l Gerek kutuplarda ve gerekse dağlarda bulunan buzullardaki erimenin artarak buzul kütlelerinin geri çekilmesi. Türkiye'de de Ağrı, Nemrut , Erciyes ve Süphan gibi dağların üstlerindeki buzulların ve kar örtüsünün daha yukarı çekildiği belirlendi.
l Kutuplardaki buzulların erimeye başlaması nedeniyle deniz seviyeleri, son 100 yıl içerisinde 10-25 cm. yükseldi. l Isınma nedeniyle tropikal bitki ve balıkların yüksek enlemlere doğru yayılmaları, benzer şekilde ısınma ve kuraklık nedeniyle ortaya çıkan olumsuz ekolojik koşulların insan da dahil canlıları göçe zorlaması.
l Atmosferdeki değişimlere karşı hassas olan canlı türlerindeki hızlı azalma ve bazı kuş türlerinin neslinin tükenmesi. l Ağaçlardaki yaş halkalarının daha hızlı bir gelişme göstermesi.
l Son 1400 yıllık süreç içerisinde, en sıcak yılların 1990'lı yıllarda ardı ardına gelmesi. Küresel iklim değişikliğinin ülkemizdeki diğer etkileri şu şekilde özetlenebilir:
l Kışın küçük artışa rağmen yağışta yazın büyük bir azalma olacak ve buharlaşma artacak.
l Yağışların mevsimsel dağılımı ve şiddeti değişecek.
l 1987'den beri ortalamanın altında gerçekleşen kar örtüsü daha da azalacak. l Özellikle İç Anadolu ve Ege Bölgesi'nde çölleşme eğilimleri görülebilecek.
l Akarsu akımlarının sadece miktarı azalmayacak, aynı zamanda pik zamanları da değişecektir.
l Kuraklığın sıklığı ve şiddeti artacak.
l Su stresi artacak.
l Yüksek basınç kuşağının kuzeye kayması sonucu ülkemizde egemen olabilecek tropikal iklime benzer bir kuru hava daha sık, uzun süreli kuraklıklara neden olacaktır.
l Kuş cenneti ve benzeri milli parklar tahrip olur, kuşların göç yolları ve konaklama yerleri değişir.
PCC tarafından 2030 yılı için yapılan projeksiyonlar küresel ısınmanın gelecekte nelere yol açacağını gösteriyor. İşte dünyanın geleceği:
l Yağış azalacak ve yeraltı su seviyeleri düşecek.
l 2025 yılına kadar dünya nüfusunun üçte birinin yeterli suyu olabilecek. Bazı yerlerde ise su kıtlığı ülkelerarası sorunlara yol açabilecek.
l Su temini yönetiminde yeni ve daha serbest kuralları olan stratejilere ihtiyaç yaratacak.
l Su sektörü, ekonomik kayıplara uğrayabilecek ve nehir akışlarındaki değişim hidrolik enerji üretiminde belirsizlikler ortaya çıkabilecek.
l Geçen yüzyılda 10 ila 15 cm. yükselen deniz düzeyinde 2100 yılına kadar 15 ila 95 cm. arasında ek bir yükselme görülebilecek.
l Su kıtlığından dolayı tarımsal rekolteler düşebilecek. Bu da yer yer kıtlık ve açlığa yol açacak.
l Kuru kesimlerde yüksek sıcaklıklar ile birlikte orman yangınları ve tarımsal hastalık ve böcek zararlılarında büyük artışlar görülebilecek.
l Geleneksel tarım ürünleri yerini daha sıcak ve kuru iklim koşullarına uygun tarım ürünleri alabilecek.
l İklim değişiminden dolayı göçler tetiklenecek ve bunun sonucunda etnik problemler ortaya çıkacak veya mevcutlar şiddetlenecek.
l Su kullanımı üzerine anlaşmazlıklar yaşanacak.
l Çevresel ve eğlence amaçlı su ve doğal kaynak kullanımı kısıtlanacak. l Bazı ülkelerin tarımı ve dolayısı ile ulusal ekonomisi tamamen değişebilecek. Cumhuriyet Dergi 26.11.2006