• Sonuç bulunamadı

Rehospitalization Rates of Patients with Schizophrenia Discharged on Typical, Atypical Antipsychotics. Electroconvulsive Therapy or Combination Treatment During Six Months

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Rehospitalization Rates of Patients with Schizophrenia Discharged on Typical, Atypical Antipsychotics. Electroconvulsive Therapy or Combination Treatment During Six Months"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Tipik, Atipik Antipsikotik, Elektrokonvulsiv

Tedavi ya da Birlikte Kullanýmlarý ile Taburcu

Edilen Þizofreni Tanýlý Hastalarýn Altý Ay

Ýçinde Tekrarlayan Yatýþ Oranlarý

Rehospitalization Rates of Patients with Schizophrenia Discharged on

Typical, Atypical Antipsychotics, Electroconvulsive Therapy or

Combination Treatment During Six Months

Bülent Kadri Gültekin1, Jülide Güler1, Sermin Kesebir2, Çetin Irmak3, Yeliz Küçüksubaþý3 1Uz.Dr., 2Doç.Dr., 3Dr., Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Ýstanbul

SUMMARY

Objectives: In this study, it was aimed to investigate the

influence of antipsychotic drug use (typical/atypical or both, together with long acting or depot form and ECT or not) on re-hospitalizations in schizophrenic patients.

Method: For this purpose, 292 schizophrenic patients

who had been hospitalized in Erenköy Training and Research Hospital for Psychiatric and Neurological Diseases between April 1th 2011 and September 30th 2011 and discharged thereafter were included in the study. Drugs of the patients on discharge were recorded. Whether the patients were re-hospitalized within 6 months after discharge was learned through interviews with the patients or their relatives. These data were ver-ified using medical records. Duration of re-hospitaliza-tion was evaluated using Kaplan-Meier survival analysis.

Results: No difference was found between the patients

who were re-hospitalized or not in terms of using typi-cal, atypical or both groups of antipsychotics (p=0.175), using long acting or depot form antipsychotics (p=0.624) and applying ECT on the last hospitalization (p=0.239). Duration until re-hospitalization was not dif-ferent between patients who used typical, atypical or both groups of antipsychotics together (p=0.413), long acting or depot form antipsychotics (p=0.084) and who were applied ECT or not on the last re-hospitalization (p=0.708). Conclusion: Our results indicated that

treat-ment selection alone is not effective for prevention of re-hospitalization.

Key Words: Re-hospitalization, typical antipsychotic,

atypical antipsychotic, long acting antipsychotic, depot antipsychotic, electroconvulsive therapy.

ÖZET

Amaç: Bu çalýþmada yatarak tedavi gören þizofreni tanýlý

hastalarda antipsikotik kullanýmýnýn (tipik, atipik, ya da her ikisi birlikte, uzun etkili ya da depo form ile birlikte ve EKT ile birlikte olmak üzere) tekrarlayan yatýþ üzerine etk-isinin araþtýrýlmasý amaçlandý. Yöntem: Bu amaçla, 01

Nisan 2011- 30 Eylül 2011 tarihleri arasýnda Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'nde yatarak tedavi görmüþ ve taburcu edilmiþ, þizofreni tanýlý 292 hasta çalýþmaya dahil edildi. Tekrarlayan yatýþýn süre-si, Kaplan-Meier saðkalým analizi ile deðerlendirildi.

Bulgular: Tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan hastalar

arasýnda, tipik, atipik ya da her iki grup antipsikotiðin bir-likte kullanýmý yönünden (p=0.175), uzun etkili ya da depo formda antipsikotik kullanýmýnýn olup olmadýðý yönünden (p=0.624) ve son yatýþta EKT uygulanýp uygu-lanmamasý yönünden (p=0.239) fark bulunmadý. Yeniden yatýþa kadar geçen süre, tipik, atipik ya da her iki grup antipsikotiðin birlikte kullanýldýðý hastalar arasýnda (p=0.413), uzun etkili ya da depo formda antipsikotik kullanan ve kullanmayan hastalar arasýnda (p=0.084) ve son yatýþta EKT uygulanan ve uygulanmayan hastalar arasýnda (p=0.708) farklý deðildi. Sonuç: Bulgularýmýz,

tekrarlayan yatýþý önlemede sadece tedavi seçiminin etk-ili olmayacaðýný göstermiþtir.

