• Sonuç bulunamadı

1.5 TL HABERLERİ SAYFA 8 DE. FETÖ ye virüs operayonu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "1.5 TL HABERLERİ SAYFA 8 DE. FETÖ ye virüs operayonu"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)www.aydinlikgazete.com. YAŞINDAYIZ. VATAN EMEK NAMUS. Emeği Emeği ve ve gerçeği gerçeği paylaşmaktan paylaşmaktan. 95 yıldır yıldır onur onur duyuyoruz duyuyoruz 95. KURULUŞ: 1921. 1 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. 1.5 TL. ABD’YE TAVIR komşulara mesaj. İLK KEZ Nazım’ınkaleminden bilinmeyenAydınlık şiiri. GenelkurmayBaşkanı OrgeneralHulusiAkar, eleştirioklarınıABDve NATO’yayöneltti: TSKbölgemizdevedünyada,barışveistikrarın sağlanmasıiçinkurulan ittifaklaradesteksağlamaktadır.Unutulmamalıdırkiittifaklarkurulurken verilensözlervevarılan mutabakatlar,karşılıklı birahittir. 11’de. Efes tatbikatı nefes kesti İzmir’in Seferihisar ilçesinde düzenlenen Efes-2016 Birleşik Müşterek Fiili Atışlı Tatbikatı tamamlandı. 79 ülkeden 255 seçkin gözlemci ve temsilcinin takip ettiği tatbikata Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve tüm kuvvet komutanları katıldı.. Sen benim hangisinden olduğumu anlamak istiyorsan cebime sok kafanı! Orada: Aydınlık’ı okuyan kara ekmek sana doğruyu söyler (1922, Moskova). SON UYARI. ERCAN DOLAPÇI’nın haberi 3’te. Başkurt direnişinden Aydınlık’a selam!. Federal Alman Meclisi sözde Ermeni soykırımına ilişkin önergeyi yarın görüşecek. Türklerin Berlin çıkarması Almanya’da büyük yankı uyandırırken Türkiye’de önde gelen kişi ve kuruluşlar Bundestag’ı son kez uyardı. İlker Başbuğ’dan Perinçek çıkışı TÜRKİYE’nin 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, 1915 olaylarıyla ilgili Ankara’nın sessizliğini eleştirdi. Başbuğ, “Doğu Perinçek’in tavrını desteklememiz lazım” diye konuştu.. MERKEL’E SAĞDUYU ÇAĞRISI. SAKARYA Taşeron İşçileri Derneği, Başkurt Motor Fabrikası’nda greve çıkan işçileri ziyaret etti. İşçiler, grevin desteklenmesiyle mücadele güçlerinin arttığını söyledi. Emekçiler, greve devam ederken ülkedeki gelişmeleri Aydınlık’tan takip ediyor. 6’da. Büyükelçi ile önemli görüşme TÜRKİYE Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Haber’le görüşerek tasarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu anlattı.. ADD: Yanlıştan dönmeye çağırıyoruz ATATÜRKÇÜ Düşünce Derneği’nden yapılan açıklamada tasarının görüşülmesine tepki gösterildi. “Federal Almanya Parlamentosu’nu bu yanlıştan dönmeye çağırıyoruz” denildi. HABERLERİ SAYFA 8’DE. Berlin’de Türk Marşı! Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Federal Almanya Şansölyesi Merkel’i arayarak tasarı hakkındaki kaygılarını iletti. Erdoğan, Türkiye’nin hassasiyetlerini aktardıktan sonra Almanya’nın tasarıya ilişkin sağduyulu bir yaklaşım sergilemesini istedi.. BİN 373 ÖRGÜTTEN ‘BOYKOT’ UYARISI. TÜRKİYEKamu-Sen’in de aralarında olduğu bin 373 kitle örgütü, Alman milletvekillerine mektup gönderdi. Önerge kabul edilirse Almanya ürünlerinin boykot edileceğini belirtildi.. SONER POLAT’ın yazısı 11’de. Nerede milletin lideri?. RIZA ZELYUT’un yazısı 2’de. FETÖ’ye virüs operayonu Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı’ndaki bazı bilgisayarlara virüs yüklendiği tespit edildi. Bilgiler program yoluyla doğrudan Pensilvanya’ya aktarıldı. FETÖ’cü polisler, 17/25 Aralık operasyonunun ardından İstanbul’daki bir yazılım firması aracılığıyla bazı bilgisayarlara virüs yükledi. Yazılımın tespit edilmesiyle harekete geçen Ankara Cumhuriyet Başsavcılğı soruşturma başlattı. 4’ü polis 6 şüpheli gözaltına alındı.. sayfa. 3. sayfa. 5. sayfa. 6. sayfa. 7. sayfa. 9. 10. MUSTAFA MUTLU ‘Asıl Beşiktaş Kaymakamı’ ve bitmeyen Gezi kini.... UĞUR CİVELEK. Mimarlara saray baskını. Ekonomi tıkırında mı yoksa bunalım kapıda mı?. MEHMET AKKAYA. CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, sonbaharda referandum ya da erken seçime gitmek için hazırlıklara hız verdi. Yeni anayasa ve başkanlık için il ve ilçelerde dar kapsamlı hazırlık toplantıları yapılıyor. Saray’daki ekip Erdoğan’ın programı için çalışma yürütüyor. 7’de. Bahçeli’den kurultay RESTİ. İncirlik’ten PYD’ye destek. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kurultay kriziyle ilgili açıklama yaptı. Bahçeli, “10 Temmuz’da hem tüzüğümüzü değiştirecek, hem de seçim yapacağız” dedi. Muhaliflerin belirlediği 19 Haziran tarihini tanımadıklarını söyledi. 7’de. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Amerikan askerlerinin PYD’nin silahlı kanadı YPG arması takmasını eleştirdi. İncirlik’teki ABD uçaklarının PYD için kalktığını vurguladı. 7’de. Tekstilde kanserriski. Sıkıştığında dön bak atalar ne demiş?. BİRGÜL AYMAN GÜLER Ortamdan dertli yeni anayasacılar YASAKLI kanserojen boyalar, özellikle yüksek renk kalitesi ve ucuzluğu nedeniyle tekstilde tercih ediliyor. Uzmanlar, çok ucuza satılan menşei belli olmayan ürünlere karşı uyarıyor. 9. Uluslararası Tekstil Sempozyumu’nda tekstil, oyuncak ve kırtasiye ürünlerindeki kanser tehlikesi masaya yatırıldı.. MEHMET FARAÇ Şaşkınlığın yaraladığı ülke. ÖZLEM KONUR USTA’nın haberi 4’te. SABAHATTİN ÖNKİBAR. KÜLÇE ALTINDA ambargo patlaması. Bahçeli’nin hedefi! ISSN 2146-2356. sayfa. HİKMET ÇİÇEK’in haberi 9’da. Başkanlıkta sonbahar HAZIRLIĞI. T. AKSİM Dayanışması’nın en önemli örgütlerinden Mimarlar Odası’nın Yıldız Sarayı’ndaki İstanbul Büyükkent Şubesi, Haziran Ayaklanması’nın yıldönümünde polis tarafından basıldı. Binanın içine kendilerini kilitleyerek Beşiktaş Kaymakamlığı’nın kararına direnen 15 kişi gözaltına alındı. Yıldız’daki bina boşaltıldı. 2’de. TÜRKİYE 2016’nın ilk 4 aylık döneminde amborgaların kaldırıldığı İran’a 235.2 milyon dolar tutarında külçe altın ihracatı yaptı. RECEP ERÇİN’in haberi 5’te.

