8.
Editör: Kadir Keskinkılıç EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ
ISBN 978-995-8792-89-4 Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.
© 2014, Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti’ye aittir.
Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı, mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz.
Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır.
Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz.
1. Baskı: Eylül 2005, Ankara 8. Baskı: Ağustos 2014, Ankara Yayın-Proje Yönetmeni: Ayşegül Eroğlu Dizgi-Grafik Tasarım: Gamze Dumlupınar Kapak Tasarımı: Gürsel Avcı Baskı: Ayrıntı Basım Yayın ve Matbaacılık Ltd. Sti İvedik Organize Sanayi 28. Cadde 770. Sokak No: 105/A Yenimahalle/ANKARA (0312-394 55 90) Yayıncı Sertifika No: 14749 Matbaa Sertifika No: 13987 İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi: 0312 430 67 50 - 430 67 51 Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60 Dağıtım: 0312 434 54 24 - 434 54 08 Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38 Hazırlık Kursları: 0312 419 05 60 İnternet: www.pegem.net E-ileti: pegem@pegem.net
BAŞLARKEN
İnsanlarını yetiştirme çabalarında olan ülkelerin ortak hedefl eri evreni, so- runları ve çözümleri ortak algılayan bireyler yaratmalarıdır. Durum böyle olunca, sorunu anlama, bilgiye ulaşma, çözüm yolları üretme ve çözümsel bilgileri ileri yaşamlara uygulama gün geçtikçe karmaşık bir hal almaktadır.
Eğitim bilimcisi olarak öğretmenlik mesleği her ne kadar yasal ve törel ta- nımlarla sınırlandırılmaya çalışılsa da farklılaşan beklentiler ve koşullardan dolayı her an yeniden tanımlanma gereği duymaktadır. Bilgiler engelleri aşma ve geleceği yapılandırma gücüdür. Bu günün bilgileri ile geleceğin çocuğunun eğitsel yapılan- dırılmasının güç olacağını anlamak zor olmasa gerek. Her nesil bir öncekinden daha donanık ve bilgi birikimli bir yaşama başlamaktadır. Değişen zamanda daha gelişmiş olma ihtiyacı hissedecek bir neslin öğretmeni olmak geçmişteki kadar ko- lay olmayacağı gibi, sancılı bir sürecin de başlangıcı olacaktır.
Bu sürece aday olan öğrencilerimizi ve mesleki yaşamlarını coşku ile sürdü- ren öğretmenlerimizi özverilerinden dolayı kutluyorum. Bu kitap, yaşınıza yakın yaşta ve genç olarak adlandırılacak bir yazar kadrosuyla hazırlandı. Yetiştirirken, geliştirirken, kendi gelişimini de hedef alan bir yazar kadrosuyla…
Bu çalışmaya destek veren Pegem Akademi Yayıncılık yöneticilerine ve çalı- şanlarına teşekkür ediyorum.
Çalışmanın, yazar kadrosunun öğretmenlerini sevindirecek, öğrencilerini bilgilendirecek güce gelmesini diliyorum.
Ağustos, 2014 Editör
Kadir KESKİNKILIÇ
BÖLÜMLER ve YAZARLARI
1. Bölüm: Eğitimle İlgili Temel Kavramlar
Yahya Çıkılı, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi 2. Bölüm: Meslek Olarak Öğretmenlik
Gürbüz Ocak, Afyon Kocatepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 3. Bölüm: Eğitim Bilimlerinde Yöntem
Güngör Keskinkılıç Yumuşak, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi
4. Bölüm: Eğitimin İşlevleri
H. Ömer Beydoğan, Ahi Evran Üniversitesi, Kırşehir Eğitim Fakültesi 5. Bölüm: Eğitimin Yasal Temelleri
Kadir Keskinkılıç, Ahi Evran Üniversitesi, Kırşehir Eğitim Fakültesi 6. Bölüm: Eğitimin Psikolojik Temelleri
Mehmet Ali Çakır, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 7. Bölüm: Eğitimin Toplumsal (Sosyal) Temelleri
Mustafa Sarıtaş, Uludağ Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 8. Bölüm: Eğitimin Tarihsel Temelleri
Mustafa Şanal, Erciyes Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 9. Bölüm: Eğitimin Felsefi Temelleri
Aysel Ferah, Sakarya Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 10. Bölüm: Eğitimin Politik Temelleri
Rüştü Yeşil, Ahi Evran Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 11. Bölüm: Eğitimin Ekonomik Temelleri
