İLETİŞİMDE TEMEL
BECERİLER -2
ALIŞTIRMA
DİNLEMENİN ÖNÜNDEKİ
ENGELLER
1. Karşılaştırma 2. Akıl okuma 3. Tekrarlama
4. Süzgeçten geçirme 5. Yargılama
6. Düşüncelere dalma
DİNLEMENİN ÖNÜNDEKİ
ENGELLER7. Özdeşleştirme 8.Öğüt verme
9. Ağız kavgası yapma 10.Haklı çıkma
11. Konu değiştirme 12. rahatlama
KARŞILAŞTIRMA:
Dinlemeyi zorlaştırır, çünkü sürekli olarak kimin daha gösterişli, daha yetenekli vb
değerlendirmeye çalışırsınız. Siz mi, yoksa diğer kişi mi?
ÖRN: ben daha çok zorlanmışım.
Ben bu kadar iyi yapabilirmişim.
AKIL OKUMA:
Akıl okuyan kişi insanların ne dediğine pek
dikkat etmez. Çünkü o genellikle söylenenlere güvenmez. Diğerlerinin gerçekten ne
düşündüğü ve hissettiğini görmeye çalışır.
ÖRN: Benim aptal olduğumu düşünüyor.
Benim berbat cildime bakıyor.
TEKRARLAMA:
Ne söyleyeceğinizi içinizden tekrar ederken dinlemeye vaktiniz olmaz. Çünkü tüm
dikkatiniz bir sonraki yorumunuza odaklanmıştır.
ÖRN: Ben şunu söyleyeceğim.
SÜZGEÇTEN GEÇİRME:
Bu durumda bazı şeyleri dinler, bazılarını
dinlemezsiniz. Sadece birilerinin kızgın olup olmadığına odaklanıyorsunuz ve o bilgiyi
almaya odaklanıyor gerisini dinlemiyorsunuz.
YARGILAMA:
Olumsuz etiketler çok büyük güce sahiptir.
Birisinin aptal, deli ya da yetersiz olduğuna ilişkin önyargıda bulunursanız onun ne
dediğine pek fazla odaklanamazsınız.
DÜŞÜNCELERE DALMA:
Siz yarı dinlemedeyken karşınızdakinin
söylediği bir şey aniden bir özel çağrışımlar zincirine yol açar. ÖRN. İşten kovulduğunuz zamana dönersiniz.
ÖZDEŞLEŞTİRME:
Bu engelde bir kişinin size söylediği her şeyi alır ve kendi deneyimlerinizle bağlantısını kurarsınız. ÖRN: onlar diş eti sorunlarından bahsederken siz geçirdiğiniz diş
operasyonuna dalarsınız.
ÖGÜT VERME:
Siz her zaman yardıma ve önerilere hazır
büyük sorun çözücüsünüzdür. Doğru öğüdü bulmadan önce birkaç cümle duymanız
yeterlidir. Fazlasına gerek yoktur.
AĞIZ KAVGASI YAPMAK:
Bu engelde insanlarla atışır ya da tartışırsınız.
Diğer kişi kendisinin dinlendiğini hiçbir
zaman hissetmez. Çünkü siz çok çabuk karşı çıkarsınız.
AĞIZ KAVGASI YAPMAK:
Ağız kavgasından kaçınmanın yolu
duygularınızı tekrar etmek ve anladığınızı
göstermekten geçer. Üzerinde anlaşılabilecek bir şeyler bulmaya çalışmasınız.
HAKLI ÇIKMA:
Hatalı duruma düşmemek için her şeyi
yapabileceğiniz anlamına gelir.( gerçekleri çarpıtmak, bağırmaya başlamak, bahaneler bulmak, suçlamak)
KONU DEĞİŞTİRMEK:
Aniden konun değiştirilmesi şeklinde olur. Bir konudan sıkıldığınızda ya da rahatsız
olduğunuzda konuşmanın yönünü
değiştirirsiniz. Amaçtan sapmanın bir başka yolu da şakaya vurmadır.
RAHATLAMA:
İnsanların sizi sevmesini isterseniz ve o yüzden haklısın, doğru, kesinlikle, biliyorum vb her şeyi onaylarsınız.
ŞİMDİ ENGELLERİ OKUDUNUZ. SİZLE BİR KAÇ ALIŞTIRMA YAPALIM.
