• Sonuç bulunamadı

Ankara’da Bir Al›flverifl Merkezinde Yap›lan Nevüs Taramas›nda Popülasyonun Güneflten Korunma Al›flkanl›klar› ve Melanositik Nevüslar›n›n De¤erlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ankara’da Bir Al›flverifl Merkezinde Yap›lan Nevüs Taramas›nda Popülasyonun Güneflten Korunma Al›flkanl›klar› ve Melanositik Nevüslar›n›n De¤erlendirilmesi"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ankara’da Bir Al›flverifl Merkezinde Yap›lan

Nevüs Taramas›nda Popülasyonun Güneflten

Korunma Al›flkanl›klar› ve Melanositik

Nevüslar›n›n De¤erlendirilmesi

Evaluation of Sun Protection Habits and Melanocytic

Nevi of Population Screened in a Shopping Mall in Ankara

Nilsel ‹lter, Murat Orhan Öztafl, Esra Ad›flen, Mehmet Ali Gürer,

Özge Kesero¤lu, Selda Ünal, Bilge K›raç, Jale Yüksek,

Canan Kevlekçi, Deniz Çetinkünar, Banu Öztürk, Nergis Ero¤lu

Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dal›, Ankara, Türkiye

Yaz›flma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Esra Ad›flen, Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dal›, Ankara, Türkiye Tel.: +90 312 202 61 29 E-posta: eozsoy@gazi.edu.tr Gelifl Tarihi/Received: 10.09.2008 Kabul Tarihi/Accepted: 18.05.2009

Girifl

Günefl ›fl›¤›n›n deri üzerine etkilerinin araflt›r›ld›¤› ça-l›flmalar, ultraviyole radyasyonunun (UVR) hemen tek faydal› etkisinin D vitamini sentezi oldu¤unu

göstermektedir. Günümüzde özellikle epidemiyolo-jik çal›flmalardan elde edilen veriler sayesinde günefl ›fl›¤›n›n hem nevüs geliflimi hem de deri kanserlerinin geliflimiyle do¤rudan iliflkili oldu¤u anlafl›lm›flt›r. Gü-nefl ›fl›¤›n›n bu etkileri, kiflisel faktörler (genetik,

gü-Özet

Amaç: Halk›m›z›n güneflten korunma al›flkanl›klar›n›n, nevüs say› ve tipinin de¤erlendirilmesidir.

Gereç ve Yöntem: 2005 ve 2006 y›llar›nda May›s aylar›nda Ankara’da büyük bir al›flverifl merkezinde stand kurularak üçer

gün-lük çal›flma periyodlar›nda toplam 764 hastan›n nevüs muayenesi yap›ld› ve lezyonlar dijital dermatoskop ile de¤erlendirildi. Ça-l›flmada hastalar›n tatil al›flkanl›klar›, güneflten koruyucu kullan›m al›flkanl›klar›, deri tipleri, tan›lar›, lezyon say›s› ve lezyonlar›n lokalizasyonlar› kaydedildi.

Bulgular: Çal›flmaya dahil edilen 438’i kad›n, 326’s› erkek 764 olgunun yafllar› 1-80 (33,7±13,7) aras›ndayd›. %59,1’i üniversite

ö¤-rencisi veya mezunuydu. %55,6’s›n›n deri tipi III idi, %47,3’ünün günefl yan›¤› öyküsü bulunuyordu. Olgular›n %44,1’i güneflten koruyucu kullanm›yordu. Korunma amac›yla kullan›lan aksesuarlar aras›nda en s›k flapka ve gözlük (%40,3) bulunuyordu. Yedi yüz altm›fl dört olgunun 904 lezyonu dermatoskopik olarak de¤erlendirildi, en s›k konulan tan› nevüs idi. Birer olguda yüzeyel yay›lan malin melanom ve bazal hücreli karsinom tan›lar› konuldu.

Sonuç: Bulgular›m›z genel popülasyonun güneflin zararl› etkileri ve etkin korunma yöntemleri konusunda bilinçli olmad›¤›n›

gös-termekte ve genel popülasyonda güneflin deriye etkileri ve nevuslar konusunda bilinçlendirme kampanyalar›n›n aktif olarak planlanmas› gereklili¤ini ortaya koymaktad›r.(Türkderm 2009; 43: 155-9)

Anahtar Kelimeler: Günefl, güneflin zararl› etkileri, güneflten korunma, güneflten koruyucular

Summary

Background and Design: The evaluation of sun protection habits, numbers and types of nevi in our community.

Material and Method: A stand was built in a big mall in Ankara where 764 patients were screened for the presence of nevi in

three working day periods during the month of May of 2005 and 2006. Lesions were evaluated with the help of digital derma-toscopy. In the study, sun protective practices, sunscreen using habits, dermatoscopic diagnosis of the lesions, numbers and the localization of the lesions were also recorded.

Results: The study population consisted of 764 patients (438 female, 326 male) with age ranging from 1 to 80 (33.7±13.7) years.

55.6% of them had skin type III, 47.3% had sunburn history. Most of the patients (44.1%) were not using sunscreens. Hats and umbrellas (40.3%) were the most common accessories used for protection. 904 lesions of 764 patients examined by dermatos-copy revealed that the most common diagnosis was nevi. Two patients were diagnosed with having cutaneous melanoma or basal cell carcinoma.

