• Sonuç bulunamadı

4. ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ/PROSESİ (AHP) HAKKINDA GENEL BİLGİLER, İŞLEYİŞİ VE TEMEL

4.1. Çok Kriterli Karar Verme Modeli: AHP (Analytic Hierarchy Process)

Karar verme, tüm zaman ve şartlarda süreçlerin işlerliğinin tesisi ve devamı için gerekli olan bir işlemdir. Verilecek kararın doğruluğu görece değişebileceği için olası etkileri de değişiklikler gösterecektir. Karar verme mekanizması, karar vericinin kim olduğundan, karar verilecek alternatiflerin sayılarına, dikkate alınacak kiterlerden, sonuçlarının neden olacağı etkilere kadar çok yönlü ve bir sistematiğe atıf yapmaktadır. Verilecek kararın doğruluğu; ulaşılan veri, doğru alternatiflerin varlığı, kullanılacak yöntem ile doğrudan ilişkilidir (Timor, 2010: 1).

Çok Kriterli Karar Verme problemlerinde en iyi çözüm genellikle karar vericilerin değerlendirmelerine göre değişmektedir. Bu nedenle bu tür problemlerde “en iyi” çözüm yerine “baskın” çözüm araştırılmaktadır (Aydın, Öznehir ve Akçalı, 2009: 71). Sistematik olarak bir karar verilirken de genelde aşağıdaki adımlar izlenmektedir (Dağdeviren, 2002: 49):

95

1. Problemin tanımlanması veya bir karara ihtiyaç duyulması 2. Problemin analizi ve alternatif oluşturma

3. Alternatiflerden birini seçme 4. Kararın uygulanması

5. Kararın sonuçlarının izlenmesi ve değerlendirilmesi 6. Geri beslemenin sağlanması

Karar verme problemi tek bir kriter için uygulanıyorsa “tek kriterli karar verme” probleminden bahsedilmektedir. Ancak birden fazla ve aynı anda uygulanan kriterlerin içerisinde amaç fonksiyonu optimizasyonu sağlamaya çalışılıyorsa karar vermenin bir alt dalı olan çok kriterli karar verme problemi söz konusudur (Ulucan, 2004: 306).

Karar verme süreçlerinde analitik ve akademik bir bakış açısının varlığı, kişisel tahminlere dayanan sapmaları da makul seviyede giderebileceği düşünülmektedir. Bu noktada 1970’li yıllarda Thomas Satty tarafından önerilen AHP modeli ilgililerin dikkatine sunulmuştur. AHP; mantıksal izahatta basit fakat kendi süreci içerisinde matematiksel varsayımlara ve kabullere dayanan; cari alternatifler arasından çok kriterli karar verme olanağı sağlayan ampirik bir modeldir (Lee, Chen ve Kang, 2009: 122). AHP diğer çok kriterli karar verme yöntemlerinden farklı olarak kriterleri ikişerli olarak karşılaştırır ve karşılaştırmaların tutarlı olup olmadığını ölçer (Tayyar vd. 2014: 21).

AHP metodu, altında çok sayıda alternatif arasından seçim yaparken, çok sayıda karar vericinin bulunduğu, çok kriterli karar verme durumunda kullanılır. Bu aşamada başarılı ve gerçekçi sonuçlara ulaşılabilmesi için konularında uzman ve bilgili kişilerin tercih edilmesi oldukça önemlidir. AHP’nin başarılı sonuçlar verebilmesi tamamen bu kişilerin ikili karşılaştırmalardaki bilgilerinin tutarlılığına bağlıdır (Şahin, 2007: 47).

96

Şekil 7 - AHP Hiyerarşi Yapısı Örneği

AHP; 1970’li yıllardan bu yana karar vericiler ve araştırmacıların en çok kullandığı çok kriterli karar verme modeli olarak karşımıza çıkmaktadır. Planlama, en iyi alternatifi seçme, kaynakların etkili ve verimli kullanımı, optimizasyon (benzetim) vb. gibi birçok araştırma ve uygulamalarda AHP modeli tercih edilmektedir (Vaidya ve Kumar, 2006: 2).

Bununla birlikte; matematiksel alt yapısı ve esnekliğinden dolayı AHP; mühendislik, gıda, ekonomi, sağlık vb. gibi birçok alanda araştırma yapmak için kullanılan önemli bir karar aracı olmuştur (Sipahi ve Timor, 2010: 778). Diğer performans değerlendirme yöntemlerine göre AHP yönteminin; yapısal esneklik, geri bildirim kolaylığı, grup değerlendirme kapasitesi, duyarlılık analizi, hesaplama kolaylığı gibi birçok avantajlı yönünün söz konusu olduğu görülmüştür (Tayyar vd.: 21).

