O c a k l a r ( Ş ö m i n e l e r )
F e y y a z E r p i O. D. T. Ü. A s s t P r o f e s ö r
Ülkemizin kırsal alanlarında ocak ısın-ma, pişirme v.b.gibi işlevleri karşılayan, günlük yaşantının pek önemli bir elema-nı olmasına karşın, kentsel alanlardaki konutlarda daha çok dekoratif bir karak-ter göskarak-terir. Yanan ateş etrafında toplan-manın psikolojik etkisi büyüktür. Ama bazı apartıman dairelerinde tüttüğü için kullanılamadığından verniklenmiş tuğla-lar içinde saksıtuğla-lara, bitkilere yer sağla-maktan öteye yararı olmayan ocaklara da ço'k rastlanır. Kullanılabilir ocakların, yar-dımcı ısınma aracı işlevini yerine getir-mekle birlikte, odunun hesaplı harcandı-, ğı kentlerde tek başına yeterli olması beklenemez. Çünkü kârgir bir ocakta rad-yasyondan yeterince yararlanılamadığı için ateş enerjisinin ancak % 10 kadarı ısıya çevrilebilmektedir. Bununla beraber enerji darlığında, bilinçle yapılıp randı-manı arttırılan toir.oçalk etkin bir ısı kay-nağı olarak işlev görebilir. Ç a l ı ş m a i l k e s i v e ö n e m l i d e t a y l a r :
Ocağın çekmemesi, duman yapması genellikle İşleyiş prensibinin gözetilme-mesi ve yanlış detaylanmadan kaynakla-nır. Ocağın tasarımında dikkat edilmesi gereken ilke ve detayları şöyle özetleye-biliriz:
1) Ocak Venturi Borusu ilkesinin ters yönde işlemesile çalışır. Bilindiği gi-bi Venturi Borusu, keslitl orta kısımda da-ralan uç uça eklenmiş iki kesik koniden oluşur. Bu boru bir bava akımına karşı yerleştirildiği zaman geniş ağızdan giren hava boyun kısmında (a) daha yüksek bir basınç oluşturur. (Şekil: 1-A). Ventu-ri Borusuna ön kısmından bava üfleyecek yerde; arka kısmına bir emme uygulaya-cak olursak ayni şekilde yine (a) boyun kısmında yüksek basınçlı bir emme olu-şacaktır (Şekil: 1-B).
Bu olay ocakta şöyle işler: Baca kolonu içindeki hava ısındığı zaman başlayan konveksiyon akımı ile hafifleyip yukarı doğru harekete geçer ve boyun noktasında bir emme oluşturur. Bu emme gücü ocaktaki dumanı yukarı-ya, bacaya çeker (Şekil: 2-A). •
Bu ilke gözetilmeden, a) baca kesi-tinin küçük olması ya da b) bacanın
oca-ğa açılan kısmında kesit daraltılarak bo-yun oluşturulacak yerde tersine genişle-me yapılması için hallerde ise baca ko-lonunda yeterli güçte hava bulunamaması ve ocağın üst kısmında emme olayı olu-şamaması nedenile ocakta meydana ge-len hava hareketge-lenemez ve baca yerine ocağın ağzından dışarı çıkar (Şekil: 2-B). 2) Ocağın çekmeme nedenlerinden bir başkası bacanın çatıdan dışarıda kalan kısmının yüksekliği ile ilgilidir. Rüzgârın çatının en yüksek kısmının (mahyanın) arka kısmından esmesi halinde aerodina-mik kuralına göre çatının iç kısmında bir anafor oluşur. Baca üst ağzının bu ana-for içinde kalması durumunda, ısınıp ba-cadan çıkacak hava negatif yönde etkile-nir ve ocağa doğru basılır. {Şekil: 3-A). Bu nedenle baca üst ağzının mahyadan en az 50 cm yukarı kadar uzatılarak ana-for alanının üstüne çıkarılması zorunlu-dur. Bazan çekip bazan duman yapan o-caklar genellikle bu nedene bağlanabilir. Rüzgârın yönü değiştikçe çalışma nor-mal ya da anornor-mal olabilir.
3) Yukarıda açıklanan koşullara uyul-sa da bazan yapının dışında oluşan hava akımları çatı üzerinde kısa süreli basın-ca dönüşerek babasın-cadan yükselmekte olan havayı aşağı itebilirler. Boyun noktasının ocağa doğrudan açılması halinde geri te-pen duman akımı ocağa itilecektir. (Şe-kil: 4-A).
