• Sonuç bulunamadı

3.2. Almanya’nın Genel Görünümü ve Yönetim Şekli

3.2.3. Almanya’da Konut Politikaları

Almanya’da sosyal konut politikaları incelemeye alınan diğer ülkelerle kıyaslandığında daha piyasa tabanlıdır. Tarihsel olarak kamu organları tarafından özel şirketler sosyal konut inşa etmeleri için sübvanse edilmektedir (Bu şirketler içerisinde belediyeye bağlı çalışanların sayısı da azımsanamaz). Buna karşılık bu kuruluşlar da belli süreler boyunca belli gelir seviyesindeki kişilere belli kira tavanları ile kiralık konut inşa etmektedir. Aslında devlet dairelerin maliyeleri ile kira getirisi arasındaki farkı sübvanse etmektedir. Ancak Almanya’nın diğer ülkelerden ayrılan en önemli yanı üretilen sosyal konutların sürekli değil geçici olmasıdır. Temin edilen sürelerin aşılması sonrası bu konutlar kiraya verilebilmekte veya serbest piyasa içerisinde satılabilmektedir. Genellikle 12-20 yıl olan bu süre sübvansiyonların genişliğine ve konut politikasının şekline göre 40 yıla kadar uzayabilmektedir (Droste ve Knorr- Siedow, 2007: 90) Belediyelere bağlı olarak çalışan şirketlere ait olan konutlarda ise genellikle bu süreler sonrası da konutlar sosyal kiralık statüsünde devam etmektedir. Bu tür konutlar “de facto social house” olarak adlandırılmaktadır (Droste ve Knorr- Siedow, 2014: 192; Kirchner, 2007: 88) Almanya’da zamanla sosyal konutlar azalmaktadır bu sebeple belediyelere ait de facto statüsündeki konutlar oldukça önem arz etmektedir.

Buna ek olarak yerel yönetimler evsizlerin kalacak yer temini konusunda ve uzun süreli işsiz kişilerin konut ihtiyaçlarının finansal yükünü karşılamada sorumludurlar.

Daha önceleri toplumun tümünü hedefleyen sosyal konut uygulamaları, geniş çaplı doğrudan ve dolaylı yardımlar ve vergi indirimleri ile gerçekleştirilmekteydi. Ancak bu durumun ağır bir yük olduğu gerekçesiyle 1980 sonrası evrensel algı değişmeye başlamıştır. Genel politikalardan ziyade özel gruplara yönelik spesifik çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. Ancak Almanya’da yoksullar hiçbir zaman özel olarak hedef grup olmamışlardır. Sosyal konut sektörü daha çok işçilere ve alt orta sınıfa yönelmiştir (Droste ve Knorr-Siedow, 2007: 91-92). Bir diğer geçiş de konutların sübvanse edilmesinden kişisel yardıma doğru gerçekleşen geçiştir.

Almanya’nin belirtilen konut sistemi dolayısıyla sosyal konut sayılarında yıldan yıla azalmalar olmaktadır. Bu eksilmeyi karşılayacak yeni konutlar da ya yapılmamakta ya da çok sınırlı ölçüde inşa edilmektedir. 1987 yılında 3.9 milyon sosyal konut varken 2001 yılında bu rakam 1.8 milyona düşmüştür. Şuanda ise 1.5 milyona yakın sosyal konut vardır. 2020 yılında 1.26 milyona düşeceği tahmin edilmektedir (Kirchner, 2007: 88). 2001 yılındaki yasa değişikliğiyle birlikte konutların sübvanse edilmesi görevi federal devlet ve eyaletlerin görevi sayılmıştır. Sübvansiyonlar hem özel kuruluşlara hem de belediye şirketlerine yapılmaktadır. 2005 sonrasında ise konut yardımları yalnızca diğer yardımlardan yararlanmayanlara yapılmaya başlanmıştır ( Diğer gelir transferleri, yaşlılara yapılan sosyal güvenlik temelli yardımlar ve işssizlik ödeneği…).

