• Sonuç bulunamadı

3. PEYZAJ MİMARLIĞINDA AYDINLATMA

3.9 Peyzaj Alanlarının Aydınlatılması

3.9.1 Ağaç ve çalı aydınlatması

Peyzaj uygulamalarında yer alan bitkilerin aydınlatılması için kullanılacak aydınlatma tekniğine karar vermeden önce bitkilerin genel özellikleri, tasarımdaki rolleri, yaratılmak istenilen görsel etkilerine karar vermek gerekir (Moyer 1992, Wilson 1984, Turgut ve Yılmaz 2010, Var ve Sakıcı 2011).

Kullanılacak aydınlatma tekniğine karar vermeden önce karar verilmesi gereken bir diğer husus da aydınlatılması istenilen bitkinin sınıfına karar vermektir. Bu bağlamda Moyer (1992) tarafından hazırlanmış olan dörtlü sınıflandırma ve Wilson (1984) tarafından hazırlanmış onbirli sınıflandırma tablolarından yararlanarak Sakıcı tarafından oluşturulan 6’lı sınıflandırma tablosundan (Çizelge 3.4) bitkinin hangi grupta yer aldığı tespit edilmelidir (Var ve Sakıcı 2011).

Çizelge 3.4 Sakıcı (2003) tarafından hazırlanmış bitki sınıflandırması (Var ve Sakıcı 2011) Bitki Sınıflandırması

1.Geniş yoğun koniferler

2.Geniş tepe taçlı, geniş yapraklı gölge ağaçları 3.Çekici dallanma deseni gösteren ağaçlar

4.Renkli yapraklara, çiçeklere ve meyvelere sahip ağaçlar 5.Çekici gövde kabuğuna sahip bitkiler

6.Şeffaf yapraklı bitkiler

Aydınlatılması istenilen bitki geniş bir tepe tacına sahip ve ince bir dokuya sahip gölge ağacı ise biçimini vurgulamak için ay ışığı tekniği kullanılabilir. Çekici bir gövdeye sahip bitkiler için gölge tekniği ve dallanma biçimine vurgu yapılmak istenildiğinde ise ışık halkası tekniği uygulanabilir. Dikkat çekici bir dallanma sergileyen ağaçların aydınlatılmasında siluet tekniğinden yararlanılabilir (Sakıcı 2003, Var ve Sakıcı 2011).

36

Çizelge 3.5 Sakıcı (2003) tarafından hazırlanan Çizelge 3.4'te yer alan bitki sınıflandırmasına uygun aydınlatma teknikleri (Var ve Sakıcı 2011)

Bitki Sınıfı Öne Çıkan Teknikler

3.Çekici Dallanma Deseni Gösteren Ağaçlar

Tepe tacı içinden

5.Çekici Gövde Kabuğuna Sahip Ağaçlar

Tepe tacı içinden

Eğer bitkiye ilişkin bir özellik vurgulanmak istenmiyor sadece genel bir aydınlatma sağlanmak isteniyorsa bitkinin biçimine göre uygun aydınlatma tekniği kullanılarak aydınlatma sağlanır (Sakıcı 2003, Var ve Sakıcı 2011). Bu bağlamda, Var ve Sakıcı (2011) tarafından bitkilerin baskın özellikleri dikkate alınarak hazırlanan aydınlatma önerileri çizelge 3.6’da gösterilmiştir.

37

Çizelge 3.6 Bitkilerin form ve tekstürüne göre aydınlatma tekniği önerileri (Var ve Sakıcı 2011)

Bitki Sınıfı Öne Çıkan Teknikler

Yuvarlak Formlu Bitkiler

Yoğun Tepe tacı dışından aydınlatma Gölge tekniği

Açık

Ay ışığı tekniği

Tepe tacı içinden aydınlatma Tepe tacı dışından aydınlatma

Piramit ve Sütun Formlu Bitkiler

Yoğun

Gölge tekniği Siluet tekniği

Tepe tacı dışından aydınlatma Açık Tepe tacı içinden aydınlatma

Tepe tacı dışından aydınlatma

Vazo, Fıskiye ve Şemsiye Formlu Bitkiler

Yoğun Tepe tacı dışından aydınlatma Siluet tekniği

Açık

Tepe tacı içinden aydınlatma Ay ışığı tekniği

Tepe tacı dışından aydınlatma

Sarkık Dallı Bitkiler

Yoğun Tepe tacı dışından aydınlatma Gölge tekniği

Açık Tepe tacı içinden aydınlatma Tepe tacı dışından aydınlatma

Ağaç ve bitki aydınlatmaları için ağırlıklı olarak geniş açılı ışık dağılımı sağlayan projektör tipi aydınlatma armatürleri kullanılabileceği gibi, spot projektörler ve yere gömme aydınlatma armatürleri de kullanılabilir.

