• Sonuç bulunamadı

Çalışmaya dahil edilen tüm değişkenler ayrım yapılmaksızın aşağıda gösterildiği gibidir. Çalışmaya dahil edilen değişkenler analizin yapılış amacına göre değiştiği için değişkenlerin bağımlı, bağımsız ya da kontrol değişken olarak ayrımı burada yapılmamış olup, her bir analiz için ayrı ayrı model girdi değişkenleri ifade edilecektir.

ROE (Öz kaynak karlılığı) : Bu oran işletmenin sahipleri veya ortaklarının koydukları sermayenin bir birimine isabet eden kar oranını ifade etmektedir. Bu demektir ki bu oran, işletme sahiplerinin koydukları sermayenin ne kadar kar getirebileceğini ortaya koymaktadır (Bayrakdaroğlu ve Ege, 2009: 91).

Vergiden Sonraki Net Kâr Öz Sermaye Karlılığı = ---

192 193 Bist 100 Üzerine Bir Araştırma • IV. Bölüm

Dilek COŞKUN ERDOĞAN

Karlılığın belirleyicilerinden biri olan ROE, bir çok çalışmada da kullanılan bir değişken olarak karşımıza çıkmaktadır. Eken (1997), Abreu ve Mendes (2002), Kaya (2002), Tunay ve Silpar (2006) çalışmalarında özkaynağa göre getiri oranını şirket performansının ölçülmesinde değişken olarak kullanmışlardır (Eken, 1997; Abreu and Mendes, 2002; Kaya, 2002; Tunay ve Silpar, 2006). 2011 yılında ise, Doğru (2011) karlılığın belirleyicileri analizi: teori ve orta ölçekli bir banka uygulaması adlı çalışmasında ROE'nin karlılığın belirleyicisi olan bir ölçüt olduğuna dikkat çekmiştir (Doğru, 2011).

Finansal Kaldıraç Oranı (Toplam Borç/Toplam Aktif): Finansal kaldıraç oranı firmanın uzun vadeli ödeme gücünü gösteren orandır (www.abahe.co.uk). Borç oranında şirketin genel olarak finansal kaldıracı ile ilgili fikir elde edebilmek için şirketin toplam borçları ve toplam varlıkları karşılaştırılmaktadır. Bu oranın düşük çıkması, şirketin finansal anlamda dışarıya daha az bağımlı olduğunu göstermektedir. Yüksek çıkması ise, şirketin finansal anlamda daha çok risk almış olduğunu ifade etmektedir (www.investopedia.com). Bu bağlamda, işletmelerin riski ile ilgili olan borç oranı, çalışmamızda işletmenin riskini gösteren bir oran olması açısından değişken olarak kullanılmıştır.

Toplam Borçlar Finansal Kaldıraç Oranı = ---

Toplam Aktifler

Firma Büyüklüğü (Aktif Büyüklük) (log): Genel itibariyle büyük olan ve büyüme potansiyeline sahip olan işletmelerin daha fazla kurumsal yönetim uygulamalarına ihtiyacı olduğu düşünülmektedir. Hutchinson ve Gul (2003) yaptıkları çalışmada firma performansını değerlendirirken firmanın dış çevre bağlamında ele alınması gerektiğini belirtmişler ve büyüme fırsatı olan işletmelerin performanslarını artırmak için daha çok iç

kontrole ihtiyaç duyduğu görülmektedir. Bu bağlamda, çalışmada firma büyüklüğü kontrol değişkeni olarak kullanılmıştır (Hutchinson ve Gul, 2003). Firma büyüklüğünü ifade eden aktif büyüklüğün logaritması alınmıştır.

Piyasa Değeri - Defter Değeri: İşletmelerde piyasa değeri denildiğinde, hisse senedinin o andaki piyasa fiyatı ile toplam hisse sayısının çarpımıyla bulunan değerdir. Defter değeri ise, işletmenin toplam varlıklarından toplam borçların çıkarılmasıyla elde edilen bir değer olarak karşımıza çıkmaktadır (Öztürk, 2010: 58). PD/DD oranı, hisse senedinin olması gereken değerinin belirlenmesi amacıyla hesaplanmaktadır. Bu değer yatırımcılar tarafından tercih edilmektedir. Bunun sebebi, firmanın piyasa değerinin bilançodaki değere göre karşılaştırılması ve hisse senedi fiyatının aşırı değerlendiği ya da ucuz kaldığı durumun belirlenmesidir (Ercan ve Ban, 2008: 125).

