• Sonuç bulunamadı

Bankalarda İflas Sorununun Yeniden İncelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bankalarda İflas Sorununun Yeniden İncelenmesi"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BANKALARDA İFLAS SORUNUNUN YENIDEN İNCELENMESİ<''">

W:Haiam L. Scott and Peter

s.

Rose Çev.:- Arş. Grıv.: Mustafa İME

Son zamanlarda parlamentolar, mahkemeler, başka

düzenle-yiciler bankaıların başarıısızıl1~ durumuyla daha artan bir ilgi

ile

ilg'ilendiler. Toplumda bir Ticare't Banlkasının iflası, başka

dal-ların işleıtmelerinin iflasından da:ha ciddi sonuçlar doğurur. Ço-ğunlukla banka tflas·ları pek çok kişiyi

olumsuz bir biçimde etki-lemekte ve toplumun uzun dönemli ·ekonomik canlılığını

tehlike-ye sokaibilme'ktedir. Bundan başlka geniş kapsamlı banka

iflas-ları ekonomik felaketle birlikte ortaya çillmnakta ve

1'9'20'forde ~Iı­

nan dersler kolayca unutulmama'kıtadır.

Savaş sonrası dönemde ortaya çılkan olayların çoğu,

banka

başarısızlığının

teniel nedenleri yönetimdeki kusurlar,

sahtekar-lık ve kişisel çıkarlara alet etme . gibi davranışlardan doğduğunu

göstermektedir. Ancalk 19'70'1i yıllarda banlka yapı1sındaki

ani yapı

değişi'kli'kleri He kredi koşuHarına

özen göstermeyiş çok sayıda bankanın iflas:ıı sonucunu doğurmuştur. İflas eden 'bankaların Amerikan· tarihindeki en büyük iki örneği

F.N.B. ve Newyork,

U.S.N. Bank'ın iflasıdır. Bu büyük bankalarin iflasında

banka

başarısızlıkları kadar yönetim

hataları yanında, e!konomi!k

ve

fi-nansal sektörün yönlendirilmeisindeki hataların rolü büyük

ol-muştur.

(*) WllLJL'l~M L SOOT:T AND AET8R S. !RO'SıE,

«Tlhe 'Bank Failure Prdblem 1Reexomıined.

Graduate Schooı of Busineısıs A.ldminis'tmtion, Miıcıhigon State · Unıiverısity, lıNSV BOSllNE'SS TOPl'CS, Winter _1977. Volume 215, Number İ, pp. 5-._10.

(2)

· Bu makalede yazar, iflas eden ve borçlarını ödeyebilen ban-kacılık kurumları: arasında bir ayrım yapmadan, sanayinin ya-pısı,· finansal performans ve ekonomik !koşulların rolü hakkında kazanılan yeni bilgileri ortaya koymaktadır. ·

Banka iflasının başlıca nedenlerini anlamak suretiyle, gele·

cek yıllardaki banka kapanmalarını azaltacak muhtemel çöizüm yollarının tasarlanabileceğ'i ümit. edilmektedir.

SON YILLARDAKİ BANKA İFLASLARININ EKONOMİK ETKENLERİ

Mevcut birkaç araştırma, banka iflaslarının temel· belirle-yicisi olarak. şu faktörlere ağırhk vermelktedirler :' Kredilerin,

bankanın yöneticileri . ve sahipleri tarafından kullanılması, ema-net edilen paraların suistimal edilmesi ya da zimmete geçirilme-si gibi nedenlerle kredilerin genel olarak kötü yöne·tilmesi ve ban-ka memurlarının diğer uyıgulamaıları. Bu_ araştırmalarda, dışsa1

ekonomik faktörlerin, banka[arın iflasında önemli bir etken ola-bileceği hususu genellikle hesaba kaıtılmamalktadır. Bununla be-raber, ulusal ve maha1li e'konomi'k koşuHarla, · bankaiların iflas et-mesi olaşı arasında bir ilişkinin varlığını gösteren bulgular

mev-·cuttur. Örneğin, National Bureau of Economic Research (Ulusal Ekonomik· Araştırma Kurumu) beHrtildiği gibi, ekonomik dur-gunluk dönemleri sırasında, ·iflas· eden b'anlka sayısı, ortalama bir he.sapla, en yüksek düzeyde olmuştur. Ekonomik durgunluğun

olmadığı yıllarda ortalama olaralk mas eden banlka sayısı, 4,5

rken, savaş sonrasında durgunluğun hüküm sürdüğü yıllarda bu ortalama 5,6'ya yükselmiştir, (Balkıİnz: Talblo I).

