ORMANCILIK
BÖLÜMÜ/ORMANCILIK ve ORMAN ÜRÜNLERĠ
PROGRAMI
VEZĠRKÖPRÜ MESLEK YÜKSEOKULU
ORP104-ORMAN BOTANİĞİ
Angiospermae Bitkilerinin Genel Özellikleri Ve Bitkiler Alemindeki
Yeri,
LAURACEAE, PLATANACEAE, HAMAMELIDACEAE ve
ULMACEAE
Hafta-6
ANGIOSPERMAE
(KAPALI TOHUMLULAR)
Yüksek yapılı bitkilerin ikinci ve en geliĢmiĢ
grubunu angiospermler oluşturmaktadır. Bu
gruptaki bitkiler hem odunsu hem de otsu
özellik göstermektedir.
Kapalı tohumlularda karpel ya da tohum pulu adı verilen başkalaşım geçirmiş yaprakların iki yan kenarı birleşerek kapalı bir korunak oluĢturmuĢlardır. Bu korunağa
yumurtalık (ovaryum) adı verilir. Tohum tomurcukları
yumurtalık içinde döllenir ve gelişerek meyveyi oluşturur.
Kapalı tohumluların odun dokularında su ve suda erimiş
minerallerin taşınmasına olanak sağlayan iletim boruları açık tohumlulara göre daha geliĢmiĢtir.
Çiçek tozları rüzgarla birlikte, suda, böceklerle, kuĢlarla ve diğer hayvanlarla taĢınabilir.
Kapalı tohumlular yalnız odunsu değil, otsu bitkilerde içerir.
Angiosperm çiçekleri
Angiosperm’lerde çiçekler, Gymnosperm’lerin aksine oldukça çeşitli ve daha karmaşık yapıdadır. Çiçekler, bir cinsli bir evcikli(Betulaceae
familyası, Fagaceae familyası ve Juglandaceae familyası gibi), bir cinsli iki evcikli(Salicaceae fam. gibi) veya erselik (hermofrodit) tirler
(Ulmaceae, ve Rocaceae familayalar gibi).
Çiçekler; ya sadece brahte, brahteciklerle veya perianth denilen daha gelişmiş çevre yapraklarıyla örtülmüşlerdir. Perianth genellikle taç ve
çanak yapraklar olmak üzere iki kısımdan oluşmuş ve güzel görünümlüdür.
Perianth genellikle erselik çiçeklerde görülen bir örtü Ģeklidir.
Çiçekler; ya tek tek sürgünler üzerinde yer almıĢlar veya bir çoğu bir arada kurullar oluĢturmuĢlardır.
Angiosperm’lerde tozlaĢma ve döllenme
Angiosperm’lerde polenlerin dişi çiçeklerin stigmasna ulaşması değişik yollarla meydana gelmektedir.
Gymnosperm’lerde esas itibariyle rüzgarla olurken, Angiosperm’lerde tozlaşma çok çeşitlenmiştir.
Rüzgarla tozlaĢma(anemogami) yanında, bazı taksonlarda böceklerle(entomogami), bazı taksonlarda sularla(hidrogami),
bazı taksonlarda hayvanlarla (zoogami),
bazı taksonlarda da kuĢlarla(ornitogami) tozlaşma
gerçekleşmektedir.
LAURACEAE
LAURUS L. (Defneler)
Yayılış: Akdeniz kıyılar ile Kanarya Adalarıdır.
Botanik Özellikleri:
• Habitus: Herdem yeĢil ağaççık, bazen de 8-10 metreye kadar boylanan ağaç halindeki odunsu bitkilerdir. Gövde kabuğu ağacın ömrü boyunca çatlamadan kalır.
• Yaprak: Derimsi yapraklar tam kenarlı ve kısa saplıdır.
Sürgünlere sarmal olarak dizilmişlerdir.
• Çiçek ve Meyve: Çiçekler bir cinsli iki evciklidir. Bunlar küçük, yeşilimsi renktedir, dikkati fazla çekmez. Teker teker değil, çoğunlukla yan durumlu demetler halinde kurullar teşkil ederler. Meyve üzümsüdür.
