• Sonuç bulunamadı

Ana Altayca Szba *d-

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ana Altayca Szba *d-"

Copied!
24
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türk DilleriAraştırmaları1991: 167-190

Ana Altayca

Sözbaşı

*d-.

Mehmet Ölmez (Ankara)

GiRiş

AnaAltaycasözbaşı ünsüzleriarasında şimdiye değin çoğunlukla*p- ünsüzü üzerindedurulmuş, diğerünsüzler arasinda da en çok·*d- veya

*0-

ünsüzüne yer verilmiştir.' Bu makalede elealınankonuysa, bugüne kadar Altayistler ve Altay dilleri üzerindeçalışan,ancak bu dillerarasındabirdi!akrabalığınainanmayan

araştınnacılarca*O-üzerine söylenilenleri bir araya getirmek vekısacabugörüş­

leri gözden geçirmektir. Konuyla ilgili malzemekuşkusuzburada anılanlardan, _.kullanılanlardandahafazladır.Bunundışında ulaşamadığım çalışmalarda oldu, örneğinPoppe'ninCAlXVI (l972)'daarıdığı çalışma, İlliç-Svitiç'inkonuyla . doğrudan'ilgiliçalışması.'Denkliklerde, içindeTürkçe sözcük bulunanlar ele

alındı; yalnızca Moğolca ve Mançu-Tunguzca ilekurulmuşdenklikler elealın­

madı.Aynca; bugün için kabul edilemez,eskimiş birleştirmelerdeçalışmaya

ka-tılmamıştır.

Altayistlere göre Ana Altayca *d- veya

*0-

için Türkçede y-, Moğolcave Mançu-Tunguzcadad-düşünülmelidir. AraştırmacılarTürkçet-

=

Moğolcave Mançu-Tunguzcad-denkliğini çoğunluklagöz önünde bulundurmazlar. Bulun--dursatarbile Türkçeşekli Moğolcadanödünçleme sayarlar.ÖrneğinRamstedtTü. takısözünüİ'I'*ta< tMo. *da olarakdüşünür(bak. AA*dakı-);Poppe de Tü.

tört'teböyledüşünür(bale.AA *dö-). Söz konusud-

=

t;.denkliğine ilkdeğinen

Gomboczolmuşsada,örnekleriçoğaltanve dilzelten Tekinolmuştur(bakTekin 1985a).Araştırmacılan düşündüren nok~lardanbirisi de AA *dütengü

=

·OT üzengü'dir. Sorun, Türkçe sözcükte y.;. beklenirkenf/J-olmasıdır. Bu durum, de-yim yerindeyse 'Altay-DilleriKuramı'na karşı olanların işini kolaylaştırmakta, böylelikledebaşka açıklamalargetirmelerineyolaçmaktadır (örneğinsöz konusu . üzengü için bak.Ş.Tekin 1985). Sorunlardan birisi de *d·'lisözcüklerdeki ünlü denklikleridir.Örneğin ö=ö-ü denkliğinde ikincilolan kimi i'ler(ü> i

ge-lişiminde) asliymiş.gibielealınarakAltayca denkliklere itiraz edilmekte, söz konusu örneklerded-

=

y-,t-,f/J-sesdenkliğinin bulunmadığıöne sürülmektedir

1Pentti AALTO, "On the Altaic Initialp-?",CAJI (1955)1: 9-16;F.~ema BAR~ÇU,"Altaycada KelimeBaşıIpf',FıratÜniversitesi Dergisi (SosyalBilimler)19893 (2) 1-40; Han Woo CHOI, "Ana Altayca *p-",DilbilimYazıları,Ankara: 50-63.

(2)

168 MEHMET ÖLMEZ

(örneğin GTtôrt= Modôrben= MTu.digin <*dügün;itiraz için bak. Doerfer 1963: 329-330).Clauson ise TürkçeninMoğolcadandaha eski, dahakadim oldu-gu vebunlarınakrabaolmadığı düşüncesirtden hareketle, asla Tü.y-= Mo

d-denkliginidüşünmemekte,böylesi örnekleri~Ü.y-,Mod-<TU. *d-olarak ele almaktadır.Tabii mevcut Türk dil ve lehçeleriyleyazılımetinlerde*d-ile kar-şrlaşılmadığı için bu d-'li şekilleriTürkçenin varsayımsal bir döneminden ödünçlemesaymakta, böylesi

ödünçtemeleri

de 'ilk dönem ödünçlemeler' olarak

değerlendirmektedir(bak.Clauson, ilgiliçalışmalar).

Doerfer ise Türkçey-

'nin

kaynağıolan seslerisıralarkendördüncü

olarak

da AT*d-'veya *6- sesini tasarlamaktadır. BÖylece de Mo_ d-'nin AT "d- veya *8-'dengeldiğinisavunmaktadir.Doerfer'e göre Türkçenindönemlerişöyledir:

"A AT.d-(6. yy.'dan önce)

B frühtü, c-(enazından6. yy.'dan beri) C-E Uyg,~T,OTy-,"

Ancak, ona göre, Ana Altayeagibibunlarıntümü birer 'spekulation'dan iba-rettir. (1975:1~2-133).Hemen belirtelim'DoğuTürkçesinde'(=z'IiTürkdilve lehçeleri), -MK'deki

ve

birkaçKıpçakçaeserdekiy- -

c-

örneğihariç- hiçbir

za-man c-'li örnekler göremeyiz. Bunlar ancak'BatıTürkçesi'nde.örneğinVolga Bulgarcasında(ctyeti, ciyirmi, ctil)görülürsedebu sözcüklerinkaynağı*d-

de-ğildir.

.Altaycaçalışmalarındasonyıllardadaha çok elealınmaya başlananKorecede iseAA*d-=Ko.t· veya th-olarak görülür (bak. Choi1985).

Japoncada y-, t-, f6

olarak

görülür, bak. Miller 1971: 84, 305; Choi 1985: 172; Doerfer 1974: 137, 138, 140; Tekin 1985: 12. Ancak Japonca ve Japonca örneklerbir süredahaaraştırmaya/tartışmaya gereksinimduymaktadır.

Türk Dillerinde:

ET,OT,.Ça~.,Harezm-Kıpçak,EAT,Osmanlı

j-:

Halaç, Azeri, Türkmen,Gagauz,Türkiye Türkçesiy-; çuvaş

t-

(VolgaBulgarcası

c-

-cAnaBulg.d-<

LT

*d-);

Tuva, Karagas, Hakas, Koybal, B:eltir,Şor,Sagay,Kaçaç-(Castren Koybal

i-, r-:

Radloff: Soyon, Karagas, Koybal, Teleüt, Kaçaty_;

Potanin

[Menges]'Iubay->

c·,

Şor,Sagay, Karagasy->ç-); -San Uygury-,ç-,C-, f6-;

.Kırgız

c-;

Kazak j-,

c-;

Karakalpakc- - Ci-;Nogay

c-;

KaraçayC-,y-,-Balkar

z-

(Z' -1); Tarançiy-,Özbeky-,Yeni Uygury-, c-;

Tatar(Kazan), Mişery-,lönünde

c-;

Başkurty-,ön ünlülerle c<

(3)

ANAALTAYCASÖZBAŞı *d· 169

MoAol 'Dlllertnde: .

GenelMoğolca *d-gUnUmüz Moğol dillerindezayıf-ötümsüzbirünsüze, yaniD'yedönüşür.Dagur, Monguor, Harçin, Çahar,Ordos,Halha veBuryatçanın

Tsongol ileSarnilağızlarında,hattaBarguve Buryatdillerinde, tüm durumlarda

(başta, ortada)ötümsüzbirünsüzdür,GerikalantümBuryatdiyalektlerinde ve Kalmukçadasözbaşındavesöziçinde ötümlMür.

*d ünsüzü Dagur, Monguor, Ordos,Çahar,Harçinve Halhadasözbaşında daimaötümsüz, yaniD'dir;ancakBuryatçada veBatıMololistanda,yaniMoğol,. Oyratve Kalmuk dillerindeötümlüdür,Monguorda*dsözbaşında.ilkhecede güç-lü,sızıcıbirünsüzünkomşuluğunda ı'ye, yanizayıfbirünsüzedönüşmüştür:

örnelind-ı> ı-d.Bu olayEskiveOrta Mogolcada,sözbaşı*d

ünsüzünden

önce-ki

bir heceninıveya

s

ilebaşlamasından dolayı ı olmasıylada görülür.

Birikikez desözbaşı"d,BatıBuryaldiyalektlerindet,öndamaksıllaşmaya

(palatalisation )uğradığındada yolur. Bunagöresırasıyla:

Mo.

degere

(d-), ,

OMo. (Muk.)totara, Mngr. tudor- turo (t-),

Alar(Buryat)'taiıha(t-);AA *d-ünsüzü*ı/iünlülerininkomşuluğunda, daha .doğusu*ıli'denöncec-'yedönüşürler:

Alar

jiJlö<*ciluga, Mo.ciluğa 'kafanınüstü, tepe,bıngıldak' <*dıluga

=

Tu. (Bar.)dil, Mo. colo'baş,kafa'<*ciluga<*dıluga 'kafatası', Poppe'nin bura-da örnekolarakverdili Mo.casa-=Ma. dasa-

=

TU.yasa-, (AA*da-=Mo.ca-= .

Tü.ya- denkliği olmadılıiçin)çıkarttımalı(poppe 1955a: 114-115; 1956: 209 -211). Poppe,Moğol YazıDilinde hala bird - cnöbetleşmesi olduğunu,bu du-rumunkonuşmadilinde desütdüğünübelirtir (l955a: 114).

*

ıli'denönce:

Mo., OMo. c-: Dag., Mngr.f!j-; Ord., Urat, Harçin, Tsongol, Sart (Bur.), . Bargu.(Bur.), Mog.,Kım. dj-; Hori (Bur.) , Aga(Bur.),Alar (Bur.)j-; Ekhirit y- (Poppe 1955a: 115-116).

Mançu-Tunguz Dillerinde:

.AA*d-ünsüzü, Mançu-Tunguz dillerinded-olarakkorunur.Yalnızca Mançu ve Goldi dillerinde *ıliönündec olur:Ma, Go.uı,Ork., Orç.,Ud.,So1., Neg., Ew., Lam.de; *dı- - die: Ma. ve Go.

ci-,

diğerleridi- (Benzing 1955: 32; Soloncavediğer şekilleriçinbak. Ka1ujinski 1971: 55-59).

Korecede: AA *d-, Korecedeı..;veıh-olarak görülür(bak.Choi 1985: 172 vesonrası).

Japoncada: AA *d- Japoncadai önünde

e-,

aslibir

-o-l-u-

komşuhığunda

(4)

170

ÖRNEKLER:

MEHMET ÖLMEZ

i

*da-- AT*ya-: Uyg.,MK,KB yal-'yanmak'<*ya-l-,KIp.,Çağ.yan-·'yanmak' <*ya-n-, yalf;- 'yakmak'

<*ya-*-- AMT *da-: Ev., SoL, Neg.,Ud. dalga- 'kızartmak, ateştepişirmek'

<*dal-ğa-, Ev. dalğan- 'yanmak',dalğav- 'kızartılmak',Sol.dalğö-'yanmak, kavrulmak,kül olmak', Ulç. calğaçı- (calcaçı-) 'kızartmak',Orok. dalda-ay., Nan.dalğa-ay.

