• Sonuç bulunamadı

SAYFA.2. Hizmet anlayışında dijital dönüşüm başlatan Ankara Büyükşehir. Başkent te özellikle istihdama katkı sağlayacak

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "SAYFA.2. Hizmet anlayışında dijital dönüşüm başlatan Ankara Büyükşehir. Başkent te özellikle istihdama katkı sağlayacak"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

facebook.com/sonsozgazete @sonsozgazete youtube.com/c/SonsozGazetesi06

SAĞL I K S .6

Tırnak mantarı enfeksiyonunda Tırnak mantarı enfeksiyonunda

medikal çözüm mümkün medikal çözüm mümkün

S A A N T

K UL T U R S .7 E

Y ER L S . 4 GÜNÜN SÖZ Ü

Ata'nın sevdiği şarkılar, İkinci Ata'nın sevdiği şarkılar, İkinci Meclis'in bahçesinde seslendirildi Meclis'in bahçesinde seslendirildi

ÇOCUKLAR ÇEVRE ÇOCUKLAR ÇEVRE GÜNÜNÜN TADINI ÇIKARDI GÜNÜNÜN TADINI ÇIKARDI

"Aslında hayatın

"Aslında hayatın

en güzel anı; her şeyden en güzel anı; her şeyden vazgeçtiğinde, seni hayata vazgeçtiğinde, seni hayata bağlayan birinin olduğunu bağlayan birinin olduğunu düşündüğün andır."

düşündüğün andır."

- Balzac - Balzac

MESLEKTE 50 YIL MESLEKTE 50 YIL ONUR GÜNÜ'NDE ONUR GÜNÜ'NDE OĞUZHAN

OĞUZHAN KAVAKLI'YA KAVAKLI'YA ÖDÜL

ÖDÜL VERİLDİ VERİLDİ

TÜRKİYE GAZETECİLER KONFEDERASYONU TÜRKİYE GAZETECİLER KONFEDERASYONU MECLİS’E “BASIN KANUNU”NDAKİ DEĞİŞİKLİKLERE MECLİS’E “BASIN KANUNU”NDAKİ DEĞİŞİKLİKLERE

İLİŞKİN TBMM’YE RAPOR SUNDU İLİŞKİN TBMM’YE RAPOR SUNDU

SONS Ö Z

Sonsöz Türkiye’nin tüm sorunlarını özgür ve

Sonsöz Sizin

özerk yayınlayan, vatandaşın haber alma hakkı çerçevesinde gerçekleri yazan ve son sözün

vatandaşın olduğu ilkesini savunan günlük siyasi gazetedir.

GECE

GÜNDÜZ

c

˚ ˚

c

HAVA DURUMU ANKARA

www.sonsoz.com.tr

7 HAZİRAN 2022 SALI • FİYATI: 75 Kr. 22 13

Milli Savunma Bakanlığı, Irak'ın kuze- yinde devam eden Pençe- Kilit ope- rasyon bölgesinde 7 PKK'lı teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

Küresel piyasalar, ABD'de geçen hafta açıklanan iş gücü istatistikleri- nin beklentileri aşmasının ardından bu hafta cuma günü açıklanacak ABD'nin enflasyon verisi ve perşem- be günü gerçekleştirilecek Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) toplantısına odaklandı. Gram altın fiyatı dolar/TL kurunun yeni haftaya da rekorla baş- lamasıyla yükseldi.

MSB: IRAK'ıN MSB: IRAK'ıN KUZEYiNDE 7 TERöRiST KUZEYiNDE 7 TERöRiST ETKiSiZ hALE GETiRiLDi ETKiSiZ hALE GETiRiLDi

SAYFA.2

SAYFA.3

Ankara Üniversitesi İleti- şim Fakültesi Mezunları Vakfı (İLEV) tarafından,

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Emekli Öğre- tim Üyesi Oğuzhan Ka-

vaklı’ya, “Meslekte 50 Yıl Onur Günü Teşekkür Plaketi’’ verildi.

