• Sonuç bulunamadı

3. KARAMAN EYALETI VE EYALET MERKEZĠ OLARAK KONYA

3.3. Konya ġehrinin Unsurları 138

3.3.2. Ticaret Merkezleri

3.3.2.1. Çarşılar

3.3.2.1.4. Attarlar Çarşısı

Çarşı, dıĢ kale surlarının iç tarafında, Alaca Han‟ın yakınında yer almakta idi.

Hurufat kayıtlarında “Attarlar Suku” olarak geçen ve günümüz Türkçesinde Attarlar Sokağı ya da Attarlar ÇarĢısı Ģeklinde çevrilebilen bu küçük çarĢı, Sıpahi ÇaĢısına yakın bir konumda idi. Nitekim Recep 1101 / Nisan 1690 tarihli kayıtta geçen

“Konya‟da Sipahi Pazarı kurbünde Attariye Mescidi” ifadesi böyle bir sonuca ulaĢmamızı olanaklı kılmaktadır.189 Safer 1168 tarihli kayıtta ise, Hacı Veli‟nin At Pazarı yakınında bir bab attar dükkânını vakfettiği belirtilmektedir.190 Söz konusu çarĢının yaklaĢık konumunu belirtmesi açısından önemli birer ipucu mahiyetinde olan bu bilgilerden, Attarlar çarĢısının bir tarafının da At pazarı (kapısı) olduğu sonucuna ulaĢılmaktadır. XVII. Yüzyıl Konya‟daki esnaf gruplarına bakıldığında Attarlar‟ın Yağcılar gurubu ile birlikte değerlendirildiği ve orta büyüklükte bir gurubu teĢkil ettiği anlaĢılmaktadır.191

Hicri 1083 / Miladi 1672 yılından önce Karaman Beylerbeyliği yapan Ġbrahim ve Ali PaĢa‟lar, Konya‟da sakin erbab-ı Sanayi‟den usulsüz para topladıkları, durumun merkeze bildirilmesi üzerine bu paralar Ġstanbul'da ilgililerden tahsil edildiği anlaĢılmaktadır. Bununla ilgili olarak aĢağıda düzenlenmiĢ olan listede, Konya Ģehrindeki esnaf guruplarının isimleri ve iade edilen paraları yer

187 Safer 1123 / tarihli kayıtta Çakıcı ġuca mescidinin mütevelli Hızır‟dır. Ancak Abdullah söz konusu görevi bir Ģekilde üzerine almıĢtır. Mahkemeye intikal eden olay, naib‟in Abdullah‟ı ref etmesi ile son bulmuĢtur. VGMA, HD, 1107, Vr.16, s. 51.

188 VGMA, HD, 1119, Vr.5, s. 234.

189 VGMA, HD, 1115, Vr.5, s. 4.

190 VGMA, HD, 1106, Vr.24, s. 49.

191 Bkz, Tablo V, XVII. Yüzyılda Konya‟daki Esnaf Grupları

43

almaktadır. Listedeki meblağlar esnaf guruplarının büyüklüğüne göre değerlendirildiğinde Ģehirdeki etkinlikleri noktasında önemli bir gösterge olabilir.192

Tablo - V

XVII. Yüzyılda Konya‟daki Esnaf Grupları (Ehl-i Hıref)193

Esnaf gurubu Ġade edilen tutar

Çölmekçi 10

Arpacılar maa Hanlar 10

Neccarlar 14

Semerciler 21

Nalbandlar 21

Kahveci maa Duhâncı ve Kârhâne 24

Hallaçlar 31

Mutaflar maa Çarh 34

Kazzazlar maa Kavukçular ve Ġplikçiler 34

Eskiciler 34

Saraçlar 41

Kasablar maa KiriĢciler ve Tacirler 41

Berberler maa Hamam 41

Külahçılar 44

Keçeciler 54

Attarlar maa Yağcılar 54

Kalaycılar maa Kazgancılar 62

192 Söz konusu tablodaki veriler Oğuzoğlu‟nun, “XVII. Yüzyılda Konya ġehrindeki Üretim Faaliyetleri” adlı makalesinin 613-615. Sayfalarından alınmıĢtır.