Anahtar Sözcükler: Tekrarlayan yatýþ, tipik antipsikotik,

atipik antipsikotik, uzun etkili antipsikotik, depo anti-psikotik, elektrokonvulsif tedavi.

(2)

GÝRÝÞ

Süregen ruhsal hastalýðý olan bir grup hastada, has-taneye yatýþ ve çýkýþ sýklýðýnýn fazla oluþu, "döner kapý" fenomeni olarak adlandýrýlmýþtýr (Gastal ve ark. 2000). Bazý araþtýrmacýlar, tekrarlayan yatýþlarýn, yetersiz hasta izlemi ve yetersiz iyileþtir-im hizmetinden kaynaklandýðý görüþündedir (Lewiss ve ark. 1989, Shadish ve ark. 1989). Öte yandan hastanelerin ve yataklarýn azaltýlmasý, baþka bir deyiþle hastane temelli hizmetten toplum temelli hizmete kayma politikasýnýn bazý ülkelerde baþarýlý sonuçlara yol açmasýna karþýlýk, bazý ülkel-erde tekrarlayan yatýþ sýklýðýný arttýrdýðýný belirten araþtýrmacýlar da mevcuttur. Yatak sayýsýnýn azlýðý ve hastanede yatýþ süresinin kýsalmasý, ciddi ruhsal sorunlarý olan hastalarýn tam olarak iyileþmeden erken taburcu olmasý gibi olumsuz sonuçlarý beraberinde getirmiþtir (Botha ve ark. 2010). Bazý araþtýrmacýlara göre ise, tekrarlayan yatýþlarda ekonomik sorunlar, barýnma ve sosyal problemler gibi psikiyatri dýþý nedenler etkilidir (Surber ve ark. 1987, Harris ve ark. 1986).

Tekrarlayan yatýþýn hasta ve hastalýkla ilgili neden-leri ile iliþkili olarak, geçmiþ yýllarda yapýlan klinik çalýþmalarda, þizofreni, þizoaffektif bozukluk ve duygudurum bozukluðu tanýlý hastalarda, döner kapý fenomeninin en önemli öngörücüleri, tedaviye uyumsuzluk ve madde kullaným bozukluðu olarak bulunmuþtur (Haywood ve ark. 1995, Weiden ve Glazer 1997). Nitekim, yapýlan çalýþmalar, þizofreni için yinelemenin en önemli nedeninin ilaç uyumsu-zluðu olduðunu ortaya koymuþ ve þizofreni tanýlý hastalarýn %50 oranýnda hastalýðýn herhangi bir döneminde tam ya da kýsmi bir ilaç uyumsuzluðu yaþadýðýný göstermiþtir (Marder 2003). Ýlaç uyum-suzluðu ve buna baðlý yinelemenin önlenmesinde, uzun etkili ya da depo antipsikotik formlarýnýn kul-lanýlmasýnýn ilaç uyumunu artýracaðý öne sürülmüþtür. Ancak yapýlan çalýþmalar bu konuyla ilgili tutarsýz sonuçlar vermiþtir. Ýlaç uyumsuzluðu ve buna baðlý yinelemenin önlenmesinde bir diðer umut ýþýðý, þizofreni tanýlý hastalarda daha etkili olduðu ve daha iyi tolere edildiði öne sürülen atipik antipsikotiklerin geliþtirilmesi olmuþtur. Bu grup ilaçlarýn biliþsel iþlevleri daha fazla iyileþtirdiði, negatif belirtileri daha iyi tedavi edebildiði, daha az ekstrapiramidal sistem yan etkisine neden olduðu ve tüm bu özellikleri nedeniyle ilaç uyumunun daha

iyi olacaðý öne sürülmüþtür (Conley ve ark. 2003). Yeni kuþak antipsikotiklerin getirdiði pek çok yararlý yenilik olmasýna karþýlýk, döner kapý fenomeni günümüzde de varlýðýný sürdürmektedir. Bu çalýþmada yatarak tedavi gören þizofreni tanýlý hastalarda, tipik, atipik, ya da her ikisi birlikte, uzun etkili ya da depo form ile birlikte ve EKT ile birlikte olmak üzere, antipsikotik kullanýmýnýn tekrarlayan yatýþ üzerine etkisinin araþtýrýlmasý amaçlandý. Konuyla ilgili literatürün incelenmesi sýrasýnda ülkemizde yapýlmýþ, benzer bir çalýþmaya rastlanmamýþtýr.

