• Sonuç bulunamadı

Kurumlar Vergisi Kanunu Tasarısının Temel Özellikleri ve İşletmelere Etkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Kurumlar Vergisi Kanunu Tasarısının Temel Özellikleri ve İşletmelere Etkileri"

Copied!
15
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YENİ KURUMLAR VERGİSİ KANUNU ve İŞLETMELERE ETKİLERİ

15 MART 2006 İstanbul

Kurumlar Vergisi Kanunu Tasarısının Temel Özellikleri

ve

İşletmelere Etkileri

Mürsel Ali KAPLAN

Gelir İdaresi Gurup Başkanı

(2)

Kıymetli üstadlar ve arkadaşlar, hepiniz hoş geldiniz. Böyle önemli bir konuyla ilgili sunuş yapacağım için, esasen bu sunuşu temelde iki başlık altında irdelemeye çalışacağım.

Kurumlar Vergisi Tasarısının Temel Özelliği

www.vergiportali.com Öncelikle kurumlar vergisi kanun tasarısının temel

özellikleri ki, bugün zaten panelimizin esasını teşkil ediyor. Bu konuyu ana hatlarıyla bir gözden geçirelim ki, daha sonra konuyu etraflıca değerlendirebilme imkanımız olsun.

Öncelikle kurumlar vergisi tasarısının temel özelliğinden bahsedelim. Üstadımız bahsetti, esasen katılımcı yaklaşım ki, bu tasarının temel niteliği, temel özelliğidir. Esasen üç yıllık süreç içinde ekonomide gelinen noktadan sonra katılımcı yaklaşım, idarenin

yeni bir bakış açısıdır ve bu noktada cidden dikkatle gözden geçirilmesi gereken bir konudur. Katılımcı yaklaşımla birlikte, Maliye bakanlığı diğer bakanlıklara örnek teşkil edilebilecek bir anlayışla, bir anlayış değişikliği ile böyle bir kanun tasarısıyla iyi bir tecrübe edinmiştir.

Bu tasarıyla birlikte kamu, özel, sivil toplum örgütleri ve akademisyenlerin de katılımıyla Vergi Konseyimizin başkanlığı altında toplumsal mutabakata dayalı ve geniş katılımla hazırlanmış olması, tasarının en temel özelliğidir.

Tasarının oluşumunda temel amaç

Üstadımız bahsetti, temelde büyüme odaklı bir anlayışla ve mükelleflerin gönüllü uyumunu gözeten ki, mükellefler aslında bir taraf değil, olayın bir bütünüdür. Yani idare ve karşı taraf şeklinde değerlendirmemek gerekir. Yine vergi güvenliğini güçlendiren bir yapıyla, oranların düşürülmesi ve bir takım basitleştirici mekanizmalarla birlikte, güvenliği de ön plana alan, geniş tabanlı, tabanı genişleten, vergi tabanını olabildiğince geniş hale getirmeyi amaçlayan, oranı da düşüren ve yaşanabilir bir vergi ortamı, ekonominin içerisinde yaşayabileceği bir vergi ortamı oluşturmak, sistemin temel özelliğidir.

(3)

Yeni Sistematik ve Kodifikasyon

Kurumlar vergisi tasarısında yeni sistematik ve kodifikasyon yine ön plandadır. Mükellef odaklı yaklaşımla birlikte, tam mükellef, dar mükellef ayırımı ve buna bağlı olarak hükümlerin kendi içerisinde bütünlük teşkil edecek biçimde kodifiye edilişi, kurum kazancına yönelik hükümlerin yine kurumlar vergisi kanununda toplanması, sistematik olarak kanunun kısım, bölüm şeklinde tasnif edilmesi ve madde, fıkra, bent, alt bent şeklinde numaralandırılması yeni bir, farklı bir anlayıştır.

Belirlilik, Sadelik ve Kolaylık

Yine kurumlar vergisi kanun tasarısında belirlilik, sadelik, kolaylık ön planda. Gelir vergisi ve kurumlar vergisi arasındaki referanslar azaltılmak suretiyle ilgili hükümler ortak maddelerde toplanmış, geçici ve uygulanmayan hükümler arındırılmak suretiyle 83 madde yerine 39 madde, bir geçici, 38 asıl madde olmak üzere 39 maddeden teşekkül ediyor. Dilde sadeleştirme gibi bir ifade birliği sağlanmış. Belirsiz ve ihtilaflı konulara açıklık getirilmiştir.