Perihan Ünüvar, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 12. Bölüm: 21. Yüzyılda Eğitimde Yeni Yönelimler
Gürbüz Ocak, Afyon Kocatepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi
İÇİNDEKİLER
Başlarken ...iii
Bölümler ve Yazarları ...iv
İçindekiler ...v
Şekiller Listesi ... xii
Tablolar Listesi ... xii
1. Bölüm EĞİTİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR (ss: 1-36) Yahya ÇIKILI Temel Kavramlar ... 1
Eğitim ... 3
Öğrenme ... 12
Öğretim ... 17
Ölçme ve Değerlendirme ... 17
Eğitim-Öğrenme-Öğretim Arasındaki İlişki ... 18
Program ... 24
Değerlendirme Soruları ... 32
Kaynakça... 35
2. Bölüm MESLEK OLARAK ÖĞRETMENLİK (ss: 37-87) Gürbüz OCAK Öğretmen Yetiştirme ... 37
Cumhuriyet Döneminde Öğretmen Yetiştirmenin Kısa Tarihi Gelişimi ... 37
Öğretmen Yetiştirmenin Bugünkü Durumu ... 40
Eğitim Fakültelerinde Öğretmenlik Lisans Programları ... 44
Gelecek İçin Öğretmen ... 52
Öğretmen Sorumlulukları ... 52
Öğretmen Yeterlilikleri ... 63
Geleneksel Öğretmen – Çağdaş Öğretmen ... 64
Etkili Öğretmen ... 66
Teknoloji ve Öğretmen ... 68
Öğretmenlik Mesleğinin Sorunları ... 69
Meslek Olarak Öğretmenlik ... 69
Değerlendirme Soruları ... 81
Kaynakça... 85
3. Bölüm
EĞİTİM BİLİMLERİNDE YÖNTEM (ss: 89-102)
Güngör KESKİNKILIÇ YUMUŞAK
Bilim ...89
Bilimin Tanımı ...89
Bilimin Amacı ve İşlevi ...90
Bilim Dalları ...90
Bilimin Temel Özellikleri ...91
Bilimsel Bilgi Nedir? ...92
Bilgi Elde Etme Yolları ...94
Bilimsel Yöntem ...96
Bilimsel Araştırma...96
Eğitimde Araştırma Alanları ...97
Eğitim ve Bilim ...98
Eğitim Bilimleri ...99
Değerlendirme Soruları ... 100
Kaynakça... 102
4. Bölüm EĞİTİMİN İŞLEVLERİ (ss: 103-132) H. Ömer BEYDOĞAN Giriş ... 103
Küreselleşme Sürecinde Eğitimin Değişen İşlevleri ... 108
Küreselleşme Olgusuyla ilgili Olumlu Görüşler ... 108
Küreselleşme Olgusuyla İlgili Olumsuz Görüşler ... 109
Eğitimin Siyasal İşlevi ... 111
Eğitimin Toplumu Değiştirme İşlevi ... 115
Eğitimin Kültürel İşlevleri ... 118
Eğitimin Ekonomik İşlevleri ... 125
Değerlendirme Soruları ... 129
Kaynakça... 131 vi Eği m Bilimine Giriş
5. Bölüm
EĞİTİM VE YASAL TEMELLERİ (ss: 133-177)
Kadir KESKİNKILIÇ
Eğitim ve Yasal Temelleri... 133
Türk Eğitim Sisteminin Düzenlenmesinde Esas Alınanlar ...134
Türk Milli Eğitiminin Yazılı Yasal Dayanakları ...134
Eğitim Sisteminin Genel Karakteri ...135
Türkiye Cumhuriyeti Anayasalarında Eğitim ...138
1924 Anayasası ...138
1961 Anayasası ...141
1982 Anayasası ...141
Türk Milli Eğitiminin Genel Amaçları ...143
Türk Eğitim Sistemi ...146
Türk Eğitim Sisteminin Genel Yapısı ...150
Milli Eğitim Bakanlığı Örgütü ...152
Milli Eğitim Bakanlığının Görevleri ...156
Kaynakça...176
6. Bölüm EĞİTİMİN PSİKOLOJİK TEMELLERİ (ss: 179-211) Mehmet Ali ÇAKIR Giriş ... 179
Gelişim Psikolojisi ... 181
Gelişim ve Eğitim Psikolojisi ile İlgili Temel Kavramlar ... 181
Gelişimin İlkeleri ... 182
Gelişim Dönemleri ve Görevleri ... 183
Kişilik Gelişimi ... 188
Kişiliğin Başlıca Özellikleri ... 188
Psikoseksüel Gelişim ... 190
Erikson’un Psikososyal Gelişim Kuramı ... 192
Öğrenme Psikolojisi ... 195
Davranışçı Yaklaşımlar ve Öğrenme... 195
Klasik (Tepkisel) Koşullanma ... 195
Koşullanma Süreci ... 196
Klasik Koşullanmanın Temel Kavramları ... 196
Edimsel (Operant) Koşullanma ... 198
Sosyal Bilişsel Öğrenme Kuramı ... 200
Sosyal Bilişsel Kuramın Temel İlkeleri ... 202
Gözlem Yoluyla Öğrenme Süreçleri ... 204
Öğrenmeyi Etkileyen Faktörler ... 205
Değerlendirme Soruları ... 207
Kaynakça... 210 vii İçindekiler
7. Bölüm
EĞİTİMİN TOPLUMSAL (SOSYAL) TEMELLERİ (ss: 213-243)
Mustafa SARITAŞ
Sosyoloji – Eğitim Sosyolojisi ... 213
Sosyoloji Bilimi ... 213
Eğitim Sosyolojisi ... 215
Toplumsal Bir Kurum Olarak Eğitim ... 220
Eğitimin Bir Kurum Olarak Gelişimi ... 220
Eğitim Kurumlarının İşlevleri ... 223
