M. Heidegger (1889-
1976)
Heideger’e göre anlama kişinin içerisinde yaşadığı dünya
bağlamında kendisinin oluş için sahip olduğu imkanları kavrama gücüdür. Anlama elde edilen bir şey olarak değil de dünyada oluş olgusunun ayrılmaz bir parçası
veya tarzı olarak anlaşılmıştır. O
dünyada var olan bir nesne değil,
ampirik seviyede gerçek anlama
eylemini mümkün kılan varlığın
bir yapı taşıdır.
Anlama tüm yorumlamalar için
temeldir. Anlama ontolojik açıdan aslidir ve her türlü oluş
eyleminden öncedir. Bunun bir diğer yönü ise anlamanın her
zaman gelecekle ilgili olmasıdır.
Bu onun yansıtıcı özelliğidir.
Anlama aynı zamanda bir kişinin içinde bulunduğu duruma
bağlıdır.
Heidegger’e göre dünya benlikten ayrı olarak anlaşılamaz. Sadece
insanın dünyası vardır. Anlama ilişkiler dokusunda faaliyet
gösterir. Ona göre ön-kurgu/ön- tahmin olmadan yorum
gerçekleşemez.
Heidegger her türden anlamanın geçici, kasti ve tarihsel olduğunu söyler.
Anlamayı sadece zihinsel değil,
aynı zamanda ontolojik bir aşama
olarak görür.
Anlama olmaksızın varlığın bir
görünümü bulunamayacağı gibi, dil olmadan varlık, varlık olmadan da dil bulunmayacaktır.
‘insan olmak konuşmaktır’