• Sonuç bulunamadı

Ekonomik Krizinin Tokat Đli Kazova Yöresindeki Tarımsal Üretim Üzerine Etkileri Murat SAYILI Faruk ADIGÜZEL A.Musa BÜYÜKKÖROĞ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ekonomik Krizinin Tokat Đli Kazova Yöresindeki Tarımsal Üretim Üzerine Etkileri Murat SAYILI Faruk ADIGÜZEL A.Musa BÜYÜKKÖROĞ"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

120

Ekonomik Krizinin Tokat Đli Kazova Yöresindeki Tarımsal Üretim Üzerine Etkileri

Murat SAYILI Faruk ADIGÜZEL A.Musa BÜYÜKKÖROĞLU Özet

Tarım, üstü açık bir fabrika olarak kabul edilmekte olup birçok risk ve belirsizlikler ile karşıyadır.

Aynı zamanda bu sektörde (özellikle sulu tarımda) tarımsal üretimi ve verimliliği artırmak amacıyla yoğun bir girdi kullanımı söz konusudur. Ekonomik kriz durumlarında girdilerin fiyatlarının değişmesi, girdileri zamanında bulabilme, ekonomik şartlar ölçüsünde bunları istenilen kadar satın alabilme ve kullanabilme gibi durumlar değişkenlik göstermektedir. Yapılan araştırma ile, geçen yıllarda yaşanan ve etkisi az da olsa devam eden ekonomik krizin, Tokat ili Kazova Yöresindeki tarımsal üretim üzerine etkileri tespit edilmiştir. Araştırmadaki veriler yöredeki 74 adet tarım işletmesinden anket yoluyla elde edilmiştir. Araştırma bulgularına göre, ekonomik krizin genellikle; sulu arazi miktarı, traktör sayısı, traktör ve diğer alet-makine kullanımı, ekilen arazi miktarı, seyahat sayısı, tasarruf miktarı, gelecek yılki tarımsal üretim alanı, kullanılan girdi miktarı, çalıştırılan yabancı işgücü sayısı, hayvan varlığı, kredi kullanımı, ürün fiyatı, ürünün satış şekli ve vadesi, ve ürün bedellerinin ödenmesini olumsuz yönde etkilediği belirlenmiştir.

Üreticilere göre ekonomik krizin etkisi devam etmekte olup, ekonomik kriz nedeniyle değişik mallar sattıkları tespit edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Ekonomik kriz, tarım işletmesi, Tokat ili

The Effects of Economic Crisis on the Agricultural Production in the Kazova Region of the Tokat Province

Abstract

Agriculture, considered as an open factory is faced with many risks and uncertainties. At the same time, intensive input (especially in irrigated agriculture) is used to increase agricultural production and productivity in this sector. Changes in costs of inputs procurement of inputs on time, providing the inputs at required amount and use of inputs at desired amount show fluctuations during economic crisis. In the study, the effects of ongoing economic crisis on agricultural production in Tokat area have been determined. The data was obtained by questionnaires from 74 agricultural farms. The results of study revealed that economic crisis had negative effects on the acrege of irrigated land area, number of tractors, the use of tractors and other equipments, the amount of cultivated land, the number of travels, the amount of savings, the amount of next years cultivated land, the amount of inputs used, the number of labor used outside the farm, the number of animal, credit utilization, price of products, the type of product selling and rates interest, payment of product costs have been negatively affected. According to the producers, the effects of economic crisis is still continuing and producers are selling several kinds of products.

Key word: Economic crisis, farm, Tokat Province.

1. GĐRĐŞ

2007 yılı yazında ABD’de başlayan ekonomik kriz, 2008 yılının Eylül ayında ABD’nin en büyük 4. yatırım bankasının 600 milyar dolar borç ile iflasını açıklayarak batması sonucu bütün dünyaya yayılmaya başlamıştır. Başlayan bu kriz 1929 Büyük Buhranından sonra dünyanın yaşadığı en büyük kriz olarak tanımlanmaktadır. Bu krizin temel nedenleri; ABD’nin gayrimenkul piyasasında son yıllarda yaşanan aşırı fiyat artışları, geri dönmeyen riskli konuk kredileri ve bunlara bağlı olarak çıkartılan finansal yatırım araçlarında buhar olup giden milyar dolarlar gösterilmektedir.