(2) 2. 1 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. GÜNDEM. HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailişkiler@aydinlik.com. Rıza ZELYUT rizazelyut@gmail.com. Gezi’nin yıldönümünde MİMARLARA BASKIN Yldz Saray D Karakol Binas polis tarafndan ablukaya aln d. 3 TOMA ve 10’u akn çev ik kuvvet otobüsü hazr bek letildi.. Nerede şu milletin lideri(!)?. Y. arın, Alman Parlamentosu’nda Türklerin Ermenilere soykırım yaptığı yönünde bir oylama yapılacak. Soykırım suçlaması, bir millet için, onu milletler ailesinin en dibine atacak çok aşağılayıcı bir suçlamadır. Küresel dünyanın dışına, suçlular çöplüğüne sürülmek gibi bir şeydir. Bu alçakça suçlama karşısında hep birlikte dikelmemiz gerekmez mi? Ama görüyorsunuz; yasak savma cinsinden bir iki cümle söylenip geçiştiriliyor. Sanki Türk düşmanlarına “Siz haklısınız!” deniliyor. Onuru olan millet, bu karalamaya karşı ayağa kalkar... İçinde nohut kadar bir milli gurur bulunan isyan eder... Ama millet öyle bir kuşatılmış, öyle bir uyuşturulmuş ki başka bir gezegende yaşıyormuş gibi davranıyor. Eskişehir’de Odunpazarı Belediyesi, bir eski yapıyı onarıp sanat merkezi haline getirdi diye, AKP’li kadınlar isyan etmişler. Külliyede dans yaptıramazsınız, diye bağırıyorlar. Ama Almanya, onlara siz katiller topluluğusunuz diyor da duymazdan geliyorlar. Siyasal İslamcı örgüt (AKP) bu kadınları gerçek dünyadan kopartıp Arapçı bir Orta Çağ içine hapsetti. Türban kafalarını değil çağdaşlık bilinçlerini örtmüş. Bin yıl geriden geliyorlar da farkında değiller.. ATATÜRKÇÜLER YÜRÜDÜ. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a tahsis edilen Yıldız Sarayı’nın, Dış Karakol Binası’nda bulunan TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi dün polis zoruyla boşaltıldı. Taksim Dayanışması bileşenlerinden olan odaya yapılan baskının zamanlaması dikkat çekerken 15 kişi de gözaltına alındı İSTİHBARAT SERVİSİ HAZİRAN Ayaklanması’nın yıldönümünde Taksim Dayanışması bileşenlerinden TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin Yıldız’daki binası boşaltıldı. Binanın içine kendilerini kilitleyerek Beşiktaş Kaymakamlığı’nın kararına direnen 15 kişi gözaltına alındı. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından kullanılan Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası dün sabah polis tarafından ablukaya alındı. 3 TOMA ve 10’u aşkın çevik kuvvet otobüsü hazır bekletildi. Sarayın giriş kapısı demir bariyerlerle kapatıldı. Polis olayın duyulması üzerine gelen oda yöneticilerinin ve basının içeriye girişine izin vermedi. İçerde olan oda yöneticileri ise kapıyı kilitledi. Polis kapıyı kırarak içeri girdi ve 15 kişiyi gözaltına aldı.. CUMHURBAŞKANINA TAHSİS EDİLDİ TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Genel Sekreteri Cevahir Efe Akçelik gazetecilere yaptığı açıklamada süreci şöyle anlattı: “49 yıllığına Mimarlar Odamıza verilen binanın anlaşması geçtiğimiz günlerde Kültür Bakanlığı tarafından tek taraflı fesh edildi.. Haziran Ayaklanmas’nn 3. ylnda Taksim’deki Gezi Park vatandalarn giriine kapatld. Emniyet, Gezi Park’nn etrafn demir bariyerlerle çevirdi. Taksim Meydan ve stiklal Caddesi üzerinde çok sayda TOMA ve çevik kuvvet otobüsünün hazr bekledii görüldü.. Mimarlar Odası Büyükkent Şubemiz, protokolün iptali için bir karşı dava açtı ve davayı kazandı. Dün (önceki gün) saat 17.50’de Beşiktaş Kaymakamlığı tarafından getirilen bir tebligatla, bugün (dün) saat 10.00’a kadar odanın boşaltılmasına yönelik bir karar getirildi bize. Arkadaşlarımız bunu imzalamadılar. Sürenin çok kısıtlı olduğunu belirttiler.” Akçelik, binanın güvenlik gerekçesiyle boşaltılmak istendiğini belirterek “Yıldız Sarayı Recep Tayyip Erdoğan’a tahsis edildi. Cumhurbaşkanlığı külliyesi yapmak istiyorlar” dedi.. GÖZALTINA ALINANLAR VATAN’A GÖTÜRÜLDÜ. Böyle bir parçalanma ve bilinçsizleştirme sürecinde, Türk milletinin onurunu korumak da vicdanlı aydına ve siyasetçiye düşüyor. Cumartesi günü bir uçağa doluşup Berlin’e gittik. Millet bilinci taşıyan Almanya’daki Türkler de yanımıza geldiler. Orada Almanlara değişik sloganlarla bu işin bir yalan olduğunu haykırdık. Türk bayrağının yanı sıra Alman bayrağı da taşıdık. Çünkü biz fanatik ve faşist olmadık; olmayız da... İlhamımızı Atatürk düşüncesinden aldığımız için sesimize Almanlar kulak verdiler. Onlara, “Perinçek-İsviçre Davası” diye bilinen uluslararası davada AİHM’in aldığı bağlayıcı kararları hatırlattık. Parlamentoların mahkeme olmadığını, bu türlü kararlar alamayacaklarını söyledik. 1915 Ermeni soykırımının yalan olduğunu Almanlar da biliyor. Gel gör ki oylama yapılacak ve büyük bir ihtimalle de kabul oyu çok olacak. Çünkü Amerika böyle istiyor. Türkiye’nin diz çöktürülmesi için ne gerekiyorsa o yapılıyor ya; yapılacak.. İHVANCILAR SÖZ KONUSU OLSAYDI. Eyüp Muhçu. Gözaltına alınan 15 kişi, Kağıtahane Devlet Hastanesi’ndeki sağlık işlemlerinin ardından ifadeleri alınmak üzere Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Tahliye sırasında gözaltına alınan isimler şöyle: “Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhçu, Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi Başkanı Sami Yılmaztürk, yöneticiler Mücella Yapıcı, Can Atalay, Cem Tüzün, Ali Hacıalioğlu, Metin Karadağ, Hilmi Etikan, Cansu Yapıcı, Sinan Omacan, Zeki Arslan, Nihat Uçukoğlu, Hasan Fener, Yasemin Dura, Ersin Kiriş.”. Çünkü Türkiye’yi yöneten AKP iktidarlarının milletimize sürülmek istenilen bu ağır leke karşısında bugüne kadar kılları bile kıpırdamadı; kıpırdamıyor. Yeni Başbakan Yıldırım, Alman hükümet başkanı Bayan Merkel’e, “Umarım böyle bir karar almazsınız!” türünden bir mesaj yollamış. Öyle yumuşak ki “Alsanız da biz kabul ederiz!” demeye getiriyor. Peki her tarafta “Milletin Lideri” diye övülen Tayyip Erdoğan nerede? Milletin lideri; Mısır’daki İhvan-ı Müslimin yandaşları için gösterdiği tepkinin binde birisini, yönettiği milletin uluslararası onurunu lekeleyen bu soykırım suçlaması karşısında göstermiyor. Türklere ne derlerse desinler, Erdoğan’ın umurunda değil. Bunca yıllık başbakanlık döneminde ve cumhurbaşkanlığında ne zaman açık açık “Türk milleti” diye vurgulu bir konuşma yaptı ki? İşi gücü Türk milletini yok edecek ümmet projesini yaygınlaştırmak değil de ne? Beyefendi padişah yetkilerini zorla ele geçirdi, her yeri dümdüz etti ya; şimdi de sıra milli eğitimin derslerine gelmiş. Orada Türkçü değil dinci(Arapçı/gerici) gençler yetiştirecek değişiklikler yapmak peşinde... Kendi milleti ile bağı kalmamış bir yönetimi karşısında bulan Alman Parlamentosu, üç buçuk Ermeni’yi mutlu etmek için 80 Türk’ü kuyuya atar.. . Bu süreçte sadece AKP mi suçlu? Bakın şu milliyetçi MHP’ye... Devlet Bahçeli, öyle bir koltuk kavgasında ki milletin namusuna dil uzatılıyor da oralı bile değil... O da Tayyip Erdoğan gibi, milllet değil ümmet derdinde... “Türkİslam ülküsü” dediği şeyin Türk tarafı yok; yani özde değil sözde Türk... Onun için de sadece savm-salat, gerisini kaldır at.... Balıkesir’de pikniği. BU NASIL MEDYA? Ey vatandaş bil ki: *Bugün Türkiye’yi yöneten AKP iktidarı Ermeni diyasporasından yanadır. Yani Türk milletini soykırımcı aşağılık bir millet gibi göstermeye çalışan Batı emperyalizmi ile dolaylı dayanışma içindedir. Öyle olmasaydı bu hükümet ve cumhurbaşkanının yeri göğü inletmesi gerekirdi. *Bu AKP’nin oyunu aldığı Türk milletini soykırımcı saydığının bir başka belgesi daha var: AKP’ye ve Erdoğan’a bağlı gazeteler ve televizyonlar, Berlin’de Türklerin soykırım karşıtı yürüyüşünü yok saydılar. Çünkü, bunlar soykırım savunucularını üzmek istemiyorlar. Yani o taraftalar... *Diğer merkez medyada da Ermeni soykırımı iddialarını protesto için yapılan gösteriler ya yok sayıldı ya da çok az verilerek hissedilmesi önlendi.. . GAZETEMİZİN okurları Edremit’te düzenledikleri piknikte buluştu. Etkinliğe Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü M. İlker Yücel, Aydınlık Gazetesi Ege Bölge Müdürü Hasan Ali Kızılırmak, Vatan Partisi Balıkesir İl Başkanı Aydın Osman Şahin, Edremit İlçe Başkanı İbrahim Baydi, Edremit Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Dilek Yazıcılar, İkizçay mahalle muhtarı Selim Diril, Çamcı köyü muhtarı İsmail Öztürkmen, Vatan Partisi Havran İlçe Başkanı Ethem Dülgeroğlu, yazarımız Mecit Ünal ve çok sayıda okurumuz katıldı. M. İlker Yücel burada yaptığı konuşmada. M. lker Yücel. siyasal gelişmeleri değerlendirdi ve Aydınlık yönetiminin hazırladığı atılım planını anlattı. Etkinlikte “Üreten Balıkesir” ekinin hazırlanması kararlaştırıldı.. Kimse Almanlara kızmasın... Ben kendisine küfredilildiği halde bu kadar sessiz kalan başka bir millet daha tanımıyorum. Nereye gitti Türk milletinin onuru? Yarın ülkeniz parçalansa, düşman yeniden topraklarınıza girse demek ki yine susacaksınız. Tıpkı, 2009 yılında, televizyonda “Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra İngilizlerin işgalinde kalsak belki daha iyi olurdu. O zaman inancımızı daha özgürce yaşardık!” diyen türbanlı kızlar gibisiniz... Dindar ve kindar nesil olarak uçuruma doğru gittiğinizi ne zaman anlayacaksınız?.