Bunu önlemek için boyun kısmında yatay bir düzey oluşturmak ve boyun a-çıklığını ön tarafa almak gerekir. Böyle-ce istenmeyen ters akıma karşı bir en-gel yaratılır. Ayni zamanda ocak arka du-varının düşey değil de öne doğru eğik yükselmesi başka bir yarar sağlar, alev-lerin ocağın gerisinde gözden kaybolması yerine hem görülebilir bir yol izlemesi-ne hem de radyasyon etkisinin artması-na neden olur. Buartması-na karşın bu yatay alan üzerinde uzun sürede kurum birikip boy-nu etkileyebilir. Önlem olarak kabilse bu-raya bir kapak yapmak önerilebilir. Bi-riken kül bu kapak açılarak temizlenebi-lir.
4) Ocağın tavan detayı da, şu ya da bu nedenle bacadan çekilemeyen duma-nın İçeri taşmasını önleme bakımından önem taşır. Mekâna engelsiz düz bir
ta-vanla açılan ocağın boğulması halinde duman kolayca ocak dışına taşabilir. (Şe-kil: 5-A). Oysa tavanın ön kenarında 10-15 om İlk bir düşey pervaz, tavandan dönüp odaya yayılma eğilimi gösteren dumanı tekrar ocağa itecektir. (Şekil: 5-B). Düz ocak tavanının kaçınılması gereken bir detay olduğu unutulmamalıdır.
ŞeKil: 2-A Şekil: 2-B S) Baca kesit alanı ile ocak açıklığı alanı arasındaki oran ocağın normal fonk-siyon görmesini etkileyen önemli faktör-lerden biridir. Ocak ağzının gereğinden fazla büyük yapılması halinde ocak, ba-canın çekme gücünden fazla hava ile
bes-lenmiş olacağından tütme olayı meydana gelecektir. Genel olarak:
1 Baca kesit alanı: Ocak
açık-8 ~ 15 lığı alanı oranı geçerlidir. Bu orana uyul-duğu halde ilk yakma sırasında tütme gö-rülebilir. Bunun nedeni bacadaki soğuk havanın ısınıp harekete geçerek konvek-siyon akımının başlamasındaki gecikme-dir. Olayı hızlandırmak için önceden bir mikdar kâğıt yakılarak bacadaki soğuk ha-vanın statik durumu giderilebilir. Ya da konveksiyon akımı gelişinceye kadar o-cak ağzı bir gazete ile örtülüp küçültüle-rek duman önlenebilir.
6) Ocak derinliğinin fazla olması da ısının radyasyon yoluyla odaya yayılacak yerde bacadan daha kolaylıkla çıkıp git-mesine neden olacağından randımanı dü-şürecektir. Bunun için:
Ocak derinliği: Ocak açık-2 3 lığı yüksekliği oranı gözetilmeiidir.
7) Ocak tabanının oda döşemesin-den 20-40 cm yükseltilmesi, fazla eğilme-den ocağı kullanma 'kolaylığı sağlayacak-tır. Böylece tabandan daha düşük bir dü-zeyde küllerin kolayca birikip toplanabil-mesi için bir kül deposu yapma olanağı da doğar. Ancak korların da külle birlikte tekneye düşmesini önlemek için ocak ta-banına sık doku Tu bir ızgara yerleştiril-melidir.
8) Boyun kısmına metal bir kapak yerleştirilmesinde yarar vardır. Böylece ocak yanmadığı zaman oda sıcaklığının bacadan çıkıp kaybolması önlenecektir. (Şekil: 6). Bazan kor haline gelmiş ate-şin ısısını korumak için de kapak kapatı-lır. Bu ise tehlikeli durumlar yaratabilir. Ateş yeterince kora dönüşmemişse
man-gal olaylarındaki gibi karbon monoksit ve karbon dioksit zehirlenmesi meydana gelebilir.
9) Ayni bacaya birden fazla ocak bağ-lanması ilke olarak yanlıştır. Konveksi-yon akımı en. kısa yoldan tamamlanaca-ğından bu kısa devre dışında kalan ocak çalışmayacaktır. Ancak pek zorunlu hal-lerde bir kalfa buluşunun pratik yarar sağladığı gözlenmiştir. Ayni bacayı kul-lanan üstüste dairelerde bacaya saplama saçtan kesik bir silindirle yapıldığı za-man kısa devre olayı bir ölçüde önlene-bilmektedir. (Şekil: 7).
10) Ocak yan duvarlarının odaya açı-lacak şekilde yapılması radyasyonu yan-sıtacağından randıman artmasına neden olacaktır. (Şekil: 8).
11) Enerji ve ısı sorunuyla ilgili ol-mamakla birlikte, mekân dü/enlemesi a-çısından ocağın odadaki yeri saptanırken ocak ve çevresindeki oturma yerlerinin bir dinamik geçit alanıyla bölünmemesine dikkat edilmelidir. Böyle bir hareket ocak-başının psikolojik bütünlüğünü zedeleye-cektir. {Şekil: 9).
