• Sonuç bulunamadı

1.3. Problem Cümlesi

2.2.6. Barış Eğitiminin İçeriği ve Kapsamı

Barış eğitimi modelleri Bar-Tal, Rosen ve Zehngut (2010) tarafından ikiye ayrılmıştır. Bunlar dolaylı ve direkt barış eğitimi modelleridir.

2.2.6.1. Dolaylı Barış Eğitimi

Bu model adın da anlaşılacağı üzere dolaylı yoldan barış eğitimini gerçekleştirmeyi düşünen kazanımlar bütünüdür.

Şekil 2.2. Dolaylı Barış Eğitiminin Unsurları Dolaylı Barış Eğitimi

Yansıtıcı Düşünme Hoşgörü Etnik Empati İnsan Hakları Çatışma Çözümü

a) Yansıtıcı Düşünme

Yansıtıcı düşünme ile ilgili ilk çalışma yapan isimlerden birisi John Dewey’dir. Dewey yansıtıcı düşünceyi herhangi bir düşünce ya da bilgiyi ve onun amaçladığı sonuçlara ulaşmayı destekleyen bir bilgi yapısını etkin tutarlı ve dikkatli bir biçimde düşünme olarak tanımlamıştır (Akt: Ünver, 2003).

Çatışma çözmeye karşı çeşitli yansıtıcı düşünme metotları geliştirilmiştir. Bu konuyla ilgili en önemli nokta tecrübelerden öğrenilenlerin davranışlara yansıtılmasıdır. Yansıtmadaki artış yeni fikirleri de beraberinde getirir. Yansıtıcı düşünme diğerleri tarafından görmezden gelinen kaynakların açıklanmasına fırsat verir. Öğrenciler bağlı oldukları sosyal grupta değerlendirme yapma fırsatı yakalarlar. Bu durum kendi davranışları üzerinde düşünme ve değerlendirme yapma şansı verir (Bar- Tal, 2010).

b) Hoşgörü

Hoşgörü bireylerin farklı grupların farklı düşünceleri, fikirleri, değerleri, istekleri ve davranışları olabileceğini bilmelerini kapsamaktadır. Hoşgörü iki boyuta ayrılabilir: Politik hoşgörü ve sosyal hoşgörü. Bu hoşgörüler açık fikirli bir toplum yapısı için gerekli görülmektedir.

Barış eğitimi hoşgörünün öğrenilmesi ve uygulanmasını gerektirir. Hoşgörülü olmaktan kasıt toplumdaki bireylerin tartışmaya açık konularda basmakalıp fikirlerden ve önyargılardan uzak kalarak açık fikirli bir tavırla diyalog kurmak anlamındadır. Ayrıca farklı bir gruptan algılanan öfke ya da korku gibi tehditler grupları daha az toleranslı olmaya yönlendirir. Bu yüzden hoşgörüde önemli bir nokta da gruplara karşı algılanan tehdit, öfke, korkuların azaltılmasıdır. Eğitim bu becerilerin kazandırılmasında önemli görülmektedir (Bar- Tal, 2010).

c) Etnik Empati

Empatiyi sempati, acıma, özdeşim kurma ve karşısında kişiyle yer değiştirme gibi benzer kişilerarası süreçlerden ayırt etmek zordur. Bu karışıklığın yanında, sözü edilen kavramlar hem literatürde hem de genel konuşmalarda sıkça birbirinin yerine kullanılmaktadır (Davis, 2011).

Empatiyi geliştirmek için en çok umut verici şey kendini bir başkasının yerine koyarak dünyayı onun gözlerinde görmek, duygularını hissetmektir. Ayrıca empati herhangi birine diğer gruba ait üyelerin insani kimliğini görme imkanı sağlar ve barışçıl yansımaları destekleme fırsatı verir. Böylece zıt görüşlerin transferi sağlanmış olur (Bar- Tal, 2010).

d) İnsan Hakları

İnsan hakları insanın doğasında yer alan ve doğuştan kazanılan haklar olarak tanımlanabilir. Bu haklar genel olarak bir kişinin sivil, politik, sosyal, ekonomik, kültürel, çevresel ve gelişimsel haklarını içine alır. Bu hakların korunması ve geliştirilmesi için sivil toplum örgütleri mevcuttur.