(3) 3. 1 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. GÜNDEM. HAZIRLAYAN: EZGİ HOTALAK halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Mustafa MUTLU mustafa0mutlu@gmail.com. Aydınlık 95 yıldır o kavganın içinde 95 yıl önce bugün yayın hayatına atılan Aydınlık’ın ilk yazarlarından şair Nazım Hikmet’in bugüne kadar bilinmeyen şiirini ilk kez yayımlıyoruz. Nazım’ın Osmanlıca kaleme aldığı ‘Aydınlık’ başlıklı şiir, Aydınlık gazetesinde 1924’ün Eylül ayında yayımlandı. İlk Türkçe çevirisi 95 yıl sonra yapıldı... ERCAN DOLAPÇI AŞAĞIDAKİ dizelerin sahibi Nazım Hikmet bugün 95. yaşını kutlayan Aydınlık’ın ilk yazarlarındandı. Latin harfleriyle ilk kez yayınladığımız “Aydınlık” şiirinde Nazım ilk kez açık imzasını kullandı. Aydın Aydınlık Aydınlık. Aydın Aydınlığım benim Gökte ay gibi değil Gökte yay gibi gerilen ay gibi aydınlatmıyorum tepeden toprakda sınıfların kavgasını! Bağlıyım ben çamurlu kanlı kara topraklara. Ben o topraktaki kavgadan doğdum, İçindeyim o kavganın, İçinden aydınlatıyorum ben o kavgayı: Biz görelim, onlar kör olsunlar diye!. Evet onlar, onlar kof çınarlar kibi karanlıklarda sallanıp yıkılırken, onları ben ateş aydınlığımın altına koyarak, oyarak göz bebeklerinin deliğini; aydınlatıyorum köklerine saplanan baltamızın çeliğini! Aydın Aydınlık Aydınlık! Aydınlık, 1921’in Haziran 1’inde sosyalist önder Dr. Şefik Hüsnü tarafından, İstanbul’da aylık fikir dergisi olarak yayın hayatına başladı. Kısa süre içinde Türk siyasi hayatının vazgeçilmez yayın organı oldu. 1968’de tekrar Doğu Perinçek ve arkadaşları tarafından yayımlanan Aydınlık, bugüne kadar haftalık ve günlük olarak yayın hayatını sürdürdü. Türkiye’nin bağımsızlık ve bütünlüğünü savundu. İşçi-köylü; tekmil milletimizin sesi oldu.. AYDINLIK DA SATTI 3 HAZİRAN 1963 günü Moskova’da kaybettiğimiz büyük şairimiz Nazım Hikmet, ‘N. H.’ rumuzu ve ‘Ahmet’ takma adıyla şiir ve düz yazılarını Aydınlık’ta yayımlandı. Nazım, İstanbul’dayken derginin teknik sekreterliğini de üstlenmişti. Hatta Aydınlık’ı koltuğunun altına alarak caddelerde “Aydınlık, Aydınlık, sosyalist mecmua, Aydınlık” diye bağırarak da sattı. Bu sırada Aydınlık okurlarını yakından tanıdı. Sirkeci’den Cağaloğlu yokuşuna çıkan köşede Aydınlık satarken, meşhur ‘Aydınlıkçılar’ şiirini Aralık 1924’te kaleme aldı: Şu, Şu da, Şuradaki de, Şurdaki işçilerin hepsi. Şunların yarısı, Şu ateşçinin kendisi. Kızı, karısı, Şu şimendiferci, şu vatman, Şu patronu selamlayan usta başı değil Ötekisi, Şu bol paçaları dalgalı iki gemicinin İkisi, Şu iğneden Parmaklarıyla dikiş diken Kadınlar, Şu taşlı yolları çarıklarına dolayan, Dağlardan Dağlara Güneşi kovalayan Köylü ırgat, Şu Marks’ın kafası Lenin’in gözüyle yazan muharrir, Sonra bu şiiri söyleyen şair, Bütün bunların Şunların Onların Hepsi Hepsinin alnında orak çekiçten tacı Hepsi Aydınlıkçılardan, Hepsi Aydınlıkçı! Nazım Moskova’da 1922 yılında kaleme aldığı şiirinde, Aydınlıkçı olduğunu iftiharla dizelere döker: “Sen benim hangisinden olduğumu anlamak istiyorsan cebime sok kafanı! Orada: Aydınlık’ı okuyan kara ekmek sana doğruyu söyler.”. ‘AYDINLIK AL’ Nazım Hikmet, Moskova’dan kızkardeşi Samiye Hanım’a gönderdiği tarihsiz bir mektubunda ise şunları öğütler: “Benher boşvakitbuldukçaşiiryazıyorum.ŞiirlerimiokumakistersenAydınlıkmecmuasınıal.Orada(N.H.)birde‘Ahmet’ imzasıbenimdir.” (Aydın Aydemir, Nâzım, Çocukluğu-Gençliği-Cezaevi Yılları, Anlatan: Samiye Yaltırım, Cem Yayınevi, İstanbul, 1979 s.111.). ‘Asıl Beşiktaş Kaymakamı’ ve bitmeyen Gezi kini.... B. eşiktaş Kaymakamı, tam da Gezi Direnişi’nin üçüncü yıldönümünde talimat verdi; polis, devletin 2051 yılına kadar Mimarlar Odası’na hizmet binası olarak tahsis ettiği Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası’na baskın düzenledi. Beşiktaş Kaymakamı binanın “amaç dışı” kullanıldığını iddia ediyor ve tahsis anlaşmasının feshini istiyor. Ancak konu henüz mahkemede... Hal böyleyken, görevi yasaları ve mahkeme kararlarını uygulamak olan bir kaymakam, hem yasaları hem de mahkemeyi ayaklarının altına alıyor! Kanunsuz karar verip bunu akşam tebliğ ediyor, sabah da baskın yapıyor. Kamusal nitelikte bir kurumu sokağa atıyor.  Peki; niye? Bir: Yıldız Sarayı, ülkedeki diğer önemli saraylar gibi Recep Tayyip Erdoğan’a devredildi. O yüzden “dış karakol” da olsa bu sarayın tümü ele geçirilmeli... Herhangi bir yerinde bırakın Gezi Direnişi’nin mimarı bir kurumu, muhalif bir kuş bile olmamalı... İki: Tahliye operasyonu özellikle bu tarihte yapılmalı ki Gezi’nin unutulmadığı dosta düşmana gösterilmeli...  Bu kadarla kalsa, neyse... Binanın kanunsuz bir şekilde boşaltılması yetmezmiş gibi bir de Mimarlar Odası yönetimi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar aynı zamanda Gezi’nin de önemli isimleri: Mücella Yapıcı, Eyüp Muhcu, Sami Yılmaztürk, Avukat Can Atalay ve on kişi daha!  Böyle bir kararı Beşiktaş Kaymakamı tek başına alabilir mi? Sıkar! Onun arkasında başka bir “Beşiktaş Kaymakamı” var! O yüzden bu kadar zorbaca davranılıyor! O yüzden yasa, sözleşme falan takmıyor!  Mücella Yapıcı ve Mimarlar Odası yönetimi son zamanlarda HDP’nin kıçına takıldı, saçma sapan işler yaptı.... NE OLDU? Hani; AKP iktidarı, “Mavi Marmara baskını” nedeniyle İsrail’le tüm köprüleri atmıştı? Hani; İsrail Devleti, Türk halkından net bir şekilde özür dileyip Mavi Marmara’da öldürülen Türklerin ailelerine yüklü miktarda tazminat ödeyinceye ve Gazze’ye yönelik ablukayı kaldırıncaya kadar bir daha bu ülkeye “selam” bile verilmeyecekti? Dün ortaya çıktı ki Türkiye, İsrail’den doğalgaz almak için görüşmelere başlamış... Eğer anlaşma imzalanırsa iki ülke arasında 2 milyar dolarlık bir harcamayla yeni bir doğalgaz boru hattı kurulacakmış... Yani gördüğünüz gibi “çıkar ilişkisi”, düşmanlığı yine bir kenara itti!. . Evlatlarını İsrail askerlerinin Mavi Marmara Gemisi’ne düzenlediği baskında kaybeden “dindar” aileler; sorum size: Kendinizi kandırılmış gibi hissediyor musunuz?. Kabul! Ama aynı şeyi “Asıl Beşiktaş kaymakamı” ve onun hükümetleri de yapmadı mı? Bugünkü cezanın tek gerekçesi var: Gezi’nin intikamını almak!  Kısacası... Bu ülkede hukuk kalmadı, hukukçu kalmadı, devlet kalmadı, devlet adamı kalmadı. Artık her yer, her şey, herkes Asıl Beşiktaş Kaymakamı! Hayatımız, varlığımız, servetimiz, özgürlüğümüz; ne yapacağı belli bile olmayan bu “tek adam”ın iki dudağı arasında! Ve ben buna, Gezi’nin unutulmaz sloganıyla isyan ediyorum:  “Biber gazı, copu, sopası... Bize sökmez zoru, baskısı... Direniyoruz, savaşıyoruz Yıkılacak Tayyip diktası... Sık bakalım, sık bakalım... Biber gazı sık bakalım... Kaskını çıkar, copunu bırak... Delikanlı kim bakalım!”. GÜNÜN SORUSU Bir süre önce Singapur’un en büyük kumarhanesinde kumar oynarken Sözcü muhabirine yakalanan Başbakan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım, sosyal medyada hakkında yorum yapan herkese dava yağdırıyormuş... Sorum kendisine: Dava açmak için ciddi miktarda harç yatırmak gerektiğine göre, bu davaları da bir tür “kumar” niyetine mi açıyorsun?. Tokatlarım böyle adaleti! HDP’li eski Milletvekili Sabahat Tuncel, 2011 yılında bir emniyet görevlisine attığı tokat için bir yıl hapis ve 8 bin 500 lira adli para cezasına çarptırıldı. Üstelik yasa gereği, hapis cezası da ertelendi. Eski PKK’lı Tuncel’in suçu, “kamu görevlisine karşı görevi nedeniyle hakaret ve görevi yaptırmamak için direnmek...” Merak ediyorum; bu ceza, bütün kamu görevlileri için aynı mı? Yani ben de bizi çok üzen ve kızdıran bir başka “kamu görevlisini” tokatlasam, bir yıl hapis ve 8 bin 500 lirayla kurtulabilir miyim? Ayrıca bu nasıl bir adalettir ki bir başka kamu görevlisine (!) sırf “hırsız” ya da “katil” diyorsun en az iki yıl hapis cezası yiyorsun; tokat atıyorsun, bunun yarısıyla yırtıyorsun?. 156+323! Abdullah Gül’e sormaya devam ediyoruz. Söz sırası Nazlıcan Bayırbükü’nde: “Abdullah Bey... Mustafa Bey bu Huber yazılarını kitaplaştırsa... O kitap da danışmanınız Ahmet Sever’in sizi pohpohlamak için yazdığı kitabın satış rakamını ikiye, üçe, beşe, ona katlasa... Böylece halkı yok sayan bugünkü ‘kibirli’ tavrınız nesilden nesile aktarılsa... Yüzünüz biraz olsun kızarır mı?”.  Bir sorum daha var: Acaba o emniyet görevlisi, Sabahat Tuncel’i tokatlasaydı, alacağı ceza ne olurdu?. GÜNÜN İSYANI Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda, sözleşmeli personel olmak için başvuru yapanlara mülakatta, “Dün hangi kandili kutladık? Sakal okutma nedir? Cumhurbaşkanımızın cemaate karşı tutumunu beğeniyor musun?” gibi sorular sorulmuş... İsyanım “liyakat” ilkesini unutup bu tür sorularla devlete personel almaya kalkışan zihniyete: Midinyat, gılbahrınızı versin! Amin... (Ne dediğimi anlamayanlara not: Bu morkolozlara bir de para kazandırmamak için içi boş sözcükler kullanıyorum. Siz istediğiniz gibi doldurun!).

