• Sonuç bulunamadı

(1)45 Eylül 1999 Daha hafif yan etkileri olan yeni bir ilacın, Parkinson hastalığının tedavisin- de yaygın olarak kullanılan L-dopa’nın pabucunu dama atabileceği bildiriliyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "(1)45 Eylül 1999 Daha hafif yan etkileri olan yeni bir ilacın, Parkinson hastalığının tedavisin- de yaygın olarak kullanılan L-dopa’nın pabucunu dama atabileceği bildiriliyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

45

Eylül 1999

Daha hafif yan etkileri olan yeni bir ilacın, Parkinson hastalığının tedavisin- de yaygın olarak kullanılan L-dopa’nın pabucunu dama atabileceği bildiriliyor.

Parkinson, beyinde sinirsel uyarıla- rı taşıyan dopamin maddesini üreten hücrelerin ölümüyle ortaya çıkıyor. İle- ri evrelerinde hastalar, hareketleri üze- rindeki denetimi giderek yitiriyorlar.

Ellerin kolların ve başın titremesi, kas sertleşmesi ve hareketlerde yavaşlık, hastalığın başlıca belirtilerinden.

Son 10 yıldır Parkinson tedavisinde kullanılan başlıca araç, L-dopa adlı bir ilaçtı. Beyin bu ilacı dopamin’e çevire- rek hastalık belirtilerinin azalmasını ya da ortadan kalkmasını sağlıyor. Ancak ilacı yıllar boyu kullanan hastalar, her kullanımda etki süresinin biraz daha kısaldığından yakınmaktaydılar. Üste- lik ilacın, diskinezya denen ve kollar, bacaklar, baş ve boynun ani ve istem dışı hareketi biçiminde ortaya çıkan bir yan etkisi de vardı.

Bu etkileri ortadan kaldırmak için ameliyat dışında bir yöntem arayan Bir- mingham Üniversitesi (İngiltere) nöro- loglarından Carl Clarke, öteki Avrupa ülkelerinden, İsrail’den ve Kanada’dan

meslektaşlarıyla ortak bir araştırma baş- latmış. Beş yıl süreyle L-dopa kullanan 89 hastayla, SmithKline Beecham fir- masınca üretilen ve ReQuip adı altında pazarlanan ropinirol adlı bir ilaç verilen 179 hasta üzerinde hastalığın seyri kar- şılaştırılmış. Deneyde, ro p i n i rol alan hastalarda ilaç belirli bir üst sınıra ula- şınca tedavi L-dopa ile sürdürülüyor- muş. Temmuz sonunda Kanada’nın Vancouver kentinde yapılan Uluslarara- sı Parkinson Hastalığı Kongre s i ’ n d e yaptıkları açıklamada, Clarke ve ekip arkadaşları, ropinirol tedavisinin, hasta- lık belirtilerini bastırmada salt L-dopa uygulaması kadar etkin olduğunu, buna karşılık yeni ilacın yan etkilerinin çok daha az olduğunu öne sürdüler. Araştır- macılara göre L-dopa kullanan hastala- rın %46’sı diskinezyadan yakınırlarken, aynı oran ropinirol tedavisi gören hasta- larda yüzde 20’ye düşmüştü. Daha da önemlisi, ropinirol grubunda olup da L- dopa desteğine gereksinme duymayan hastaların yalnızca yüzde beşinde diski- nezya görülmüştü.

Ropinirol, dopamin agonistleri diye adlandırılan ve beyinde dopamin’in iş- levlerini taklit eden bir ilaç sınıfının

yeni üyesi. Ancak bu tür ilaçlar şimdiye değin akut mide bulantısı gibi kendile- rine özgü sorunlar taşıdığından ancak L-dopa için destek, ya da kısa süreli al- t e rnatif olarak kullanılmaktaydı.

ABD’nin Miami kentindeki Ulusal Parkinson Vakfı’nın tıbbi araştırmalar yöneticisi Abraham Lieberman, yeni ilacın, tıp dünyasında bu konudaki önyargıları ortadan kaldıracağına inanı- yor. Ama aynı yetkiliye göre L-dopa daha uzun süre hastalıkla mücadele için etkin bir silah olarak kalacak. Çün- kü deneydeki ro p i n i rol gru b u n d a k i hastaların üçte ikisi, L-dopa’ya destek- leyici bir tedavi aracı olarak gereksin- me duymuş. Ayrıca bazı hastalar da L- dopa’nın hastalık belirtilerini daha iyi örttüğünü, yan etkilerin de bu durum- da seve seve göze alınacak bir rahatsız- lık olduğu görüşünde.

