• Sonuç bulunamadı

Fonksiyonel (Organik Olmayan) Görme Kay›plar›

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Fonksiyonel (Organik Olmayan) Görme Kay›plar›"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

(*) ‹stanbul Üniversitesi, Göz Hastal›klar› Anabilim Dal›, ‹stanbul

Yaz›flma adresi: Prof. Dr. Tahire Baflerer, ‹.Ü. Cerrahpafla T›p Fakültesi Göz Hastal›klar› A.D.,

‹stanbul E-posta: tahirebaserer@gmail.com

Fonksiyonel (Organik Olmayan) Görme Kay›plar›

Tahire Baflerer (*)

ÖZET

Bir oftalmoloji kliniginin günlük rutininde organik görme kay›plar›n›n ag›rl›g›, kimi za- man, hekimin fonksiyonel (organik olmayan) görme kay›plar›n› olmas› gerekenden daha az önemsemesine ve hatta unutmas›na neden olabilmektedir. Bu makalede genç göz hekimlerinin, kendini fonksiyonel görme kayb›yla gösteren bu önemli klinik durumlara dikkatlerini çekmeyi ve bu konudaki bilgilerini tazelemeyi amaçlanmaktad›r.

Anahtar Kelimeler: Fonksiyonel görme kayb›, simülasyon, temarüz, histerik körlük

SUMMARY

Functional (Inorganic) Visual Losses

During a daily routine of an ophthalmology clinic the bulk of the organic visual losses may sometimes cause the physician to underestimate or even to forget the functional (inorganic) vi- sual losses. In this article it was aimed to take the attention of the young ophthalmologists to and to refresh their clinical knowledge about those important clinical conditions those can be presented as a functional visual loss.

Key Words: Functional visual losses, simulation, histeric blindness

G‹R‹fi

Fonksiyonel görme kayb› denilince organik bir pa- toloji ile aç›klanamayan hem nörooftalmologlar› hem de psikiyatristleri ilgilendiren bir görme kayb›ndan bahse- dilmektedir. Organik görme kayb›nda patoloji ile uyum- lu kay›plar izlenirken fonksiyonel görme kayb›nda rutin göz muayenesi ve yard›mc› testlerle aç›klanamayan, tu- tars›z, degiflken bir tablo söz konusudur. Görmeye ait fli- kayetler hafiften ›fl›k hissi derecesine kadar degiflebilir (1).

Walsh.TJ (1992) fonksiyonel görme kayb›n› iki grupta s›n›flam›flt›r:

1- H‹STER‹K KÖRLÜK (Konversiyon Reaksiyo- nu): Hastan›n, bilinç d›fl› çat›flmay› sembolik planda çö-

zümleme giriflimidir. Böylece kifli büyüttügü sorunlar- dan kaçarak ikincil bir kazanç elde etmifl olur.

2- TEMARUZ (Taklit yapma, kötüye kullanma):

Hasta, bir kazanç için bilinçli olarak bir hastal›k veya fonksiyon bozuklugunu taklit eder; altta yatan bir pato- loji olsa bile semptomlar› abart›r.

Bu tip olgularda kesin tan› için nörooftalmolojik ve sistemik tan› yöntemleri gerekli olabilir. Testlere geç- meden önce oftalmolojik ve sistemik anamnez sab›rla al›nmal› ve temaruz veya histeri için ipuçlar› edinilmeye çal›fl›lmal›d›r.

Görme kayb› flikayetiyle gelen hastalarda, rutin göz muayenesini takiben, ay›r›c› tan›da, ambliyopi, kon dist- rofisi, retrobulber optik nörit, kiazma tümörü, kortikal

Mecmuaya Gelifl Tarihi: 06.04.2008 Düzeltmeden Gelifl Tarihi: 06.04.2008 Kabul Tarihi: 27.06.2008

DERLEMELER

(2)

körlük araflt›r›lmal›d›r. Bu rahats›zl›klar›n fonksiyonel görme kayb›ndan ay›rted›lmesini saglayabilecek özellik- lerine k›saca deginildiginde (1-4):

1- Ambliyopi

Bir gözde refraksiyon muayenesi ile düzelmeyen ve organik lezyonla aç›klanamayan görme azl›g› söz konu- sudur. Ambliyopi hayat›n ilk dekad›nda ortaya ç›kar.