(4)

Belirsiz ve İhtilaflı Konularda Açıklık

Belirsiz ve ihtilaflı konulara açıklık getirme noktasında örnek olarak örtülü sermaye ve örtülü kazanç konularında uluslar arası standartlara uygun, objektif kriterler getirilmiştir. Bu müesseselere daha işler bir yapı kazandırılmıştır. Yurtdışı inşaat ve onarma işlerinde zorunlu olarak kurulan iştiraklerin kazançları da istisna kapsamına alınmıştır.

Vergi Tabanının Genişletilmesi

Vergi tabanının genişletilmesi ki, esasen tasarının çok önemli bir ayağını oluşturuyor. Bu noktada vergi oranlarının aşağı çekilmesi, muafiyet ve istisnaların daraltılması ve vergi güvenlik müesseselerinin geliştirilmesi de tabanın genişletilmesine yönelik önemli bir adımdır.

www.vergiportali.com Kurumlar Vergisi Oranı

Tabi tekrar oluyor ama, esasen çok önemli gördüğümüz için, kurumlar vergisi oranının yüzde 30’dan 20’ye indirilmesi çok önemli bir değişiklik. Bu sayede kurum kazançlarında toplam vergi yükü dar mükelleflerde yüzde 37’den yüzde 28’e, tam mükelleflerde ise yüzde 44’den yüzde 34’e indirilmektedir. Üç yıl öncesine göre baktığımız zaman, kurumlarda vergi yükü yüzde 65’lerde iken, geldiğimiz noktada, yani yüzde 65’den 34’e indirilmesi gerçekten ekonomi içerisinde yaşanabilir bir

vergi sisteminin oluşturulması konusundaki gayretin ne derece önemli olduğunu görmemiz açısından önemlidir.

(5)

Kurumlar Vergisi Oranlari Açisindan (17’ncilikten 5’inciliğe)

Kurumlar vergisi oranları açısından baktığımız zaman, OECD ülkeleri arasında Türkiye, yüzde 30’luk oranla 17.

sırada iken, yapılacak değişiklik sayesinde 5’inciliğe yükselmiştir. Kurum kazançları üzerindeki toplam vergi yükü açısından bakıldığı zaman, yine OECD ülkeleri arasında Türkiye 13. sırada iken yüzde 44’lük yapısıyla, yüzde 34’e düşürülmek suretiyle yine 5. sıraya yükselmiştir.

(6)

Kurum Kazancı Üzerindeki Toplam Yük (13 üncülükten 5 inciliğe) Stopaj Oranları

Kurumlar vergisine paralel olarak stopaj oranları konusunda da yine bir değişiklik öngörülüyor. Mevcut durumda Gelir vergisi kanunu 94. madde ve Kurumlar vergisi 24’deki stopaj oranları halen yüzde 25, kanuni oranlar. Bu oranlar yüzde 15’e indirilmekte. Fakat bu oranlar Bakanlar Kurulu tarafından sıfıra kadar ya da bu oran arasında farklı bir şekilde bir oran belirlenmesi mümkün. Bir oran belirlemek suretiyle değiştirilebilir.

www.vergiportali.com

(7)

Muafiyetlerin Daraltılması

Muafiyetlerin daraltılması konusunda kurumlar vergisi kanunu dışında yer alan muafiyet hükümleri, kurumlar vergisine ilişkin muafiyet, istisna ve indirimler, bu kanunda toplanmıştır.

İktisadi nitelik taşıyan ve piyasa ekonomisinde rekabet eşitliğini bozan muafiyetlere sınır getirilmektedir. Uygulanma imkanı kalmayan muafiyetler kaldırılmaktadır. Buna örnek olarak da trafik kanunu uyarınca kağıt ve plaka satışı yapan müesseselere ait muafiyet örnek verilebilir.

İstisnaların Daraltılması

İstisnaların daraltılması konusunda, bu konu esasen çok tartışılan bir konu. Yatırım indiriminin kaldırılması çok kabul gören bir konu olmadı.