İnsan hakları ve barış eğitimi şiddeti önleme konusunda aynı potada değerlendirilebilir. İnsan hakları eğitimcileri insan haklarını onların önemini belirterek ve öğrencilerin günlük yaşamdaki çatışmaları çözebilecek becerileri kazandırarak öğretirler. Önlenemez çatışmaların olduğu yerlerde insan hakları eğitimcileri, dolaylı yoldan da olsa, insan hakları konusunda insanlarda istek ve farkındalık yaratmaya çalışırlar. Ayrıca toplumda algılanan şiddetli çatışma imajları daha iyi bir insan hakları anlayışı ile geliştirilebilir (Bar- Tal, 2010).

e) Çatışma Çözümü

Yavuzer (2003) çatışmayı, insan ilişkilerinde bireylerin karşılıklı olarak birbirlerinin ihtiyaçlarına müdahale etmesi durumunda ya da değerleri uyuşmadığı zaman ortaya çıkan uyuşmazlık, zıtlaşma, kavga ve sürtüşme olarak ifade etmektedir (Akt: Tapan, 2006).

Çatışma çözme becerilerinin ana konsepti çatışmaların nedenlerini ortaya koymak ve bireylere şiddetten uzak bir yapılandırma oluşturmaları için yardım etmektir. Buna göre çatışma çözme eğitiminin anahtar noktası bireylerin işbirlikli problem çözme becerilerin geliştirmek ve bireylerin çözüm için cesaretini kıracak noktaları ortadan kaldırmaktır. Çeşitli çatışma durumlarında öğrencilerin bakış açılarını değiştirmek ve onları işbirlikli çözüme yönlendirmek barış eğitim programlarının ortak bir problemidir. Bu bakış açısının sağlanabilmesi ve olağan dışı durumlara da transfer edilebilmesi barış eğitimi yolu ile gerçekleştirilecektir (Bar- Tal, 2010).

2.2.6.2. Doğrudan Barış Eğitimi

Bu model belirtildiği üzere gerekli politik-sosyal koşullar olgunlaştıktan ve eğitim sistemiyle ilgili yönetimsel ve pedagojik anlamda gerekli düzenlemeler yapıldıktan sonra uygulanabilecek barış eğitimi modelidir. Doğrudan barış eğitimi çatışma konularıyla doğrudan ilgilenir ve çatışma kültürüyle ilgili sosyal inanç, değer, tutum ve davranışları olumlu yönde değiştirmeyi amaçlar. Bu model ile ilgili Bosna- Herkes’te uygulanan “Barış için Eğitim” projesi örnek verilebilir. Doğrudan barış eğitiminin karakteristik özelliği olarak özellikle ve direkt olarak çatışma temalarıyla ilgilenmesi ve toplumda barışı oluşturmaya çalışmasıdır. Aşağıdaki şemada doğrudan barış eğitimi modelinin unsurları sunulmuştur (Bar- Tal, 2010).

Şekil 2.3. Doğrudan Barış Eğitiminin Unsurları Barış Eğitimi için Bir Çerçeve Program

1996 yılında Birleşmiş Milletlere bağlı IESPP ( The international Education System Pilot Project) barış eğitimi için bir çerçeve program hazırlamıştır.

Bu kuruluş eğitim sistemleriyle alakalı uluslar arası düzenlemeler yapılmasını öngörmüştür. Böylelikle farklı kültürlerdeki okullarda barış eğitimi adı altında bir uygulama ortaya konmuştur. Proje bugün dünyada geçerli olan bazı problemlere çözüm getirmeyi varsayarak oluşturulmuştur. Bu problemler savaş, hastalık, yoksulluk, faşizm, çevresel yıkım ve barışçıl olmayan diğer durumları temsil etmektedir. Bu sorunlardan dünyadaki bütün insanlar şu veya bu şekilde etkilenmektedirler.