Ekonomik ve finansal koşullar daha dengesiz ve belirsiz ol-maya başladıkÇa, iHas eden banlka sayısında yı1l i'tibanyla, gözle görünür bir hızlanmanın· ortaya çıktığı da belirtilmesi gereken bir noiktadır.

Örneğin, 1946-1964. dönemi arasında yılda ortalama olarak 4,4 banka iflas ederken, 19'65 yıılndan beri her kapanan banka sayısı 6'nın biraz. üzerinde olmuştur. Bundan başlka George Bernston'un istatistiğine göre ·1943-196·2 döneminde, faaliyetlerini sürdüren banikaların yüzdesi olarak iflas eden bankalar % 3'ü

(3)

bu-TABL0-1

İflas Eden Banka Sayısı (1946 -1973)

Yıllar Sigortalı Sigortasız ··Toplam

1.94_6

o

.11 1 19147· '5 1' 6 -948 3

o

'3 1949 4 4 s· 1950 4 1. 5 1951 2 ~ ? 1952 3 t 4 . 195.3 2 1 3 \1954 2 2 4 1955 5 o 5 1956 2 ı11 3 1957 1i 2 1958 4 6 9 1959 3 o 3 1960 2 1961 5 4 9 1962

o

2 2 ~963 2

o

2 11004 7 1· 8 1965 5 4 9 1966 7 1 ·8 1967 ·4' ·o 4 1968 $ o 3 1969 9

o

9 11970 7 o 7 1971 6 Q ~ 1972 1ı 2 $ ;19713 4

o

6

Kaynak: Federal Depos:i't lnsurance Gorperation, :Annual 1Report, Vari·ous l•ssueıs.

Iur!ken, bu oran, 1962-197'3 dönemi için, yüzde 33'lük bir artışla

%

4 olmuştur. ŞüphesiıZ, elmnom'i'k faktörlerle birlikt~ ortaya çı­ kan banka. iflaıslarına ilişkin olarak bu bulıgunun iısıtatiısıtiiksel açı­ dan güvenirliği açık bir şekilde, görünmemektedir. Ancak yine de, e!konomik koşullarla banka iflasları arasında bir ilişkinin

mev-. cut olduğu reddedilemez. 1946 yıhndan 1973 yılına kadar geçen.

tüm savaş sonrası boyunca, 103'ü sigortalı, 36'sı da sigortasız

(4)

mak üzere, toplam olarak 139 ticaret ve tasarruf bankası iflas etmiştir ki bu, yılda ortalama olarak 5 adet bankanın iflas etme-si demektir .. Bu durum, 19'75 yılında, sayısı 14 500 olan toplam banka sayısıyla karşılaştırılabilecek bir boyuttadır. İflas eden bu

kurumların büyüklüğü, önemli değişiklikler gösterme!ktedir.

Ör-neğin, San. Diego'daki USNB, 934 milyon d'olarlık bir· mevduata

sahiplken, Fran1din National, 1,7 mHyarlı'k bir mevduaıta sahip bulunmaktadır. Büyük banıka iflasları, 19'70'den sonraki yıllarda ortaya çıkışı ilgi çekicidir.

Yerel ekonomik ve demografik özeHilklerle, banka iflasları arasında da ilişki kurulabilmekte, kırsal yöreilerde ve roüçük ka-srubalarda kurulan bankalar, kapanmaya çok fazla eğilimli gö-. rünmek'tedirler. 194·6'dan 1975'e· kadar olan dönemde, iflas eden

109 banka, nüfusu 10 b'inin_ altında olan yerleşme birimlerinde

yer almaıktayldı .. Bu yerleşme b'irimlerinde'k'i banlkailarm büyüklük

sıralamasında, 1960 yılı itibarıyla, toplam banka sayısına göre,

iflas eden banka oranı, yüzde l,09'dur. Buna karşılık nüfusu bir milyon ve daha faz'la olan metropolitan alanlarda kurulmuş olan bankalar için iflas. oranı, sadece 0,75'dir. Aynca, kapanan küçük banlkalar, esas olarak kırsal bölgelerde bulunmaktadırlar. İflas eden bankaların yüzde 70'i. imalat sanaıyiti.ntie işıgücünün 1/ 4' den daha azına sahip olan piyasalarda yerleşmiş bulunmaktadır. Bunun dışında, savaş sonrası dönemde kapanan bankafarın yalk-l~ı'k % 65'i, tarım alanında toprağın % 50'sinden daha fazlasına sahip olan pJyasalarda kurulmuş bulunmaktaydı.

