6. HAFTA
Hisse Senedi ve Tahvil Değerlemesi
Finansal yönetici için hisse senetleri ve tahvillerin nasıl değerlendiğini , niçin fiyatlarının düşüp arttığını bilemek önemlidir.
Yatırım kararları yatırımcıların bekledikleri getiri oranına bağlı olarak alınır. Bu sebeple finansal yönetici, risk beklenen getiri oranı ve menkul değer fiyatları arasındaki ilişkiyi ve birbirleriyle etkileşimini iyi bilmek durumundadır.
Bir şeyin kıymeti onun gelecekte sağlayacağı nakit akımlarının beklenen değeriyle açıklanabilir. Bu prensip menkul değerler için de geçerlidir ve gelecekte sağlayacakları nakit akımları ve beklenen getiri oranları büyük önem taşımaktadır.
Varlıkların Değerlendirilmesi
Genel olarak bir varlığın değeri herhangi bir aktif varlığın değeri sahibinin, aktifin hayatı boyunca elde etmeyi beklediği faydalara bağlıdır.
Finansal varlıkların değeri de, elde tutma süresince sağlayacağı nakdi hasılatlara bağlıdır. Bu hasılatlar, faiz, temettü gelirleri, aktif varlık satıldığında ve tahvilin vadesinde elde edilecek anaparadan oluşur.
Aktif varlığın değerini belirlemenin bir yolu da elde etme süresince sağlanacak net nakit girişlerinin beklenen getiri oranı ile iskonto edilmesidir ve gelirlerin KAPİTALİZASYONU olarak adlandırılır.
Varlıkların Değerlemesi
Varlığın riski arttıkça yatırımcının getiri oranı da artmaktadır.
Ayrıca finansal varlığın değeri potansiyel alıcı ve satıcıların davranışlarına ve düşüncelerine göre de değişmektedir.
Finansal varlığın piyasa değeri de diğer ürünler gibi bu mala pazarda olan arz ve talebe göre belirlenmektedir.
Bir varlığın defter ve piyasa değeri birbirinden farklıdır. Defter değeri, satın alma maliyeti eski birikmiş amortismanlar ile bulunur. Piyasa değeri ise gelecekte sağlayacağı nakit akımlarına ve kullanılan iskonto oranına bağlıdır.
Va rlıkların Pazar Değeri ve Pazar Dengesi
Anonim şirketlerin uzun vadeli borç bulmak için ihraç etmiş oldukları borç senetleridir yani finansal varlıklardır.
Tahvil sözleşmesiyle şirket, kendisine kredi verenlere (tahvil
sahiplerine) her yıl belirli bir faiz ödemeyi ve vadesinde de anaparayı iade etmeyi taahüt eder.
Tahvil sahibi, tahvili çıkaran kuruluşun uzun vadeli alacaklısıdır.
Tahvil sahibi, şirketin aktifi üzerinde alacağından başka hiçbir hakka sahip değildir. Şirketin yönetimine katılamaz.
Tahvil sahipleri alacaklarını aldıktan sonra şirketin malvarlığı üzerinde hiçbir hak iddia edemezler.
Şirketin brüt karından, önce tahvil sahiplerinin faizleri ödenir.
Tahvil Nedir?
1. Normal Tahviller 2. Süresiz Tahviller
3. Kuponsuz İskontolu Tahviller
4. Hisse Senedine Değiştirilebilir Tahviller
5. Hisse senedi Alma Hakkı(warrant) veren tahviller 6. Teminatlı (İpotekli) Tahviller
7. Şirket Karına katılma hakkı veren tahviller 8. İndeksli tahviller
9. Geri Çağrılabilir Tahviller 10. İkramiyeli Tahviller
11. Dövize altına indeksli tahviller
Tahvil Çeşitleri
Borçluluğu temsil eden sermaye piyasası araçlarının anapara, faiz ve benzeri yükümlülüklerinin vadelerinde karşılanabilme riskinin derecelendirme kuruluşları tarafından değerlendirilmesi ve sınıflandırılmasıdır.
Tahvil Derecelemesi
Tahvil Derecelemesi
Analistler ve yatırımcılar, yatırımların, varlıkların ve işletmenin değerini belirlemek için genel değerleme modelini kullanırlar. Bu model, iskonto edilmiş nakit akışları modeli olarak bilinir.
İskonto edilmiş nakit akışları modeli, gelecekte beklenen nakit akışlarının bugünkü değerleri toplamını alarak varlıkları değerlendirir
İskonto oranı yatırımcının tahmin ettiği getiri oranıdır ve yatırımın riskinin bir fonksiyonudur.
Menkul kıymetlerin riski arttıkça beklenen getiri oranı da artar.
Genel Değerleme Modeli
Genel Değerleme Modeli
Tahvil Değerlemesi
Eğer tahvilden beklenen getiri oranı, tahvilin kupon faiz oranına eşit olduğunda tahvilin piyasa değeri ile nominal değeri birbirine eşit olur.
Uygulamada genelde tahvilden beklenen getiri oranı ve kupon faiz oranı birbirinden farklıdır. Bunun nedeni:
1) Ekonomik koşullardaki değişimlerden dolayı, uzun vadeli fonların maliyeti değişebilir.
2) Firmanın riski değişebilir. Uzun vadeli fonların maliyetindeki ve işletmenin riskindeki artış, beklenen getiri oranını artırırken, bu faktörlerdeki düşüşler beklenen getiri oranını düşürür.
Tahvil Değerlemesi
Beklenen getiri oranı , kupon faiz oranından fazla olduğunda tahvilin piyasa değeri (B0), nominal değerinin altına düşer. Bu durumda tahvil iskontolu satılmıştır.
Beklenen getiri oranı, kupon faiz oranının altına düştüğünde, tahvilin piyasa değeri nominal değerinin üzerine çıkar. Bu durumda tahvil primli satılmıştır.
Tahvil Değerlemesi
Yatırımcının tahvili belli bir fiyattan alıp, vade sonuna kadar beklemesi durumunda elde edeceği getiri oranıdır.
Tahvilin piyasa değeri ile nominal değeri birbirine eşit olduğu zaman, vadeye kadar getiri oranı tahvilin kupon faiz oranına eşit olur.
Vadeye kadar getiri oranı yatırımcının beklediği orana eşitse veya büyükse o tahvil satın alınmalıdır.
Vadeye Kadar Getiri
Vadeye Kadar Getiri
Süresiz Tahvillerin Değerlemesi
P0 =R(CF) k
P0=tahvilin değeri R= tahvilin ödemesi K= faiz oranı
Hisse senedi sahipleri, hisse senedini elde tuttuğu dönem içerisinde kar payı elde etmeyi ve hisse senedinin fiyatının artmasını, en azından düşmemesini ister.
Yatırımcılar, hisse senetlerinin piyasa değerinin , gerçek değerinin altında olduklarına inanıyorlarsa yatırım yaparlar.
Hisse senedinin gerçek değeri piyasa fiyatından daha düşük olduğunda satışa geçerler.
Hisse Senedi Değerlemesi
Birinci sebebi İşletmenin finansal görünümü. Eğer işletmenin satışları ve buna bağlı olarak gelirleri sağlıklı artıyorsa, yatırımcılar o işletmenin hisse senetlerine daha fazla fiyat ödemeye razı olacaklardır.
İkinci sebebi ise hisse senedi piyasasının durumu ile ilgilidir. Piyasa yükseliş dönemindeyse, hisse senedi fiyatları da artacaktır. Piyasa düşüş dönemindeyse, bir çok hisse senedinin fiyatı da düşecektir.