• Sonuç bulunamadı

“3 Ekim 1985 tarihinde imzalanan ve 13/4/1989 tarihli ve 3534 sayılı kanunla onaylanması uygun bulunan Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi’nin

onaylanması, Bakanlar Kurulunca 18/5/1989 tarihinde kararlaştırılmıştır” (Özkan, 2000, s.203).

Bu sözleşme Avrupa Konseyine üye olan devletlerin aldığı ortak bir kararla imzalanmıştır. Sözleşmenin giriş bölümündeki paragraflarda konsey devletlerince hangi amaçlar güdülerek metni imzaladıkları anlatılmaktadır. Avrupa Konseyinin üyelerinin aynı ortak paydada buluşması ve aralarındaki ilişkiyi daha sıkı kılmayı amaçlayarak; Avrupalılar olarak dile getirilen toplumların mimari miraslarını ülkelerin tekelindense, ortak miras sayarak; daha önceki yıllarda kabul edilen diğer sözleşme ve anlaşmaların geçerliliğini baz alarak bu mimari mirasın geleceğe aktarımının önemine vararak kabul ettikleri bu sözleşmeye taraf olmuşlardır. Avrupa Mimari Mirasının Korunması sözleşmesi dokuz bölümden oluşmaktadır.

Genel olarak tüm sözleşmelerin ilk bölümlerinde olduğu gibi bu sözleşmede de, birinci bölüm olan “Mimari Mirasın Tanımlanması” bölümünde anıtlar, bina grupları ve ören yerleri (sitler) madde 1’in içindeki üç alt madde halinde tanımlanmaktadır. Bu tanımlar ekler bölümündeki sözleşme metninde bulunmaktadır.

Sözleşmenin ikinci bölümü olan “Korunacak Varlıkların Tespiti” başlığı altında yer alan madde 2’de korunacak varlıkların tespit edilmesinde her ülkenin envanter çalışması yapması gerekliliğinden ve bu varlıklara gelecek olan herhangi bir zarar durumunda gerekli olacak dokümanların hazırlanmasına hız verilmesinden söz edilmektedir.

“Yasal Koruma İşlemleri” başlıklı üçüncü bölümde üç madde yer almaktadır. Bu bölümün ilk maddesi olan 3. maddede mimari miras varlıklarının korunması için, taraf olan her devletin yasal birtakım önlemler alması gerekliliği ve bu yasal önlemler sonrasında varlığın bulunduğu bölgeye has çalışmalarla koruma yapılması gerekli kılınmaktadır. 4. Madde, üçüncü maddenin tamamlayıcısı niteliğindedir. Bu açıdan, taraf devletler adı geçen varlıkların yasal olarak koruma altına alınmasında yasal denetim ve yetki işlemlerini uygulayarak varlığın, gelebilecek her türlü hasardan korunmasını sağlamak durumundadır. Ayrıca eğer taraf devletlerde koruma

ile ilgili yasal boşluklar ve eksiklikler bulunmaktaysa, bu yasaları düzenlemekle yükümlüdürler. Beşinci maddede koruma altına alınan anıtın, yetkili makamın onayı sonucunda, özel durumlar dışında taşınmasının kabul edilemeyeceği, verilen izin sonucunda taşıma durumunda uygun yere götürülen anıtın orijinal duruma getirilmesinde tüm uygulamaların düzgün biçimde yapılması zorunlu kılınmaktadır.

Sözleşmenin dördüncü bölümü olan “Tamamlayıcı Tedbirler”de üç madde yer almaktadır. 6. maddede taraf devletlerin korunacak varlıkların bakımı ve restorasyonları için maddi destek ve korumaya yarar sağlayacak maddi önlemleri sağlama ve bu varlıkların korunması için özel girişimleri teşvik etme yükümlülüklerinden söz edilmektedir. Madde 7’de, anıtın ve sitlerin çevre düzenlemelerini geliştirmek için önlemler alması gerekliliği yer almaktadır. Dördüncü bölümün son maddesi olan madde 8’de, sözleşmeye taraf devletlerin korunacak varlıkların fiziksel bozulmaları açısından çevre kirliliğine yönelik bilimsel araştırmalar yaparak bu kirliliği engelleyici tedbirler almalarını öngörmektedir.

Sözleşmenin beşinci bölümü “Yaptırımlar” başlığı altındadır ve bu bölümde yer alan madde 9’da mimari miras korumasında yapılabilecek yanlış ve aykırı uygulamalarda yetkili makam tarafından alınan kararla bu uygulamayı yapan kişi ve kurumlara gerekli tepkinin verilmesi zorunlu kılınmaktadır.