- EIyak-u''yakmak' AK *tba-:Ko.tha-yanmak.4

Denkliğe ilk olarak Poppe değinmişsede, denkliği Moğolca ve Türkçe

arasında Tü.ya-t-, ya-n- - Mo.ca-lin 'ateş, yalım' şeklinde kurmuştur. Daha sonra ikincideğinişinde(1974a)Moğolca örneği -AA*da- ....ETya-

=

Mo. ca-gibi bireşitliğin olmamasındanolsa gerek- denkliğe katmamış,bunun yerine Mançu-Tunguzcaörneklere yervermiştir.

(poppe 1954: 194; 1974a:122; Tekin 1985b:79-81; Choi 1985: 172;Tsin. 1975: 193b-194a)

*da-- AT*ya~:Orh,yağufr. 'yakın',yagu-r-'yaklaşmak', yağiu- 'yaklaştırmak' <*ya-ğ+u-;Uyg.,MK,KBy"ğu- 'yaklaşmak',yak-yaklaşmak, yakın 'yakın';

Çuv.sivi~ 'yakın' <*yağu*,vd,

- AMo. *daka-:OMo. data- 'izlemek.rtakip etmek', Mo.dağa-, Bur., KI. da!Ja- ay. (>Ma.da~-),Dag.,Mngr.Urd.dağa-,

- AMY"daka-:Ev., SoL, Neg.dağa 'yakın, yaklaşık' dağarna- 'yaklaşmak', Sol.dağala 'yakın'"dakkiay.,Lam.dağam-- dahôm- 'yaklaşmak, yakınlaşmak',

Ud,daksa-'yaklaşmak';Ma. dartay'yakın',

çj.

tlh-hah-sahay. (Tsintius'taki Türkçeyağ- örneğiyak-olarak düzeltilmeli!),

- MKo.tam <tak-a'yaklaşarak, yaklaşıp'(azarf fiil)

. • .

(Gom. 1912: 23;Poppe1927a: 105; 1955a: 149; 1956: 210; 1960: 22, 120; Rams.1957: 51, .• 92; Miller 1971: 85; Tsin, 1975: 187b-188a; Tuna 1983:40; Choi 1985: 172)

·*daba·

- AT*yam-:Tü.yamaç'yamaç,dağ yamacı'

- AMo."daba-:Mo.dabaga(n) 'dağ geçidiı dağlıkarazi',Hl,davaay.

-AMY*daba-:dawaki 'dağgeçidi',davanay.,dava-'(dağlıkaraziden)aşmak, geçmek',Ma.,Nan.daba-,dabali-ay.

-EIyamadağ<*daman (Tekin 1985b:80)

(5)

ANA ALTAYCASÖZBAŞI *d- . ·171

*dagı(n) .

- AT*yagı: Orh., Uyg.yag:'düşman', yağıd- 'düşman olmak,düşmanlık beslemek', MK,Çağ, yagıfc- 'düşman olmak, düşmanlıkbeslemek, düşman­ laşmak'; Uyg., MK, KB, KIp.yağıla- 'düşmanlıketmek;düşmanla savaşmak,

vuruşmak', Kırg.

cö,

Çuv,SU, vd.

, - AMo*dagı:Mo.dayin <*dagin<*dagın'düşman', Klm.den, desnay., Mo. dayi-sun'savaş; düşman',dayi-ça-'düşmanlaşmak, düşmanolmak'.

Clauson Modayi(n)sözcüğünün, Moğolcaiçin tipik bir Türkçe ödünçleme

-olduğu görüşündedir. Mo. dayi(n) <ATdağı 'düşman' > ET yagı; dılan 'yılan' >yılan<dilom AB (1958: 185). Doerfer isesözcüğün gelişimini dagı 'düşman'>Mo."dağı-sun>dayisun,ETyagı <*cagıolarak gösterir (1963: 98). Ona göre ETyagı sözcüğü,tümMoğoldiyalektlerinde AT*dagı'danödünçleme olarakkullanılmaktadır:H(aenisch) 31daiyin'düşman' (34dayin), daiyisun i-sun tekil;daiyin, -nçoğul), M(ukaddimetü'-l Edeb)dayn=Çağ. yagı,Kow.dayin

'düşman',dayisunay.H.AZwickdain'savaş',Witsenoain,Strahlenbergoahn 'sefer' ,KIm dan"savaş; düşman, düşmanordusu',dôsn'düşman'. Mostaert Dan-'düşman', DaSUnay. vb. Doerfer devamla, AMo.şeklin dağin değil, tersinedagı

olması gerektiğini,bunun da AT*dagı'dan geldiğini belirtir; -nise birçoğul

ekidir (1975:l01~102).Tabii örneklerde degö~ldü~üüzredayin'deki-n'nin

ço-ğulbirişlevisöz konusudeğil. .

(Gom.1912: 22;Rams. 1915a: 140; 1957: 50;Poppe1927a: 104;Clauson1958:185;Derfer

1963:98; 1975: 101.102) *dagırı .

- AT"yağır: MK,Çağ.,Osm.yağır 'yağır, cıdağı, atın sırtında koşumun açtığıyara' vd..

~_AMo.-dagarı: Mo. dağari<*daga,ri-'atın sırtındaki koşum yarası, OMo. dd aritu'sırttakiyara' vd.

- Ma.dara <*dagara'bel, bel bölgesi',Ew.darama <*dagarama'bel',Lam. daram'sırtın aşağı kısmı'; Ork.dari- r*dagarl-J 'ey~rdek:fyarayı,.ovmak (geyik ve ,-atiçin)',

Ma.

dari- [*dagarl-] 'eyerdekiyarayı ovmak"(a-i\~9ın)', Uifn,",pagaran-ay.

Clauson'a göre Mo.dil ari(Haenisch),dağari (Ko~.)·TürkçedeIı-'Ük dönem

<', . . '-,

ödünçleme(1972: 905a). Doerfer'e göre Far.yagrln'kürekkemiği'ni [<T\i.Har.] . incelerken buradaki -n'nin boy,ka~im ve vücut organları a'(lı yapan-n

ile

aynı olduğunu (bıkın 'kalça',burun'burun',tapan"taban'),bumindah~:spnra 'atın

bastığıyer(?)',yagır 'yağır, kürekkemiği', yagrı şekline bulaştığını «*yagır~, ı iyelik eki) belirtir (1975: 176). Daha sonra.Türk dil ve lehçelerindekişekilleri

verir. Ona göreyagr~n 'kürekkemiği'ileyagır 'atın sırtındakiyara' sözcüklerini birsaymakyanlıştır.(1) Herikisözcük de anlamaçısından çoğuTürk dilinde birbirindenk~sinolarakayrılmıştır.(2)'kürekkemiği' anlamındaki 'yagır'a yağrın

(6)

sözcüğündençok sonrarastlanılmıştır. (3)Eyeryarası atınsadece kürelekemili üzerinde bulunmaz. Sonuçolarak,

(1)Tü.yağırveyağrın aynı değillerdir, .

(2) Mo.sözcüğün anlamıkesinolarak'eyeryarası, çıban'demektir: Haenisch da'ari ay., Muk.

dari

=ça~.yagir,Kow.dağari,Mostaert

Dilri,

Klm.diri 'eyer

yarası'; 'Sırt,arka'anlamı.ise kesindeğil,

(3) Mo.dağari adıbirolasılıkla dağari-'sürtmek,de~mek,ovmak' eylemiyle

eş anlamlıdır (1975: 177-178).

Poppe, Doerfer'in Mo.-Tü.' denklikler .için. (TMEN'de) öne sürdüğü "TürkçedenMoğolcaya ödünçleme'savlarına; 1.SÖ~konusuvarsayımsalTürkçe' en eskişeklllerehiç bir yerderastlamlmadığı:2. eger gerçektenböylesişekiller

varsadaşu

an

bilinmediği; 3. nemman ve neredealındığının bilinmediği; 4.eğer ödünçlemeolmasaydı verilenMoğolea şeklingenetikaçıklamasınedir sorusuna

açıklıkgetirilmediği noktalarından karşı çıkar. AyrıcaTü.yağız= Mo.dagirşekli

için herhangi birkanıt getirilmediğinide belirtir( 1975a: 172). (Gom.1912: 22-23; Poppe 1927a: 104-105 ve 1960: 23. 122;Tsİn. 1975: 188b) ~dagıt

- AT*yağız:ETyağızgri,boz; Osm,yagızesmer; doru

- AMo.*dağır:dayir erkekgeyik, OMo.dayirgri.boz<IMo.*dagi;

Doerfer,sözcüğe *dağızkahverengi >Mo.*dagir >daylr (ETyağız<*cağız) . olarakyer verir(1963: 98,1(0). Dahasonraf ile de elealır: *dağızveya<*dağu' (1968: 17).Clauson iseMoğolcada(dayir Haenisch)Türkçedenilkdönem ödünç-lemeoldugunudüşünmektedir (1972:909ab)~

(Poppe 1960: 61. 137; TDK 1983: 1265b)

*dakı-NAT*tak-:Orh.,Uyg.ta~ıyeniden,dahada/de

- AMo. *dakı-.Mo. dakin tekrar, yine,yeniden; daki- tekrargidip getirmek,

Kim. daki- ay. vd.

- AMT"daki-,MTdaki yine,tekrar, yeniden; Ev. daki[<Mo.], Sol.datJi[< Mo.] ay.; Ul.daktu- yenidenişlemeye/çalışmaya başlamak,Nan.dakçi- ay.,Ma.

da!Ji--

dabu-

[<Mo.] yinelemek,tekrarlamak. ,

Moğolcaile Türkçearasındad-=t-denkligini(yeterlisayıda örnek olma-masından dolayı?)göz.önündebulundunnayanRamstedtTürkçeşeklinIlk

Mo-ğolcadöneminde Türkçeyegeçtiğini düşünüyor, dolayısıyla Türkçeşekilonagöre

Moğolcadanödünçlerne. .Ancak Türkçeşeklintek heceli,Moğolca şeklindeiki heceliolmasından, ayrıcaTü.t-= Mo.d-denkliğiile ilgilibaşkaörneklerin de varolmasından dolayıbusözcüğübirinden diğerineödünçlemesayamayız. Ayrıca

denklikteki birbaşka düşündürücüyön deMoğolcave Mançu-Tunguzcaşekillerin

(7)

ANAALTAYCASÖZBAŞı *d- 173

yakınlığıdır; Mo.~MTu.?Ko. taşekliise Ramstedt'te ?işaretiile yeralır.

(Gom. 1912:27; Poppe 1927a: 100; Rams. 1952: 100-101; Ris. 1969: 457a; TBin. 1975: 191b-192a)

*daku

- AT*ya/cu:MKyağ/pl,yatuyağmurluk.Tel dıakki,Alt.yakkı,-Tuv. çagı - AMo.daku:Mo.dafJu - dakukürk ceket, Bury.daba,da!;ıu(>Çağ, da~ıi.j, OMo.daku, Mngr.da/ju,Ord.dafJu,HI~daIJba,KIm.dafJa,(>Rus.dolJa)

- AMT*daku: Ev.dakukürk giysi; kürktenkadın göğüslüğü; kürk; Sol. da!;ıukürk gocukLam.da!;ıaay.; Nan.dafJocüppe,gömlek;Ma.da~ukürk

Doerfer'e göre Tü.yatu(dahaeskiya{clcu,yağ~u) 'yağmurluk', Mo.Jda{cuile akraba degildir. Tü, şekil yağ- 'yağmak'tan (~KU) ileaddır'(1963 1974: 111 -112). 1963'te ETya~u <*ca~u şeklinitasarlayan Doerfer (1963: 9,8,1(0), daha sonra, 1975'teMo.şeklinTürkçedenödünçlemeoldugunu ileri sürer: Far.d~ü tüysüzok;pardesü, paltocÇağ.dokuay.<Mo.dakuay.<Tü. Köken olarak Tü.yağ-'tan(MK)ya~u 'yağmurluk' ,ya~, Mühennaya~u 'çevrilmişkürk',R III 32ya~~ı Alt., TeL. 'karacapostundan kürk', vd. (1975: 283). Doerfer, MK ya~u örneğinin Poppe'ce kaydedilmediğini, Altay lehçesinde bununyakku olarakvarolduğunu, ya~u şeklinideyağ~u >ya~~u>ya~uolarakdüşünmemiz

gerektiğinibelirtir. Mo.şeklind'liolmasından dolayıdabunu 'Eski Bolgarca' *da~u(veya*da~u)'danöd.9.nçleme sayar(1975: 284; 1976: 27).

