• Sonuç bulunamadı

Kardefl iki olguda kronik granülomatöz hastal›k (*)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kardefl iki olguda kronik granülomatöz hastal›k (*)"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SUMMARY

Chronic granulomatous disease in two siblings Chronic granulomatous disease (CGD), is a rare immune de- ficiency which has x-linked or autosomal recessive inheritan- ce. Although neutrophils and monocytes have normal pha- gocytic activity, intracellular killing (bactericide) function is defective. Infections with fungi and catalase- positive bacteria such as staphylococcus aureus is frequent. We present two siblings with CGH diagnosed recent years in our clinic.

Key words: Chronic granulomatous disease, phagocyte functi- on defect, infection

Anahtar kelimeler: Kronik granülomatöz hastal›k, fagosit fonksiyon defekti, infeksiyon

Kronik granülomatöz hastal›k (KGH) nötrofillerin bak- terisid etkisi için gerekli olan oksidatif ürünlerin oluflu- munda bozukluk ile karakterize hücresel immün yeter- sizlik tablosudur. Kal›t›m biçimi olgular›n % 65’inde X’e ba¤l›, % 35’inde ise otozomal resesiftir (1). Hastal›-

¤›n s›kl›¤› yaklafl›k 1/ 250.000’dir (2)ve erkeklerde k›z- lara göre dört kat fazla görülmektedir (3).

Hastalar›n ço¤unda iki yafl›na kadar kronik ve tekrarla- y›c› piyojenik infeksiyon belirtileri ortaya ç›kar. Il›ml›

formlarda ise bafllang›ç adolesan döneme kadar uzaya- bilir. ‹nfeksiyonlar, görülme s›kl›¤›na göre; pnömoni, dermatit, lenfadenit, karaci¤er apseleri, osteomiyelit, inatç› ishal, sepsis, menenjit, konjonktivit, perianal ap- seler ve stomatit olarak s›ralanabilir (4). Her organ› etki- leyen granülom oluflumu hastal›k için karakteristiktir.

Lenfadenopati hemen her hastada vard›r. En s›k boyun- da insizyon ve drenaj gerektiren tekrarlay›c› lenf nodu büyümeleri fleklinde görülür. Hepatomegali ve spleno- megali daha sonra oluflur ve s›kl›kla hepatik ve perihe- patik apse veya granülom oluflumunun iflaretidir (5). En

s›k izole edilen mikroorganizmalar katalaz pozitif bak- teriler (olgular›n % 40’›nda S aureus, daha az olarak E coli, Klebsiella, Entorobakter, Serratia, Salmonella ve Pseudomonas) ve mantarlard›r (olgular›n % 30’unda Aspergillus)(4). Tan›, nitroblue tetrazolium testi (NBT) ve ak›m sitometri kullan›larak konulur. Günümüzde koryonik villus ve fetal kan örneklerinden prenatal tan›

konulabilmektedir (6,7). Antimikrobiyal profilaksi, in- feksiyonlar›n erken ve agresif tedavisi ile interferon gamma uygulamas›, KGH’›n günümüzdeki tedavisinin köfle tafllar›n› oluflturmaktad›r. Kök hücre nakli henüz s›n›rl› say›da olguda uygulanan bir tedavi yöntemidir.

Gen tedavisi ise in vitro çal›flmalar düzeyindedir. Hasta- l›¤›n prognozu de¤iflken olmakla birlikte, düzenli takip edilen ve profilaksi uygulanan baz› çocuklar özellikle interferon gamma tedavisinin katk›s› ile eriflkin ça¤a ulaflabilmektedirler.

Bu yaz›da klini¤imizde son y›llarda tan› alm›fl iki KGH olgusu hastal›¤›n nadir görülmesinin yan› s›ra iki kar- deflte ortaya ç›kmas› nedeniyle sunulmufltur.

OLGULAR

Olgu 1: Baflka bir merkezde 5 y›l önce tüberküloz tan›s› alan ancak bafllanan anti-tbc tedaviyi düzenli kullanmayan 15 ya- fl›ndaki k›z olgu; üç y›l önce al›n, saçl› deri, göz kapa¤› ve çe- nede tekrar eden flifllikler oluflmas› üzerine klini¤imize baflvur- mufltu. Çenesindeki flifllikten yap›lan biyopsi sonucu tüberkü- loz lenfadenit ile uyumlu gelmifl ve PPD’si 30x25 mm endü- rasyon gösteren hastaya dörtlü anti-tbc tedavi bafllanm›flt›.An- cak takiplerine gelmeyen hasta yaklafl›k iki y›l önce sa¤ kalça- s›nda fliddetli a¤r› yak›nmas› nedeniyle interne edildi.

