• Sonuç bulunamadı

4.2. Bir Sergi Modeli Olarak Kütüphane

4.2.3. BAS Sanatçı Kitapları Arşivi

“Bir müze dolusu resim mi istersin, bir sergi dolusu tablo mu yoksa kitaplar dokusu resim mi? Elbette kitapları isterim, elbette kitapları çünkü bir defa bir müze dolusu resmi bir adama vermezler...Bir sergi dolusu resme gelince ben bunları evimin neresine saklayabilirim?...”166

BAS; Đstanbul'da Sanatçı Banu Cennetoğlu tarafından kurulan bir proje- mekanıdır. Bağımsız sanat mekanı olarak adlandırabileceğimiz bu mekan kar amacı gütmeyen yapısıyla, üretimlerini çoğunlukla kitap, fanzin, defter gibi basılabilir, çoğaltılabilir malzeme üzerinden gerçekleştiren uluslar arası sanatçıları projelerini arşivlemeye odaklanmakta. Bununla beraber bu alanda üretim gösteren Türkiye'den sanatçılara da kendi programı kapsamında basım ve yayıncılık desteği vermekte. Onların projelerini yayımlamayı amaçlamaktadır. Türkiye güncel sanat ortamı için yeni tartışılan bir olgu olan “Sanatçı-Kitapları” fikri, bu mekanın ana çalışma alanı olarak göze çarpar.

BAS; 2006 yılının ilk ayından bu yana, ‘kitabın’ bir ‘sergileme alanı’ olarak kullanılması fikrini destekleyen, galeri, müze gibi geleneksel sergileme alanlarının

165 Ahu Antmen, Sanatçının Atölyesinden Küratörün Atölyesine,Radikal Gazetesi, 4 Nisan 2007 kültür sanat sayfasında çıkan yazı http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=217382

95 haricinde bir yapı olarak, sanatçının üretimleri için bu alanı tercih eden kişileri ve projeleri bir araya getirmeyi hedefleyen bir işletmeye tabidir. Bu nedenle çok geniş bir hacime ve büyük mekan vurgusuna ihtiyaç duymayan Bas, mütevazi bir yüz ölçümüne sahip olan bir yerde kurulmuştur.

Bu küçük bireysel mekanın, prensipte iki farklı stratejisi bulunmaktadır. Bunlardan birincisi; başlangıçta Banu Cennetoğlu'nun daha çok kendi kişisel arşivine odaklıdır. Cennetoğlu’nun kendisine ait bir sanatçı kitapları koleksiyonu bulunmaktadır Sanatçı bu arşivini bu mekan sayesinde kendisini BAS adı üzerinden kurumsallaştırmaktadır. Küçük bir odadan oluşan bu kurum, Cennetoğlu'nun arşivini izleyici ile bir ara bulucu mekan dâhilinde buluşturabilmesi nedeniyle herkese açık bir hale getirilmiştir. Bir dizi masa, raf sisteminden oluşan düzenekler, Sanatçı tarafından biriktirilmiş bu üretimlerin sunulmasını sağlayan pratik bir çözüm önerisi olarak mekana yerleştirilmiştir. Buradaki strateji; Duchamp ve ardılı Fluxus sanatçılarının bavul, çanta, kutu benzeri kendileri tarafından oluşturulmuş “kişisel müze/oda/alan” fikri ile benzer bir yapıda işlemektedir. Müzelerin genellikle, tarihi alamet-farikalara, koleksiyon objelerine yaptığı gibi izleyici ile değerli eşya arasına bir cam-vitrin-fanus koymalarından farklı olarak, Cennetoğlu Sergileme pratiğini, koleksiyondaki kitapların bir aradalığına işaret eder bir şekilde, bakılmaya açık halde kuruyor. Buradaki amaç bu üretimlerin izleyici ile tamamen açık bir perspektifte buluşmasını, izleyicinin seçtiği çalışma-kitap ile iletişime geçip yavaş yavaş konsantrasyonunu o kitabın alanına doğru kaydırmasını amaçlıyor. Sizi Bir nebze eski kitapçı – sahaf geleneğine yakın bir deneyime sürüklüyor. Burada sunulanlar, çoğunlukla tek nüsha halleriyle izleyiciye konuklara ulaşmakta. Birinci elden yani sanatçının kendisinden, ikinci elden yani aracı kurumlardan toparlanan bir birikim; bu yapı bir çeşit enstitü araştırma mekanı ve kütüphaneyi çağrıştırmakta. Arkasında dev bir kurumsal destek bulunmayan BAS; mütevazi bir koleksiyona sahip. Bu koleksiyonun sunum şekli; kitap formundaki bu alanları izleyicilerin eline alıp, inceleyip, deneyimleyebilmesine imkan verebilecek halde tasarlanmış. Bu şekilde bir buluşma platformu sağlamak amaç edinilmiş.

96 Özetle Burada söz konusu olan birinci yöntem; bellek ve dokümanın, bizzat kendisi üzerinden işlerken BAS hem arşive, hem de kütüphane/müze ye referans veriyor. Mekanın koleksiyonunda tuttuğu dokümanların, sanat çalışmalarına dair referans belgelerin dokümantasyonu değilde, bizzat kendilerinin sanat çalışması olması ilgi çekici bir nesne-mekan olan “Sanatçı Kitapları” olması oldukça önemli. Yayın olarak, belgenin kendisi olarak sanat eseri.