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu ta- rafından, "Basın Kanunu ile Bazı Kanunlar- da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tek- lifi"ne ilişkin olarak hazırlanan rapor, TBMM Dijital Mecralar Komisyonu'na sunuldu.

Raporun, Basın İlan Kurumu mevzuatı ile

ilgili bölümü, Basın İlan Kurumu Genel Ku- rulu Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mustafa Arslan'ın katkılarıyla hazırlanırken, tamamının TBMM Dijital Mecralar Komis- yonuna sunumu, TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı tarafından yapıldı.

BASK Genel Başkanı Mehmet Alper ÖĞRETİ- Cİ enflasyon kayıpları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ocak ayından itibaren enflasyon kayıpları nedeniyle her çalışanın bir maaşı- nın eridiğini ifade etti. Açıklamaları şöyle;

Ocak ayında 6.087 TL alan 9/1 memurun 5 aylık enflasyon kaybı 5.408 TL, Ocak ayın- da 6.903 TL alan 7/1 öğretmenin 5 aylık enf- lasyon kaybı 6.147 TL, Ocak ayında 6.678 TL alan 12/1 hemşirenin 5 aylık enflasyon kaybı ise 5.947 TL’dir. Haziran ayı kaybı da eklendi- ğinde her çalışanın bir maaşından fazla enf- lasyon kaybı oluşmuş durumdadır.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, iktidara geldiklerinde eko- nomiyi düze çıkaracak pro- jelerinin hazır olduğunu

söyleyerek, “Yeniden Refah iktidarında ‘Milli Kaynak Paketleri’ var, ‘önce millet, önce ezilenler, önce mazlum- lar anlayışı var” dedi.

Zafer Partisi, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesine ait Araştırma Çiftliğinin TOKİ’ye veril- mesini protesto etti. Zafer

Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ Partisinin Ankara İl Teşkilatının hazır bulunduğu eylemde konuyla ilgili basın açıklaması yaptı.

Erbakan: Ekonomiyi düze

çıkaracak projelerimiz hazır Zafer Partisi'nden

Ankara'da Tarım Protestosu

öĞRETiCi: OCAK'TAN iTiBAREN öĞRETiCi: OCAK'TAN iTiBAREN hER çALıŞANıN BiR MAAŞı ERiDi!

hER çALıŞANıN BiR MAAŞı ERiDi!

SAYFA.2

SAYFA.2 SAYFA.3

SAYFA.2

Başkan Mansur Yavaş’tan gençlere müjde Başkan Mansur Yavaş’tan gençlere müjde

MAKRO EKONOMi UZMANı öNGEL:

MAKRO EKONOMi UZMANı öNGEL:

AltındA rekor gelebilir AltındA rekor gelebilir Hizmet anlayışın-

da dijital dönüşüm başlatan Ankara Bü- yükşehir Belediyesi, Başkent’te özellikle istihdama katkı sağ- layacak ve genç giri- şimcilere destek ola- cak çalışmalara hız verdi.

Büyükşehir Bele- diye Başkanı Mansur

Yavaş tarafından ha- yata geçirilen ‘BLD 4.0’ uygulamalarıyla Başkentlileri buluştu- ran ABB; Kuzey Yıl- dızı ve Dikmen Tek- noloji Köprüsü’nden sonra 3’üncü tekno- loji merkezini ANSE- RA Alışveriş Merkezi içinde açmaya hazır- lanıyor.

SAYFA.3

SAYFA.2

Başkent’in Başkent’in 3. teknoloji 3. teknoloji

merkezi açılıyor

merkezi açılıyor

(2)

2 Güncel 7 HAZİRAN 2022 SALI SONSÖZ

Aynı gün içinde bir şeh- rin hem sevinci, hem de hüz- nü yani, yoğun bir ‘Duygu karmaşası’ yaşadığına geç- tiğimiz hafta Balıkesir’de ta- nıklık ettim. TFF 1. Lig’de İstan- bulspor’a 2-1 kaybederek, Süper Lig’in adeta kapısın- dan dönen Bandırmaspor, yalnızca Bandırma’yı değil, Balıkesir’i dolayısıyla Balıkesir- lileri de kelimenin tam anla- mıyla adeta hüzne boğdu.

