• Sonuç bulunamadı

Araştırmaya Katılan Sosyal Çalışmacıların “Anlamsızlık” İle İlgili

BÖLÜM 3: SOSYAL ÇALIŞMACILAR ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA:

3.4. Araştırmanın Bulguları ve Yorumları

3.4.2. Araştırmaya Katılan Sosyal Çalışmacıların Yabancılaşma Ölçek İfadelerine

3.4.2.2. Araştırmaya Katılan Sosyal Çalışmacıların “Anlamsızlık” İle İlgili

İfadelere Verdiği Cevapların Dağılımları

Araştırmaya katılan sosyal çalışmacıların “Anlamsızlık” ile ilgili ifadelere verdiği cevapların dağılımları Tablo 11’de görülmektedir.

149

Tablo 11

Araştırmaya Katılan Sosyal Çalışmacıların “Anlamsızlık” İle İlgili İfadelere Verdiği Cevapların Dağılımları

H b ir Z a m a n N a d ir en B a ze n Ç o ğ u Z a m a n H er Z a m a n F % F % F % F % F % Ort Ss

Kurumda Benzer Vakaları Çalışmaktan Bıktığımı Hissediyorum. 59 19,7 165 55,0 47 15,7 17 5,7 12 4,0 2,190 0,952 Kurumda Kendimi Anlamsız Bir İş Yapıyormuşum Gibi Hissediyorum. 58 19,3 133 44,3 76 25,3 22 7,3 11 3,7 2,320 0,986 Mesleki Müdahalelerin Anlamsız Bir Çaba Olduğunu Düşünüyorum.

58 19,3 118 39,3 90 30,0 25 8,3 9 3,0 2,360 0,984

Bir Sosyal Çalışmacı Olarak Kendimi İşe Yaramaz ve Önemsiz Hissediyorum. 63 21,0 125 41,7 81 27,0 28 9,3 3 1,0 2,280 0,933 Kurumda Müracaatçılara Yapılan Mesleki Müdahalelerin Müracaatçının Sorununu Çözmediğini Düşünüyorum. 66 22,0 108 36,0 82 27,3 35 11,7 9 3,0 2,380 1,045 Sosyal Çalışmacılığı Sadece Gelir Getirici Bir Kaynak Olarak Görüyorum.

96 32,0 131 43,7 58 19,3 14 4,7 1 0,3 1,980 0,856

Araştırmaya katılan sosyal çalışmacıların “Anlamsızlık” ile ilgili ifadelere verdiği cevaplar incelendiğinde;

“Kurumda Benzer Vakaları Çalışmaktan Bıktığımı Hissediyorum.” ifadesine sosyal çalışmacıların, %19,7'si (n=59) hiçbir zaman, %55,0'ı (n=165) nadiren, %15,7'si (n=47) bazen, %5,7'si (n=17) çoğu zaman, %4,0'ı (n=12) her zaman yanıtını vermiştir. Sosyal çalışmacıların “kurumda benzer vakaları çalışmaktan bıktığımı hissediyorum.” ifadesine zayıf (2,190 ± 0,952) düzeyde katıldıkları saptanmıştır.

“Kurumda Kendimi Anlamsız Bir İş Yapıyormuşum Gibi Hissediyorum.” ifadesine sosyal çalışmacıların, %19,3'ü (n=58) hiçbir zaman, %44,3'ü (n=133) nadiren, %25,3'ü (n=76) bazen, %7,3'ü (n=22) çoğu zaman, %3,7'si (n=11) her zaman yanıtını vermiştir. Sosyal çalışmacıların “kurumda kendimi anlamsız bir iş yapıyormuşum gibi hissediyorum.” ifadesine zayıf (2,320 ± 0,986) düzeyde katıldıkları saptanmıştır.

150

“Mesleki Müdahalelerin Anlamsız Bir Çaba Olduğunu Düşünüyorum.” ifadesine sosyal çalışmacıların, %19,3'ü (n=58) hiçbir zaman, %39,3'ü (n=118) nadiren, %30,0'ı (n=90) bazen, %8,3'ü (n=25) çoğu zaman, %3,0'ı (n=9) her zaman yanıtını vermiştir. Sosyal çalışmacıların “mesleki müdahalelerin anlamsız bir çaba olduğunu düşünüyorum.” ifadesine zayıf (2,360 ± 0,984) düzeyde katıldıkları saptanmıştır.