Bugün kamu tarafından desteklenen konut tedarikçileri arasında, belediye konut şirketleri ve kooperatifler (geleneksel kâr amacı gütmeyen sektörü oluşturan) ile özel mülk sahipleri, ticari geliştiriciler ve çeşitli hissedarları olan yatırımcılar bulunmaktadır. Yasal bir bakış açısından, tüm konut şirketleri piyasa aktörleri olarak kabul edilmekle birlikte, belediye konut şirketleri yerel politikalara ve konut ihtiyaçlarına göre hareket etmektedir (Housing Europe, 2010-a)

Tablo 7. Konut Hane Halkı Statüsü Tablosu (Almanya) ALMANYA Oturduğu Ev Kendisinin Olanlar (%) Kiracılar ( Private Rented)(%) Sosyal Konutlarda Kiracılar (Social Rented)(%) 1978 37,4 44,3 18,3 1993 41,6 47,5 10,9 1998 43 48,1 8,9 2002 44,4 48,4 7,1 2010 46 49 5 2013 43 *Toplam: 57 2018 42,1 *Toplam: 57,9

*Almanya’da kiralık konutların tamamının yasal olarak özel konut sayılması dolayısıyla son yıllara ait verilerde fiili olarak sosyal kiralık olan konut oranı ile özel konut oranı ayrılamamıştır.

Kaynak: Statistisches Bundesamt, Households living in rented or owner-occupied

dwellings, by proportion and useful floor space on 1 January verilerinden

yararlanılarak oluşturulmuştur.

2010 yılı verileri için: Scanlon , Fernandez Arrigoitia, ve Whitehead, Social Housing

in Europe European Policy Analysis 2015: 3

Almanya’da yıllar içerisinde değişen ve her bir belediye ile landerin ayrı uygulamaları dolayısıyla sosyal konut sektörünün mevcut durumunu ortaya koymak zor olsa da belli temel prensipler vardır:

1) Sosyal konut sorunları yerelde çözülmeli ve yerel programlar uygulanmalıdır. Eyalet yönetimleri ve federal devlet ancak mali olarak belediyelerin gücünü aşan durumlarda müdahil olmalıdır.

2) Belediyeler, eyaletler ve federal devlet katkılarına ek olarak son kullanıcılar(genellikle kiracılar) sisteme gerekli ödemeleri yapmalıdır

3) Yerel öncelik ilkesi gereğince, devlet ve eyaletler kendi sahipliklerinde konut inşa etmemelidirler. Hatta belediyelerin konut şirketleri de ticaret yasasına bağlı özel kuruluşlardır ve yasal olarak tüm sosyal konutlar Almanya’da özel konuttur (Droste ve Knorr-Siedow, 2007: 94)

Grafik 12. Konut Harcamalarının Merkezi Yönetim Toplam Harcamaları İçerisindeki Payı

* Veriler yalnızca “housing” kapsamında değil “housing and community amenities” kapsamında derlenmiştir.

Kaynak: OECD.( 2019), Central Govenment Spending( Indicator),

https://data.oecd.org/gga/central-government-spending.htm verilerinden yararlanılarak oluşturulmuştur.

Almanya’da özel şirketler ve yerel yönetimlerin konut sektöründe hakim olması dolayısıyla merkezi yönetim, harcamalarının yalnızca %0.6’sını sosyal konut sektörüne aktarmaktadır. Yerel yönetimler ise yerel hizmetlerin karşılanması için olması gerektiği gibi sağlık hizmetlerinin sunumuna katılmaktadır ve bütçesinin %3.6’sını sosyal konut harcamaları için kullanmaktadır. Almanya’da sosyal konut sektörünün bu veriler ışığında oldukça yerelleşmiş olduğu söylenebilir.

Konut 0,6

Grafik 13. Konut Harcamalarının Yerel Yönetimler Toplam Harcamaları İçerisindeki Payı

* Veriler yalnızca “housing” kapsamında değil “housing and community amenities” kapsamında derlenmiştir.

Kaynak: UCLG(2016), Subnational Governments Around The World:

StructureandFinance,https://issuu.com/uclgcglu/docs/global_observatory_o

f_local_finance verilerinden yararlanılarak oluşturulmuştur.