“Sanatçı kitabı, yani kitabın yapılıp bitirişmiş sanatsal bir işi belgelemeyen, kendinden menkul bağımsız bir sanat işi olarak üretimi dünyanın özellikle bir çok ülkesinde özellikle de Batı Avrupa, Latin Amerika, Kuzey Amerika ve Japonya'da çok eski ve zengin bir geçmişe sahiptir...Sanatçı kitabının diğer bir önemli özelliği de arşiv ve kütüphanenin kesiştiği bir noktada Hiçbir tarafa tam ait olamadan yer alabilmesidir. Bu duruma iki şekilde bakılabilir, sanat tarihi içinde çok net bir yeri olmadığından nasıl yorumlanacağı konusunda soru işaretleri taşıması ve bu durumun sonucu olarak kalıplara uymaması, hem üretiminde hem dağıtımında başına buyruk davranabilmesi ve gerçekten alternatif bir amaca ve araca dönüşebilmesidir.” 167

Đkinci strateji ise; mekanın yerel çevresi ve Türkiye ile ilişkili çalışma alanı adına büyük önem taşıyan bir sürece; yayıncılığa odaklanmıştır. Burada söz konusu edilen yayıncılık politikası; müzelerin, galerilerin yaptıkları gibi, sergiledikleri yapıtlara dair, kendi kurumsal kimliklerini meşrulaştırmak adına ürettikleri etkinliklere referans veren şık dokümanları kapsamamaktadır. Tersine, daha öncesinde de sözünü ettiğimiz gibi bir çeşit araştırma merkezi ve sanat enstitüsü köklerinden besleniyor. Sergileme mekanını bu noktada kitap olarak görmek gerekiyor. BAS; çeşitli sanatçılara bu alan dâhilinde kendi sergilemeleri yapmalarına, o alanı deneyimleyebilmelerini olanak sağlıyor. Bu durum günümüzde sanat kurumlarının geliştirdikleri sanatçı misafir programlarına da yakınlık göstermektedir. BAS'ın sanatçıyı davet edebileceği tek alan kitabın kendisidir. Sanatçı için sağladığı koşullar ise bu projenin bir yayın haline getirilmesinden ibarettir. Davet ettiği sanatçıya ait kitabın, projenin basımı ve sunumu, dağıtımı BAS tarafından üstlenilmektedir.

97 BAS ortaklığa girerek destek olduğu sanatçı projelerini, BENT168 başlığı altında kurumsallaştırılmaktadır. BENT bir yayın dizisi dahilinde izleyiciye ulaştırılır. Bu çalışmalar, temelde sanatçı kitapları, beraberinde sosyoloji ile görsel kültürün alanları çevresinde gezinen kuramsal referans kitaplardan oluşurlar. BAS mekanının haricinde, yurt içi ve yurt dışında, çeşitli kitap evleri, kitap ve sanat fuarları, güncel sanat sergileri ile yapılan anlaşmalar sonucunda da izleyiciye tek bir mekana bağlı kalmaksızın ulaşabilmekteler. (Bugüne kadar Bas tarafından yayımlanmış çalışmaların tam listesi metin sonunda verilecektir.) Bu strateji ile izleyici ile kurumun ilişkisine, mekan (oda/ev/müze) ve belleği(biriktirdikleri) haricinde, yeni zeminler yaratmakta ve kent ve ülke kapsamında farklı disiplinlerden sanatçılar için yeni alanlar yaratılmasını sağlamaktadır.

BAS’ın stratejilerden üçüncüsü ise ortaklık üzerinden işleyen bir Misafir Programı'dır. Bu program kapsamında BAS; mekanında, geçici sergi, kitap tanıtım günü ve film gösterimleri gerçekleştirilmektedir.

168 BAS'ın bu türde çalışmalara örnek olarak:Türkiye'de Punk ve Yeraltı Kaynaklarının Kesintili Tarihi 1978-1999, kitabını verebiliriz. BAS'ın punk kültürüne ilişkin kitabı bir çeşit belleğin geçmişin enformasyonu ve araştırması üzerine hizmet olarak öne çıkıyor. Kitap punk hareketlerinin, kendini somut olarak ifade ettiği müzik ve yeraltı kaynaklarını içeriyor. Döneme tanıklık etmiş belli başlı grup ve kişilerle yapılmış söyleşiler, 100'e yakın görsel ve o dönemlere ait kayıtlardan oluşan tamamlayıcı CD'si ile konusundaki bu "ilk" kitap olma niteliğinde. Editörler: Sezgin Boynik, Tolga Güldallı Kitap tasarımı: Ali Cindoruk,Yayıncı: BAS, 576 sayfa,

Diğer bir örnek ise, Bent serisinin ilk çalışması olan “Masist Gül: Kaldırım Destanı” isimli çalışmadır. Masist gül'ün kendi el çizimlerinin Banu Cennetoğlu tarafından bulunup, üzerine hiçbir yorum ve müdahale eklenmeksizin, tıpkı basım olarak yeniden basılmıştır. Bu BENT dizisinin 6 parcadan oluşan ilk serisidir.Masist Gül eski bir türk filmleri dublörü ve oyuncusudur. Projenin alanı bir çeşit brut-art ve Trash tabir edebileceğimiz çizgi-roman -türüne yakın bir belge olarak sunulmuştur. Bu geçmişe yönelik verinin yeniden müdahalesizce sunumu da Bas'ın bellek -kent ve sosyal kültürle ilgili – araştırmacı kurumsal kimliğiyle de çok başarılı şekilde örtüşür. Burada çeşit alt kültür ve onun gerilla-kurumsallaştırma modeliyle örtüşen bir yapıdan söz edebiliriz

98