Pilot proje 15 farklı ülkede 22 okulda uygulanmıştır. Okullar seçilirken altyapı yeterliliği olmasına dikkat edilmiştir. Bu okullar iki ana programı uygulamak konusunda hazırlanmıştır. Birincisi “Barış için eğitim” diğeri ise “Sürdürülebilirlik için eğitim”dir. Bu okullar barış ve sürdürülebilir kalkınma için eğitim anlayışlarını benimsemişlerdir (Evans ve diğerleri, 1999).

Projenin ana dayanak noktalarından biri barış eğitiminin programın ana disiplinlerinden ayrı düşünülemeyeceği noktasındaydı. Bütün ders konuları ile Çatışma ve Barış Barışın Oluşumu Rakiplere Sunumu Çatışmaların Tarihi Yeni Heyecan Ve Duygular Doğrudan Barış Eğitimi

projelerin birleştirilmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda çerçeve program öğretmenlere derslerini hazırlarken barış eğitimini gerçekleştirici yol gösterici ilkeler sunmuştur. Bu çatı program şu şekilde sunulmuştur.

Çatışma Çözümü

.Faaliyet

Katılım Vazife

Düşünceler İletişim Becerileri Kişilik

Gerekli Öğrenme Temaları

Değer ve Tutumlar

İnsan Hakları ve Demokrasi Dayanışma ve İşbirliği

Kültürlerin Korunması Kendim ve Diğerleri

Globalleşme Çevrenin Korunması

Maneviyat

Yol Gösterici İlkeler

Eşitlik Saygı Özgürlük

Güvenlik Adalet Sorumluluk

Dayanışma Demokrasi

Şekil 2.4. Barış için Eğitim; Çerçeve Program (Evans ve diğerleri, 1999). İnsan hakları Kültürel çeşitlilik Sosyal Adalet Halk Sürdürülebilir Kalkınma Sağlık ve Barınma Çevre Aktif Dünya Yurttaşlığı

Yukarıda şemalaştırılarak aktarılan barış eğitimi programı ile ilgili olarak bu eğitimi sağlayacak 8 anahtar sözcük tanımlanmıştır. Bu sözcükler ağırlıklı olarak geçtiğimiz 50 yılda devletler arasında yapılan anlaşmalarda sıklıkla kullanılan kelimelerdir. Bu sözcükler: saygı, eşitlik, özgürlük, adalet, güvenlik, sorumluluk, dayanışma ve demokrasidir.

Değer ve Tutumlar

Evans ve diğerleri (1999) tarafından barış eğitiminin öğrencilerde oluşturmayı hedeflediği temel tutumlar şu şekilde aktarılmıştır.

1. İnsan Hakları Ve Demokrasiye Yönelik Tutumlar: Saygı, eşitlik, adalet, bütün insanların haklarının korunması, ifade ve konuşma özgürlüğü, dinsel inançların özgürlüğü.

2. Dayanışma Ve İşbirliğine Yönelik Tutumlar: Barışa ilişkin inançlar ve uyum, bütün insanların birbirine bağlı olması, barışçıl yollarla çatışma çözümleri, karşılıklı anlayış, işbirliği ve toplumsal alanda saygı, barış kültürü ve işbirliği.

3. Kültürlerin Korunmasına Yönelik Değer Ve Tutumlar: Soylara ve o soylara mensup kişilere saygı göstermek, bir başkasının kültürüne değer verme, dünya kültür haritalarına ve insan eserlerine değer verme, kültürel ve sosyal değişimin farkında olma. 4. Kendisine Ve Başkasına Yönelik Değerler: Öz farkındalık, özgüven, özsaygı ve öz disipline sahip olma, başkalarını kabul etme ve onlarla empati yapma, manevi cesaret, açık fikirli, dürüst, hoşgörülü olmak, kendine güvenmek ve sorumluluk almak, duyarlı ve yaratıcı olmak.