“Bir Sosyal Çalışmacı Olarak Kendimi İşe Yaramaz ve Önemsiz Hissediyorum.” ifadesine sosyal çalışmacıların, %21,0'ı (n=63) hiçbir zaman, %41,7'si (n=125) nadiren, %27,0'ı (n=81) bazen, %9,3'ü (n=28) çoğu zaman, %1,0'ı (n=3) her zaman yanıtını vermiştir. Sosyal çalışmacıların “bir sosyal çalışmacı olarak kendimi işe yaramaz ve önemsiz hissediyorum.” ifadesine zayıf (2,280 ± 0,933) düzeyde katıldıkları saptanmıştır.

“Kurumda Müracaatçılara Yapılan Mesleki Müdahalelerin Müracaatçının Sorununu Çözmediğini Düşünüyorum.” ifadesine sosyal çalışmacıların, %22,0'ı (n=66) hiçbir zaman, %36,0'ı (n=108) nadiren, %27,3'ü (n=82) bazen, %11,7'si (n=35) çoğu zaman, %3,0'ı (n=9) her zaman yanıtını vermiştir. Sosyal çalışmacıların “kurumda müracaatçılara yapılan mesleki müdahalelerin müracaatçının sorununu çözmediğini düşünüyorum.” ifadesine zayıf (2,380 ± 1,045) düzeyde katıldıkları saptanmıştır.

“Sosyal Çalışmacılığı Sadece Gelir Getirici Bir Kaynak Olarak Görüyorum.” ifadesine Sosyal çalışmacıların, %32,0'ı (n=96) hiçbir zaman, %43,7'si (n=131) nadiren, %19,3'ü (n=58) bazen, %4,7'si (n=14) çoğu zaman, %0,3'ü (n=1) her zaman yanıtını vermiştir. Sosyal çalışmacıların “sosyal hizmet uzmanlığını sadece gelir getirici bir kaynak olarak görüyorum.” ifadesine zayıf (1,980 ± 0,856) düzeyde katıldıkları saptanmıştır.

Tablo 11 göstermektedir ki araştırmaya katılan sosyal çalışmacıların toplamda en az katıldığı ifadeler sırasıyla “Sosyal Çalışmacılığı Sadece Gelir Getirici Bir Kaynak Olarak Görüyorum.” (X=1.980), “Kurumda Benzer Vakaları Çalışmaktan Bıktığımı Hissediyorum.” (X=2.190) maddeleridir. Anlamsızlık boyutunun bu ifadeleri Elma (2003)’ın çalışmasında öğretmenlerin en az katıldığı ifadeler araasında mesleklerini sadece gelir getirici kaynak olarak görmeleri yer almaktadır. Araştırmanın bu bulgusu özellikle insani hizmet alanına giren sosyal çalışmacılar ve öğretmenlerin işlerini gelir

151

getirici kaynak olarak algılamamaları hizmet alıcılar ve hizmet alıcılara etkin bir hizmetin sunulması açısından önemlidir.

Araştırmaya katılan sosyal çalışmacıların nadiren düzeyinde de olsa en fazla katıldıkları ifadeler “Kurumda Müracaatçılara Yapılan Mesleki Müdahalelerin Müracaatçının Sorununu Çözmediğini Düşünüyorum.” (X=2.380), “Mesleki Müdahalelerin Anlamsız Bir Çaba Olduğunu Düşünüyorum.” (X=2.360) maddeleridir.

Bu sonuçlar insani hizmet alanına giren sosyal çalışmacılar ve öğretmenlerin işlerini gelir getirici bir kaynak olarak görmemeleri işlerini anlamlı gördüklerinin bir göstergesi niteliğindedir. Çünkü işlerinde anlamsızlık duygusu yaşayan çalışanlar işlerini dışsal ödüller için yaparlarken (Agarwal, 1993) işleri ile araçsal bir bağlılık kurarlar (Cotgrove, 1972) ve işlerine yönelik daha az çaba gösterirler (Tummers ve Dulk, 2013). Ayrıca anlamsızlık duygusu çalışanların işlerinde düşük işçel iş motivasyona sahip olduklarını göstermektedir (Sarros vd., 2002). Katılımcılar nadiren düzeyinde de olsa kurumda müracaatçılara yapılan katkının, mesleki müdahalelerin müracaatçıların sorunlarını çözmediğini düşünmektedirler. Bunun sebebinin özelikle sosyal hizmetin önemli bir sorunu olarak tanımlanan kaynaklardan yoksunluk olduğu belirtilebilir (bkn.Cranwell-Ward ve Abbey, 2005; Lloyd vd., 2005; Storey ve Billingham, 2001; Kim ve Stoner, 2008; Collins, 2008). Sosyal çalışmacılar ile yapılan yüzyüze görüşmelerde özellikle kaynakların yetersizliği yeterli hizmetin verilmesini etkilediği vurgulanmıştır. Ancak belirtilebilir ki genel olarak sosyal çalışmacılar işlerine yönelik olumlu duygular içeresindedirler ve işlerini anlamlı bulmaktadırlar. Aynı zamanda işi anlamlı bulmanın bir sonucu olarak sosyal çalışmacıların işlerinin müracaatçılar ve toplumsal açıdan öneminin ve değerinin farkında oldukları şeklinde yorumlanabilir.