(4) 4. 1 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. ANKARA İmsak 03:22 Güneş 05:15 Öğle 12:53 İkindi 16:48 Akşam 20:19 Yatsı 22:02. Ankara: 26/14 b. İstanbul: 26/19. b. İzmir: 34/21 b. Antalya: 29/21 b. İSTANBUL İmsak 03:30 Güneş 05:27 Öğle 13:09 İkindi 17:06 Akşam 20:38 Yatsı 22:25. Adana: 29/19 b. Diyarbakır: 32/17 b. Erzurum: 19/8. h. Sivas: 23/8. h. Tunceli: 28/10 b. İZMİR. İmsak 03:55 Güneş 05:42 Öğle 13:16 İkindi 17:08 Akşam 20:37 Yatsı 22:16. Trabzon: 26/20 i. Zonguldak: 24/19. b. Bursa: 30/18 b. Konya: 31/17 b. TOPLUM. SaraçoğluMahallesiGökçek’edevredildi. HAZIRLAYAN: ÖZLEM KONUR USTA halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Bakent Dayanmas bileenleri Mimarlar Odas Ankara ubesi’nde basn açklamas yapt.. Kansere giden yol ucuz ve RENKLİ! Hazır giyimcilerin düzenlediği sempozyumda tekstildeki kanser riski masaya yatırıldı. AB’nin yasakladığı kanserojen boyalar, özellikle yüksek renk kalitesi ve ucuzluğu nedeniyle tekstilde tercih ediliyor. Uzmanlar, çok ucuza satılan menşei belli olmayan ürünlere karşı uyardı AYDINLIK / ANKARA SARAÇOĞLU Mahallesi’nin Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne devredildiğini bildiren Ben Ankara Başkent Dayanışması bileşenleri, Saraçoğlu Mahallesi için artık daha da kaygılı olduklarını belirtti. Bileşenler, Saraçoğlu için mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Başkent Dayanışması bileşenlerinden Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Saraçoğlu Mahallesi’nde Kaymakamlığın yanındaki sokakta iş makinelerinin hareketlilik içinde olduğunu görünce yerinde tespit yapmak için izin alarak sokağa girdiklerini belirtti. Candan, alanda “çöpler toplanıyor” yaklaşımıyla ahşap kapıların, panjurların ve kiremitlerin söküldüğünü söyledi. Mimarlar, durumu Koruma Kuruluna ilettiklerinde ise bundan sonra Saraçoğlu Mahallesi ile Büyükşehir Belediyesi’nin Koruma Uygulama ve Denetim Büroları’nın (KUDEB) ilgileneceği bilgisini aldı. Mimarlar daha sonra Çankaya Kaymakamıyla konuştu. Kaymakam, Saraçoğlu Mahallesi’nin Büyükşehir Belediyesi’ne devredildiğini, Saraçoğlu Mahallesi’nin bir proje olduğunu ve projenin içeriği konusunda kendisine bilgi verilmediğini söyledi. Başkent Dayanışması bileşenleri konuyla ilgili Mimarlar Odası Ankara Şube-. si’nde basın açıklaması yaptı. Saraçoğlu Mahallesi’nin Büyükşehir’e verilmesinden kaygı duyduklarını kaydeden Candan şöyle konuştu: “Buranın Büyükşehir Belediyesine veriliyor olması bizim de kulağımıza çalınan ve bugünlerde ismi sıkça zikredilen ‘TÜRGEV’e mi verilecek?’ kaygılarımızı artırıyor. Son ikamet eden çıktıktan sonra Saraçoğlu Mahallesi artık abluka altında olacak ve kamusal yaşantımız olmaktan çıkarılacak. Biz Başkent Dayanışması bileşenleri olarak buna karşı mücadele edeceğiz. 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde herkesi Saraçoğlu mahallesine sahip çıkmaya davet ediyoruz.” Bileşenlerden Kimya Mühendisleri Odası Ankara Şube Başkanı Erkin Etike ise, “Buranın birinci derece sit olması nedeniyle aslına uygun olarak korunması ve kamu yararı amacına uygun olarak restore edilerek kamuya tekrar kazandırılmasını istiyoruz. Kimya Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası buraya ne yapıldığını bilmiyor. Ama ilçenin kaymakamı da bilmiyor. Birinci ve öncelikli talebimiz Saraçoğlu Mahallesi’ne ne yapılmakta olduğunun aleniyete dökülmesi ve kamuoyunun bunu öğrenmesidir. Tüketici Hakları Derneği, Namık Kemal Mahallesi Dayanışma Derneği ve Sanat Kurumu temsilcileri de büyük kaygı duyduklarını ve Saraçoğlu’nun ranta kurban edilmemesi mücadele edeceklerini kaydetti.. ÖZLEM KONUR USTA ozlemkonur@aydinlik.com.tr. T. ekstil ve Ekolojik Test Araştırma Geliştirme Merkezi (EKOTEKS), 9. Uluslararası Tekstil Sempozyumu’nda tekstil, oyuncak ve kırtasiye ürünlerindeki kanser tehlikesini masaya yatırdı. İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü’nden Prof. Dr. Rasim Meral, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral. Karaaslan kanser raporunu açıkladı. Prof. Dr. Rasim Meral, tekstil ürünlerindeki tehlikeye dikkat çekti. Meral, “Dar gelirli insanlar ucuz olduğu için 3-5 liraya satılan giyisileri tercih ediyor ama bu ürünler kanser riski taşıyor” dedi. 1 kg tekstil üretiminde, çeşitli kimyasal maddeler içeren 200 litrelik atık suyun ortaya çıktığını belirten Meral, “Bu maddelerin mesane, böbrek ve karaciğer kanserleri başta olmak üzere, birçok kansere yol açabildikleri bildirilmektedir. Tekstil ve deri ürünlerde bilinen en büyük risk azo boyarlarda.. Oyuncakta kirlilik oranı yüzde 7.5 İSTANBULHazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Hikmet Tanrıverdi, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, “2015 yılında tekstil, hazır giyim, ayakkabı ve saraciye grubunda 14 milyar dolarlık ürün kanserojen denetiminden geçirildi. 201 bin üründe yüzde 5,9 gibi bir güvensizlik oranı görüldü” dedi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Daire Başkanı Meral Karaaslan ise 2015’te denetimden geçirilen toplam 2 milyon 608 bin 145 üründen 76 bin 479’unun güvensiz çıktığını, söz konusu ürünlerden sorumlu firmalara 1 milyon 869 bin 619 lira para cezası uygulandığını söyledi. Geçen yıl dene-. timi yapılan oyuncaklarda güvensizliğin yüzde 7,5 olduğunu anımsatan Karaaslan, bu oranın kırtasiyede yüzde 3,3, tekstilde yüzde 5,9 düzeyinde bulunduğunu ifade etti. Karaaslan, 2011-2015 döneminde ise 3 milyon 469 bin 118 ürünün denetlendiğini, bunlardan 141 bin 164’ünün güvensiz bulunduğunu aktararak, “Toplam 4 milyon 757 bin 378 lira para cezası uyguladık. 