Kültürel Birikim Aktarma ve Yenilikçi Bireyler Yetiştirme İşlevi ... 223
Eğitimin Bireyi Geliştirme İşlevi ... 225
Eğitim ve Toplumsallaşma ... 229
Toplumsallaşma Kavramı... 229
Toplumsallaşmanın İşlevleri ... 229
Toplumsallaşma Biçimleri ... 230
Toplumsallaşmada Rol Oynayan Etmenler ... 230
Çocuğun Toplumsallaşmasında Ailenin Rolü ... 230
Eğitim Kurumlarının Toplumsallaşmadaki Önemi ... 231
Eğitim ve Toplumsal Değişme ... 232
Değişme Kavramı ... 232
Toplumsal Değişmeyi Sağlayan Faktörler ... 233
Eğitim-Toplumsal Değişme İlişkisi... 233
Eğitim ve Toplumsal Hareketlilik ... 236
Toplumsal Hareketlilik Kavramı ... 236
Toplumsal Hareketliliğe Yol Açan Etmenler... 236
Toplumsal Hareketlilikte Eğitimin Rolü ... 237
Değerlendirme Soruları ... 239
Kaynakça... 242 viii Eği m Bilimine Giriş
8. Bölüm
EĞİTİMİN TARİHSEL TEMELLERİ (ss: 245-279)
Mustafa ŞANAL
Giriş ... 245
Avrupa’da Eğitimin Tarihsel Gelişimi ... 246
Türklerde Eğitimin Tarihsel Gelişimi ... 248
İslamiyet Öncesi Dönemde Eğitim ... 248
İslamiyet Sonrası Dönemde Eğitim ... 250
Karahanlı, Samanoğulları ve Gaznelilerde Eğitim ... 250
Selçuklularda Eğitim ... 252
Osmanlılarda Batılılaşma Dönemi Öncesi Eğitim Uygulamaları ... 255
Medreseler ... 255
Sıbyan Mektepleri ... 257
Enderun Mektebi ... 258
Osmanlılarda Batılılaşma Döneminde Eğitim(1773-1920) ... 259
Öğretmen Yetiştiren Kurumlar ... 264
Cumhuriyet Döneminde Eğitim Uygulamaları... 271
Özet ... 273
Kaynakça... 273
9. Bölüm EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ (ss: 281-326) Aysel FERAH Giriş ... 281
Felsefe Nedir?... 283
Felsefenin Konuları ... 286
Felsefi Akımlar ve İnsan Anlayışları ... 291
Eğitim Felsefesi ... 298
Eğitim - Felsefe İlişkisi ... 304
Eğitimin Felsefeye Bakışı ... 305
Felsefenin Eğitime Bakışı ... 306
Eğitimde Felsefi Akımlar ve Eğitim Anlayışları ... 306
Eğitim Felsefesinin Geleceğe Açılımı ... 313
Değerlendirme Soruları ... 322 ix İçindekiler
10. Bölüm
EĞİTİMİN POLİTİK TEMELLERİ (ss: 327-346)
Rüştü Yeşil
Politika ... 327
Politika ve Eğitim ... 329
Eğitim Politikası ... 330
Eğitimin Politik İşlevleri ... 332
Demokrasi ... 334
Demokrasi ve Eğitim ... 335
Demokrasi Eğitimi ... 337
Demokratik Eğitim ... 338
Değerlendirme Soruları ... 342
Kaynakça... 345
11. Bölüm EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ (ss: 347-360) Perihan ÜNÜVAR Giriş ... 347
Eğitim – Ekonomi İlişkisi ... 348
Kıt Mal ... 349
Serbest Mal ... 349
Alternatif Maliyet / Vazgeçme Maliyeti ... 349
Ekonominin İlgili Olduğu Kavramlar ... 349
İhtiyaçlar ... 350
Üretim... 350
Gelir ... 351
Harcama ... 352
Eğitim ve Kalkınma ... 352
Eğitim ve Verimlilik ... 353
Eğitim ve Arz – Talep ... 355
Eğitim Talebi (İstemi) ... 355
Eğitim Arzı (Sunumu) ... 356
Sonuç ... 357
Değerlendirme Soruları ... 358
Kaynakça ... 360 x Eğiti m Bilimine Giriş
12. Bölüm
21. YÜZYILDA EĞİTİMDE YENİ YÖNELİMLER (ss: 361-387)
Gürbüz Ocak
21. Yüzyıl Eğitimine Genel Bakış ... 361
Basamaklı Öğretim Programı ... 365
Beyin Temelli Öğrenme ... 366
Çoklu Zekâ ... 368
Eleştirel Düşünme ... 369
Okuma Parçası ... 372
İnternet Tabanlı Öğrenme ... 372
Problem Çözmeye Dayalı Öğrenme ... 374
Proje Tabanlı Öğrenme ... 375
Uzaktan Eğitim ... 377
Yansıtıcı Düşünme ... 378
Yaratıcı Düşünme ... 380
Yaşam Boyu Öğrenme ... 381
Değerlendirme Soruları ... 383
Kaynakça... 385 İçindekiler xi
ŞEKİLLER LİSTESİ
Şekil 1.1: Eğitim, Öğrenme ve Öğretim Arası İlişki Şeması ... 18
Şekil 2.1: Hizmetiçi Eğitim Türleri ... 76
Şekil 5.1: Milli Eğitimin Yasal Dayanakları Şeması ... 135
Şekil 5.2: Açık Sistem Şeması ... 148
Şekil 9.1: Eğitim Felsefesinin Konusu ... 299
Şekil 9.2: Eğitim Felsefesinin Diğer Bilimlerle Komşuluk İlişkileri ... 300
Şekil 9.3: Toplayıcı Eğitim Felsefesi ... 301
Şekil 9.4: Disiplinler Arası Eğitim Felsefesi ... 302
Şekil 9.5: İç Etkiler (Doğrudan Birikim) ... 303