“Koruma Politikaları” sözleşmenin altıncı bölümüdür ve dört maddede açıklanmaktadır. Altıncı bölümün ilk maddesi olan madde 10’da beş alt madde içinde, her taraf devletin belirlenen entegre koruma politikalarını uygulamak durumunda oldukları anlatılmaktadır. Bunlar; mimari mirasın korunmasının kırsal ve kentsel gelişmenin hedefi olması için çalışmaların yapılması; bu mirasın restorasyonu ve bakımı için hazırlanan programlarının desteklenmesi; mimari mirasın korunması ve korumanın teşvikinin, planlama politikalarının önemli öğesi olarak kabul edilmesi; kırsal ve kentsel planlamada gerekli yasal koruma önlemlerinin alınması; yapıların geleceğe aktarılması için yapılan çalışmalarda uygun sistem ve malzemenin bulunup geliştirilmesinin sağlanmasıdır. Madde 11’de korunan varlıkların günümüz koşullarında kullanılabilmesi için gerekli çalışmaları

yapmanın ve eski yapıların kullanımının teşvik edilmesinin gerekliliğinden söz edilmektedir. 12. maddede tarafların, korunan varlıklara yapılan gezilerde halk tarafından hiçbir şekilde zarar verdirmemeyi sağlamakla yükümlü oldukları açıklanmaktadır. Altıncı bölümün son maddesi olan madde 13’te, diğer maddelerde belirtilen koruma politikalarının uygulanmasında taraf devletlerin kendi siyasal bölünmeleri içindeki yönetsel makamların birbiriyle ciddi bir işbirliği içinde bulunmaları gerekliliğinden söz edilmektedir.

Sözleşmenin yedinci bölümünde “Katılma ve Kuruluşlar” adı altında yer alan 14. maddede sözleşmeye taraf olan devletlerin Avrupa mimari mirasının korunması, bakımı, teşhiri, restorasyonu ve sayılarının artımı açısından yapılacak olan çalışmalara yardım amacıyla yerel yönetimler, kültürel kurumlar ve halk arasındaki işbirliğini geliştirmek ile korumaya destek olacak kuruluşların oluşumunu desteklemekle yükümlü kılınmaktadır.

“Enformasyon ve Eğitim” sözleşmenin sekizinci bölümü olup, iki madde içermektedir. Bölümün ilk maddesi olan madde 15’te, mimari mirasın korunmasında halkı bilinçlendirmenin, çağdaş iletişim teknikleriyle daha okul çağında ilgiyi arttırmanın gerekliliğinden söz edilmektedir. 16. maddede ise, korumaya yönelik çalışmalarda görev alacak ekip elemanlarının eğitimini desteklemek gerekliliğinden bahsedilmektedir.

“Koruma Politikalarında Avrupa Koordinasyonu” başlıklı dokuzuncu bölümde beş madde yer almaktadır. Bölümün ilk maddesi olan madde 17’de enformasyon alanında yapılması gereken çalışmalar anlatılmaktadır ve dört alt maddede incelenmektedir. Bunlar; mimari miras varlıklarının incelenmesi, korunması, bakımı alanlarında kullanılan teknikler; korunması gerekli varlığın günümüz koşullarına uygun korunması için gerekli ekonomik, sosyal ve kültürel çalışmaların entegrasyonu; gelişen teknolojiye uygun olarak kullanılacak teknikler; yeni yapılacak olan tasarımlarda gelişmeyi sağlamak adına tüm bilgilerin hazır durumda bulundurulması gereklilikleridir. Madde 18’de, taraf devletler arasında deneyim ve bilirkişi açısından yardımlaşmanın yerine getirilmesinden sözedilmektedir. 19.

maddede tarafların uzman eğitimlerini yerine getirmeleri yükümlülüğü belirtilmektedir. 20. maddede ise, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından kurulan “Uzmanlık Komitesinin” mimari mirasın korunmasında denetim görevi bulunduğu ve bu görevin açılımları anlatılmaktadır. Bu komite, yapılan çalışmalar hakkında periyodik olarak rapor hazırlamakta; halkı bilinçlendirmeye yönelik çalışmalar yapmakta ve üye olmayan diğer devletleri sözleşmeye katılıma davet etmekle yükümlü bulunmaktadır. Bölümün son maddesi olan 21. maddede bu sözleşmenin hükümlerinin diğer sözleşmelerin uygulanmasını engellemeyecek nitelikte olduğundan söz edilmiştir.

Sözleşmenin son bölümü diğer sözleşmelerde de olduğu gibi “Nihai Hükümler” başlığı altındadır ve genel olarak rutin maddeleri içermektedir. Bu bölümde yer alan 22-23-24-25-26 ve 27. maddelerde genel hükümler yer almaktadır. Bu maddelerdeki hükümler şöyledir: Sözleşme tüm Avrupa Konseyi üyesi devletlerin onayına açıktır. Sözleşmeye katılan devletler imza verdikten üç ay sonra Avrupa Ekonomik Topluluğu’na katılmaya hak kazanabilirler. Ülkeler toprak sınırlarında oluşan her hangi bir değişikliği konseye bildirmekle yükümlüdürler. Sözleşmeye taraf devletler istedikleri zaman sözleşmeyi tek taraflı feshedebilirler, ancak fesih işlemi altı ay sonra geçerli olur. Sözleşme metni Fransızca ve İngilizce olarak basılıp, taraflara gönderilmiştir.