5. Evrenselliğe İlişkin Değer Ve Tutumlar: Haklarının ve sorumluluklarının bilincinde vatandaşlar, ulusların eşitliğine ilişkin saygı gösterme, uluslar ve dinler arasında uyum, uluslar arası konuların ve barışçıl çözümlerin farkında olmak.

6. Çevrenin Korunmasına Yönelik Değer Ve Tutumlar: Ulusların ve insanların birbirine bağlılığı, çevreye değer verme ve çevreyi koruyacağını taahhüt etme, yaşanabilir bir çevreyi geliştirme.

7. Maneviyata Yönelik Değer Ve Tutumlar: Çabalarını barışa yöneltme, vicdan ve inançlara özgürlük tanımak, dinsel pratiklere izin vermek, karşılıklı olarak dinsel geleneklere saygı göstermek, bütün dinlerin davranışlarına eşit izin vermek.

Düşünme Becerileri

Bu kısımda barış eğitiminin öğrencilere kazandırmayı umduğu düşünme becerilerini ve bunlara ilişkin temel özelliklere yer verilmiştir.

Eleştirel düşünme: Eleştirel düşünme temelde bilgiyi etkili bir biçimde elde etme, değerlendirme ve kullanma yeteneği ve eğilime dayanır. Bu düşünme biçimi aynı zamanda önyargılardan ve kalıp düşüncelerden kurtulmak, konuları ve problemleri doğru bir şekilde tanılamak gibi becerileri içerir (Demirel, 2010).

Bilginin Oluşturulması ve Kullanımı: Bir hipotez geliştirerek onu test etmek, cevapların nerede olduğunu bulmak ve işine yarayanları kullanmak, seçenekleri değerlendirerek en iyisini bulma gibi becerileri kapsar. Kişi bu bilginin oluşumu sürecinde kendi yaşantılarından yola çıkar. Dolayısıyla bu başlık yapılandırmacı teori ile dolaylı ilişki içerisindedir (Evans ve diğerleri, 1999).

Yaratıcı Düşünme: Alışılmamış çözümler, cevapları araştırmaktır. Yanal düşünmek ve problemlere çoklu açılardan yaklaşmak gibi becerileri de kapsar. Yaratıcılık, eleştirel bakmak, yeni önermelerde bulunmaktır. Daha önce aralarında ilişki kurulmamış nesneler ya da düşünceler arasında ilişki kurulmasıdır. Alışılmışın, bilinenin dışında, farklı, yeni, özgün olmak, problemi görmek, farklı çözüm yollarından giderek yeni sonuçlar çıkartmaktır (Ersoy ve Başer, 2008).

Diyalektik düşünme: sadece bir noktadan daha fazlasına odaklanmak. Her bir görüşü kendi içerisinde değerlendirme, görüşünün her bir noktasını sağlam temellere yapılandırmak gibi becerileri kapsar (Evans ve diğerleri, 1999).

İletişim Becerileri ve Kişisel Yetenekler

Bu beceriler Evans ve Diğerleri (1999) tarafından şu şekilde aktarılmıştır:

 Tanıtma: fikirlerini diğerlerine anlaşılır ve tutarlı bir şekilde diğerlerine açıklamak.

 Aktif Dinleme: diğerlerinin bilgi ve fikirlerini dikkatlice dinleme.

 Görüşme: çatışmaları sonlandırmak için bir araç olarak uzlaşmanın rolünü tanıma. Tartışmaları çözmek için diyalog kurma

 Şiddetten uzak bir dil: konuşulan dilin farkında olma

İşbirliği: ortak amaçlar için birlikte çalışma

 Öz disiplin: farklı bağlamlarda zamanı etkili kullanmak için kendini disipline etmesi

Sorumluluk: kendine ayrılan görevi başlamak ve bitirmek.

 Saygı: diğerlerini dikkatlice dinleme. Karar alırken adil ve eşitlikçi olmaya dikkat etmek. Diğerlerinin inançlarını, fikirlerini ve düşüncelerini farklı olsalar da tanımak