Işık rengi olarak gün ışığına yakın renkler seçilmesi önerilir ama yaratılmak istenilen etkiye göre farklı renkler de aydınlatma da kullanılabilir.

Aydınlatma armatürünün gücüne karar verirken kullanılacak aydınlatma tekniği ve aydınlatılacak bitkinin ölçüleri dikkate alınır.

Aydınlatma armatürünün konumlandırılması ise görsel anlamda kirlilik yaratmayacak şekilde gizli olmalı ve alan kullanıcıları için gözde kamaşma yaratmayacak şekilde olmalıdır.

38 3.9.2 Yaya bölgeleri aydınlatması

Yaya bölgeleri; ana ve ara yaya yolları, patika yollar, bisiklet yolları, merdivenler, köprüler, meydanlar vb. gibi tüm yaya dolaşım alanlarını tanımlar.

Yaya bölgelerinin aydınlatılması alan kullanımının rahat ve güvenli bir şekilde yapılabilmesi açısından önemlidir. Bu anlamda kullanılacak aydınlatma armatürünün konumu dolaşıma engel olmayacak şekilde olmalıdır. Aynı zamanda yeterli bir aydınlık düzeyi sağlanmalıdır.

Yaya yollarında aydınlatma genel olarak direk tipi ve bollard tipi aydınlatma armatürleri ile sağlanırken; meydan gibi geniş alanlarda direk üzerine takılan projektörler ile genel aydınlatma sağlanır. Aynı zamanda aydınlatma tasarım kavramına bağlı olarak yere gömme dekoratif aydınlatma armatürleri de yaya yolunu tanımlamak ve yönlendirme yapmak amacıyla kullanılabilir.

Yaya bölgelerinde kullanılan direk tipi ve bollard tipi aydınlatma armatürlerinin işlevselliklerinin yanı sıra estetik açıdan da alana katkısı bulunmaktadır. Bu açıdan düşünüldüğünde armatür gövde tasarımlarının peyzaj projesi tasarımı ile uyumlu olması önemlidir.

Yaya bölgelerinde kullanım yoğunluğuna göre belirlenen aydınlık düzeyleri farklılıklar gösterebilir. Her durumda ışık dağılımı çoğunlukla her yerde benzer olmalı ve düzenli tekrarlayan aralıklarla yerleştirilen armatürlerle sağlanmalıdır. Genel aydınlık düzeyleri örnekleri için çizelge 3.7 ve çizelge 3.8’den yararlanılabilir.

Çizelge 3.7 Yaya yollarının bulunduğu alanlara göre öneri aydınlık düzeyleri tablosu (CIE 2000, Yenioğlu 2010)

Alan E yatay

39

Çizelge 3.8 Yaya alanlarında ki değişik yol tipleri için ortalama aydınlık düzeyi (Onaygil 2001, Dokuzcan 2006)

Yolun Tanımı Ortalama Aydınlık Düzeyi (lux)

Sosyo-ekonomik ve kültürel önemi yüksek olan

kalabalık yaya yolları 20.0

Kalabalık yaya veya bisiklet yolları 10.0

Orta kalabalık yaya veya bisiklet yolları 7.5

Tenha yaya veya bisiklet yolları 5.0

Doğal çevrenin, tarihi ve kültürel yapının

korunması gereken alanlardaki tenha veya bisiklet yolları

3.0 Doğal çevrenin, tarihi ve kültürel yapının

korunması gereken alanlardaki çok tenha yaya ve bisiklet yolları

1.5

Yaya bölgelerinde kullanılan döşeme malzeme çeşidi, genel aydınlık düzeyine etki edeceği için göz önünde bulundurulmalıdır.