Görmenin iyi geliflememesi durumunda nadir de olsa bi- lateral görülebilir. Degerlendirirken hastadan iyi bir anamnez al›nmal›, açma-kapama testi uygulanmal›, ani- zometropi ve kalabal›klaçma (crowding) fenomeni aran- mal›d›r (5).

2- Kon Distrofisi

Çocuklarda veya genç eriflkinlerde her iki gözde yavafl ilerleyen görme azl›g› söz konusudur. Aile anam- nezinin müspet bulunmas›, gündüz görmenin geceden daha kötü olmas›, fotofobi, renk görme zay›fl›g› ve nis- tagmus kon distrofisi tan›s›n› destekleyen özelliklerdir.

Erken dönemde görme keskinligi zay›f olmas›na ragmen fundus genel olarak normal görünümdedir. Elektrofiz- yolojik testlerden ERG ve VEP anormallikleri saptan›r.

Özellikle ERG'de kon fonksiyonunda azalma izlenir.

Ancak hastal›g›n ileri dönemlerinde funduskopide, RPE atrofisi, öküz gözü makulopatisi görünümü, optik disk temporalinde solukluk saptan›r (6).

3- Retrobulber Optik Nörit

Klasik olarak 'Hasta görmez, hekim görmez!' tabiri kullan›l›rsa da afferent pupilla defekti mevcuttur. Hasta- l›g› degerlendirirken detayl› anamnez flartt›r. Daha önce benzeri bir atak geçirip geçirmedigi, yak›n zamanda bir gribal enfeksiyon hikayesi olup olmad›g› ve göz hare- ketlerinde agr› hissinin bulunup bulunmad›g› sorgulan- mal›d›r. Görme kayb› genellikle bir hafta içerisinde (az veya ileri derecede) geliflebilir. S›kl›kla unilateral bazen de bilateral izlenir. Mutat olarak 18-45 yafl aras›nda gö- rülür. Azalm›fl renk görme, santral, çekosantral, altitudi- nal görme alan› defektleri, ›fl›k fliddetini alg›lamada azalma mevcuttur. Ilave nörolojik belirtiler de saptana- bilir. Belirli bir süreden sonra görme hissinde düzelme izlenir (2, 7).

4- Kiyazma Tümörü

Görme kayb›, optik atrofiden ve perimetrik defekt- lerden önce geliflir. Pupillalar ›fl›ga tembel olarak cevap verir (afferent pupilla defekti). Uzun süreli bas›lar sinir lifi dejenerasyonuna ve temporal solukluga neden olur.

Görme alan›nda bitemporal (asimetrik) hemianopsi geli- flir. Görüntüleme yöntemlerinde tümör saptan›r (2).

5- Kortikal Körlük

Pupilla reaksiyonlar›n ve optik diskler normal iken bilateral ciddi (tama yak›n) görme kayb› söz konusudur.

Oksipital lob lezyonlar›nda semptom ve bulgular gör- seldir. Bilateral oksipital lob lezyonlar›nda tekrarlayan vasküler hadiseler en s›k neden olarak karfl›m›za ç›k- maktad›r. MR tetkiklerinde bilateral oksipital lob en- farkt› gözlenir. Görme alan› bulgular›, homonim defekt- lerin kombinasyonlar› fleklindedir. Eger santral görme korunduysa tünel fleklinde bir görme alan› ortaya ç›kar.

Simülasyon yapan kiflilerden ay›rdetmek için defekt s›- n›rlar›n›n vertikal meridyene dayand›g›na dikkat etmek gerekir (1).