2011’de denetimi yapılan ürünlerde güvensizlik oranı yüzde 38,6 iken 2015’te bu oranın yüzde 2,9’a kadar gerilemesi bizim için sevindirici. Kırtasiyede güvensizlik oranının 5 yılda yüzde 53’ten yüzde 3,3’e kadar düşmesi, özellikle çocuklarımızın sağlığı açısından çok önemli” dedi.. Canlı renkler vermesi için tercih edilen bu maddenin kullanımı ve ithalatı Türkiye’de yasak. Bu tür boyaların kullanımının engellenmesiyle kanser vakalarında azalma yaşanabilir” dedi.. BOYA ENDÜSTRİSİNDE EN SIK MESANE KANSERİ GÖRÜLÜYOR Mesane kanseri özellikle erkeklerde yüzde 21,7 gibi bir oranla sık görülüyor. Boya endüstrisinde çalışanlarda en sık karşılaşılan kanser türü yine mesane kanseri. Mesane kanserlerinin en önemli iki nedeni sigara ve azo boyar maddeler. AB’nin azo boyarlar içerisinde yer alan 24 maddeyi yasakladığını belirten Meral sözlerine şöyle devam etti: “Yasaklı olan bu maddeler daha çok ucuzluğu ve yüksek renk kalitesi nedeniyle tercih ediliyor. Bu maddeler en çok elyaf, deri ve kumaş baskılarda, doğal ve sentetik tekstil elyaflarda, oyuncaklarda, ipek, yün, vizkozda kullanılıyor. Kanserojen madde bebek ve çocukların, tekstil ürünlerini emmesiyle ağızdan, terleme yoluyla deriden, solunum yoluyla da akciğerlerden vücuda giriyor. Vücutta biriken bu maddeler zamanla kanserojen etki göstebilir. Bu ürünler doğrudan çevre kirliliği oluşturarak yine kansere neden olabilir. Bu nedenle kanserojen etki gösteren azo boyaların kullanımına karşı önlem alınmalıdır. Sınır düzey olan 30 ppm’e yakın kullanımın saptanması halinde bu üreticiler takibe alınmalıdır. Üreticiler kanserojen içermeyen alternatif boyalara yönlendirilmelidir.”. AKP KADIN KOLLARINA TANGOCUDAN YANIT:. Sanatı değil toplumu yok sayıyorsunuz! AYDINLIK / ANKARA ARJANTİN Tango - Latin dansları eğitmeni ve aynı zamanda Psikoterapist Duygu Çiloğlu, Eskişehir Odunpazarı Belediyesi’nce, Kurşunlu Külliyesi’nde düzenlenen dans gösterisine AKP İlçe Kadın Kolları üyelerinin gösterdiği tepkiyi eleştirdi. Çiloğlu, “Dans önemli bir kültür aracı. Kültürel paylaşımlar toplumu aydınlatır, toplumu ayakta tutar” dedi. Eskişehir Odunpazarı Belediyesi’nce, Kurşunlu Külliyesi’nde düzenlenen dans gösterisine karşı AKP’li İlçe Kadın Kolları üyelerinin yaptığı eyleme, Arjantin Tango Latin dansları eğitmeni Duygu Çiloğlu tepki gösterdi. Tango, Cha cha, Hint ve modern dans gösterilerinin olduğu etkinliğe verilen tepkiyi çok anlamsız bulduğunu belirten Çiloğlu, “Külliye zaten kültür merkezi olarak kullanılıyor. Dans önemli bir kültür aracı. Kültürel paylaşımlar toplumu aydınlatır, toplumu ayakta tutar” dedi. Her dansın bir hikayesi olduğunu belirten Çiloğlu, “Dans, hüznü, acıyı, coşkuyu, neşeyi yaşama ve yaşatma sanatıdır. Duyguların yansımasıdır. Böylesi bir sanat aracını kötülemek, zulüm olduğunu düşünerek eylem yapmak yetersiz bilgilerin eseridir. Sanatçı toplumun aynasıdır. Onu yok saymak toplumu yok saymaktır. Böylesine muhteşem bir sanatı paylaşmak, alkışlamak, sevmek yerine bu öfke neden?” ifadelerini kullandı.. Arjantin Tango - Latin danslar eitmeni Duygu Çilolu AKP kadn kollarna tepki gösterdi.. ‘HAKARET’ DEMİŞLERDİ ESKİŞEHİR Odunpazarı Belediyesi’nce, Uluslararası Ahşap Heykel Festivali kapsamında Kurşunlu Külliyesi’nde düzenlenen dans gösterisine AKP’li İlçe Kadın Kolları üyeleri, “Bir daha külli-. yede dansa, tangoya, çaçaya asla ama asla müsaade etmeyeceğiz” sözleriyle tepki göstermişlerdi. AKP’liler ayrıca eylemde yaptıkları açıklamada, “Kurşunlu Külliyesi içinde maneviyatımıza hakaret içerikli çaça, tango, Hint ve modern dans gösterileri yapılmasını istemiyoruz. Bu kadınlar, size bir daha bizim külliyemizde, bizim camimizde İtalya’nın, Fransa’nın, İspanya’nın kültürünü getirip, bizim kültürümüze dayatmanıza asla ve asla izin vermeyecek” demişlerdi.. T.C HOPA 1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN İLAN ESAS NO : 2008/131 KARAR NO : 2008/340 HAKİM : Hasan AKDOĞAN-40747 C.SAVCISI : Süleyman ÇINAR-109738 KATİP : Yakup AYAYDIN-50138 DAVACI : K.H SANIK : Nana Chkhaberidze, Jumber ve Elene kızı, 24.07.1961 Kutaisi/Gürcistan doğumlu, Gürcistan Devleti, Kutaisi şehri nüf. kayıtlı olup halen apt 75, building 22, K.Gamsakhurdia St, Ktuaisi/Gürcistan adresinde oturur. Boşanmış, 3 çocuklu Gürcistan dilinde okur yazar, ev işlerinde çalışır, beyanına göre aylık geliri 30,00 YTL, Gürcistan Devleti Vatandaşı, 07AF01644 seri nolu pasaport hamili, d0947686 seri nolu kimlik kartı hamili SUÇ : Resmi evrak sayılan pasaportta sahtecilik. SUÇ TARİHİ : 15.11.2007 SUÇ TARİHİ VE YERİ : Hopa-Belirsiz saat KARAR TARİHİ : 24.11.2008 Yukarıda açık kimlik bilgisi yazılı sanık Nana Chkhaberidze hakkında Mahkememizce yapılan açık yargılama sonunda sanığın üzerine atılı Resmi evrak sayılan pasaportta sahtecilik suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş olup; ilanın yayımı tarihinden itibaren 7 gün sonra tebliğ olunmuş sayılarak 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesi gereğince takip eden bir hafta içinde kanuni yollara başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. 27.05.2016 KATİP 182965 HAKİM 150199 Bu evrak 5070 Sayılı Kanun gereğince UYAP ortamında Elektronik imza ile imzalanmıştır BASIN: 347498 (www.bik.gov.tr). Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de.