Merdiven aydınlatmasında aydınlatma tekniğinden daha çok işlevselliğe yönelik bir aydınlatma planlanması gerekir (Raine 2001, Dedeoğlu 2006). Merdiven basamaklarının ve rıhtların kullanıcı tarafından anlaşılır düzeyde aydınlatılması güvenli kullanımı sağlar. Bu bağlamda, merdivenlerde her iki yana ya da basamak rıhtlarına yerleştirilen gömme tipte aydınlatma armatürlerinin kullanılması basamakları tanımlı hale getirmesi açısından uygundur. Aydınlatma armatürlerinin çarpmalara karşı korumalı bir kasaya sahip olması kullanım ömrünün uzaması açısından önemlidir.

Ayrıca gömme tipte kullanılan aydınlatma armatürlerinin kullanıcı gözünde kamaşma yaratmayacak şekilde olması gerekir. Kullanılan aydınlatma armatürlerinin tasarımları merdiven tasarımıyla uyumlu olmalıdır. Merdiven tasarımına bağlı olarak genel aydınlatma sağlayan bollardlar ve direk tipi aydınlatmalarla da merdivenler komple olarak aydınlatılabilir.

Yaya merdivenleri ve rampalar için önerilen aydınlık düzeyleri için çizelge 3.9’dan yararlanılabilir.

40

Çizelge 3.9 Merdivenler ve rampalar için öneri aydınlık düzeyleri tablosu (CIE 2000, Yenioğlu 2010)

Merdiven iki basamak üzeri

>40 lx -

Rampalar >40 lx -

Yaya yollarında da olduğu gibi merdiven ve rampalarda kullanılan döşeme malzemesi genel aydınlık düzeyine etki edeceği için göz önünde bulundurulmalıdır.

Meydanlarda giriş ve çıkış alanlarında aydınlık düzeyleri diğer alanlara göre daha yüksek planlanmalıdır (Dokuzcan 2006).

3.9.3 Sanatsal ve anıtsal öğelerin aydınlatması

Peyzaj alanlarında yer alan sanatsal ve anıtsal nesneler genel aydınlatma tasarım kararları doğrultusunda aydınlatılarak ilgi çekici odak noktaları durumuna gelebilirler.

Bu durumda insanlar üzerindeki etkileri gündüzden geceye taşınabilir hatta hava karardıktan sonra gündüz durumlarından çok daha etkileyici bir görünüme kavuşabilirler.

Sanatsal ve anıtsal öğeler aydınlatılırken çevrelerinden daha yüksek bir aydınlatma düzeyine sahip olmalıdır. Bu sayede çevrelerinden ayrılırlar ve fark edilmeleri kolaylaşır.

Üç boyutlu heykeller ve anıtsal nesneler aşağıdan yukarı doğru aydınlatıldığında yüzeyler üzerinde gölgeler oluşturur. Bu durum aydınlatma tasarımı ile yaratılmak istenilen etkiye göre olumlu ya da olumsuz olabilir, tasarım kararları dâhilinde gölgelerin istenip istenmediğine karar vermek gerekir.

Üç boyutlu heykeller ve anıtsal nesneler bir ya da birden fazla aydınlatma armatürü ile birkaç yönden aydınlatılabilir. Her yönden aydınlatılan bir nesne yaratılmak istenen ilgi ve çekiciliği tam sağlayamayacağı için genellikle önerilmez. Heykel ve anıtsal nesne vb.

sanatsal nesneleri aydınlatırken ışığı sanatı destekleyecek şekilde kullanmak gerekir.

41

Heykel ve anıtsal nesnelerin aydınlatılmasında renksel geri verim indeksi değeri yüksek olan yere gömme aydınlatma armatürleri ve projektörlerin kullanılması uygundur.

Aydınlatılması istenilen nesnenin boyutuna göre aydınlatma armatürü gücü ve ışık dağılım açısı değişiklik gösterecektir.

3.9.4 Su elemanları aydınlatması

Su elemanları peyzaj alanlarında hem işlevsel hem estetik yönleriyle sıklıkla kullanılırlar. Peyzaj uygulamalarında su öğesi kullanımı çeşitli amaçlar için tasarlanan süs havuzları, yüzme havuzları, akarsu ve göletler, çeşmeler, şelaleler vb. kullanımlarla karşımıza çıkar. Gündüz estetik yönleri ile var olan su elemanları gece aydınlatması ile hava karardıktan sonra da ilgi çekici bir hale getirilebilir (Dedeoğlu 2006).

