• Sonuç bulunamadı

Yeni Symposium Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yeni Symposium Dergisi"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sakarya’da Do¤um Sonras› Depresyon S›kl›¤› ve

‹liflkili Faktörler

Gülgün DURAT*, Yasemin Kutlu**

* Yrd. Doç. Dr. , Sakarya Üniversitesi Sa¤l›k Yüksekokulu, Hemflirelik Program›

** Yrd. Doç. Dr. , ‹stanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemflirelik Yüksekokulu Psikiyatri Hemflireli¤i Anabilim Dal› ‹stanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemflirelik Yüksekokulu

Abide-i Hürriyet cad. 80270 fiiflli-‹stanbul / Türkiye

‹stanbul Üniversitesi Florence Nightingale, Hemflirelik Yüksekokulu Psikiyatri Hemflireli¤i AD. Telefon/Faks: +902123222223

E-adres: ykutlu66@yahoo.com - kutluy@istanbul.edu.tr

ÖZET

Amaç: Do¤um sonras› depresyon annenin ve çocu¤un sa¤l›¤›n› etkileyen önemli halk sa¤l›¤›

sorun-lar›ndan biridir. S›kl›¤›, tan›mlanmas›, de¤erlendirme kriterleri ve co¤rafî bölgeye ba¤l› olarak %3.5 ilâ % 36 aras›nda de¤iflmektedir. Do¤um sonras› depresyon için risk faktörleri stresli yaflam olaylar›, sosyal destek eksikli¤i, evlilik sorunlar›, önceki depresyon hikâyesi, çocuk bak›m› ile ilgili yaflanan stres ve annelik hüznüdür.

Bu çal›flman›n amac› Sakarya ilinde, kad›nlarda görülen do¤um sonras› depresyon oran›n› ve bu-nunla iliflkili faktörleri belirlemektir.

Yöntem: Çal›flma tan›mlay›c› bir çal›flmad›r. Örneklem Sakarya ‹li’nden seçilmifltir [N:126].

Araflt›r-mada, araflt›r›c›lar taraf›nda literatür do¤rultusunda haz›rlanm›fl görüflme formu, Belirti Tarama Listesi, Beck Depresyon Envanteri, Edinburg Do¤um Sonras› Depresyon Ölçe¤i kullan›lm›flt›r.

Bulgular: Çal›flmam›zda do¤um sonras› depresyon görülme oran› %23.8 olarak belirlenmifltir.

Be-lirti tarama listesi ve Beck depresyon ölçe¤i puanlar› ile do¤um sonras› depresyon aras›nda bir ilifl-ki bulunmufltur.

Tart›flma ve Sonuç: Do¤um sonras› depresyon önemli bir halk sa¤l›¤› sorunudur. Bundan dolay›

ka-d›nlar ile çal›flan sa¤l›k çal›flanlar›, özellikle de hemflireler bu konuda mümkün oldu¤unca tetikte olmal›d›r.

Anahtar Kelimeler: kad›n, do¤um sonras› depresyon, hemflirelik ABSTRACT

THE PREVALANCE OF POSTPARTUM DEPRESSION AND RELATED FACTORS IN SAKARYA

Purpose: One of the important public health problems affecting maternal and child is postpartum

depression. Its prevalence varies between 3.5% and 36% depending on the definition, evaluation

criteria and geographical area. Risk factors for developing postpartum depression are stressful li-fe events, lack of social support, marital problems, and history of previous depression, child care stress and maternty blues.

The aim of this descriptive study was determined the prevalence of postpartum depression and factors related with postpartum depression in Sakarya.

Method: This study is descriptive and cross-sectional. The Sample was selected from Sakarya

[N:126]. In this study, the questionnaire included the demographic data; Symptom Check List-90 Revised [SCL 90-R], Beck Depression Inventory [BDI], and Edinburg Postnatal Depression Scale [EPDS] have been used.

Findings: The incidence of postnatal depression was 23.8% in Sakarya. Correlations were found

between postpartum depression and General Symptom Index, depressive symptoms.

Discussion and Conclusion: Postpartum depression in women is an important public health

prob-lem. Therefore Health workers, especially nurses who work with mothers should be alert to the possibility of postpartum depression.

