• Sonuç bulunamadı

2.6.3 Çin ile İlişkiler

Arnavutluk’un Yugoslavya ve SSCB ile kopmasının ardından 1960-61’de doğuya yönelmekten ve komünist Çin ile yakın ilişkiler kurmaktan başka bir alternatifi

153 Peter R. Prifti, a.g.e., s.78.

154Birgül Demirtaş Coşkun, a.g.e., s.69.

kalmamıştı. Arnavutluk-SSCB müttefikliğini sarsan önemli bir etken de siyasi ve

ideolojik farklılaşma olmuştu.156

Enver Hoca, 5. Parti Kongresi’ndeki raporunda Çin’i Asya’da devrim ve sosyalizmin meşalesi olarak nitelemiş, ABD emperyalistleri ve Sovyet

revizyonistlerinin Çin halkına karşı saldırısını da buna bağlamıştır.157

Kruşçev’in iç politika sistemini Stalin’in görüşlerinden arındırması, dış politikada da “barış içinde bir arada yaşama” kavramını benimsemesi ve Amerika Birleşik Devletleri’ni tüm dünya için tehlike olarak görememesi nedeniyle Sovyetler Birliği’ne olan tepkileri ortak olan Çin ve Arnavutluk yakınlaşması 1964 yılında Çinli lider Zhou Enlai’nin Arnavutluk’u resmi olarak ziyaret etmesiyle

güçlenmiştir.158 Böylece Çin de aynı şekilde Sovyetlerle ihtilafa düşünce, Arnavutlar

güçlerini Çin ile birleştirerek Sovyetlere ve revizyonizme karşı ortak bir cephe oluşturmayı avantajlı bulmuşlardır.

Resim 27: Enver Hoca ve Zhou Enlai

156 Barbara Jelavich, a.g.e., s.80.

157 Enver Hoca, Arnavutluk’ta Sosyalizmin Tam Zaferi için Demokratik Cephe’nin Rolü ve Görevleri Üzerine Rapor, İstanbul, 1978, s.67.

Çin’in, Arnavutluk’un siyasi desteğine; Arnavutluk’un da Çin’in ekonomik

desteğine ihtiyacı vardı.159 Arnavutların Sovyet Bloğundan umdukları yardımın

%90’ını Çin karşılamıştır.160 Çin’in mali yardımı 1954’te 2.5 milyon dolarlık hibe ve

12.5 milyon dolarlık krediyle başlamıştır. Ocak 1959’da, Çin 13.75 milyon dolarlık kredi sağlamıştır. İki ülke arasında 2 Şubat 1961’de imzalanan anlaşmaya göre, Çin, Arnavutluk’un 3. beş yıllık kalkınma planı çerçevesindeki 25 büyük sanayi projesinin inşası için 125 milyon dolarlık kredi vermiştir. 1965 ve 1970’te Arnavutlar Çin ile dördüncü ve beşinci 5 yıllık kalkınma planları için kredi görüşmesinde bulunmuşlardır.

1954-1975 yılları arasındaki Çin’den alınan toplam kredi miktarı yaklaşık 500 milyon doları bulmuştur. Kredi ve hibe yardımlarının dışında, Çin 1960-63 yılları arasında 430.200 ton tahıl ve buğday yardımı da yapmış, bunu azalan bir şekilde

1963’ten sonra da her yıl devam ettirmiştir. Arnavutluk’un Sovyetler Birliği’nden

ayrılıp, Çin’e yaklaşması iki ülke ile ticaretini de aynı oranda etkilemiştir. 1961’de

ticaretinin %54’ünü SSCB, %7’sini Çin ile yaparken, 1964’te Çin ile ticaret oranı %55’e çıkmış, SSCB ile ticaret oranı ise 0’a düşmüştür. 1960’lı yılların ortalarından

itibaren Arnavutluk %60 ve %70 oranında dış ticareti Çin ile yapmıştır. Çin ile olan