Küresel ekonomik krizin başta ABD olmak üzere AB ve diğer ülkelerde birçok olumsuz etkisi görülmüştür. Bu bağlamda; birçok ülkede tüketici fiyatları artmış, istihdam azalmış ve dolayısıyla işsizlik oranı artmış, üretim düşmüş, piyasada likidite sıkıntısı görülmüş ve birçok şirket devletleştirilmiştir.

Dünyada yaşanan küresel ekonomik kriz bankacılık kaynaklı olup, buradan tüketici kesimine ve oradan da reel kesime sirayet etmiştir. Oysa Türkiye’de kriz bankacılık kesiminde çok fazla hissedilmemiş (krize rağmen bankalar yüksek karlar elde etmişlerdir), esas olarak reel sektörde ve tüketici kesiminde yansımaları görülmüştür.

(2)

121

Kriz sonrasında ülkeye gelen yabancı sermayede, ihracatta ve dolayısıyla tarımsal üretimde azalma meydana gelmiştir. Bu durum işsizlik oranlarını daha da arttırmış ve tüketici kesimini ekonomik açıdan olumsuz yönde etkilemiştir.

Türkiye’de 2007 yılında küresel ısınmanın yol açtığı kuraklık sonucu birçok tarımsal üründe verim ve dolayısıyla üretim miktarı düşmüş, ürün fiyatları yükselmiş ve bu durum tüketicileri de zor durumda bırakmıştır. Bununla birlikte ABD’de başlayan küresel ekonomik kriz 2008 yılının son çeyreğinden itibaren Türkiye tarımını derinden etkilemiştir. Ancak bu etki tarım sektöründe daha az hissedilmiştir.

Tarım sektörü temel gıda maddelerini üretmekte ve bu maddeler tüketiciler tarafından zorunlu olarak talep edilmektedir. Bunun yanında tarım ürünlerinin arz ve talep değişmelerine karşı daha az duyarlı olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla talepteki daralma sanayi mallarına göre daha az olmaktadır.

Tarımın diğer sektörlerden farklı bir yapıda olması ekonomik krizden görece olarak daha az etkilenmesine neden olmuştur. Türkiye’de ekonomik krizin tarım sektörü üzerindeki etkileri doğrudan ve dolaylı olmak üzere 2 şekilde olabilmektedir.

Doğrudan etkileri; üretim maliyetlerinin artması, verimliliğin düşmesi, üretimin azalması ve buna bağlı olarak arzın azalması, gelirin azalması, istihdamın azalması şeklindedir.

Dolaylı etkileri ise; tarımsal girdi talebinde daralma, hammadde yetersizliği, pazar daralması ve ihracatın azalması, tarımsal ürün fiyatlarının yükselmesi (tüketici fiyatlarında artış), tarımsal desteklemelerin azalmasıdır (Karlı ve ark., 2009).

Araştırmanın yürütüldüğü Tokat ili, tarımsal potansiyel açıdan önemli bir konumdadır. Đlin yüzölçümü 1000018 ha olup, bunun %38.12’si (381209 ha) işlenen tarım arazisi, %12.44’ü çayır-mera, %38.71’i orman ve %10.73’ü ise diğer araziler durumundadır. Tarım arazilerinin önemli bir kısmı (%69.28) tarla arazisi iken %7.74’ü nadas, %3.98’i sebze, %2.18’i meyve, %1.52’si bağ, %1.96’sı ağaçlık (kavak-söğüt) ve

%14.86’sı ise tarıma elverişli boş arazi durumundadır. Bölgede yoğun olarak tahıl (en fazla buğday ve arpa), sebze (en fazla domates ve fasulye) ve meyve (en fazla bağ, fındık, elma ve ceviz) yetiştirilmektedir. Đlde; Kazova, Omala, Turhal, Erbaa, Niksar, Artova ve Zile ovaları bulunmaktadır (Anonim, 2010).