(2)

New/Yeni Symposium Journal • www.yenisymposium.net 64 Ocak 2010 | Cilt 48 | Say› 1 G‹R‹fi

Hâmilelik ve do¤um, normâl sa¤l›kl› kad›n için bi-le fiziksel ve duygusal aç›dan yorucu bir dönemdedir. Yeni do¤an bebe¤in anneye ve âileye mutluluk getir-di¤ine inan›l›r. Ancak do¤um sonras› dönem yeni do-¤an çocu¤unu kuca¤›na alma beklentisi içinde olan anne için ayn› zamanda ruhsal bozukluklar›n geliflimi aç›s›ndan riskli bir dönem olabilmektedir (Malnory 1999, Özdemir ve ark. 2008, Yoshida 2001).

Do¤um sonras› dönemde ebeveyn bebek bak›m› ver-mek, bebek için güvenli bir çevre oluflturmak, bebekle iletiflim kurmak, yeni rolleri ö¤renmek, âile duyarl›l›¤›n› gelifltirmek ve bebekle ilgili problemlerle bafl etmek zo-rundad›r. Bu nedenle bu dönem âile için bir kriz yaflan-t›s›na dönüflebilmektedir (Özdemir ve ark. 2008).

Do¤um sonras› dönemde ortaya ç›kan duygu-du-rum bozukluklar› belirtilerin fliddetine, özelliklerine, tedavisine ve prognozlar›na göre s›n›fland›r›larak; an-nelik hüznü [maternity blues], do¤um sonras› depres-yonu [postpartum depresyon] ve do¤um sonras› psi-koz olmak üzere bafll›ca üç grupta toplanmaktad›r (Özdemir ve ark 2008).

Annelik hüznü, annelerin yaklafl›k %70-80’ini etki-lemesine ra¤men geçicidir ve genellikle 2 hafta içinde çözümlenir. Do¤um yapan kad›nlar›n bâz›lar›n da ise bu durum uzayabilir. Buna do¤um sonras› depresyon denir. Do¤um sonras› depresyon do¤umdan sonraki dördüncü haftada bafllayan bâzen 6 ay hâttâ bir veya iki y›la dek uzayan dönemlerde ortaya ç›kma riski olan ciddi bir depresyondur. Bu bozuklu¤un yayg›n özel-likleri, somatik flikâyetler, afl›r› yorgunluk, bitkinlik, a¤lama, ifltahs›zl›k, suçluluk duygular›, umutsuzluk, daha a¤›r durumlarda ise kendini suçlama, intihar dü-flünceleri ve giriflimleri olabilir. Bu durum âileyi özel-likle de anne çocuk iliflkisini önemli düzeyde etkiler (Malnory 1999, Dawn ve Gruen 1993, Özkan 1998).

Do¤um sonras› depresyonun gelifliminde çeflitli fak-törlerin rol oynad›¤› ileri sürülmektedir. Bunlardan biri hormonsal de¤iflikliklerdir. Yine stresli yaflam olaylar›, sosyal deste¤in eksik olmas›, evlilik sorunlar›, depres-yon hikâyesi, çocuk bak›m› ile ilgili stres yaflama, ekono-mik zorluklar, âile üyeleri ile çat›flma yaflama do¤um sonras› depresyon geliflimi için risk faktörleri olarak sa-y›labilir (Copper ve Murray 1998, K›rp›nar 1995, Lucas ve Pazarro 2001, Malnory 1999, Seguin ve Potvin 2000).

Yap›lan uluslararas› çal›flmalarda do¤um sonras› depresyon görülme oran›n›n %3 ilâ %27 aras›nda de-¤iflti¤i belirlenmifltir. Bu oran Avrupal› ve Avustralyal› kad›nlarda en düflük düzeyde, Amerikal› kad›nlarda orta düzeyde, Güney Amerika ve Asyal› kad›nlarda en yüksek düzeyde bulunmufltur. (Affonso ve De 2000,

Öncüo¤lu 1997, Özkan 1998, Zhang ve Chen 1999). Ül-kemizde yap›lan çal›flmalarda ise bu oran %19 ilâ %36 aras›nda belirlenmifltir (Dündar 2002, Eren 2007, ‹nan-d› ve ark. 2002, Nur ve ark. 2004, Özdemir ve ark. 2008, Sunter ve ark. 2002, Tafldemir ve ark. 2006). Ancak, ken-dini de¤erlendirme ölçekleriyle yap›ld›¤›nda bu oran›n daha yüksek oldu¤u, yap›land›r›lm›fl görüflme teknik-leri ve tan›sal ölçütler kullan›ld›¤›nda bu oran›n düfltü-¤ü bildirilmektedir (Nur ve ark. 2004).

