• Sonuç bulunamadı

A- Oluşumu, işlevi, hak ve yükümlülükleri

2. Belirli grupların yönetim kurulunda temsil edilmesi

TTK’daki düzenleme paylara imtiyaz tanımaya izin vermektedir. Gerçekten de 401. madde esas sözleşme ile bazı türdeki hisse senetlerine kâr payı, tasfiye

221 Ancak 340. maddenin yorumlanması ile ilgili olarak, yukarıda da değinmiş olduğumuz (bkz.

I.B-4. , s. 46 vd), TTK Madde Gerekçelerinde verilen açıklama dikkate alınacak olursa, bu durumda yönetim kurulu üyelerine ilişkin bahsi geçen düzenlemelere yer verilebilecektir. Tasarının kurumsal yönetim felsefesine bakış açısı ile birlikte düşünüldüğünde, şirket, pay sahipleri ve ilgililerin menfaatleri bakımından maddenin bu şekilde yorumlanması gerektiği ortadadır. Yine de kanun koyucunun bu derece kafa karışıklığına sebep olan bir düzenlemeye Tasarı’da yer vermesi yerinde olmamıştır.

222 Sermaye Piyasası Kanunu, Bankacılık Kanunu gibi özel kanun ve düzenlemelerin kapsamına

giren şirketler için bu tür düzenlemere imkân tanındığı, hatta zorunlu kılındığı gözden kaçırılmamalıdır.

70

hâlinde şirket mevcudunun dağıtılması ve sair hususlarda imtiyaz haklarının tanınabileceğini söylemektedir. Ancak uygulamanın, belirli payların yanında belirli gruplara da imtiyaz tanıma ihtiyacı Yargıtay tarafından fark edilmiş, Yargıtay’ın oluşturduğu yerleşik içtihadı223 ile de hukukumuzda grup imtiyazı

kabul edilmiştir. Yargıtay’ın bu sonuca varması belli pay gruplarına diğer pay gruplarına veya kanuna nazaran üstün hak224 tanınmasını kanun hükmündeki “ve

sair hususlarda” ifadesinin içerisine giren bir durum olarak değerlendirmesi ile olmuştur225.

TTK Tasarısı 360. maddedeki düzenlemesi ile bu grup imtiyazını kanuna yerleştirmiştir. Fakat düzenleme bunun da ötesine geçerek belirli pay sahibi gruplarına ve azlığa da imtiyaz tanınmasının önünü açmıştır. Madde esas sözleşmede öngörülmek şartı ile, belirli pay gruplarına, özellik ve nitelikleriyle belirli bir grup oluşturan pay sahiplerine ve azlığa yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınabilir demektedir. Buna iki şekilde imkan verilmiştir; bahsi geçen yönetim kurulu üyelerinin belirli bir grup oluşturan pay sahipleri, belirli pay grupları ve azlık arasından seçileceği esas sözleşmede öngörülebilir ya da esas sözleşmede bu gruplara veya azlığa yönetim kurulu üyeliği için aday önerme hakkı tanınabilir.

Düzenlemeye göre genel kurul tarafından yönetim kurulu üyeliğine önerilen adayın veya hakkın tanındığı gruba ve azlığa mensup adayın haklı bir sebep bulunmadığı takdirde üye seçilmesi zorunludur. Böylelikle ilgili pay sahiplerinin hakları yalnız kanundaki bir düzenlemeden ibaret kalmayacak, uygulama bulacaktır. Buna ek olarak bu şekilde tanınacak temsil edilme hakkının, halka açık anonim şirketlerde yönetim kurulu üye sayısının yarısını aşamayacağı da

223 Yargıtay 11. HD. 16.10.1979 E. 4286/K.4769, 11. HD. 15.03.1982 E. 5246/ K.1061, ERİŞ

Anonim Şirketler s. 611, 612.

224 Tartışmalı olmakla birlikte şirketler hukukunda imtiyaz, genel olarak, bir kısım paylara TTK’da

öngörülen şartlar gerçekleştirilerek, kanuna veya diğer paylara oranla daha üstün hak tanınması durumu olarak tarif edilmektedir.