Hatta oran indirimini de gölgeleyen bir noktaya geldi ama bizim inancımıza göre yatırım indirimi ile yüksek oranlı bir vergi ortamı değil, yatırım indirimi olmadan düşük oranlı, daha yaşanabilir bir vergi sistemi inancıyla, ölçek ekonomisine de uymayan, vergi planlaması amaçlı kullanıldığı konusunda tereddütler ortaya çıkan verimsiz yatırımları önlemek amacıyla yatırım indirimi istisnası kaldırıldı. Bankalar dahil, gayrimenkul ve iştirak hisselerinin satışından elde edilen

kazançların tamamı yerine yüzde 75’lik kısım istisna edilmekte, bankalara borçlara ilişkin de sınır getirilmektedir.

Rüçhan hakkı kuponlarının satışından elde edilen kazanç istisnası şarta bağlı olarak sınırlı hale getirilmektedir.

(8)

Mevcut İstisnalarda Uygulama Kolaylığının Sağlanması

Mevcut istisnalarda uygulama kolaylığının sağlanması açısından kurucu ve intifa senetleri ki, bunlar esasen kar amaçlı katılım sağlayan senetler, bunlarda gayrimenkul ve iştirak hisselerine ilişkin istisnalardan yararlanabilir duruma, açık hale getirildi. Bunların yurtdışı iştiraklerinden ya da şubelerden elde ederek Türkiye’ye getirdikleri kazançların istisna edilmesine ilişkin şartlar kanunun bütünlüğü içerisinde kolay hale getirildi.

Sistemde var olan uluslar arası yatırım şirketi modelinin aksayan yönlerinin iyileştirilmesi ve cazibesinin artırılması suretiyle buna uygulanabilir hale getirildi.

Vergi güvenlik müesseseleri

Örtülü sermaye, transfer fiyatlandırması suretiyle örtülü kazanç dağıtımı, kontrol edilen yabancı kurum kazancı, zararlı vergi rekabetine stopaj uygulaması suretiyle bu müesseseler sisteme adapte edildi.

www.vergiportali.com

(9)

Örtülü sermaye

Örtülü sermaye, bunları özet olarak geçiyorum, 55 ülkenin mevzuatı taranmak suretiyle örtülü sermaye kavramı objektif kriterlere bağlandı.

Somut belirlemeler, ilişkili kişi, boş öz sermaye oranı gibi kavramlar geliştirildi. Örtülü sermaye kapsamına girmeyen borçların neler olduğu açıkça belirtildi. Örtülü sermaye üzerinden hesaplanan ödenek, faiz ve kur farklarının hesap döneminin son günü itibariyle dağıtılmış kar payı ya da ana merkeze aktarılan tutar sayılarak kurum kazancından indirilmemesi sağlandı.

Transfer Fiyatlandırması Suretiyle Örtülü Kazanç Dağıtımı

Transfer fiyatlandırmasıyla ilgili olarak yine sistem OECD modeline uyumlu hale getirildi. Burada da yine ilişkili kişinin emsallerine uygunluk ilkesi gibi somut ilkelere bağlı kriterler getirildi. Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar, dağıtılmış kar payı sayılarak stopaj kapsamına alındı. Transfer fiyatlandırmasıyla ilgili objektif usulleri belirleme açısından Bakanlar Kuruluna yetki vermek suretiyle yönetmelikle bu durum detaylandırılır.

(10)

Kontrol Edilen Yabancı Kurum

Kontrol edilen yabancı kurum, uluslar arası vergileme kavramı, CFC denilen kavram, karşılanmakta, maddede belirtildiği şekliyle yüzde 50 ortaklık payı, yüzde 10’dan az vergi yükü, yüzde 25’den fazla pasif nitelikli gelirin elde edilmesi ve bunların da 100 bin YTL yi aşması durumunda bu yurtdışı iştirakten elde edilen kazanç dağıtılmasa dahi, elde edilmese dahi, hisseleri oranında kurumlardan ödenen vergiler bunlar Türkiye’ye dahil edilecek Türkiye’deki hissesi oranında ve ödenen vergiler indirilecektir. Sonradan bu kazançların dağıtılması durumunda bunlar ilave bir vergilemeye tabi tutulmayacak, ancak vergilenen

kısımdan daha fazla bir kar dağıtımı söz konusu olursa, bu ilave kısım vergiye tabi tutulacak.

