• Sonuç bulunamadı

1.3 AVRUPA BİRLİĞİNDE BÖLGESEL KALKINMA POLİTİKASI

2.1.1 Bölge İçi Faktörler

2.1.1.1 Altyapı Faktörleri

2.1.1.1.1 Doğal Altyapı

Doğal yapının elemanları olarak yeraltı ve yerüstü zenginlikleri (madenler, verimli topraklar, bitki örtüsü, akarsular vb.) ile iklim bir arada anlaşılmaktadır. Bir ülkenin veya bölgenin doğal yapısının kalkınmada önemli bir rolü olduğu bir gerçektir. Hatta gelişmiş ve az gelişmiş ülkeleri iklim şartları yönünden

78 Ergül Han, Kalkınmada Altyapı Yatırımları, Eskişehir İ.T.İ.A. Yayınları, No:127/77, ?, s.4. 79 W.H. Richardson, Regional and Urban Economics, Second Edition, Pitman, Toronto, Canada, 1979, s.242.

incelendiğinde, genellikle sanayileşmiş ülkeler dört mevsimi bir arada yaşayan bir iklim kuşağında bulunurken, geri kalmış ülkelerin ise çok sıcak ve çok soğuk iklim kuşaklarında yer aldıkları görülmektedir.80

Bunun yanında ulaşım olanakları açısından kara, deniz ve hava yollarına yakınlık da aynı derecede önemlidir. Bölgenin doğal kaynaklara ve pazarlara ulaşımını sağlayan bu faktörler doğal bir avantaj olarak karşımıza çıkmakta ve yatırımların yerleşimi açısından birinci derecede önem taşımaktadır. Yine bu faktörlere dayalı bir büyüme gösteren bazı bölgeler aynı zamanda endüstriyel yığılma merkezleri haline gelmektedirler.

Görüldüğü gibi doğal altyapı iktisadi faaliyetlerin ön koşuludur ve iktisadi faaliyetlerin seviyesinin belirlenmesinde özel bir yeri vardır. Bir altyapı unsuru olan ulaşımı etkilediği kadar tarım, sanayi, ticaret ve hizmetler gibi üstyapı unsurlarını da etkilemektedir. Bu durumun nedeni ise, doğal yapının içerdiği unsurların yeniden üretilemeyen kamu malları olmasıdır.

2.1.1.1.2 Maddi Altyapı

Maddi altyapı, bir ekonominin enerji, yol, ulaşım, haberleşme alanlarındaki bütün yatırım, donatım ve işletme araçlarıyla, doğal kaynakların ve ulaşım yollarının korunmasını, ayrıca kamu yönetimi, eğitim, araştırma, sağlık ve sosyal hizmetler için gerekli bina ve donanımı ifade etmektedir.

Maddi altyapının önemli bir özelliği özel sektör üretimine uygun bir ortam oluşturmasıdır.81 Maddi altyapı ekonominin seviye ve bütünleşme derecesine hem doğrudan hem de dolaylı olarak etki etmektedir. Aynı zamanda, ön hizmetler olarak bir yandan toplumdaki işbölümü ve teknolojik gelişme düzeyinin, diğer yandan da coğrafik alan olarak ekonominin genişliğinin bir fonksiyonudur. Maddi altyapıya yapılan harcamalar yatırım özelliği göstermektedir.82

80 TOBB., Kalkınmada Öncelikli Yöreler ve Bölgesel Gelişme İçin Bir Model, Ankara, 1989, s.6. 81 A. Cutanda ve J. Paricio, “Infratructure and Regional Economic Growth: The Spanish Case”,

Regional Studies, Vol.28.1, 1993, s.70.

Maddi altyapı, üretim faaliyetlerini ve sosyal refahı üç temel şekilde etkiler; ilk olarak, üretim sürecinin aktif bir parçası olarak, bir çeşit kamusal ara malı olarak kabul edildiği için, bölgedeki üretim ve istihdamı etkiler. Ayrıca, özel üretim faktörlerinin etkinliklerini artırdığı için üretim sürecine dolaylı olarak da katılır. Maddi altyapının üretim sürecine direkt ve dolaylı katılımı söz konusu olduğunda farklı öğelerin farklı etkileri olacaktır. Ulaştırma ve haberleşme ağları, enerji ve su arzı, kamusal ara mallar olarak, üretim faaliyetlerini dolaysız etkilerken; eğitim, sağlık ve daha az derecede kültür merkezleri üretim faktörlerinin etkinliğini artırarak üretimi dolaylı olarak etkilerler.