193 Osmanlı Devletinde, Ehl-i Hıref ve haklarında uygulanan hukuk mevzuatı için Bkz, Abdullah Uysal, Zanaatk ârlar Kanunu (Kanun-name-i Ehl-i Hıref), Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1982; Ehl-i Hıref‟i el sanatları ile uğraĢan bir zümre olarak tanımlayan UzunçarĢılı, Ehl-i Hıref‟ten bir kiĢi, sarayda hizmete alındığında, ilk önce çok az maaĢla baĢlatılırdı. Ancak kiĢinin, zamanla mesleğinde uzmanlaĢmasına bağlı olarak, yevmiyesinin de arttığını belirtmektedir. Bkz, Ġ. H.

UzunçarĢılı, “Osmanlı Saray‟ında Ehl-i Hıref (Sanatkârlar) Defterleri”, Belgeler, Cilt XI, Sayı 15, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 2003, s. 23.

44

Kuyumcular 82

Terziler maa Bezzazistan 202

Debbağlar 202

Bezzazlar 202

Araste (Haffaflar) 202

Nalçacı maa Çilingir 14 KuruĢ, 1 sülüs.

Cemaat-i Bakkallar 202 KuruĢ

Değirmenciler 37 KuruĢ, 2 sülüs.

Kutucu maa Çıkrıkçı 17 KuruĢ, 2 sülüs.

Demirciler 37 KuruĢ, 2 sülüs.

Abacılar 47 KuruĢ, 2 sülüs.

Yapucular 47 KuruĢ, 2 sülüs.

Sipahi Bazarı maa Dellallar 47 KuruĢ, 2 sülüs.

Ekmekçiler 47 KuruĢ, 2 sülüs.

Cullahlar 57 KuruĢ, 2 sülüs.

Kürkçüler 7 KuruĢ, 2 sülüs.

Kılıçcı maa Bıçakcı 7 KuruĢ, 2 sülüs.

Ġstanbul, Bursa ve Ġzmir gibi Anadolu‟nun büyük Ģehirlerinde olduğu gibi, Konya Ģehrinde de her esnaf grubu kendine mahsus sokağında üretim ve satıĢ yapıyordu. Bir belgede yer aldığı gibi, “her bir hirfetin bir sûku olub, ahâlîsi ol sûkda vâki' medâris ve mesâcid evkâfından olan dükkânlarda îcar ile sâkin olup bey' (satmak) ve Ģira' (satın almak) üzre”idiler194 denmektedir. Tabloda en kalabalık gurupları oluĢturanlar Bakkallar, Haffaflar, Bezzazlar, Terziler ve Debbağlar‟dır. Bu esnaf guruplarından Debbağlar, Uzun çarĢının doğu tarafına, dıĢ kale surunun dıĢında, Debbağlar Mahallesi‟nde yer alırken, Bezzazlar ve Terziler Sultan Selim Cami yakınındaki Bedesten çarĢısında yer almaktaydılar. Haffaflar ise Uzun ÇarĢı‟nın batı tarafında, At Pazarı Kapısı yakınında idi. Debbağların ürettiği

194 Yusuf Oğuzoğlu, “Anadolu ġehirlerinde Osmanlı Döneminde Görülen Yapısal DeğiĢiklikler”, (Kısaltma: Yapısal DeğiĢiklikler) V, AST. C. I, Ankara, 6-10 Nisan 1987, s. 3.

45

sahtiyanı iĢleyip satan Haffaflar, kalabalık bir esnaf gurubunu oluĢturuyorlardı.