Conclusion: Our findings have shown that the general population is not aware of the risks of sun exposure or the appropriate

ways for sun protection and that there is a necessity for educational programmes or campaigns about sun protection and nevi in our general population. (Turkderm 2009; 43: 155-9)

Key Words: Sun, effects of sun, sun protection, sunscreens

Türkderm-Deri Hastal›klar› ve Frengi Arflivi Dergisi, Galenos Yay›nc›l›k taraf›ndan bas›lm›flt›r. Her hakk› sakl›d›r. Turkderm-Archives of the Turkish Dermatology and Venerology, published by Galenos Publishing. All rights reserved.

(2)

nefl ›fl›¤›na maruz kal›nan süre, güneflten korunma al›flkan-l›klar›) ve çevresel faktörlere (ekvatora yak›n bölgeler) ba¤-l› olarak ülkeler aras›nda dikkat çekici farklar göstermekte-dir1-5. Bu çal›flmada Ankara'da bir al›flverifl merkezine

baflvu-ran bir popülasyonun güneflten korunma al›flkanl›klar›, bu konudaki bilinçleri, nevüs say› ve tiplerinin de¤erlendirilme-si amaçlanmaktad›r.

Gereç ve Yöntem

Çal›flman›n yürütülmesi için 2005 ve 2006 y›llar›nda May›s ay-lar›nda Ankara’da merkezi yerleflimli büyük bir al›flverifl mer-kezinde stand kuruldu. Bu merkez içinde bulunan ma¤aza-lar›n müflteri profili ekonomik gücü orta-yüksekti. Kat›l›m say›s›n› yüksek olmas› için üçer günlük (Cuma-Cumartesi-Pa-zar) çal›flma periyodlar›nda tarama yap›ld› ve toplam 764 hasta çal›flmaya al›nd›. ‹lk aflamada hastalar›n yafllar›, cinsi-yetleri, deri tipleri, yaflad›klar› yerler, e¤itim durumlar›, kuta-nöz melanom aç›s›ndan kiflisel/ailevi öyküleri, günefl yan›¤› öyküleri, giyim tarzlar›, tatil al›flkanl›klar›, güneflten koruyu-cu kullan›m al›flkanl›klar› kaydedildi. ‹kinci aflamada hastala-r›n nevüs muayenesi stand alan›nda haz›rlanan kapal› iki odada yap›ld›, tan›lar›, lezyonlar›n say›s› ve yerleflimi kayde-dildi. Nevüs tan›lar› klinik olarak konuldu. Muayene sonun-da lezyonlar MoleMax II (30x) dijital dermatoskobu kullan›-larak de¤erlendirildi. Displastik nevüs ve kutanöz melanom düflündüren lezyonlarda hastalar eksizyon amac›yla yönlen-dirildi. Tarama yap›lan tüm hastalara UVR’nin zararlar› ve UVR’den etkin korunma yöntemleri konusunda bilgi verildi. Bu araflt›rma tan›mlay›c› bir çal›flma olarak planland›. ‹statistik-sel analiz hesaplamalar› Statistical Pocket for Social Sciences 11.0 (SPSS 11.0) program› ile haz›rland›. Çal›flma grubunun ba-z› genel özelliklerinin de¤erlendirilmesinde tan›mlay›c› istatis-tikler (yüzde da¤›l›m›, ortalama±standart sapma, min-max) kullan›ld›. Güneflten koruyucu kullan›m› ile çeflitli faktörlerin iliflkisinin de¤erlendirilmesinde yüzdelik de¤erler, ki-kare testi ve dört gözlü tablolarda gerekti¤inde Fischer Exact Testi ile karfl›laflt›r›ld› ve p<0,05 olan de¤erler anlaml› kabul edildi.

Bulgular

Çal›flmaya dahil edilen 438’i kad›n, 326’s› erkek 764 olgunun yafllar› 1-80 (33,7±13,7) aras›nda de¤iflmekteydi. Hastalar›n demografik özellikleriyle ilgili bilgiler Tablo 1’de gösteril-mektedir.

Hastalar›n %55.6’s›n›n deri tipi Tip 3, %28,7’sinin Tip 2, %14,5’nin Tip 4, %1,1’inin Tip 1 ve %0,2’sinin Tip 5 idi. Al›fl-verifl merkezinin müflteri profili ekonomik gücü orta-yüksek olarak belirtilmekteydi. Buna uyumlu olarak hastalar›n %59,2’si (n=452) üniversite/yüksek lisans mezunu, %24,6’s› (n=188) lise, %4,2’si (n=32) ortaokul ve %12,8’i (n=98) ilko-kul mezunuydu; kat›l›mc›lar aras›nda ö¤renciler (%17,5), memurlar (%13,6), ev han›mlar› (%12,8) ö¤retmenler (%10,2), mühendisler (%9,8) emekli memurlar (%5,2), polis-ler (%3,3), sa¤l›k çal›flanlar› (hemflire, ö¤retim üyesi, labo-rant) (%3) ve al›flverifl merkezinde sat›fl eleman› olarak gö-rev yapan az say›da olgu (%2,6) bulunmaktayd›.