GEREÇ VE YÖNTEM Örneklem

Bu amaçla 01 Nisan 2011-30 Eylül 2011 tarihleri arasýnda Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesinde (ERSHEAH) yatarak tedavi görmüþ olan þizofreni tanýlý 323 hasta çalýþ-maya dahil edildi. Çalýþmanýn yapýldýðý Saðlýk Bakanlýðý Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim Araþtýrma Hastanesi; Ýstanbul Anadolu yakasý, Kocaeli, Sakarya, Yalova, Bilecik ve Eskiþehir'i içine alan bölgeye hizmet veren bir hastanedir. Hastalarýn yatýþý poliklinik veya acil servisten yapýlýr. Yatan hastalar genelde psikotik, manik ya da depresif atak ve intihar riski gibi daha çok zorunlu yatýþ uygulamasýnýn yapýldýðý, acil servis tarafýndan yatýrýlan hastalardan oluþmaktadýr. Bu çalýþma erkek ve kadýn psikoz servisinde gerçek-leþtirildi. Bu servislerdeki hastalar hastalýk þiddeti yüksek psikotik hastalardan oluþmaktadýr.

Birinci derece yakýnýnýn isteði ile taburcu edilmiþ olma dýþlama ölçütü olarak kabul edildi. Taburculuktan 6 ay sonra kendisiyle iletiþim kuru-lamayan 31 kiþi çalýþmadan çýkarýldý. Böylece çalýþ-ma 292 kiþi üzerinde gerçekleþtirildi. Bu çalýþçalýþ-mayý yapmak için gerekli izin ERSHEAH Bilimsel Araþtýrma Kurulu’ndan alýnarak uygulama öncesinde hastalarýn tümüne çalýþma hakkýnda bilgi verildi ve onamlarý alýndý.

Araçlar

Sosyodemografik ve klinik veri toplama formu: Yaþ, cinsiyet, eðitim düzeyi, yaþam þekli, yatýþ þekli,

(3)

yatýþ sayýsý, yatýþ süresi, hastalýðýn baþlangýç yaþý, aile öyküsü, alkol ve madde kullaným öyküsü, son yatýþ sýrasýnda EKT uygulanýp uygulanmadýðý ve taburculuk sýrasýndaki tedavi þemasý sorgulan-mýþtýr.

Pozitif ve negatif belirti deðerlendirme ölçeði (PANSS): Kay ve ark. (1987) tarafýndan geliþtirilen 30 maddelik ve yedi puanlý þiddet deðerlendirilme-si içeren yarý yapýlandýrýlmýþ bir görüþme ölçeðidir. 30 psikiyatrik parametreden yedisi pozitif belirtiler alt ölçeðine, yedisi negatif belirtiler alt ölçeðine ve geri kalan on altýsý genel psikopatoloji alt ölçeðine aittir. Ölçeðin Türkçe güvenilirlik ve geçerlik çalýþ-masý Kostakoðlu ve ark. (1999) tarafýndan yapýlmýþtýr. PANSS Türkçe versiyonu için iç

tutar-lýlýk 0.71-0.75 arasýnda, sýnýf içi korelasyon katsayýsý 0.96 ve yapý geçerliliðinde pozitif ve negatif alt ölçeklerin korelasyon katsayýsý -0.41 olarak hesa-planmýþtýr.

Uygulama

Bu çalýþma kapsamýnda ERSHEAH'de 01 Nisan 2011-30 Eylül 2011 tarihleri arasýnda erkek ve kadýn psikoz servisinde yatarak tedavi görmüþ ve taburculuðu yapýlmýþ olan þizofreni tanýlý hastalarýn tamamý deðerlendirildi. Tanýlar, DSM-IV-TR ölçüt-lerine göre serviste çalýþan psikiyatri uzmaný tarafýndan yapýlan psikiyatrik görüþme ile konuldu (Amerikan Psikiyatri Birliði 2000).

