• Sonuç bulunamadı

(1) Başka bir banka veya aracı kuruluştaki mevduat veya nakit benzeri kıymet şeklindeki alacağın diğer fonlanmış kredi

korumaları kapsamında dikkate alınabilmesi için;

a) Kredi borçlusunun başka bir banka veya aracı kuruluştan olan alacağının krediyi kullandıran bankaya rehin veya temlik edilmesi ve bu rehin veya temliğin ilgili tarafların yerleşik olduğu ülkelerde yasal bağlayıcılığının bulunması,

b) Alacağın rehin veya temlik edildiğinin alacağın borçlusu konumundaki banka veya aracı kuruluşa tebliğ edilmiş olması,

c) Yapılan tebligatın sonucu olarak, alacağın borçlusunun, borcunu sadece krediyi kullandıran bankaya ya da bankanın göstereceği taraflara ödeyebilmesi,

ç) Rehin veya temliğin şarta bağlanmamış olması ve gayri kabili rücu olması

şartları aranır.

39

(2) Krediyi kullandıran bankaya rehnedilen hayat sigortası poliçelerinin diğer fonlanmış kredi korumaları kapsamında dikkate alınabilmesi için; aşağıdaki nitelikleri taşıması şarttır;

a) Hayat sigortası poliçesinin krediyi kullandıran bankaya rehin veya temlik edilmiş olması,

b) Rehin veya temliğin hayat sigortasını yapan kuruluşa tebliğ edilmesi ve bu tebligat sonucunda, hayat sigortası şirketinin sözleşme kapsamındaki tazminat ödemelerini krediyi kullandıran bankanın izni olmaksızın yapamaması,

c)Borçlunun temerrüde düşmesi halinde; kredi kullandıran bankanın poliçeyi iptal etme ve iştira (geri satın alma) değerini zamanında tahsil etme hakkına sahip olması,

ç) Poliçe sahibinin poliçe kapsamında gereken ödemeleri yapmaması durumunun kredi kullandıran bankaya bildirilmesi,

d) Kredi korumasının kredinin vadesine kadar olan süreyi kapsaması ya da sigorta ilişkisinin kredi ilişkisi sona ermeden önce bitmesi durumunda, bankanın sigorta sözleşmesinden doğan tutarın kredi sözleşmesi süresinin sonuna kadar teminat işlevi görmesini sağlaması,

e) Rehnin veya temliğin, kredi sözleşmesi süresince ilgili tarafların yerleşik olduğu ülkelerde hukuki bağlayıcılığının olması.

f) Poliçenin iştira (geri satın alma) değerinin hayat sigortasını temin eden sigorta kuruluşu tarafından beyan edilmiş ve azaltılamaz olması,

g) Poliçenin iştira (geri satın alma) değerinin talep üzerine zamanında ödenebilecek olması,

ğ) Poliçenin iştira (geri satın alma) değerinin bankanın onayı olmadan talep edilemez olması,

h) Hayat sigortasını temin eden kuruluşun Hazine Müsteşarlığı veya muadili yurtdışı düzenleme ve denetleme kuruluşunun gözetim ve denetimine tabi olması.

Maddenin 1 inci fıkrası uyarınca bir banka kredi kullandırdığı müşterisinin diğer bir banka/aracı kuruluştaki mevduat veya nakit benzeri kıymetlerini, belirli şartları taşıması kaydıyla, diğer fonlanmış kredi korumaları kapsamında teminat olarak dikkate alabilir. Nakit benzeri kıymet (cash assimilated instrument); Avrupa Birliği’nin (AB) 2006/48/EC Sayılı Direktifinin 4 üncü maddesinin otuz beşinci fıkrasında, mevduat sertifikası ya da borç veren kredi kuruluşu tarafından ihraç edilen mevduat sertifikasına benzeyen diğer bir araç (certificate of deposit or other similar instrument issued by the lending credit institution) olarak tanımlanmıştır. Mevduat sertifikası, sahibinin bankada belirli bir miktarda mevduatı bulunduğunu gösteren belgeyi ifade etmekte olup hamiline düzenlenebilmektedirler.

40

Bununla birlikte mevduat sertifikaları, TCMB’nin 9711 sayılı Mevduat Sertifikaları Hakkında Tebliği ile ülkemizde uygulamadan kaldırılmıştır.

Alacağın temliği sözleşmesinden 11 inci maddede bahsedilmemekle birlikte 20 nci maddede rehin sözleşmesine ilave olarak alacağın temliği sözleşmesinin kredi riski azaltımında kullanılabileceği hususuna yer verilmiştir. Alacağın temliği sözleşmesi ile alacaklı taraf değişmekte ve alacak temlik alan üçüncü kişiye geçmektedir. Bu sözleşmenin imzalanmasından itibaren, temlik sözleşmesine konu alacağı isteme hakkı yeni alacaklıya (kredi veren bankaya) geçmektedir. Temlik esas itibariyle yeni alacaklıya fon aktarımını amaçlayan bir işlem olmakla birlikte, alacağı devralana bir teminat (garanti) sağlama amacına da yönelik kullanılan bir işlemdir. Bu kapsamda başka bir banka veya aracı kuruluş nezdindeki mevduat ve nakit benzeri kıymetlerin kredi veren banka lehine bir temlik sözleşmesine konu edilmesi durumunda söz konusu kıymetler kredi riski azaltımında kullanılabilecektir.