Hastalar›n yaflad›¤› yerler sorguland›¤›nda, %25,8’inin (n=197) tüm hayat› boyunca sadece sahil kentlerinde, %42,1’inin (n=322) hem sahil hem de karasal kentlerde, %32,1’inin (n=245) ise sadece karasal kentlerde yaflad›¤› ö¤renildi.

Hastalar›n %62,7 s›kl›k ile büyük ço¤unlu¤unun tatil al›flkan-l›¤› bulunuyordu ve bunlardan %49,9’u her y›l 15 günden k›-sa, %8,1’i 15-30 gün aras›, %4,7’si ise 30 günden uzun süre-li tatile ç›k›yordu. Üç yüz otuz iki hastan›n (%43,5) bir kez, 9 hastan›n (%1,2) iki kez ve 19 hastan›n (%2,4) ise ikiden fazla günefl yan›¤› öyküsü bulunmaktayd›.

Olgular güneflten korunmada kulland›klar› aksesuarlar aç›-s›ndan sorguland›¤›nda %40,3’ünün güneflten korunmak için flapka ve gözlük, %25,4’ünün sadece gözlük, %5,2’sinin sadece flapka, %5,8’inin ise flemsiye kulland›¤›, buna karfl›n %23,2’sinin ise bu aksesuarlardan hiçbirini kullanmad›¤› ö¤-renildi. Hastalar›n %44,1’i günefl koruyucu krem, losyon vb. kullanmazken, %27,4’ü yaz aylar›nda, bunlar›n %89,5’i ise sadece deniz kenar›nda günefl koruyucu kulland›¤›n› belirt-mekteydi. Düzenli ve sürekli güneflten koruyucu kullanan ol-gular›n oran› ise %28,4 idi. Güneflten koruyucu krem kulla-nan olgular›n üçte ikisinden fazlas›n› kad›nlar oluflturmak-tayd› ancak yafl, nevüs say›s›, e¤itim durumu, ailede tümör öyküsü ve günefl yan›¤› öyküsü gibi faktörler, güneflten ko-ruyucu ürün kullan›m› ile iliflkili de¤ildi (p>0,05).

Tablo 1. Hastalar›m›z›n demografik özellikleri

Özellik Hasta say›s›

Yafl 1-80 (33,7±13,7) K/E 438/326 Yafl da¤›l›m› n (%*) 1-19 yafl 109 (%14,3) 20-39 yafl 390 (%51) 40-59 yafl 234 (%30,6) >60 yafl 31 (%4,1) Tatil al›flkanl›¤› n (%*) Yok 285 (%37,3) Var 479 (%62,7) <15 gün 381 (%49,9) 15-30 gün 62 (%8,1) >30 gün 36 (%4,7)

Güneflten korunma biçimi n (%*)

Yok 178 (%23,2)

fiapka+gözlük 308 (%40,3)

Gözlük 194 (%25,4)

fiapka 40 (%5,2)

fiemsiye 44 (%5,8)

Güneflten koruyucu kulllanma al›flkanl›¤› n (%)

Yok 337 (%44,1)

Yaz aylar›nda 210 (%27,4)

Sürekli 217 (%28,4)

Günefl yan›¤› öyküsü n (%*)

Yok 403 (%52,7) 1 kez 332 (%43,5) 2 kez 9 (%1,2) >2 kez 19 (%2,4) Nevüs say›s› n(%**) <50 534 (%88,5) 50-100 51 (%8,5) >100 18 (%3)

Daha önce nevüs muayenesi n (%%*)

Yok 653 (%85,5)

Var 111 (%14,5)

*her bir durum için kolon yüzdesi **n= 603

(3)

Hastalar›n 19’unda (%2,5) ailede melanom d›fl› deri kanseri, 10’unda (%1,3) ailede kutanöz melanom öyküsü bulunur-ken, befl hastan›n (%0,7) özgeçmiflinde kutanöz melanom öyküsü bulunuyordu. Öyküsünde deri kanserleri bulunan ol-gular›n tamam›n›n da yer ald›¤› 653 (%85,5) kiflinin daha ön-ce hiç nevüs muayenesi yapt›rmad›¤› belirlendi.

Yedi yüz altm›fl dört olgunun 904 lezyonu dermatoskopik olarak de¤erlendirildi¤inde en s›k “junctional” nevüs (%20), bileflik nevüs (%19,4), dermal nevüs (%19,5) ve konjenital melanositik nevüs (%15,2) tan›lar› konuldu. Nevüs say›s› ile güneflten korunma al›flkanl›klar›, tatil al›flkanl›klar› ve deri tipleri aras›nda istatistiksel olarak anlaml› bir iliflki tespit edilmedi (p>0,05). Otuz iki olguda displastik nevüs, birer ol-guda yüzeyel yay›lan melanom ve bazal hücreli karsinom ta-n›lar› konuldu. Eksiyon amac›yla yönlendirilen olgular›n bü-yük bir k›sm› klini¤imize baflvurmad›¤›ndan histopatolojik do¤rulama sa¤lanamad›. Hastalar›m›z›n lezyonlar›n›n tan›-lar› ve s›kl›ktan›-lar› Tablo 2’de gösterilmifltir. Nevüs taramatan›-lar› sonucunda olgular›n %88,5’inde 50’den az, %8,5’inde 50-100 aras›, %3’ünde ise 50-100’den fazla nevüs bulundu¤u tes-pit edildi. Lezyonlar büyük oranda yüz (%16,3), kol (%15,6), bafl-boyun (%12,8), gövde (%9,9) ve bel-s›rt (%9,8) bölgele-rinde, daha az oranda da bacak (%4,8), kar›n (%1,7), el-ayak (%1,3) ve glutea (%0,5) bölgesinde yerleflmekteydi.