Tokat ilinde ekonomik krizin tarım üretim üzerine etkilerinin tespitine yönelik bir çalışma bulunmamaktadır. Araştırma ile Tokat ili Kazova yöresindeki üreticilerin ekonomik krizden etkilenme durumları ortaya konulmuştur.

2. MATERYAL VE YÖNTEM

Araştırma kullanılan veriler, araştırma sahasındaki üreticilerden anket yoluyla elde edilmiştir. Ayrıca bölgedeki Tarım Đl Müdürlüğü ve Türkiye Đstatistik Kurumu verilerinden de yararlanılmıştır.

Anket yapılacak işletme sayısının tespitinde Basit Tesadüfi Örnekleme Yöntemi kullanılmıştır (Çiçek ve Erkan, 1996). Yapılan hesaplama sonucu, anket uygulanacak işletme sayısı 74 olarak tespit edilmiştir.

Anketler, Mayıs-Haziran 2010 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.

Anket sonucu elde edilen veriler, aritmetik ortalama ve yüzde hesapları ile değerlendirilmiştir.

3. ARAŞTIRMA BULGULARI

3.1. Üreticilerin sosyo-ekonomik özellikleri Ankete katılan üreticilerin tamamı erkektir.

Bölgede kırsal kesimden kentlere doğru değişik nedenlerden (eğitim ve çalışma gibi) dolayı göç yaşandığından dolayı, genellikle tarımsal üretimde orta yaş ve üzeri kişiler bulunmaktadır. Nitekim görüşülen kişilerin yaşları incelendiğinde; %13.51’i 35 yaş altı, %24.32’si 36-50 yaş arası ve %62.17’si ise 51 yaş ve üzeri kişilerden oluştuğu, tüm kişilerin yaş ortalamasının da 54.32 yıl olduğu saptanmıştır.

(3)

122

Üreticilerin %2.70’inin okur-yazar olmadığı, %85.14’ünün ilkokul, %8.11’inin ortaokul ve %4.05’inin ise lise mezunu, ortalama eğitim süresinin de 5.35 yıl olduğu belirlenmiştir. Türkiye geneli itibariyle, 2006 yılında erkeklerde okur-yazarlık oranı

%96’dır (tuik.gov.tr, 2010).

Türkiye’de tarım kesimindeki kişilerin genelde orta yaş ve üzeri ve eğitim düzeylerinin çoğunlukla ilkokul mezunu olduğu ifade edilirken, yukarıdaki veriler de bunu destekleyici niteliktedir.

Anket yapılan çiftçilerin %89.19’u evli, %6.76’sı boşanmış-dul ve %4.05’i ise bekardır.

Ailelerdeki birey sayıları incelendiğinde; ailelerin %21.62’si 1-2, %9.46’sı 3-4,

%37.84’ü 5-6 ve %31.08’i 7 ve üzeri bireye sahip olduğu saptanmıştır. Ailelerdeki ortalama birey sayısı 5.53 kişidir.

Ailelerin %39.19’unun 5000 TL ve aşağı, %40.54’ünün 5001-10000 TL arası ve

%20.27’sinin ise 10001 TL ve üzeri yıllık gelire sahip olduğu belirlenmiş olup, tüm aileler itibariyle yıllık ortalama gelirin 10830.54 TL olarak hesaplanmıştır.

3.2. Üreticilerin ekonomik krizden etkilenme durumları

Đncelenen işletmelerde işletme başına düşen arazi varlığı; ekonomik kriz öncesi dönemde 18.39 da sulu, 10.69 da kuru ve toplam 29.08 da olarak saptanmıştır. Ekonomik kriz sonrasında ise, işletme başına düşen arazi varlığı değerleri sulu arazi olarak 17.34 da, kuru arazi olarak 10.69 da kuru ve toplamda 28.03 da olarak tespit edilmiştir (Çizelge 1).