Kurumsal Yönetim Endeksine Dahil Olup Olmama Durumu: Borsa İstanbul'da Kurumsal Yönetim İlkeleri'ni uygulayan BİST Kurumsal Yönetim Endeksi (XKURY), payları Borsa İstanbul pazarında (Gözaltı Pazarı ve C Listesi hariç) işlem gören şirketlerin dahil olduğu ve kurumsal yönetim ilkelerine uyum notunun 10 üzerinden en az 7, her bir ana başlık itibariyle 10 üzerinden en az 6,5 olan şirketlerin fiyat ve getiri performansının ölçülmesi durumudur (www.borsaistanbul.com). Araştırmaya katılan işletmelerin her bir yıl için kurumsal yönetim endeksine dahil olup olmadıkları saptanmış ve dahil olan işletmeler 1 değeri ile ifade edilirken, diğerleri 0 rakamı ile belirtilmiştir.

Kurumsal Derecelendirme Notu: Yönetim kurullarının genel kredibilitesini, kamuyu aydınlatma faaliyetlerini, kurumların hissedar haklarına verdikleri önemi ve menfaat sahipleri ile ilişkileri ile ilgili bilgi sunan kurumsal yönetim derecelendirme notu, 1 ile 10 değerleri arasında ifade

194 195 Bist 100 Üzerine Bir Araştırma • IV. Bölüm

Dilek COŞKUN ERDOĞAN

edilmektedir (www.saharating.com). Kurumsal derecelendirme notu ile işletmelerin kurumsal yönetim prensiplerine ne derece uydukları anlaşılabilmektedir. Çalışmada, araştırmaya katılan işletmelerin bazıları kurumsal yönetim endeksine dahildir. Dahil olan işletmelerin notları söz konusu her yıl için değerlendirmeye alınmıştır. Kurumsal derecelendirme notu veren işletmeler çalışmanın teori kısmında ayrıntılı bir biçimde incelenmiştir.

Denetim Komitesi: SPK'nın 2014'de yayınlamış olduğu tebliğe göre her anonim şirket denetim komitesi oluşturmak zorundadır. Bu komitenin amacı yönetim kurulunun görev ve sorumlulukları daha iyi bir şekilde yerine getirmesidir. Ayrıca bu komitedeki tüm üyeler bağımsız yönetim kurulundan seçilmek zorundadır ve komitenin çalışma esasları, hangi üyelerden oluşacağı ve çalışma alanı yönetim kurulu tarafından saptanmaktadır (SPK-Tebliğ, 2014).

• Denetim Komitesindeki Üye Sayısı

Çalışmada denetim komitesi ile ilgili diğer bir değişken denetim komitesindeki üye sayısıdır. Araştırmaya katılan şirketlerin denetim komitesi üye sayıları belirlenmiştir.

• Denetim Komitesindeki Bağımsız Üye sayısı

Üye sayılarına istinaden işletmelerin denetim komitesinin sahip olduğu bağımsız üye sayısı da denetim komitesinin işlerliği açısından oldukça önemlidir. Dolayısıyla araştırmaya katılan işletmelerin sahip oldukları denetim komitesindeki bağımsız üye sayılarına bakılmış ve verilerde rakamlarla ifade edilmiştir. SPK'nın 2011'de yayınlamış olduğu tebliğe göre, denetim komitesinin tüm üyeleri bağımsız yönetim kurulu üyesi olmak zorundadır (SPK-Tebliğ, 2011):

Kurumsal Yönetim Komitesi:

Kurumsal yönetim komitesi işletmelerde kurumsal yönetim uygulamalarının devam edip etmediğinin kontrolü açısından oldukça önem arz eden bir komitedir. SPK'nın 2014'de yayınladığı tebliğe göre her anonim şirket kurumsal yönetim komitesini oluşturmak zorundadır. Komitenin sadece başkanının bağımsız üye olma şartı vardır (SPK-Tebliğ, 2014).

• Kurumsal Yönetim Komitesindeki Üye Sayısı

Uygulamaya katılan işletmelerden kurumsal yönetim komitesi üye sayısına bakılmış ve üye sayısı her bir işletme ve yıl için belirlenmiştir.

• Kurumsal Yönetim Komitesindeki Bağımsız Üye Sayısı

Araştırmaya dahil olan işletmelerin kurumsal yönetim komitesi bağımsız üye sayısına bakılmış ve her bir yıl ve işletme için üye sayısı verilerde ifade edilmiştir.

Riskin Erken Saptanması Komitesi

2014 SPK tebliğine göre, işletmelerin riskin erken saptanması komitesini oluşturmaları diğer anılan komiteler gibi

zorunludur. İşletmeyle ilgili oluşabilecek risklerin

öngörülebilmesi ve erken müdahale edilmesi açısından oldukça önem arz eden bu komite, riskin yönetilmesi açısından da dikkat çekmektedir (SPK-Tebliğ, 2014).

• Riskin Erken Saptanması Komitesi Üye Sayısı

Çalışmadaki her bir firmanın riskin erken saptanması komitesi üye sayısı, faaliyet raporlarından saptanmış ve rakamlar analizde her bir yıl ve işletme için kullanılmıştır.

196 197 Bist 100 Üzerine Bir Araştırma • IV. Bölüm

Dilek COŞKUN ERDOĞAN