. -İflas eden bankaların hizmet verdiği alanlardaki ekonbmik

· durgunluk ve gerilemeyle de bir ilişki kurulabilmektedir:· 19-:15 yılından beri iflas eden· bankaların

%

85'i, medyan geliri 5000 doların altında. bulunan piyasalarda yerleşmiş bulunmalktaydı.

İflas. etmiş olan banka:ların yüzde 40, kapanmalarından önceki

on, yıl içinde· nüfusu azalan piyasalarda yer almış

bulunrnaktay-dılar. İflas etmiş. banlkaların yüzde 10, iflastan önceki .dönemde,

parakende satışları neıgatif bir artış hızınıa sahip olan. piyasalar-da faaliyet göstermekteydi ve bu bankaların 1/3'ünde peraikende satışları % 20'den daha az bir artış gösteren piyasaların 3/4'ünde

işsizlik oranı, ·

%

5'in altında bulunmaktaydı. Ayrıca bu

pazarla-rın yüzde 3'den daha az b'ir krsmında, bankaların kapandığı se~

ne, işsizlik oranı

%

1 O'u aşmıştı ..

(5)

başka, bu bankalarda yönetimin zayıflığı ve teftiş

mekanizma-sının bilgi ve özenden . uzak nitelikleri dikkati çekicidir.

«Ban1ka ·büyülkıüğü - iflas il'işkisi» nin incelemesi, banka iflas-ları oranında bölgesel· bir eğilimi de ortaya. koymaktadır. Savaş

sonrası• ·yıllardaki banka iflaslarının. önemli bir kısmı, küçük

bo--yutlu ve kırsal kökenli bankaları nyüksek bir oranda bulunduğu

orta Batı ve Güney Atlantik eyaletleri gibi bölgelerde vuku

bul-muştur. Aynı zamanda, banka iflasları, şubeleşmeyi (yeni şu:be

açmayı) sınırlayan veya yasa1kQayan eyaletlerde önemli derecede

)710ğunluk kazanmıştır. Örneğin, 1946-1973 döneminde m~as eden

139 bankanın, lO'uından daha az bir kısmı. eyalet çapında şube banlkacılığına izin veren eyaletleTde buluınmaktaych.

Amerika Birleşik Devletlerindeki banka ifüasları örneğindeki

yapısial unsurun önemine m.şkin bir diğer bulgu, 1946-73 yıllan esnasında . banıka iflaslarının hiç olmadığı eyaletlerin dağılımına ilişkindir. Banka iflaslarının olmadırğı 1 7 eyalet şunlardır :

- Birim Bankacılığı Olan Eyaletler: Minnesoıta, Nath

Da-kota ve West Vi'.rıginia.

_. Sınırlı Banka Şubeciliği Olan Ey<iletler :· Missisipi, New

Mexico ve Tennessee'dir.

- Eyalet Çapında Şube Bankacılığı Olan Eydletler: Alaska,

· Arizona, Connecticut, Delaware, Hawaii, Marylantl,

Ne-vada, Rh'Ode Island, South Dakota, Vermont ve Washing-ton'dur.

Açıkça görüldüğü gibi, banka iflaslarının söz konusu

olma-dığı eyaletlerin ezici bir çoğunluğunu, eyaleıt. çapında şube ban-k~cılığına izin veren eyaletler oluşturmaktaidır.

Banka· -iflaslarının en büyük oranda olduğu eyaletleri,

sa-dece merkezden ibaret bankacılığı oJan (yani şulbeleşmesi bulun~

mayan) veya sınırlı bir şufbeleşmeye izin v~ren eyaletler meyda,

na ge:tirmektedir.