(Gom.1912: 22;Poppe19278:"104;Rams.1957: 50;Poppe1955a: 26,74, 136 ve 1960: 55;

Tsin. 1975: 1921) ,

*dil

Çeşitlikaynaklardaşimdiye değin çoğunluklabirlikte elealınanAA*dalve *dilbirbirlerindenayırtedilmeli ve buşekilleriki ayrımaddealtındatoplanma­ lıdır. Bunlarınikiayrı sözcükolduklarınaen iyikanıt, farklıseslerevefarklı an-lamlarasahip Tuvacaşekillerdinçal'ye-Ieninçıktığıyer',çel'yele'(ED916). Buna göre Gombocz vesonrası araştırmacıların elealdıkları a'lıörnekler bu maddeye, e'li örneklerde

dil

maddesinealınmalıdır:

- AT*yal:MKyal,atyeleskyeleninçıktığıyer at yelesi<*yal(Kaşgari' deki 'yele'anlamıikincilolmalıl), yalıg eyerkaşı,KByal,Muk. (Yüce 1988) yal,Trkm.yal,

ydı

Alt. Leb.,

Baş.

(Rdl., Katan.)yalyele, Ury,çal,Taryal,CC yali;Yak.salyeleninalundakiyag; ense

- AMo.daı:Mo.dalukürekkemiği.

dalas;

~unensesi,atensesi, Mngr. dali omuz, Mo.dalaTı cıdağı, yağınMo. .dalabçi<dalubçikürekkemiği

«

dalu+ bçı),(>Ev.dalukaracamnkürekkemiği)

.ClaDSOn*a.aıile *diiarasmda birayrım düşünmezve sözkonusu d'li sözcük-leri(dalvedil),Moğolcaiçin '4. grupalıntı'olarak niteler,ona göre bu sözcük-ler, d-'dendolayıTürkçeden ilk dönem ödünçlemelerdir (1959: 308; 1962: 238;

(8)

174 MEHMET ÖLMEZ 1972: 916ab).

Poppe'yegöreyseMo.dalu'kürekkemiği'iledali 'kanat' sözcüklerikökence ilişkiliolabilir. Ona göre bu durumdaasılkök*dal olarakkurulabilir,krş.Mo. daları'ense, ensedekiyağ'>Ev.dalatı. Dahası,Bur.dal'bara 'yavrukuş've Mo.

dali 'kanat' şekillerininher ikisinin de buraya aitolabileceği, dolayısıylada Tü. (Leb.,Kumd.)yalbayıbir kuş adı'tTel.yalbaga» ay., TeL.yalbatıda- 'havadabu-lunmak(kuşiçin)'şekilleriyleMo.dalay- sallanmak>Tel.talay-şekillerininde buraya aitolması gerektiğibelirtilir.

(Poppe1974a: 121; 1973: 223; Tsin. 1975: 195a;Choi 1985: 173) *dilı

.... AT*tal: Osm. dalatda1ak, Kom.,Çağ.Tat., Tob.,Kır.talak, Trkm,ddlak,

Çuv,sula; Yak.tal,talay ay.

.... AMo.*deUgü(n): Mo. deligün. ID.delün, Bor. del'

om,

delzan, delu,dilu ay. .... AMT*delikün: Ev. delkindalak,SoL.delki,Ud. deligiay.;Ma.der ahun .... deliIJun .... deJeIJun ay.

(Gom. 1912: 27; Ras. 1969: 457b; Tsin. 1975: 233a; Tekin 1985a:67; K.a1j. 1985.b: 86)

*daıpi-AT*talpı-:'MJ(talpı-n- çırpınmak,kanatçırpmak, talpı-ş- (işdaş), talpı-r-

ka-natçırpmak, kanatçırpmaya başlamak, OT talbın- kanatçırpmak, uçmayaçalış­ mak,Çağ.talpin-, YUyg. talpu-n-, TeL.talbı-ay.; Oyr., TeL.talba-kaçılmış ka-nat '

.... AMo.*dalba- (?):Mo. dalba-yi-yayılmışveyassıolmak (yelken);dalbağa

-yassı,düz yüzey; yelken,bayrak;kuşların kanadı; ID. dalbaay.;dalba-giryassı,

düz;dalikuşun kanadı;dalbalja- dalgalanmak

(Poppe1956:209; 1972: 52; Ras. 1969:459a; Tekin-19.85a: 68)

*daluga-- AT*yalga-: Uyg., MK'yalga- yalamak,(ayrıca MKyalvan-), Osm.,Alt.,

Tat.(Rdl.)yala-, TeL.(Rdl.)d'ala-,Kır.cala-,Koyb.çalğa-,Ury.çilga-(=Tuv, çılga-),Çuv.sula-,Yak.salba-dudagıyladokunmak

-AMo."daluğa-:Mo.doloğa-,doliya- «<*daluga-),Ord.,Hl. dolö- yalamak, Bur.dor

ö..

.Klm,dolii-;

Mngr.

doli- ay., OMo. (Muk.)dolabayaladı (Mo.-ba

=

Tü.-dı)

. - AMT"dala-:MTdala-höpür.höpüriçmek,lap lap yemek,yalayıpyutmak, Ev.dala- ay., dalabda- ay.(kÔ~kiçin),Lam.dal-ay., Neg. dala-, dalav- ay., Orç. dalau(n) yemek (köpekiçin), dala-(köpeği)yedirmek, beslemek,Ud.dala- ay., Ul.dalavu(n-) - dalau(n-) yemek(köpekiçin),Nan. dalö/uyemek(köpekve do-muz için),dalo- (OOla-) yedirmek, beslemek (köpekve domuziçin)

(9)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı*d- 175 - AK*talga-: Ko. talai- <*talga-tatlı sözlerle kandırınak, yatıştırmak,dial, talgaiay.

DenkliğeilkdeğinenGombocz olmuş,daha sonra da denklikçeşitlidefalar Poppe'ce elealınmıştır.Ramstedt isedenkliğiLam.daldra'tatlı',Ko.'tal-'tatlı olmak', Tü.(Alt.)yalım-çı 'tatlısu', OTyalınçga'tuzsuz veyağsizyemek' söz.. cükleriylebirleştirmek istemiştir [benzerbirleştirmeTsintiustarafındandaMT dalli 'vkusniy(tatlı, leziz)' ile yine ETtatlığ,Ko.tal-arasında yapılmak

isten-miştir,Tsin.'1974: 195].Bazıkaynaklardada TürkçeşekilETyalğa'-/yalfI,a-

ola-rakgösterilmiştir.Bu

-*-

'lıörnekler büyükolasılıklaUygurcadakiQharfinin yanlış yorumlanmasındanolsa gerek. Clauson ise, bu eylemiMoğolcadaki Türk-çeden,ilkdönem ödünçlerne sözcüklerarasında saymıştır,

(Gom. 1912: 23-24; Poppe 1927a: 105; 1955a: 75; 1956: 210; 1960: 22, 70, 96, 129; 1977c: 224; Rams. 1957: 50-51; Clauson 1972: 926b-927a; Tsin. 1975: 193; Tekin 1976a: 128; Choi 1985: 174; Kalujinski 1985a: 54; Choi 1985: 174)

*daIı-- AT*yas-:TT(Anad.Der.)yas- bir tarafa dayanmak,yasıl-ay.

- AMo.*dalı-:daliyi- ay.,çarpık/tersolmak, düz olmamak pürüzlü olmak, daliğar çarpık, ters<dali-; dalciyi- ters/çarpık,olmak, bir tarafa dayanmak;

dalciğartersçarpık,e@k<dalci-, dalcir ay.<dalci-<

dal..ci-(fekinl974: 612)

*daı'ı-- AT*yaş-: Uyg., MK, KB,Kıp.,Osm.yaş- gizlenmek, örtünrnek, Uyg., MK,Kıp.,Osm.yaşur- örtmek, gizlemek, kapatmak,

Çag,

yaşun- gizlenmek, TT(Anad.),Trkrn.yaşmakörtü, peçe

- AMo.*dalı-:Mo.dalda örtülü, gizli,saklı(xAnad.dalda,dulda'saklı/giz1i

yer, kuytu yer' ve türevieri için bak. Derleme IV: 1341, 1342 ve 1596-1597, -TDK Ankara 1979),daldabçila- saklamak, gizlernek,örtmek,daldabçilağul-,

saklatmak,daldabçilal

saklama,

gizlerne, örtme,daldaçila-saklamak, örtmek,

daldağurgizli,.gizlice,daldakur gizli,saklı,daldala- gizlernek, saklamak; Mo.dal büyükbaşhayvan içinsıcak,örtülübarınak,Bur.dal çardak;ahır

-AMT"dalı..: Ev. dal-,dali-örtmek,gizlemek,Ul.dtilı-örtmek, kapamak, ' Nan.dalıa-, ddlıago-, dalıapgizlernek, saklamak; Ma.dali- örtmek, saklamak, dalikuörtme, bölme, duvar

- AK*tal-: Ko. tarak<*tal-akçatı katı odası

(- IDyasi-rôtannlara ait tapınakları kapama, Miller'dan aktaranPoppe, 1975: 180)

(Poppe 1921a: 105,114; 1960: 22-23, 77,95; Rams. 1957: 51; Lessing 1960: 225b-226a; Tsin. 1975: 192ab; Tekin1976a: 128; Tuna 1983: 40-41; Choi 1985: 174-175)

(10)

. 176 MEHMET ÖLMEZ

*dapakı

. - AT*yapagı:MKy~p~u'bir Tür boyu',Osm,yapağı,yapakyapa~ı, yün,

Kzk.jabagı(RUs.cabag(1),Kır. cabagıay..

- AMo.*dapakı: Mo.dagaki «*dawatı <*dapt:1kı) topaksaç,topaklaşmış saç;keçeleşmişyün, Mngr.dDkir, Ord.da~i,HI.dDaı,Bur. (Alar)ddsa,Kım.

döka -

dekiay.;dagaldra-

(Poppe:

keçeleşmek;Tsm.:saçı karışmak),Bur.

dtllJi

Clauson'ın AA*dapa/a Uzerinedüşünceleri şöyledir:"yapa:ku: (Jt.)şeklinin . yapısal olarakanlaşılması-güç (.ku: bilinen bir ekdeğil),ancak yap· ve yap

"yapağı' ileilişkili olduğuaçık,belki de *yapa:·,gibi bireylemden ad.Aslı -, 'keçeleşmiş yünveyakır gibi görünüyor(krş. yapgut). Moğolcadailkdönem

alıntıolarak görülür:da'aga(n) 'ikiyaşındakitay,sıpa'; sözcüğünMo.dagaki

'dolaşmış, kümeleşmiş saç' ile ilgisikarışıktır, Güney-Batıda,Azerideyapağı olarakyaşar, Osmanlıcadayapak şeklidevardır; Trkm.yapağr, Çoğu Kuzey

-Doğu,Kuzey-Merkez,Kuzey-BatıTürkdilinde 'tay,sıpa'('yenidoğmuş'tan'iki yaş'ına kadarj-anlamlarıyla yabaga/yabalı/çabagı/jabagıolarakyaşar.