Zararlı Vergi Rekabetine Stopaj Uygulaması

Zararlı vergi rekabetine stopaj uygulaması, yine vergi güvenlik müessesesi olarak zararlı vergi rekabeti yaratan ülkelerde yapılan işlemlerin vergilendirilmesi sağlanmakta, vergi matrahının azaltılması, sermaye kaçışı ve kara paranın aklanması önlenmekte, Bakanlar Kurulunca ilan edilen vergi cenneti olarak bilinen ülkelere ve bölgelere yapılan ödemelerde ki, bu ödemelerden emsaline uygun fiyatlarla alınan mal ve iştirak hisseleri, kredi ana para ve kar payı ödemeleri hariç olmak üzere yüzde 30 oranında stopaj getirilmekte.

Matrahın Tespitinde İndirilecek Gider Zarar Mahsubu ve Diğer İndirimler

Matrahın tespitinde indirilecek gider zarar mahsubu ve diğer indirimler konusunda, kurum kazancından indirilecek giderler, zarar mahsubu, beyanname üzerinde gösterilmek suretiyle indirilecek birtakım unsurlar ayrı maddelerde düzenlendi.

Günün koşullarına ve gereklerine göre bir takım giderlerin indirimi mümkün hale getirildi. İlgili görevde matrahın yetersiz olması nedeniyle indirim konusu

www.vergiportali.com

(11)

yapılamayan ARGE gibi giderler hariç, sonraki yıla bunların aktarımı engellendi. Devralınan ve bölünen kurum kazançlarının indirilebilmesine ilişkin düzenlemeler yapıldı.

Tasfiye, Devir ve Birleşmeye İlişkin Düzenlemeler

Tasfiye, devir ve birleşmeye ilişkin düzenlemelere bakacak olursak, tasfiye başlama ve bitiş tarihleri ile tasfiyeden vazgeçilmesi durumuna ilişkin ek belirlemeler yapıldı. Tasfiye, devir ve birleşmelerde beyanname verme süresi 30 güne çıkarıldı. Kısmi bölünmede aktif kıymetlerle ilgili pasif kalemlerin borçların devri zorunlu hale getirildi.

Yurt İçinde Kesilen ya da Yurt Dışında Ödenen Vergilerin Mahsubu

Yurtdışında ödenen vergiler ile yurtiçinde kesilen vergilerin mahsubu da yine ayrı maddelerde düzenlenmek suretiyle tam ve dar mükelleflerin bazında açıkça belirtildi. Yurtiçine kesilen vergilerin indirim, mahsup edilebilmesine ilişkin birtakım ilke ve sınırlamalar getirildi. Özellikli bir durum belki ama hayat sigorta şirketlerinin

matematik karşılıklarının yatırıma yönlendirilmesi sonucu bundan elde edilen kazançların, buna ilişkin kesilen vergilerin de mahsup edilebilmesine imkan getirildi.

(12)

Beyan ve Ödeme Süresi

Beyan ve ödeme süresiyle ilgili olarak beyanname verme süresi normalde 4. ayın birinci gününden 15. gününe kadar iken, bu 25.

günü akşamına kadar olarak süre bir miktar uzatıldı. Özel ödeme süreleri hariç olmak üzere beyanı verdiler, beyannamenin verildiği ayın sonuna kadar ödenebilir hale getirildi.

Tasarının İşletmelere Etkileri

Buraya kadar anlattıklarım genelde tasarının bir özeti mahiyetindeydi. Tasarının işletmelere etkileri nedir ya da ne olabilir diye ilkeler bazında bunlara kısaca değinelim.

Yeniden Yapılanma

Yeniden yapılanma ve yeni bir yaklaşım. Esasen bu, başlangıçta da ifade ettim, mahalli idarenin katılımcı yaklaşımı ve mükelleflerle uzlaşmanın sağlanması ki, bu son derece önemli, yani bir tarafta idare, bir tarafta mükellef vatandaş ayırımı yapmaksızın hepsi bir bütün, bir bütün içinde olayları değerlendiriyor, yorumluyor, kanunu yazma aşamasında da kendilerine

başvuruluyor. Sonuçta katılımcı bir anlayış ve bir uzlaşmanın sonucu ki esasen vergilemenin temeli, esasıdır uzlaşma, konsensüsün sağlanması. Yani idare ne kadar vergi almak istiyorsa o kadar değil, mükellef ne kadar vergi ödemek istiyorsa o kadar vergi ödüyor. Şimdi vaka, bu bilinen şeyden öteye, yüksek oranlı ya da bir takım uygulanamaz hükümleri koymak yerine uzlaşmacı bir yaklaşımla olayı çözmek en doğrusu ve bu ülke için gerçekten bir kazanım.