Fonksiyonel görme kayb› oldugu flüphelenilen ol- gularda testler çabuk, emin ve flafl›rt›c› olmal›d›r. Zira bu hastalar genellikle muayeneye koopere olmaz veya direnç gösterirler. Görme keskinligini tayin etmek için kullan›lan testlerdeki hileyi hissederlerse gösterecekleri direnç daha da artar. Bilateral görme kayb›n› genellikle histerikler tercih etmektedir. Takliti sürdürmek zor oldu- gundan temaruz yapanlar taraf›ndan pek tercih edilmez (1).

Bu tip olgular›n gözlemlenmesi çok önemlidir. Zira gerçekten göremeyenler dikkatli olup el yordam›yla yü- rürler veya yürümeye gayret sarfederler. Oysa histerik- ler, objelere çarpmadan etraf›ndan dolafl›rlar. Temaruz yapanlar ise objeleri görmedigini çevresindekiler kan›t- lamak istercesine cisimlerin bilhassa üzerine gidip çar- parlar (1).

B‹LATERAL VE UN‹LATERAL GÖRME KAYIPLARI ‹Ç‹N TESTLER

1- Pupilla reaksiyonlar›n›n muayenesi (Direkt-indirekt ›fl›k reaksiyonu)

Organik ve fonksiyonel görme kay›plar›n›n ay›rde- dilmesinde yararl› bir testtir. Pupilla refleksi retina foto- reseptörlerinin uyar›lmas›yla bafllar. Optik sinir üzerin- den devam edip traktus optikusu oluflturan lifler corpus geniculatum lateralede sinaps yapmadan evvel orta be- yindeki superior colliculus bölgesinde pretektal nukleus- ta sonlan›r (birinci nöron). Pretektal nukleustan kalkan lifler hem ayn› taraf hem de karfl› taraf Edinger-West- phal nukleular›na dal vererek (2.nöron) III.kranyal sinir (okülomotor sinir) üzerinden tranfer olan parasempatik pupillomotor liflerle sinaps yapar. III.sinirin inferior di- vizyonu içinde tafl›nan parasempatik lifler kavernöz si- nüs ve superior orbital fissürden geçerek intraorbital alanda yerleflik siliyer gangliona baglan›r (3.nöron). Si- liyer gangliondan ç›kan lifler (4.nöron) k›sa siliyer sinir- lerle sfinkter pupilla ve siliyer kaslar› innerve eder. Bu

(3)

suretle tüm bu refleks ark›n›n saglam olmas› durumunda gören gözün ›fl›kla uyar›lmas›yla her iki gözde miyozis meydana gelir (8).

2- Marcus-Gunn pupillas› (sallanan fener testi) Nörooftalmolojik muayenede optik sinir fonksiyon- lar›n›n degerlendirilmesi aç›s›ndan önemlidir. Normalde pupilla ›fl›k reaksiyonu her iki gözde simetriktir. Pupilla

›fl›k refleks ark›n›n aferent yolunun bozuk olmas› duru- munda o taraf›n pupillas›n›n direkt cevab› zay›f, indirekt cevab› normal olacakt›r. Ifl›g›n bir gözden digerine h›zl›

geçifllerle tutulmas› durumunda direkt ›fl›k cevab› ara- s›ndaki asimetri daha rahatl›kla saptanabilir. Direkt ve indirekt ›fl›k refleksinin asimetrik oldugu bu tabloya Marcus-Gunn pupillas› denir. Rölatif aferent pupilla de- fekti olarak da bilinir (4).