Bu hastalarýn kendileri ya da yakýnlarý ile

Tablo 1. Taburculuk sonrasý 6 ay içerisinde tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan hastalarýn sosyodemografik ve klinik özellikleri

Tekrarlayan yatýþ

Deðiþken Var Yok Analiz

n (%) n (%) p Cinsiyet Erkek 23(46) 110 (45.5) 0.944* Kadýn 27(54) 132 (54.5) Eðitim seviyesi Okula gitmemiþ 4(8.0) 25 (10.3) 0.137** Ýlköðretim 25(50.0) 155 (64.0) Lise 14(28.0) 43 (17.8) Üniversite 7(14.0) 19 (7.9) Madde kullaným Var 2 (4.0) 7(2.9) 0.654** Yok 48(96) 235(97.1) Yaþam þekli Yalnýz 4(8.0) 25 (10.3) 0.797*** Anne-baba/eþ 46(92.0) 17 (89.7) PANSS Yatýþ puaný 177.8±5.9 171.2±5.6 <0.001* Taburculuk puaný 84.1±3.5 76.7±10.5 <0.001* Yaþ (X±ss) 38.2±11.5 40.6±12.7 0.216*

(4)

görüþülerek taburculuk sonrasý 6 ay içerisinde yeniden tekrarlayan yatýþlarý olup olmadýðý, olduysa ne kadar süre sonra olduðu öðrenildi. Bilgiler has-tanemiz ve belirtilen diðer hastane kayýtlarýndan kontrol edilerek doðrulandý.

Ýstatistiksel Analiz

Araþtýrma verileri bilgisayar ortamýnda ve SPSS 15.0 programý kullanýlarak deðerlendirildi. Sayýsal verilerin karþýlaþtýrýlmasýnda Student t testi, Mann-Whitney U testi; kategorik verilerin karþýlaþtýrýl-masýnda ki-kare testi ve fisher'in kesin testi kul-lanýldý. Etkisi araþtýrýlan faktör dýþýnda baðýmlý deðiþken ile iliþkisi bulunan deðiþkenlerin istatistik-sel olarak kontrol edilmesi kovaryans analizi (ANCOVA) aracýlýðýyla yapýldý. Antipsikotik kul-lanýmý ve EKT uygulamasýnýn tekrarlayan yatýþ üzerine etkisi log rank testi kullanýlarak incelendi. Yeniden yatýþ süreleri Kaplan-Meier saðkalým anal-izi kullanýlarak hesaplandý. Tüm testler iki uçlu olup, p<0.05 anlamlý kabul edildi.

BULGULAR

Taburculuk sonrasý 6 aylýk süre içerisinde deðer-lendirilen 292 hastanýn 50'si (%17.1) yeniden

has-taneye yatmýþtýr. Çalýþmamýzda tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan hastalar arasýnda sosyodemografik deðiþkenler yönünden bir fark bulunmadý (Tablo 1).

Tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan hastalar arasýn-da, tipik, atipik ya da her iki grup antipsikotiðin bir-likte kullanýmý yönünden (p=0.175), uzun etkili ya da depo formda antipsikotik kullanýmý yönünden (p=0.624) ve son yatýþta EKT uygulanýp uygulan-mamasý yönünden (p=0.239) fark bulunmadý (Tablo 2).

Tekrarlayan yatýþý olan hastalarýn ortalama yeniden yatýþ zamaný 85.6±52. 1 gündür. Yeniden yatýþa kadar geçen süre, tipik, atipik ya da her iki grup antipsikotiðin birlikte kullanýldýðý hastalar arasýnda (p=0.413), uzun etkili ya da depo formda antip-sikotik kullanan ve kullanmayan hastalar arasýnda (p=0.084) ve son yatýþta EKT uygulanan ve uygu-lanmayan hastalar arasýnda (p=0.708) farklý deðildir (Þekil 1,2,3).

Tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan gruplar arasýn-daki farklý PANSS skorlarýnýn etkisini kontrol altý-na almak amacýyla yapýlan kovaryans aaltý-nalizinde (ANCOVA) yeniden yatýþa kadar geçen süre, tipik, atipik ya da her iki grup antipsikotiðin birlikte

kul-Tablo 2. Taburculuk sonrasý 6 ay içerisinde tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan hastalarýn antipsikotik, EKT ve uzun etkili enjeksiyon formlarý kullanma durumlarý

Tekrarlayan yatýþ

Var Yok Analiz

n (%) n (%) p Kullanýlan antipsikotik Tipik AP (n=35) 3 (8.6) 32 (91.4) 0.175 Atipik AP (n=140) 22 (15.7) 118 (84.3) Tipik+atipik AP (n=117) 25 (21.4) 92 (78.6) EKT Var (n=85) 18 (21.2) 67 (78.8) 0.239 Yok (n=207) 32 (15.5) 175 (84.5)

Uzun etkili ya da depo form

Var (n=161) 26 (16.1) 135 (83.9) 0.624

Yok (n=131) 24 (18.3) 107 (81.7)

(5)

lanýldýðý hastalar arasýnda (p=0.213), uzun etkili ya da depo formda antipsikotik kullanan ve kullan-mayan hastalar arasýnda (p=0.064) ve son yatýþta EKT uygulanan ve uygulanmayan hastalar arasýnda (p=0.229) istatistiksel olarak anlamlý düzeyde fark-lý deðildir.

TARTIÞMA

Bu çalýþmada yatarak tedavi gören þizofreni tanýlý hastalarda, farklý antipsikotik tedavi seçeneklerinin ve EKT kullanýmýnýn tekrarlayan yatýþ üzerine etki-sinin araþtýrýlmasý amaçlandý.

Tekrarlayan yatýþta farklý gruptan antipsikotiklerin etkinliðinin ayný olup olmadýðý konusunda çeliþkili sonuçlar mevcuttur. Tipik ve atipik antipsikotikleri karþýlaþtýran bir çalýþma risperidon ve olanzapini tipik antipsikotiklere üstün bulurken (Rabinowitz ve ark. 2001), ikinci çalýþma tipik antipsikotikler ile

tekrarlayan yatýþýn, risperidon ve olanzapinle olduðundan daha az olduðunu bulmuþtur (Patel ve ark. 2002). Leucht ve ark. (2003) meta analiz-lerinde, atipik antipsikotiklerin þizofreni hasta-larýnda yineleme oranýný azalttýklarýný göstermiþ, bu yolla tekrarlayan yatýþ sýklýðýný da azalttýklarýný ileri sürmüþtür. Bunu izleyen çalýþmalarda, bir yýllýk izlemde tipik, atipik antipsikotik ve klozapin karþýlaþtýrmasýnda, tekrarlayan yatýþ oranlarýnda fark yaratan grup klozapin grubu olmuþtur (Valevski ve ark. 2012). Ýki yýllýk izlemde tipik antipsikotik, risperidon ve klozapin arasýnda, tekrarlayan yatýþ oraný yönünden fark bulun-mamýþtýr (Lin ve ark. 2006). Üç yýllýk bir izlem çalýþmasýnda ise haloperidol ve klozapin risperi-dondan üstün bulunmuþtur (Castro ve Elkis 2007). Bizim çalýþmamýzda tekrarlayan yatýþý olan ve

G ü n l e r 40 0,0 0 3 00, 00 200 ,0 0 10 0, 00 0 ,0 0 C u m S u r v i v a l 1, 0 0, 8 0, 6 0, 4 0, 2 0, 0 Tip ik +a ti pik ant ip si ko tik Ati pi k ant ip si ko tik Tip ik ant ip si ko tik an ti ps i ko ti k S u rv i va l F u nc t io n s

Þekil 1. Taburculuk sonrasý tipik, atipik ya da tipik+atipik antipsikotik kullanan hastalarýn hastaneye yeniden yatýþ zamanlarý (log rank=1.771, df=2, p=0.413).

(6)

olmayan hastalar arasýnda tipik, atipik ve her iki gruptan antipsikotiðin birlikte kullanýmý yönünden fark bulunmadýðý gibi, üç grup arasýnda tekrarlayan yatýþa dek geçen süre yönünden de fark bulun-mamýþtýr. Literatürde, tekrarlayan yatýþý, ilk yatýþýn ardýndan deðerlendiren tek çalýþmada, atipik anti-psikotikler, tipik antipsikotiklerden üstün bulun-muþtur (Mojtabai ve ark. 2003). Tekrarlayan yatýþý, ilk yatýþýn ardýndan deðerlendiren bu çalýþmanýn sonuçlarýnýn, hastalýðýn süregenleþme ve benzeri karýþtýrýcý etkilerini daha az bulundurmasý yönün-den daha geçerli olduðu düþüncesindeyiz.

