• Sonuç bulunamadı

Periferik arter hastal›¤› ile kar›flt›r›lanspontan kolesterol embolisi Derin ven trombozunda nadir bir komplikasyon olarak Phlegmasiacerulea dolens vakas› 460

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Periferik arter hastal›¤› ile kar›flt›r›lanspontan kolesterol embolisi Derin ven trombozunda nadir bir komplikasyon olarak Phlegmasiacerulea dolens vakas› 460"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Periferik arter hastal›¤› ile kar›flt›r›lan

spontan kolesterol embolisi

Spontaneous cholesterol embolism confused

with peripheral arterial disease

Alt› ay önce ayak parmaklar›nda morarma yak›nmas› olan 67 yafl›n-daki kad›n hastaya 2 ay önce baflvurdu¤u hastanede kronik böbrek ye-tersizli¤i nedeniyle hemodiyaliz yap›lmaya bafllanm›fl. Daha sonra ayak parmaklar›nda a¤r› bafllam›fl ve periferik arter hastal›¤› düflünülerek pentoksifilin verilmifl. A¤r›lar›n fliddetlenmesi üzerine 2 hafta önce yap›-lan renkli Doppler ultrasonografi normal s›n›rlarda, aortografi ve alt eks-termite anjiyografisinde ise abdominal aorta ile iliyak arterler hafif dila-te ve plakl› bulunmufl ancak obstrüksiyon saptanmam›fl. Poliklini¤imize sevk edilen hastan›n fizik muayenesinde anormal bulgu olarak ayak parmaklar›nda siyanoz saptand›. Tüm nab›zlar normal olarak palpe edil-di. Klini¤e yat›r›lan hastada anormal laboratuvar bulgular› olarak BUN 50 mg/dl, kreatinin 4.9 mg/dl, sedimentasyon h›z› 48 mm/saat, hemoglo-bin 6.9 gr/dl, eozinofili (%4.2) ve minimal mitral yetersizli¤i bulundu. Gün afl›r› diyaliz yap›lmakta olan hastan›n iki tarafl› ayak baflparmaklar› ve 2. ile 3. parmak uçlar›nda ülser ve nekroz belirmeye bafllad›. Tüm nab›zla-r› aç›k olan hastada kolesterol embolisi düflünülerek ayak parma¤›ndan biyopsi al›nd›. Onay verilmemesi nedeniyle böbrek biyopsisi al›namad›. Yat›fl›n›n 10. gününde hasta kendi iste¤iyle taburcu oldu. Önceden kul-land›¤› amlodipin, atorvastatin, aspirin ile trimetazidin reçete edildi ve ayak bak›m› önerildi. Üç gün sonra histopatolojik incelemenin koleste-rol embolisine ikincil iskemik nekroz ve ülserasyonla uyumlu oldu¤u saptand› (Resim-1). Kontrollerde ayak baflparma¤›nda nekroz ve siya-nozun geriledi¤i ayr›ca 2. ve 3. parmaklardaki ülserasyonlar›n kayboldu-¤u saptand› (Resim 2). Hastan›n izlemi halen devam etmektedir.

Abdi Bozkurt, Mustafa Demirtafl, Filiz Çevlik*, Mevlüt Koç, ‹lhan Tuncer*

Çukurova Üniversitesi, T›p Fakültesi, Kardiyoloji ve Patoloji* Anabilim Dallar›, Adana, Türkiye

Yaz›flma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Abdi Bozkurt

Çukurova Üniversitesi T›p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dal›, Adana, Türkiye Tel./Faks: 0322 338 71 35 E-posta: abozkurt@cu.edu.tr

N

Noott:: OOllgguummuuzz 2200--2244 EEyyllüüll 22000066 ttaarriihhiinnddee BBooddrruumm,, TTüürrkkiiyyee''ddee ddüüzzeennlleenneenn ""IIII..KKaarrddiiyyoolloojjii&&KKaarrddiiyyoovvaasskküülleerr CCeerrrraahhiiddee YYeenniilliikklleerr"" kkoonnggrreessiinnddee ppoosstteerr oollaarraakk ssuunnuullmmuuflflttuurr

Derin ven trombozunda nadir bir

komplikasyon olarak Phlegmasia

cerulea dolens vakas›

Case of Phlegmasia cerulea dolens as a rare

complication in deep venous thrombosis

Bu yaz›da uygun profilaksi ve tedavi yaklafl›mlar›na ra¤men Phleg-masia cerulea dolens (PCD) ve venöz gangren geliflmifl bir vaka sunu-lacakt›r. Ayr›ca yeni profilaktik antikoagülan ilaçlar ve tedavi seçenek-leri literatür ›fl›¤›nda tart›fl›lacakt›r.