Gebelik ve annelik rolüne geçifl, kad›n›n yaflam›n›n önemli bir parças› olmakla birlikte ayn› zamanda bir kriz dönemidir. Bir yandan anne olma sorumlulu¤u, di¤er yandan bu rolle ilgili duygular kad›n›n ruhsal uyumunu bozabilir. Bu çal›flman›n amac› Sakarya ilin-de, do¤um sonras› depresyon oran›n› ve bununla ilifl-kili faktörleri belirlemektir.

Araflt›rma sorular›:

Sakarya ilinde do¤um sonras› depresyon görülme oran› nedir?

Do¤um sonras› depresyonla iliflkili olan faktörler nelerdir?

YÖNTEM

Araflt›rma, Sakarya ilinde, do¤um sonras› depres-yon oran› ve bununla iliflkili faktörleri belirlemek amac› ile tan›mlay›c› ve iliflki aray›c› araflt›rma mode-line göre yap›lm›flt›r. Araflt›rman›n örneklemini, olas›-l›ks›z örneklem yöntemi ile seçilmifl ve araflt›rmaya kat›lmaya istekli olan 157 gebe oluflturmufltur. Araflt›r-ma öncesinde Bölge ‹l Sa¤l›k Müdürlü¤ü’nden gerek-li izin al›nm›flt›r.

Araflt›rmada, araflt›r›c›lar taraf›nda literatür do¤rul-tusunda haz›rlanm›fl görüflme formu, Beck (1961) tara-f›ndan gelifltirilmifl ve fiahin (1989) taratara-f›ndan Türkçe’ye uyarlamas› yap›lm›fl Beck Depresyon Envanteri [Beck Depression Inventory-BDI], Derogatis (1974) taraf›ndan gelifltirilmifl ve Türkçe’ye uyarlamas› ‹hsan Da¤ (1991) taraf›ndan yap›lm›fl Belirti Tarama Listesi [Symptom Check List 90 Revised-SCL 90 R], Cox ve Hodden (1987) taraf›ndan gelifltirilmifl ve Türkçe’ye uyarlamas› Ergin-deniz, Küey ve Kültür (1991) taraf›ndan yap›lm›fl Edin-burg Do¤um Sonras› Depresyon Ölçe¤i [EdinEdin-burg Post-natal Depression Scale-EPDS] kullan›lm›flt›r (Aydemir ve Köro¤lu 2000, Cox ve ark. 1987, Engindeniz ve ark. 1997, Da¤ 1991). BDI, 0–12 puan depresif belirti yok; 13–24 puan orta düzeyde, 25 ve üzeri ciddi düzeyde depresif belirti var olarak de¤erlendirilmifltir. SCL–90–R’nin de¤erlendirilmesinde 0.00 (Hiç)’den 1.00’e kadar olan puanlar “psikolojik belirti düzeyi dü-flük” yani normâl s›n›rlarda kabûl edilmifl, 1.00’dan

(3)

yu-Tablo1: Belirti Tarama Listesi Puanlar› (SCL 90-R) (N=126)

N Ort. ±SD

Genel Semptom ‹ndeksi 126 0,88 0,53

Somatizasyon 126 1,12 0,74 Obsesif-Kompulsif belirtiler 126 0,98 0,60 Kiflileraras› duyarl›l›k 126 1,00 0,72 Depresyon 126 1,01 0,66 Anksiyete 126 0,91 0,67 Düflmanl›k 126 0,74 0,64 Fobik Kayg› 126 0,51 0,51 Paranoya 126 0,77 0,64 Psikotizm 126 0,45 0,48

Grafik 1. BDI’nin Da¤›l›m› (N=126)

Grafik 2. Do¤um Sonras› Depresyon Da¤›l›m›

Depresif Belirti Yok

Do¤um Sonras› Depresyon Yok Do¤um Sonras› Depresyon Var

(4)

kar›s› “psikolojik belirti düzeyi yüksek kabûl edilmifltir. EPDS’nin kesim noktas› 12/13 olarak al›nm›flt›r. Ölçekle-rin çal›flmam›zda bulunan cronbach alfa katsay›s›, BDI için .81; SCL 90 R için .96 ve EPDS için .78’dir.