Şekil 9.6: Dış Etkiler (Dolaylı Etkiler) ... 303
TABLOLAR LİSTESİ Tablo 2.1: Eğitim Fakülteleri Öğretmenlik Lisans Programlarının Dönemlere Göre Kredi Dağılımı ... 45
Tablo 2.2: Dört Yıllık Lisans Programı İçinde Yer Alan Öğretmenlik Meslek Bilgisi Dersleri ... 46
Tablo 2.3: Branş Öğretmeni Yetiştiren Anabilim Dalları ... 47
Tablo 2.4: Ortaöğretim Alan Öğretmenliği Tezsiz Yüksek Lisans Programı Dersleri ...49
Tablo 2.5: Sınıf Öğretmenliği Derslerinin Alanlara Göre Dağılımı ... 50
Tablo 2.6: Örnek Meslek Bilgisi Dersleri (Sınıf Öğretmenliği) ... 51
Tablo 2.7: Eğitim Kademeleri ve Yerleşim Yerine Göre Okul, Öğrenci, Öğretmen ve Derslik Sayısı ... 72
Tablo 3.1: Tümevarım ve Tümdengelim Yöntemlerinin İşleyişi ... 95
Tablo 9.1: Eğitimde Geleceğe Yönelik Gereksinmeler ... 314
Tablo 9.2: Tübitak’ın 2023 Yılı İçin Öngördüğü Eğitim Felsefesini Oluşturan Öğeler ... 317
Tablo 12.1: Beyin Temelli Öğrenme ve Geleneksel Öğretimin Karşılaştırılması ... 367 xii Eğiti m Bilimine Giriş
Yrd. Doç. Dr. Yahya ÇIKILI Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi
EĞİTİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
1. BÖLÜM
TEMEL KAVRAMLAR
Başlangıcı insanlık tarihi ile birlikte ele alınan eğitim, insanlığın en önemli problemlerinden birisini oluşturmuştur. Çünkü tarihe baktığımızda önemli ince- leme alanlarından birisinin eğitim kurumu olduğu görülmektedir. Eğitim alanın- daki değişme ve gelişmelerin de toplumlar üzerinde önemli bir etkide bulunduğu gerçeği ile karşılaşmaktayız. Glasser’a göre Ruslar, ilk aya ayak bastığında Amerika Birleşik Devletlerinin ilk sorguladığı yer eğitim kurumları olmuştur.
Tarihte önemli adımların atıldığı zaman dilimlerinde ilk ele alınan ve tartı- şılan yine eğitim kurumları olmuştur. Örneğin Osmanlı Devleti çeşitli yenilikleri gerçekleştirme sürecinde eğitim alanında da önemli değişikliklere gitmiştir. Bu değişikliklerin bir bölümünde direk eğitimi ile ilgili kararlar olmasa bile eğitim alanında yapılması gereken düzenlemeler zorunlu hale gelmiştir. Atatürk Türki- ye Cumhuriyetini kurduğunda yine en çok üzerinde durduğu kurumlardan birisi eğitim olmuştur.
Sosyolojik olarak toplumların geçirdiği evrelere baktığımızda da eğitim ala- nındaki arayış ve yeniliklerle karşılaşmaktayız. Genel olarak toplumların, avcı ve toplayıcı, tarım, ticaret, sanayi, bilgi toplumu evrelerini geçirdiği kabul edilmekte- dir. Bütün bu evrelerde yine eğitim alanında yapılan yenilik ve değişmeler karşı- mıza çıkmaktadır. Sanayileşme ve bilgi toplumuna geçiş ile birlikte eğitimin önemi daha da artmıştır.
Bütün bu gelişmeler sırasında insanlar en kısa zaman içinde nitelikli bireylerin nasıl yetiştirileceği sorusuna cevap aramışlar ve insanın bildiklerini başka bireylere aktarma gereğini ortaya çıkarmışlardır. Bu durum insanların işbirliği yolu ile bir- birlerine bildiği ve yapabildiği bilgi ve becerileri kazandırma sürecini başlatmıştır.
Tüm toplumlar kendi varlığını devam ettirmenin yollarını aramış ve yeni ye- tişen bireylerin içinde bulunduğu aile ve topluma uyum problemini çözebilmek için de insanlar bildiği bilgi ve becerileri başkasına aktarma ihtiyacı duymuştur.
Bilgi aktarma sürecinde ise en önemli yeri kültür oluşturmuştur. Toplumların sa- hip olduğu kültürü, koruma, aktarma ve geliştirmede esas kurum eğitim kurumu olmuştur.
Eğitim sürecinin esas unsuru ise öğretmenlerdir. Yetişme süreci içinde öğ- retmen adaylarının gelecekte eğitim-öğretim faaliyetlerini gerektiği gibi yerine getirmeleri, değerlendirme yapabilmeleri, orijinal uygulamalar ve önerilerde bu- lunabilmeleri için eğitim-öğretim hizmetleri ile ilgili temel kavramları çok iyi öğ- renmiş olmaları gerekmektedir. Çünkü kavramlara yüklenen anlamlar bireylerin davranışları üzerinde de etkili olabilmektedir. Kavramların diğer yararlarını şöyle sıralayabiliriz; (Fidan, 1996).
