• Sonuç bulunamadı

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

3.5. Araştırmanın Geçerlilik ve Güvenirliğ

Nitel araştırmada geçerlik, araştırmacının araştırdığı olguyu, olduğu biçimiyle ve olabildiğince yansız gözlemesi anlamına gelmektedir (Kirk ve Miller, 1986; akt: Yıldırım ve Şimşek, 2008). Bir araştırma deseninin niteliğini arttırabilmesi için, şu dört özelliğe dikkat edilmesi gerekir (Yin, 1984; akt: Yıldırım ve Şimşek, 2008).

 Yapı geçerliği

 İç geçerlik

 Dış geçerlik

Şimdi bu kavramların neler olduğundan ve bu araştırmada bunların nasıl sağlanmaya çalışıldığından kısaca bahsedelim.

3.5.1. Yapı Geçerliliği

Durum çalışmalarına yöneltilen en önemli eleştirilerin genellikle yapı geçerliği üzerine olduğu görülmektedir. Çoğu kişi, durum çalışmasında işe vuruk (operational) ölçütlerin olmadığına ve veri toplama sırasında araştırmacının öznel yargılarının işe karıştığına inanır. Bu yaklaşım, iyi desenlenmiş bir durum çalışması için haksız bir eleştiridir. Durum çalışmalarında yapı geçerliliğini arttırmanın yolları da vardır. Bunlar, birden fazla veri türünün veri toplama sürecinde kullanılması, toplanan verilere ilişkin bir kanıt zincirinin oluşturulması ve son olarak da hazırlanan durum çalışma raporunun veri toplama sürecinde kendisinden veri toplanmış bir kişiye okutulması ve görüşünün alınmasıdır (Yıldırım ve Şimşek, 2008).

Bu araştırmanın yapı geçerliliği gözlem, görüşme ve doküman analizi gibi birden fazla veri toplama yöntemi (üçgenleme) kullanılarak ve araştırma raporunun çalışma grubundaki öğretmen adaylarına okutulmasıyla sağlanmıştır.

3.5.2. İç Geçerlilik

Lincoln ve Guba (1985) nitel araştırmalarda inandırıcılığın (iç geçerliliğin) başarılabilmesi için araştırmacıların kullanabilecekleri stratejileri şu şekilde sıralamıştır; uzun süreli etkileşim, derin odaklı veri toplama, çeşitleme (triangulation), uzman incelemesi ve katılımcı teyidi (akt. Yıldırım ve Şimşek, 2008). Bu stratejiler bir araştırmanın iç geçerliliğinin değerlendirilmesinde kullanılabilecek ölçütler olarak kabul edilmektedir (Erlandson ve diğ., 1993; akt. Yıldırım ve Şimşek, 2008)

Bu araştırmanın iç geçerliliği çeşitleme, katılımcı teyidi ve uzman incelemesi stratejileri kullanılarak sağlanmıştır.

Bu araştırma sürecinde veriler görüşme, gözlem ve doküman analizi yöntemleriyle toplanmıştır. Verilerin bu şekilde farklı kaynaklardan toplanması ile yöntem çeşitlemesi (üçgenleme) yapılmıştır. Yöntem çeşitlemesi (üçgenleme) çoklu

veri toplamada ve analizde kullanılan, çalışmanın içsel geçerliğini güçlendiren bir yöntemdir (Merriam, 1998).

Araştırmada elde edilen veriler ve bu verilerden ulaşılan sonuçlar ve yorumlar görüşme yapılan her bir öğretmen adayına gösterilerek söylediklerinden bu yorumların yapılıp yapılamayacağının onayı alınmıştır. Bu şekilde, yapılan analiz ve yorumların iç geçerliğinin sağlanmasında katılımcı teyidinden (Yıldırım ve Şimşek, 2008) yararlanılmıştır.