Çal›flmam›zda do¤um öncesi 157 gebeye SCL 90 R ve BDI ölçekleri uygulanm›flt›r. Depresif belirti düzeyi 25’in üzerinde olan 40 gebe’ye psikiyatri konsültasyo-nu yap›lm›fl ve bunlar›n içinde klinik olarak depres-yon tan›s› almayan 9 olguda çal›flmaya dâhil edilip di-¤erleri çal›flma d›fl› b›rak›lm›flt›r. Daha sonra kalan 126 olguya do¤um sonras› 4. haftada EPDS uygulanm›flt›r. Çal›flmada 126 olgu istatistiksel analize al›nm›fl ve-riler, t-test, Mann Whitney-U testi ve pearson korelas-yon testi ile de¤erlendirilmifltir.

BULGULAR

Örneklemin yafl aral›¤› 17–42 olup, %49.3’ü 17–25 yafl aras›ndad›r. Bu yafl aral›¤›, grubun genç bir grup oldu¤unu göstermekte ve di¤er çal›flmalarla benzerlik bulunmaktad›r. Bütün kad›nlar evli olup %39.7’sinin ilk hamileli¤idir. %39.7’si son alt› ay içinde stresli bir yaflam olay› ile yüz yüze kalm›flt›r. Olgular›n %72.3’ünün gelir düzeyi orta veya düflük düzeydedir.

Olgular›n do¤um öncesi SCL 90-R puanlar› Tablo 1’de gösterilmifl olup, Belirti Tarama Listesi puan› 0.88±0.53’tür ve olgular en yüksek puan› somatizas-yon alt grubundan alm›flt›r (1.12±0.74).

Olgular›n do¤um öncesi BDI puanlar› Grafik 1’de gösterilmifl olup %43.7’sinin depresif belirti düzeyi or-ta, %7.1’nin ciddi düzeyde bulunmufltur.

Çal›flmam›zda do¤um sonras› depresyon görülme oran› %24 olarak belirlenmifltir [Grafik 2].

SCL 90-R ve EPDS aras›ndaki iliflkiye bak›ld›¤›nda tüm alt gruplarda pozitif bir iliflki bulunmufltur [Tab-lo 2].

BDI ve EPDS aras›ndaki iliflkiye bak›ld›¤›nda

ara-lar›nda pozitif bir iliflki bulunmufltur [Tablo 2]. Olgular›n psikiyatrik öyküsünün olmas›, âilede psikiyatrik öyküsünün olmas›, do¤um ile ilgili kayg›-lar›n›n olmas›, evlilik sorunlar› olmas›, do¤um sonra-s› dönemde bebek ile ilgili sorun yaflanmasonra-s›, son alt› ayda yaflad›klar› olumsuz bir yaflant› olup olmamas› durumu ile EPDS puanlar› karfl›laflt›r›ld›¤›nda anlam-l› bir fark bulunmufltur [Tablo 3].

Olgular›n bak›m deste¤i alma durumu ile EPDS puanlar› aras›nda anlaml› bir fark olmamas›na ra¤-men bak›m deste¤i alanlar›n deste¤i yeterli bulup bul-mamas› ile EPDS puanlar› aras›nda karfl›laflt›rma ya-p›ld›¤›nda anlaml› bir fark bulunmufltur [Tablo 3].

TARTIfiMA

‹leri dönemde anne için oldu¤u kadar bebek için de risk tafl›yan do¤um sonras› depresyon, ço¤u kez sa¤l›k çal›flanlar› taraf›ndan bile önemsenmeyen bir durumdur.