Olgumuz, 78 yafl›nda bayan, uygun dozda ve sürede düflük molekül a¤›rl›kl› heparin LMWH ile profilaksiye ra¤men sa¤ total kalça protezi operasyonundan 10 gün sonra sol bacakta iliofemoral derin ven trom-bozu (DVT) tan›s› konuldu. Uygun medikal tedaviye ra¤men (80Ü/kg bo-lus ve takiben 18Ü/kg/sa heparin infüzyonu), bir hafta sonra sol bacak-ta a¤r›s›n›n artmas›, morarma bafllamas› üzerine (Resim 1) hasbacak-taya PCD tan›s› konuldu. Medikal tedaviye klinik yan›t al›namay›nca venöz trom-bektomi yap›ld›. Heparin infüzyonuna devam edilen hastan›n baca¤›n-daki iskemisinin artmas› ve metabolik asidozunun olmas› üzerine 26 sa-at sonra diz üstü amputasyon yap›ld›. Amputasyon sonras› klini¤i olduk-ça düzelen hasta postoperatif 18. günde iyi olarak taburcu edildi.

Phlegmasia cerulea dolens derin ven trombozunun ciddi ve nadir gö-rülen bir formudur. ‹skemik venöz tromboz (IVT)’da denilen bu tablo uy-gun profilaksi ve tedavi yaklafl›mlar›na ra¤men, trombotik sürecin ilerle-mesi ekstremitede gangren, amputasyon ve ölüm ile sonuçlanabilir (1).

Bu hastal›¤›n tedavisinde günümüzde çok farkl› tedavi yöntemleri-nin genellikle birkaç kombinasyonu kullan›lmaktad›r. Bu tedaviler, anti-koagülanlar, trombolitikler ile perkütan giriflimler, venöz trombektomi, ekstremite elevasyonu, s›v› replasman› ve venöz gangren geliflirse am-pütasyondur (1, 2). Günümüzde standart medikal ve cerrahi tedaviler venöz oklüzif hastal›kta ço¤unlukla yeterli sonuç vermedi¤i için alterna-tif tedaviler gelifltirilmeye çal›fl›lmaktad›r.

Özellikle kullan›m kolayl›¤› sa¤layan LMWH’ler profilakside kullan›-m› art›rkullan›-m›flt›r. Günümüzde yeni ve etkili baz› antitrombotik ilaçlar›n ge-lifltirilmifl olmas› belki de tromboz profilaksisi ve tedavisindeki baflar› oranlar›n› daha da artt›rabilir. Bizim hastam›zda da majör ortopedik cer-rahi öncesi ve sonras› LMWH ile uygun dozda ve uygun sürede profi-laksi yap›lm›fl olmas›na ra¤men DVT ve PCD geliflmiflti. Bu gözlem belki de profilaksi için kulland›¤›m›z ilaçlar›n yetersizli¤i ile iliflkili olabilir. Ya-k›n gelecekte kardiyovasküler sistemde de tüm dünya piyasas›nda kul-lan›ma girece¤i düflünülen oral direkt trombin inhibitörü (Ximelagatran) ve sentetik bir polisakkarit olan, selektif anti faktör Xa aktivitesine sahip fondaparinux ve idraparinux gibi ilaçlar›n daha baflar›l› profilaksi sa¤la-yabilece¤i söylenmektedir. Kardiyovasküler sistemdeki bu ilaçlar ile il-gili insan çal›flmalar› halen devam etmektedir. Ortopedik cerrahi grubu hastalar›nda bu ilaçlar ile yap›lm›fl profilaksi çal›flmalar› bu ilaçlar›n LMWH’lere göre daha baflar›l› profilaksi sa¤lad›¤›n› göstermifltir (3, 4).