Aşağıdaki tablo ölçülendirmede daha ayrıntılı bilgi içermektedir. (1)
Meka n Oca k Açıklığ ı Taba n Ark a Duva r 1 m M 0] •g» A Bac a CNJ S 9 ao a e 3. 3 g <•> C O İS 3 8 # a
r
H u & 3 s as
S a © co M 2 Genişli k cm Genlçli k cm 8 h o M e s 1 6- 2 2 40-60 60 50 34 36 25 20 12 20 20 1 6- 2 2 40-60 65 55 35 40 25 20 12 20 20 2 2 - 3 0 6 0 - 9 0 70 58 36 4 4 25 20 12 20 20 2 2 - 3 0 6 0 - 9 0 80 63 38 53 28 20 12 20 26 30-40 9 0 - 1 2 0 85 66 38 5 8 28 20 12 26 30-40 95 71 40 66 30 20 12 26 26 40-50 1 2 0 - 1 8 J 100 74 42 70 30 20 12 26 26 40-50 1 2 0 - 1 8 110 78 45 78 30 25 12 26 ?8 5 0 - 7 0 1 " 5 82 45 82 32 25 15 26 38 5 0 - 7 0 125 87 4 8 89 32 25 15 26 38 70-90 O2
1 1 3 0 90 51 93 32 25 15 26 38 70-90 135 92 53 97 32 25 15 26 38 A B 0 D E ? G H JRandımanı arttırmak :
Buraya kadarki açıklamalar ocağın normal çalışması İçin gerekli önlemleri içermektedir. Ocağın "Türk gözünden ısı-nır" sloganı ötesinde etkin bir ısınma
sonucu oluşan ısının büyük kısmıyla ba-cadan çıkıp gitmesi yerine mekân içine yayılmasını sağlayacak girişimler başlıca iki türde İrdelenebilir:
S e k i l : 8
1) Isınan yüzey alanını arttırarak rad-yasyon yoluyla ısının mekâna yansıma-sını sağlamak.
deki sıcak havanın mekâna yayılmasını sağlayacak hava akımını yaratmak.
Birinci türün en etkin uygulamaların-dan biri iherhalde kuzeydoğu Anadolu-ya özgü geleneksel P e ç düzenidir. Peç; konutla birlikte inşa edilen ve liç mekân-ların birleştiği merkez kısmında bulunan çok gelişmiş bir çini sobadır. Burada ya-kılan ateş, labirent şeklindeki bacadan dolaşarak iç mekânların belli bir duvar yüzeyini ısıttıktan sonra dışarıya yol bu-labildiğinden geç ısınıp geç soğuyan kâr-gir duvarlardan konutun bütünüyle homo-jen bir şekilde ısıtılması mümkün olabil-mektedir.
Kentsel alanlardaki konutlarda uygu-lanabilecek en basit ve etkin ocak türü olarak, bir soba gibi metalden yapılmış ve doğru şekilde detaylandırılmış, ısıtı-lacak mekânın içine serbestçe
yerleştiri-lecek bir sistem önerilebilir. {Şekil: 10) (2) fiu sistemin etkinliğine karşın sakın-cası, özellikle çocuklar için dokunuldu-ğunda yanma tehlikesi yaratmasıdır.
Şekü: 10 daki türden metal ocak öu* vardaki bir nişe yerleştirilmekle sakınca önlenebilir. Bu durumda nişin ocak gazı üstündeki açıklığı bir pano 'ile örtülecek-tir. (Şekil: 11). Burada dikkat edilmesi gereken detay, bu panonun alt ve üst kı-sımlarında, korıveksiyon akımı oluşması-na olaoluşması-nak sağlayacak ölçüde açıklık bıra-kılmasıdır.
Isınan havanın mekân içinde yapay yolla doraşımı pervaneli üfleme düzeni gerektirir. Örneğin Şekil: 11 deki uygula-ma, doğal korrveksiyon akımı yerine
so-ğuk hava girişine yerleştirilecek bir per-vaneli üfürücü ile çok daha etkin hale getirilebilir. Çünkü böylece yaratılan ha-va akrmı ile 'konutun yalnız bir odasını de-ğil fakat bütününe yakın kısmını ısıtma olanağı yaratılmış olabilir. Mümkünse mekân dışından taze hava emilmesi da-ha uygundur.
Mevcut kârgir bir ocağm randımanı-nı yaıpay üfleme düzeni kullanarak arttır-mak ta mümkündür, örneğin Ocak içine yerleştirilecek metal borulardan oluşan bir sisteme tatbik edilecek üfürüoü ile bu borularda ısınan havanın mekâna püs-kürtülmesi randımanı önemli ölçüde art-tı refoil ir. {3)
(3) CLiEGG, P./Energy for the Home. Vermont 1977, Gaıden Way
2 0 O O C Û t Ş Î K R B M K