Çal›flmam›zda do¤um sonras› depresyon oran› %24 olarak bulunmufltur. Uluslararas› yap›lan çal›fl-malarda do¤um sonras› depresyon oran› ile ilgili fark-l› sonuçlar elde edilmifltir. Glasser ve arkadafllar› 1998 y›l›nda ‹srail’de yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %22.6’s›nda, Josefsson ve Berg 2001 y›l›nda ‹sveç’te yapt›¤› çal›flmada do¤um sonras› 6–8. hafta ve 6. ayda kad›nlar›n %13’ünde, Neilsen Forman ve arkadafllar› (2001) Danimarka’da yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %5.5’inde, Johnstone ve Boyce’un (2001) Avustral-ya’da yapt›¤› çal›flmada do¤um sonras› 8. haftada ka-d›nlar›n %13.1’nde, Zhang ve Chen (1999) Çin’de yap-t›¤› bir çal›flmada da kad›nlar›n %15,01’inde do¤um sonras› depresyon oldu¤u belirlenmifltir. Yoshida ve Yamashita’n›n (2001) çal›flmas›nda ise do¤um sonras› depresyon s›kl›¤› ‹ngiltere’de yaflayan Japon kad›nlar-da %12, Japonya’kad›nlar-da yaflayanlarkad›nlar-da ise %17

bulunmufl-New/Yeni Symposium Journal • www.yenisymposium.net 66 Ocak 2010 | Cilt 48 | Say› 1

Tablo2: SCL-90-R / EPDS ve BDI/EPDS aras›ndaki iliflki (N=126) r Somatizasyon 0,42 Obsesif-Kompulsif belirtiler 0,39 Kiflileraras› duyarl›l›k 0,39 Depresyon 0,46 Anksiyete 0,49 Düflmanl›k 0,45 Fobik Kayg› 0,42 Paranoya 0,35 Psikotizm 0,40 Genel SCL-90-R 0,50 BDI 0.39

(5)

tur (Glasser ve Barell 1998, Johnstone ve Boyce 2001, Josefsson ve Berg 2001, Forman ve ark. 2001, Yoshida ve Yamashita 2001, Zhang ve Chen 1999).

Ülkemizde ise, Sunter ve arkadafllar›n›n (2002) Samsun’da yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %23,1’inde, ‹nand› ve arkadafllar›n›n (2002) Do¤u Anadolu Bölge-si’nde yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %27.2’sinde, Dün-dar ve arkadafllar›n›n (2002) Manisa’da yapt›¤› çal›fl-mada kad›nlar›n %36.9’unda, Bu¤dayc› ve arkadaflla-r›n›n (2004) Mersin’de yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n 0–2 ayda %29.0’unda, 3–6 ayda %36.6’s›nda, 7–12 ay-da %36’s›nay-da, Nur ve arkaay-dafllar›n›n (2004) Sivas’ta yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %28.0’›nda, Ayvaz ve ar-kadafllar›n›n (2006) y›l›nda Trabzon’da yapt›¤› çal›fl-mada do¤um sonras› 6–8. haftada kad›nlar›n %29.6’s›nda, Tafldemir ve arkadafllar›n›n (2006) Gazi-antep’te yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %21.8’inde, Öz-demir ve arkadafllar›n›n (2006) Konya’da yapt›¤› çal›fl-mada kad›nlar›n %19.4’ünde, Eren’in (2007) ‹stan-bul’da yapt›¤› çal›flmada kad›nlar›n %17.5’inde do-¤um sonras› depresyon belirlenmifltir. Ülkemizde ya-p›lan di¤er çal›flmalarda da bizim çal›flmam›za yak›n bulgular bulunmufltur (Ayvaz ve ark. 2006, Bu¤dayc› ve ark. 2004, Eren 2007, Dündar ve ark. 2002, ‹nand› ve ark. 2002, Nur ve ark. 2004, Özdemir ve ark. 2006, Sunter ve ark. 2002, Tafldemir ve ark. 2006).

Di¤er ülkelerde yap›lan çal›flmalar karfl›laflt›r›ld›-¤›nda bizdeki do¤um sonras› depresyon oran›n›n da-ha yüksek oldu¤unu söyleyebiliriz. Ülkemizde ise, ‹s-tanbul d›fl›ndaki illerde yap›lan çal›flmalardaki oranlar bizim çal›flmam›za yak›n bulunmufltur. Di¤er iller ile bizim çal›flman›n yap›ld›¤› ili inceledi¤imizde bu böl-gelerin sosyal ve ekonomik aç›dan birbirlerine yak›n olmas›n›n bu sonucu ortaya ç›karabilece¤ini bize dü-flündürmüfltür.