Resim 2. a-b) Ayak parmaklar›nda siyanoz ve baflparmaklar-da ülsere nekrotik lezyonlar

Resim 1. Phlegmasia cerulea dolens geliflen bir vakada diz alt› bölgede ciddi iskemi görülmekte

Resim 1. a) Damar lümeninde bazofilik mekik tarz›nda fokal bir alanda yüzeyinde bas›k endotelyal hücre izlenen aterom plak› ve kolesterol kristalleri ile uyumlu yap› b) Ya¤ boyas›nda (oil red) damar lümeninde pozitif boyama gösteren ya¤l› madde

b a

a b

Anadolu Kardiyol Derg 2007; 7: 459-62 Orijinal Görüntüler

Original Images

(2)

Sonuç olarak Phlegmasia cerulea dolens tedavisinde birinci basa-mak non-operatif tedavidir. Non-operatif tedavi elevasyon, hidrasyon ve antikoagülasyonu içerir. Derin ven trombozu ve onun ileri formlar›n›n tedavisindeki geliflmeler kadar, risk grubunda olan hastalarda uygun flekilde yap›lacak profilaksi yaklafl›mlar›n›n da gelecekte DVT ve onun komplikasyonlar›n› daha da azaltaca¤›n› düflünmekteyiz. Akut venöz t›-kan›kl›k tespit edilen hastalarda yetersiz ve uygunsuz tedavi ile ilgili ekstremitenin ve hasta sa¤l›¤›n›n ciddi risk alt›na girece¤ini hiçbir za-man unutmamal›y›z.

Erkan ‹riz, Dilek Erer, P›nar Köksal, ‹rfan Taflo¤lu, Volkan Sinci, Mehmet Emin Özdo¤an

Gazi Üniversitesi, T›p Fakültesi,

Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dal›, Ankara, Türkiye

Kaynaklar

1. Haimovici H. Ischemic venous thrombosis: phlegmasia cerulae dolens and venous gangrene. In: Haimovici’s Vascular Surgery. Haimovici H, Acsher H, Hollier LH, editors. Cambridge, Massachusetts; Blackwell Science: 1996. p. 1267-82.

2. Gutt CN, Oniu T, Wolkener F, Mehrabi A, Mistry S, Büchler MW. Prophylaxis and treatment of deep vein thrombosis in general surgery. Am J Surg 2005; 189: 14-22.

3. Lassen MR, Bauer KA, Eriksson BI, Turpie AG. Postoperative Fondaparinux versus preoperative Enoxaparine for prevention of venous thromboem-bolism in elective hip-replacement surgery: a randomised double-blind comparison. European Pentasaccharide Elective Surgery Study (EPHESUS) Steering Committee. Lancet 2002; 359: 1715-20.

4. Eriksson BI, Bergqvist D, Kalebo P, Dahl OE, Lindbradtt S, Bylock A, et al. Ximelagatran and melagatran compared with dalteparin for prevention of venous thromboembolism after total hip or knee replacement: the METHRO II randomised trial. Lancet 2002; 360: 1441-7.

Yaz›flma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Erkan ‹riz Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dal›

Beflevler 06500 Ankara, Türkiye

Tel.: +90 312 202 56 37 Faks: +90 312 212 90 14 E-posta: erkaniriz@hotmail.com N

Noott:: BBuu oollgguu ssuunnuummuu 5544.. UUlluussllaarraarraass›› ‘‘EEuurrooppeeaann SSoocciieettyy ffoorr CCaarrddiioovvaassccuullaarr S

Suurrggeerryy-- 22000055 AAtthheennss//GGrreeeeccee’’ kkoonnggrreessiinnddee bbiillddiirrii oollaarraakk ssuunnuullmmuuflflttuurr..

Aortic aneurysm: a rare

complication of ulcerative colitis

Aortik anevrizma: Ülseratif kolitin

nadir görülen bir komplikasyonu

Ulcerative colitis is an idiopathic chronic inflammatory disorder localized in the colon and rectum. Systemic and extraintestinal complications of ulcerative colitis are arthritis, delayed growth and sexual maturation, nutritional deficiency secondary to malabsorbtion, mucocutaneous lesions, renal disease, hepatobiliar disease and ocular complications (1). Cardiac complications including myocarditis, pericarditis and increased risk of infective endocarditis may be rarely seen during the clinical course but aortic aneurysm is an extremely rare complication of ulcerative colitis (2- 4).

