• Sonuç bulunamadı

köylüler, yıllar önce bu kaya tabakalarından kestikleri akkuşak taşlarını evlerinin duvarlarında sıklıkla kullanmıştır.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "köylüler, yıllar önce bu kaya tabakalarından kestikleri akkuşak taşlarını evlerinin duvarlarında sıklıkla kullanmıştır."

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ERİONİTE NEDİR

Erionite, asbest gibi bir fibröz silikat olup volkanik üründür.

Erionite, Ürgüp civarında bazı köylerin yakınında taş-kaya tabakalarında doğal olarak bulunur. Taşlar sahip oldukları gözenekli yapı sayesinde hem yalıtım, hem ısı kontrolü özelliğine sahiptir. Ayrıca bu özellikleri sayesinde hem hafiftirler hem de kolay kesilirler. Ev yapımında – duvar örmede taşıma ve kullanma açısından çok yararlı görünen bu taşa bölge yaşayanları “akkuşak taşı” adını verirler.

Resim 36. Erionite içeren akkuşak taşı örnekleri. Ortada ve sağ üstte taşın içindeki gözenekli yapıya dikkat ediniz. İşte erionite lifleri burada.

Ayrıca erionite x-RD formülasyonu ve aynı lifin elektron mikroskop görüntüsü.

Resim 37’de akkuşak taşı kullanılan köy evleri ve hemen köyün arkaındaki tepeler buyunca uzanan akkuşak taşlarının çıkarıldığı kaya tabakaları – hattı görülmektedir. Bölgede yaşayan

(2)

köylüler, yıllar önce bu kaya tabakalarından kestikleri akkuşak taşlarını evlerinin duvarlarında sıklıkla kullanmıştır.

Resim 37. Akkuşak taşı kullanmış eski evler ve arkada tepe üstünde akkuşak hattı.

Resim 36’da görüldüğü üzere akkuşak taşının gözenekli yapısında yer alan ikinci tür toprak-taş örneği erionite içermektedir. Günlük yaşamda gözeneklerin içindeki taş kolayca tozuyarak etrafa saçılır. Dolayısıyla ev içi ortamda havada yüksek miktarda erionite lifleri oluşmasına neden olur. Sonuçta, bu taşın duvarında bulunduğu evlerde yaşayanlar doğumdan itibaren erionite ie temas etmişlerdir. Böylece bölgede erionite lifleriyle temas sonucu gelişen mezotelyoma sıklığının oldukça yüksek olduğu belirlenmiş, toplam ölümlerin yaklaşık yarısı da mezotelyoma’ya bağlı olarak belirlenmiştir.

Bu köylerde, akkuşak taşı dışında başka taşlar da ev ve duvar yapımı amacıyla kullanılmıştır. Ancak o taşlarda biz erionite lifi tespit etmedik (Resim 38). Dolayısıyla erionite teması sadece akkuşak taşı kullanılan evlerde olmuştur.

(3)

Resim 38. Köyde kullanılan diğer taşlardan örnekler: 1 ve 5. Örencillik taşı, 2. Su kayası, 3 ve 4. Kaya taşı, 6. İncesu taşı, 7. Akköy taşı.

Akkuşak taşı kullanan evler bugünlerde neredeyse tama yakın terk edilmiş durumdadır (Resim 39). Yeni yapılan birçok evde başka çeşit taşlar kullanılmıştır. Daha yeni evlerde ise yöreye ait özel taşlar, biriket veya tuğla kullanılmaktadır.

Akkuşak taşı kullanılmış evlerin terk edilmiş olması sayesinde bu civarda yaşayanlarda mezotelyoma riski artık çok ciddi oranda azalmıştır. Köyde yaşayanlar için riski normal düzeye indirmek için söz konusu eski evlerin etrafı yeşillendirilerek evlerin kullanımı tamamen önlenebilir ve etrafları ince tel duvar ile çevrilerek lif soluyacak kadar yakınına yaklaşma önlenebilir. Böylece bölgedeki mezotelyoma riskini çok büyük ölçüde ortadan kaldırmak mümkün olacaktır.

Bazı yazarlar az sayıda erionite lifinin solunmasının bile kanser riski getirebileceğini belirtmektedir. Ancak açıkça bilinmektedir ki mezotelyoma riski, temas edilen lif miktarı ve temas süresi ile ilişkilidir. Bizim şimdiye değin bu yöre insanlarında yaptığımız çalışmalarda 10 yıldan daha az temaslı mezotelyoma hastası saptanammıştır. Günlük hayatta olası asbest

(4)

teması ile kazanılan risk, önlemler alınmış bu köyde yaşamayla kazanılmış riskten daha az olmayacaktır. Bu bölgelerin tam terk ettirilmesi ise geçimini bu verimli topraklarda sağlayan ve başkaca ekmek kapısı olmayan kişiler için, bize göre biraz haksızlık olacaktır.