Çal›flmam›zda olgular›n belirti tarama listesindeki puan ortalamalar› 0.88±0.53 olup, “psikolojik belirti düzeyi düflük” yâni normâl s›n›rlardad›r. Sâdece so-matizasyon alt grubunda 1.00’›n üzerindedir. Belirti Tarama Listesi ile EPDS puanlar› aras›ndaki iliflkiye bak›ld›¤›nda pozitif yönde bir iliflki bulunmufltur yâni puan artt›kça EPDS puan› da artmaktad›r. Yine BDI ile EPDS puanlar› karfl›laflt›r›ld›¤›nda pozitif yönde bir iliflki bulunmufltur. Olgular›n depresif belirti düzeyle-ri artt›kça EPDS puanlar› da artmaktad›r.

Bireyin geçirilmifl depresyon hikâyesi olmas›n›n do¤um sonras› depresyon için bir risk nedeni oldu¤u birçok çal›flmada ifâde edilmifltir. Çal›flmam›zda da ol-gular›n %19.8’inde psikiyatrik bir öykü oldu¤u belir-lenmifl ve bunlar›n EPDS puanlar› di¤er gruba göre daha yüksek bulunmufltur. Yine âilede psikiyatrik

öy-kü varl›¤› ile do¤um sonu depresyon puanlar› karfl›-laflt›r›ld›¤›nda da, âilesinde psikiyatrik öykü olanlar›n do¤um sonu depresyon puanlar› daha yüksek olup fark istatistiksel olarak anlaml› bulunmufltur.

Yap›lan çal›flmalarda da kiflisel veya âile öyküsün-de duygudurum bozuklu¤u olan kad›nlar›n do¤um sonu depresyon riskinin daha yüksek oldu¤u belirlen-mifltir. Lee ve Yip (2000) Hong Kong’da 220 kad›n üze-rinde yapt›klar› çal›flmada do¤um sonu depresyonun geçmifl depresyon öyküsü ile ba¤lant›l› oldu¤u sap-tanm›flt›r. Nur ve arkadafllar›n›n (2004) yapt›¤› çal›fl-mada da gebelikten önce ruhsal hastal›k geçiren ve bi-rinci derece yak›nlar›nda ruhsal hastal›k olanlarda do-¤um sonras› depresyon prevalans›, kendisi ve birinci derece yak›nlar›nda psikiyatrik öyküsü olmayanlara göre 2.87 kat daha fazla bulunmufltur. (Lee ve Yip 2000, Nur ve ark. 2004). Bu iki durumu birlikte de¤er-lendirdi¤imizde depresif belirti düzeylerinin yüksek olmas›n›n, geçirilmifl depresyon hikâyesinin ve âilede psikiyatrik öykü olmas›n›n do¤um sonras› depresyon için önemli bir risk faktörü oldu¤unu söyleyebiliriz.

Çal›flmam›zda evlilik sorunlar› olmas› ile EPDS puanlar› aras›nda anlaml› bir fark bulunmufltur. Nur ve arkadafllar›n›n (2004) yapt›¤› çal›flmada eflin ilgisi-nin az olmas›n›n do¤um sonras› depresyon oran›n› 2.73 kat artt›rd›¤›n› bulmas› bizim çal›flmam›za ben-zerlik göstermektedir (Nur ve ark. 2004).

Olgular›n son alt› ayda yaflad›klar› olumsuz bir ya-flant› olup olmamas›, do¤um ile ilgili korku ve kayg›-lar›n›n olmas›, do¤um sonras› dönemde bebek ile ilgi-li sorun yaflanmas› durumu ile EPDS puanlar› karfl›-laflt›r›ld›¤›nda anlaml› bir fark bulunmufltur. Olgula-r›n bak›m deste¤i alma durumu ile EPDS puanlar› ara-s›nda anlaml› bir fark olmamas›na ra¤men bak›m des-te¤i alanlar›n desdes-te¤i yeterli bulup bulmamas› ile EPDS puanlar› aras›nda karfl›laflt›rma yap›ld›¤›nda anlaml› bir fark bulunmufltur. Fakat yapt›¤›m›z litera-tür taramas›nda bu bulgular› destekler çal›flmaya rast-lanmam›flt›r.