Anne ve babas› teyze çocuklar› olan hastan›n hayatta ve sa¤- l›kl› olan üç k›z ile bir erkek kardefli vard›. Üç y›l önce aileye yap›lan tüberküloz taramas›nda 10 yafl›ndaki k›z kardeflinde de tüberküloz saptanm›fl ve tedavi bafllanm›flt›. Hastam›z›n ta- kibi s›ras›nda bu k›z kardefli fulminan bir pnömoni tablosu ile interne edildi ve iki gün içinde exitus oldu. Olgumuzun fizik

Kardefl iki olguda kronik granülomatöz hastal›k (*)

Müferret ERGÜVEN (**), Nurcan ÖZÜMÜZTOPRAK (***), Murat DEVEC‹ (***)

3. Ulusal Çocuk Enfeksiyon Hastal›klar› Kongresi’nde (07-10 May›s 2003, ‹zmir) poster olarak sunulmufltur*; SSK Göztepe E¤itim Hastanesi Çocuk Sa¤l›¤› ve Hastal›klar› Klini¤i, fief Dr.**; Asist. Dr.***

OLGU SUNUMU Pediatri

Göztepe T›p Dergisi 19: 180-182, 2004

180

ISSN 1300-526X

(2)

muayenesinde boy ve a¤›rl›k 3. persentilin alt›nda idi. Sa¤

gözkapa¤› ve sa¤ frontal scalp bölgesinde yaklafl›k 2x2 cm bo- yutlar›nda yumuflak k›vaml› kollesiyonlar ile sa¤ servikal ve submandibuler bölgede çok say›da mikrolenfadenopati mev- cuttu (Resim 1). Sistem muayenelerinda sa¤ kalça ekleminde a¤r› ve hassasiyet d›fl›nda özellik yoktu. Kalça ultrasonografi- sinde artrit saptanmayan ve bunun üzerine çekilen MRG’de sa¤ femurda osteomiyelit tespit edilen hastan›n laboratuar tet- kiklerinin CRP ve sedimantasyon yüksekli¤i göstermesi üzeri- ne tüberküloz osteomiyeliti düflünülerek dörtlü anti-tbc tedavi almas›na karar verildi. Ancak bu tedaviye ra¤men klinik tab- losu a¤›rlaflan olgunun kraniyal bölgede, sol diz kapa¤›nda ve topukta subkutan apseler oluflmaya bafllad› (Resim 2). Çekilen MRG’de sol tibia ve kalvariyal kemiklerde osteomiyelit oldu-

¤u görüldü. Hastaya yap›lan tüm vücut kemik sintigrafisinde kraniyum, femur, tibia ve skapulada diffüz artm›fl aktivite tu- tulumu izlendi. Oluflan apselerden al›nan ponksiyon materya- linde Aspergillus üremesi üzerine lipozomal amfoterisin B te- davisi uyguland›. Bu tedavi ile klini¤i h›zla düzelen ve yeni lezyon oluflmayan hastada immün yetersizlik aç›s›ndan tetkik- ler yap›ld› ve NBT testi sonucu % 2 bulundu (normal de¤er:

% 10 ve üstü). Kontrolünde de % 0 gelince hastaya KGH tan›- s› konuldu. Daha sonra profilaksi uygulanan ve takibe al›nan hasta iki ay önce a¤›r bir stafilokoksik menenjit ve buna ba¤l›

hidrosefali tablosunda interne edildi ve tedaviye yan›t verme- yerek k›sa sürede exitus oldu.