Savaş sonrası dönemde, Texas, listenin başında yer almak-tadır. Ancak, Texas, şüphesiz, diğer herhangi bir eyaletten daha

çok sayıda bankaya sa;h'ip bulunmaktadır. Bundan sonra~ özel

bankalar arasında önemli zararlara uğramış olanların çok sayıda

olduğu Georgia gelmektedir. Georgia'yı her ikisinde de birim

(6)

YAPISAL FAKTÖRLER VE BANKA İFLAS ORANLARI

Bankacılık endüstrisinin yapısının (yani, bankaların nislbi

büyüklüğünün

ve

sayılarının)' iflas oranı ile ilişkili olup olmadı­

ğı hususu, bankaların düz·eİıleyicileri açısından özel b'ir önem

ta-şımakıtadır. Tarihsel olarak haktığımı1zda, küçük bah!kalar en

azından mutlak sayı· açısından iflas etmeye son derece eğilimli görünmektedirler. 2. Dünya Savaşından beri, iflas eden· banka-ların 3/4'ünün. kapandılkıları tarihte, toplam mevduatları 4 mil-yon doların altında bulunmaktaydı. Bu :bankaların yarıdan daha fazla:sı, iflas eıttiıkleri taıi'hte", 2 milyon dofarıdo.n. daiha a;z bir

mev-duaıtı ellerinde tutmaktaydıfar. Bunun aksine olarak, tüm

iflas-ların yüzde lO'dan daha azı, mevduatı 10 milyon dolardan daha

fazla olan bıankalarıda ortaya çıktı. .

1

«Banka büyüklüğü ile iflas ilişkisi arasında mukayese

ama-cıyla da oran kurulma:kta ve buna göre; 1946-197'5 dönemi

için-de, belirU büyüklük gruıbunda bulunan iflas eden banka sayısı,

19'7 5 yılı itibarıy~a, aynı büyü1k1üık g.rufbunda bulunan banka

sa-yı1sıyla mukayes:e edilmekt€dıir. 10 milyon dolardan daha a.z

mev-. duata sahip olıan bankaları kapsayan büyüklük grubu için, bu oran 0.022'dir. Bun.a- karşılık, 10 milyon doların üzerinde . mev-duata sahip olan ban\kaları kapsayan büyüklük grubu için ise, bu oran· 0.0031

dür. Ayrıca, pek çok yeni bankanın, küçük bank51-lar grü buna, söz konusu dönemde ka t.ılmasmdan, küçük banka-lara ait oran. büyük bankabanka-lara ilişkin . orana kıyasla, daha da

düşmüş görünmektedir.

«Banka büyüklüğü-iflas iliş:kisi>>rrin incelenmesi ise, iflas

eden banlkaların çoğunluğunun, eyalet sertifikalı, merkez banka-sı üyesi olmayan ve muhtemelen en. küçük bankalar grubu ara-. sından çıkışının gerekçesini vermektedir : 19'4'6 ile 1973 yılları

arasında, iflas eden uJu1sal banka sayısının hemen hemen üç katı kadar eyalet-sertifikalı banka iflas etmiş . ve Federal ReseT·ve

Sys~m (Amerika'nın Merkez Ban'kıası) üyesi olup iflas eden

'ban-ka sayısının yaıklaşık üç katı kadar da üye o~mıayan. banika iflası

gerçekleşmiştir. Ancak, bu istatistikler, bizi şaşırtmamalıdır.

Çünkü iflas eden· pek çok banka, kırsal kesimde kurulmuş. küçük boyutlu kurumlar. niteliğinde olduklarından olumsuz elkonomik

· ve finansıal gelişmelere karşı koymak için kredi ve yatırım~arına

esneklik verme yeten.eğinden yoksun buJunma'ktadırlar.· Bundan

(7)

bankacılığı olan Colorada ve Illinais ile sınırlı şube bankacılığı­ nın ·oıduğµ Michigan izlemektedir, ancak; banka iflaslarının, çe-ş'itli eyaletlerdeki toplam banka sayısına 1oranı, bu konuda daha

uygun bir standart olma;ktadır. Bu esasa göre iflas edenlerin

faa-liyette bu'lunan tüm bankalara' oranı, açısından; en üstte

bulu-nan on eyalet, sırasıyla, şunlardır: ldaho, Georgia, Colorado,

Michigan, Texas, Oregon, California, Maine, Utah ve Wyoming'

dir. Bu listen1n göze çarpan özelliği, birinc'i olarak Batı'daıki ve

Güney Batı'daki eyaletlerin yüksek, oranda bulunması ve ikinci

olarak, eyalet çapında şulbe açmaya izin veren eyaletlerin

sayı-BANKA İFLASLARINDA FİNANSAL FAKTÖRLER

Problemli ban~alar ile kapanmak üzere ol~n bankaların 1970'