SONUÇ

Türkiye’de do¤um çok önemli sosyal ve biyolojik bir olayd›r. Ancak, ülkemizde birinci basamak sa¤l›k hizmetlerinin tam olarak geliflmemifl olmas› bu tür so-runlar› olan kad›nlar›n belirlenmesinde zorluklara ne-den olmaktad›r. Bu nene-denle ülkemizde birinci basa-mak sa¤l›k hizmetleriniz gelifltirilmesine yönelik çal›fl-malar›n yap›lmas›, hâmile veya do¤um yapan kad›n-lar›n depresyon geliflimini artt›ran risk faktörleri yö-nünden de¤erlendirilmesi, erken tan›, tedavi ve bak›-m›n›n yap›lmas› önemlidir.

(6)

KAYNAKLAR

Affonso DD, De AK (2000) An international study exploring le-vels of postpartum depressive semptomatology. J Psycho-som Res; 49: 207-216.

Aydemir Ö, Köro¤lu E (2000) Psikiyatride kullan›lan ölçekler. Ankara: Medico Grafik,

33-40, 121-130.

Ayvaz S, Hocao¤lu Ç, Tiryaki A, Ak ‹ (2006) Trabzon il merkezin-de do¤um sonras› merkezin-depresyon s›kl›¤› ve gebelikteki iliflkili merkezin- de-mografik risk etmenleri. Türk Psikiyatri Dergisi; 17: 243–251.

Bu¤dayc› R, fiaflmaz T, Öner S, Tezcan H, Kurt Ö (2004) A cross-sectional prevalence study of depression at various times af-ter delivery in Mersin Province in Turkey. J Women’s Health; 13: 63-68.

Cooper PJ, Murray L (1998) Fortnightly review postnatal depres-sion. BMJ; 316:1884-1886.

Cox JL, Holden JM, Sagovsky R (1987) Detection of postnatal depression. Development of the 10 item Edinburg Postnatal Depression Scale. Brit J Psychiatry; 150: 782-786.

Da¤ ‹ (1991) Belirti Tarama Listesi SCL 90 R’nin üniversite ö¤ren-cileri için geçerlik ve güvenirli¤i. Türk Psikiyatri Dergisi; 2: 5-11.

Dawn S, Gruen AC (1993) A group psychotherapy approach to postpartum depression. Int J Psychother; 4: 2.

Dündar P.E (2002) Yar›-kentsel Bir Bölgede Postpartum Depres-yon Prevalans› ve Risk Faktörleri. 8.Ulusal Halk Sa¤l›¤› Kongresi kongre kitab›; 862–865.

Engindeniz AN, Küey L, Kültür S (1996) Edinburgh do¤um son-ras› depresyon ölçe¤i Türkçe formu geçerlilik ve güvenilirlik çal›flmas›. Ankara: Bahar Sempozyumlar› 1 Kitab›, Psikiyat-ri Derne¤i Yay›nlar›; 51-52.

Eren T‹ (2007) Postpartum Depresyon Prevalans› ve Sosyode-mografik Risk Faktörleri. ‹stanbul: Uzmanl›k Tezi; 22. Glasser S, Barell V (1998) Prospective study of postpartum

dep-ression in an Israel. Cohort, prevalence, incidence and de-mographic risk factors. J Psychosom Obstet Gynocol; 19:155-164.

‹nand› T, Elçi OC, Öztürk A, E¤ri M, Polat A, fiahin TK (2002) Risk factors for depression in postnatal first year, in Eastern Turkey. Int J Epidemiol; 31: 1201-1207.

Johnstone PM, Hickey AR, Morris-Yates AD, Harris MG (2001) Obstetric risk factors for postnatal depression in urban and

rural community samples. Austral New Zeal J Psychiatry; 35: 69-74.

Josefsson A, Berg G (2001) Prevalence of depression symptoms in late pregnancy and postpartum. Acta Obstetricia Et Gyne-cologica Scandinavica; 80: 251-255.

K›rp›nar ‹ (1995) Postpartum psychiatric disorders. Psychomed; 1: 55.