İkinci olarak, maddi altyapının yeterliliği, iktisadi birim ve bireylerin, yaşamak ve iş yapmak üzere bölgeye gelmelerini (göç etmelerini) sağlayarak bölgesel iktisadi kalkınma sürecine katkıda bulunur. Maddi altyapının varlığı, bulunduğu bölgeyi yaşam ve iş kurma açısından bir cazibe merkezi haline getirmesi bölgesel iktisat literatüründe çekim etkisi olarak bilinen etkinin bir yönünü oluşturmaktadır.

Son olarak, kamu sermayesinin kullanımı sonucunda sağlanan bazı hizmetler, nihai mallar olarak dolaysız olarak kullanılır ve kullanıcısının refahını ve yaşam kalitesini yükseltir. Bu tip altyapı ikiye ayrılmaktadır. İlki, temel sosyal gereklilikler olarak eğitim ve sağlık merkezleri; ikincisi daha çok boş vakitlerin değerlendirilmesiyle ilgili olarak kültür merkezleri, ulaşım ve haberleşme hizmetleridir.83

2.1.1.1.3 Kurumsal Altyapı

Kurumsal altyapı, sosyo-ekonomik süreç içerisinde faaliyetlerin yürütülme şekil ve yöntemlerini belirleyen yazılı veya yazısız kanun ve kurallar, davranış biçimleri ve örgütsel kurumlardan oluşan bir altyapı elemanıdır. İktisadi birim ve bireylerin faaliyet planlarını oluşturmaları, kararlarını almaları ve uygulamalarını sağlayan bir çerçevedir. Bu nedenle iktisadi faaliyetlerin yürütülmesi için uygun bir kurumsal çerçevenin hazırlanması zorunludur. Sadece, bu sağlandığı takdirde dahi bölgenin toplam üretiminde artış sağlanabilecektir.84

83 Cutanda ve Paricio, a.g.e., s.70-73. 84 Erkan, 1987, s.80.

Kurumsal altyapı unsurları üç ana grupta toplanmaktadır. Bunlar;85

1. Sosyo-ekonomik sistemi düzenleyen yazılı yasalar (hukuk düzeni, vergi ve kredi düzenlemeleri vb.),

2. Yazısız toplumsal kurallar, değer yargıları ve davranış kalıpları, 3. Örgütsel düzenlemeler (merkezi ve yerel bürokrasi vb.).

Kurumsal altyapının, maddi ve insan kaynakları altyapısından farklı olarak, genellikle doğrudan bir yatırım gerektirmemesi ayırıcı bir özelliğidir. Ancak, kurumsal altyapının oluşturulması sürecinde maddi ve insan kaynakları altyapısına yatırım yapılmaktadır.

Bölgesel iktisadi kalkınma süreci içerisinde kurumsal altyapının etkileri iktisadi sisteme etkinlik sağlanmasıyla ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, yeni ortaya çıkan dışsal etkilere (dışsal ekonomiler, yeni iktisadi politikalar, yeni pazarlar, yeni ürünler vb.) uyabilecek şekilde bir kurumsal yapı oluşturulması ve bu yapıya mümkün olduğunca esneklik sağlanması gerekmektedir.

Özet olarak kurumsal altyapının etkileri şu şekilde sınıflandırılabilir;86

 Kurumsal altyapının diğer altyapı unsurlarından yararlanılarak kurulması dolayısıyla işgücü ve sermaye dağılımı etkisi ve istihdam etkisi,

 İktisadi sistemin işleyişini düzenlemesi, etkinlik ve işlerlik kazandırmasından dolayı sistem etkisi,

 Kuruluş yeri ve yerleşimi etkilemesinden dolayı uyarma etkisi.