1i yıllarda f:inaınsal özelliklerini inceleyen pe:k çok sayıda arıaştırma

yapılmıştır. Bu araştırmalar, şu sorular etrafında yoğunlaşmış­

tır: İflas fiilen gerçekleşmeden önce, bankıanın tehlikede

oldu-ğunu gösteren (önceden haber veren) bir ikaz sistemıi var mıdır?

Pro1b'lemli olan bankalar, sağlrklı olanlardan nasıl ayırdedilmek­

teidir? Sorunu ya da ülas eden bankayı, keşfedecek bıir «er'ken

H~az sisıtemi» geliştirmek mümkün müdür?

19'70 yılında, Faul A. Meyer ile Howard A. Pifer, bazı finan-sal ·oranların, ik'i yıl kadar önceden, iflasa yüz tutan bankaları diğer bankalardan başarılı bir şekilde ayıraJbileceğini ortaya

koy-dular. Eın önemli finansal göste!igeier şunlardır : Ç€şitli aiktif ve

pasif ,k~lemlerinde'ki denge~'i~ligi, işletme etkinliğini ve aktif ve

pasif.lerinin yapısı gösterrgıelerid:ir.

Bu yazarlar şu sonuca varma.ktadırlar .~

İ)' Bir ticaret bankasının taa:hhütılerini yerine

getirememe-si ·zimmete para geçirme (yolsuzlu'k) ve diğer finansal

düzensiz-liklede doğ'rudan ilişkili bulunsa bile, belli başlı finansıaJ .

göster-geler, if,Ias eden bankaları önceden teşhis etmede kullanılafbilir.

Ancak, banka iflasındalk'i önceki · (ön süre) üç yıl veya daha fazla

i1se, finansal göstergeler, borçlarını ödeyebilen bankalarla

borçla-rını· ödeyemeyen bankalar arasında . bir ayırım yapamamaktadır.

Banka iflaslarına füşkin tahmin, bankanın kapanmasından

ön-ceki bir ya da iki yıl içinde ancak vuku bulmaktadır.

(8)

Jos·eph F. Sinkey ile David A. Walker tarafından yapılan

di-ğer bir araştırma, ge'lecekteki sorunlu bankaları teşhis · edecelk

bir «erken ikaz sistem.ini» geliştirmeye çahşmaktatlır. Sermaye~

nin yeterliliği, A.B.D. Hazine Tahvillerinin toplam alktif1ere

ora-nı, kred~ - aktif oranı, . kredi risiki, işletme etkinliği ve k.azançılar alanında, sorunlu bankalar ile diğerleri arasında önemli fark-lar bufünmuştur. Sorunlu bankalar, prolblemsiz olan bankalar'dan daha· d:üşük bir sermaye ve daha düşük A.B.D. devlet tahvilleri-nin toplam alktiflere oranına sahip buılunma:kta ve ayrıca, so-runlu bankalar, diğer bankalarôan önemli ölçüde daha yüksek bir :kredi/ alktif oranına ve daha. yüksek bir, (kredilerden sağla­ nan gelirlerin/toplam işletme g~l'irleTine)' oranına sahip bulun-maktadırlar. Ayrıca, sorunlu bankalar, işletme gideı::Ierinin/işlet­ me geliderine oram ile ölçüJen kıstasa göre, önemli ölçü.de az bir etkinliğe sahip bulunmaktadırlar ve net getirin/sermaye oram sorunlu kurumlada yaklaşık

%

yarımı ibulmıaktadıır. Adı geçen yazarlar, banka inceleyiciierinin sorunlu banlkalVl teşhis etmele-rinden en az bir yıl önce, ortalama sorunlu bir bankaırıın önemli tıinansal güçlfü.deri bulunıduğunu ortaya koyduıar;

Sinkey tarafından yapılan b'ir başka çalışma, yöneıticilere v~ düzenleyicilere yardımcı olabilecek sorunlu bankaların özelliğine iHŞkin bir profil geliştirmektedir.