Depo antipsikotikler ilaç uyumu iyi olmayan hasta-lar için geliþtirilmiþtir. Ýlaç uyumu iyi olmayan hastalarda, oral ve depo tipik antipsikotiklerin

tekrarlayan yatýþ üzerine etkisini karþýlaþtýran bir çalýþmada, depo form kullanan grupta tekrarlayan yatýþ daha az sýklýkta görülmüþtür (Novick ve ark. 2012). Görece daha eski ve depo tipik antipsikotik-leri, atipik oral antipsikotiklerle karþýlaþtýran bir çalýþmada ise, bir yýllýk izlemde, klozapinle %10, risperidonla %12, olanzapinle %13 yeniden yatýþ görülürken flufenazin dekonatla %21, haloperidol dekonatla %35 oranýnda görülmüþ ve atipik antip-sikotiklerin önemi bir kez daha vurgulanmýþtýr (Conley ve ark. 2003). Bizim çalýþmamýzýn en önemli bulgularýndan biri uzun etkili ya da depo form kullanýmýnýn, tekrarlayan yatýþ oranlarýnda fark yaratmamýþ olmasýdýr. Bu bulgumuzla uyumlu olarak, Finlandiya'da 2588 ilk yatýþýn ardýndan deðerlendirilen tekrarlayan yatýþlarda, iki yýllýk izlemde, ayný ilacýn oral ve depo formu arasýnda bir fark bulunmamýþtýr (Tiihonen ve ark. 2011).

Günler

4 0 0, 00 30 0, 0 0 20 0 ,0 0 1 00 , 00 0, 00

C

u

m

S

u

r

v

i

v

a

l

1, 0 0, 8 0, 6 0, 4 0, 2 0, 0 v a r y o k

u zunet kilid epo

S u r v i v a l Fu n c t i o n s

Þekil 2. Taburculuk sonrasý uzun etkili ya da depo formda antipsikotik kullanan hastalarýn hastaneye yeniden yatýþ zamanlarý (log rank=0.040, df=1, p=0.084).

(7)

Tekrarlayan yatýþýn, ilk yatýþýn ardýndan deðer-lendirilmesinin önemini yukarýda paylaþmýþtýk. Diðer taraftan, tekrarlayan yatýþa dek geçen süre yönünden, anlamlýlýða en yakýn farkýn, uzun etkili ya da depo form kullanan ve kullanmayan hastalar arasýnda ortaya çýkmýþ olduðu görülecektir. Aradaki farkýn anlamlý olmayýþý, örneklemimizin yeterli büyüklükte olmamasý ile açýklanabilir. Çalýþmamýzda tekrarlayan yatýþý olan ve olmayan olgular arasýnda, son yatýþta EKT uygulamasýnýn benzer olduðunu saptadýk. Benzer þekilde, son yatýþta EKT uyguladýðýmýz ve uygulamadýðýmýz hastalar arasýnda, yeniden yatýþa dek geçen süre yönünden de fark bulmadýk. Goswami ve arkadaþlarýnýn (Goswami ve ark. 2003) çalýþmasýn-da ise son yatýþ sýrasýnçalýþmasýn-da uygulanan EKT'nin tekrarlayan yatýþ oranýný azalttýðý belirtilmektedir.

Çalýþmamýzda yatýþ sýrasýnda ve taburculuk öncesi hastalýk þiddeti tekrarlayan yatýþý olan grupta bek-lenildiði gibi yüksek bulundu. Hastalýk þiddetinin (PANSS puanlarý) tekrarlayan yatýþa etkisini engellemek amacýyla ANCOVA (kovaryans anal-izi) yapýlarak gruplar arasýnda tekrarlayan yatýþ bakýmýndan fark olmadýðý görüldü.