Laurus nobilis L. (Akdeniz Defnesi)
YayılıĢ: Akdeniz Defnesinin esas vatan Küçük Asya ile Balkanlardır. Fakat daha Antik Devirde buralardan Akdeniz’in bütün kıyılarına götürülmüştür.
Bugün Akdeniz’in karakteristik bitkilerinden birisini teşkil eder. Akdeniz Defnesi Türkiye’nin güneyinde Hatay’dan baĢlayarak Kuzeydoğu Karadeniz’e kadar bütün kıyılarda doğal olarak bulunur.
Botanik Özellikleri:
Herdem yeĢil boylu bir çalı ya da 15 metreye kadar boylanabilen yuvarlak tepeli bir ağaçtır. Çatlaksız gri bir gövdeye sahiptir.
• Sürgün: Taze sürgünler yeşil, sonralar kırmızı siyah ve tüysüzdür.
• Yapraklar dar eliptik bir yapıdadır, her iki uca doğru sivrilmektedir.
Boylar 5-10 cm. arasında değişmektedir. Kenarlar hafif dalgalıdır. Üst yüzü parlak koyu yeĢildir. Kısa ve kalın bir sap vardır.
• Çiçek ve Meyve:Erkek çiçekler sarı renktedir. Dişi çiçekler ise beyaz taç yapraklara sahiptirler. Çiçekler yaprakların koltuğunda yan durumlu ufak demetler halinde bulunur.
Bir tespih tanesi büyüklüğünde ve yumurta biçiminde olan üzümsü meyve önceleri yeĢil, olgunlaşınca koyu siyah renktedir. Uzunluğu en fazla 2 cm.ye ulaĢır.
PLATANACEAE
PLATANUS L. (Çınarlar)
Yayılış: Bu cinsin halen Kuzey Amerika ile Meksika’da, Güneydoğu Avrupa’dan başlayarak Himalayalara kadar olan ülkelerde doğal olarak yetişen 6-7 türü vardır.
Botanik Özellikleri:
• Habitus: Uzun boylu, kalın dallı ulu ağaçlardır. Yaşlı gövdelerinin kabuklarının dıĢ kısmı düzensiz levhalar halinde çatlar ve dökülür.
• Sürgün ve Tomurcuk: Sürgünlere almaçlı olarak dizilmiş olan yumurta biçimindeki tomurcuklar külah şeklini almış olan tek bir pul ile
örtülmüĢtür. Yaprak sapının dip tarafında saklanmış vaziyettedir. Ancak yapraklar döküldükten sonra tomurcuk ortaya çıkar.
• Yaprak: Uzun saplı yapraklar büyüktür. IĢınsal damarlı ve lopludur.
Kulakçıklar vardır.
• Çiçek ve Meyve: Çiçekler bir cinsli bir evcikli ve anemogamdır. Teker teker bulunmaz, baĢlık vaziyetinde kurullar teĢkil eder. Küremsi bu
kurullarda ayrıca ortak, uzun bir eksende toplanmıĢlardır. Küresel
mürekkep meyvenin küçük nuslar dip taraflarından uzun tüylerle sarılmıştır.
Platanus orientalis L. (Doğu Çınarı)
Yayılış: Güneydoğu Avrupa’dan başlar, Batı Asya’da Himalaya’lara kadar ulaşır. Türkiye’de doğal olarak yetiĢen bu ağaç kıĢın yaprağını döker ve 30-35 metreye kadar boylanabilen ulu bir ağaçtır. Kabuk açık gri renkli gençken çatlaksız, ileri yaşlarda hem dikine hem yatay yönde çatlaklıdır, yaĢlı gövdeler küçük levhalar halinde kavlar, dökülür.
Botanik Özellikleri:
• Sürgün ve Yaprak: Açık yeşil renkli yapraklar 5-7 lopludur. Lopların çok derin, orta damara kadar ulaĢan oyuntular vardır. Lopların uzunluklar enlerinden daha fazla olduğu gibi uçlar da sivridir.