ticari ilişkilerin ve Çinli uzmanların Arnavutluk’un 3. beş yıllık kalkınma planı

krizine iyi geldiği bir gerçektir. Ancak, Çin mallarının kalitesi ve Çinli uzmanların

niteliği Sovyetler Birliğiyle kıyaslanamazdı. Çin’in SSCB’ye göre geri olması ve kendi ekonomisini de iyileştirme ihtiyacı ilerleyen yıllarda Çin’in Arnavutluk’a

yardımında düşüşe neden olmuştur.161

Çin’in ideolojik müttefikine yaptığı ciddi ekonomik yardım, dolaylı askeri

yardımla da pekişince Arnavutluk’ta güven hissi uyandırmıştır. 162 Buna bağlı olarak,

Mao Zidong’la Enver Hoca arasında bazı anlaşmalar yapılmıştır. Arnavutluk, Çin’e bir deniz üssü verecek ve bunun karşılığında da Çin, Arnavutluk’a bir füze üssü

159 Peter R. Prifti, a.g.e., s.80.

160Barbara Jelavich, a.g.e., s.411.

161 Peter R. Prifti, a.g.e., s.80-81. 162 Peter R. Prifti, a.g.e., s.245.

verecekti.163 Ancak Çekoslovakya’nın 1968’de Sovyet liderliğindeki Varşova Paktı ülkeleri tarafından işgal edilmesi Arnavut yönetiminde travmatik bir etki yapmıştır. Bu olay, Arnavutlara Avrupa’daki jeopolitik gerçekleri ve Sovyet saldırısına karşı Çin’in askeri desteğine güvenemeyeceklerini göstermiştir. 1969’daki Çin-Sovyet sınır çatışmaları da Çin’in askeri anlamda güçlü olmadığını kanıtlamıştır. 1960’ların sonlarında Arnavutluk, Avrupa’da sadece siyasi değil, askeri olarak da savunmasız

hale gelmiştir.164

Resim 28: Enver Hoca ve Mao

Arnavutluk ve Çin, çeşitli kısa ve uzun vadeli anlaşmalarla birbirine bağlıydı. Kasım 1974’te Bükreş ve Tahran üzerinden Tiran ve Pekin arasında haftalık havayolu seferleri başlamıştır. Arnavutluk Bilimler Akademisi ve Çin’deki akademi düzenli olarak teknik ve bilimsel projelerde işbirliği yapmışlardır.

Çin’in Arnavutluk’a tavrı 5 yıllık Arnavutluk-Çin ekonomi paktının Temmuz 1975’de imzalanmasıyla değişmiştir. Değişim, Mao’nun Arnavutluk ekonomisine mali yardımını sürdürmeme kararı sonucunda ortaya çıkmıştır. Mao, muhtemelen bu kararı 1970’lerin başlarında Çin’in siyasi önceliklerini yeniden değerlendirdikten sonra almıştır. Arnavutluk bu kararla Uzak Doğulu müttefiki için siyasi olarak gözden çıkarılabilir hale gelmiştir. Bu durum, iki müttefik arasındaki ekonomik

163 http://www.arnavut.com/enver-hoca-donemi-arnavutluk/ (24.03.2013) 164 Peter R. Prifti, a.g.e., s.245.

ilişkileri de etkilemiştir. 3 Temmuz 1975’te iki ülke arasında imzalanan Arnavutluk’un 6. beş yıllık kalkınma planına denk gelen bu 5 yıllık (1976-80) pakta

göre, Çin, Arnavutluk’a uzun vadeli faizsiz kredi sağlayacaktı. Ancak, bu pakt

çerçevesindeki Çin yardımı Arnavutların beklentileri altında kalmıştır. 165

Çin ile ilişkiler Arnavutluk’un yavaş yavaş dış dünyaya açılmasına da yol açmıştır. 1976 yılında Arnavutluk Halk Cumhuriyeti’nin ismi Arnavutluk Sosyalist