Tart›flma

Epidemiyolojik çal›flmalardan elde edilen veriler, beyaz ›rkta kutanöz melanom gelifliminin günefl ›fl›¤›yla do¤rudan iliflki-li oldu¤unu göstermektedir. Ozon tabakas›ndaki bozulma-lar nedeniyle UVR’nin yeryüzüne ulaflan fraksiyonunun art-mas› ve yapay ›fl›k kaynaklar›n›n popüler olart-mas› bu iliflkiyi daha önemli hale getirmektedir1-4. UVR’nin kutanöz

mela-nom geliflimindeki öneminin anlafl›lmas› güneflten korunma programlar›n gelifltirilmesini sa¤lam›flt›r. Bununla birlikte bu programlar›n güneflin zararl› etkileri ve etkin korunma bi-çimleri konusunda topum bilinci oluflturma bak›m›ndan ba-flar›l›, davran›fl biçimini de¤ifltirmek bak›m›ndan yetersiz kal-d›¤› görülmüfltür5-7. Ülkemizde yap›lan s›n›rl› say›da çal›flma

halk›m›z›n güneflin zararl› etkileri konusundaki bilgi

düzeyi-nin yeterli olmad›¤›n› göstermektedir6,8-11. Kaymak ve

ark.la-r›n›n6üniversite ö¤rencilerinde yapt›klar› araflt›rmada,

güne-flin deri kanserine yol açmas›, günefl yan›¤› oluflturmas›, gü-nefl lekelerine ve alerjik reaksiyonlara yol açmas› ve deri yafl-lanmas›n› artt›rmas› gibi zararl› etkilerinin tamam›n› tan›m-layabilen üniversite ö¤rencilerinin oran› sadece %2,2 olarak bulunmufltur. Güneflin zararl› etkileri içinde olgular›n en yüksek oranda do¤ru tan›mlad›¤› etki günefl lekelerine yol açmas› (%84,9) en düflük oranda do¤ru tan›mlad›¤› etki ise güneflin baz› alerjik reaksiyonlara neden olmas› (%11,7) iken güneflin deri kanseriyle iliflkisi kat›l›mc›lar›n sadece %56,8’i taraf›ndan do¤ru tan›mlanabilmifltir. Köktürk ve ark.lar›8,

hastalar›n güneflten korunma bilinci, tutum ve davran›fllar›-n› araflt›rmak amac›yla yapt›klar› çal›flmalar›nda olgular›n %76’s›n›n güneflten korunmaya özen gösterdi¤ini ancak bunlar›n %80,1’inin sadece deniz mevsiminde korunduklar›-n› belirlemifllerdir. Bu çal›flmada e¤itim süresinin ve geçiril-mifl yan›k öyküsünün güneflten korunmaya özen gösterme e¤ilimi ile iliflkisine dikkat çekilmifl, güneflten korunmaya özen gösterme e¤iliminin yafl, cinsiyet, deri tipi, ayl›k gelir, ailede deri kanseri öyküsü, günefle maruziyet süresi ile iliflki-li olmad›¤› görülmüfltür. Bu çal›flman›n deniz kenar›ndaki bir ilde gerçeklefltirildi¤i ve kat›l›mc›lar›n sadece deniz mevsi-minde güneflten korundu¤u göz önünde bulundurulursa, halk›m›z›n “güneflten korunma” kavram›n› “günefl yan›¤›n-dan korunma” fleklinde yorumlad›¤› aç›kt›r. Bu düflünceyi destekler flekilde Ankara’da yap›lan bir çal›flmada olgular›n sadece üçte biri güneflten korunmaya özen gösterdi¤ini ifa-de etmifltir6. Bütün bu veriler güneflten korunma bilincinin

yerleflmemesinin en önemli nedeninin güneflin zararl› etkile-ri konusundaki bilgi eksikli¤i oldu¤unu düflündürmektedir. Bu gereksinim Özkan ve ark.lar›n›n9üniversite ö¤rencilerinin

güneflten korunman›n önemi ve yöntemleri konusunda bilgi düzeyi ve al›flkanl›klar› ve bilgilerin davran›fl biçimine yans›-malar›n› ortaya koymak amac›yla yapt›klar› çal›flmada da aç›kça ortaya konmufltur, öyle ki çal›flmada kat›l›mc›lar›n %94,9'u güneflin zararlar› ve korunma yollar›yla ilgili e¤itim gereksinimlerini belirtmifllerdir.

Etkin bir biçimde güneflten korunmadan bahsedilebilmesi için bireyin kendisini güneflin zararl› tüm etkilerine karfl› ko-ruyacak tutum ve al›flkanl›klar› gelifltirmesi gerekmektedir. Dünya Sa¤l›k Örgütü’nün (WHO) etkin UV korumas› için önerileri aras›nda gün ortas›nda güneflte bulunma zaman›-n›n s›n›rland›r›lmas›, UV indeksine dikkat edilmesi, gölgede kal›nmas›, koruyucu giysiler giyinilmesi ve güneflten koruyu-cu ürünlerin kullan›lmas› bulunmaktad›r12.