Ekonomik kriz sonrasında arazi satışından dolayı sulu arazi miktarında %5.71 ve toplam işletme arazisinde ise %3.61’lik bir azalış söz konusudur.

Çizelge 1. Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin tarımsal işletme arazisi üzerine etkisi.

Değişim Ekonomik Kriz

Öncesi (da)

Ekonomik Kriz

Sonrası (da) da %

Sulu Arazi 18.39 17.34 1.05 5.71

Kuru Arazi 10.69 10.69 0.00 0.00

Toplam Đşletme Arazisi 29.08 28.03 1.05 3.61

Ekonomik kriz öncesinde incelenen işletmelerin %72.97’si traktöre sahip iken, ekonomik kriz sonrası dönemde bu oran %64.86’ye düşmüştür. Diğer bir açıdan işletme başına düşen traktör sayısı; ekonomik kriz öncesinde 0.73 adet iken, ekonomik kriz sonrasında ise 0.65 adet olmuştur. Bu durum, ekonomik kriz ile birlikte tarım işletmelerinin bir kısmının (%8.11) traktörlerini sattıklarını göstermektedir.

Đncelenen işletmelerin %98.65’inin evinin olduğu belirlenmiştir. Ekonomik kriz öncesi ve sonrası dönemde ev varlığında herhangi bir değişiklik saptanamamıştır.

Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin bazı tarımsal faaliyetler üzerine etkisi çizelge 2’de verilmiştir.

Çizelge 2. Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin bazı tarımsal faaliyetler üzerine etkisi.

Etkileme Durumu Etkileme Şekli

Evet Hayır Azalttı Artırdı

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%) Arazinin Ekimi-

Đşlenmesi 50 67.57 24 32.43 49 98.00 1 2.00

Seyahat Yapma 46 62.16 28 37.84 45 97.83 1 2.17

Tasarruflarda

Azalma 54 72.97 20 27.03 --- --- --- ---

Harcamalar 61 82.43 13 17.57 53 86.89 8 13.11

Gelecek Yılki

Üretim Alanı

Miktarına

44 59.46 30 40.54 42 95.45 2 4.55

Đncelenen işletmelerin %67.57’si ekonomik krizin sahip olunan tarım arazilerinde üretim yapmayı etkilediğini, bu etkinin %98 itibariyle ekilen arazi miktarının azaltılma ve

(4)

123

%2 itibariyle de artırılması şeklinde olduğunu belirtmişlerdir. Dolayısıyla ekonomik kriz neticesinde özellikle girdi fiyatlarındaki değişiklik, tarım arazilerinin üretime tahsis edilmesi üzerinde çoğunlukla olumsuz bir etki yapmıştır.

Aile ihtiyaçları için gerekli gıda ve diğer malzemeler ile tarımsal üretimde kullanılacak her türlü girdi temini, ürün pazarlama gibi nedenlerle yapılan seyahatler de ekonomik krizden etkilenmiş durumdadır. Nitekim incelenen işletmelerin %62.16’sı ekonomik krizin seyahat yapmalarını etkilediğini, bu etkinin büyük bir çoğunlukla (%97.83) seyahat sayısını azaltma şeklinde iken, çok az oranda (%2.17) ise artırıcı nitelikte olduğunu belirtmişlerdir.

Tarım işletmelerinde tarımsal gelirden tasarruf yapabilme imkanı çok sınırlı düzeyde olmakla birlikte, anket yapılan bölgede yoğun bir sebze ve meyve üretimi ile birlikte hayvancılık yapılmaktadır. Dolayısıyla bölgede tarımsal gelir ve buna bağlı olarak tasarruf imkanı iyi durumdadır. Ancak, incelenen işletmelerin %72.97’si ekonomik krizin tasarruflarında bir azalmaya yol açtığını ifade etmişlerdir. Bununla birlikte, işletmelerin

%82.43’ü ekonomik krizden harcamalarının da etkilendiğini, bu etkilenmenin de %86.89 ile azaltma ve %13.11 ile artırma şeklinde olduğunu belirtmişlerdir.