Bu çalýþmanýn iki önemli sýnýrlýlýðý vardýr. Birincisi taburculuk sonrasý verilen ilaçlarýn önerilen þekilde düzenli kullanýlýp kullanýlmadýðý konusunda güve-nilir bilgiye sahip deðiliz. Ýkincisi hastaneye tekrar yatýþ oranlarý hastalarýn içgörü düzeyi, tedavi ekib-ine ve sonuçlarýna olan inanç, hastanýn birinci derece yakýnlarýnýn hastalar ile ilgilenme düzeyleri, ilaçlarýn etki ve yan etkileri, taburculuk sonrasý ayaktan takibin yapýlýp yapýlmadýðý, ekonomik nedenler ve ilaçlara ulaþým, hastalýk þiddeti, yatýþ

G ü n l e r 4 00 ,0 0 30 0 ,0 0 20 0, 0 0 10 0, 0 0 0, 00 C u m S u r v i v a l 1, 0 0, 8 0, 6 0, 4 0, 2 0, 0 Y OK V AR EKT S u r vi v a l Fu n c t i on s

Þekil 3.Hastanede yatýþ sürecinde EKT yapýlan ve yapýlmayan hastalarýn hastaneye yeniden yatýþ zamaný (log rank=0.141, df=1, p=0.708).

(8)

sayýsý gibi çok sayýda deðiþkenin etkili olduðu bir konudur. Bu kadar çok sayýda deðiþkenin etkili olduðu bir konuda bir faktörün etkisini deðer-lendirmek oldukça zordur. Bununla birlikte bulgu-larýmýz, antipsikotik seçimi ya da farklý tedavi seçeneklerinin bir arada kullanýmý gibi yöntem-lerin, þizofreni tanýlý olgularda tekrarlayan yatýþý

önlemede ve geciktirmede tek baþýna etkili olamayacaðýný göstermesi bakýmýndan önemlidir. Yazýþma adresi: Dr.Bülent Kadri Gültekin, Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Ýstanbul, gul-tekinb@yahoo.com

KAYNAKLAR Amerikan Psikiyatri Birliði (2000) Ruhsal Bozukluklarýn

Tanýmsal ve Sayýmsal El Kitabý, Koroðlu E, Çev, 4. Baský, Yeniden Gözden Gecirilmiþ Tam Metin (DSM IV-TR), Amerikan Psikiyatri Birliði, Washington DC, Ankara: Hekimler Yayýn Birliði.

Botha UA, Koen L, Joska JA ve ark. (2010) The revolving door phenomenon in psychiatry: Comparing low-frequency and high-frequency users of psychiatric inpatient services in a developing country. Soc Psychiat Epidemiol, 45:461-468.

Castro AP, Elkis H (2007) Rehospitalization rates of patients with schizophrenia discharged on haloperidol, risperidone or clozapine. Rev Bras Psiquiatr, 29:207-212.

Conley RR, Kelly DL, Love RC ve ark. (2003) McMahon RP. Rehospitalization risk with second-generation and depot antipsychotics. Ann Clin Psychiatry, 15:23-31.

Gastal FL, Andreoli SB, Quintana MIS ve ark. (2000) Predicting the revolving door phenomenon among patients with schizophrenic, affective disorders and non-organic psychoses. Rev Saude Publica, 34:280-285.

Goswami U, Kumar U, Singh B (2003) Efficacy of Electroconvulsive Therapy in Treatment Resistant Schizophreinia: A double-blind study. Indian J Psychiatry, 45:26-29.

Harris M, Bergman HC, Bachrach LL (1986) Psychiatric and nonpsychiatric indicators for rehospitalization in a chronic patient population. Hosp Community Psychiatry, 37:630-631. Haywood TW, Kravitz HM, Grossman LS ve ark. (1995) Predicting the "revolving door" phenomenon among patients with schizophrenic, schizoaffective, and affective disorders. Am J Psychiatry, 152:856-861.

Kay SR, Fiszbein A, Opler LA (1987) The positive and negative syndrome scale (PANSS) for schizophrenia. Schizophr Bull, 13:261-275.

Kostakoðlu AE, Batur S, Tiryaki A (1999) Pozitif ve negatif sendrom ölçeðinin (PANSS) Türkçe uyarlamasýnýn geçerlilik ve güvenilirliði. Türk Psikoloji Dergisi, 14:23-32.