Çal›flmam›zda olgular›n %86,1’i güneflten korunma amac›yla güneflten koruyucu ürünler veya flapka, gözlük flemsiye gibi aksesuarlardan yararland›klar›n› ifade etmifllerdir. Çal›flma-m›zda en s›k tercih edilen korunma yöntemi flapka ve gözlük kullan›m› (%40,3) iken benzer araflt›rmalar›n sonuçlar›ndan tehlikeli saatlerde d›flar› ç›kmama6,10,11, gölgede kalma9ve

gü-nefl gözlü¤ü kullan›m›n›n8da ülkemizde s›kl›kla tercih edilen

korunma yöntemleri olduklar› anlafl›lmaktad›r.

Düzenli güneflten koruyucu krem kullan›m› oran› yafl ortala-mas› 33 ve %85’i 20 yafl üstünde olan olgular›m›zda %28,4 olarak belirlenmifltir. Bu oran Uysal ve ark.lar›n›n10

çal›flmala-r›nda 13,3 yafl ortalamas› bulunan ilkö¤retim ö¤rencilerinin %6,6’s›nda, Kaymak ve ark.lar›n›n6çal›flmalar›nda 21,8 yafl

or-talamas› olan üniversite ö¤rencilerinin %28,2’sinde

tan›mlan-Tablo 2. Hastalar›m›z›n klinik ve dermatoskopik tan›lar›

Tan› Lezyon Tan› Lezyon

say›s› (%) say›s› (%)

Junctional nevüs 183 (%20) Blue nevüs 8 (%0,8) Compound nevüs 179 (%19,8) Dermatofibrom 8 (%0,8) Dermal nevüs 176 (%19,5) Aktinik keratoz 5 (%0,5) Konjenital 138 (%15,2) Bazal hücreli 1 (%0,1) melanositik nevüs karsinom

Lentigo 39 (%4,3) Yüzeyel yay›lan 1 (%0,1) melanom

Seboreik keratoz 39 (%4,3) Di¤erleri: Efelid, 4 (%0,4) Kafeola 39 (%4,3) Lentigo maligna,

Displastik nevüs 32 (%3,5) Bowen hastal›¤›, Akrokordon 19 (%2,1) Aksesuar meme Hemanjiyom 13 (%1,4)

Akral 11 (%1,2)

melanositik nevüs

(4)

maktad›r. Her üç veri toplumumuzda güneflten koruyucu krem kullan›m›n›n her yafl kesiminde ne denli az tercih edil-di¤ini de ortaya koymaktad›r. Bu nedenle ülkemizde günefl-ten koruyucu kremlerin erken yafllarda ve daha yayg›n olarak kullan›m›n› teflvik etmeye yönelik çal›flmalar planlanmal›d›r. Çal›flmam›zda olgular›n %55,9’u güneflten koruyucu krem kulland›klar›n› belirttiler. Bununla birlikte bu olgular›n yar›s› düzenli kulland›¤›n› ifade ederken di¤er yar›s› sadece yaz ay-lar›nda kulland›klar›n› belirtmifllerdir. Yaz ayay-lar›nda günefl-ten koruyucu kulland›¤›n› ifade eden olgular›n %89,5’i ise sa-dece deniz kenar›nda uygulad›klar›n› belirtmifllerdir. Günefl-ten koruyucu kullan›m›nda benzer tutum ülkemizden bildiri-len di¤er yay›nlarda da izbildiri-lenmektedir6,8,9. Koruyucu krem

kul-lan›m›n›n aç›k deri rengine sahip, e¤itim düzeyi ve ayl›k gelir düzeyi yüksek olanlarda ve yan›k öyküsü bulunanlarda daha fazla oldu¤u, buna karfl›n yafl, cinsiyet, ailede tümör öyküsü ve günefle maruziyet süresi ile koruyucu krem kullanma ora-n›n›n iliflkisiz oldu¤unu gösteren yay›nlar bulunmaktad›r8.

Baz› çal›flmalarda ise kad›nlar aras›nda güneflten koruyucu krem kullan›m›n›n daha yayg›n oldu¤u belirtilmektedir5,6,11.

Çal›flmam›zda güneflten koruyucu krem kullanan olgular›n üçte ikisinden fazlas›n› kad›nlar oluflturmaktayd› ancak yafl, nevüs say›s›, e¤itim durumu, ailede tümör öyküsü ve günefl yan›¤› öyküsü gibi faktörlerin, güneflten koruyucu ürün kul-lan›m› oran›n› etkilemedi¤i belirlendi. Deri kanseri öyküsü bulunan befl olgumuz güneflten koruyucu ürünleri düzenli olarak kullanmaktayd›.

Güneflten koruyucu ürünlerin günefl gören bölgelerin tama-m›na uygulanmas› gerekmektedir. Bununla birlikte çal›flma-lar bu ürünlerin en s›k yüz bölgesine uyguland›¤›n› göster-mektedir6,8,9. Bu çal›flmalarda dikkat çeken bir di¤er nokta iki

saatte bir tekrarlanmas› önerilen güneflten koruyucu ürünle-rin7 günde sadece bir kez kullan›ld›¤›n›n belirlenmesidir.