Elde edilen veriler, ayrıca her aşamada eğitim alanında uzman olan kişilerle tartışılmış, bu kişilerin sonuçlar ile ilgili yorumları alınmıştır.

3.5.3. Dış Geçerlilik

Dış geçerlilik daha çok bir araştırmanın sonuçlarının genellenmesi ile ilgilidir. Pek çok kişi haklı gerekçelerle, durum çalışma sonuçlarının genellenemeyeceğini iddia eder. Ancak, bu kişilerin çıkış noktası daha çok, istatistik çerçevesinde düzenlenmiş anket çalışmalarında söz konusu olan bir olguyu, durum çalışmalarına yansıtmalarıdır. Anket çalışmalarında, örneklem sonuçları örneklemin seçildiği evrene genellenebilir, yani burada “istatistiksel genelleme” söz konusudur. Oysa durum çalışmalarında, doğal olarak istatistiksel bir genelleme söz konusu değildir, ancak “analitik genelleme” yapılabilir. Analitik genellemede araştırmacı, nüfusla ilgili bir evrene değil, bir kurama genelleme yapmaktadır. Belirli bir durumun çalışılması sonucunda elde edilen sonuçlar, belli bir kavramsal modelin önerilmesine olanak verir. Bu kavramsal modelin kuram olabilmesi için birkaç durumda daha sınanması gereklidir. Bu mantık, deneysel çalışmalar için de aynı şekilde işlemektedir (Yıldırım ve Şimşek, 2008).

Bu çalışma nitel bir çalışma olduğundan dolayı genelleme amacı yoktur. Sınırlı sayıda örneklemle çalışarak öğretmen adaylarının alan eğitimi bilgileri derinlemesine incelenmiştir.

3.5.4. Güvenirlik

Yapılmış olan bir çalışmanın başka bir araştırmacı tarafından aynı biçimde tekrar edildiğinde, aynı veya benzer sonuçları vermesi ile ilgilidir. Bu anlamda güvenirlik bir araştırmada, araştırmacıya bağlı hata veya yanlılık payının azaltılmasıdır. Durum çalışmalarında güvenirliği arttırmak için, araştırmacı takip ettiği süreçleri açık bir biçimde tanımlamalı ve ilgili dokümanlarla desteklemeli, araştırmasını belirli bir sistem içinde aşama aşama geliştirmeli ve bunu sunmalı, araştırmasına ilişkin gerektiğinde başka araştırmacıların da kullanabileceği bir veri tabanı oluşturmalıdır (Yıldırım ve Şimşek, 2008).

Bu araştırma da, araştırmanın güvenirliğinin sağlanması için aşağıdaki önlemler alınmıştır;

 Araştırmanın da veri kaynağı olan öğretmen adayları açık bir biçimde tanımlanarak, benzer araştırmalar yapan diğer araştırmacılara çalışma grubu ve bu grubu belirleme süreci açıklanmıştır.

 Araştırmanın yöntemi, aşamaları, veri toplama ve analiz yöntemleri ile bulguları yorumlama ve sonuçlara ulaşma konusunda neler yapıldığı açıklanmıştır.

 Gözlem, görüşme ve dokümanlar yoluyla elde edilen veriler, doğrudan alıntılarla açıklanmıştır.

 Görüşme yöntemiyle elde edilen bulgular, gözlem ve doküman analizi yöntemleriyle elde edilen bulgularla teyit edilerek, sonuçlar değerlendirilmiştir.

Ayrıca öğretmen adaylarının ders işleyişlerinin video kayıtları alınırken geçerlilik ve güvenirliği arttırmak için;

 Öğretmen adaylarının ve öğrencilerin kameraya alışmasını sağlamak amacıyla pilot uygulamalar yapılmıştır.

 Kayıttan önce, öğrenciler uygulamayla ilgili bilgilendirilmiştir.

Daha sonra video kayıtları matematik eğitiminde lisansüstü eğitimine devam eden iki araştırmacı tarafından değerlendirilmiştir.