Resim.39. Eski köy evleri. Akkuşak taşı yaygın kullanılmış ve mezotelyoma hastaları daha çok bu evlerden sık olarak çıkımış.

Son yıllarda özellikle dış kaynaklı bazı bilim çevrelerinde, bu yörede yapılan gözlemler sonucu mezotelyoma’nın genetik geçişli bir hastalık olduğu öne sürülmüştür. Kanaatimize göre bu iddia tam olarak doğru değildir ve yöre yaşayanları için haksızlık olmaktadır.

Çünkü bu köylerde, köyde doğup büyüyenlerin yanı sıra köye gelin gelen kişiler vardır. Gelinler dışarıdan geldikleri için köylülerle soy-akrabalık ilişkileri yoktur. Geldikleri yöre de erionite veya asbest teması da yoktur. Bu düşünceyle söz konusu köyde yaptığımız çalışmada, son 50 yılda köye gelen gelinlerde de bu köylüler kadar yüksek oranda mezotelyoma hastası belirledik.

(5)

Dolayısıyla bu durum mezotelyoma’nın genetik nedenle ortaya çıktığı iddiasını çürütmektedir.

Kaanatimize göre mezotelyoma etyolojisinde asbest veya erionite ile temas esas belirleyici olup, genetik yatkınlık hastalığın gelişiminde belki kolaylaştırıcı bir rol oynayabilir. Nitekim benzer bir ilişki sigara içimi ile akciğer kanseri arasında da vardır. Her sigara içen akciğer kanseri olmaz, genetik olarak akciğer kanserine yatkın olan sigara içicilerinde akciğer kanseri oluşur.

Bu düşünceyi güçlendiren bir başka bulgu da erionite liflerinin sadece köyün eski evlerinde kullanılan ve “akkuşak taşı”

adı verilen taşta olmasıdır. Son yirmi yıldır, köyde yapılan evlerde akkuşak taşı kullanılmamaktadır. Bu evlerde ve akkuşak taşı kullanılmayan daha eski evlerde gelişmiş mezotelyoma olgusu henüz yoktur.

Daha önce de belirtildiği üzere erionite temaslı kişilerde mezotelyoma riski çok yüksek olarak belirlenmiştir. Ancak yukarıda konu edilen akkuşak taşı kullanılan evlerin terk edilmesi ile önümüzdeki 10 yıl sonrası mezotelyoma hastalığının riski çok büyük ölçüde ortadan kalkacaktır. Bir başka iyimser husus da bizim çalışmalarımızda on yıldan az süreyle temas edenlerde mezotelyoma hastalığı saptamamış olmamızdır. Bu günlerde, orta yaş ve genç nesilde bu hastalığın riskinin büyük ölçüde ortadan kalkmış olduğuna inanıyoruz.

Referanslar

Benzer Belgeler

Şöyle ki: Bir gözü az gören sensoryel şaşılıklı hastaların önemli bir kısmı, kendilerine şaşılık cerrahisi önerdiğimizde, daha önce gittiği doktorların

Nâzım 10 Eylül 1959'da Rusça kaleme aldığı vasiyetnamesinde, en değerli mirası olan eserlerinin telif hakkının üçte ikisini karım Münevver ve oğlum Mehmet'e diyerek

Genetik yatkınlığı olanlarda veya aşırı kilo- lu kişilerde gizli şeker, bir süre sonra şeker hastalığına dönüşür.. Giz- li şekerin anlaşılabilmesi için şeker

parmak proksimal falanks tabanının radyal yüzünde uzama ile sınırlı bulgular gözlenirken, genin tamamı etkilendiğinde; elde orta falankslarda kısalık, 2.. parmak

yüzyılın başına kadar olan sürede Galata’nın yangınlara bağlı olarak geçirdiği fiziksel ve sosyal doku değişimleri üzerinde durulmuş ve bu değişimler sonucunda

Sistemde belirlenen 6 adet düğüm noktasından elde edilen verilere bağlı olarak yapılan enerji ve maliyet analizinde kurutma havası giriş sıcaklığı, ısıtıcı giriş

Hatay’ın Erzin, Dörtyol ilçeleri ve Adana Yumurtalık’a yapılması planlanan termik santraller ‘Erzin Termik Santral Kar şıtı Platform’ tarafından yaklaşık bin

Diğeri ise, gelişmekte olan ülkelerden gelen, fikri mülkiyet haklarını yeni ve temiz teknolojilerin yaygınlaşması önünde engel olarak gören ve bu ülkelerin söz