A 16-year-old boy was admitted to our hospital because of delayed growth, pruritic mucocutaneous lesions, bloody diarrhea and seizures. Medical history revealed that he had apparently been well until one year old. It was learned that pruritic mucocutaneous lesions first began on face and trunk and aggravated with sun exposure. Bloody diarrhea, abdominal pain, tenesmus, and tonic-clonic convulsions were also

noted by his parents after age of one year old. There was no history of exposure to tuberculosis, sick persons, or animals, and there was no family history of allergy. Parents were first-degree relatives.

His axillary temperature, pulse, respiratory rate, and blood pressure were 36.8 oC, 123/min, 28/min, and 106/56 mmHg, respectively. His height

was 124 cm (below the 3rd percentile), and his weight was 21.8 kg (below the 3rd percentile).

Physical examination revealed chronic dermatitis on trunk and face and a perianal fistula.

Hemoglobin, hematocrit, mean corpuscular volume, white cell count, erythrocyte sedimentation rate, and serum C-reactive protein levels were 7.4 g/dl, 25.9%, 53.4 µm3, 15.200/ml, 36 mm/hr, and 22.3

mg/dl, respectively. He had thrombocytosis. Hypochromic and microcytic erythrocytes were observed on stained blood smear. Stool examination revealed occult blood. Urinalysis was normal.

Serum aspartate aminotransferase, alanine aminotransferase, and alkaline phosphatase levels were 12 U/L, 5 U/L, and 425 U/L, respectively.

Serum total protein, albumin, globulin, immunoglobulin G and E levels were 7.3 g/dl, 3.1 g/dl, 4.2 g/dl, 14.2 g/l, and 907.3 IU/ml, respectively. Pathergy test and VDRL were negative. Test for perinuclear antineutrophil cytoplasmic antibodies (pANCA) was positive.

Cardiac examination was normal but telecardiography showed a prominent aorta. Echocardiography revealed aneurysm of both ascending and descending aorta.

Rectosigmoidoscopy revealed a pale, edematous and fragile mucosa and loss of vascular pattern. Rectal biopsy showed crypt

Figure 1. Barium enema shows pseudodiverticula and lead pipe sign in the transverse colon

Figure 2. Aortogram shows aneurysm of ascen-ding and descenascen-ding aorta

Anadolu Kardiyol Derg 2007; 7: 459-62

Orijinal Görüntüler

Referanslar

Benzer Belgeler

pneumoniae’ye özgül IgG ve apolipoprotein (a) içeren immünkom- pleksler bulunduran hastalar›n akut miyokard infarktüsü gelifltirme riskinin kontrol gurubuna göre 3,8 kat

Çal›flma- m›zda bu konuya yönelik yapt›¤›m›z analizler neticesin- de, VSD’de bakteriyolojik olmayan tan› yöntemleriyle akci¤er TB tan›s› koyma oran› % 35.6

Saçl› deri SD tedavisinde kalsipotriol ve betametazon 17-valerat so- lüsyonun etkinli¤inin karfl›laflt›r›ld›¤› bir çal›flmada 4 hafta sü- reyle günde 2 kez

b) Sistemik PUVA: Yayg›n AA olgular›nda, son 15 y›ld›r dünyada s›kça kullan›lan ve baflar›l› sonuçlar al›nan tedavi yöntemlerinden birisidir. seanstan sonra

Ortopedik cerrahi grubu hastalar›nda bu ilaçlar ile yap›lm›fl profilaksi çal›flmalar› bu ilaçlar›n LMWH’lere göre daha baflar›l› profilaksi

Özellikle akut dönemde tedavi uygulanan hastaları- mızda tam açıklık sağlanması, subakut dönemde tedavi uygulanan hastalarımızda kontrol ultrasonografilerinde lümende

Dökümante edilmiş antifosfolipid antikor varlığı ile birlikte bir veya daha fazla trombofilik durumu (örn. kombine faktör V Leiden ve protrombin 20210 mutas- yonu) olan hastalarda

Santral venöz kanülasyon iþlemi esnasýnda ve erken dönemde infeksiyon, hava veya trombüs embolisi, aritmi, hematom, pnömotoraks, hemotoraks, hidrotoraks, þilotoraks,