71

belirtilerek hakkın diğer pay sahipleri aleyhine kötüye kullanılması da engellenmiştir.

Bu hüküm kurumsal yönetimin hakkaniyet ilkesi ışığında, ister grup imtiyazı kapsamında ister azınlık nitelendirmesi içerisinde olsun, pay sahiplerinin yönetime katılma haklarını kullanmalarını kolaylaştırmakla226 kalmamış, kanun

ile koruma altına almıştır.

Pay sahiplerinin yönetimde temsil edilmelerine ilişkin kurumsal yönetim ilkeleri doğrultusunda getirilen bir diğer düzenleme, Tasarı’nın 434 ve devamı maddelerinde düzenlenen oy hakkına ilişkin birikimli oy sistemidir. Hâlihazırda SPK’nın Sermaye Piyasası Kanununa Tabi Anonim Ortaklıkların Genel Kurullarında Birikimli Oy Kullanımına İlişkin Seri IV No 29 Tebliği kapsamında düzenlenen ve halka açık anonim ortaklıklar bakımından zorunlu olan birikimli oy sistemi, Tasarı’nın 434. maddesine göre halka açık olmayan anonim şirketler için, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın bir tebliği ile düzenlenebilecektir. Bu bakımdan, halka açık olmayan anonim şirketler için birikimli oy zorunlu olmasa da ihtiyari şekilde hukuk sistemimizin içerisine girmiştir227. Yönetim kurulu seçimlerinde

kural olarak her bir pay sahibinin her bir üyelik için bir oy kullanma hakkı vardır. Dolayısıyla her pay sahibi, her üyelik için tekrar tekrar oy kullanmaktadır. Birikimli oy sisteminde tüm boş üyelikler için tek oylama yapılmakta228 her bir

pay sahibinin her farklı üyelik için kullanabileceği ayrı oyun toplamını bir tek üyelik için kullanabilmesini ön görmektedir. Bir örnek ile ifade edilecek olursa, yönetim kuruluna beş üyenin seçileceği geleneksel bir oylamada, bir paysahibinin

226 Bu düzenlemenin pay sahibi haklarının etkin kullanımını kolaylaştırdığı yönünde YANLI

Kurumsal Yönetim İlkeleri Açısından Tasarı s. 64; TEKİNALP, Ünal, Şirketler Hukukunda Yeni Gelişmeler, Doğan Yayın Holding Kurumsal Yönetim Konferansı 2006, Kurumsal Yönetimde Trendleri Konuşmak, İstanbul 2006 s. 27.

227 KENDİGELEN çalışmasında azınlığın korunmasına hizmet edebilecek böyle bir sistemin

yalnız halka açık anonim ortaklıklara özgülenmiş olmasını eleştirmiştir, KENDGİELEN, Abuzer, Birikimli Oy Tebliğinde Yapılan Değişiklik Üzerine Düşünceler, İÜHFM, Cilt LXII Sayı 1-2, s. 410.

228 OKUTAN NILSSON, Gül, Halka Açık Anonim Ortaklıklarda Birikimli Oy Kullanımı, Bilgi

72

her üyelik için yapılacak beş ayrı oylamada toplam beş ayrı oyu olacaktır. Eğer bu oylamada birikimli oy sistemine imkân tanınırsa, söz konusu pay sahibi bu beş oy hakkının tamamını tek bir aday için kullanabilir. Bir nevi, oylarını tek bir adayda biriktirebilir. Geleneksel sistemde oy kullanan ve sermaye paylarının oranı sebebiyle bir şekilde azınlıkta kalarak yönetimde temsil edilme imkânı bulamayan pay sahiplerinin destekledikleri bir adayda oylarını biriktirmek yoluyla yönetimde temsil edilmeleri sağlanmaktadır. Böylece olabildiğince çok pay sahibi grubu yönetimde temsil edilebilecektir229.