Halk Cumhuriyeti olarak değişmiştir.166

1977’de Çin hala Arnavutluk’un en büyük ticaret ortağı olmasına rağmen ekonomik yardım önceki yıllara göre büyük oranda azalma göstermiştir. İlişkilerin bozulmasıyla birlikte ayrıca ekonomik ve teknik desteğini tamamen kesme olasılığı da belirmiştir. Bu da Arnavut liderleri özellikle ülkeye yakın yeni ticaret ortakları

aramaya yönlendirmiştir.167

1976’da Mao’nun ölümü ve aynı dönemlerde Arnavutluk’un da kültürel, askeri ve ekonomi sektörlerindeki memnuniyetsizlikle sarsılması 6. ve 7. AEP kongresi

arasındaki başlıca iç siyasi olaylardır.168

Arnavutluk’un ikili ilişkilerde yaşadığı sorunlar ve sonuçlar Yugoslavya ve Sovyetler Birliği ile ilişkilerinin kopması gibi Çin ile olan ilişkilerin de kesilmesi ile

devam etmiştir. 169

7 Temmuz 1977’de AEP basın organı Zerli Popullit, Çin’in dış politikasını sert bir şekilde eleştiren bir yazı yayınlamıştır. Çin’in ABD ve Üçüncü Dünya ülkelerine uyguladığı politikalar yüzünden Çin’i fırsatçılık ve Marksizm-Leninizm

öğretilerinden uzaklaşma ve devrimi sabote etmekle suçlamıştır. Arnavut saldırısı

Çin dış politikası ile ilgili 2 temel konu üzerine yoğunlaşmıştır. 1- Çin’in 2 süper

güçten SSCB’nin ABD’ye göre daha saldırgan ve tehlikeli olduğu görüşü, 2-Çin’in 3

165 Peter R. Prifti, a.g.e., s.82. 166 Gürkan Akyol, a.g.e., s.25. 167 Peter R. Prifti, a.g.e., s.89. 168 Peter R. Prifti, a.g.e., s.245. 169 Gürkan Akyol, a.g.e., s.26.

dünya kavramı: süper güçler dünyası, sanayi ülkeleri dünyası ve gelişmekte olan ülkeler dünyası

Resim 29: AEP basın organı Zerli Popullit

Yazıya göre, Çinliler gerçekte halklara ve devrimcilere devrimden vazgeçmek için üçüncü dünya ülkeleriyle güçlerini birleştirmeleri çağrısında bulunmuştu. 7 Temmuz’dan sonra bunun gibi Çin’e saldıran birkaç yazı daha yayınlanmıştır.

Arnavutluk’un Çin ile kopuşu, 1969’da Arnavutluk’un Çin için siyasi değerini kaybetmesiyle Çin’in diplomatik ve siyasi izolasyondan kurtulduğunda başlamıştır. 1971-72’de Çin ile ABD arasında başlayan diyalogla şekillenmiş ve 1976’da Mao ve Chou En-lai’nin ölümüyle radikallerin düşmesi, ılımlıların yükselerek önemli görevlere getirilmesiyle geri dönülmez bir noktaya gelmiştir. Son olarak Arnavut liderleri tarafından komünizme ihanetle suçlanan Tito’nun Çin’in yeni liderleri tarafından daveti üzerine 30 Ağustos-7 Eylül 1977’de yaptığı 9 günlük ziyaret, Çin’in Yugoslavya’nın bağlantısızlar politikasını onayladıklarını göstermekle beraber, Hoca’yı da oldukça kızdırmıştır.

Sonuç olarak, Çin’in ABD ve Yugoslavya ile ilişkileri, Arnavutluk’ta devrimci ruhtan ayrılıp, SSCB’den farksız olarak revizyonist bir ülke haline geldiği algısını

oluşturmuştur. 1978’de ilişkilerin kopuşu ile birlikte, Çin’in Tiran, Belgrad ve

Bükreş’ten oluşacak anti Moskova Balkan Antantı planları da son bulmuştur.170