2.1.1.1.4 İnsan Kaynakları Altyapısı

İnsan kaynakları altyapısı beşeri sermaye olarak da bilinmektedir ve işbölümüne dayanan bir ekonomide sayı ve özelikleri açısından kişilerin iktisadi faaliyetlerin seviyesi ve bütünleşme derecesine katkıları yönündeki yetenekleri olarak tanımlanabilir. Ayrıca insan kaynakları altyapısı bireylerden oluştuğu ve tüketici karakteri de taşıdığından üretim faaliyetleri için yer seçiminde rol oynar.

85 y.a.g.e., s.80-81.

Bir firmanın, bölgenin ve hatta ülkenin iktisadi başarısının en önemli kaynağı çalışanların kalitesidir. İktisadi başarı ve kalkınma, yapılan üretimin çokluğu ve bu işin verimliliğine bağlıdır. Bu nedenle, iktisadi faaliyetlerin seviyesi, yüksek yatırım miktarı, yüksek araştırma harcamaları ve yüksek eğitim harcamalarına bağlıdır.87

İktisadi başarı için işgücünün eğitilmesine harcama yapılması gerekir ki, buna insan kaynakları altyapı yatırımı denilmektedir. Dolayısıyla, bilgi ve beceriyle birlikte ekonominin sahip olduğu nitelikli ve niteliksiz işgücü unsurları, o ekonominin insan kaynakları altyapı donanımı içerisinde sayılır.88

İnsan kaynakları altyapısının önemli bir özelliği, bilgi ve tecrübenin aktarılarak gelecekteki insan kaynakları altyapı donanımının geliştirilmesidir. Mevcut olan donanımla iktisadi faaliyetlere devam edilirken aynı zamanda tecrübe ve araştırmaların neticesi olan bilgiler bireyler arasında aktarılmaktadır.

İnsan kaynakları altyapı yatırımları eğitim, öğretim, araştırma ve sağlık ile ilgilidir. Bu tür yatırımlar uzun vadeli ve başlangıçta sermaye-hasıla oranı yüksek hizmetler niteliğindedir. Ayrıca, insan kaynakları altyapı harcamalarının kaynak dağılımı, gelir etkisi ve istihdam etkileri de bulunmaktadır.89

Diğer taraftan, nitelikli ve/veya ucuz işgücü, işletmelerin kuruluş yeri seçiminde önemli bir faktördür. Çünkü, eğitilmiş ve uzmanlaşmış işgücü, işletmeler açısından, hizmet içi eğitim maliyetlerinde azalma, verimlilik ve kar demektir. Bu nedenle üretimde emek yoğun üretimde bulunan işletmelerin bol işgücü bulunan bölgelere kurulmasına benzer bir mantıkla, uzmanlaşmış emek istihdamının zorunlu olduğu, ileri teknoloji kullanılması gereken üretimin yapılacağı işletmeler de bu nitelikteki işgücünün bulunduğu bölgelerde toplanmaktadır. Bu yönüyle, kalifiye işgücü işletmeler açısından en önemli dışsal ekonomilerden bir tanesidir. Yüksek uzmanlık gerektiren işlerde çalışabilecek bireylerin yüksek ücret almaları ve ücretlerine paralel bir sosyal yaşantı sağlamak istemeleri ise, işgücü açısından bir göç hareketine, işletmelerin ise büyük şehirlerin yakınlarında kurulması zorunluluğunu ortaya

87 Perloff, a.g.e., s.272.

88 Erkan, 1987, s.78. 89 y.a.g.e., s.79.

çıkarmaktadır. Bu nokta, insan kaynakları altyapısının mobil yani hareketli olması açısından önemlidir.90

Bu bağlamda, bölgesel kalkınma potansiyelleri ve dinamiklerinin harekete geçirilmesinde, her bölgenin rekabet edebilecek bir potansiyelinin olabileceği, bu nedenle küresel düşünüp bölgesel hareket edilebileceği ve kendine güven, yaratıcılık ve insan kaynaklarının geliştirilmesinin en önemli unsurlar olduğu unutulmamalıdır.