1. Kavramlar yolu ile insan zihni, çevremizin karmaşıklığını basitleştirir.
Kavramlar insanları ayrıntılardan çok onların tutsağı olmaktan kurtarır.
Örneğin, eğitimciler eğitim üzerinde tartışırken verilen çok sayıdaki ta- nımdan çok eğitimin içinde geçen kavramlar ve bu kavramların işlevleri üzerine yoğunlaşmalarını sağlayacaktır.
2. Kavramlar insanlar arasındaki iletişimin gerçekleşmesinde, insanların birbirlerini anlamalarını sağlamada çok önemli bir rol oynarlar. Yanlış anlamalar çoğu kez kavramlara verilen farklı anlamlardan doğabilmek- tedir. Örneğin, iki öğretmen öğrenci merkezli eğitim üzerinde konuşur- ken bu kavrama aynı anlamı verdiklerinde daha iyi iletişim kurma ve tartışma imkânına sahip olacaklardır.
3. Kavramların birbiri ile ilişkisinden ilkeler ve kurallar ortaya çıkar. İl- kelerin sağlamlığı, doğru yargıda bulunmaya ve problemleri anlayarak çözmemize yardımcı olur. Örneğin, velilerle görüşme yapan bir öğret- men öğrencinin problemini daha iyi belirleme ve çözüm getirme şansını yakalayabilecektir
Bununla birlikte Bloom tarafından geliştirilen bilişsel hedef alanının ilk ba- samağını bilgi basamağı oluşturmakta ve bilgi basamağının bir kategorisini de kavramlar bilgisi oluşturmaktadır. Bloom’a göre bilişsel alanda öğrenme altı basa- makta gerçekleşmekte ve her üst basamağa geçiş bir önceki öğrenme basamağını öğrenmeyi gerektirmektedir. Bu durumda öğretmen adaylarının daha sonra göre- cekleri öğretmenlik meslek bilgisi dersleri ile ilgili kazanımları elde edebilmeleri için öğretmenlik mesleğine giriş dersinin esas konusu olan eğitim-öğretim ile ilgili temel kavramları ve eğitimin temellerini çok iyi öğrenmiş olmaları gerekmektedir.
2 Eğiti m Bilimine Giriş
Eğitim
Yukarıda bahsettiğimiz gibi eğitim oldukça eski zamanlara kadar gitmekte ve insanlar eğitim ile ilgilenmeye başladığı andan itibaren eğitimin ne olduğunu, hangi işleve sahip olduğunu, nasıl yapılabileceği sorularına cevaplar aramıştır. Bu doğrultuda günümüze kadar eğitim ile ilgili birçok tanım yapılmıştır.
Değişik şekillerde tanımların yapılmış olmasının birçok nedeni bulunmak- tadır. Bunlardan bir kısmı insanların eğitim ile ilgili elde ettikleri tecrübeler ol- muştur. Eğitim ile ilgili her bir uygulama ve kazanım eğitimin ne olduğu ve nasıl olması gerektiği hususunda yeni görüşlerin otaya çıkmasına neden olmuştur.
İnsan ve doğa ile ilgili yapılan araştırma ve bu araştırmalardan elde edilen sonuçlar da eğitim ile ilgili yapılan tanımlara katkıda bulunmuştur. Yapılan her araştırma insanın ve doğada meydana gelen olayların yeni bir özelliğini ortaya çıkarmıştır.
Eğitim işinin birçok bilim alanını ilgilendirmesi ve araştırma konusu olması da farklı tanımların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Örneğin, sosyoloji, psiko- loji, antropoloji gibi alanların konusu direk olarak insan olduğu için doğrudan eğitim ile ilgilenmek durumunda kalmışlardır.
Eğitim sürecinin dinamik bir yapıya sahip olması da eğitim ile ilgili araştır- maların yenilenmesi ve değişen şart ve durumlarda verilmesi gereken eğitim hiz- metlerinin değişmesi sonucu eğitimin yeniden tanımlanmasına neden olmuştur.
Örneğin, içinde bulunduğumuz bilişim çağı okulların, öğretmenlerin görevlerin- de önemli değişiklikler ortaya çıkarmıştır. Bunlardan birisi bilgi aktaran öğretmen ve okul yapısından öğrenmeyi öğreten öğretmen ve okul yapısına geçişi zorunlu hale getirmiştir.
Eğitime bakış açısı ve felsefi temel yapı da eğitimin tanımlanmasında etkili olmuştur. İdealist anlayışa göre eğitim, özgür ve bilinçli insanoğlunun, Tanrı’ya olan yükseltici uyum çabalarının bitimsiz sürecidir. Realist anlayışa göre eğitim, yeni kuşaklara kültürel mirası aktararak onları yetişkinler toplumuna uyuma ha- zırlama sürecidir. Pragmatist anlayışa göre ise eğitim, bireyi, yaşantılarını yeniden inşa yolu ile yetiştirme sürecidir.
Eğitim aynı zamanda gelişmişliğin bir ölçüsü işlevini üstlenmiştir. Çünkü gü- nümüzde gelişmişliğin esas ölçütlerinden birisini de eğitim oluşturmaktadır. Av- rupa Birliğinin yeni üye olacak devletlerden istediği kriterlerden birisi de eğitim alanında yapılması gereken yenilik ve düzenlemelerden oluşmaktadır.