Onlara bağlı olarak çalıĢan Dikiciler ve Postalcılar'ın ürettikleri siyah çizme, astarlı çizme, sandal, postal, pabuç, mest ve edik Haffaflar Suku'nda satılıyordu.195 Haffaflar sükûnda yer alan bazı dükkân gelirlerinin cüz okunması karĢılığında vakfedildiği anlaĢılmaktadır.196 Konya‟da mevcut esnaf gurupları üzerinde ġeyh197, Kethüda ve YiğitbaĢının salahiyet sahibi olduğu anlaĢılmaktadır. Özelikle esnaflar arasında hammaddenin düzenli bir Ģekilde dağıtılması ve anlaĢmazlıkların çözülmesi noktasında Kethüda ve YiğitbaĢının etkili oldukları anlaĢılmaktadır. PadiĢah beratı ile atanan Kethüda ve YiğitbaĢının198, “izharı Ģekavet birle tağyiri nizam ve ıskatı itibar-ı kadim etmeleri” üzerine Haffaf ve Dikici esnafının ihtiyar olanlarının meclisi Ģer‟e haber vermeleriyle görevlerinden alındıkları ve yerlerine Kadı‟nın arzı üzerine yeni kiĢilerin atandıkları görülmektedir.199

Dönemin Konya‟sında mevcut Esnaf grubunun bulunduğu mahalle/mevki ve büyüklüğü hakkında bilgi veren yukarıdaki tabloya ek olarak, XVII. yüzyılın ikinci yarısında Konya‟da yapılan gayrimenkul satıĢlar, bir üsteki tabloda bulunan verileri destekler muhitte olduğundan aĢağıda tablo halinde verilmiĢtir.

Tablo - VI

XVII. Yüzyılın Ġkinci Yarısında Konya‟daki Dükkân SatıĢları

Mahalle/Mevki Meslek Akçe Esedi KuruĢ

Riyali KuruĢ

Bezastan KumaĢçı Dükkânı 10.400 x x

Debbağhane Debbağ Dükkânı x x 310

At Pazarı Kerdeci?200 Dükkânı 38.000 x x

Tahte'l-Kala Kerdeci? Dükkânı 32.000 x x

195 Oğuzoğlu, “Üretim Faaliyetleri”, s. 617.

196 Ġbn-i Tuti Mahallesinden Marziye binti Osman‟ın Haffaflar sukkunda olan dükkânını, Mushaf-ı ġerif okunması karĢılığında 1 akçe icareli dükkânını vakf etmiĢtir. VGMA, HD, 1111, Vr.4, s. 6.

197 R. Ahir 1126 / Nisan 1714 tarihli kayıtta; “ehl-i hıreften haffaflar ve kuyumcular ġeyhi”

Mahmud‟un ölmesi üzerine Ahmed bin Abdülkerim‟e naib arzıyla berat tevcihi yapılmıĢtır. VGMA, HD, 1107, Vr.18, s. 55.

198 VGMA, HD, 553, Vr.5, s. 7.

199 VGMA, HD, 1108, Vr.5, s. 18; VGMA, HD, 1111, Vr.7, s. 11.

200 “Kerdeci” esnafı ile ilgili baktığımız kaynaklar ve sözlüklerde açıklayıcı herhangi bir açıklamaya rastlanılamadı. Ancak “Kerde” ve “Gerdeci” kelimelerinin farsça kökenli olduğu ve “Yapmak”,

“YapmıĢ” anlamlarına geldiği anlaĢılmaktadır. Bkz, Ayverdi, age, s. 414.