Ancak ilginçtir ki, aynı gün Balıkesir ve Balıkesirliler, çok önemli bir gururu iliklerine ka- dar yaşadı.

Ülkemizin temel gıda anla- mında zenginliği dünyaca bi- linen şehri Balıkesir, zeytinin-

den zeytinyağına, sütünden süt ürünlerine varana dek kahvaltı sofralarının tescilli lez- zetlerini, yurt içi ve yurt dışın- dan gelen yeme içme tut- kunlarına bir festivalle sundu.

Dört gün süren etkinliğin gerçekleştiği Balıkesir Avlu Alışveriş ve Yaşam Merkezi, lezzet ve kalitesiyle, ünü ülke sınırlarını aşan kahvaltı kültü- rünü, tüm dünyaya yansıtıl- masına ev sahipliği yaptı.

‘Balıkesir Uluslararası Kah- valtı Festivali’ temasıyla gö- rücüye çıkan lezzet şölenini, bir neferi olmaktan mutluluk duyduğum Gastronomi Turiz- mi Derneği (GTD) Basın Ko- mitesi Üyesi olarak, tam dört

gün boyunca yerinde takip ettim.

Öncelikle bu güzelliğin vücut bulması için gecesi- ni gündüzüne katan Balıkesir Valisi Hasan Şıldak ve şehrin geleceği adına çok önemli bir imaj oluşturacak bu etkinli- ğe varıyla yoğuyla destek ve- ren Büyükşehir Belediyesi Baş- kanı Yücel Yılmaz’ı ve emeği geçen tüm kişi ve kurumları yürekten kutluyorum.

Her geçen gün çıtayı daha da yukarılara taşıyan Türk gastronomisi adına, çok büyük bir proje, hayli başarı- lı bir şekilde uygulamaya kon- du.

Tabi ki projenin uygulan-

ması ve şekillenmesinde, Türk gastronomisinin amiral gemi- si GTD’nin sevgili başkanı Gür- kan Boztepe ve ekibinin kat- kılarını yadsımak mümkün değil.

Festivalin açılışıyla birlikte, şehrin her kesiminden insan- la, hemen her konuda soh- bet etme şansı buldum. TFF 1. Lig’e veda eden Balıke- sirspor’un getirdiği burukluk- tan, içinden geçtiğimiz zor- lu ekonomik sürece ve daha pek çok konuya dair görüşler aldım. Bu kısa sohbetlerde,

‘Balıkesir Kahvaltısı’nın dün- yaya tanıtımına katkı sağla- yacak ve Türk gastronomisi- ne katma değer sağlayacak

oldukça çarpıcı detaylar da vardı. Bu detayları, yine bir gastronomi etkinliği için Trab- zon’a giden sevgili GTD Baş- kanı Gürkan Boztepe’yle de en kısa sürede paylaşacağım inşallah.

Evet, başta da vurgulama- ya çalıştığım gibi, Balıkesir’in dünyaya açılan liman ken- ti Bandırma’nın Süper Lig’e yükselme yolunda son maç- ta kaybetmesiyle, Balıkesir’in tarihine geçecek olan, ‘Balı- kesir Uluslararası Kahvaltı Fes- tivali’nin açılışının aynı güne denk gelmesi hayli garip rast- lantı olsa gerek diye düşünü- yorum.

Kalın sağlıcakla…

Haftalık

DUYGU KARMAŞASI… Erden Aktoğu

benerden@yahoo.com

Zafer Partisi'nden Zafer Partisi'nden Ankara'da Tarım

Ankara'da Tarım Protestosu

Protestosu

HABER MERKEZİ

Zafer Partisi, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesine ait Araştırma Çiftliğinin TOKİ’ye verilmesini protesto etti. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ Partisinin Ankara İl Teşkilatının hazır bulunduğu eylemde konuyla ilgili basın açıklaması yaptı.