Ülkelerin gerek bilgi, gerek teknoloji, gerekse ekonomik açıdan gelişmesinde ve diğer ülkelerle yarışabilir hale gelmesinde eğitim önemli bir yere sahiptir. Çün- kü eğitim ekonomik açıdan bir yatırım ve üretim merkezi özelliği taşımaktadır
Eğiti mle İlgili Temel Kavramlar 3
(Kıncal, 2004). Bu durum da eğitimin tanımı üzerinde etkili faktörlerden birisi üretim alanı olmuştur.
Eğitim günümüzde yazı dilinde ve konuşmalarda aşağıdaki anlamlarda kul- lanılmaktadır (Ertürk, 1994).
1. Eğitim bir bilim alanıdır 2. Eğitim toplumsal bir hizmettir
3. Eğitim, kişinin geçmiş yaşantılarını anlatmak için kullanılır
4. Kişinin ne düzeyde eğitim gördüğünü belirtmek amacıyla öğrenim anla- mında kullanılır
5. Eğitim, bir milletin asırlar süren kültürünün bir ürünüdür
6. Eğitim, bazen yapılan eğitimin konusunu belirler. Çıraklık eğitimi gibi 7. Eğitim terimi bazen eğitime alınacak kitleyi belirtecek şekilde kullanılır.
Halk eğitimi gibi.
8. Eğitim terimi bazen eğitim aracını gösterecek şekilde kullanılır. Uzaktan eğitim gibi.
9. Eğitim terimi bazen önceki eğitimi tamamlayıcı anlamda kullanılır. Hiz- metiçi eğitim gibi.
10. Eğitim terimi bazen de örgün eğitim gibi bir sistemi belirlemek için kul- lanılmaktadır.
Şimdi eğitim ile bugüne kadar yapılmış olan tanımların bir kaçını ele alalım.
Efl atun’ göre eğitim; insana en iyi olgunluğu vermektir.
J.J. Rousseau’ya göre eğitim; Çocukları yetiştirme ve insan yapma sanatıdır.
E. Durkheim’e göre eğitim; Sosyal olmayan nesli sosyalleştirmektir.
Spencer’a göre eğitim; tam bir yaşayışa hazırlıktır.
Gökalp’e göre eğitim; bir toplumda yetişmiş neslin yetişmekte olan nesle fikir ve hislerini aktarmasıdır (Celkan, 1990). Gökalp eğitimin amacını da kültür aktarımı olarak görmektedir (Akyüz, 1983).
Fidan’a göre eğitim; en genel anlamıyla insanları belli amaçlara göre yetiş- tirme sürecidir (Fidan, 1996).
İ. Hakkı Baltacıoğlu’na göre eğitim; çocukların hayata hazırlanması süre- cidir.
Yusuf Has Hacip’e göre eğitim; olumlu davranışları kazanma ve bu şekilde hayata hazırlanma sürecidir.
4 Eğiti m Bilimine Giriş
Mümtaz Turhan’a göre eğitim; bir ülkenin genel eğitiminin milli ya da top- lumsal amacının, kültürü bir değer olarak genç nesillere kazandırmak ve mev- cut kültürün geliştirilmesini sağlamaktır.
Yukarıdaki tanımlara baktığımız zaman eğitimin daha çok sosyal yönünün vurgulandığı görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında eğitimin, bireylere içinde bu- lunduğu toplumun kültürünü aktarma ve bireylerin topluma uyumunu sağlama gibi bir işlevi söz konusudur.
Eğitime psikolojik açıdan yaklaşım gösterenlere göre eğitim, bireyin sahip ol- duğu yetenekleri, arzuları ve ilgileri ulaşabileceği en üst düzeye kadar çıkarmak, kişinin potansiyelini tam olarak geliştirebilmek için gerekli çevre imkanlarını ha- zırlamaktır (Kıncal, 2004). Burada ise daha çok birey ve özellikleri merkeze alın- makta ve çevrenin bu özellikleri geliştirebilecek şekilde düzenlenmesi vurgulan- maktadır.
Tyler’a göre eğitim; kişinin davranış örüntülerini değiştirme sürecidir (Er- gün ve diğ., 1999).
Sati Bey’e göre eğitim; bireyin özel kabiliyetlerini köreltmeksizin genel ka- biliyetlerini artırmayı ve maharet sahibi yapmayı amaçlayan bir faaliyettir.
Bu tanımlar arasında benzerlikler yanında farklılıklar da bulunmaktadır. Ta- nımlar arasındaki benzerliği eğitimin, bireyin tutum ve davranışlarında değişiklik meydana getiren bir faaliyet olması şeklinde ifade etmek mümkündür. Tanımlar arasındaki farklılıkları ise iki boyutta ele alabiliriz. Bu boyutlardan birincisi kap- sam ile ilgilidir. Bazı düşünürler eğitimi tutum ve davranış değiştirme olarak ele alıp kapsamı geniş tutmakta, bazı düşünürler ise kasıt ve şartlandırma unsurunu ön plana çıkararak kapsamı daraltmaktadır. Farklılığın ikincisi ise eğitimin etkisi ile ilgilidir. Burada da bazı eğitimciler eğitim yolu ile bireylere istenilen her türlü değişikliğin yapılabileceğini vurgularken, bazıları bu değişikliğin sınırlı kalacağı- na vurgu yapmaktadırlar (Ergün ve diğ., 1999).