(5) 5. 1 HAZİRAN 2016, ÇARŞAMBA. BDDK’ya takılan PayPal, Türkiye’de havlu attı. Türk Kızılayı’na Turkcell’den 5 milyon TL destek. ULUSLARARASI ödeme sistemi PayPal, Türkiye’den çıkma kararı aldı. Yapılan açıklamada, “6 Haziran 2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Türkiye’deki müşterilerimiz PayPal hesapları üzerinden para gönderme ve alma işlemi yapamayacaklardır. Ancak müşterilerimiz PayPal hesaplarına giriş yapabilir ve varsa hesaplarındaki bakiyeyi Türkiye’deki. TÜRK Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık ve Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça, iki kurum arasında iyi niyet protokolü imzaladı. Yardım İçin güçbirliği’ adı altında düzenlenen toplantıda verilen bilgiye göre bu yıl Kızılay’a 2 milyon TL tutarında destek veren Turkcell’in bu meblağı 5 milyon TL’ye çıkaracağı bilgisi verildi. İmzalanan protokole göre Türk Kızılayı ile Turkcell bir araya gelerek, insani yardımı genişletecek. Hedefler arasında, bağış ve gönüllülükte öncü olmak, farkındalık yaratmak, faaliyet alanlarında katma değer sağlamak, Türkiye ve dünyaya örnek bir işbirliği. banka hesaplarına aktarabilirler’’ denildi. İnternet üzerinden ödeme yapılabilmesini sağlayan ve 200 ülkede faaliyette bulunan şirketin, kararına gerekçe olarak BDDK’ya yaptıkları lisans başvurusunun reddedilmesi gösterildi. Webrazzi’de yer alan habere göre ise, BDDK bu tür şiketlerin sunucularının Türkiye’de olmasını istiyor. Şirket tarafından mevzuattaki bu. talep karşılanmadığından lisans verilmiyor. Paypal, TL, ABD doları ve avro da dahil olmak üzere 25 para biriminde ödeme yapılmasını destekliyor. 2002 yılında eBay tarafından satın alınan PayPal’ın şirket merkezi ABD Kaliforniya’da bulunuyor. Şirket, Türkiye’de 2 milyonu aşkın kullanıcı sayısına ve 4 bini aşkın da üye işyerine sahip.. EKONOMİ HAZIRLAYAN: RECEP ERÇİN. 2.9498. 3.2901. dolar. avro. . halklailiskiler@aydinlikgazete.com. 775 TL. . cumhuriyet alt›nı. modeli yaratmak yer alıyor. Dr. Kerem Kınık basın toplantısında yaptığı konuşmada, “Turkcell ile birlikte özellikle afet durumlarında teknolojinin devreye sokulması ve ihtiyaç sahibi kişilere yardımların zamanında ulaştırılması konularında güçlerimizi birleştiriyoruz” dedi. Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça da, “Turkcell olarak, ihtiyaç anlarında Kızılay başta olmak üzere pek çok yardım kurumumuzun yanında olduk. Bugün, kardeşlik, paylaşma, yardımlaşma ve bereket ayı Ramazan’ın arifesinde, Kızılay ile güç birliğimizde yeni ortaklık alanları açmamızın mutluluğunu yaşıyorum’’ diye konuştu.. 77.803 BİST - 100. . faiz. Ramazan öncesi gıda sektörüne ilişkin açıklamalarda bulunan TGDF Başkanı Kopuz, ‘Büyük perakendeciler hallere gidip ürünleri uygun fiyattan alıyor. Bunları market raflarında 2-3 katı fiyattan satıyorlar’ dedi. BAKLİYATTA STOKLAR YETERLİ Bu yıl Ramazan ayı öncesi gıda da bolluk yaşandığını kaydeden Kopuz, “Bu yıl bir kaç ürün dışında bakliyatta uygun fiyatlar olacak. Ramazan ayında artan yüzde 30’luk bakliyat talebine stoklarımız hazır. Bulgur, fasulye ve pirinç fiyatlarında ortalama yüzde 10-15 arası düşüş var. Salça fiyatları rekoltedeki artış sebebiyle geçen yıla göre yüzde 10 aşağıda” bilgisini verdi. Toplantıda bazı gıda kalemlerinin fiyatlarının geçen yıl Ramazan başı ile bu yılki Ramazan başı arasındaki fiyat karşılaştırmaları da verildi. Bazı ürünlerde fiyat değişimleri şöyle oldu: “Kırmızı mercimek yüzde 23, nohut yüzde 31, un yüzde 13, dana eti yüzde 9, beyaz et yüzde 6, çay yüzde 21, ayçiçek yağı yüzde 12, hurma, incir yüzde 13 zamlanırken; pirinç yüzde 14, kuru farulse yüzde 9, bulgur yüzde 4, çeviziçi yüzde 20 ve fındık içi yüzde 40 ucuzladı.. GEÇİM VE TUTUM. recep@aydinlikgazete.com. TÜRKİYE 2016’nın Ocak-Nisan döneminde İran’a 235.2 milyon dolar tutarında külçe altın ihracatı gerçekleştirdi. Bu tutar geçen yılın tamamında sadece 32 milyon dolardı. Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner ile konuştuğumuzda, bunun daha önce Türkiye’den 22 ayar altın ithal eden İran’ın ambargo sonrası dönemde külçe altın ihracatına da başladığının göstergesi olduğunu söyledi. Türkiye’deki Londra Borsası onaylı rafinerilerde hurda altının 24 saat içerisinde külçe altına çevirebildiğini belirten Güner, külçe altın ticaretinin sert düşüş. TÜGİAD Başkanı ‘KOBİ Garanti Fonu’ istedi. YÜZDE 43 DÜŞTÜ Hatırlanacağı üzere eski Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, görevde olduğu sırada külçe altın için ‘’ihracat sayılmaz’’ açıklaması yapmıştı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun veri sistemini incelediğimizde 2015’in OcakNisan döneminde 5.4 milyar dolar olan külçe altın ihracatının, 2016’nın aynı döneminde 3. TÜRKİYE Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Rahmi Çuhacı, KOBİ’lere verilecek uzun vadeli düşük faizli krediler ile Türkiye ekonomisinin oksijeni niteliğinde olan finansman sıkıntısının çözüleceğini savundu. “Kredi Garanti. Doç. Dr. Melih BAŞ. A. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu bağlanmış. Nurettin Canikli Gümrük ve Ticaret Bakanı olduğu dönemdeki kimi yolsuzluklarla çok yıpranmıştı. Para-Kredi Koordinasyon Kurulu’nun başkanı ve başbakan yrd. Mehmet Şimşek’i, uluslararası sermaye çevrelerinin gözdesi, finans kapital çevrelerinde yetişmiş, aynı zamanda İngiliz yurttaşı olarak tanıyoruz. Bilim Sanayi ve Teknoloji bakanı Faruk Özlü, makine mühendisliği kökenli ve deneyim süreci savunma sanayiinde geçmiş. Eğitimi ve deneyimi bu bakanlık için yeterli gözükmüyor.  Ekonomipolitik bir söylemle ‘askeri-endüstriyel kompleks’ (wikipedia’daki ilgili maddeye bakınız) için çok uygun! Örneğin tarıma dayalı sanayii nasıl yönetecek Özlü? Kadronuz olsa da, eğitimini görmediğiniz, yapmadığınız işi yönetemezsiniz! Hem bir ekonomi bakanı (Nihat Zeybekci) hem de bir kalkınma bakanı (Lütfi Elvan) var? Ekonomi kalkınmayı. içermez mi? Tekstilcilik ve yerel yönetim deneyimiyle ve İşletme lisansı üstüne uluslararası ilişkiler yüksek lisansı eğitimiyle Zeybekci ekonomiyi nasıl kucaklayacak? Lütfi Elvan’ın maden mühendisliği (üstüne ekonomi yüksek lisansı soslu) eğitimi kalkınma sorunsalı için uygun mudur? Ülkenin her tarafında tarım, ekoturizm vb. yerine madencilik deyip, binlerce ruhsat dağıtıldığı düşünüldüğünde kalkınma yerine yabancı-yerli madencileri kalkındırma bakanlığı daha iyi uyuyor sanki, Temel fıkrası gibi değil mi? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı emin ellere emanet: Berat Albayrak. Maden ruhsatları ile enerji ruhsatları atbaşı gidiyordu anımsadığı kadarıyla. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci de imam hatip kökenli ve ticaret hukuku konusunda yüksek lisans yapmış bir hukukçu (avukat). Sahi, ticaret ve gümrük rejimi bir ekonomi konusu olmaktan çok hukuk konusu mudur? Ekonomik düzlemin bir hukuku vardır ama, dış. UĞUR CİVELEK ucivelek@aydinlikgazete.com. Ekonomi tıkırında mı, yoksa bunalım kapıda mı?. E. ÇÖKÜŞÜ DURDURMAK.... Külçe altın ithalatına baktığımızda ise tam tersi bir durum yaşandı. 