Kenarlar düzensiz kaba diĢli veya düzdür. Tam gelişmiş yaprağın alt yüzü hemen hemen tüysüzdür.
Genişliği 10-20 cm.dir. Dip taraf huni gibi genişleyerek tomurcuğu içerisinde saklayan 3-8 cm. boyunda bir sap vardır.
• Çiçek ve Meyve: Erkek ve dişi çiçek aynı ağaç üzerindedir. Erkek çiçekler kahverengi, dişi çiçekler kırmızı kurul oluştururlar.
2-2,5 cm. çapındaki küremsi mürekkep meyvelerden 2-6 tanesi uzun bir sap üzerinde yer alır. Bu özellik Doğu Çınarı için karakteristiktir. Çünkü kendisine çok benzeyen Batı Çınarında mürekkep meyveler genel olarak teker teker bulunur ve ya da birkaç tanesi bir arada yer alır.
Dişi çiçek
Platanus occidentalis (Batı Çınarı)
40 metre boya, 2.5 metre çapa ulaĢabilen yuvarlak tepeli ulu bir ağaçtır.
Genç gövde ve dalların kabukları büyük levhalar
halinde kavlayıp dökülmesine rağmen yaĢlanınca kabuklar küçük pullu olur ve uzun süre dökülmez.
Yapraklar boyları 10-20 cm. ve 3-5 lopludur. Loplar
derin değil sığdır. Küre biçimindeki meyveleri 2,5-
3,5 cm çapındadır. Doğu Çınarının aksine 7,5-15
cm uzunluğundaki bir sap ucunda teker tekler
bulunur.
HAMAMELIDACEAE
LIQUIDAMBAR L. (Sığla Ağaçları)
YayılıĢ: Sığlalar aslında üçüncü zamandan kalma endemik bitkilerdir. Nitekim bugün yaşayan tek bir
türüne rastlanmayan Avrupa kıtasında bile Tersiyerde bir çok türlerinin yaşadığı bilinmektedir. Halbuki halen bu cinsin Kuzey ve Orta Amerika ile Batı ve Doğu
Asya’da yaşayan 6 türü kalmıştır.
Botanik Özellikleri:
• Habitus: KıĢın yaprağını döken boylu ağaçlardır.
Gövdelerinde normal olarak bulunmayan, fakat
yaralanma sonucu patolojik balsam kanallar oluĢur.
• Sürgün ve Tomurcuk: Yumurta biçimindeki
tomurcuklar 6-8 pulla örtülmüĢtür. Tomurcuk dizilişi
çok sıralı sarmaldır.
• Yaprak: Yapraklar ince ve uzun saplı, 3-7 lopludur. Ayrıca bu lopların kenarlar da keskin diĢlidir. Kulakçıklar küçüktür.
• Çiçek ve Meyve: Apetal çiçekler bir
cinslidir. Teker teker bulunmaz, uzun bir sapın ucunda toplanarak baĢçık halinde kurullar teĢkil ederler. Meyve septisit kapsüldür. Bu kapsüllerden her biri
içerisinde 1-2 tane kanatlı, küçük tohum
bulunur.
Liquidambar orientalis Mill. (Anadolu Sığla Ağacı)
Yayılışı: Türkiye’de endemik türlerden biridir. Güneybatı Anadolu’da, bilhassa Köyceğiz gölü ve Dalaman çay etrafında toplanmıştır.
KıĢın yaprağını döken 20 metreye boylanabilen bir ağaçtır.
Botanik Özellikleri:
• Gövde: Gri kahverengi gövdesi,dikine çatlaklı 60-70 cm çap yapar.
Yaralandığında balsam üretir.
• Sürgün: Kırmız kahverengindeki genç sürgünler tüysüzdür. Bazı
ağaçların sürgünlerinde mantarlı Karaağaç ve Amerikan sığlasında olduğu gibi kalın bir mantar tabakası teĢekkül eder. Bunun sonucu olarak
sürgünler yuvarlak değil, köşelidir.