3- Ani ve fliddetli ›fl›kta gözde miyozisin yan›nda sulanma ve kapak k›rpma refleksinin aranmas›

Kornea, konjunktiva, burun mukozas›n›n uyar›lma- s›, kornean›n kuvvetli ›fl›ga maruz kalmas›, esneme, ök- sürme, kusma refleks olarak gözde yaflarmaya sebep olur. Buna refleks aglama denir. Aglama refleksinin af- ferent yolunu V. kranyal sinir (trigeminus) saglar ve be- yin sap›ndaki lakrimal nukleusta sonlan›r. Lakrimal nukleus üst tükrük bezi nukleusunun yan›nda ve VII.kranyal sinir (fasiyal sinir) nukleusunun iç taraf›nda bulunur. Lakrimal çekirdekten kaynaklanan parasempa- tik lifler (effent yol) tükrük bezi lifleriyle müflterek Wrisberg siniri olarak VII.kranyal sinirle birleflir. Geni- culat ganglionda VII.kranyal sinirden ayr›lan yüzeyel lifler, büyük petroz sinirde derine ilerler. Derin büyük petroz sinir IX.kranyal sinirden (glossofarengeal sinir) gelen küçük derin petroz sinirle birleflir, Vidien siniri olarak sfenopalatin ganglionda sinaps yapar. Burada tri- geminus sinirinin ikinci dal› maksiller sinir ve onun da zigomatik dal›yla lakrimal sinirle birleflir. Palpebral ve orbital as›l gözyafl› bezine ulafl›r. Bu refleks ark› saye- sinde ilk önce tek tarafl› sonra çift tarafl› göz yaflarmas›

meydana gelir. VII.kranyal sinir, orbikularis kas›n›n mo- tor innervasyonunu saglar. Temaruz yapan kifli testteki hileyi hissederse ani ve kuvvetli ›fl›kta kapak k›rpma ref- leksini engelleyebilirse de gözdeki sulanmay› ve kon- junkitva damarlar›ndaki dilatasyonu engelleyemez (9).

4- Optokinetik nistagmusun aranmas›

Siyah-beyaz bandlar›n bulundugu dönen silindire tek gözle bakarken aranan fizyolojik nistagmustur. Sol göz kapal› olmak üzere sag gözle düz olarak karfl›daki silindire bakarken silindir sagdan sola yavaflça döndürü-

lür. Gören sag gözde parietooksipital bölge sola dogru olan yavafl faz›, sol frontal bölge ise saga dogru olan h›zl› faz› kontrol eder. Horizontal ›çray›c› tipte nistag- mus geliflir. Temarüz yapan kiflinin görmedigini iddia ettigi gözde nistagmus uyar›l›rsa görme keskinligi el ha- reketi düzeyinden daha fazlad›r. fiayet temarüz yapan kifli silindire bakmazsa nistagmus görülmez (10).

5- Renk görme muayenesi

Konjenital renk körlügü yoksa makula veya optik sinir lezyonlar›n›n araflt›r›lmas›nda kullan›l›r.

a) Worth 4 nokta testi: Bir k›rm›z›, bir beyaz, iki yeflil bulunan 4 noktal› bir eflel kullan›l›r. Bir ta- raf› yeflil bir taraf› k›rm›z› bir gözlük tak›l›r.

K›rm›z› tarafla monoküler bak›ld›g›nda 2 k›rm›- z›, yeflil tarafla monoküler bak›ld›g›nda 3 yeflil, binoküler bak›ld›g›nda beyaz nokta dominant gözdeki cam›n rengini alarak 4 nokta görüyorsa görmedigini iddia ettigi gözde görme keskinligi el hareketi düzeyinden daha iyidir (11).

b) ‹shihara testi: ‹shiara kartlar› k›rm›z› lensle okunur yeflil lensle okunmaz. fiahs›n kötü gör- dügünü iddia ettigi göze k›rm›z› cam iyi gören göze yeflil cam tak›l›p ‹shiara kartlar›n› okumas›

istenir. Okuyabilirse görme keskinligi el hareke- tei düzeyinden daha iyidir. Presbiyopik hastada yak›n tashihini yapmal›d›r (1).