2015’in ilk 4 ayında 842.6 milyon dolar olan külçe altın ithalatı bu yılın aynı döneminde yüzde 27 artışla 1 milyar 71 milyon dolara ulaştı. Altında en çok ihtalat 523 milyon dolarla Birleşik Arap Emirlikleri’nden yapılırken, en çok ihracat ise 1 milyon 70 milyon dolarla İngiltere, 1 milyar 480 milyon dolarla da İsviçre’ye gerçekleştirildi. Geçen yılın tamamında ise Türkiye 3.4 milyar dolarlık külçe altın almış, 7.3 milyar dolarlık külçe altın satmıştı.. Gelişen ekonomilerdeki ekonomik gelişmelerin yönünün sonuç üzerinde belirleyici olacağı biliniyor. Talebin daha fazla daralmayacağı ve yeniden artabileceğini iddia etmek durumunda kalanlar, beklentiler üzerinde etkili olabilmek için çok çalışmak zorunda kalıyor. Avrupa ve Japon Merkez Bankalarının parasal genişlemeyi kademeli olarak artırması, ABD para otoritesinin başladığı faiz yükselişini duraklatması memnuniyetle karşılanıyor! Emtia fiyatlarındaki çöküşü durdurmak için seferber olunuyor, aşırı iyimser makrœkonomik tahminler yolu ile gözler boyanıyor! Gelişen ekonomiler için yazdıkları reçeteler, teşvik ve tehditlerle süsleniyor! Özellikle son iki yıl genelinde yaşanan gelişmeler iyimserleri doğrulamıyor. Gelişen ekonomiler durgunlaşmaya devam ediyor, rekabet koşulları ise hızlanan bir şekilde olumsuzlaşıyor. Neden böyle oluyor sorusuna yanıt arayanlar ise, söz konusu ekonomilerdeki iç talebin çok yorgun ve daha fazla koşamayacak olduğu gerçeği ile karşılaşıyor. Gelişmiş ekonomilerin yatırımcıları, gelişenlerde daha fazla risk almak istemiyor; tam aksine muhtemel kayıplarını sınırlayabilmek adına daha önce almış olduğu riskleri elden çıkarmaya çalışıyor; gelişen ülkelerin yatırımcıları da tek başlarına direnemiyor.. Fonu, KOBİ Garanti Fonu olsun’’ çağrısı yapan Çuhacı, yaptığı yazılı açıklamada, Türk finans sektörünü korumak ve geliştirmek adına bankaların gerçekleştirdikleri buygulamaların reel sektörün aleyhine işlemeye başladığını ifade etti.. ismeba56@yandex.com. 65. Hükümetin ekonomi takımı KP’nin inşaata dayalı sermaye birikimi modelinin baş unsuru Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) Binali Yıldırım’a bağlanmış ama zaten bir Başbakanlık Genelgesi ile ekonomide tek başlılık sağlanmış. Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK), Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK), Yüksek Planlama Kurulu (YPK) gibi ekonominin genel çerçevesinin çizildiği kurullara Başbakan Binali Yıldırım başkanlık edecek ve kararlar en üst irade tarafından bekletilmeden alınacak. EKK’da Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Ekonomi Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Gümrük ve Ticaret Bakanı, Kalkınma Bakanı ile Maliye Bakanı dışında Başbakan Yrd. Nurettin Canikli de yer alacak. Reformların Koordinasyonu ve Yatırımların İzlemesi Kurulu’nun başkanı ve başbakan yrd. Nurettin Canikli’ye Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu,. PERİSKOP. İTHALATTA ARTIŞ VAR. ZAM DEĞİL İHRACAT DÜŞÜNÜYORUZ. veya çıkış gösterebildiğini belirtti. Diğer yandan İran’a gerçekleştirilen ve kısaca mücevher ihracatı olarak adlandırılan kıymetli metaller ve taşlar ihracatı ilk 4 ayda 482 milyon dolar oldu. Bu tutar 2015’in tamamında 890 milyon, 2014’te 820 milyon ve 2013’te ise 1.6 milyar dolardı.. b. petrol. milyar dolara kadar gerilediği göze çarptı. Altın ihracatındaki gerileme oranı yüzde 43.8 oldu.. İRAN’A KÜLÇE ALTIN İHRACATI PATLADI. RECEP ERÇİN. . $ 49.90 . konomi gündeminin üst sıralarına ipotek koyan konu başlıkları, yaşanmışlıklardan ders alınamamış olduğunu düşündürüyor. 2011 yılındaki Arap Baharı denilen dalgalanmalardan bu yana küresel ekonomi bel veriyor; riskten kaçınma eğiliminin belirleyici olması önlenemiyor! Sorunlar ağırlaşırken dengesizlikler büyüyor, istikrarsızlık endişeleri her tarafı sarıyor! Gelişen ekonomilerdeki toplam talebin daha fazla artamayacağı ve mevcut durumun korunamayacağına ilişkin kanaatlerin giderek güçleniyor olması bu sonuçta belirleyici oluyor. Faizlere ilişkin kısır tartışmalar kasıtlı olarak ön plana çıkarılıyor; temeldeki büyük dengesizliklerin üzeri örtülmeye çalışılıyor. Bu sayede kafalar karıştırılıyor ve mevcut durumdaki ciddiyetin gözlerden uzak tutulması hedefleniyor. Asıl sorun küresel düzeydeki mal ve hizmet arzı ile talebi arasındaki giderek büyüyen dengesizliklerden kaynaklanıyor. Azaltılamayacak büyüklükte risk taşıyanlar küresel talebin daha fazla daralmayacağı ve yeniden artacağını iddia ederek, zaman kazanmaya ve günü kurtarmaya çabalıyor. Fırsat buldukça taşıdığı riskleri azaltmaya yoğunlaşanlar ise bunun mümkün olmadığı, arzın daralmak zorunda kalacağı çok sancılı bir döneme koşulduğu endişesi ile tercihlerini şekillendiriyor; bu son olasılık sistemik kırılganlığın artması ve her şeyi değiştirecek bunalımlar yaşanması anlamına geliyor.. EKONOMİ SERVİSİ. Her yıl Ramazan ayı öncesi gündeme gelen “Ramazan zammı’’ endişelerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Kopuz, gıda fiyatlarında çok büyük dalgalanmalar ve spekülatif fiyat hareketleri olmadığını savundu. Et fiyatlarının enflasyon paralelinde yükseldiğini dile getiren Kopuz, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’ten canlı hayvan ve etteki KDV’nin yüzde 1’e çekilmesini talep ettiklerini hatırlattı. Kopuz, “Biz sanayiciyiz. Turizmde emsi bu kadar olumsuzluk yaşanırKopuz ken, ihracat pazarlarımız arasında olan Suriye ve Irak’ta 1 milyar dolarlık gıda ve içecek ihracatı kaybı varken, bırakın zam yapmayı ihracatımızı nasıl arttırırız onu düşünüyoruz” dedi.. Ahmet Akça. 9.29. ‘Büyük perakendeciler tefeci gibi çalışıyor’ TÜRKİYE Gıda Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz, dün İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında büyük perakendecilere yüklendi. “Büyük perakendeciler, cebinde fazla para olanlar hallere gidip ürünleri uygun fiyattan alıyor. Daha sonra bunları market raflarında 2-3 katı fiyattan satıyorlar’’ bilgisini veren Kopuz, karşılaştığı durumu şöyle anlattı: “Daha önce bu fiyat farkının hallerdeki esnaftan kaynaklandığını düşünüyordum. Ancak bu böyle değilmiş. Hal yasasından sonra bizzat sahaya inip incelemelerde bulundum. Bu incelemeler sonucunda perakendeciler arasında tefeci gibi halden mal alanlara şahit oldum. Meydanı tefecilerin eline bırakmamak gerekiyor.”. Kerem Knk. ticaret işi esasen hukuk işi midir?  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, Tansu Çiller’in çevresinden biri olarak eski DYP Gn. Bşk.lığından AKP’ye transfer olmuş. İşletme okumuş, borsa deneyimi var, ticaret yapıyor. Çalışma ekonomisi alanına ne denli uyuyor? Maliye Bakanı Naci Ağbal. Ekonomiden sorumlu Genel Başkan Yrd. iken Maliye Bakanı olan eski bir maliye müfettişi. Maliye müsteşarı iken vergi denetim kurulu sınavlarına yönelik fişlemeler ve 225 bin dolarlık saati ile, İstanbul SM.Mali Müşavirler Odası seçimlerinde Meslekte Birlik grubuna örtülü desteğiyle kamuoyunun gündemine gelmişti. EKK’da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik yok galiba? Sahi tarım diye bir ekonomik sektör, ekonomiye ya da kalkınmaya girmez mi? 65. Hükümetin izlencesinin ekonomi maddelerine gelecek yazımızda bakacağız.. NAFİLE DİRENİŞLER Bu yılın ilk çeyrek döneminde yaşanan gelişmeler ise, küresel talebin gelişenlerdeki uzun süreli tıkanma nedeniyle artmayacağını ve arzın daralmak durumunda kalacağını iddia edenleri haklı çıkarıyor. Küreselleşme denilen kuralsızlığın ve talebin düzenli olarak artırılabileceğini varsayan arz yanlı iktisat kuramının, iflas etmekte olduğunu fark edenlerin sayısı hızla artıyor; batmakta olan bu geminin içinde olmamanın yollarını zorluyorlar! Bunları yapamayacak durumdaki etkili ve yetkili kesimler ise, gerçekleri inkar etmek zorunda kalıyor ve nafile bir şekilde direnmeye çalışıyor! Faiz tartışmalarının gölgesinde kalan ve giderek büyüyen dengesizlikler, gözlerden uzak tutulmaya ve gizlenmeye çalışılan çıkar çatışmalarının açığa çıkmasına sebep oluyor! Canı giderek daha fazla yananların, aldatıldıklarını anlamasından ve olumsuz tepkiler vermesinden endişe ediliyor! Sorumlular, dünyanın dönüşünü durdurmaya çalışıyor; fakat beceremiyor! Bu koşullar söz konusu iken, ülkemizde üretim ekonomisine geçişten bahsedilmesi biraz komik oluyor! İkili oynayarak durumu idare etmenin sonuna geldik! Öncelikle yanlışlarımızdan arınmamız, sahte dostların vesayetinden ve geleceğimizi karartmasından kurtulmamız gerekiyor!.