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesine ait Araştırma Çiftliğinin önünde basın açıklaması yapan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “İnşaatlar dikip yarın onu mu yiyeceksiniz?" diyerek bunları yapanlardan mahkeme önünde hesap soracakları- nı ifade etti.

Araştırma Çiftliğinin önüne partisinin Ankara İl Teşkilatı ile gelen Özdağ şunları söyledi: Türkiye’nin elindeki bütün kaynakları Türk insanının aç kalmaması için harca- ması gerekirken 10 milyon yabancıyı, 3 milyon Suriyeliyi Suriye’de besleyen sorumsuz,

izansız saray rejimi şimdi de Türk hayvancılığının eğitim merkezlerinden birisini utan- madan inşaat alanına çeviriyor.”

“Bunlar verimli topraklar. Bunlar Türkiye’nin geleceğini, Türk insanının geleceğini kurtaracak topraklar. Buralara inşaatlar dikip yarın onu mu yiyeceksiniz?”

SÖZÜMÜZÜ TUTUYORUZ

Zafer Partisi Ankara İl Başkanı Tuğba Demirbağ milletimize verdiğimiz sözü tutu- yoruz diyerek şöyle konuştu : Basın yoluyla Ankara'yı ilgilendiren her sorunu her ko- şulda dile getireceğimizi ifade etmiştim. Bugün burada Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesine ait Araştırma Çiftliğinin TOKİ’ye verilmesini protesto ediyoruz. Bundan sonrada her türlü talan ve yağmaya milletimizin menfaatleri doğrultusunda dur diyeceğiz.

ERBAKAN: EKONOMİYİ DÜZE ÇIKARACAK PROJELERİMİZ HAZIR

İstanbul’da 1685 düzensiz göçmen yakalandı

MESLEKTE 50 YIL ONUR GÜNÜ'NDE OĞUZHAN KAVAKLI'YA ÖDÜL VERİLDİ

ANKARA, (DHA) - Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, iktidara geldiklerinde eko- nomiyi düze çıkaracak projelerinin hazır olduğu- nu söyleyerek, “Yeniden Refah iktidarında ‘Milli Kaynak Paketleri’ var, ‘önce millet, önce ezilenler, önce mazlumlar anlayışı var” dedi.

Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan, Atatürk Kapalı Spor Salonunda gerçekleştiri- len Sakarya İl Başkanlığı 2’nci Olağan Kongresi ve Gençlik Şöleni’nde konuştu. Dünyada tarım- da kendi kendine yeten birkaç ülkeden biri olan Türkiye’nin yanlış tarım politikaları sonucu itha- lata bağımlı hale getirildiğini ifade eden Erbakan,

“En temel tarım ürünlerini bile ithal etmek mec- buriyetinde kalıyoruz. Şimdi de bakanlığın açıkla- dığına göre 400 bin ton pancar şekeri ithal edile- cek. Üstelik de gümrük vergileri sıfırlanmış. Hiçbir vergi alınmayacak, hiçbir maliyete katlanılmaya- cak. Kamunun Şeker fabrikalarının üretim kapa- sitesini yüzde 50’nin altına düşürdüler, 14 şeker fabrikasını sattılar. Pancar üreticisine kota koydu- lar. Bütün bunların sonunda Türkiye şekerini dahi ithal edecek duruma düştü” diye konuştu.