6- Prizma testleri

a) Binoküler tek görme muayenesi: Binoküler olarak bakarken kötü gördügü iddia edilen gö- zün önüne taban› d›flar›da 10 veya 20 prizm di- yoptrilik prizma yerlefltirilir. Gözde bir hareket izlenirse sözkonusu gözde yeterli düzeyde bir görme mevcuttur (1).

b) Diplopi testi: fiüpheli göz kapat›l›r. ‹yi gözde prizman›n taban› veya tepesi pupilla hizas›nda tutularak monoküler diplopi uyar›l›r. Bu esnada görmedigi iddia edilen göz aç›l›p prizma mono- küler çift görmeyi engelleyecek flekilde tüm pu- pilla alan›na kayd›r›l›r. Hasta hala çift gördügü- nü söylüyorsa diger göz de görüyordur. Hasta temaruz yap›yordur (1).

GÖRME KESK‹NL‹g‹ DERECES‹N‹N SAPTANMASI

Fonksiyonel görme kayb›nda gerçek görme keskin- ligini saptamak zor olabilir.

(4)

1- Görme keskinligi tayini

a) Tek tek uzak görme keskinliginin (refraksiyon kusuru düzeltilerek) al›nmas›: rutin muayenede oldugu gibi saptan›r.

b) Farkl› mesafelerde uzak görme keskinliklerinin belirlenmesi: Hastan›n eflele olan mesafesi yar›ya düflü- rüldügünde, kiflinin kötü gördügünü söyledigi gözünde- ki görme keskinliginin iki kat›na ç›kmas› gerekir. Ayn›

kal›yorsa fonksiyonel bir görme kayb› sözkonusudur.

c) Yak›n görme keskinliginin test edilmesi ve uzak görme derecesiyle mukayesesi: Organik bir görme kay- b›nda yak›n ve uzak görme keskinligi kayb› efl veya bir s›ra farkl›d›r. Fonksiyonel görme kayb›nda bu simetri bozulmufltur. Yak›n görme degeri kabaca uzak görme keskinligi hakk›nda bilgi verebilir (1).

2- Sisleme (bulan›klaflt›rma) testi

Sferik ve silendirik camlarla normal gören gözün bulan›k görmesi saglanarak görme keskinligi düflük ol- dugu iddia edilen gözle okumas› saglan›r (1).

a) Uzak görme için: iyi gören göze -4.0 veya +10.0 diyoptrilik cam konularak binoküler okumas› istenir.

Eflelde okudugu deger kötü gördügünü söyledigi göze aittir. Yine iyi gören göze (90 derecede +5.00 dp) ve (0 derecede -5.00 dp) cam konularak camlar›n birbirini nötrlemesi saglan›r. Binoküler okurken 0 ve 90 derece- deki camlar 15-20 derece oynat›l›r. Okudugu deger kötü gördügünü söyledigi göze aittir.

b) Yak›n görme için: iyi gören göze yak›n degerin üzerine +6.0 diyoptrilik cam yerlefltirilir. 15-20 cm me- safeden yak›n efleli okurken, binoküler 40 cm mesafe- den okumas› istenir. Okudugu deger kötü gördügünü id- dia ettigi göze aittir.

S‹KLOPLEJ‹K TEST

Uzak ve yak›n görme keskinliginin saptanmas›.

‹yi gören göze uzak görme için tam tashih yap›l›r ve uzak eflel okutulur. Kötü gördügünü söyledigi gözde uzak tashih üzerine +2.5 veya +3.0 diyoptri ilave edilir. Binoküler olarak yak›n eflelini okumas› istenir.

Fonksiyonel görme kayb›nda kifli uzag› iyi gözüyle oku- dugu için yak›n efleli de ayn› gözle okudugunu zanne- der. Yak›n eflelinde okudugu deger kötü gördügünü söy- ledigi göze aittir (1).

GÖRME ALANI TESTLER‹

Fonksiyonel görme kayb›nda görme alan›nda s›k- l›kla bilateral konsantrik daralma saptan›r. Unilateral konsantrik daralma oldukça seyrektir (4).