Lee DT, Yip AS, Leung TY, Chung TK (2000) Identifying women at risk of postnatal depression; prospective longitudinal study. Hong-Kong Med J; 6: 349-354.

Lucas A, Pizarro E (2001) Postpartum thyroid dysfunction and postpartum depression: Are they two linked disorders? Clin Endocrinol; 55: 809-814.

Malnory ME (1999) Maternal and Child Health Nursing. USA: Mosby Company, 367.

Nielsen Forman D, Videbech P, Hedegaard M, Dalby Salvig J, Secher NJ (2001) postpartum depression: identification of women at risk. BJOG; 107: 1210-1217.

Nur N, Çetinkaya S, Bak›r DA, Demirel Y (2004) Sivas il merke-zindeki kad›nlarda postnatal depresyon prevalans› ve risk faktörleri. CÜ T›p Fakültesi Dergisi; 26: 55–59.

Öncüo¤lu H (1997) Kad›nlara özgü psikiyatrik bozukluklar II. Depresyon Dergisi; 2: 74-81.

Özdemir S, Marako¤lu K, Çivi S (2008) Konya il merkezinde do-¤um sonras› depresyon riski ve etkileyen faktörler. TAF Prev Med Bull; 7: 391–398.

Özkan S (1993) Psikiyatrik T›p: Konsültasyon Liyezon Psikiyat-risi. ‹stanbul: Roche Müstahzarlar› Afi, 201-212.

Seguin L, Potvin L, St.Denis M, Loiselle J (1999) Depressive symptoms in the late postpartum among low socioeconomic status women. Birth; 26: 157–163.

Sunter AT, Güz H, Ordulu F, Öz H, Pekflen Y (2002) Samsun il merkezinde do¤um sonras› depresyon prevalans› ve risk faktörleri. VIII. Ulusal Halk Sa¤l›¤› Kongresi Kitab›: 855–858. Tafldemir S, Kaplan S, Bahar A (2006) Do¤um sonras› depresyo-nu etkileyen faktörlerin belirlenmesi. F›rat Sa¤l›k Hizmetle-ri Dergisi; 1: 105–118.

Yoshida K, Yamashita H, Ueda M, Tashiro N (2001) Postnatal depression in Japanese mothers and the reconsideration of “Satogaeri bunben”. Pediatrics Int; 43: 189–193.

Zhang R, Chen Q, Li Y (1999) Study for the factors related to postpartum depression. Zhonghua Fu Chan Ke Za Hhi; 34: 231-233.

Referanslar

Benzer Belgeler

Deri belirtileri de¤iflken olup, en s›k eritema nodozum benzeri lezyonlar, papülopüstüler lezyonlar, yüzeyel tromboflebit, ekstragenital ülser, paterji reaksi- yonu ve

Muhtelif mem- leketlerden alınarak tertip edilmiş f o - toğrafla balkonların insanlara her yerde nasıl daima hizmet ettiğini, bir evin cephesine verdiği özelliği ve es-

ve/veya periferik yaymada >%10 çomak bulunmas› kriter- leri aras›ndan biri ›s› anormalli¤i veya lökosit say›s› olmak üzere en az ikisi olan hastalar fliddetli

Çenesindeki flifllikten yap›lan biyopsi sonucu tüberkü- loz lenfadenit ile uyumlu gelmifl ve PPD’si 30x25 mm endü- rasyon gösteren hastaya dörtlü anti-tbc

Kad›nlar›n e¤itim durumu artt›kça do¤uma kat›lan kiflileri hat›rlaman›n artt›¤›, ancak do¤um yapma yafl› ile do¤um fleklinin do¤uma kat›lan kiflileri

Ekokardiyografik incelemede biküspid aort kapa¤›, hafif aort kapak darl›¤›, orta derecede aort kapak yetersizli¤i, hafif mitral kapak yetersizli¤i belirlendi.. Hastaya

Nitelikli DÖB alma durumu ile yafl, toplam gebelik say›s›, sosyal güvence durumu ve evlili¤e karar verenin kim oldu¤u de¤iflkenleri anlaml› bulunmufltur.. Anahtar

Beyin sap› tutulumu, hemisferik bulgular, omurilik lez- yonlar› ve meningoensefalit bulgular› parankimal tutu- lum olarak, dural sinus trombozu ve arteriyel t›kan›kl›k