Eğitim ile ilgili günümüzdeki en genel ve kabul gören tanım ise; bireylerin kendi yaşantısı yoluyla, kasıtlı olarak istendik davranış değiştirme sürecidir (Ertürk, 1994).
Burada eğitimin hem işlevi, hem kimin ile ilgili olduğu hem de nasıl olma- sı gerektiğine vurgu yapılmaktadır. Ayrıca bu tanımda eğitimin hem toplumsal hem bireysel yönü vurgulanmaktadır. Çünkü eğitim için birey ve yaşantısı merke- ze alınmakla birlikte davranışlarında değişiklik esası getirilmektedir. Bu davranış değişikliği bireyin hem içinde yaşadığı topluma uyumunu sağlayacak davranışları hem de sahip olduğu nitelikleri içerebilir.
Eğitimin kabul gören tanımı içinde, tanımın daha iyi anlaşılması için açıklan- ması gereken kavramlar bulunmaktadır. Bu kavramlar şöyle tanımlanabilir.
Eğiti mle İlgili Temel Kavramlar 5
Yaşantı
Bireyin diğer bireyler ve çevresi ile etkileşiminin bireyde bıraktığı izler olarak tanımlanmaktadır (Demirel, 2001).
Tanımda geçtiği gibi bireyin davranışında herhangi bir değişikliğin yapılabil- mesi için yaşantı gerekmektedir. Birey okulda arkadaş grupları ile, öğretmenleri ile, kazanması gereken davranış ile ve öğrenmesi gereken bilgi ile bir şekilde ya- şantı sahibi olması gerekmektedir. Eğer çevremizdeki dünya ile ilgili hiçbir yaşan- tıya sahip değil isek davranışlarımızı refl ekslerimiz yönlendirmektedir. Bireyler çevresi ile etkileşime girerek yaşantı kazanmakta ve refl eksleri amaçlı davranışlara dönüşmektedir. Bireyin çevresi ile yaptığı her etkileşim iz bırakmayabilir. Yaşantı- nın oluşabilmesi için etkileşimin yaşantı sınırını aşması gerekmektedir. Örneğin;
Bir konferanstan sonra sadece konuşmacının söylediği esprileri hatırlıyorum de- diğimiz zaman espri haricindeki durumların bizde yaşantı oluşturacak eşiği geç- mediğini belirtmiş oluruz (Senemoğlu, 1997).
Yaşantı, yaşanılmış ve kazanılmış yaşantı olarak iki türde düşünülmektedir.
Belirli bir etkinlikte yer alan etkinliklerin tümü yaşanılmış yaşantıyı, bireyde davranış değişikliğini sağlayan, kalıcı, izli etkinliklere ise kazanılmış yaşantılar denilmektedir. Burada yaşantı eğitsel ve eğitsel olmayan yaşantı olmak üzere iki şekilde düşünülebilir (Karaağaç, 2002). Eğitsel yaşantı, belirli, amaçlı ve öğrenme ürünü olan yaşantılardır. Ancak öğrenme sadece okul veya sınıf ortamı ile sınırlı değildir. Bireylerin her türlü etkileşimde bulunduğu çevre bu işin içinde yer al- maktadır. Burada bireyler istenmeyen davranışları da kazanabilmektedirler. İşte istenmeyen davranışların kazanıldığı bu tür yaşantılara eğitsel olmayan yaşantı denilmektedir.
Davranış
Eğitim, tanımda belirtildiği gibi eğitim alan kişinin davranışlarını değiş- tirmeyi amaç edinmektedir. Davranış kısaca uyarıcılara verilen tepki olarak ta- nımlanmaktadır. Ancak bu tanımı, değiştirmeye çalıştığı davranış açısından ele aldığımızda yeterli olmamaktadır. Eğitimcilere göre davranış, gözlenebilen ve ölçülebilen bilinçli etkinliklerin tümü olarak (Başaran, 1983) tanımlanmaktadır.
Davranış bazı eğitimcilere göre ise, organizmanın her türlü etkinliği olarak tanım- lanmakta ve bu yönüyle davranış organizmanın gözlenebilen ya da gözlenemeyen örtük etkinliklerinin tümünü içermektedir (Senemoğlu, 1997).
Davranış, eğitimin tanımında yer alan en önemli kavramdır. Eğitim alanında daha çok gözlenebilen ve ölçülebilen davranışlar üzerinde durulmaktadır. Gözle- nemeyen ve ölçülemeyen davranışlar eğitim açısından yeterli görülmemektedir 6 Eğiti m Bilimine Giriş
(Demirel, Kaya, 2001). Çünkü eğitim yolu ile değiştirmeye çalıştığımız davranış- ları gözlememiz, ölçmemiz ve sonuçta bir değerlendirmeye varmamız gerekmek- tedir (Sönmez, 1994). Davranışları doğuştan gelen, geçici ve sonradan kazanılan olmak üzere üç grupta ele almak mümkündür. Eğitim ürünü olan davranışlar son- radan kazanılan davranışlar grubunda yer almakta ve daha çok istendik davranış- lar kazandırmak amaçlanmaktadır (Senemoğlu, 1997).