'!tipik olarak finansal durumu bo~uk olan b'ir banka, (işlet~

me

masrafılarınm işletme gelirlerine oranı ile ölçülen) azalan bir etkinlik oranı, (kredilerin sermayeye· oranı ile gösterileın) azalan bir sermaye pozis:yonu ve ( çeşi t1i masrafların artan bir oranı He

orta.ya çıfkan) masraf kontrol fonu ıile be'lirl~ınefktedir. Bunun dışında, Sinke.y, çoğu sorunlu bankanın finansal durumundaki gittikçe artan bozu\lmayı yansıtaca;k bir şekilde, problemi tıahmin

~decek olanı bu gö1stergelerin kaföil'iyet'inin, zaman içinde iy!Heşti­

ğiıni ortaıya koymafktatlır.

Da:vid P. Stulhr ile Robert Van Wicklen ilgili bir araştırmada New-York Federal Reıserve'dekıi üye bıankaıların inceleme değer­ lendirmelerini açıkfaıyacak olan fin!ansal faktörleri arayıp bul-muştur. Alktif ka.liresi, sermaye yeıterliJiği, yönetimin kalitesi bankanın büyüklüğü, örgütsel yapı, ile kredi - ak:tif oranına iliş­ kin· olan ölçümler,· ban'ka" inceleyicilerinin düşük değerlendirme­ lerine kıyasla oldukça yüksek olarak tahmin edi'lmiştir.

(9)

Bu. sonuçlar, sorunlu bankayı, teşhis etmek için bıi.r yol

ara-maya girişenıleri özendirmesine rağmen, çalışmalarındaki gizli

kalmış faktörlerin güvenirliği belirlemek amacıyla, yazaTlar,

da-ha urun bir zaman döneminin gerekli olduğunu kaıbu1l

etmeik:te-dirler. Leon Korolbow He Stuhr, son bir raporda, 12 önceden

ha-. ber verici (predictor) değişkeni kullanmak su~etiyle, finansal

çöküntüye uğramak üzere olan banıkaları, teşhis e~mede başarı­

lı olmuş~rtlı. Söz konusu değişkenler, mevduat hacmi

ne

vadeli

ve tasarruf mevduatına ödenen faiz oranlan yanında, net

geU-rin sermayeye oram temettülegeU-rin sermayeye oranı, kredilerin

gay-ri safi sermayeye oranı ve borçfamlan fonlann toplam

sermaye-ye

oranı'nı kapsamaktatYdL

Sinkey tarafından yapılan ilginç bir araşıtırma, bir ·bankanın

'(San Diego'dakd. Tfhe Unttıed Staeıs National Bank) (USNB) 'nin,

kii lbu banka ABD tarihinde iflas etmiş ikinci en büyük bankatlıır)

iflıas etmeden önce özellikleri üzerinde dikkatlerini yoğunlaştır­

muştur.

Sinikey, USNB bankasındaki finansal düzensizliklerin, bu

banka ülas etmeden önceki finansal tablolarında ortaya çıkıp

çı'kmadığım anlamak iÇiin, Califomia bankalarıyla ilgili bir

=

· kontrol gru!buyl1a USNB'yi karşılaştıT'dı. Sinkey, aşağıdaki

oran-lar açısından, USNB iJe füğer Califbrnia banıkalarıına ait kon:trol

gru!bu arasında önemli farklar buldu. Bu oranlar şunlardır :

EY,~-1et ve yerel hükümeıt mevduatları ile müşteri pasif1leriniın toplam

aktiflere oranı, ödenmemiş akseptansların toplam ak'tiflere

ora-m, işletme giderleırinin, işletme gelirine oranı, net iş'galiye

mas-rafılarımn işletme gelirine oranı, borçlanılan diğer paralar· için

ödenen fra~n toplam işletme gelirlerine oram, toplam kredilerin

'sermaye ve ihtiyaıtlara ('karşıhlkhlarıa) oranı, net gelirin-

a'ktifle-rre oram ve net gelirin sermayeye oranı. Burada belirtilen son üç

oran, kontrol grulbu tarafınldan rapor edilen oranlardan oldukça

düşük olmasma ka·rşıılık, il!k altı dran USNB'de olağanüstü yük-sek bulunmakrtaydı.