Daha fazla kayıt dışı yerine vergi tabanının genişletilmesi. Yani yüksek oranda vergi ve kayıt dışının artması mı, yoksa düşük oranlı ver ve kayıt içi vergileme mi. Bu da yine önemli bir konu. Biz tercihimizi kayıt dışını önleme noktasında tercihimizi koyduk. Bu konuda çok kararlı olduğumuzu özellikle ifade ediyoruz. Oranı düşürüyoruz, tabanı genişletmek için denetimleri sıklaştırıyoruz. Kazançların 1/3’ü yerine 1/5’inin vergilendirilmesi ki, bu oran

www.vergiportali.com

(13)

tabi 2003 yılını esas aldığımız zaman çok daha yüksektir. Ama kazancın çoğunu vergi adı altında almaya kalkarsanız, işletmelere kalacak sermayeyi kısıtlandırırsınız.Bu da tabi vergi dışı bir takım arayışlara yönlendirebilir. Bu da önemli bir kazanım. Genel oran indirimine paralel olarak stopaj indirimi ki, bu tasarı yasalaştıktan sonra Bakanlar Kuruluna verilen yetki çerçevesinde bunlar sağlanabilir. Zaten geçici bir maddeyle de oranlar konusunda kanunda belirtilen azami sınırlar üzerinde bir vergileme yapılamayacaktır.

Sade, Anlaşılabilir ve Kolay Uygulanabilir Bir Kanun

İkinci olarak, sade, anlaşılabilir ve kolay uygulanabilir bir kanun. Yani kanunun dilinin anlaşılabilir olması, uygulanabilir olması, kolay olması, çok önemli. Somut kriterler nedeniyle işletmelere mevzuat kolaylığı. Yani bir bütünlük içerisinde bir müesseseyi aldığınız zaman, kanunu açtığınız zaman, olayı bir bütün halinde görebilmeniz, görebiliyor olmanız gerekir.

Bu kolaylık. Örtülü sermaye, örtülü kazanç konularında somut kriterler. Yani işte örtülü sermaye kurumların vasıtalı vasıtasız bir şirket münasebetiyle diye başlar, şimdi

emsal kıyaslaması yapacaksınız işletme içi işletme dışı, diğer şeyler, kriterler, borç ve sermaye oranı ne şekilde dikkate alacaksınız hepsi yani idareyle, denetim elemanıyla mükellef arasında bir tartışmaya neden olacak. Yani siz diyeceksiniz ki, bu oran çok normaldir, denetim elemanı diyecek hayır, bu normal oranın üzerindedir. Ama kriteriniz nedir, çok net değil. İşte kanun bunu sağlamaya çalışıyor. Şirket tasfiye, devir, birleşme ve bölünmelere ilişkin somut kriterler ve beyanla ilgili sigorta artırımı. Yine şirketlerin tasfiyesinde tasfiye ne zaman başlamış sayılır, ne zaman bitmiş olur bunlara ilişkin somut belirlemedir.

Güçlü Finansman Yapısı

Üçüncü olarak güçlü finansman yapısı.

Yatırımların geri dönüşüm hızının artırılması.Yani bir yatırım yapıyorsunuz, yatırım sonucu vergiyi de dahil ettiğiniz zaman bunun geri dönüşümü uzun zaman alıyor. İşte vergi oranını düşürdüğünüz zaman, nakit akım tablosuna baktığınız zaman, yatırımın geri dönüşümü daha kısa sürede mümkün olur hale gelecektir. Vergi

(14)

Yurtdışı şube ve iştirak kazançlarına ilişkin istisnaların iyileştirilmesi ve uygulama kolaylığı sağlanmasıdır. Yani mevcut kanunda istisnalar başlığı altında yer almış. O zaman niye tekrar aynı şeyleri sayıyorsunuz. Aynı şeyler olmakla birlikte istisnaların uygulanabilir hale gelmesini sağlıyoruz. Yani oran konusunda daha iyileştirme, somut bir takım belirlemeler, kazancın Türkiye’ye getirilmesi durumunda bu kazanç, ister kazanç olsun, ister şube kazancı olsun, istisna olarak değerlendirilecek, firmaların finansman yapısını güçlü hale getirecektir.