Yapa:ku: 'bir Türkboyu'."(1972: 874b-875a) .

ClausonburadaTU.yapagılyapak 'yapak' ileyapak 'tay,sıpa' sözcüklerini

kanştınr. Bu sözcükler, Poppe ve. RitSÖllen'deolduğu gibi ayn elealınmalıdır.

MillerdaJaponca

tawak-

'sporyapmak,eğlenmek,oynamak' eylemini bu söz-cüklerlebirleştirir(Millet 1971: 85).

(Gom. 1912:25;Poppe 1955a: 139;·1960: 47, 123;Ris.1969: 188a) *dapaga(1)

- AT*yapak: Osm.,yapa~henüz süttekisıpa, Çağ. yabaktay, Alt, Tel . yabagaikiyaşındakisıpa, Şor.,Sag.çabaga, Soy.

çavii,

Küer.yabagı, Kzk.jabagı tay-kulunarası, Kır. cabagı beş-altı aylıktay, Kum.yabusıpa, Çuv,yuba~bir

yıllık sıpa< Tat

- AMo.*dapakdn: Mo. dagagan «*dawal$an <*dapakan),iki-beş yaş arasındakitay,OMo.ddğan,Hl. döga~ Kım.dan, Mo.dagaikiyaşındakitay

Önceki maddede de'belirttiğimizgibi,'yapağı' anlamındakisözcükle'henüz sUttenkesilmemiş tay/sıpa' anlamındaki Sözcükbazı kaynaklardaaynı maddede elealınmıştır. Altay dilleri savunurlan ise bunlanniki'ayn sözcükolduklannı. belirterekayrı ayrıelealmışlardır,Gombocz'taMançucaiçin.dagan,'sıpa' örneği

de.yeralır,Ancakbuşekil,sonrakiaraştırmacıIarca Mançu-Tunguzcadanbaşka

-örneklergetirilemediği için,büyükolasılıkla Moğolcadanödünçlemedir. (Gem.1912: 24-25; Poppe19271: 105; 1927b: 160; 1960: 47. 123;Ris. 1969: 187-188a) *daru·

- AT*yaru- (1): Uyg. yarın sabah, MK, KB,Kıp., Çağ.,Osm., TTyarın yarın,Kzk.,Kkl.jarin

(11)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı *d- 177 _ N AMa.*daru(n):Mo.darağa«*darugii) gelecek, bir sonraki,darağa-la­ arkadan izlemek, OMa.daruçatam arkasında,geride, gerisinde, Mo.darunbir digerine

- AMT*daran:Tu.daransıra,dizi, kat, tabaka;yanında, Lam"daran,darandu yanında, Neg.dayan [*daran],dayancı yanmda.Ul,dann-dannyanyana, Ork. daram-daram,daramcı,darum,darumcıyanyana,yaklaşık; Nan.darıa- yanına gitmek,Ma.daya-dayanmak

Poppe,denkliğeilk.değinişindeTürkçe örneklerarasındaUyg.yarğan şeklini

de verir. Ancak bu.ömeğe,yerinde olarak, sonrakiçalışmalanndayer vermez. Clauson'agöre Tü.yarın, sözcüğüyaru:- 'parlamak, ışımak'veya 'sabah

01-mak,sabahınerkenv~tiolmak' eylemindenaddır.

(poppe1927a: 105;1960: 22,79,95;Riis,1969: 190a;Clauson1972: 970a; Tsin.1975: 198b-l99a)

*datu-(?)

... AT*yaz-:Uyg., MK;KB,Kıp., Çağ,yaz..yanlışyapmak, hataişlemek, yoldan'çıkmak, Trkm.yaz-,Yak.

sis-

ay.,MKyazu~hata,günah.Trkm, yazık

hata,TIyazık yazık .

- AMa.*daru-:Mo.,Ord.daru-(dariin 'yanında' şeklindej-»Tu.dardnya'; nında; Mngr,dari-basmak,sıkmak,HI.' dara-,Klın.,dar-, Mog.dörunabasar,

sıkar,ezer , .

~AMT*darı-:Ma.dari-gezmek,geçip gitmek,yanında koşmak;dokunmak, değmek, dari-isabet etmemek,tatmamak,Tu.~dari-ma-,dari-w-yakınolmak, dari-ğidau isabetetmemiş, yanında, bitişikte,Sol.ddri- uğramak, ziyaret etmek, Nan.dar'a-(dari-)yanındangeçmek .

Anlambağlantısındanolsa gerek,denkliğe Ramstedtdışındaki araştırmacılar değinmez.Ramstedt , Ko.tari-'farklıolmak',tarim'fark',talli'başkasuretle, başkatürlü' şekillerinidedenkliğe katmıştır. Tsintius ise,Mançu-Tunguzca ör-nekleri Mo.dağari- 'saldırmak. sataşmak'ile denksaymıştır..

(Poppe1955a: 26 vd.; Rams. 1957: 51,' ll; Clauson 1972: 983b-984a; Tsin.1975:2QO~; Tekin 1975a:91)

*dege ,

- AT.*ylg:ET,MK(ylg), KB, Kıp.,Osm..yeg - yigyeg, daha iyi, iyi; Çuv, siüst,yukarı,si-likbaşlık

- AMa.*deg-:Mo.degde-yükselmek, uçmak, OMa. (Gl') degde-«lMa. "deg-de-ı,Dag.derdo», Ord.degde-,Hl., Klm.degdl-,Bur.degde-; Mo.degere, , KIm. dereyukarıda;daha iyi,degeci, dejien iyi; Mo.degedüüst,yukarı,yüksek;

Mo.degde~eiyavrukuş,degegsiyukarı,yukanya,degdemel uçmaya yeni baş-.lamış kuş

(12)

yüksel-178 MEHMET ÖLMEZ

mek(dogdo.-),degdev-ıdegdevken- kaldırmak,yükseltmek, Sol.degde- .... dedde-ay., Lam. uçmak, uçarak gitmek, Neg. dedde-ay., Orç. deili->deyli- .... deli- uçmak,Ul.

degde- ay.,Ork,degdesırt,tepe, Nan.degdeuçuş,Ma.degetu[<dekde-+-tu1 ,

çj.

t'eh-ye-meikalkmak, yerinden kalkmak; Ma.dele.<*de-ıe yukarı, üst, Ev. digu<*deigü dahaüst

Doerfer,Türkçetepesözcüğünüveçeşitlidillerdekiödünçşekilleriniverirken, Mo.degere ve türevlerinin de bu Türkçeşekildenödünçleme oldugunudüşünün

AT~*dapö > AMo. *dapa > * dafa > daha vb. Ramstedt ve Poppetarafından kurulan Tü.yeg

=

Mo.degeredenkliğini, Türkçeşeklin asıl anlamının 'mükem-mel,olağanüstü' olduğunu, dolayısıylaETyeg'olağanüstü'ile'Mo.degere 'yük-sekte,yukarıda' örneklerininfarklısözcükler oldugunu; ikinci olarak Tü.-p-'ye Mo.-h-'nin denkgeldiğiörnekleridahaöncekaydettiğinibelirterekkabuletmez, dahasonra da Poppe'nin Tü.t-:::Mo.d-'yeilişkin görüşlerineyerverir.Benzer

görüşlerini1975'te de yineler (Doerfer.1965: 450-452; 1975: 184-185).

Doerfer'e ilk olarak bu dillerinsesgelişimiyönünden'karşı çıkmakgerekir,

kaldıki ET'detiipagibi birşekilhiçbir metinde görülmez(doğrusu

tôpü,

Brahmi töpö!), düz ünlülü şekiller Kıpçak ve sonrasıdönemlereaittir (bak. Clauson 1972: 436ab).Ayrıca,Doerfer'inönerdiğiAT*dapö>AMo.*diipaalış-verişive söz konusuşekiller fazlasıyla varsayımsaıfAnlamsalaçıdanda 'yukarda, üstte, yüksekte'olanındiger insanlardan/nesnelerden 'daha iyi,ayrıcalıklı,mükemmel,

yeğ' olması;aklayatkınbiraçıklamadır.

. Gombocz ve Ramstedt'in eski çalışmalarındabugün için kabuledilemez,

'eskimiş'birleştirmelervardır:TÜ. (Orh.)yögerü,Uyg.yoğaru vb.

=

Mo.degegür

=

Ma.dergi, Tu.dişkivb. (Gom. 1912: 26-27; Rams. 1915a: 145).

(Rams. 1915a: 148; 1916: 17; 1957: 51, 145; Poppe 1927a: 105, 1955a: 154; 1960: 58,61,89; 1974a: 121; 1975a: 174; Tsin. 1975: 228b-229b)

*delen

.... AT*yelin: MK., CC, Osm.,Çağ., DT, Tar., Kum., Trkm. yelinmeme, memenin süt toplanan yeri, Bar.yilin,Baş.yilin,Tat. yilin, Kır.

celin ,

Sag.

çelin, Yak.silin, sirin, sinye, sinne, Çuv.sili; OTyelne-(yelin+e-jmemesi dolup sarkmak

~'AMo.*dele1]: Mo.delen meme {hayvanlar için),Bur.deletıe,delenay. .... AMTdelen:MTdele1]'meme,Ev.dele1][<Mo.]ay.,dele1]ne- gebe olmak (inek için), Lam.deltıcmemeucu.Ork,cilia ....ciliga meme; meme ucu.

(Gom. 1912: 25; Poppe 1927a: 105; 1927b: 159; Rams. 1957: 52; Poppe 1960: 22; 105, 126; R1is. 1969: 196a; Clauson 1972: 930a, 931b; Tsin. 1975: 234a)

*del

(13)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı"d- 179 <*dezkei,Poppe'ninnotu), Küer,yelek,Tuv.{el ay.

-- AMo.*dez: Mo.,OMo.,Klm.delyele, at yelesi, Bur.delehetı<*dezsünay. -- AMT*dez-ün:MTdelinyele, Ev. de/in[<Mo.], SoL.deI[< Mo.] ay., Nan. derbiniay.,Ma.delule-yeleyeyapışmak,delunyele [< Mo.]

-- AK*thel: Ko.therek<*ıhel-el saç<*thel

Daha önce*dalmadesinde dedeğinildiğigibi *dalve*dezbirbirindenayırt edilmeli,e'liörnekler bu maddeyealınmalıdır.Clausun Mo.delşeklininTürkçe- ' de-rt '4.grupalıntı' olduğu görüşündedir.ona göre: Mo.del (da:l> ya:/)olmalıdır.