Maddenin 1 inci fıkrasının (b) bendindeki hükümle alacağın rehin veya temlik edildiğinin diğer banka ya da aracı kuruluşa tebliğ edilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Tebligatın yapılması hususuyla iyi niyetli borçlu (diğer banka ya da aracı kuruluş) açısından borcu sona erdiren hallerin (ifa, takas, yenileme, zaman aşımı vb.) önüne geçilmiş olacaktır. Bahsi geçen tebligat yükümlülüğünün kimin tarafından yapılacağı madde metninde belirtilmemekle beraber, anılan tebligatın kredi veren banka tarafından yapılması gerektiği düşünülmektedir. Maddenin 1 inci fıkrasının (c) bendinde ise yapılan tebligatın bir sonucu olarak alacağın borçlusu konumundaki diğer banka veya aracı kuruluşun söz konusu kıymetleri sadece kredi veren bankaya ya da onun göstereceği taraflara ödemesi hususu hüküm altına alınmıştır. Yukarıda sayılan şartlara ilave olarak rehin ve temlik sözleşmelerinin herhangi bir şarta bağlanmamış olması ve cayılamaz olması gerektiği hususu ise (ç) bendinde hüküm altına alınmıştır.

Krediyi kullandıran banka lehine rehnedilen veya temlik edilen hayat sigortası poliçeleri, diğer fonlanmış kredi korumaları kapsamında teminat olarak dikkate alınabilmektedir. Ülkemizde hayat sigortasını temin eden kuruluşlar Hazine Müsteşarlığı denetimine tabidir. Hayat sigortaları ile ilgili temel düzenleme 14 Haziran 2007 tarih ve 26552 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’dur. Anılan kanuna istinaden yayımlanan Hayat Sigortaları Yönetmeliği’nin 3 üncü maddesinin ilk fıkrasının (i) bendinde iştira; “aksine bir sözleşmeyle süre kısaltılmış olmadıkça en az üç yıllık tarife primi ödenmiş olan sigorta sözleşmesinin -sigorta ettirenin talebi üzerine -sigorta poliçesinin geri verilmesi karşılığında- satın alınması” şeklinde tanımlanmıştır. Hayat sigortası poliçeleri kredi kullanan müşteri tarafından bankaya teminat olarak verildiğinde, bu fıkra metninde sayılan şartların sağlanması halinde, banka söz konusu poliçelerin iştira değerlerinirisk azaltımında kullanabilecektir.

41

Maddenin 2 nci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan şartlar;20 nci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan şartlarla paralellik arz etmekte olup yukarıda söz konusu bentlere ilişkin yapılan açıklamalar ikinci fıkranın (a) ve (b) bentleri için de geçerlidir.

İkinci fıkranın (c) bendi ile kredi borçlusunun temerrüde düşmesi durumunda bankanın teminat olarak aldığı hayat sigortası poliçesinin iptal edilebilmesi (poliçeyi sona erdirerek poliçenin iştira değerinin geri alınması) ve iptal edilen poliçenin iştira değerinin zamanında tahsil edilebilmesi hakkına sahip olunması hüküm altına alınmıştır.

Maddenin 2 nci fıkrasının (d) bendinde yer alan şart dikkate alındığında;

hayat sigortası sözleşmelerini iki ana grupta değerlendirmekte fayda görülmektedir. Birinci grup hayat sigortası poliçeleri, sigorta sözleşmesinin vadesinin sona ermesi durumunda da bir değer ifade ederken; ikinci grup hayat sigortası poliçeleri, sigorta sözleşmesinin vadesinin sona ermesi durumunda bir değer ifade etmeyen poliçelerdir. Buna göre sigorta sözleşmesi vadesininkredinin vadesinden önce bitmesi durumunda;birinci grup hayat sigortası poliçeleri hala bir değer ifade etmesi ve bankanın sigorta sözleşmesinden doğan tutarın kredi sözleşmesi süresinin sonuna kadar teminat işlevi görmesini sağlaması durumunda kredi riski azaltımında kullanılabilecekken, ikinci grup hayat sigortası poliçeleri bir değer ifade etmediği için kredi riski azaltımında kullanılamayacaktır. Bununla birlikte hayat sigortası sözleşmesinin vadesinin kredi vadesine eşit veya büyük olması durumunda söz konusu sigorta poliçesi kredi riski azaltımında kullanılabilecektir.

Maddenin 2 nci fıkrasının (e) ilâ (h) bentleri arasındaki hükümler 20 inci maddenin birinci fıkrasındaki hükümlere önemli ölçüde paralellik arzetmekte olup ilave açıklama yapılmamıştır. Bahsi geçen bentlerdeki hükümlerde ortak nokta bankaca hayat sigortası poliçesinin iştira değerinin beyan edilenden ya da hesaplanılandan daha az olmaması ve bankanın lehine rehin verilmiş olması durumunda da bankanın haberi olmaksızın ödeme yapılamaması hususlarına ilişkindir. Mezkûr hususlarla ilgili değerlendirmenin kredi riski azaltımı yapacak banka tarafından her bir hayat sigortası türü bazında ayrı ayrı yapılması gerekecektir.

42 3.3. Üçüncü Bölüm

Fonlanmamış Kredi Korumasında Sağlanan Korumada ve Krediye Bağlı Tahvillerde Aranan Özellikler

Üçüncü Bölüm

Fonlanmamış Kredi Korumasında Sağlanan Korumada ve Krediye Bağlı Tahvillerde Aranan Özellikler

Kredi Türevlerinde ve Garantilerde Aranan Özellikler

Madde 21- (1) 23 üncü madde hükümleri saklı kalmak

Outline

Benzer Belgeler