Aydınlatma tasarımı aşamasında, peyzaj alanında bulunan su elemanlarının aydınlatma kararları verilmeden önce bu öğelerin odak noktası, geçiş alanı ya da arka plan olup olmayacağı belirlenmelidir. Verilen kararlar neticesinde aydınlatma armatürlerinin yerleri, güçleri, ışık renkleri, kullanılacak sayı vb. gibi kararlar verilir (Dokuzcan 2006).

Havuz aydınlatması için kullanılacak aydınlatma armatürlerinin su yüzeyinin altında ve havuz duvarlarına yerleştirilmesi uygundur. Bu sayede havuzun sınırları tanımlanmış olur ve havuz içinde homojen bir aydınlatma sağlanır. Havuz içinde kullanılan ışık renginin mavi ve tonlarında seçilmesi havuzun rengini vurgular ve estetik bir görüntü yaratır (Demir 2012).

Su elemanları aydınlatmasında aydınlatma armatürleri genellikle su altına yerleştirilirken, bazı uygulamalarda su dışındaki nesnelerin aydınlatılması ile su öğesinin aydınlatılmasına katkı sağlanabilir.

Su altına yerleştirilen aydınlatma armatürlerinin özellikle IP68 koruma sınıfına sahip olması yani tamamen su geçirmez özellikte olması tasarımın sürdürülebilirliği açısından özellikle önemlidir.

Su altından yapılan aydınlatmalarda aydınlatılması istenilen suyun temiz bir görüntüde olması istenilen etkinin yaratılabilmesi ve estetik bir görüntü sağlanabilmesi açısından son derece önemlidir (Yavuz 2016).

42

Yapay göl ve göletlerde havuz içinden aydınlatma çoğu zaman pahalı ve olanaksızdır.

Bu nedenle, su yakınında bulunan bitkilerin ve su üzerinde yer alan köprülerin aydınlatılması ile bu öğeler aydınlatılabilir (Kentsel tasarım grubu 1992, Dedeoğlu 2006).

Şelale ve fıskiye gibi suyun hareketli olduğu uygulamalarda su dağıtıcı ve yansıtıcı bir yüzey olarak davranır ve ışığın bir kısmını tutup bir kısmını yansıtır. Bu nedenle bu tip uygulamalarda aydınlatma armatürlerinin suyun yüzeye çarptığı noktalarda ve su jetlerine yakın yerleştirilmesi ile etkileyici görüntüler sağlanabilir (Serin 2010).

3.9.5 Çocuk oyun alanları aydınlatması

Gündüz her yaştaki çocuk tarafından aktif olarak kullanılan bir çocuk oyun alanının hava karardıktan sonra da etkili bir şekilde kullanılabilmesi doğru bir aydınlatma tasarımı ile olasıdır. Doğru aydınlatma yapılmamış ya da hiç aydınlatılmamış bir çocuk oyun alanı hava karardıktan sonra çocuklar ve ebeveynleri için güvenlik sorunu yaratacağından kullanılması tercih edilmez. Bu tür alanların aydınlatılmasındaki öncelikli amaç güvenliği sağlayacak düzeyde bir aydınlatmanın yapılmasıdır. Bu bağlamda ebeveynlerin çocuklarını rahatlıkla gözlemleyebilmesi için tüm alan homojen bir şekilde aydınlatılmalıdır (Demir 2012).

Çocuk oyun alanlarında oyun elemanlarının ve çevredeki öğelerin net bir şekilde görülebilmesini sağlayacak bir aydınlatma düzeyi ve yerleşimi yapılmalıdır. Aydınlatma armatürü tasarımı endirekt ışık sağlayacak şekilde seçilmelidir. Direkt ışık veren aydınlatma armatürleri çocukların gözlerinde kamaşma ve rahatsızlık yaratıp tehlikeye yol açabilirler (Demir 2012).

Çocuk oyun alanlarında güvenlik amaçlı aydınlatmanın yanı sıra çeşitli ışık oyunları ile de oyun alanının çekiciliği arttırılabilir ve çocuklar için daha eğlenceli ve hareketli bir ortam yaratılabilir (Uzun 1997, Demir 2012).