A- Konfrontasyon (karfl›laflt›rma) muayenesi Hasta 60 cm mesafeden hekimin burnuna bakarken hekim 4 kadrandan ayr› ayr› obje yaklaflt›rarak hasta ile kendi görme alan›n› k›yaslar.

B- Tanjant perdesi

Santral 30 derecelik görme alan›n›n basit, h›zl› ve etkili bir flekilde degerlendirilmesinde kullan›l›r. Tanjant perdesinde siyah zemin üzerinde merkezi beyaz hedefe siyah bir sap üzerine eklenmifl degiflik boyutlarda beyaz yuvarlak hedefler kullan›l›r. Görme alan› 1m mesafeden yap›l›r. Daralm›fl alan saptan›rsa 2 metreden tekrarlan›r.

1metredeki objenin çap› da 2 kat›na ç›kar›l›r. Organik bir neden bagl› görme alan› daralmas› mevcutsa test me- safesinin art›fl›na bagl› olarak görme aln›nda geometrik bir art›fl olurken fonksiyonel bir görme kayb›nda 1 met- reden al›nan izopterin 2 metrede de dar, tübüler alan›n devam ettigi görülür.

Ayr›ca Mavi-K›rm›z›-Yeflil ayn› büyüklükteki renkli uyaranlarla belirlenen izopterlerin büyüklükleri- nin tayini yap›l›r. Ayn› büyüklükte farkl› renkte uyaranlarla belirlenen izopterlerin büyüklükleri farkl›

olmal›d›r. Normalde mavi d›flta, k›rm›z› ortada, yeflil iç- te izopterler elde edilmesi gerekirken buradaki degiflim fonksiyonel görme kayb›n› gösterir (4).

C- Goldmann perimetresi

Uyaran›n periferden merkeze dogru hareketinde fonksiyonel görme kay›pl› olgularda santral 5-35 dere- ceye kadar daral›r. Her seferinde daha fazla daralan ve cevap verme süreleri uzayan spiral bir görme alan› al›- n›r.

Uyaran fiksasyon noktas›ndan perifere dogru hare- ket ettirildiginde ise geniflleyen bir spiral oluflabilir. Tes- te uyumu az olan olgularda da bu flekilde sonuç al›nabi- lecegi ihmal edilmemelidir.

Görme alan›nda bütün bunlardan farkl› olarak tutar- s›z alan defektleri de saptanabilir.

Binoküler görme alan› testinde organik nedenle oluflan monoküler görme alan› defekti iyi gören gözün görme alan›na girdiginden genellikle izlenmez. Fonksi- yonel kayb›nda ise monoküler defekt varl›g›n› sürdürür (4).

D- Otomatik perimetre

Rastgele k›sa süreli uyaranlar önceden planlanan flekilde anormal alan defekti oluflturabilmelerini güçlefl- mektedir. Ayr›ca inan›rl›k indekslerinin düflük olmas›

degerlendiren için uyar›c› olabilmektedir. Santral gör- menin korundugu kortikal körlükte tünel fleklinde bir

(5)

görme alan›nda defekt s›n›rlar› vertikal meridyene da- yanmas› simülasyon yapandan ay›rmada önemli kriter- dir (2).

Fonksiyonel görme kayb›ndan büyük oranda flüp- heleniyor fakat ispat etmekte zorlan›l›yorsa 1 veya 2 hafta sonra yeniden degerlendirme yap›l›r. ‹lave olarak görüntüleme yöntemlerinden ERG, VEP, FFA ve özel- likle BT veya MR, kardiyovasküler konsültasyon, labo- ratuar tetkikleri (kan biyokimyas›, anemi, polisitemi aranmas›) istenir.

Sonuç olarak tüm tetkikler görme kayb›n› izah ede- mez ise hastaya herhangi bir patoloji bulunmad›g› söyle- nir. Psikiyatri konsültasyonunun gerekli ve yararl› olabi- lecegi bildirilmelidir.

