• Sonuç bulunamadı

Limited ortaklıkta, şirket esas sermayesinin en az 1/10’una sahip ortak ya da ortaklar azınlığı oluşturmaktadır, ancak şirket ana sözleşmesinde esas sermayenin 1/10’undan daha az sermayeye sahip olan ortakların da azınlık haklarını kullanabilecekleri düzenlenmektedir (TTK. m. 366; yTTK. m. 411). Şirket ana sözleşmesiyle belirlenen oranda sermayesi olan ortak ya da ortaklar azınlık olarak nitelendirilebilmektedir384. yTTK. açısından azlık terimi tercih edilmiş olmasına rağmen doktrin de azınlık kavramı benimsenmiştir385.

Sermaye ortaklıklarında uygulanan çoğunluk ilkesi386 limited şirketlerde de uygulanmakta olup, genel kurul kararları çoğunluk kararına göre alınmaktadır387. Diğer bir ifadeyle, limited şirketler kural olarak çoğunluğun alacağı kararlar doğrultusunda yönetilmekte yani sermaye çoğunluğunun etkisi bulunmaktadır. Bu durum, bazı hallerde azınlığın zor duruma düşmesine neden olmakta ve azınlığın menfaatlerinin korunması için yasa tarafından düzenlemeler bulunmaktadır. Anonim ortaklıkta olduğu gibi şirket sermayesinin 1/10’nunu temsil eden pay sahiplerinin azınlık hakları (ekalliyet hakları)388 bulunmakta ve ortak sayısı dikkate alınmamaktadır. Örneğin; sermayenin 1/10’nunu temsil eden ortaklar, toplantının konusunu belirterek genel kurulu toplantıya yazılı olarak

382

İbrahim Arslan, Anonim Şirketlerde Yönetim Yetkisinin Sınırlandırılması, Konya 1994, s. 151. (Kısaltma: Arslan, Sınırlandırma).

383

Yıldız, Limited Şirket, s. 179.

384

Özge Ayan, Limited Şirketlerde Azınlık Payı Sahiplerinin Genel Kurulu Toplantıya Çağırma, Gündeme Madde Eklenmesini İsteme ve Sorumluluk Davası Açma Hakları, İzmir 2004, s. 10.

385

Mehmet Bahtiyar, “Türk Ticaret Kanun Tasarısının Dili ve Bazı Hükümlerin Değerlendirilmesi”, Makaleler II, İstanbul 2008, s. 143. (Kısaltma: Bahtiyar, TTK. Tasarısının Dili).

386 Mutlak çoğunluk, ortak sayısına göre değil, esas sermayeye göre hesaplanmaktadır. 387

Mehmet Emin Bilge, “Limited Ortaklıkta Azınlığın Korunması”, Prof. Dr. Erdoğan Moroğlu’na 65. Yaş Günü Armağanı, 2. Bası, İstanbul, s. 111. (Kısaltma: Bilge, Azınlığın Korunması).

388

126

çağırabilmekte (TTK. m. 538/II; yTTK. m. 617) ve gündeme yeni bir madde eklenmesini talep edebilecekleri gibi genel kurul kararlarının iptalini de talep edebilmektedirler389. Özellikle tüm ortakların iştirak ederek iradelerini açıklayan bir organ olan genel kurulda çoğunluk ilkesinin uygulanması azınlık hakları açısından önem taşımaktadır390.

Oybirliği kuralı getirilerek azınlığın korunması mümkün olup, böylece çoğunluğun istediği yönde karar alınmasına engel olunabildiğinden azınlığın olumsuz anlamda bir hakkı bulunmaktadır391. Azınlık hakkı, sermayenin 1/10’nuna sahip olan şirketteki pay sahiplerine, çoğunluğa karşı korunma imkânı tanınmasını sağlayan bu nedenle azınlığa oylarıyla ya da birlikte iradeleriyle ortaklık menfaati için gerekli hukuki işlemlerin yapılmasını sağlayan bir hak olarak tanınmaktadır392.

TTK.’da limited şirkette ortak sayısının 20’den fazla olması durumunda genel kurul kararlarına dair anonim şirketlere atıfta bulunulduğundan (TTK. m. 536) azınlığın da özel denetçilerin seçilmesini talep hakkı (TTK. m. 536/I, 348/II; yTTK. m. 438), bilançonun onaylanmasını 1 ay sonraya bırakılmasını talep etmek (TTK. m. 536/I, 377; yTTK. m. 420), şirket kurucularıyla, kuruluş belgelerinin düzenlenmesine iştirak edenlerin, ilk müdürlerin ve denetçilerin sulh ve ibralarını önlemek (TTK. m. 536/I, 305, 308, 310) hakları bulunmaktadır393. Azınlık, şirketin özel denetçiler ile denetlenmesini talep edebilmektedir (TTK. m. 548/I1 atfı 348). Söz konusu bu hak, olumlu bir azınlık hakkı şeklinde nitelendirilmektedir394. Diğer bir ifadeyle, TTK.’da özel denetçi atanabilmesi için ilk şart limited şirketin 20’den fazla ortaklı olması gerektiği yönündedir. Şayet ortak sayısı 20 veya 20’den az ise bu durumda özel denetçi atanması söz konusu olmayacaktır. Bu durum azınlık için tehlike yaratmamaktadır, çünkü ortaklar da ortaklık ile ilgili bilgi isteyip, defter ve belgeleri inceleyebilmektedirler. Şirket yönetimi tarafından bu hakkın kullanımının engellenmesi halinde

389 Pulaşlı, Şirketler Hukuku, s. 497. 390

Halime Barut, “6762 ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunlarında Anonim Ortaklıklarda Azınlık Hakları”, Türkiye Adalet Akademesi Dergisi, S. 8, Ankara 2012, s. 142.