3.9.6 Araç yolu aydınlatması

Peyzaj alanlarında aydınlatılması en önemli alanlardan biri araç yollarıdır. Araç sürücüleri ve yayaların güvenliği ve suç oranının azaltılması açısından görsel algılamanın iyi sağlandığı bir aydınlatma tasarımı yapılması gereklidir. Yetersiz ve iyi

43

planlanmamış bir aydınlatma kazalara yol açması gibi istenmeyen sonuçlara yol açacaktır (Dokuzcan 2006).

Yol aydınlatması için belirlenen standartlara uyulması gereklidir. Bu anlamda öncelikle aşağıdaki çizelgede tanımlanmış olan “farklı yol tipleri için aydınlatma sınıfları” na göre proje alanında yer alan yolların sınıflarını belirlemek gereklidir. Yol sınıflarını belirleyebilmek için gereken bilgiler çizelge 3.10’da tanımlanmıştır.

Çizelge 3.10 Değişik yol tipleri için aydınlatma sınıfları (Onaygil 2009)

Yolun Tanımı Aydınlatma Sınıfı

Bölünmüş yollar, ekspres yollar, otoyollar, (otoyola giriş ve çıkışlar, bağlantı yolları, kavşaklar, ücret toplama alanları) Trafik yoğunluğu ve yolun karmaşıklık düzeyi (Not:1) ;

Yüksek M1

Orta M2

Düşük M3

Devlet yolu ve il yolları (tek yönlü veya iki yönlü; kavşaklar ve bağlantı noktaları ile şehir geçişleri ve çevre yolları dahil) Trafik kontrolü (Not: 2) ve yol kullanıcılarının ( Not: 3) tiplerine göre ayrımı (Not : 4) ;

Zayıf M1

İyi M2

Şehir içi ana güzergahlar (bulvarlar ve caddeler), ring yolları, dağıtıcı yollar - Trafik kontrolü (Not: 2) ve yol kullanıcılarının ( Not: 3) tiplerine göre ayrımı (Not: 4) ;

Zayıf M2

İyi M3

Şehir içi yollar (yerleşim alanlarına giriş çıkışın yapıldığı ana yollar ve bağlantı yolları) Trafik kontrolü (Not: 2) ve yol kullanıcılarının ( Not: 3) tiplerine göre ayrımı (Not : 4) ;

Zayıf M4

İyi M5

Not: 1-) Karmaşıklık yolun geometrik yapısını, trafik hareketlerini ve görsel çevreyi içerir.

Göz önünde bulundurulması gereken faktörler; şerit sayısı, yolun eğimi, trafik ışık ve işaretleri.

Not: 2-) Trafik kontrolü; yatay ve düşey işaretlemeler ve sinyalizasyon ile trafik mevzuatının varlığı anlamında kullanılmıştır. Bunların olmadığı yerlerde trafik kontrolü zayıf olarak adlandırılır.

Not: 3-) Kullanıcılar; motorlu araçlar (kamyon, otobüs, otomobil vb.), bisiklet, yavaş araçlar ve yayalar.

Not: 4-) Ayrım, tahsisli yol (her bir trafik cinsinin kullanacağı şeridin kesin olarak ayrıldığı yerler, otobüs yolu, bisiklet yolu vb.)

44

Çizelge 3.11 Türkiye'deki yollar için aydınlatma sınıfları (Onaygil 2009)

Yolun Tanımı Aydınlatma Sınıfı

Şehir bağlantıları ve çevre yolları ( tek veya iki yönlü, kavşaklar ve bağlantı noktaları ile şehir geçişleri dâhil)

-Hız ≥ 90 km/h; M1

-Hız < 90 km/h M2

Şehir içi ana güzergâhlar (bulvarlar ve caddeler; ring yolları; dağıtıcı yollar) -50 km/h≤ Hız<90 km/h; 3 km’den kısa aralıklarla kavşak, M1 Yonca ayrımı var;

-50 km/h≤ Hız<90 km/h; 3 km’den kısa aralıklarla kavşak, M2 Yonca ayrımı yok;

-Hız<50 km/h M3

Şehiriçi yollar (yerleşim alanlarına giriş çıkışın yapıldığı ana yollar ve bağlantı yolları)