ETKİLİ DİNLEME İÇİN DÖRT ADIM
1. ETKİN DİNLEME
2. EMPATİ KURARAK DİNLEME 3. AÇIKLIKLA DİNLEME
4. FARKINDA OLARAK DİNLEME
ETKİN DİNLEME:
Dinleme ağız kapalı sessizce oturma değildir.
Sizin katılımınızı gerektiren etkin bir süreçtir.
ETKİN DİNLEMENİN YOLLARI:
a) ACILIMLAMA:
Birinin söylediklerinden ne anladığınızı kendi sözcüklerinizle ifade etmenizdir. İyi bir
dinleme için açılımlama gereklidir.
ÖRN: yani temel olarak şunu hissedin senin için olanlar şunlardı.
AÇILIMLAMANIN GETİRİLERİ:
Kızgınlığın artmasını önler, krizleri yatıştırır.
Ne söylendiğini hatırlamanıza yardımcı olur.
Karşılaştırma, yargılama, tekrarlama, ağız kavgası, öğüt verme, konu değiştirme,
düşüncelere dalma, gibi engellerin ortaya
çıkmasını engeller. Bir çok dinleme engelinin panzehiridir.
alıştırma
AÇIKLIK GETİR:
Genellikle acılımla birlikte gider. Kısaca resmin bütününü görünceye kadar soru sormak
anlamına gelir. Açıklık getirme ayrıca karşı tarafların “seni tanımak ve anlamak için çaba göstermeye istekliyim” mesajını verir.
GERİ BİLDİRİM:
Etkili dinleme geri bildirime bağlıdır.
Söylenenleri acılımlarımızı onlara açıklık
getirdiğimiz ve anladığınızı umuyorsanız tam bu noktada tepkileriniz hakkında
konuşabilirsiniz.
Ne düşündüğünüzü hissettiğinizi yargılayıcı olmadan paylaşabilirsiniz. ÖRN: bence
gerçekten hata yapmış olma ihtimaliniz var.
(aptal gibi davrandın demek yerine) Bana söylemediğin bir şeyler olduğu
duygusuna kapılıyor.
EMPATİ KURARAK DİNLEME:
Bir koşulu vardır. Basitçe herkesin yaşamını sürdürmeye çalıştığını bilmek.
Birisi kızgın olduğunda, eleştirildiğinde, kendine acıma duyguları içinde olduğunda dinleme yeteneğiniz doğal olarak azalır.
Dinlemeyi zor bulduğunuz durumlarda şu soruları sorun…
1. Kızgınlık hangi gereksinimlerden kaynaklanıyor.
2. Bu kişi hangi tehlikeyi yaşıyor.
3. Bu kişi ne istiyor.
ACIKLIKLA DİNLEME:
En önemli kural yargılamadan önce sözün ve konuşmanın tamamını duymaktır.
Olgunlaşmamış değerlendirmelerin hiçbir anlamı yoktur.
FARKINDA OLARAK DİNLEME:
İki bileşeni vardır.
1. Söylenenleri tarih, insanlar ve yöntemlerle ilgili olan kendi bilgilerinizle
karşılaştırmaktır. Bunu yargılamadan iletişimin bilinen gerçeklerle nasıl
uyuştuğuna bakarak yaparsınız.
2. uygunluğu dinlemek ve gözlemlemektir.
Kişinin ses tonu vurguları, yüz ifadesi
,duruşu, konuşmasının içeriğine uygun mu?
Birisi size babasının öldüğünü söylerken gülümsüyorsa bunda bir uygunluk yoktur.
Böyle bir durumda yapılacak uyumsuzluk hakkında geri bildirim vermek ve duruma
açıklık getirmektir. Bunu görmezden gelirsek çelişkili iletiyi kabul ediyoruz demektir.
TAM DİNLEME:
İnsanlar dinlenmek isterler ve dinleyip
dinlemediğinizi anlamak için bazı ipuçları ararlar.
TAM DİNLEYİCİ OLMANIN YOLLARI
Göz temasını iyi kurun.
Hafifçe öne doğru eğilin.
Başınızı sallayarak ya da açılımlayarak konuşmanızı takviye edin.
TAM DİNLEYİCİ OLMANIN YOLLARI
Sorular sorarak konuya açıklık getirin.
Dikkat dağıtan şeylerden uzaklaşın
Kızgın ya da yılmış olsanız da söylenenleri anlamak için çabalayın.