Ekonomik krizin tarım üretim üzerine birçok olumsuz etkisi bulunmakta olup, bunlardan biri de tarımsal üretim alanı üzerine yaptığı etkidir. Ankete katılan üreticilerin yarıdan fazlası (%59.46) ekonomik kriz nedeniyle gelecek yılki tarımsal üretim yapılacak alanın büyük bir çoğunlukla (%95.45) olumsuz anlamda etkileneceğini belirtmişlerdir.

Buna karşın üreticilerin %4.55 gibi çok küçük bir bölümünün ise ekonomik krize rağmen gelecek üretim döneminde tarımsal üretim alanlarını artıracakları saptanmıştır. Bu durum ekonomik krizin; girdi ve ürün fiyatları, ürünün satış şekli, ürünün satılabilmesi gibi durumları etkilemesi sonucu genel anlamda tarımsal üretim alanı ve üretim miktarını olumsuz etkilemesi ile açıklanabilir.

Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin girdi kullanımı üzerine etkisi çizelge 3’te verilmiştir.

Çizelge 3. Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin girdi kullanımı üzerine etkisi.

Etkileme Durumu Etkileme Şekli

Evet Hayır Azalttı Artırdı

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Gübre Kullanımı 49 66.22 25 33.78 47 95.92 2 4.08

Zirai ilaç Kullanımı 37 50.00 37 50.00 36 97.30 1 2.70

Traktör Kullanımı 21 38.89 53 61.11 20 95.24 1 4.76

Alet-Makine

Kullanımı 33 44.59 41 55.41 32 96.97 1 3.03

Bakım Đşleri 28 37.84 46 62.16 28 100.00 0 0.00

Çalıştırılan Đşçi

Sayısı 34 45.95 40 54.95 33 97.06 1 2.94

Hayvan Varlığı 48 64.86 26 35.16 47 97.92 1 2.08

Kredi Kullanımı 24 35.29 50 64.71 15 62.50 9 37.50

Đncelenen işletmelere göre, ekonomik kriz tarımsal üretimde bakım işlerini (çapalama gibi) de olumsuz yönde etkilemiş durumdadır. Đncelenen işletmelerin

%37.84’ü özellikle işgücü ücretlerinin yüksekliği nedeniyle bakım işlerini azalttıklarını belirtmişlerdir.

Görüşülen işletmelerin %13.51’i tarımsal üretimde yabancı işgücü çalıştırmamakta, aksine aile işgücünü değerlendirmektedir. Yabancı işgücü çalıştıranların ise %45.95’i ekonomik krizin (gerek işçi ücretlerinin yüksekliği ve gerekse tarımsal üretimden kazanılan gelirin düşüklüğü nedeniyle) tarımsal üretimde çalıştırdıkları işçi sayısını etkilediğini, bu etkinin %97.06 oranında çalıştırılan işçi sayısının azaltılması ve

%2.94 oranında ise artırılması şeklinde olduğunu ifade etmişlerdir.

(5)

124

Ekonomik krizin incelenen işletmelerin önemli bir kısmında (%64.86) hayvan varlığını etkilediği tespit edilmiştir. Ekonomik krizin de etkisiyle işletmelerin

%97.92’si hayvan varlığını hayvan satışı nedeniyle azaltırken, ancak %2.08’i artırabilmiştir. Özellikle et fiyatlarındaki artış bunda çok önemlidir.