Ürünün s›k aral›klarla yenilenmemesi bu kiflilerde istenilen düzeyde korunma sa¤lamayacakt›r. Bununla birlikte günde bir kez uygulan›lan bu ürünler, bu kiflilerin UVR’den bütü-nüyle korunduklar›n› düflünerek daha uzun sürelerle UVR’e maruz kalmas›na yol açacakt›r7,11,13. Güneflten koruyucu ürün

kullananlarda melanom insidans›n›n artt›¤›n› gösteren ge-nifl kat›l›ml› popülasyon çal›flmalar› da bu flekildeki bir para-doks etkiyi vurgulamaktad›rlar13. Güneflten koruyucu

ürünle-rin sadece bir kez ve genellikle yaln›z yüz bölgesine uygulan-mas› güneflten korunma konusunda bilgi düzeyinin istenilen düzeye ulaflmad›¤›n› göstermektedir.

Epidemiyolojik, moleküler, histolojik, genetik çal›flmalar ve analizler, UVR’nin edinsel nevüslar›n oluflumunda, melanositik nevüsdan atipik nevüs ve in situ melanom gelifliminde ve edin-sel genetik mutasyonlar›n oluflumunda rol oynad›¤›n› göster-mektedir14. Tarad›¤›m›z popülasyonun %62,7’sinin deniz

kena-r›nda tatil al›flkanl›¤›n›n bulunmas›, bu kiflileri aral›kl› ve kon-trolsüz UVR etkisi için riskli hale getirmektedir. Güneflten ko-runmada etkin davran›fl biçimlerinin eksikli¤i de da bu riski be-lirgin olarak art›rmaktad›r. Hem kronik kümülatif solar hasar›n hem de aral›kl› UVR maruziyetlerinin melanom gelifliminde et-kili oldu¤u bilinmektedir1-4,14-16. Bu nedenle de k›s›tl› bir

zaman-da uzun süreli UVR etkisine maruz kalan “çal›flan kesimin” bu riskler konusunda bilgilendirilmesi gerekmektedir.

Çal›flmam›zda olgular›n %84,3’ünde deri tipi olarak Tip 2 ve Tip 3 belirlenmifltir. Aç›k renk gözlü (mavi/yeflil), aç›k renk derili, aç›k renk saçl› (sar›/k›z›l) çillenmeye yatk›n, kolay gü-nefl yan›¤› geliflen ancak bronzlaflamayan (Fitzpatrick deri ti-pi 1/2) fenotipteki kiflilerde kutanöz melanom riski iki kat artar15-17. Ülkemizde deri tipi olarak Tip 3 ve 4’ün daha s›k

ol-du¤u bilinir, çal›flma grubumuz Türk popülasyonunun deri tiplerini tam olarak yans›tmayabilir, bununla birlikte sonuç-lar›m›z kutanöz melanom için riskli fenotiplerin ülkemizde bilinenin aksine yayg›n oldu¤unu da düflündürmektedir. Tüm olgular›m›z›n %47,3’ünde en az bir kez bül oluflturacak fliddette günefl yan›¤› öyküsü bulunmaktayd› ve günefl yan›¤› bulunan olgular›n üçte biri güneflten korunmad›klar›n› ifade etmifllerdi. Bül oluflumuna neden olacak fliddette günefl ya-n›klar›, kutanöz melanom geliflimi aç›s›ndan riskli kabul edi-lirler; çocukluk dönemindeki fliddetli günefl yan›klar› yaflam›n ileriki y›llar›nda kutanöz melanom geliflme riskini belirgin olarak artt›rmaktad›r. On iki yafl alt›nda fliddetli günefl yan›¤› tan›mlayan olgularda bu risk 3,6 kat artmaktad›r15,16,18.

Türki-ye’de merkezi yerleflimli bir popülasyonda günefl yan›¤› ora-n›n›n yüksekli¤i toplumumuzda kutanöz melanom geliflimi aç›s›ndan potansiyel bulundu¤unun habercisidir.

Kutanöz melanom, olgular›n üçte birinde melanositik nevüs üzerinden geliflir. Hasta anamnezleri dikkate al›nd›¤›nda bu oran %85’e ulaflmaktad›r. Melanositik nevüslar›n kutanöz melanom prekürsörü olabilece¤i, histolojik ve klinik olarak kan›tlanm›flt›r. Melanositik nevüslar üzerinden geliflen kuta-nöz melanom için risk faktörleri genç yafl ve gövde yerleflim-li nevüslard›r. Yafll›larda kutanöz melanomun epidermal me-lanositlere kümülatif solar hasar yoluyla, gençlerde ise daha s›kl›kla melanositik nevüslar üzerinden geliflti¤i düflünül-mektedir15,19. Çal›flmam›zda 764 olgunun 904 lezyonu

derma-toskopik olarak de¤erlendirildi¤inde otuz iki olguda displas-tik nevüs saptand›. Bu olgular›n büyük bir k›sm› eksizyon ya-p›lmas› için klini¤imize baflvurmad›, bu nedenle de histopa-tolojik do¤rulama sa¤lanamad›. Displastik/atipik nevüslar popülasyonun %2-8’inde görülen kutanöz melanom aç›s›n-dan en riskli nevüslard›r20. Melanositik nevüslardan kutanöz