Millerda Jap.eri'gerdanlık,tasma'sözcüğünü*dllileilgiligörür:eri <*yeri <jel <*jal- <*q,el-;AA*d

=

Jap.(J-gibi bir denklik varsa da(bak.*düri(n»,bu biraz dahadüşünülmeli,

(Gom. 1912: 23; Poppe 1927a: 105; 1960: 22, 75,106; Oauson1959:308, 1962: 238; 1972: 916ab; Miller 1971: 85; Ka1j. 1971: 57;TsUı. 1975: 232b;Choİ1985: 173)

*delpi--- AT *yelpi-:Uyg. yelpi- sallanmak (DTS: Suv.), MK yelpi-t- (DTS: yelpeı-) sallatınak, yelpazelendirmek,çağ.yelpi-savrulmak, .sallanmak,Tar., Kom. yelpi-yelpazelenmek, Oyr. vb.yelbi-,Özb. (y)elpi-,Soy. çelpi-esmek, . Yak. sezbIrgerdanlık; akarsu, Kır. celpi- yellemek, esmek,eelbire- esmek,

dalgalanmak,Trkrn.

yelpe-,.., AModelpi-: debigür <*delbigüryelpaze, pervane.Olvlo.delbikü yama,ay., Dag.delbiiiray.,Ord., HI.devdr,Bur.deb'

ciir,

Klm.devür ay. '

-- AMT*delpi-(?):Ma.deberenkuşyavrusu,debdere-uçmayaçalışmak,

uç-mayı öğrenmek,debsi-sallamak, Lam.deviiidalgalanmak. esipuzağagötürmek, devürüzgar, yel

Denkliğe daha önceki araştırıcılar değinmez.Clauson ve RasanenTürkçe şekli, haklıolarak,yel --yil'rüzgar,ye!' ileilişkili"görürler. Bu durumda Türkçe sözcüğünanaşekli*yelolarak,kapalıuzuneilekurulırialıdır.

(Poppe1955a: 158; 1960: 23; Ras. 1969: 196b;DTS254b; Clauon 1972: 920a; Ka1uj. 1985b: 79)

*

dere .

-- AT*yez:'Uyg. ye: (TT VII, Totenbuch), MKyiz sele otu, çığ otu, sele

sazı(ED ye:z bir tür bitki)

-- AMo. "dereıderesün (şapkavb. örmektekullanılan)bir ot türü, Kım. dersn,Bur.deres(yazıdili),derh~(n),Hl.dersien)vedersen hor,Ord.,derüsü, deresü, .deres;Baarincadirls,Dag.dlrls, dlrlzu, dirIse,Mngr.dierese

-- AMT *dere:MT deres' unkababez,'çadırbezi, Sol. derzo .... derz'o --deres'un --der'eşiun--dersun[<Mo.lay.,

Ma.

darasu --dersu --deresu[<Mo.] bir türhasır, d~rhikaba bez,çadırbezi,hasır

(14)

180 MEHMETÖLMEZ

şeklideresun<dere

+

sün olarakçözümlerve balkasun<balalfa+su+nşehir

(-t-'lı okuyuş Karaya ait; ETbalıle); kilğasun<kilğa + su+ nkıl; yegesun, yigesün<yige++n (ETyiken) ilekarşılaştınr,

Ancaksorunsözcüğünkökeninegelince, Kara;'"Mo-.dere- kökünün büyük

olasılıkla MoğolcayaEskiçuvaşçagibi bir Türk dilinden,girmiş' clabileceği''ni

belirterekdiger 'EskiÇuvaşça aıintılar'la karşılaştırır. Bunlarıniçinde gerçekten de Türkçedenalınmaolanlarvardır.ancak'EskiÇuvaşça'dan değil.Örneğinüker,

birağu, kıuiğan/kurağan, ari-ya/arağa,borolbora,uran, ôber, sere-sözcüklerialıntı

olamaz. Çünkübunların Türkçedekikarşılıklarız'Iidir.Alıntıolabilecekikire ve udurişekilleri vardır. Belki ETud- ve buna Mo. bir -ri-(?)ileuduri-düşünü­

.lebilirse de (Mo.-ri~için bak. Rams. 1952: 176)Mo.şeklinikihecelioluşu(ET

, ud-

=

Mo.udu-)bueyleminödünçlemedeğildenklik oldugunu gösterir! Geriye, Moğolcadaiki ve türevleriolmamasından dolayı tartışılabılecektekikireşekli kalıyor.Bununda.s'leşme(zetacism) öncesiTürkçedenMoğolcaya.geçmiş oldugu

düşünülebilir.

Kara'nınifadesidevamla: "EskiÇuvaşçaözelliklioTürk lehçesininikiheceli kökünü.saklamış Eski Moğolca dere- kökünün Türkçekarşılığı EskiTürk dillerindeoldukça seyrekbulunanbir heceli yez veya yiz'dir."şeklindedir.Kara, Tü.*yere .... *yeze>

yez,

yizsözcüğüyle aynıkökten oldugunudüşündüğü dere-içind - y,y,'*d'ye başkaörnekler de verir: Mo. degesün.« Tü.yip ip; Mo. deleng= Tü. yelin meme; Mo. dagari-=Tü,yağrı~ saldırmak, dokunmak; Mo. dayir

=

Tü.yağızdoru, esmer; Mo.düri

=

Tü.

=

yüz yüz, çehre; Mo.dayin

=

Tü.

yağı düşman; Mo.domog=Tü.yomak masal, rivayet; Mo.

dalda

=Tü.yaş­ gizlernek (Moğolcada eylem kökü yaşamıyor);Mo. doliya- =Tü.yalğa­ yalamak."şeklindedir.

(fsin; 1975: 237a;Kara 1983:43-48)

*dıluga

- AT

*yıluğar

>

*yuluğar

>

*yulğar

(?):Osm., TT.yular yular,Oyr. dyular, Soyon{fuv.çular, Yak. sular

- AMa.*dıluga:Mo.ciluğa <*cıluğa şakak;dizgin, OMa.cilo'aay.,Bur. jolôbıngıldak,ümük

- AMT*dıluga:MTdilbaş,kafa, Ev.dilbaş,kafa;kafatası(del dial.), Sol. deli - dil .... dili ay., Lam. dilbaş,kafa; burun (hayvanlar için), Neg.dilbaş,kafa, Orç.dilibaş,kafa, Ul.dili ay., dilbisa yanaeğik baş,Ork.cilibaş,kafa; yumak, , topak, Nan.cilibaş,kafa; memebaşı,meme ucu, Ma:gili-« cili kök

Doerfer TMEN'de, Moğolcadandigerdilleregeçenşekilleriverirken, Tu. dilugaşeklinin'dilcoğrafyası' açısındanM~~lcadanödünçleme oldugunu belir--tir;bunların ayrıkökolmalarıhalindedeATu;şeklin *dılıve Mo.şeklin *dıluğa

(15)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı *d- 181 olarakaçıklanmasınınfazla doyurucuolmayacağını,buşekillerin açık olmadığını

belirtir. Bunlarındışında, Tunguzca şeklin diluğa değild'ilugaolduğunuve Iciluga/ gibi·söylendiğini kaydeder. Doerfer'e göre bu durumda AnaMoğolca şekil

*

cilugaolarakdüşünülmelidir.

. Bukonudason bilgileri Tekin'debuluruz(CAlXXV): Söz konusudenkliği ilk ortaya koyan Ramstedt'tir. Ancak Tu.

·dll,

Lam. del, Ork, dili, Gol. celi ve Ma.cili'baş',Mo.ciluğa 'şakak' ve Tü. yolan, yulan sözcükleriyle denkliği

kurar. Ramstedt'in Türkçe içinverdiği örnekleryanlıştır, dahasıbu sözcüklerehiç . biryerde rastlanmaz(1957: 52 için).Denkliğe katılması gereken Türkçe örnek yular'dır.Ramstedt'in etimolojisini kabul eden Poppe Tü.yularöme~iıii göz önünde.bulundurmaksızın derıkliği Mo. =.MT olarak kurarken (l960: 23), Rasanenyular'ıdikkate alır(1969: 210a). Ramstedt'inaçıklamasına karşıçıkan Doerfer Tu. dil 'baş'ile Mo.ciluga'dizgin, gem' sözcüklerininfarklıanlamlara sahip'olduğunubelirtir.DahasıAna Tunguzcaşekli *dılıve AnaMoğolca şekli

*dıluga olarak, ikinci heceleri farklı ünlülerle kurar (Doerfer 1963:297). Doerfer'inkarşı çıkışıgerçekte ses yasalannadayanmıyor;anlambilimselolarak da'baş'ile yular ya da 'gem' (çoğuAnadoluağzında'yular',başlık'tır; ayrıca

krş. Trkm. kelleki 'yular') arasında yakınbir ilgi vardır. Mo. ci/uga'daki lul ünlüsüde birolasılıklakökegelen ekle ilgilidir. Sonuç olarak Ramstedt'in Tu. dil 'baş', Mo. ciluğa denkliği doğrudur ve Tü. yular da bu etimolojiye

katılmalıdır. yular'ınfonetik gelişimi şöylegösterilebilir:*dılugar> duluğar> *yulugar>*yuliir>yular;sonraki -r ise birolasılıklaçokluk ekidir: Mo.coğdar

'devenin boynundaki uzun tüyler'=Çuv, siiDar '(deve tüyüyle)yastık'<*yogdar, *yogdur

=

Tü. (MK)yogdu,cogdu'devenin çenesininaltındakiuzuntüyler' (bu etimoloji ve birliktelik eki -r için bak.Klf.Menges, TheTurkicLanguages and Peoples,S.88)~Mo. ciluga 'dizgin, gem'çoğuTürk dilindeödünçleme olarak da görülür:Osm.cllavu,cılavı, cılav,Trkm.cılav,Az., Özb.cilov,Kır. cılôeş. (bak.... Doerfer TMEN ·1, ss. 296, 297).. Tunguz (Solon) ciluga sözbaşındaki ünsüzdendolayıödünçlernedir (Tekin 1981).

(Rams. 1957:52; Poppe 1960:23; Doerfer19~3:297; Riis. 1969:2105a;Tsin.1975: 205b-206a; Tekin 1981:121-122)

*dlg.

- AT*ylg:MK, ylg pişmemiş, çiğ,Trkm. çlg, TTçiğay., Tuv., Hak. çig, Alt., Kum., Krç-Blk.çiy,Kır. çiyki,Yak. ilk rutubet,çiğslkeyay. <*ylk-ey . AMo. *dig: Mo. tügükey< tügük-ey <*dügük-ey~*digük-ey<*dij3ik, çi~,

pişmemiş, OMo. (Müh.) tiikey, Mngr.:ıiigu,Ord.,

m.

uölJ1,

Bur. trolley, Kim. tiikeyay. Denklik, 1976'da Tekintarafındanortayakonulmuştur.

(16)

182 MEHMET ÖLMEZ

*duh·

- AT *yul-:OT (KB, Ateb.) yul-kurtarmak, satın almak,. (serbestolması için) almak, Uyg. yuluğ alım-satım, ticaret; fidye, MK, KB yulug fidye, Har.-Kıp.yulug,Kom.yuluvfidye

- AMo. *dolı-: Mo. doli- serbest(olmasıiçin) satınalmak,fidye ödemek,

doliğ(=Tü.yulug)kefalet, rehin, tutu ,

Doerfer FarsçaJ)J'! (yülüq) şekline değinirkenson söz olarak Mo.doli-ile Tü.yul-eylemlerinin sesyasaları açısındanakrabaolamayacağımbelirtir.