391 Bilge, Azınlığın Korunması, s. 116. 392

Mahmut Birsel, “Anonim Şirketlerde Azınlık Hakları”, İmran Öktem’e Armağan, Ankara 1970, s. 639.

393

Orhan Çevik/Kenan Azık, Anonim Şirketler Hukuku ve Uygulaması, 1971, s. 211.

394

127

ortakların mahkemeye başvurarak denetleme hakkının kullanılmasına karar verilmesini isteme hakları mümkündür. BK.’nın 531. maddesi bu hakkın şahsen kullanılacağını belirtmektedir395.

“Hakkın kötüye kullanılması hariç olmak üzere, ortaklar denetim hakkını çalışma saatleri içerisinde her zaman kullanabilirler. Ticari defter ve belgelerin şirketin işyerinde kendilerine veya 3. şahıs uzmanlarına tevdiini isteyebilmektedirler”396.

TTK. m. 503-556 gereğince, müdürler ve denetçiler aleyhine sorumluluk davası açılabilmekte, TTK. m. 539 hükmüne göre sorumluluk davasının açılabilmesi için genel kurul kararının bulunması ve salt çoğunluğun bu yönde karar vermesi gerekmektedir (TTK. m. 536). Ancak TTK. m. 341, genel kurulun sorumluluk davası açılmasına karar vermemesi halinde, azınlığın talep tarihinden itibaren 1 ay içinde, genel kurulun menfi olarak vermiş olduğu kararlar aleyhine sadece oy kullanmakla kalmayıp teklifte de bulunmaları halinde mahkemeye sorumluluk davası açma hakları kanun tarafından kendilerine tanınmıştır397. Ancak azınlığın, ortaklık merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret mahkemesine başvuruda bulunurken genel kurul tarihinden 6 ay öncesinden itibaren azınlığı oluşturan oranda paya sahip olduklarını kanıtlama zorunlulukları bulunmaktadır398.

Esas sermayenin 1/10’una sahip ortaklar, genel kurulun toplantı zamanından itibaren en az 6 ay önceden, son 2 yıl içinde şirketin kuruluşuna ya da idare işlemlerine dair bir suiistimalin bulunulduğuna veya kanun ya da ana sözleşme hükümlerine aykırı hareket edildiğini iddia ettikleri takdirde bunları veya bilançonun gerçekliğini tahkik için özel denetçiler tayinini genel kuruldan isteyebilmektedirler. Söz konusu talep reddedildiği zaman, masrafların peşin ödenmesi ve dava neticesine kadar mahrum kalmak kaydıyla sahip oldukları pay senetlerini muteber bir bankaya tevdii etmek şartı ile mahkemeye müracaat hakkına sahip bulunmaktadırlar. Söz konusu bu talebin mahkeme tarafından kabul edilebilmesi için delil ve ispat gerekmektedir. Mahkemece talep red olunduğunda kötü niyetle hareket ettiği ispat edilen pay sahipleri şirketin bu yüzden gördüğü zarardan müteselsilen sorumlu olmaktadırlar. Diğer bir ifadeyle, özel denetçi talebi mahkeme tarafından reddedilmesi halinde ya da denetçilerin

395

Ahmet Selim Sarıkaya,”Limited Şirkette Ortağın Denetim Hakkı ve Azınlığın Özel Denetçi Tayin Ettirmesi”, Yaklaşım Dergisi, Ocak 2005, S.145, http://www.yaklasim.com/mevzuat/dergi/makaleler/2005016050.htm, s. 1, (Erişim tarihi, 24.01.2012). (Kısaltma: Sarıkaya, Denetim Hakkı ve Azınlığın Özel Denetçi Tayin Ettirmesi).

396

Sarıkaya, Denetim Hakkı ve Azınlığın Özel Denetçi Tayin Ettirmesi, s. 1.

397

Bilge, Azınlığın Korunması, s. 126.

398

128

raporlarına göre istemin haklı sebebe dayanmadığı görülürse, kötü niyetin varlığı kabul edilerek şirketin bu yüzden gördüğü zarardan azınlık müteselsilen sorumlu olmaktadır.

Ayrıca, azınlığın genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırma ve gündeme madde ekletilme hakları bulunmaktadır. Bu hakkın reddedilmesi halinde azınlığın, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeye başvuruda bulunarak genel kurulu toplantıya davet etme ve gündeme madde eklemesini isteme hakları bulunmaktadır (TTK. m. 367). Bu konuda açılacak davada, davalı olarak şirket tüzel kişiliği ve temsilci olarak da müdür/müdürler gösterilmelidir399.