• Yapraklar çoğunlukla 5 lopludur. 6-10 cm boyunda ve 8-16 cm
genişliğindedir. Loplar bazen yaprak ortasına kadar ulaşacak şekilde çok derin oyuntulu, uçlar sivri, kenarlar kaba diĢlidir. Yaprak çevresi ince tüylü, diğer taraflar çıplaktır. Üst yüzü parlak yeĢil, alt yüzü tüysüz veya gayet seyrek tüylü ve açık yeşildir. Çok uzun 10-12cm.) saplar vardır.
Sonbaharda dökülmeden önce açık sarı güzel bir renk alır.
• Çiçek ve Meyve: Erkek ve çiçekler aynı ağaç
üzerindedir. Erkek çiçekler yapraklanma ile birlikte açık yeĢil sarkık kurullar oluĢtururlar. Dişi çiçekler 3-5 cm boyundaki bir sapın ucunda 4-7 mm çapında pembe kürecikler oluĢtururlar.
2-3 cm çapındaki uzun saplı, yeĢil, küre biçiminde, üzerinde batmayan dikenli meyve topluluğu
olgunlaĢınca kahverengiye dönüĢür. Olgunlukta
dağılmaz, kapsüller açılır ve kanatlı tohumlar ortaya
çıkar.
ULMACEAE
ULMUS L. (Karaağaçlar)
YayılıĢ: Ulmus cinsinin Kuzey Yarım Kürenin ılıman bölgelerinde yetişen 18 muhtelif türü vardır. Türkiye’de bunlardan yalnız 3 tanesi doğal olarak yetiĢir.
Botanik Özellikleri:
• Habitus: KıĢın yaprağını döken boylu orman ağaçlardır.
• Tomurcuk: Tomurcuklar çok pullu ve almaçlı dizilmiştir. Yaprak ve çiçek tomurcuklar farklı şekildedir. Çiçek tomurcuklar ĢiĢkin ve
yuvarlak, yaprak tomurcuklar dar ve sivri uçludur.
• Yaprak: Yapraklar kısa saplı, dip taraflar genel olarak çarpık, kenarlar çift diĢlidir.
• Çiçek ve Meyve: Çiçekler erdiĢidir. Teker teker değil, mürekkep salkım vaziyetinde kurullar teĢkil eder. İlkbaharda
yapraklanmadan çok önce açarlar.
• Meyve basık bir nustur. Nusun etrafı ince, dar veya geniĢ bir
kanatla çevrilmiĢtir. Çiçek açımından kısa bir süre sonra, Mayıs-
Haziran içerisinde olgunlaşır.
Ulmus glabra Huds. (Dağ Karaağacı)
YayılıĢ: Kuzey ve Bat Avrupa ile Bat Asya’dadır. Türkiye’nin hemen bütün orman bölgelerinde, özellikle Karadeniz sahillerinde, mesela Düzce, Devrek dolaylarında Ihlamur, Gürgen gibi diğer yapraklı ağaçlar ile bir arada görülür. KıĢın yaprağını döken 35-40 metreye kadar boylanabilen bir ağaçtır.
Botanik Özellikleri:
Gri renkli gövde uzun süre parlak, çatlaksız olarak kalır. Daha sonra renk kahverengiye döner ve uzunlamasına çatlar.
• Sürgün: Zeytuni yeşil veya kırmızı kahverengi genç sürgünler kaba tüylüdür.
Bu türde ender olarak üzeri mantarlı sürgünlere de rastlanır.
• Yaprak çok kısa saplıdır. Uzunluğu 7-15 cm., yumurta veya elips
biçimindedir. Kenarlar keskin, kaba çift diĢlidir. Ucu birden bire sivrilir. Dip tarafı çarpıktır. Üst yüzü pürüzlü, koyu yeĢil, alt yüzü tüylü, ayrıca damar açılarında da tüy demetleri vardır. Bilhassa kuvvetli sürgünlerde ve ana
sürgünün uç kısmında bulunan yaprakların ortadaki esas ucundan baĢka yan tarafların da da 2 tali uç daha vardır.