(poppe 1960: 75, 134; Ras. 1969: 210; Miller1971: 86; Clauson 1972: 918b, 924b, 925b;

[kerrer~915:314-315;1976:27) *dol'

.: AT*yoş: TT loş loş, karanlık <*yoş,

dial.

yoşakşam karanlığı (y -Iiçin pak SUyg. lomak«yomak)

- AMT*dol-ba(?): Tu. dolbogece, gecede, geceleyin,dolbo- kararmak,

karanlıkolmak, Lam. dolba,dolbu ay., Neg., Ulç., Ork, vb. dolbo ay., Sol. dolbogece

- AJ*yo(l): EJ yogece (Tekin 1985b: 80)

~döm

- AT *yom:Kıp.yom fal, Osm.yom uğur, kadem; uğursuz(Tarama Vi:

4708,Tarama'daki u'lu yumşeklioile,yom şeklindedüzeltilmelidir), Anad. yomboşinanç; uğur;fal; gelenek,örf,(DerleıneXi: 4292b,Derleme'deki i ve ll. maddeleraynı olmalı?),yomağızlıgizilden bilici (Derleme 4292b),Çuv. sam korkuluk;ilaç, Koy.numak, Kaçanimak,Şornibak,Tubanomak,Kır.comok (kahraman) destanü); Çuv. yumbüyü sözü <Tat., Tat. tm yum <*em*yom

=

Çuv."im-sam

=

Mo.em dom,Bar.yomakmasal, Tob. yumakay., Blk. zomak öykü, fıkra.Krç. comakbilmece, Kum.yumakeğlence.Kzk.cumbak bilmece, Sag. ımak,Hak.nımaiı,numah,Kaça nıbak,SUyg. lomak,Küer,yuak,Kaça, KoYb.YOK, Hak., Şor.çök konuşma, söz, Kız. şob, Hak. umaiı masal, Yak..

nomob,fıama~,camatı bilmece, Çuv. sımab söz .

-AMo.*döm:Mo.domag.domog cdomagieoı,masal.destanÇvlo.i--eUry. tomak öykü, Tuv ..domak hitap, söz, Yak. domob); Mo. dom ~ Ury. tom; domçihalk doktoru; ('şarlatan' Poppe 1960), OMo. domoğçi çeneci, lafbaz,

lakırdıcı;Yak.duomltuomgelenek, tören<Mo.

Rasanen Tu. nim-tıa- "'şaman'lamak, masal anlatmak" eylemini de (Gom-bocz gibi) buraya katar. AyrıcaFince lumo-ta"büyülemek" ile de ilgi kurar. Yakutçadakiduom/tuomşekli Moğolca sözcüğünuzunünlülüolduğunugösterir

(Gom. 1912: 26; Rams. 1915b: 70; 1916: 21; Poppe 1927a: 105; 1927b: 161; 1957 51, 74; 1960: 69;'1961: 140; 1968b: 118; Ras. 1969: 206a; 20ab)

(17)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı*d- 183

*dotu-.... AT*tor-:Trkm.torsukporsuk,Kzktorsıktaytombul,sağlıklı(bebek) .... AMa.*doru-:Mo.doruğun, dorğuporsuk,HI.cWrgoay.

([ekin 1985a:68)

*dofu

.... AT'*yoz: MKyoza- kısırlaşmak < yoz+a-, Trkm. yoz kısır (erkek hayvanlar için), yozul-:kısırlaşmak (develer için), TT yoz kısır ve kuru;

işlenmemiş(toprak);vahşi

.... AMa.*doru:Mo.doruzayıf,aciz,kudretsiz; kalitesiz,HI.dor

([ekin 1975b: 279)

*dötu

.... AT*toz:Uyg.tozhuş ağacı kabuğu,MKtoz (töz),Çağ., Kzk.Kır. toz, Tat.tuz,Baş.tuô ay., Yak.tuosay.<*töz(~Mo.tooshuş kabuğu)

.... AMa.*döru:Mo.durusu(n)kabuk, özellikle dehuş kabuğu,HI.dursay., Kim. dursn; Kim. tös,tösha huş ağacı<Tü.

Doerfertoz'un Türkçeden diger dilleregeçenşekilleri hakkındabilgi verirken,

sözcüğün kökenini de elealır: Buna göre Steingass ve Berezin(Reşideddin)'de Arapça olarak gösterilmesiyanlıştır.Ramstedt'in Kalmukçasözlüğünde. Moğol

yazıdiline aitıous,toosşekliniAlt., Tel.., Koy.tosşekliyle karşılaştırmasının '. ve de Yak.tu

os

sözcüğüyle akraba görmesininyanlış oldugunu, sesyasalarına

göre Yautçaşeklin*tozgibi z'li birşeklegitmesigerektiğini, diğerdiyalektlerde de z'li şekillerin bulunduğunu, dolayısıylabusözcüğünKalmukçada Türkçeden (tous, toos)ödünçlemeoldu~unubelirtir. Doerfer'in buraya kadar söylediklerine

katılıyoruz, ancak devamlaşu görüşlereyer vermekte: Ramstedt'inaynı sözlü-günde Mo.duru-sun ile.Tü,toz(Mo.-u-

=

Tü.-o"") sözcüklerinikarşılaştırdı­

ğmı,fakat ünlüleririfarklı olmasından dolayıbudenkliğin imkansız olduğunu sa-vunur.. Ona göre AT*t'tJ.faveya*d'fJ.fa~ AMa.duru-rsun(Moğolcadau'nun

yanında a'nın benzeşmesiyle) şeklinde düşünmeliyiz,Bu arada Poppe'nin 1927' deki TeL., Koy.,tos'huş ağacıkabuğu'

=

GoL.tallo,Ma.tothon'ay. 'eşitleme-sinin (yerindeolarak)kabul edilemez oldugunu belirtir. .

Doerfer'indüşündüğütürkçevarsayımsal*ırı.faveya*d'fJ.fa'ya şimdiye değin

(doğalolarak)rastlanmamıştır, Aynea Türkçesözcüğünanaşeklininiki heeeli oldugunu gösterir herhangi birkanıtda yoktur.Moğolca sözcüğünherikiheee- : sindekiu'laragel~ee,bu da olsa olsa gerileyicibenzeşmeyle(regressive assimi-lation)açıklanabilir*doru ~duru+sun.(+'suniçin bak:. Kara 1983).

(18)

184 MEHMET ÖLMEZ

*döl .

- AT *töl: MK, Çağ.tölek sessiz, sakin,Osm. (Tarama)dölek ay., Çuv.

tülek ay. <Tat., Osm. dölen- sakinleşmek,(Anad.dölek, .dôlen-, dôlendir-, dôleş-,dôlet- <*töle-,Clauson 1972: 498ab)

- AMo. *dölü: Mo. dölügen,döligeri ,HI.dôlgôn ay.,Mo.

dölügere-sessiz/sakin olmak,HI.dölgörö- ay.

- AMT *dölü: Evk, dulul- sakin olmak, dulumkun, dulumnu, dulumdu

sakin, sessiz, Ev. dolmin- sakin/soğukkanlıolmak, Lam. dulamsakin; yumuşak, hafif, Orç. dutıgu-dutıgu,dutıgum sakin, barışçıl, sessiz, Ulç.

duugu-dusıgu,dunguygenay.

Gombocz'daki Ü'lü Osm. dülen- şeklidölen- olarak düzeltilmeli. Türkçe

şeklin *töle-oldu~u açık;*töl+e- ?(TT dölen- için krş. TT güç, gücen--<

küç-şen-<kaç-e-n-ı.

(Gom.1912:28~29.Tsin. 1975: 223ab; '{ekin 1985a:67-68)

*dÖr

-. AT *tifş:MKdiş döş, göğsün başı,Trkm.d8ş,TT dôş,Yak. tüös ay., Kır.

tôş göğüs; dağ yamacı .

- AMo. döl: yamaç, meyil,iniş;agula-yindöl dağ yamacinın yükseltileri,

dağın 'terası','seki,dölügü tepedenaşağıolan meyil,h~f eğim

- AMT*dölü:Ma.tulugöğüs(at için)«*dölü

Yakutça ve Türkmenceşekiller,AT şeklinuzunünlülüolduğunubelgeliyor. Türk dillerindekişekilleriçin bak. Doerfer TMEN II: 615.

(Tekin 1985a: 68)

*do-?

- AT "tôrt:ET tört, Trkm. dôrı, Yak. ıüôrt, Çuv. ıivadi, TT dört, fakat dörd-ü

- AMo.*dör: Mo. dörbendört <*dör,dôçin<~d9rçin<*dör-tinkırk,dönen

dört yaşındakihayvan, Mngr. dieran dört (sayı adlarınagelen-ban için krş,

ğurban,arban;harbanı

- AMT*dö: MTdigindört, Ev. digI dördüncü; dörtte bir, çeyrek, Lam. digi

ay., Orç.didört, Ud.didört,Ulç.dui(n)- dört, Ork.dundatçidört küreklikayık, Nan. dui (di - digi) dört,

Ma.

duyn dört,

çj.

tüyIn dört; Sol. dorbolcin -durbulcin dörtköşeli<Mo.

Poppe Türkçe şeklint-'li olmasından dolayı Moğolcadan yapılaneski bir ödünçlemeolduğu görüşündedir.Sözcük Orhon Türkçesinde varolduğuna,Orhon Türkçesinde de(yaygın görüşegöre) Moğolcaalıntı olmadığınagöre Türkçetôr:

şekli alıntıolamaz (bu konu için bak. Larry V. Clark, "Mongol Elements in Old Turkic?",JSFOu75, 1977).Ayrıcaher ü ç dilde deaynayrıekler söz konusu,

(19)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı *d- 185 Mo. dôr-ben, Tü. tôr-t, Tu. dü-gün <*dö-gün. En önemlisi de Çuvaşçadas- ile

değildeı-ilebulmamız; Çuvaşçadaise, hem tarihselaçıdanhem de Türk dilinin tarihigelişimi açısından Moğolca alıntıbulunamaz.

Ramstedt

Ko.

ıuri-

ni

dörtsözcüğünüde-bu maddedeelealır. (Kuzeyndui-nlui - duin -luin).Tekin de ise EJ yoda bu maddededir (dahaönce 1974'te Doerfer dekısaca değinmiştir).Benzing de Mançu-Tunguzca anaşekli*dügün olarak tasarlar.

Doerfer ise bu denklikte Tunguzcaşeklinünlüsündendolayı farklı olduğunu,

ancakMo.*dörberıile Tu.*düginşekillerinin görünüşte yakınolmaklabirlikte, hiç bir zaman Tü., Mo. *ö

=

Tu. *üdenkliğinin bulunmadığını: dahasıTürkçe ünlününuzun, Tu. ünlününkısa olduğunu belirtir. Doerfere görede bir ödünç-lemesöz konusu, ancak Türkçeden Moğolcaya, Ona göre AT *dor >Mo. dôr-ben.Poppe'ningörüşlerine karşılıkda,Moğolcadakiçok eski Türkçe.alıntı­ larda Tü.·t- =Mo. d- denkliği olduğu görüşündedir. Tü.ıaluy «*taloy veya *daloy)=Mo. dalay. Ona göre Tu.şekil AMT *dügin'egittiğiiçin buraya ait

değildir, Aynca hiç bir zaman Mo. ö=Tu. ü denkliği olmamıştır (taluy'un Türkçeolmayıp,köken olarak Çinceoluşuiçin bak.Clauson502ab).

(poppe 1924:777; 1927a: 100; 1960: 110; Benzing 1955: 101; Rams. 1957: 146; Doerfer 1963: 82. 329-330; 1965: 608; 1'974:.137, 138.140 vd.; Ka1j.1971: 58-59; Miller 1971:Ş5;Tsin. 1975: 204a-205a; Bazin 1983:42; Tekin 1985b:12)

*dulı· . (diilı- ?)

