BAL ARISI
HASTALIKLARI
ve
Tedavi
ve
Kontrol
Biyolojik yöntemler:
- Yavrulu gözlerin taşınması ve tuzak yöntemi (işçi arı gözlerinin kovandan uzaklaştırılması, erkek arı gözlerinde tuzaklama yöntemi)
- Yapay oğul alarak tuzaklama yöntemi - Petek tellerine elektrik (12 V)
uygulama
- Polen tuzağı uygulama yöntemi
- Isı (45 C kadar) uygulama yöntemi - Genç kraliçe (yılda 1 değiştirme) ile
çalışma
Özellikle son yıllarda
kovan altında tam polen
çekmecesi kullanma
pratik olarak
yaygınlaşmakta ve hiçbir
ilaç sağaltımı yapmadan
%35-40 civarında Varroa
sayısını azaltabilmektedir.
Varroa ile mücadelede
başarılı olabilmek için
uygulanacak strateji aynı
yöredeki arıcıların birlikte
mücadele etmesi
Bunun için;
Kovan kayıt sistemi oluşturulmalı
5 km’lik (arı uçuşu) alandaki tüm arılıklar aynı günde aynı şekilde mücadele edilmelidir. Bireysel mücadele bir anlam ifade etmez.
Bir arılıkta 50’den fazla kovan olmamalıdır.
Temel mücadele sonbaharda yapılmalı, kışa güçlü ve sağlıklı kovanlarla girilmeli
Kullanılan arı ilaçları ruhsatlı olmalı, diğer veteriner ve zirai ilaçlar kullanılmamalıdır
bir arılıkta zayıf kovan (2-3 çerçeve) ile güçlü kovan (6-8 çerçeve) aynı yerde olmamalıdır.
Gezginci arıcılık iyi organize edilmeli ve kontrolleri Veteriner Hekim tarafından
İlaçla mücadele
1. Kimyasal ilaçlama
2. Organik asit kullanımı 3. Esansiyel yağ kullanımı
Klasik anlamda ilaçlı
mücadele erken ilkbahar ve geç sonbahar ilaçlaması
önerilirken, yavaş salınımlı
plastik şerit preparatlarının 8 haftalık erken sonbaharda
(bal hasatını takiben) toplu mücadelede kullanımı, ilaç kullanımının yılda tek sefere düşürebileceğini göstermiştir. Ortam sıcaklığının günlük 12C altına inmesi kış salkımının
oluşmasına neden olacağından bu dönemde ilaçların
Düzenli yapılan ilaçlamalarda; Amitraz (500 mg plastik şerit) Coumaphos (1,36 gr. kauçuk şerit)
Flumetrin (4 mg plastik şerit) Fluvinat (824 mg plastik şerit) kullanılmaktadır.
Özellikle sentetik pyretroidlerin kalıntı düzeylerinin az olması nedeniyle erken ilkbaharda
gerekli durumlarda uygulanması önerilmektedir.
Organik asitlerin (Formik asit, Okzalik asit ve Laktik asit)
kullanımı son yıllarda giderek yaygınlamıştır.
Düşük çevre ısılarına kadar (2-5C) kullanımı Varroa dışında diğer arı hastalıklarına karşı koruyabilmeleri ve kalıntı bırakmamaları gibi
avantajları olmasına karşın
Özellikle Formik asit toksik ve yakıcı olduğundan dikkatli
kullanılmalıdır.
Ortam ısısı yükseldikçe doz ayarlamaları yapılmalıdır. Aksi halde kraliçe arının
Organik asitlerin ve esansiyel yağların (timol, mentol,
okaliptol, camphor) yoğun ve sıcak aylarda kullanıldığı
durumlarda, arılarda stres proteinleri yükselmektedir.
Bu da aşırı bal tüketimi başta olmak üzere saldırganlık ve kovanı terk etme eğilimini yaratmaktadır.
Organik asitlerin ve esansiyel yağ türevleri kovana üstten verilirse istenilen etki
sağlanılmaktadır.
Varroa’ya karşı
entomopatojenik
özellikte bazı
mantarlar tespit
edilmiştir.
Metarzhzium anisopliae
Hirsutella thompsonii
Fakat pratikte henüz
uygulama alanı
Mücadelede temel amaç biyolojik kontrol önlemleri ile ilaç
kullanımının organize ve bilinçli olması gerekmektedir.
Ayrıca kovan kaydı tutulmalı
İyi bakım besleme ile iyi koloni yönetimi ve güçlü kolonilerle çalışılmalıdır.
Arıcılıkta esas olan koloninin eksikliklerini sonbaharda
tamamlayıp kışa sağlıklı ve güçlü kovanlarla girmektir.
Kendi bölgesi dışında arıcıların kraliçe almaması ve arılar