Đncelenen işletmelerin %8.11’i değişik nedenlerle kredi kullanmamaktadırlar. Ancak bölgede yoğun bir sebze (özellikle sırık domates) ve meyve üretimi söz konusu olduğundan dolayı yoğun bir girdi kullanımı (ekonomik krizden bir miktar olumsuz anlamda etkilense bile) söz konusudur. Dolayısıyla tasarruf imkanı düşük ve/veya sınırlı olan çiftçiler bu girdileri çoğunlukla kredi şeklinde temin etmektedirler.

Đncelenen işletmelerin %35.29’unun ekonomik kriz nedeniyle kredi kullanımı açısından etkilendiği, bu etkinin %62.50 ile kredi kullanımını azaltıcı ve %37.50 ile artırıcı nitelikte olduğu tespit edilmiştir.

Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin ürün ve girdi fiyatları ile pazarlama üzerine etkisi çizelge 4’te verilmiştir.

Çizelge 4. Đncelenen işletmelerde ekonomik krizin ürün ve girdi fiyatları ile pazarlama üzerine etkisi.

Etkileme Durumu Etkileme Şekli

Evet Hayır Azalttı Artırdı

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Frekans (adet)

Oran (%)

Ürün Fiyatları 59 79.73 15 20.27 54 91.53 5 8.47

Ürün Satış Şekli 20 27.03 54 72.97 --- --- --- ---

Ürün Satış Vadesi 36 48.65 38 51.35 5 13.89 31 86.11

Ürün Bedellerinin

Ödenmesi 34 45.95 40 54.05 --- --- --- ---

Girdi Fiyatları 65 87.84 9 12.16 18 27.69 47 72.31

Serbest piyasadaki ürün fiyatları (özellikle yaş meyve ve sebze) çok değişken olup, bunu etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Đncelenen işletmelerin

%79.73’ü ekonomik krizin ürün fiyatlarını etkilediğini ve bu etkinin büyük bir çoğunlukla (%91.53) azaltıcı, çok az bir oranda (%8.47) ise artırıcı nitelikte olduğunu beyan etmişlerdir.

Üreticilerin %27.03’ü ekonomik krizin ürün satış şeklini (peşin-vadeli) etkilediğini belirtmiştir. Ürün satış şeklinin etkilendiğini ifade eden üreticilerden

%25.00’i nasıl etkilendiğine dair herhangi bir fikir beyan etmemiş iken, %75.00’i ise ürün satış şeklinin peşin durumdan vadeli hale dönüştüğünü söylemişlerdir.

Ankete katılan üreticilerin %48.65’i ekonomik krizin ürün satış vadesini etkilediğini belirtmişlerken, bu etkinin %13.89 ile azaltma ve %86.11 ile artırma şeklinde olduğu tespit edilmiştir. Bunun anlamı, ürün bedellerinin çok daha uzun sürede çiftçi eline geçtiğini göstermektedir.

Araştırmanın yürütüldüğü bölgede yaş meyve ve sebze üretimi (özellikle sırık domates ve şeftali olmak üzere) yoğundur. Bu ürünlerin büyük çoğunluğu il dışına satılmakta olup, ürünler bir kısmı peşin bir kısmı da vadeli olarak satılmaktadır.

Görüşülen üreticilerin yaklaşık yarısı (%45.95) ekonomik krizin ürün satış bedellerinin ödenmesini olumsuz anlamda etkilediğini belirtmişlerdir.

Araştırma sahasında yoğun bir yaş meyve ve sebze üretiminin olması beraberinde girdi kullanımının yüksek olmasını getirmektedir. Üreticilerin büyük bir çoğunluğu (%87.84) ekonomik krizin girdi fiyatlarını etkilediğini, bu etkinin %27.69 ile girdi fiyatını azaltıcı ve %72.31 ile girdi fiyatını yükseltici nitelikte olduğunu ifade etmişlerdir. Üreticilerin büyük bir çoğunluğu girdilerden tohum, gübre, ilaç ve yem fiyatlarının normal, buna karşın yakıt fiyatının ise çok yüksek olduğunu ifade etmektedirler.