-AT*yulı-: MK,Kıp. yılı-, Trkm.yıla-,Özb. yili-/ili-,TIılı- ıhmak, ısınmak;Az.ilıg,Tr ılık ılık;Uyg., MKılığ sıcak; dık

;.., AMo.*dulı-: OMo.dula'ansıcak,Mo.dulaganılık, duluğaça- ılımak, duiagara.ılıkolmak,duluğahan ılık

- AMT*dulı-: MTdü-ısıtmak,Ev. dül- ısıtmak (güneşiçin); yükselmek, .tırmanmak (güneşiçin), Lam. dül-ısıtmak,

çj.

tü-lu-wensıcak, ılık

Doerferdenkliğe,Mo.

u

=

Tü.ı sesdenkliğibulunmadığınıbelirterekkarşı çıkar. Doerfer'in buitirazına karşıTürkçeşekli yılı- <*yulı-(gerileyicibenzeş­

meyle)düşünmekdeolası.MillerdaJaponcayu'sıcaksu' sözcüğünü

buraylail-giligö~. .

(Gom. 1912: 26; Poppe 1927a: 105; 1960: 23.75; 1975a: 184; Rams. 1957:SI; Lessing 1960: 272ab; Ras,1969: 200b; Miller1971: 85; Doerfer 1974: 138; Tsin.. 1975: 221b; Tuna ' 1983: 41; Tekin 1985b: 12; Kara 1987: 136)

*dÜl'i(n)

- AT*tuş:Tü.tüş öğle; güney (Mac del « Analsulg.*diil)~MKtliş ödi

kuşlukvakti

(20)

186 MEHMET ÖLMEZ

"., AMT*dülin: MT dulin orta, Ev.duiiğlaorta;öğle, öğle-vakti,Sol.duli, dulin orta, Lam. dulağorta, Neg. dold-dold elbiseyi aşağıdan yukandoğru

(ortadant) yırtma,iki parça etme; orta parmak, Orç.dulin orta, Vd. dul'atıkila

ortada, Ulç.dulinorta; yanm,yarı;Nan.dolga yan dolu,ortasınakadar dolu,

Ma.

dulğakanaz,pek az,Çj.tu-li-lah orta .

Rasanenve Clasuon'da(tüş3) Türkçe sözcük için uzunlukgösterilmez, bu-nun için bak. Tekin 1975a.

(Gom. -1912: 19; Poppe 1927a: 100, 115; Riis. 1969: 507a; Kalj. 1971: 59; Clauson 1972: 559b;Tsİn.1975: 222a-223a; Tekin 1975a: 167; 1985a: 63, 67)

*dütengü

-AT*üze7]ü: KB üzel1ü üzengi, Kip. üze7]ü, üzegü, TT üzengi ay., Kuzey

-Doğuezene/ize7]e/ize7]iiüze7]e/üze7]i/üzö7]ö (Clauson), Çuv.yırana<*üre7]e - AMo.·*düre7]ü: Mo. dürüge üzengi, OMo. dôre(~düre?)ay.,KIm.döre,

Hl,OOr6; OMo. diIJü- <*düre-daldırmak, sokmak, içineyerleştirmek

- AMT*.ıtürengü:MTdureki üzengi,Ev. durald - durekiay., Sol. dure7]ki Doerfer,Moğolca şekillerisürekliö'lü vererek Mo. ö

=

Tü.üsesdenkliğinin

olamayacağını,busözcüklerarasında denkliğin kurulabilmesi için Tü.'Şeklin y-ile*yüze7]i olması gerektiğini, buna da hiç bir metinde/dilde rastlanmadığını

.belirtir; aynca Mo.d-

=

Tü.f/J-denkliginin debulunmadığınıönesürer.Bang'ın

ise Türkçeşekli*üz'üst'ten(üz+e-n-gü, ekler içinkrş. Gabainjgetirdiğini, so-nuçta bunundabir 'teori' oldugunu belirtir.

Poppe, Doerfer'inbazı karşı çıkışlannın Moğoldil tarihinin onca bilinmeyen gerçeklerindenkaynaklandığınıbelirtir.ÖrneğinMo.dürüge. 'üzengi',=Tü.üze7]i 'ay.' iyi bir etimolojidir. Birincisi,üzeügisözbaşıy- .sesinikaybetmiştir, (Orta Anadolu)üce 'yüksek, yüce' <*yüce; üzik: 'yüzük' < yüzük örneklerinde oldugu gibi, krş.

Bar.

izetıgü, Yak.isetşe, Çuv. ylrana <*ire7]gü ay. Mong..doro 'üzengü' şeklindeki.ilk heceo sesi ikincildir; döröge de geriye(ffi. tsön 'az, kü-çük'; Bur.usön ay. < üçügen 'küçük'te oldugu gibi) ö'lü döröşeklide dürü-'içine koymak'tandürüge'ye gider. Doerfer verilensözcüğün.ana şeklininTürkçe kökenli oldugunukanıtlamakiçin bunlann sadece Türkçedekorunduğunu say-makta, oysabazıAltaycasözcüklerin kökü,dürü- 'içine koymak' örneğinde ol-dugu gibi,Moğolcada korunmaktadır.

Altayca*düre7]Ü, dahadoğrusuGTüzengü için son kökenbilimaçıklaması

.ŞinasiTekintarafından yapılmıştır. Ş.Tekin, şimdiye değindiger metinlerde geç_. meyen, yalnızcaMaitrisimit'in Hami nüshasındageçen ming kigeliktilgenin yarataglağtamkaayasınta izengidükinte bekiz belgülük közünür.cümlesinde görülen ve 'ayak tabanı' anlamınagelenizengülük ('yz'nkwlwk

=

Skr.pôda-talaı .. sözcüğünüelealır.Devamla buzsözcüğü*iz+e-n-gülük olarakçözümleyerekGe-nel Türkçeiz ve izlik 'ayak izi' (ED 277ab) ilekarşılaştınr,Daha sonraüzengi'

(21)

ANAALTAYCASÖZBAŞı*d- 187 nin Karahanlıca,Yakutça,Çuvaşçave Abakan diyalektlerindekişekillerylebun­

ların açıklamalarınayer verir.Kısaca,izengülüksözcüğününanaanlamının'*bir

şeyinizi'>'*aya~ınalttarafı'>'taban' (Uygur)anlamıiıdan 'üzengi'yegeçtiğini

belirtir. 11. yy.danberi de ü-'lü şekillerin görüldüğünübelirtir: AyrıcaTü. üzengü,Mo. dôrüge(~·dürüge!) denkliğine değinerekbudenkliğinikikez

çü-rütüldüğünü(Doerfer, Röna-Tas) belirtir. Sonuç olarak Türkçesözcüğün'ayak tabanı' anlamındandönüşümle'üzengi'anlamınıkazandığınısavunur,

Bu varsayımlara şimdilik en az iki açıdan karşı çıkılabilir: BirincisiTürkçe sözcük için birden' fazladönüşüm,anlam aktarımı düşünülmesi;ikincisi,Moğol­ caşekillerdekiö'lerin asli değil ikinciloluşu açısından(bunun için bak. Poppe 1975a: 173). Benzerd~» ~-için krş, Jap.ir-usokmak=Ko.til- «*dürü-.

(Gom.1912: 5; Rams. 1915b: 74; Poppe 1927a: 106, 113; 1927b: 153; 1957: 52, 149; 1960: 23; 1975a: 173, 182; Doerfer 1965: 148-149; 1975: 326-327 Miller 1971: 85; Clauson: 1972: 289b;Tsin. 1975: 226b;Ş.Tekin1985: 237-240; T.Tekin 1985b: 80)

*dllri(n)

- AT *yilz:Orh.,Uyg. yüzyüz, çehre, MKyaz ay., KB, Çağ., Kip., Osm. yüz,Tuv.çüs,Yak.sas

- AMO. *düri:Mo.duri,dürsünyüz,görünüş, şekil

- AMT*dürin:MT durunnakış,resim, Ev. durunnakış,resim; işleme,Sol. duru görünüş, biçim, şekil, Neg. duyin - duyun görünüş, suret; tasvir, betimleme, Orç., Ud. dü(n-) [<*duyun <*durun]dış görünüş.ısuret, Ulç.,Ork. duru(n-)dış görünüş, suret;figür,N~.duru[duru(-)]ay., Ma~dursukibenzer,

benzeyen,andıran

Araştırmacılar dahaönce Türkçe yüz ile Mo. niğur, niur arasındailgi

kurmuşlarsada günümüzde bubirleştirmelerden vazgeçilmiştir.Clauson ise AT şekliii- ile düşünmesinden dolayı(Çuv. nir'ı d~katarak)Mo~olca şekli niğur, ni'urolarakalır,Rasanen ise Mançuca içindurun'sıverirkenMoğolcaiçinniğur

örneğiniverir, .

Jap. irö 'renk,görünüş,sima' <yirö <*yüre <*düreve Ko. thır<*thör 'kalıp,biçim, çerçeve, makine' örnekleri de burayakatılabilir(bak. Murayama, " Poppe, Miller, Tekin, Choi) .:

(Poppe1927a: 105; 1960: 23, ll, 135, 138; 1975: 180;Rams, 1957: 51, 113, 149; Murayama 1962: ll; Ras. 1969: 213b-214a; Miller 1971: X,85; Clauson 1972: 983a, 2 yü:z; Tsm. 1975: 225b-226a; Tuna 1983: 41; Tekin 1985b:1~,80; Choi1985: 176) .

*düri-- AT "tüz-: Uyg., MK, Çağ, tüz- düzmek, sıraya-koymak, düzenlemek;

şekillendirmek,TT, Kzk., Trkm. düz- ay., Ça~. tüzükktiral,düzen, yasa, TT tüzehukuk,tüzelhukuki,tüzüktüzük, nizamname (son üç-örnekneologismeş,

-. AMo. düri-:Mo.dürimkural, yasa

(22)

188 MEHMET ÖLMEZ

i

KAYNAKÇA

. ATALAY, Besim 1986:Divanü Lugat-it-TürkDizini "Endeks" W. TDK Ankara. BAZIN, Louis 1983: "Reflexions sur le 'Problemeuırco-mongol'",Turcica XV: 31-58. BENZtNO,Johannes 1955:Die tungusischen Sprachen, Versuchemer vergleichendenGrammatik,

Wiesbaden .

CHOI, Han Woo 1985:Türkçeii~KoreceninKarşılaştırmalıFonolojisi.'Hacettepc Üniversitesi, Beytepe-Ankara(Yayımlanmamışmastertezi).

CLARK, LV. 1977: "Mongol Elements in Old Turkic?",lSFOu75.

CLAUSON,Sir Gerard 1956: "The Case Against the Altaic Theory", CAJll-3: 181-187. --- 1957:"The Turkish Y and Related Sounds",FestschriftfürNicholasPoppe:33-45: ---1958: "The Earliest Turkish Loan Words in Mongolian",CAJ IV: 174-187. --- 1959: "The Turkish Elements in 14th Century Mongolian",CAl V: 301-316. ---1965: "The Initial Labial Sounds in The Turkish Languages",BSOAS 24-2: 298-306. --- 1962:Turkish andMengolianStudies. London . ~.

~----,----1965:"Turkish and Mengolian Horses and Use of Horses, an EtymologicalStudy",CAJ X/3-4 (pIACVll): 161-166.

---.;.- 1972:An Etymological DictionaryofPre-Thirteemh-Ceniury Turkish.Oxford.

DOERFER,Gerhard1963:Türkişcheundmongolische ElementeimNeupersischen. I. Wiesbaden. --- 1965:TürkischeundmongolischeElememeimNeupersischen. ll. Wiesbaden..

--- 1967:TürkischeundmongolischeElementeimNeupersischen.m.Wiesbaden.