• Çiçek ve Meyve: Çiçekler erdiĢidir. Çiçekler de çok kısa saplıdır. Bunlar zengin kurullar halinde bulunur. 2 cm. kadar büyüklükteki kanatlı meyve dairemsi, tüysüz, geniĢ bir kanatla çevrelenmiĢtir. Yalnız uçta ufak bir yarık vardır. Nus tam ortada yer almıştır.
Ulmus minor Mill. (Ova Karaağacı)
Yaylış: Avrupa, Kuzey Afrika, Türkiye, Suriye, Kafkasya, İran, Himalaya, Çin ve Japonya’dadır. Türkiye’nin hemen her tarafında rastlanır.
Botanik Özellikleri:
KıĢın yaprağını döken 30-40 metreye kadar boylanabilen bir ağaçtır
• Sürgün: Genç sürgünler genellikle kırmızı sarı-kırmızı kahverengi veya zeytuni yeĢil renkte, çoğunlukla
tüysüzdür.
• Yapraklar kısa saplıdır. Eliptik-ters yumurta biçiminde, sivri uçlu, 6-10 cm. boyunda, 4-5 cm. genişliktedir. Orta damardan birbirine paralel 9-11 çift yan damar çıkar. Üst yüzü koyu yeşil, pütürlü fakat tüysüz, alt yüzü mat açık
yeşildir. Özellikle damar açlarında tüy demetleri vardır. Dip
taraf çok çarpık, kenarlar keskin çift diĢlidir. Çoğu kez
tüylü ve kısa bir sapı vardır.
• Çiçek ve Meyve: Çiçekler çok kısa saplıdır.
Adeta demet halinde bir araya toplanmıĢlardır.
Ters yumurta-yürek biçimindeki kanatlı meyve yassı, dairemsi ve 1-2 cm. uzunluğundadır.
Küçük nus uca doğru kaymıĢtır. Üzerleri tüylü
değildir. Kenar geniĢ kanatlıdır. Çiçek açma
zaman Mart-Nisan, meyvenin olgunlaşması
Mayıs-Hazirandır.
Ulmus laevis Pall. (Hercai karaağaç)
YayılıĢ: Avrupa’nın bir ağacıdır. Ülkemizde iğne ada Longos ormanlarında yayılıĢ gösterir.
KıĢın yaprağını döken ince dallı 30-35 metreye boylanabilen bir ağaçtır.
Botanik özellikleri:
• Diğer türlerden, yaprak kenarlarındaki diĢlerin çok düzenli ve uç kısma doğru çengel gibi kıvrık
olması; çiçek ve meyvelerinin uzun saplı olması,
meyve kanatlarının etrafının kirpikli ve meyvenin
sapı kısmına yakın olması ile ayırt edilir.
Kaynaklar:
• Ġ.Ü.ORMAN FAKÜLTESĠ, DENDROLOJĠ, DERS NOTLARI, Derleyen: Prof. Dr.
Ünal AKKEMĠK
• Türkiye’ nin Ağaçları ve Çalıları, Necati Güvenç MAMIKOĞLU
• ANGĠOSPERMAE (KAPALI TOHUMLULAR) Yrd. Doç. Dr. Hüseyin FAKĠR Ders Sunusu
• Süleyman Demirel Üniversitesi, Orman Fakültesi, Yrd. Doç. Dr. Ġsmail DUTKUNER Ders Sunusu
• Ormanlarımızda YayılıĢ Gösteren Asli Ağaç Türlerimiz, OGM,
• Serbest Orman Mühendisleri Ġçin Ders Notu, Prof. Dr. Metin SARIBAġ
• Türkiye’ nin Doğal-Egzotik Ağaç ve Çalılar, Editör Prof. Dr. Ünal AKKEMĠK