten sonra işlemler defterin daimi bir parçası haline gelir ve blok zinciri ağının tüm katılımcıları tarafından geçerli kabul edilir. Bu yapı denetimdeki makul güvence seviyesini, denetim hızını ve verimliliğini arttırır (KPMG, 2016). Blok zinciri teknolojisinin denetim sürecine standardizasyon getirmesiyle denetçilerin finansal tabloları oluşturmasında kullanılan verileri otomatik olarak doğrulamalarına izin vermesi, verilerin güvenliğini arttırmakta ve denetim sürecinin maliyetini ve denetimde harcanan zamanı azaltmaktadır (Deloitte, 2016: 27). Blok zinciri sistemine kaydedilen veriler değiştirilemez ve silinemez yapısı, hata riskini en aza indirmekte ve veriler arası bütünlüğü sağlamaktadır (PwC, 2017: 42).

Blok zincirinin muhasebe alandaki en önemli katkılarından biri, verilerin dijital olarak kaydedilmesini sağlayarak finansal varlıkların ve diğer belgelerin kişiler arasında iletimini sağlayarak anlık olarak görülmesini sağlayan yazılım ile donatılmış olmasıdır. Blok zinciri teknolojisinin bileşenlerinden biri olan dağıtık defter yapısı kolay ve hızlı bir şekilde verilerin finansal tablolara dönüştürülmesini sağlayacak ve dönem sonu raporlama sürecindeki gecikmeleri ortadan kaldıracaktır (Wunsche, 2016: 18).

Anderson’a göre (2016: 3), blok zinciri teknolojisinin kendine has defter yapısı muhasebe uygulamalarını doğrudan etkilemektedir. Muhasebe süreçlerinin blok zinciri

148

ile entegre edilmesi, faaliyetlerin kaydedilmesinden denetim süreci için bu kayıtların gerçek zamanlı olarak izlenebilirliğe kadar tüm süreçleri kapsamaktadır (Simon vd., 2016: 9).

Wunsche’e göre (2016: 18) blok zinciriyle entegre edilmiş muhasebe uygulamalarında kullanılan hesaplara yönelik alt yapıyı şu şekilde özetlemiştir:

- Nakit: Bitcoin gibi dijital paralar nakit akışlarının üçüncü kişilerce doğrulanmasına gerek olmadan açıklanabilecektir.

- Tahsilat: Akıllı sözleşmeler aracılığıyla tüm tahsilat ve ödeme işlemleri otomatik olarak sistemde toplanacak ve depolanabilecektir.

- Stoklar: Akıllı sözleşmelerdeki varlıkların satışı veya transferi doğrultusunda kaydedilecek ve alıcıların stok yönetim sistemlerinde aktifleştirilebilecektir. - Maddi olmayan duran varlıklar: Akıllı fikri haklar, sözleşmeler aracılığıyla

ortaya çıkan mülkiyet hakları ile ilgili uyuşmazlıklar blok zincirindeki tarih damgası sayesinde ortadan kalkacaktır.

- Sermaye: Sermaye hesapları blok zinciri üzerinden takip edilebilecek, kolayca erişilebilecek ve gerektiğinde transfer edilebilecektir.

- Krediler: Akıllı sözleşmeler ile kredili işlemler dijital olarak kaydedilebilecek ve borçluların yükümlülüklerini yerine getirene kadarki süreç tarihsel olarak gerçek zamanlı olarak takip edilebilecektir.

Eisenberg yaptığı çalışmada blok zinciri teknolojisinin muhasebe mesleğine etkilerini ortaya koymaya çalışmıştır. Eisenberg’in değindiği noktalar ana başlıklar olarak aşağıda gösterilmiştir (Eisenberg, 2018: 4):

1. Etkinliğin Artması: Blok zinciri teknolojisi geleneksel kayıt tutma sürecini

değiştirerek, kayıt düzeninde ve raporlamada standart getirecek ve sürecin şeffaflaşmasını sağlayacaktır. Bu sayede finansal verilerin analiz edilmesinde ve yöneticilerin karar verme süreçlerinde etkinliği arttıracaktır (Deloitte Raporu, 2017: 2). Blok zinciri teknolojisiyle muhasebe süreçleri daha hızlı bir şekilde gerçekleştirilecek ve zamandan tasarruf sağlanacaktır.

2. Hataların Azalması: Blok zincirindeki tüm işlemlerin doğrulanabilir olması ve tüm

149

sürecindeki hataları ortadan kaldıracak hem de denetim uygulamaları açısından işletmelerin finansal tablolarından doğru ve güvenilir şekilde görüş sunmalarını sağlayacaktır. (Ovenden, 2017: 2).

3. Uzlaşma sürecini kolaylaştırma: Blok zinciri teknolojisinin bileşenlerinden biri

olan akıllı sözleşmeler aracılığıyla tarafların sözleşme içeriğini (sözleşme konusu, zamanı ve bedeli) taraflar arasında doğrulama imkânı sağlanmaktadır. (Deloitte Raporu, 2017: 12).

4. Hilelerin Azalması: Blok zincirinin dijital bir defter yapısına sahip olması ve tüm

işlemlerin tarih sırasına göre anlık olarak kaydedilmesi işletmeler ve denetçiler için finansal bilgilerdeki anormallikleri fark etmelerini sağlayarak; hilelerin ortadan kalkmasına yardımcı olacaktır.

5. Denetim İhtiyacının Azalması: Blok zinciri teknolojisi ile denetçiler tarafından

raporlamaların güvenilirlik seviyesini belirten makul güvence değeri anlamını yitirmekte makul güvence yerine mutlak güvence terimi söz konusu olmaktadır. Blok zinciri aracılığıyla işletmelerin faaliyetlerinin sunulduğu bilgiler, sistem üzerinde otomatik olarak doğrulanmaktadır. Bu durum denetçilerin mesleki rollerinin değişmesine vesile olacaktır. Denetim mesleğinde ortaya çıkabilecek olası roller aşağıdaki gibi sıralanabilir (Deloitte Raporu, 2017: 13).

- Akıllı Sözleşmelerin Denetlenmesi: İşletmelerin faaliyet süreçlerini akıllı

sözleşmeler aracılığıyla gerçekleştirmeleri sonucunda denetçilerin bu sözleşmelerin gerekli kontrollerini yapmaları gerekecektir.

- Blok Zincirindeki Ticari Birliklerin Denetimi: Blok zinciri sisteminde özel bir yapılanmanın veya ticari birliğin oluşması durumunda sürecin etkinliğinin ve güvenilirliğinin tespitinde denetçilere ihtiyaç duyulacaktır.

- Protokollerin Takibi: Blok zincirindeki protokollerin takip edilmesi ve tarafların sorumluluklarını yerine getirmelerinin etkin bir şekilde sağlanması denetçilerin yeni sorumlulukları arasında olacaktır.

- Arabuluculuk Faaliyetleri: Blok zinciri teknolojisinde karmaşık işletme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi için uzlaşma sağlanmasında denetçilerin görüş ve yardımlarına ihtiyaç duyulacaktır.

150