Borçlanma maliyetlerinin düşürülmesi. Yine bu da buna bağlı olarak gündeme gelen bir durum.

Gerçekçi Mali Tablolar

www.vergiportali.com Gerçekçi mali tablolar. Firmalara borç iletmede

somut kriterler getirilmesi. Yani ortak ve ortakla ilişkili kimdir, orada nitelikli bir oran, yani yüzde 10 oran, yani ortakla ilişkili kişi daha önce herhangi bir oranı görmezken, şimdi ortakla ilişkili derken yüzde 10’luk bir sınır, bir oran getiriliyor.

Ortak ve ortakla ilişkili kişinin şirkete verdiği borçlanmalarda borcun öz sermaye iki katını aşan kısmına kadar örtülü sermaye söz konusu olmuyor. Bu da tabi özellikle bizim

incelemelerde çokça karşılaştığımız ortaklardan borçlar, alacaklar, bunların azadlandırılması, bunda KDV var mıdır, yok mudur, hepsi tartışma konusu. Bu da gerçekçi mali tabloların ortaya çıkmasına yol açar.

Transfer fiyatlandırması konusunda yine benzer durum var. Emsaline uygun fiyatlar derken burada kriterler ne olacak. Nasıl bir bedelleme yapılacak. Buna ilişkin somut kriterler getirildiği için artık gerçekçi mali tabloların oluşumu konusunda ve finansman yapısının oluşumu konusunda çok daha ileri bir adım atılmış olacak.

(15)

Piyasa mekanizması ve rekabet değişikliği

Bu da tabi son derece önemli. Kanun sistematiğine baktığınız zaman piyasa mekanizmasının rekabet eşitliğini bozan müesseselere yönelik ciddi bir çalışma var. İşte nedir bunlar, zararlı vergi rekabetinden tutunuz da, diğer şeylere varıncaya kadar, vergi güvenlik müesseseleri, istisna ve muafiyetlerin daraltılması konusu, beyan edilen kurum kazancı, buna ilişkin kazanç dağıtılmasa dahi vergileme ilkesi, vergi oranlarının düşürülmesi ve esasen bir bahane

mekanizması var. Bu bahane mekanizmasıyla birlikte mükellefler vergiden kaçınmaya, vergi dışı kalmaya dikkat ediyorlar. Buna ilişkin çabalar içerisine giriyorlar.

Biz tabi bunun önlenmesi için de, vergi dışı gelirlerin kavranması noktasında, bahanelerin kaldırılması noktasında bu oranın düşürülmesi suretiyle böyle bir yapılanma getirdik.

Benim şu ana kadar anlatacaklarım bunlar. Sabırla dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Referanslar

Benzer Belgeler

III- KURUMLARDA SERMAYE KAZANÇLARı VERGİSİ Avrupa Topluluğuna üye ülkelerin bazılarında kurumlar ver- gisi mükelleflerinin sermaye kazançları normal kurum kazancı gi-

4) İştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi. Yurt

Girişimcilik bir kültürdür. Bu kültürün genç kuşaklar tarafından benimsenmesi bir yandan eğitim ile bir yandan ise gençlere yönelik olarak getirilecek olan teşvik

Yurt dışı iştirak kazancının elde edildiği kurumun bulunduğu ülkede en az % 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergi yükü taşıması.. İştirak edilen

Ortakla ilişkili kişi nasıl tanımlanmış, ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az yüzde 10 oranında ortağı bulunduğu ya da kar ya da oy hakkına sahip olduğu kurumlar ile

Bu itibarla çok kısa zamanda da olsa sisteme çok önemli katkılar yapmaya başladığı için Gelir İdaresi başkanı da demin vergi konseyinin çalışmalarını zikretti ve

İşte bütün bunları bir araya getirdiğimizde biz diyoruz ki, artık kurumlar vergisi oranı çok radikal bir şekilde indirilebilirse, biz hem mazeretin ortadan kalktığı, hem

1) İştirak payını elinde tutan şirketin, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az % 10’una sahip olması, 2) Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla iştirak