New Scientist, 31 Temmuz 1999

Parkinson Hastaları İçin Yeni İlaç

Bilim adamları, erkeklerde dep- resyon için ilk fizyolojik göstergeyi açıkladılar: İşaret parmaklarından da- ha uzun olan yüzük parmakları. Do- ğum öncesi parmakları ve gonadların gelişimini düzenleyenler aynı genler.

Erkeklerde görece uzun parmaklar, cenindeki yüksek testosteron (er- keklik hormonu) düzeyleriyle ilintili görünüyor. Yüksek cenin testostero- nunun çeşitli psikolojik bozukluklar - la ilişkili olabileceği yolunda kanıtlar bulunduğundan, bir İngiliz araştırma ekibi bu ilişkiyi ölçmeye çalışmış. Li- verpool Üniversitesi biyologlarından John Manning ve ekip arkadaşları, 52 erkek ve 50 kadın deneğin parmak uzunluklarını ölçmüşler ve kendileri- ne Beck Depresyon Envanterini uy- gulamışlar. Test sonunda , sıfırdan 63’e kadar uzanan depresyon ölçe- ğinde erkek deneklerin 5 ortalama tutturdukları görülmüş. Yüzük par- makları en kısa olan 10 erkek denek, ortalama 1,56 puanda kalırken, en

uzun yüzük parmaklı 10 erkeğin or- talaması 8,5 olarak belirlenmiş. Öl- çekte 10’un yukarısı, depresyon alanı kabul ediliyor. Araştırmacılar, Evolu- tion and Human Behavior (Evrim ve İnsan Davranışı) dergisinde yayımla- nan makalelerinde, ceninlerde yük-

sek testosteron miktarının, erkekleri ileride depresyona eğilimli yaptığı sonucunu çıkart ı y o r l a r. Kadınlard a benzer bir ilinti saptayamadıklarını kaydeden araştırmacılara göre bu, er- kek ve kadınlarda depresyon için farklı etiyolojiye işaret ediyor.

ABD’nin New Jersey Eyaleti’ndeki Rutgers Üniversitesi evrim biyologu Robert Trivers da, erkeklerde par- mak orantılarının giderek ilgi çeken bir araştırma alanı haline geldiğini söylüyor. Bu alanda daha önce yürü- tülen bazı araştırmalar, uzun dördün- cü parmakla solaklık ve cinsel üret- kenlik arasında bir ilinti saptamışlar.

Nitekim, İngiliz araştırmacı Manning kendi ekibinin ayrıca yüzük parma- ğıyla müzik yeteneği (doğum öncesi testosteron miktarının beynin sağ ya- r ı m k ü resini geliştirmesi nedeniyle) ve düşük kalp krizi riski arasında bir ilinti gözlediğini de belirtiyor.

Science, 20 Ağustos 1999

Yüzük Parmağına Dikkat

Referanslar

Benzer Belgeler

• The actions of them are similar. • Antimuscarinic drugs may improve the tremor and rigidity of parkinsonism but have little effect on bradykinesia. • They are used for initial

• L-dopa dan daha az etkilidirler... Dopamin reseptör agonistleri Avantajları. • Etkileri enzimatik dönüşüme

CÜDA, ressam, 172 0 Tiyatro yapıları projelendirmesine yön veren önemli sorunlar, Yazan : Dr.. TABANLIOĞLU,

Toplanan verilerin çok sayıda olması veya karmaşık halde yer almalarından dolayı, verileri tasnif.. etmek, belirli bir düzen içinde analize hazırlamak

Kanun kapsamında kurulan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri, şiddetin önlenmesi ve tedbir kararlarının izlenmesine yönelik, şiddet mağduru kişiler ile şiddet

Hastamızda GAU’nun, ani uyku atakları şeklinde olması, sonrasında kendini dinlenmiş hissetmesi, ÇULT’da 1 adet SOREM periyodu olması ve bu şikayetinin pramipeksol

En yüksek doğruluk oranı (%85) , Tüm adlı gruptaki verilerin %45’i alındığında ve sınıflandırma için Destek Vektör Makineleri algoritması kullanıldığında

We usually come across corneal lipid deposits in dogs as; corneal dystrophy which is hereditary and observed in both eyes successively, corneal degeneration as a result of the