Sink~y, geılecekte sorunlu bankaların teşhis edilmesinde

.

==

kendi teJmiğanin yararlı o1'aibileceği kanısındadır. ·

Özetlersek, prdblemli ve iflas etmiş bankalara ilişkin olarak

yapılan bi:r'kaç araşıtırma, finansal tablolara ilişkin oran anali-·

·zinin, finansal açıdan güçlükle bulunan bankayı sağhlklı blir

ya-pıda olanlardan ayırt etmede başarılı sonuçlar verefbıileceğini göstermeıktedir. Taahhütlerini yeriıne getiremeyiş, Çoğunlukla

(10)

le, suistimal, zimmete para geçirn1e ve diiğer usulsüz faaliyetler·

le sıikı bir §€kilde bağlı olmasına rağmen, yıine de, finam::ıa!l

tab-lolarla ilgili oran analizi, bu konuda geçerliliğini sürdürmektedir.

Ne var ki, banka iflaslarını tahmin etmede ön süre, olay öncesi,

ortalama sadece 1 ve 2 yıl arasında değiştiğinden çok kısa bir

süre o~maktadır.

ÖZET VE SONUÇLAR

Savaş sonrası dönemdeki · ABD deneyimi, çoğunlukla bil'.im

bankacılığı ya da sınırlı şube bankacılığı biçiminde olan ve

eko-nomik açıdan gerileyen bölgelerde faaliyet gösteren küçük

boy-lu kırsal kesim banikalarmın, iflas etmesinin çok muhtemel

ol-duğunu göstermektedir (New-York'da!ki Frnnklin National Bank

gibi) kapanan büyük metropolitan baı:ıka.lar, halkın· çoğunlugu

tarafından bfünmektedir. Ancak, bu tür bankalar, iflas eden top~

iJ.am banka sayısı içinde çok önemsiz bir yer tutmaJktadır ..

Pek . çok durumda, muhtemelen çoğu kere, banka iflaslarının

ilk nedeni olarak, banka. personelinin ya da saihi'binin yolsuzluğu

görünme'ktedir .. Bununla birlikte ·sayıları gittikçe artan istaıtis­

'tiksel aı;aş.tırmalar, belirli finansal değişkenlerin, iflas etme'k

üze-re olan bankalarla yaşamını sürdürecek olan bankalar arasında

bir ayrım. yapmada başarılı ola'bilece,ğini gostermeikıtedir.

Aktif-lerin bileşimi, pasifin yapısı; işletmenin etkinliği ve sermaye

yeterl_ildği' gibi değişkenler, sorunlu bankaları ya da iflas eden

'banıkalan, iflastan 2 yıl öncesine kadar teşhis etmede, «erken

ikaz si1stemin fonksiyonunu sağlar. görünmektedirler. Bunun dı­

·şında, banka iflaslarının ekoncmik nedenlerinin araştırılma~ını ·

halklı .çıkaran .araş'tırma'1ar da mevcuttur.

2. Dünya Savaşından. beri yaklaşık olarak 140 kadar banka,

ifrlas eıtmiş olmasına rağmen, son zamanlara gelinceye kadar

banka iflaslarını önceden haiber almak amacıyla yapı'lan . çalış­

malar çok sınırlı kalmıştır. Bugüne kadar yapılan at!-aşft.ırmaların

dikkatlice incelenmesi, geelceide :bu alanda yapılacak araştır­

maların aşağıdaki soruların etrafında toplanması gereğini

belirt-mektedir.

Banka iflaslannm asıl yükünü kim taşımaktadır? Halk mı?

Piyasadaki diğer bankalar mı? Hissedaırlar mı? Yoksa, firnmsal

ke'Sim dışında kalan işletmeler mi? ·

(11)

Bir ticaret bankasının iflasına yol açabilecek muhtemel eko-nomik kıoşu:llar hang:iJ.eridir?

Bir bankanın iflası, kazançların., masrafların, likidi tenin, ser-maye yeter1Hiğfaı1n ve sair etkenlerle i'lişkHi ölçüler gibi

finan-sal orariıla.rın zaman içindeki değişmeler'inıdm, tahmin . edilebilir

'? mı.

GeleGeıkte'ki y1llartla, banka iflaslarının hızlanacağı .yolunda

bir bekleyişte bulunmayı, gerektti.rece'k nedenler: var: mıdır?