'~----~---1968:"Zwei wichtige Probleme der Altaistik",lSFOu69,4:

---1974:"ıstdas Japanischemit den altaisehenSprachenverwandt?'rWMG 124: 103-'142.

:..--~---1975:TürkisaheundmongolischeElememeimNeupersischen. IV. Wiesbaden. --- 1976:"Proto-Turkic:Reconstruction Problems",TDAYB 1975-1976: 1-59. ---1984: "The Problem of Rhotacism/Zetacism",CAJ 28:34~42.

GABAlN, A. von 1974 (1941):AlttürkischeGrammatik. Wiesbaden.

GOMBOCZ,Zoltan1912: "Zur Lautgeschichteder a!taischenSprachen",Keleti SzemleXill:1-37. KALUJlNSKI,Stanislav1971:"Solonisches Wörterverzeichnis",ROXXXIV-I: 39-77.

---1985a:·"Etimologiçeskiyeissledovaniyapo yak.utskomuyazıku.Dvuslojmyeosnovı(Vll)",

ROXliV-2: 43-57.

---~---1985b:"Etimologiçeskiyeissledovaniyapo yakutskomuyazıku. Dvuslojnıye osnovı(VllI)",

ROXLV-I: 79-99. .

KARA, G. 1983:"Moğolcaderesün - Türkçeyez",TDAYB 1980-1981: 43-48. --- 1987:"Remarkson wann/cold inMongolian",UAJb 59: 135-136. . LESSING,Ferdinand D, 1960:Mongolian-English Dictionary. Berkeley and Los Angeles. MALOV,S.Ye. 1957:YazıkjeltılıUygurov, Alma-Ata.

MENGES, Karl Heinrich 1968:The TurkleLanguagesand Peoples.Wiesbaden: Ural-a1taische Bibl, MILLER,Roy Andrew 1971:Japaneseand OtherAltaicLanguages. Chicago&London.

MURAYAMA,-Shitiro 1962:"EtymologiedesaltjapanischenWortesirö'Farbe', Gesichtfarbe, Gesichı'",UAJb 3411-2:107-İl2.

NADELYAYEV, V.M. 1969:Drevnetyurkskiy Slovar', Leningrad.

POPPE, Nicholas 1924: "Die tschuwassischenLautgesetze,G.J.Ramstedı."Asia Major I: 775-783. --- 1925:"Türkisch-tschuwassische vergleichendeStudien",lslamicai~ 409-427.

--~---1927a:"Altaisch und urtürkisch",Ulb 6: 94-121.

---1927b: "Die türkisehen Lehnwörterim Tschuwassischen",Ulb 7:.151-167. . ---1952: "Plural Suffixesin the Altaic Languages",UAJbXXIV/3-4: 65-83.

--- 1953a:"Bemerkungen zu G.J.Ramstedı'sEinführungin diealtaische Sprachwissenschaft", StOr. XIX-5: 3-22.

--- 1953b:"Ein altes Kulturwort in den altaisehenSprachen",StOr. XIX-5: 23-25.

(23)

ANA ALTAYCASÖZBAŞı -a. 189

Zinbun.-Kagaku-Kenkyusyo.Kyôto University: 294-300.

--:--- 1955a:Introduction to MongolianComparaşiveStudies.(=MSFOu 110)Helsinki. ---1955b: "The TurkicLoanWordsin MiddleMongolian",CMI-I: 36-42. ---"1956: "TheMongolianAffricates*cand.~',CAlll: 204-215.

----...,.-1960:Yergleichende Grammatikderaltaisehen Spracnen. Wiesbaden.

---19~1:"Jakutische Etymologien", UAlb XXXill/1-2:136-14L. . ---1965a: Introduction to AltaleLinguisiics. Wiesbaden. .

--.:..--- 1965b: "GerhardDoerfer,TÜTkischeundmongolische Elemense im.Neupersischen:BandI",

CAlX: 75-79. . .

---1966: "GerhardDoerfer, Tiirkische

/md

mongolische ElementeimNeuperslschen.Bandll", CAlXI: 235-238.

---:1968a:"GerhardDoerfer, Türkischeundmongolische ElemenieimNeupersischen.Bandm",

CAlXll: 156-158. .

---1968b:"Über einigeVokalentsprechungen in mongolisehen LehnwörtemimTuvinischen", ZDMG118-1: 113-123.

---1969:"On Same VowelCorrespondences in MongolianLoan-WOı'dsin Turkic",CAl XIII: 207214.

---1972: "A New Symposium on the AltaicTheory",CAlXVI: 37-58.

---1973: "Überdie Bildungsuffixe dermongolischen Bezeichnungen der Körperteile", UAlb 45: 223-243.

---1974a:"Remarkson Comparative Studyof the Vocabulary of the AltaicLanguages", UAlb

46: 120-134. . .

-~---1974b:"Zur Stel1ung des tschuwaschischen", CAl XVLL: 135-147.

--- 1975a:"Ahaic Linguistics-An Overview", ScienceofLanguage,Tokyo: 130-186. ---1975b:"On Same Casesof FusionandVowelAltemationinthe AltaicLanguages", CAl

XIX: 307.":322.

---1977a:"The AltaicPluralSuffix-*t",StOr.47: 165-174. --- 1977b: "On Some AltaicCase Forms",CAl XXi-I: 55-74.

.---~--1977c: "The ProblemofUra1icand AltaicAffinity",Altaica(PIAC 19,Helsirıki7-11,June

1976):221-225.

--- 1977d: "On SomeProperNamesin the SeeretHistory", EurasiaNostratica, Festsehrift für KarlHeinrich Menges,Band1.Wiesbaden: 161-167.

---:---1978a:"Gerhard Doerfer,Türkischeundmongolische ElememeimNeupersischen.BandIV", CAlXXll: 140-141. ,

.,.,--:--- 1978b: "Doç.Dr. Talit Tekin,Ana türkçede asli uzun ünlü/er[The primarylong vowels in Proto-Turkic]." CAlXXll: 168-169.

RAMSTEDT, Gl. 1915a:"Zurmongolisch-türkisehen Laut-geschichte"L Keleti Szemle 15 (1915-16): J34-150.

---1915b:"Zur mongolisch-türkischen Lautgeschiehte" ll, Keleti Szemle 16 (1915-16): 66-84.

---"'~-1916:"Ein an1autender stimmloser labialin der mongolisch-türkischen ursprache",JSPOu

xxxn-z.

1:10.

---.; 1922: "Zor fragenach der stel1ung des tschuwassischen",JSPo.uXXXVID-1: 3-34. --- 1928: "Remarks on the Korean language",MSPOuLVllI:441453.

--- 1945: "Das deverbaleNomenauf-~in den altaisehen Sprachen",StOr. 11:3-8;

--- 1952:Einführung in die altalsche Sprachwissenschaft.Il Formenlehre.(=MSFOu 1042) Haz. Pentti.Aalto,Helsinki.

--- 1957:Einführung in die altalsche Sprachwissenschaft.Ll.autlehre.(=MSFOu 1041),Haz.

PenttiAalıo,Helsinki. .

--- 1966: Einführungindie altalsche Sprachwissenschaft.IllRegister~(=MSFOu1043),Haz. Pentti Aalto,Helsinki,

(24)

190 MEHMET ÖLMEZ 125 RASANEN,Marttiı949:Materialüm zurLaıageschichtederıiakischenSprachen. He1sinki --- 1969:Versuch einesEtymologischen Wörierbuchs 'derTürksp~achen. He1sinki.

ŞÇERBAK, A.M. 1970:Sravnitel'naşafonetika tyurkskihyazıkov.Leningrad,

TEKİN, Şinasi 1985:"SomeThoughts

on

the Etyrnology of the Turkishüzengi 'Stirrup'"nS 9: 237-240.

TEKlN, Talat 1974:"On the a1tematiOnI-s in Turkic and Mongolian",SprachGeschichteund Kulturder altaisehenVölk2r (pIAC Xll, Berlin 1969),Berlin:609-612.

--- 1975a:Ana TiirkçedeAsıtUzunÜnlü/er. Ankara,Hacettepe Üniversitesi.

----~--- 1975b:"FurtherEvidenceforZetacismandSigmatism",ResearchesinAlta'c Languages. Budapest: 275-284.

--- 19700: "AltayDilleri Teorisi",TürkDünyasıElkitabı.Ankara: 119-130. -:---1976b:"On the Origin ofPrirnary Long Vowelsin Turkic",UAlb 48: 231-236. ----:---1981: "Notes on Same AltaicHamessingTerms",CAlXXV: 121-130ç

--- 1985a:"AltaicEtyrnologies Basedon 'SporadicAltettıations'tt,OlonulsınMongol ErdemtniyLVih huralibot'.4U1aanbaatar: 63-72. '

---;.--1985b:Is Japanese Relatedto Turkish? A grammatieal and lexiealcomparasion. Ankara. TS1NTS1US,v.ı1975:Sravnitel'nıyslovar tunguso-man'çjurskihyazıkov,I,A-N. Leningrad. , TUNA, OsmanNedim 1983:Altay DilleriTeorisi.İstanbul.

YUDAH1N', K.K.1945:KırgıZ Sözlügü.i.(Çev. A,Taymas)TDK Ankara. --- 1948:Kırgız Sözlüğü.ll.(Çev. A.Taymas)TDK Ankara. YüCE, Nuri 1988:Mukuidi!netü'l-Edeb. Ankara,TDK.

Başlıca Kısaltmalar AA AnaAltayca

tr tıkTürkçe AT' AnaTürkçe ET EskiTürkçe

OT ortaTürkçe GT GenelTürkçe AMo. AnaMoğolca

OMo. OrtaMoğolca

Mo. Moğolca (Prota-Altaic) (Pre-Turkic) (Proto-Turkic) (OldTurkic) (Middle Turkic) JCommon Turkic) . (proto Mongolian) (MiddleMongolien) (Mongolian)

i

AMT AnaManço-Tunguzca(ProtoManchu-Twıgus)

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu anomalilerin bir bölümü aşırı, yetersiz veya dengesiz beslenme nedeniyle meydana gelir..  Raşitizm, kemiklerin mineral metabolizmasının

İlerleyen yıllarda felsefe, dilbilim, edebiyat kuramı gibi alanlar açısından önemli hale gelecek bir kavram olan edimsel kavramını dil açısından incelemesi ve

Sonuç olarak; ele alınan yüz yetmiş civarında türküde aşk, ayrılık, hasret, gurbet, doğal çevre ile alay konularının ağırlıkta olduğu gibi bir tür- küde

I. Sivas’ta kongre toplandı. Mustafa Kemal Atatürk Samsun’a çıktı. Cumhuriyet ilan edildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı.. 20) Damla’nın dedesi çocukluğunda

hukuki olarak alt çal malar tamamlanm , 2804 ve 2805 say yasalarla 1935 y nda MTA Genel Müdürlü ü ve Etibank kurulmu ,h zl bir ekilde ülkenin maden potansiyelinin ortaya kar lmas

• Şeffaf hazneyi temizlemek için deterjan, parlatıcı veya oda spreyi kullanmayın.. • Şeffaf hazneyi bulaşık

YÖK, 17 Kasım 2008 tarihinde yayımladığı genelgede üniversite öğretim elemanlarının kamu kuruluşları veya meslek kurulu şlarının yönetim veya denetim organlarından

* Araştırma gezisi üzerine ve derlenen malzeme üzerine daha ayrıntılı bir çalışma Li Yong Söng, Mehmet Ölmez ve Kim Juwon tarafından hazırlanmış olup