(6)

125

Üreticilerin %79.46 gibi önemli bir bölümü, küresel ekonomik krizin etkilerinin halen devam ettiğini ifade etmişlerdir. Araştırmada, ekonomik krizin etkisinin ne kadar süreceği tespit edilmeye çalışılmış olup, bu bağlamda üreticilerin %37.29’u bu konuda herhangi bir fikir belirtmemiş iken, %8.47’si 1 yıl, %13.56’sı 2-3 yıl, %3.39’u 4 yıl, %16.95’i 5 yıl, %3.39’u 6 yıl, %1.69’u 7-8 yıl ve ortalama 3.51 yıl daha ekonomik krizin etkisinin süreceğini beyan etmişlerdir. Bu durum üreticilerin geleceğe güvenle bakmalarını etkileyebilecek, tarımsal üretimde küçülmeye ve belki de tamamen vazgeçmeye yöneltebilecektir.

Üreticiler borçlarını genellikle; başta tarımsal üretimden elde ettikleri gelir olmak üzere borç bulmak-kredi kullanmak, tasarruflarını değerlendirmek, taşınır- taşınmaz mal satmak gibi değişik şekillerde elde ettikleri para ile ödemektedirler. Aynı şekilde ekonomik kriz durumlarında da benzer yollara başvurulabilmektedir. Araştırma sahasındaki üreticilerin yarıya yakınının (%44.59) ekonomik kriz nedeniyle mal sattıkları belirlenmiştir. Satılan mallar; %60.61 ile hayvan, %33.33 ile arazi, %12.12 ile alet- makine, %9.09 ile döviz-altın ve %3.03 ile otomobil olarak saptanmıştır. Özellikle tarımsal üretimi olumsuz etkileyebilecek nitelikteki malların satıldığı görülmektedir.

Üreticiler, ekonomik krizden az yada çok etkilenmiş olup, buna yönelik bazıları tedbirler almışlardır. Ekonomik krizden korunmak için alınan tedbirler; %71.62 ile harcamaları azaltma, %27.03 ile traktörü daha az kullanma, %22.97 ile tarımsal girdileri daha az kullanma, %31.08 ile şehre daha az giderek harcamaları düşürme,

%21.62 ile bir miktar hayvan satarak maliyetleri düşürme, %12.16 ile boş zamanlarda ek iş yapma, %10.81 ile tarımsal işlerde daha fazla aile işgücü kullanma, %9.46 ile daha az alanda bitkisel üretim yapma, %8.11 ile hazır yem yerine kaba yem üretme ve bu yemleri hayvansal üretimde kullanma, %2.70 ile bitkisel üretimde kendi ürettiği tohumu kullanma, %1.35 ile bitkisel ürün sigortası yaptırma ve %1.35 ile herhangi bir borç yapmama olarak tespit edilmiştir. Buna karşın üreticilerin %22.97’si ise ekonomik krizden korunmak amacıyla herhangi bir önlem almadıklarını belirtmişlerdir.

4. SONUÇ VE ÖNERĐLER

Yapılan araştırma sonucunda, Tokat ili Kazova yöresinde üreticilerin küresel ekonomik krizden büyük bir çoğunlukla olumsuz anlamda etkilendikleri belirlenmiştir. Araştırma bulgularına göre, ekonomik krizin genellikle; sulu arazi miktarı, traktör sayısı, traktör ve diğer alet-makine kullanımı, ekilen arazi miktarı, seyahat sayısı, tasarruf miktarı, gelecek yılki tarımsal üretim alanı, kullanılan girdi miktarı, çalıştırılan yabancı işgücü sayısı, hayvan varlığı, kredi kullanımı, ürün fiyatı, ürünün satış şekli ve vadesi, ve ürün bedellerinin ödenmesini olumsuz yönde etkilediği belirlenmiştir.

Üreticilere göre ekonomik krizin etkisi devam etmekte olup, ekonomik kriz nedeniyle değişik mallar sattıkları tespit edilmiştir.