Bankacılık endüst.r,isinin, düzenleyici politiıka üzerinde

tesir-li bir etki yara ta!bilmesi açısından, . yukarıda sıralanan sorulara verilecek cevaplar, hayati b!ir önem taşıyacaktır. Aynı z·amanda bu sorulara verilece!k cevaplar, bankacılık sisteminin ve tek tek bankaların istikrarlı bir yapıya kavuşturr-ulmaJannı · sa~ğlamalk amacıyla eıyalet çapında veya federal dıüzeıyde~ı{i herhangi bir ka.

-nun değişikliği için de zorunlu biir başlangıç olacaktır.

Geçmişte yıaşanmış banka iflaslarından ders a1albilir miyiz?

Banka iflasları tarihinden, çok sayıda ders alına!bilir. İlk olarak,

Federaıl Reıserve ( ABD'n!iın Merkez Bankası) banka karşılıkların­

da veya ülJkede~'{i parıa arzında şiddetli bir daralmayı başlatma­

dıkça, kütle haliınde banka iflasları muhtemel gözükmektedir. İikinci oılarak, bazı eyaletlerde şuibe bankacılığı, smırlandıırıldığı veya yasaklandığı sürece, pek çok münferit banka, yerel

ekono-mik koşul1ara veya hile ve diğer sahte uyıgufamalara karşı

du-yarlı olmaya devam ede'Cektir.

Ticaret Bankaları, fonlarının büyü!k bir kısmını baın'ka sa-hiplerinin ÖIZ sermayesindffiı değil, fakat mu\diletrden sağladıkla­

rından bankacılık konusundaki düzenlemeye bankala.rm

faaliyet-lerini, riski düşük olan iş alanlarıyla sınırlamalarim zorunlu

kılacaktır. Bu husus, özellikle, bankafar nievduata ödedikleri fai'zleri ris'ki~e göre ,düzenleye~edikleri (çünkü mevtluata veri:-lecelk en yülksek fıa:iz oranı yasalarla belirlendiğinden) için doğ­

ruduc. Muhtemelen, gayrimenkul kredisi, ticari kredi vey.a inşarut

kredileri gilbi belirli kredi türlerine sınırılamalar getirilmelidir. 1974 yazında, New-York şehrind~k\i FTanklin. National Bank'ın . çöıküşü, bankaların emtia ticaretinde ve döviz piyasalıannda

spe-külaSlVOn yapmalarına izin veren uygulanı:aya şiddetli btr tepki

oluşturmuş.tur.

Referanslar

Benzer Belgeler

Merkez bankalarının en temel görevlerinden biri para basmak ve bastığı parayı dolaşıma sürmektir. Ekonominin nakit para ihtiyacının karşılanması ile eskimiş ve

Çalışmada, sosyal bilgiler öğretmen adaylarının “Estetik” değeri için birbirinden farklı olarak 69 geçerli metafor geliştirdiği be- lirlenmiştir.. Diğer metaforlar bir

başlamıştır. Sanayileşme için yeni yöntemler bulunması yönünde çalışmalar hızlanmıştır.. Bu dönemde; devlet eliyle özel amaçlı bankalar kurulmuştur,

Yürürlükte bulunan Merkez Bankası Kanunu’nda (m.1) belirtildiği gibi “Türkiye'de banknot ihracı imtiyazına münhasıran sahip ve bu Kanunda yazılı görev ve

Azra Erhat, bir Türk aydın- lanmacısı olarak enine boyuna incelenmeli, beslendiği eski Anadolu ekin kaynaklarını (mi­ tolojiyi) temel alışındaki öngö­ rüsü,

Understanding tourists 'perceptions of the attributes contained in a destination will encourage destination managers or policy holders to know more about tourists' reasons

H~ristiyanlara ait as~l vak~flar için, müslüman vakiflar~nda oldu~u gibi vakfiyeler tanzim edilmi~~ (Müslüman ve H~ristiyan vakfiyelerinde hemen hemen ayn~~ iadeler kullan~lm~~t~r) ve

Daha önce yapılmış çalışmalardan yararlanılarak, öğrencilerin ders çalışma alışkanlıklarını, coğrafya dersi ile ilgili değerlendirmelerini, problem çözmede