Leucht S, Barnes TR, Kissling W ve ark. (2003) Relapse pre-vention in schizophrenia with new-generation antipsychotics: a systematic review and exploratory meta-analysis of randomized, controlled trials. Am J Psychiatry, 160:1209-1222.

Lewiss DA, Shadish WR, Lurigio AJ (1989) Policies of Inclusion and the Mentally Ill: Long-Term Care in a New Environment. Journal of Social Issues, 45:173-186.

Lin CH, Lin SC, Chen MC ve ark. (2006) Comparison of time to rehospitalization among schizophrenic patients discharged on typical antipsychotics, clozapine or risperidone. J Chin Med Assoc, 69:264-269.

Mojtabai R, Lavelle J, Gibson PJ ve ark. (2003) Atypical Antipsychotics in First Admission Schizophrenia: Medication Continuation and Outcomes. Schizophr Bull, 29:519-530. Marder SR (2003) Overview of partial compliance. J Clin Psychiatry, 64(Suppl 16):3-9.

Novick D, Haro JM, Bertsch J ve ark. (2012) Comparison of treatment discontinuation and hospitalization among nonadher-ent patinonadher-ents initiating depot or oral typical antipsychotic med-ications. Int Clin Psychopharmacol, 27:275-282.

Patel NC, Dorson PG, Edwards N ve ark. (2002) One-year rehospitalization rates of patients discharged on atypical versus conventional antipsychotics. Psychiatr Serv, 53:891-893. Rabinowitz J, Lichtenberg P, Kaplan Z ve ark. (2001) Rehospitalization rates of chronically ill schizophrenic patients discharged on a regimen of risperidone, olanzapine, or conven-tional antipsychotics. Am J Psychiatry, 158:266-269.

Shadish WR, Lurigio AJ, Lewiss DA (1989) After deinstituion-alization:the present and future of mental health long-term care policy. Journal of Social Issues, 45:1-15.

Surber RW, Winkler EL, Monteleone M ve ark. (1987) Characteristics of high users of acute psychiatric inpatient ser-vices. Hosp Community Psychiatry, 38:1112-1114.

Tiihonen J, Haukka J, Taylor M ve ark. (2011) A nationwide cohort study of oral and depot antipsychotics after first hospi-talization for schizophrenia. Am J Psychiatry, 168:603-609. Valevski A, Gilat Y, Olfson M ve ark. (2012) Benaroya-Milshtein N, Weizman A. Antipsychotic monotherapy and adju-vant psychotropic therapies in schizophrenia patients: effect on time to readmission. Int Clin Psychopharmacol, 27:159-164. Weiden P, Glazer W (1997) Assessment and treatment selection for "revolving door" inpatients with schizophrenia. Psychiatry Q, 68:377-392.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bildi¤imiz kadar›yla sa¤l›k oca¤› ve sa¤l›k evi kavram- lar› ilk kez 5 Ocak 1961’de 224 say›l› Sa¤l›k Hizmetlerinin Sosyallefltirilmesi yasas› ile gündeme

whether there is a different biological mechanism that dominates suicidal behavior in patients with schizo- phrenia and mood disorders or not. And the further ques-

免費資源的導入 網路上有許多免費電子期刊(free

• At the output voltage decreasing in the case of an active-capacitive or a capacitive load: control impulses from conducting bidirectional thyristor switches are removed during

Bu folklor çalışmala­ rım daha sonra bakanlık başmüfettişli­ ği görevimde de tüm Anadolu illerin­ de, bazı büyük ilçelerinde tanınmış son dönem

Ancak sondaj ve hidrolik çatlatma işleminin dep- remleri tetikleme ihtimali, çatlatma işlemi sonucunda hidrolik çatlatma sıvısının yeraltı sularına karışma tehli- kesi

Sleep Apnea in a Sample of Patients with Treatment Resistant Depression Referred for Electroconvulsive Therapy.. Amaç: Genellikle depresyon ve uyku apne (UA)

Klinisyenin hasta kilo aldığı zaman, kilo artışını engellemek ve azaltmak için tedavi seçeneklerini gözden geçirmesi önerilmek- tedir.[5] Psikotrop ilâçlara bağlı