melanom geliflme riskini belirleyen faktörlerden ikisi nevu-sun çap› ve say›s›d›r. Klasik olarak 50’den fazla nevüs olmas› kifliyi kutanöz melanom aç›s›ndan riskli hale getirir. Nevüs say›s›ndaki her 25 art›flta kutanöz melanom riski iki kat art-maktad›r21. Bu çal›flmada olgular›m›z›n hemen tamam›nda

birden fazla nevüs ve %11,5’inde 50’den fazla nevüs bulun-mas›na ra¤men nevüs say›s›n›n güneflten koruyucu ürün ya da aksesuar kullan›m oran›n› etkileyen bir faktör olmad›¤› belirlendi. Çal›flmam›zda öyküsünde deri kanseri bulunan olgular›n tamam›n›n da yer ald›¤› 653 (%85,5) kiflinin daha önce hiç nevüs muayenesi yapt›rmad›¤› belirlendi.

Tarama yapt›¤›m›z popülasyonda lise ve üniversite mezunla-r›n›n oran›n›n %80 olmas› e¤itim düzeyi ya da güneflin zarar-l› etkileri konusunda bilgi düzeyi ile etkin korunma bilincinin paralellik göstermedi¤ini düflündürmektedir. Benzer flekilde sa¤l›k kurulufllar›, kozmetik firmalar› ve medya arac›l›¤› ile ge-nifl kat›l›ml› kampanyalar düzenlenerek halk›n günefl ve solar-yum gibi yapay ›fl›k kaynaklar› konusunda bilgilendirilmesi, geliflmifl ülkelerde bile “güneflten korunmay›” günlük yaflam pratikleri aras›na yerlefltirmeyi sa¤layamam›flt›r21-24.

(5)

Sonuç olarak; çal›flmam›zda genel olarak güneflten koruyu-cu kullan›m al›flkanl›¤›n›n düflük oldu¤u, güneflten koruyukoruyu-cu aksesuarlar›n daha s›k tercih edildi¤i ve olgular›n yar›s›na ya-k›n›n›n günefl yan›¤› öyküsü bulundu¤u belirlenmifltir. So-nuçlar›m›z genel popülasyonun güneflin zararl› etkileri ve et-kin korunma yöntemleri konusunda bilinçli olmad›¤›n› gös-termektedir. Tarama yap›lan popülasyonda lise ve üniversite mezunlar›n›n oran›n›n %80 olmas›, Ankara popülasyonunun oldukça e¤itimli bir kesiminde bile nevüslar›n ve güneflin za-rarl› etkilerinin bilinmedi¤ini göstermektedir. Bu sonuçlar de¤erlendirildi¤inde çal›flmam›z genel popülasyonda güne-flin deriye etkileri ve nevüslar konusunda bilinçlendirme kampanyalar›n›n aktif olarak planlanmas› gereklili¤ini orta-ya koymaktad›r. Bu kampanorta-yalarda esas olarak davran›fl de-¤ifliklikleri sa¤lanmas›n› önleyen faktörlerin ele al›nmas› ve bu faktörlerin ortadan kald›r›lmas› için gelifltirilmesi gere-ken stratejilerin belirlenmesi amaçlanmal›d›r.

Kaynaklar

1. Molho-Pessach V, Lotem M: Ultraviolet radiation and cutaneous carcinogenesis. Curr Probl Dermatol 2007;35:14-27.

2. Wright CY, Reeder AI: Youth solar ultraviolet radiation exposu-re, concurrent activities and sun-protective practices: a review. Photochem Photobiol 2005;81:1331-42.

3. Biesalski HK, Obermueller-Jevic UC: UV light, beta-carotene and human skin-beneficial and potentially harmful effects. Arch Bioc-hem Biophys 2001;389:1-6.

4. Eide MJ, Weinstock MA: Association of UV index, latitude, and melanoma incidence in nonwhite populations-US Surveillance, Epidemiology, and End Results (SEER) Program, 1992 to 2001. Arch Dermatol 2005;141:477-81.

5. Kalayciyan A, Serdaro¤lu S: Guneflten korunma: Toplum bilinci, yaklafl›m ve e¤ilimler. Dermatose 2003;3:159-62.

6. Kaymak Y, Tekbafl ÖF, fiimflek I: Üniversite ö¤rencilerinin günefl-ten korunma ile ilgili Bilgi Tutum ve Davran›fllar›. Türkderm 2007;41:81-5.

7. Seyhan ME: Güneflten Korunma. Türkderm 2003;37:237-44. 8. Kokturk A, Baz K, Bu¤dayc› R, Kaya T, Koca A, ‹kizo¤lu G:

Derma-toloji poliklini¤ine baflvuran hastalarda guneflten korunma bilinci ve al›flkanl›klar›. T Klin Dermatoloji 2002;12:198-203.

9. Özkan fi, Ergör G, ‹lknur T, Fetil E, Erdem Y, Akar H, Y›ld›z G, Tu-nal› B, Bilgiç A, Birinci Y: Günefl ve toplum bilinci: Bir anket çal›fl-mas›. Türkderm 2001;35:277-84.