Myers (1970)’ in ifadesi ile bireyin işini anlamlı olarak görebilmesi için ifa ettiği işinde bir işe yaradığını, potansiyelini kullanabildiğini hissetmesi ve Blauner (1964)’ın belirttiği gibi eğer ürün eşsiz ve özgünse hemen hemen anlamlıdır ve bu durumda çalışan amaç duygusu geliştirebilir ve sürdürebilir. Bu nedenle sosyal çalışmacıların anlamsızlık boyutunun ifadelerine nadiren düzeyinde katılmaları yaptıkları işlerinde bir fayda duygusunu yaşadıkları, işlerini eşsiz ve özgün olarak anlamlandırdıkları şeklinde yorumlanabilir. Ayrıca 13 sosyal çalışmacı ile yapılan yüzyüze görüşmelerde sosyal çalışmacılar bu yönde ifadeler kullanmışlardır.

152

Özellikle işe yabancılaşma üzerinde yapılan çalışmalar mavi yakalıların işlerine yönelik anlamsızlık duygusu yaşadıklarını ve bu duygunun kaçınılmaz olduğunu vurgulamaktadır. Bunun nedeni ise endüstri toplumunda fabrika üretim sisteminde anlamsızlık duygusunun işgörenlerin yaratıcılık gerektirmeyen monoton, tekdüze işler yapmasının bir sonucu olduğu diğer bir ifade ile işin niteliğinden kaynaklandığı belirtilmektedir (Schein, 1980; Blauner, 1964; Shepard, 1973; Ulusoy, 1988).

Araştırmaya katılan sosyal çalışmacıların en az katıldığı ifadeler arasında yer alan

Kurumda Benzer Vakaları Çalışmaktan Bıktığımı Hissediyorum.” maddesi katılımcıların işlerini monoton olarak değerlendirmediklerini göstermektedir. Bu bulgular sosyal çalışmacıların işlerine ilişkin öznel duygularının (işlerini gelir getirici bir kaynak olarak görmemeleri, müracaatçıları ile ilişkilerinde ve iletişimlerinde kendilerini güçsüz hissetmemeleri, müracaatçılara yapılan mesleki müdahaleleri anlamlı görmeleri) olumlu olduğu şeklinde yorumlanabilir. Ancak sosyal çalışmacıların işlerini anlamlı bulmasının bir diğer nedeninin insani hizmet alanına giren sosyal hizmetin mesleki ilke ve değerlerine bağlanabilir.

Ayrıca bu sonuçlar sosyal çalışmacılar ile yapılan yüzyüze görüşmelerin bulguları ile örtüşmektedir. 13 sosyal çalışmacı ile yapılan görüşmelerde on iki katılımcı işlerini gelir getirici bir kaynak olarak görmediklerini, yaptıkları işlerinin çok önemli olduğunu ifade etmişlerdir. Katılımcı sosyal çalışmacılardan birinin “ben işimi çok önemli buluyorum, her bir dosyayı birer müracaatçı olarak değerlendiriyorum” ifadeleri diğer bir katılımcının “ anlamlı bir iş yapıyorum, hayata dokunuyorsunuz, sağlığın psiko-sosyal yönü ele alınmadan bireyleri iyileştiremezsiniz, bu açıdan bu mesleğe ihtiyaç var, kritik bir meslek” ifadeleri ile katılımcılar işlerinin önemini ve anlamını açıklamıştır. Ayrıca katılımcılardan biri “kendimi faydalı hissediyorum, özellikle mesleki müdahalede bulunduğum müracaatçılardan ve ailelerinden geri dönüşler alırım, beni ararlar, bu durum beni mutlu ediyor” ifadesi sosyal çalışmacıların mesleki müdahalleri anlamlı bir çaba olarak görmelerini, kendilerini önemli hissetmesini ve işlerini sadece gelir getirici kaynak olarak görmediğini açıklamaktadır.

153

3.4.2.3. Araştırmaya Katılan Sosyal Çalışmacıların İşe Yabancılaşmanın