-Hız ≥50km/h; 3km’den kısa aralıklarla kavşak, yonca

ayrımı var; M3

-Hız ≥50km/h; 3km’den kısa aralıklarla kavşak, yonca

ayrımı yok; M4

-Hız <50km/h; 3km’den kısa aralıklarla kavşak, yonca

ayrımı var; M4

-Hız <50km/h; 3km’den kısa aralıklarla kavşak, yonca

ayrımı yok; M5

Yerleşim bölgelerindeki yollar

-30≤hız<50km/h; suç oranı yüksek; M4

-30≤hız<50km/h; suç oranı normal; M5

-Hız<30km/h; suç oranı yüksek; M5

-Hız<30km/h; suç oranı yüksek; M6

Çizelge 3.12 CIE-1995’e göre motorlu trafik için yol yüzeyi parıltısına bağlı yol (Onaygil 2009) Aydınlatma

45

Çizelge 3.12’de yer alan terimlerin tanımları aşağıdaki yer almaktadır.

Ortalama Parıltı Düzgünlüğü (Uo): Yol üzerinde en düşük parıltıya sahip hesap noktasının parıltısının, yolun ortalama parıltısına oranı olarak tanımlanır. Birimsiz bir büyüklüktür. Uo= Lmin / Lort (0-8) (Onaygil 2009).

Parıltı düzgünlüğü görüş konforunu arttırdığı ve olumlu psikolojik etkileri olduğu için aynı ortalama parıltıyı veren armatürlerden ortalama düzgünlüğü yeterince iyi olan tercih edilmelidir (Onaygil 2009).

Boyuna Parıltı Düzgünlüğü (UL): Her yol şeridinin orta çizgisi üzerindeki hesap noktalarında, söz konusu şeridin orta çizgisi üzerinde bulunan gözlemciye göre hesaplanan en düşük parıltının en yüksek parıltıya oranı olarak tanımlanır. Birimsiz bir büyüklüktür. UL = Lmin / Lmax (0-9) (Onaygil 2009).

Her bir şerit için ayrı ayrı hesaplanarak bulunan en düşük değer alınır. Sistemin ortalama düzgünlük faktörü yüksek bir değerde olsa da yol boyunca karşılaşılan parıltı farkları rahatsızlık hissi yaratabilir. Boyuna düzgünlük, bu hissin ölçüsüdür ve yolun konfor düzeyini belirtir (Onaygil 2009).

Bağıl Eşik Artışı (TI): Armatürlerden doğrudan göze gelen ışığın retinada oluşturduğu aydınlık düzeyi, hem bakılan cismin hem de fonunun retinada oluşturduğu aydınlık düzeylerine eklenerek kontrastı düşürür ve görmeyi zorlaştırır. Bu etkiden ötürü armatürlerin parıltılarına “örtü parıltısı” adı verilir (Onaygil 2009).

Bağıl eşik artışı, sürücünün görüş alanındaki armatürlerden kaynaklanan mutlak kamaşmanın yol açtığı görme zorluğunun bir ölçüsüdür. Kamaşma koşullarındaki parıltı eşiği ΔLK ile kamaşma olmadığındaki ΔLe eşik farkının ΔLe‘ye oranı olarak ifade edilir. TI = ( Δ LK - Δ Le ) / ΔLe (0-10) (Onaygil 2009).

Formül, kamaşma yokken görülebilen bir cismin kamaşma olduğu zaman görülebilmesi için parıltı farkındaki artış yüzdesini esas almaktadır (Onaygil 2009).

Araç yolu aydınlatmasında direk üzerine doğrudan ya da bir konsol ile takılmış ve yol aydınlatması için özel olarak tasarlanmış aydınlatma armatürleri kullanılır. Peyzaj projelerinde yer alan araç yollarında kullanılacak direk yükseklikleri, direk sayları,

46

armatür sayıları, armatürlerin güçleri ve ışık dağılımları, lamba tipleri vb. gibi konulara karar vermek için yol sınıfını belirledikten sonra aydınlatma hesaplama programları ile standartlara uygun planlama ve hesaplamalar yapılır. Hesaplamalar sonucunda tasarım detayları ile ilgili kesin kararlar verilir.