KAYNAKÇA

1. Köz Ö, Ayd›n P. Fonksiyonel Görme Kayb›. Syf 229-237.

In: Görme Alan› El Kitab›. Ed. Ayd›n P. Aksu Kitabevi 2005.

2. Walsh TJ. Neuro-Ophthalmology Clinical S igns and Symptoms. 1992. 3rd Ed. Leo-Febiger Philadelphia 3. Acaroglu G. Görme Y ollar› Hastal›klar›. Syf 220-228. In:

Görme Alan› El Kitab›. Ed. Ayd›n P. Aksu Kitabevi, ‹s- tanbul 2005.

4. Alp MN. Amsler ve klasik tanjant perdesi. Syf 38-41. In:

Görme Alan› El Kitab›. Ed. Ayd›n P. Aksu Kitabevi 2005.

5. Rodier DW, Mayer DL, Fulton AB. Assessment of young amblyopes. Array vs. single picture acuities. Ophthalmo- logy. 1985 Sep;92(9):1197-202

6. Dhellemmes SD, Vincent F, Arndt C, Drumare IB, Hache JC. Simplified electroretinography protocol and diagnosis of retinal dystrophies in Children. J Fr Ophtalmol. 1999 Apr;22(3):383-7. French.

7. Arden GB, Gucukoglu AG. Grating test of contrast sensi- tivity in patients with retrobulbar neuritis. A rch Ophthal- mol. 1978 Sep;96(9):1626-9.

8. Paparella MM, Shumrick DA, Gluckman JL, Meyerhoff WL. Otolaringology. Volume 1. Basic Sciences and Rela- ted Principle. Third Ed. 1991 W.B. Saunders Company Harcourt Brace Jovanovich, Inc. pp 117.

9. May M, Schaitkin B. The Facial Nerve May's Second Ed.

2000 Thieme, New York, Stuttgart pp39. Wes ter ST, Riz- zo JF 3rd, Balkwill MD, Wall C 3rd.

10. Optokinetic nystagmus as a measure of visual function in severely visually impaired patients. Invest Ophthalmol Vis Sci. 2007 Oct;48(10):4542-8.

11. Morale SE, Jeffrey BG, Fawcett SL, Stager DR, Salomão SR, Berezovsky A, Lapa MC, Birch EE. Preschool Worth 4-Shape test: testability, r eliability, and validity. J AA- POS. 2002 A ug;6(4):247-51.

Referanslar

Benzer Belgeler

Swe- ep VEP kay›tlar› ile elde edilen görme keskinligi tahmi- ni degerleri, Snellen efleli ile saptanan subjektif görme keskinligi sonuçlar› aras›nda her iki göz için

Sonuç olarak, görme engelli çocukların normal görme düzeyine sahip çocuklardan daha düşük hızda olmalarının görme engelli çocukların Braille ile okudukları

Görme Yetersizliği Olan Çocuklar İçin Okuma Yazma Becerileri. Resimde görülen Braille

• Görme bozukluğu motor beceriler için oldukça sınırlayıcıdır.. • Yürüme, postür, beden kontrol ve bedenin idaresinde

• Kör insan, bütün düzeltmelere rağmen iki göz ile görme keskinliği onda birden ve görüş açısı yirmi dereceden aşağı olan, eğitim ve öğretim

Satın Alma ve Destek Hizmetleri Müdürlüğü (Türk Hava Kurumu Genel Başkanlığı Atatürk Bulvarı No:33 OPERA/ANKARA) tarafından 05.05.2020 tarih saat: 14.30’da Türk Hava

Yasal tanım: Tüm düzeltmelerle birlikte gören gözün doğan görme gücünün 1/10 inç yani 20/200 feet* (ayaklık) görme keskinliğine ya da daha azına sahip olan veya

Ayrıntılı göz muayenesi sonucu görme azlığı ve görme alanı kaybı açıklanamayıp FGK tanısı alan 7’si kadın, 2’si erkek, toplam 9 olgunun yaş ortala- ması 20,3±16,4