Model kapsamında ki ölçeklendirme sosyal bilimlerde kullanılan diğer modellerden farklı şekilde tasarlanmıştır. Söz konusu ölçeklendirme her bir alternatifi ayrı ayrı kriterler bazında ikili olarak karşılaştırma imkânını sunmaktadır. Burada verilen değerler üzerinden yapılacak çeşitli hesaplamaların sonucunda da matrislere işlenen

97

verilerin tutarlı olup olmadığı test edilmektedir. Tutarlı olmayan veriler kapsam dışında bırakılarak modelin gerçeğe yakın bir önceliklendirme yapması ihtimali artırılmaktadır.

Ancak AHP’nin hiyerarşik yapısında, en üst seviyede karar vericinin hedefi bulunmaktadır. Çalışma özelinde örneklendirmek gerekirse, İBB’nin en önemli ana risk grubunun hangisi olduğunun tespiti AHP modelinin hedefini ifade etmektedir. Model bu hedef üzerine inşa edilmektedir. AHP yönteminin uygulamada sağladığı bazı faydalar (Vaidya ve Kumar, 2006; Aktaran: Aydın vd. 72);

1. Bir hiyerarşi kurularak karar problemleri biçimsel olarak ifade edilebilir. Böylece, karmaşık problemler bileşenlerine ayrılarak karışıklıkları daha basit bir yapıya kavuşturulur,

2. Alternatiflerin ikili karşılaştırmaları sırasında karar vericinin kişisel hükümleri kullanılır. Böylece karar verme sürecinde sadece sayısal verilere dayalı çözüm aranmaz, kişisel fikir ve düşünceler de dikkate alınır,

3. Karar verici ikili karşılaştırmaları yaparak problemin her bir parçasına daha fazla yoğunlaşabilir. Bu esnada sadece iki elemanın düşünülmesi nedeniyle yapılacak değerlendirmeler basitleşmektedir. Diğer yandan değerlendirmeler sayısal olarak ifade edilemiyorsa, sözel ifadelerin kullanılması da mümkündür,

4. Karar verici, hem objektif hem de sübjektif faktörleri bir arada dikkate alarak alternatifleri değerlendirebilir,

5. Karar vericinin yaptığı ikili karşılaştırmaların tutarlılığını test etmek mümkündür. Böylece karar verici, tutarsızlık durumunda verdiği hükümleri tekrar ele alarak düzeltme imkânına sahiptir.

98

Bu avantajların yanı sıra, AHP’nin birkaç olumsuz tarafı da su şekilde sıralanabilir (Vaidya ve Kumar, 2006; Aktaran: Aydın vd. 72);

1. Probleme yeni karar alternatiflerin eklenmesi durumunda alternatiflerin tercih sırasında değişmeler olabilmektedir. X, Y ve Z alternatifleri arasında; X, Y’ye tercih edilirken, modele Z eklendiğinde X ile Y arasındaki ilişkinin tersine döndüğü durumlarla karşılaşılabilmektedir,

2. İkili karşılaştırma yapılırken kullanılan sözel hükümler ile sayısal hükümlerin birbirini tam karşılamadığı örneğin “tercih edilme” sözel hükmünün 1-9 ölçeğine göre sayısal değer olarak karşılığı olan 5 değerinin çok yüksek olduğu tartışılmaktadır,

3. 1-9 ölçeği ile yapılan ikili karşılaştırmalarda bazı problemlerde karar vericiyi tutarsızlığa götürebilmektedir. Diğer yandan 1-9 ölçeğindeki sayısal değerlere başvurmaksızın elemanların sadece göreceli önemlerine yönelik yapılan ikili karşılaştırmaların farklı hatta yanlış yorumlanma ihtimali de bulunmaktadır,

4. Karşılaştırma soruları kolay olarak görünse de, karar vericinin çok sayıda hükümde bulunmasının gerektiği durumlarda AHP metodunun kullanımından kaçınıldığı ifade edilmektedir.

Yöntemi geliştiren Saaty’e göre metot aşağıdaki temel aşamadan oluşur (Satty, 204: 9);

 Hiyerarşi modelinin oluşturulması

 Tercih (İkili karşılaştırma) Matrisleri oluşturulması  Üstünlüklerin belirlenmesi

99

(Çalışma kapsamında belirlenen alternatifler ve kriterler görece daha karmaşık olduğu için bu metotlar ve ihtiyaca göre oluşturacağımız ara metotlar, çalışmanın uygulama bölümünün metodoloji kısmında detaylı şekilde aktarılacaktır.)