Olgu 2: Birinci olgumuzun 5 yafl›ndaki erkek kardefli de abla- s› KGH tan›s› ald›ktan k›sa süre sonra sa¤ yanakta flifllik flika- yeti ile klini¤imize baflvurdu. Öyküsünden, bir yafl›nda iken bir haftadan uzun süren ba¤›rsak infeksiyonlar› geçirdi¤i ö¤re- nildi. Ayr›ca iki yafl›nda iken sa¤ çene alt›nda 6 cm’lik bir kit- le oluflmufl ve yap›lan biyopside granülomatöz iltihap görülüp ailede var olan tüberküloz öyküsü nedeni ile anti-tbc tedavi bafllanm›flt›. Fizik muayenesinde a¤›rl›k 25. persentilde, boy 3-10 persentil aras›nda idi. Sa¤ submandibuler sert kitle ya- n›nda multiple sistemik lenfadenopatileri saptand›. Hastadan istenen NBT testi sonucu % 0 gelince bu hastaya da KGH tefl- hisi konuldu ve takibe al›nd›. ‹zlemi süresince bir kez perianal apse geliflti ve kültürde S aureus saptanarak tedavi edildi.

TARTIfiMA

KGH, nadir görülen ve özellikle erkek çocuklar› etkile- yen bir immün yetersizliktir. Hastal›¤›n erkeklerde daha erken yafllarda belirti verdi¤i ve daha a¤›r seyretti¤i bil- dirilmektedir. K›zlarda ise daha hafif formlar görülebil- mekte ve tan› adolesan yafllara kadar gecikebilmektedir.

Benzer flekilde olgular›m›zdan k›z olan› bize 12 yafl›nda baflvurmufl, erkek kardeflte ise hastal›k daha erken yaflta belirti vermiflti. X’e ba¤l› geçen formlarda tafl›y›c›lar›n fagositlerinin yaklafl›k yar›s› etkilenmekte di¤er yar›s›

ise NBT’u normal olarak indirgeyebilmektedir. Otozo- mal resesif formlarda hasta çocuklar›n ebeveynlerinin NBT testi sonuçlar› normaldir. Bizim olgular›m›z›n an- nesine tafl›y›c› olabilece¤i düflünülerek NBT testi yap›l- d› ve normal sonuç elde edildi. Ayr›ca ilk olgumuzun hastanede yatt›¤› süre içerisinde fulminan pnömoni tab- losu ile 48 saat içinde kaybedilen k›z kardeflte de KGH ve buna ba¤l› muhtemel aspergillus pnömonisi düflün- mekteyiz. Çeflitli serilerde ayn› aileden KGH olgular› ve bunlar›n öykülerinde çocukluk döneminde a¤›r infeksi- yonlar ile kardefl ölümleri bildirilmifltir (4,8).

Winkelstein ve ark.’n›n 368 hastal›k genifl serilerinde KGH’l› olgularda en s›k görülen infeksiyon pnömoni (% 79), ikinci s›kl›kta ise süpüratif adenit (% 53) olarak bildirilmifltir. Erkek olan hastam›z da bize süpüratif, tekrarlay›c› lenfadenopatilerle baflvurmufltu. Osteomiye- lit bu seride % 25 ile beflinci s›rada yer almakta ve en s›k etken olarak Serratia bildirilmektedir (2). Bizim ilk olgumuzda kraniyal kemikler dahil tüm vücut kemikle- rinde aspergillus osteomiyeliti saptand›. Hastal›¤›n s›k rastlanan laboratuvar bulgular› lökositoz, kronik hasta- l›kla uyumlu anemi, akut faz reaktanlar›nda yükselme olarak s›ralanabilir. Martin-Mateos ve ark.’n›n bildirdi-

¤ine göre, infeksiyonsuz dönemlerde bile gammaglobu- lin düzeyleri yüksek seyretmektedir (4). Olgular›m›zda da buna uygun olarak hipergammaglobulinemi saptand›.

Resim 1. Servikal LAP ve biyopsi skar›

Resim 2. Topukta subkutan abseler

M. Ergüven ve ark., Kardefl iki olguda kronik granülomatöz hastal›k

181

(3)

Hastal›¤›n tan›s› NBT testi ile konulabilmektedir. Nor- mal lökositler % 70-90 NBT pozitifli¤i gösterir. Hasta çocuklarda ise stimülasyonlu NBT testi ile bile pozitif- lik % 10’dan azd›r. Bizim olgular›m›z›n her ikisinde de NBT testine % 0 yan›t al›nd›. Bu hastalarda karaci¤er, dalak ve kemik sintigrafilerinin yap›lmas› apse oluflumu ve osteomiyelitin saptanmas› aç›s›ndan önerilmektedir.

Lenf nodu biyopsileri klasik granülamatöz iltihab› gös- termektedir. Her iki hastam›zda da lenf nodu biyopsileri granülomatöz iltihap ile uyumlu olup daha önce tüber- küloz tan›s› alm›fllard›.