Yöredeki üreticilerin ekonomik krizden etkilenmemesi veya en az etkilenmesi için yapılması gerekenlerden bazıları aşağıda verilmiştir:

• Tarımsal girdi desteklemelerinin devamı ve/veya artırılmalı,

• Tarımsal girdilere uygulanan KDV oranları düşürülmeli,

• Özellikle çiftçinin kullandığı akaryakıt fiyatlarının düşürülmesi sağlanmalı,

• Çiftçi borçları taksitlendirilmeli, faiz oranları düşürülmeli, gerekirse faizleri affedilebilmeli ve vadeleri uzatılabilmeli,

• Desteklenecek ürün sayısı artırılmalı, destek miktarı yükseltilmeli ve destekler zamanında ödenmeli,

• Ürünlerin pazarda daha iyi fiyatlarla değerlendirilmesi sağlanmalı, bu bağlamda ürünlere fiyat ve pazar garantisi verilebilmeli,

• Đç pazardaki talep yetersizliğini gidermek amacıyla yeni dış pazarlar ortaya çıkarılmalı,

(7)

126

• Bölgede üretilen ürünlerin daha fazla katma değer sağlayabilecek nitelikte ürünlere dönüştürülebilmesi amacıyla tarım-sanayi entegrasyonu sağlanmalı ve yeni sanayi tesisleri kurulmalıdır.

KAYNAKLAR

Anonim, 2010. Tokat Đl Tarım Müdürlüğü 2009 Yılı Faaliyet Raporu, Tokat.

Çiçek, A. ve Erkan, O. 1996. Tarım Ekonomisinde Araştırma ve Örnekleme Yöntemleri.

GOÜ Ziraat Fakültesi Yayın No:12, Ders Notları Serisi No:6, Tokat.

Karlı, B., Bilgiç, A. ve Eren, G. 2009. Dünya ekonomik krizinin Türk tarımına etkileri.

Çiftçi ve Köy Dünyası Dergisi, 300: 33-42.

http://nkg.tuik.gov.tr/goster.asp?aile=3, 13.07.2010

http://tuikapp.tuik.gov.tr/adnksdagitapp/adnks.zul, 13.07.2010

Referanslar

Benzer Belgeler

In this issue of the British Journal of Clinical Pharmacology, Fachi and coworkers performed a systematic review and a meta ‐analysis on the serious (grade III ‐IV) haematologic

Türkiye’de 2007 yılında yaşanan kuraklık ve 2008 yılı ortalarında başlayan ekonomik kriz buğday tarımını ve üreticisini olumsuz yönde etkilemiştir.. 2007

Bu çalışmada, Tokat ili kentsel alanda yaşayan 296 tüketiciden anket yolu ile elde edilen veriler kullanılarak, ekonomik kriz öncesinde ve sonrasında bazı

Türkiye'de 2002 ve 2006 yılları arasında yüksek ekonomik büyüme ve düşük gıda enflasyonu nedeniyle yoksulluk hızlı bir şekilde düşmüş, 2007

Ekonomik krizin çiftçilerin kredi türleri itibariyle kredi kullanım durumlarını etkileme durumu incelendiğinde, genel olarak; genel ihtiyaç, tohumluk, hayvancılık,

Bazı temel gıda fiyatları verilerine bakıldığında Hindistan ve Çin gibi gelişmekte olan ülkeler veya Sudan gibi yoksul ülkeler krizin kaynağı olan ABD’ye

A¤›rl›kl› olarak erken dönemde travma yaflant›s›n›n tekrar yaflanmas› görü- lürken, taburculuk sonras›nda kaç›nma ve emosyonel küntleflme daha s›k ortaya

Ayrıca bu tarihî kaynaklarda, Kaşgarlı Mahmut tarafından sıralanan Türkmen boylarının bünyesinde Moğol saldırılarından sonra ortaya çıkan değişiklikler ve bu meyanda