Davranışı bilinçli ve bilinçsiz davranış olarak iki şekilde ele alabiliriz. Birey, davranışı başlatan etkinin farkındaysa ve bu etkiye karşı göstermesi gereken tep- kinin yönünü ve biçimini kendisi belirliyorsa ve belirlediği bu tepkiyi yine kendisi eyleme dönüştürüyorsa bu tür tepkilere bilinçli davranış denilmektedir. Eğer bi- rey, kendisine gelen bir etkiye karşı göstermesi gereken tepkinin yönünü ve biçi- mini belirlemede kendi bilinç ve iradesi olmaksızın tamamen istem dışı ve kendi- liğinden oluşan tepkiler gösteriyorsa buna bilinçsiz davranış denilmektedir.
Kasıt
Eğitim tanımı içinde geçen diğer kavram ise kasıttır. Kasıt daha çok istenilen değişimlere bizi ulaştıracak planlamaları yapma gereğini vurgulamak amacıyla kullanılmıştır. Eğitim-öğretim faaliyetleri bireyi geliştirmek, topluma kazandır- mak, bireye meslek kazandırmak gibi önemli görevleri üstlendiği için tesadüfen, farkında olunmadan gerçekleştirilebilecek bir özellik taşımamaktadır. Tam tersine planlı, programlı olmayı gerektiren bir süreçtir.
İstendik
Eğitimin tanımı içinde geçen istendik kavramı, eğitim süreci sonunda kazan- dırılması düşünülen davranışların önceden planlanmasını iyi, güzel, doğru gibi değer yargısı içeren ölçütlere göre belirlenmesini ifade etmektedir.
Süreç
Süreç, değişim içinde olan bir nesnenin, olayın, düşüncenin, davranışın belli düzen içinde bir amaca doğru gelişmesini anlatmak için kullanılan bir kavramdır (Başaran, 1983). Başka bir ifade ile bir davranışın, durumun, düşüncenin değiş- mesi için gerekli işlemler bütünüdür. Eğitim bir süreç olup bir anda olup biten bir olay değildir. Eğitimin gerçekleşebilmesi için birbiri ile ilgili birtakım olay ve uygulamaların birbirini izleyerek meydana gelmesi, bir birikimin oluşması gerek- mektedir. Bazı anne ve babaların istediği gibi eğitim-öğretim kurumları bir anda çocukları değiştirme şansına sahip, sihirli bir değnek değildir.
Eğitimciler, eğitimin formal ve informal olmak üzere iki şekilde meydana gel- diğini ileri sürmektedirler (Fidan, 1996).
Eğiti mle İlgili Temel Kavramlar 7
Formal Eğitim
Formal eğitim, planlı, önceden hazırlanmış bir program çerçevesinde amaçlı olarak yapılan eğitimdir. Okullarda yapılan eğitim-öğretim hizmetleri bu grupta yer almaktadır. Sadece belli yaş grubu için düzenlenmiş okullarda yapılan eğitim değil, hizmetiçi eğitim, halk eğitimi faaliyetleri de bu grubun içinde yer almakta- dır. Çünkü bu tür hizmetler de belli bir amaç çerçevesinde, belli bir program çer- çevesinde yürütülmektedir. Ancak bu tür eğitimlerde belli bir yaş grubu ya da okul eğitimlerin olduğu gibi belli bir uzun süreyi gerektirmeyebilir. Formal eğitim için;
1. Amaçlı olması;
2. Programlı olması 3. Planlı olması gerekmektedir.
Formal eğitimde, varılmak istenen hedefl er önceden bellidir. Bu hedefl er profesyonel olarak yetiştirilmiş kişiler tarafından bireylere kazandırılmaya çalı- şılır. Bireylere olumlu davranışların kazandırılması, istenmeyen davranışların ise olumlu davranışlar haline getirilmesi esastır. Belli bir mekan ve ortamda gerçek- leştirilir. Profesyonel olarak hazırlanmış olan araç gereçlerle hedefl er kazandırıl- maya çalışılır.
İnformal Eğitim
Planlı olmayan yaşam süreci içinde kendiliğinden oluşan süreçtir. Örneğin;
öğretmenlerin okul içinde veya dışında öğretmen arkadaşları ile yaptığı görüşme ve etkileşim sonucu elde ettikleri davranışlar informal eğitim ürünüdür. Öğren- cilerin akran grubu içindeki etkileşimleri sonucunda edindikleri davranışlar, so- kakta edinilen edinilen davranışlar, televizyon izleyerek edinilen davranışlar bu grup içinde yer alır. İnsanlar bu yolla istenmeyen birtakım davranışları da kaza- nabilmektedirler. İnformal eğitim sürecinin gözlem ve taklit olmak üzere iki etkili öğrenme yolu bulunmaktadır (Fidan, 1996).
Bireyler farklı ortamlarda, farklı veya aynı kişilerle sürekli etkileşim içinde bulunmaktadır. Bu etkileşim süreci içinde bireyler informal yollarla içinde bulun- dukları grubun-toplumun değerlerini, kuralları, yardımlaşmayı, diğer bireylerle birlikte çalışma becerilerini kazanırlar ve sosyalleşirler.
Eğitim Süreci
Eğitim ile ilgili tanımlar ve tanımlar içinde geçen kavramlar açıklandıktan sonra sürecin nasıl işlediğini açıklamak gerekir. Eğitim süreci, birbirini izleyen ve birbiri üzerine biriken öğretme-öğrenme olaylarından oluşmaktadır. Öğrenmenin 8 Eğiti m Bilimine Giriş