3.9.7 Sanatsal aydınlatma

Tasarım kurgusu içerisinde ışığı, herhangi bir nesneyi aydınlatması yerine doğrudan ışığın kendisini sanatsal bir nesne gibi kullanmak da olasıdır. Bu anlamda en güzel örneklerden biri Amerika’da yer alan 11 Eylül Anıtı’dır. 11 Eylül 2001 yılında Dünya Ticaret Merkezi İkiz Kuleleri’ne yapılan saldırı sonrasında hayatını kaybedenlerin anısına bir anıt yapılması için 2003 yılında düzenlenen uluslararası yarışmayı Michael Arad ve Peter Walker’ın “Reflecting Absence” (Yokluğun Yansıması) projesi kazanmıştır. 11Eylül 2011 tarihinde, 10. Yıldönümünde açılışı yapılan anıt 30 dönümlük bir arazi üzerinde yer alan iki tane yansıma havuzundan oluşmaktadır (Anonim 2019c). Hava karardıktan sonra aydınlatma armatürleri ile ışık gökyüzüne doğru yönlendirilerek kuleleri temsil edecek şekilde bir görüntü oluşmasını sağlıyor. Bu anlamda ışığın kendisi somut bir heykel ya da anıt gibi kullanılmıştır.

Şekil 3.23 11 Eylül Anıtı, Michael Arad ve Peter Walker, ABD (Anonymous 2019h)

47

Işığın herhangi bir nesneyi ya da alanı aydınlatması yerine aydınlatma armatürünün sanatsal bir nesne olarak tasarlanması ve kullanılması da olasıdır. Bu anlamda, Mayıs 2014 tarihinde, Sidney Işık Festivali’nde sergilenen ve Avustralya’lı sanatçı Amanda Parer tarafından tasarlanan 7m yüksekliğindeki, içten aydınlatmalı “beyaz tavşanlar”

ışığın sanatsal bir nesne olarak kullanımına örnek olarak gösterilebilir. Tavşanlar, Avustralya masallarında sıklıkla var olan ve ülkede de geniş yayılım gösteren varlıkları ile temsil edilmişlerdir.

Şekil 3.24 İçten aydınlatılmış şişirme beyaz tavşanlar, Amanda Parer, Avustralya (Anonymous 2014b)

Işığın sanatsal kullanımına bir başka örnek de Fransız sanatçı Antonin Fourneau tarafından tasarlanan ve tamamı binlerce LED ışıklardan oluşan grafiti duvarı örnek olarak gösterilebilir. İlk defa Temmuz 2012 tarihinde sergilenen, birebir insan etkileşimi ile üzerinde ışıktan şekillerin belirdiği duvar, su ile temas edilen noktalarda LED’lerin enerji alıp çalışması ve aydınlık sağlaması ile görsel bir şov yaratmıştır. Sanatçı, boya

48

yerine ışığın malzeme olarak kullanılması ile su gibi doğal bir malzeme ile teknolojiyi birleştiren çevre dostu bir kullanım yarattığını vurgulamıştır (Anonymous 2012).

Şekil 3.25 Japonya Işık Festivalinde sergilenen LED grafiti duvarı, Antonin Fourneau, Japonya (Anonymous 2018c)

3.10 Mimari Yapıların Aydınlatması

Peyzaj alanları için aydınlatma tasarımı planlanırken, genel tasarıma etki etmesi sebebiyle, alanda mevcut olan mimari yapıların dış cephelerinin aydınlatılması da bu planlamaya dâhil edilmelidir. Peyzaj aydınlatması ve mimari yapı aydınlatması bir bütün olarak kurgulanmalı ve planlanmalıdır (Dokuzcan 2006).

Mimari yapıların cephelerinin aydınlatılması ile yapının tasarım özellikleri ön plana çıkarılır ve bu sayede yapının gündüz olduğu kadar gece de kent estetiğine katkısı sürdürülebilir. Bu sayede ilgi çekici ve cezbedici bir görsellik elde edilir. Cephe aydınlatması ile mimari yapılara prestij kazandırılır, tanınmaları artar ve dikkat çekici hale gelirler (Dokuzcan 2006).

Mimari yapıların aydınlatılması peyzaj alanının genel aydınlık düzeyine katkı sağlaması

Mimari yapıların aydınlatılması peyzaj alanının genel aydınlık düzeyine katkı sağlaması