Tedavide aktif infeksiyon süresince etken üretilebiliyor- sa antibiyograma uygun antibiyotik tedavisi h›zla uy- gulanmal›d›r. Etken üretilemeyen olgularda ise katalaz pozitif bakteriler ve mantarlara yönelik agresif tedavi bafllanmal›d›r. Son 20 y›lda kronik KGH’›n prognozun- da iyileflme sa¤lanm›flt›r. Olgularda tahmini yaflam süre- si 20-25 y›ld›r. Y›ll›k mortalite oran› % 2-3’tür.

Sonuç olarak; aç›klanamayan tekrarlay›c› süpüratif lenf- adenopati ve osteomiyeliti olan, infeksiyöz ajan olarak katalaz pozitif bakteriler ve aspergillus gibi mantarlar

izole edilen çocuklarda kronik gronülomatöz hastal›k akla gelmelidir. Akraba evlili¤inin yayg›n oldu¤u ül- kemizde hastalar›n kardeflleri de taranmal› ve genetik dan›flma yap›lmal›d›r.

KAYNAKLAR

1. Johnston RB, Neqman SL: Chronic granulomatous disease.

Pedatr Clin North Am 24:365-71, 1977.

2. Winkelstein JA, Marino MC, Johnston RB Jr, et al: Chronic granulomatous disease. Report on a national registry of 368 patients.

Medicine (Baltimore) 79(3):155-69, 2000.

3. Ross D: The genetic basis of chronic granulomatous disease. Im- munol Rev 138:121-57, 1994.

4. Mateos Martin MA, Alvero M, Giner T, Plaza AM, Sierra JI, Munoz-Lopez F: Chronic granulomatous disease: six new cases. Al- lergo et immunopathol 26(5):241-49, 1998.

5. Forrest CB, Forehand JR, Axtell RA et al: Clinical features and current management of chronic granulamatous disease. Hematol On- col Clin North Am 2:253, 1998.

6. Atkinson TP, Bonitatibus GM, Berkow RL: Chronic granuloma- tous disease in two children with recurrent infections: family studies using dihydrorhodmine based flow cytometry. J Pediatr 130:448-91, 1997.

7. Newburger PE, Kohen HJ, Rotchild SB, et al: Prenatal diagnosis of chronic granulomatous disease. N Engl J Med 300:178-80, 1979.

8. Barbouche MR, Sghiri R, Mellouli F, et al: Chronic granuloma- tous disease. 14 cases. Presse MED 28(37):2034-6, 1999.

Göztepe T›p Dergisi 19: 180-182, 2004

182

Referanslar

Benzer Belgeler

Makrofibrillerin fibrilasyon egilimi gerit geklinde so- yulmug polyester lifinin tarama elektron mikroskobu altmda incelenmesiyle daha a$lk gekilde go~ulmekde- dir (Resim

Bu hastal›klar prevalans, mor- bidite ve mortalite yönünden özel takip gerektiren has- tal›klar oldu¤u düflünülerek takip ve tedavi baflar›s› için hasta uyumu ve

Sonuç olarak, tekrarlayan lenfadenitler ve piyojen in- feksiyonlarda kronik granülomatoz hastal›k ay›r›c› tan›- da mutlaka düflünülmeli, çok nadir de olsa nötrofil

Moya Moya hastal›¤›, beynin ön bölümünün sirkülasyo- nundan sorumlu olan internal ve eksternal karotid arter- lerin intrakranial bölümünde tek ya da genellikle çift ta-

Materyal ve Metod: Bu çalışmada Eylül 2014 ile Aralık 2016 arasında EBUS ya da mediastinoskopiyle mediastinal/hiler lenfadenopa- tilerin (LAP) histopatolojik

Biyo- mikroskobik muayenelerinde; her iki hastan›n iki gözünde yogun arka subkapsüler katarakt ve retinitis pigmentoza (RP) ile uyumlu periferde yogun olmak üzere kemik

Biz de klinik ve radyolojik olarak metastatik akciğer kanserini düşündüren ve ya- pılan tetkikler sonucu, yayma negatif akciğer tü- berkülozu ve Tbc lenfadenit tanısı

KM tedavisinde GON blokajının etkinliğinin daha ileri çalışmalarla gösterilmesi gerekmektedir (76,77). GON blokajı klinik pratiğimizde KM’de sık kullandığımız