46

Haffaflar Haffaf Dükkânı x 140 x

Türbe-i Celaliye … Dükkânı 10.600 x x

Debbağhane Debbağ Dükkânı 27.000 x x

Alacahan Helvacı Dükkânı x 300 x

At Pazarı Helvacı Dükkânı x 300 x

XVII. yüzyılın ikinci yarısında Konya‟nın bazı mahalleleri ve mahallede bulunan esnaf gruplarına ait dükkân satıĢlarını konu edinen bu tabloya bakıldığında, genellikle Ģehrin iĢlek çarĢılarındaki dükkânların daha yüksek fiyata satıldığı anlaĢılmaktadır. Örneğin, At Pazarı gibi Ģehrin en iĢlek olan çarĢısında, dükkân satıĢ fiyatlarının ortalamanın çok üstünde olduğu görülmektedir. Ayrıca dükkân satıĢlarında, Osmanlı madeni para birimi olan Akçe‟nin yanında Esedi kuruĢ ve Riyali kuruĢ para birimlerinin de kullanıldığı anlaĢılmaktadır.201

3.3.2.2. Pazar Yerleri 3.3.2.2.1. Bedesten

Bedesten, içinde kıymetli eĢya, antika, mücevher vb. Ģeyler satılan, üstü kapalı çarĢı anlamında kullanılan bir terimdir. Kelimenin en eski ve asıl Ģekli

“Bezistan”, “Bezzazistan” olup Arapça “bez” ve “bezzaz” kelimelerine Farsçadan “-istan” ekinin eklenmesi ile oluĢmuĢtur.202 “Bezzazistan” kelimesi zamanla

“Bedesten” Ģeklinde kullanılmaya baĢlanılmıĢtır. Kelimenin anlamında görülen değiĢime paralel olarak, bedestenlerin kuruĢ fonksiyonlarında da zaman içinde değiĢme olmuĢtur. EĢrefoğlu Süleyman Bey tarafından camisine vakıf olarak Konya BeyĢehir‟de inĢa edilen ve 13. yüzyılın sonlarına doğru tarihlendirilen bedesten, Anadolu‟da bilinen ilk bedestenlerdendir. Söz konusu bedesten camiye gelir getirmesi amacıyla kurulmuĢtur. Çelebi Mehmed tarafından Edirne Eski Cami için bir vakıf olarak inĢa edilen bedesten de daha sonraki tarihlerde inĢa edilen

201 Söz konusu tablodaki veriler Ruhi Özcan‟nın, 17. Yüzyılda Konya‟da Mülk SatıĢları ve Fiyatlar (1640-1665), SUSBE, Konya, 1993, YayınlanmamıĢ Doktora Tezi‟nden alınmıĢtır.

202 Ayverdi, Türk çe Sözlük , s. 127,143; Osmanlıda Bedestenlerin müzayede olarak ta kullanıldığı, özellikle ölen büyük paĢaların metrukatının burada müzayede usulü ile satıldığı bilinmektedir. Yine buraların bir nevi kitap çarĢısı görevini de gördüğü, kentin diğer önemli meydanların da olduğu gibi, PadiĢah‟ın savaĢ kararlarının da bedestenlerde duyurulduğu kaynaklarda belirtilmektedir. Detaylı bilgi için Bkz, Stephan Gerlach, Türkiye Günlüğü 1573-1576, Çev. Türkis Noyan, Edt. Kemal Beydilli, I.

Cilt, Kitap Yayınevi, Ġstanbul, 2007, s. 34, 84, 349, 415.

47

bedestenlerden kuruluĢ amacı olarak farklılık arz etmektedir.203 Amaçların farklılığı bedestenlerdeki mimariye de yansımıĢ, dıĢardan dört yanlarını tonozlu dükkânların çevirdiği dikdörtgen yapılı ve çok sayıda kubbenin örttüğü bedestenler, Osmanlı döneminde inĢa edilen bedestenlerin temel özeliği olmuĢtur.204 Birer ticaret merkezi olarak inĢa edilen bu bedestenler, sadece büyük rütbeli devlet adamları tarafından değil, zengin kiĢiler tarafından da kurulduğu anlaĢılmaktadır. Kanun-i Sultan Süleyman zamanında yaĢayan ve Konya‟da, nispeten büyük bir bedesten inĢa eden Kadri Efendi bu kiĢilerdendir. Hurufat Defterleri‟nde “Kadı” olarak bahsedilen Kadri Efendi, Osmanlı ilmiye sınıfına mensup bir kiĢi idi.