Referanslar

Benzer Belgeler

1 AYEZENK Kenter çalıştı 2 DİMASKAYA Kenter çalıştı 3 GÖLGE KRAL Galop, kenter 4 GÜNGÖR BABA Kenter çalıştı 5 KURTARICI Bir gün önce galop 6 LEVENTHAN Kenter çalıştı

Bence çok fazla benzerlik var; söyledikleriyle, yapmaya çal ıştıklarıyla benim gibi insanların diğer yerlerde, Hindistan’da yapmaya çalıştıkları aras ında çok

Yani 70 milyonun hepsi evlense, hepsi İpek davetiyesi dağıtsa eşine, dostuna, akrabasına hatta dü ğün sahipleri, damatlar ve gelinler hızlarını alamayıp,

Kaynak Hatice, Acar Hakan , Acar Yüksel Baykara, Kırımsoy Emrah, Aydın Murat, Antakyalıoğlı Şahin, Çocuk Adalet Sistemi Sosyal Çalışma Görevlileri İçin Başvuru Kitabı

ABCD karesinin alanının KLMN dikdörtgeninin alanına oranı kaçtır. 625 3 kg’lık elma 125 kg’lık çuvallara doldurulup çuvalı 25

Üyesi

Üyesi

“Bu mesele bakanlığımızda dikkat ve hassasiyetle takip edilmekte ve memleketimizin içinde bulunduğu şartlar muvacehesinde, Ermeni meselesi ile ilgili olarak