10. Uysal A, Özsoy SA, Ergül fi: Ö¤rencilerin cilt kanseri risklerinin ve ve günefl ›fl›nlar›ndan korunmaya yönelik uygulamalar›n›n de¤er-lendirilmesi. Ege T›p Dergisi 2004;43:95-9.

11. Filiz TM, Ç›nar N, Topsever P, Uçar F: Tanning youth: knowledge, behaviors and attitudes toward sun protection of high school stu-dents in Sakarya, Turkey. Journal of Adolescent Health 2006;38: 469-71.

12. Nicol NH, Schlepp SL: Sunscreen use: an overwiew. Plastic Surgical Nursing 1999;19:148-56.

13. Francis SO, Mahlberg MJ, Johnson KR ve ark: Melanoma chemop-revention. J Am Acad Dermatol 2006;55:849-61.

14. Carlson JA, Ross JS, Slominski A ve ark: Molecular diagnostics in melanoma. J Am Acad Dermatol 2005;52:743-75.

15. Langley RGB, Barnhill RL, Mihm MC, Fitzpatrick TB, Sober AJ. Ne-oplasms: Cutaneous melanoma. Fitzpatrick’s Dermatology in Ge-neral Medicine’de. 6.ed. Freedberg IM, Eisen AZ, Wolf K ve ark. New York, McGraw-Hill Inc 2001;917-48.

16. Nestle FO, Kerl H: Melanoma. Dermatology’de. Bolognia JL, Joriz-zo JL, Rapini RP ve ark. Edinburgh, Mosby 2003;1789-816. 17. Markovic SN, Erickson LA, Rao RD ve ark: Melanoma Study Group

of the Mayo Clinic Cancer Center. Malignant melanoma in the 21st century, part 1: epidemiology, risk factors, screening, preven-tion, and diagnosis. Mayo Clin Proc 2007;82:364-80.

18. Pfahlberg A, Kolmel KF, Gefeller O, Febim Study Group: Timing of excessive ultraviolet radiation and melanoma: epidemiology do-es not support the existence of a critical period of high suscepti-bility to solar ultraviolet radiation- induced melanoma. Br J Der-matol 2001;144:471-5.

19. Bevona C, Goggins W, Quinn T ve ark: Cutaneous melanomas as-sociated with nevi. Arch Dermatol 2003;139:1620-4.

20. Garbe C, Eigentler TK: Diagnosis and treatment of cutaneous me-lanoma: state of the art 2006. Melanoma Res 2007;17:117-27. 21. Jones B, Oh C, Corkery E, Hanley R, Egan CA: Attitudes and

percep-tions regarding skin cancer and sun protection behaviour in an Irish population. J Eur Acad Dermatol Venereol 2007;21:1097-101. 22. Swindler JE, Lloyd JR, Gil KM: Can sun protection knowledge

change behavior in a resistant population? Cutis 2007;79:463-70. 23. Meyer N, Pruvost-Balland C, Bourdon-Lanoy E, Maubec E, Avri MF: Awareness, knowledge and attitudes towards sun protection among skin cancer-treated patients in France. J Eur Acad Derma-tol Venereol 2007;21:520-5.

24. Cokkinides V, Weinstock M, Glanz K, Albano J, Ward E, Thun M: Trends in sunburns, sun protection practices, and attitudes to-ward sun exposure protection and tanning among US adoles-cents, 1998-2004. Pediatrics 2006;118:853-64.

Referanslar

Benzer Belgeler

Hastanemiz Çocuk Klini¤inde Ocak 1997-Aral›k 2003 tarihle- ri aras›nda yat›r›larak izlenen, yafllar› ortalama 4.67 olan 367 zehirlenme olgusu retrospektif

Bronfliolit, 2 yafl alt› çocuklarda görülen bronfliollerin akut inflamasyonu olup, özellikle 3-6 ay aras› çocuklar- da s›k görülür.. Genellikle viral infeksiyonlar

Çal›flma gruplar›n›n serum kalsiyum düzeyleri hem top- lam olarak, hem de sadece alkol alanlarda farkl› bulun- mad›, ancak magnezyum düzeyleri hem toplam olarak, hem de

Menopoz poliklini¤ine baflvuran do¤al menopoz olgular›nda menopoz bafllang›ç yafl ortalamas›n›, parite, sigara içimi ve sosyoekonomik durumun menopoz yafl ortalamas›

2’si düflük do¤um a¤›rl›kl› olan 11 term olgunun 7’sinde MRG patolojik olup, 5 olguda PVL, 1 olguda korpus kallozum hipoplazisi ve 1 olguda da ventriküler sistemde

Histopatolojik olarak tan› konulan 48 sarkoidoz olgusu, klinik ve radyolojik bulgular, tan› yöntemleri, uygulanan tedavi ve tedaviye yan›t aç›s›ndan de¤erlendirildi..

Hastanemiz Çocuk klini¤inde Ocak 97-Aral›k 99 tarihleri aras›nda yat›r›larak izlenen, yafllar› ortalama 6.417 olan 133 zehirlenme olgusu retrospektif olarak

arka yüzey k›r›c›l›k haritalar›, ön kamara derinli¤i (ÖKD), ön kamara hacmi (ÖKH), ön kamara aç›s› (ÖKA), iris ve lens hakk›nda say›sal bilgi sa¤layabilir..