3.3.2.2.1.1. Konya Bedesteni

Osmanlı kentinde ticari dokunun çekirdeğini teĢkil eden bedesten, değerli malların alım-satım ve depolama iĢlevlerinin yürütüldüğü dıĢa kapalı, sağlam kâgir yapılardı. GeliĢmiĢ bir iktisâdi yapıya sahip her Osmanlı kentinde çarĢının merkezinde birer vakıf eseri olarak bedesten inĢa edilmiĢtir.205 13. yüzyıldan itibaren önemli bir Anadolu kenti olan Konya‟da, Hurufat Defterleri‟nde Sultan Selim Cami yakınında ve Davut Ağa Mescidi ile komĢu olduğu belirtilen bir bedesten inĢa edilmiĢtir.206 Bedesten Kanuni Sultan Süleyman zamanında kazaskerlik yaptığı bilinen Kadri Efendi tarafından Hicrî 945 / Miladî 1538'de inĢa edilmiĢtir. Hurufat Defterleri‟nde “Kadı” ya da “Kazasker” olarak geçen Kadri Efendi207, Konya‟da inĢa ettiği pek çok çeĢme‟nin gelirlerini bu bedestene vakfetmiĢtir.208 Kazasker Kadri Efendi Bedesteni‟nin yüksek duvarlarla çevrili olduğu, kuzey ve güney yönde iki

203 Cambridge, Türk iye Tarihi 1071-1453, Bizans’tan Türk iye’ye, I. Cilt, Çev. Ali Özdamar, Edt. Kate Fleet, Kitap Yayınevi, Yasım yeri ve tarihi belirtilmemiĢ, s. 374-375.

204 Suut Kemal Yetkin, İslam Ülk elerinde Sanat, Cem Yayınevi, Ġstanbul, 1984, s. 137; Osmanlı Ģehir çarĢısını oluĢturan en büyük ve önemli yapılar kuĢkusuz bedestenler idi. Genellikle büyük bir vakfın akaratı arasında yer alan ve belirli bir mimari plana göre yapılan, kubbeli ve büyük bir kapalı çarĢı mahiyetinde olan bedes tenler (bezzazistan), genellikle seffâr tacirlerin Ģehre getirdiği emtianın satıldığı yerlerdi (Tüccarlar tarafından getirilen mallar Ģehrin mahallelerindeki tüketiciye ulaĢtıran kiĢilerin baĢlıcaları Attarlar ve Bakkalar idi). Dolayısıyla Osmanlı Ģehrinde bedesten, Ģehre getirilen metaın depolandığı ve satıĢa sunulduğu bir mahaldir. Yani ihracat mahalli değil ithalat merkezleridir.

Bu durum, Osmanlı ticaret algısının bir sonucuydu. Detaylı bilgi için Bkz, Özer Ergenç, Şehir, Toplum, Devlet, Osmanlı Tarihi Yazıları, (Kısaltma: Osmanlı Tarihi), Tarih Vakfı Yurt Yayınları, Ġstanbul, 2013, s. 173.

205 Ali BaĢ – Tolga Bozkurt, “Konya Bedesteni”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 10, 2003, s. 507.

206 VGMA, HD, 1119, Vr.6, s. 237.

207 VGMA, HD, 1107, Vr.34, s. 86.

208 VGMA, HD, 555, Vr.13, s. 25; VGMA, HD, 1106, Vr.6, s. 13; VGMA, HD, 1119, Vr.2, s. 228.

48

kapısın bulunduğu anlaĢılmaktadır.209 Bedestende koltukçu denilen seyyar satıcılar bulunuyordu ve bunlar çeĢitli giysi, kumaĢ, pabuç ve mesti yere yayarak satarlardı.210