‘MİLLİ KAYNAK PAKETLERİ VAR’

Fatih Erbakan, iktidara geldiklerinde ekono- miyi düze çıkaracak projelerinin hazır olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Yeniden Refah iktidarında borç yok, zam yok, vergi artışı yok, israf yok, işsizlik yok. Yeniden Refah iktidarında ‘Milli Kaynak Paketleri’ var,

‘Önce Millet anlayışı, önce ezilenler, önce maz- lumlar anlayışı var. Memura işçiye emekliye yüz- de 100 maaş zammı var. Engelli ve emekli ma- aşının asgari ücret seviyesine çıkarılması var.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) mağdurları- na emeklilik hakkı var. Atanamayan öğretmenle- re atama var. Sadece iktidara yakın olanlara değil herkese refah var. Çünkü biz Milli Görüşüz, çünkü biz Yeniden Refahız.

İSTANBUL, (DHA) - İstanbul’da kaçak göç- menlere yönelik yapılan denetimlerde 1685 dü- zensiz göçmen yakalandı. Göçmenler işlemlerinin ardından sınır dışı edilmek üzere geri gönderim merkezine gönderilecek.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekipleri, yasa dışı yollarla Türkiye'ye gelen yabancı uyrukluların yakalanmasına yö- nelik dün İstanbul genelinde eş zamanlı dene- tim yaptı. Denetim sırasında yasal kalış hakları ol- mayan toplam 1685 düzensiz göçmen yakalandı.

Göçmenler işlemlerinin ardında sınır dışı edilmek üzere geri gönderme merkezine teslim edilecek.

Makro EkonoMi UzManı ÖngEl:

AltındA rekor gelebilir

İSTANBUL, (DHA) - Küresel piyasalar, ABD'de geçen hafta açıklanan iş gücü istatistiklerinin beklentileri aşmasının ardından bu hafta cuma günü açıklanacak ABD'nin enflasyon verisi ve per- şembe günü gerçekleştirilecek Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) toplantısına odaklandı. Gram altın fiyatı dolar/TL kurunun yeni haftaya da rekorla başlamasıyla yükseldi. Ons altın fiyatı içinse analistlerden peş peşe tahminler geldi. Makro Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Volkan Öngel, “Psikolojik sınır olan 1000 TL/gram seviye- sinin aşılması ile birlikte yeni rekorlar gelebilir” diye konuştu.

Kovid-19 pandemisinin dünyaya yayıldığı tarih olan 2020 yılı başlarında gramı 300 TL seviyelerinde olan altın, uluslararası fi- nans-emtia piyasalarında oluşan talebe bağlı olarak yukarı yönlü bir trend yakaladı. Nisan ayının son günlerinde hafif bir düşüş ya- şayan altın fiyatları mayıs ayının ikinci yarısından itibaren tekrar yükselmeye başladı.

“1000 TL/GRAM SEVİYELERİNİ GEÇMESİ MÜMKÜN”

Altının her zaman güvenli liman olarak görüldüğünü ve ge- leneksel bir yatırım aracı olarak popülerliğini korumaya devam ettiğini ifade eden Beykent Üniversitesi’nden Makro Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Volkan Öngel, “Haziranın 2’nci haftası da 982 TL seviyelerinden başlayan altının gramının yönü ons altın fiyatında yatay bir seyir izlense bile döviz tarafından gelen destekle birlik- te değerlendirildiğinde yukarı gözükmekte ve hafta sonuna ka- dar 1000 TL/gram seviyelerini geçmesi mümkün gibi gözükü- yor” dedi.

Öngel, “Psikolojik sınır olan 1000 TL/gram seviyesinin aşıl- ması ile birlikte yeni rekorların gelmesi de çok uzak değil gibi”

şeklinde konuştu.

HABER MERKEZİ

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Mezunları Vakfı (İLEV) tarafından, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Oğuzhan Kavaklı’ya, “Meslekte 50 Yıl Onur Günü Teşekkür Plaketi’’ veril- di. Ankara Üniversitesi Cebeci Yerleşkesi Avrupa Toplulukları Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATAUM) Konferans Salonu’nda

gerçekleştirilen törende konuşan İLEV Başkanı Ali İnandım, “Bir mesleğin varolu- şunun birinci koşulu, ustaların varlığıdır. Bir usta olarak mesleğinizde geride bıraktığı- nız 50 yılın onurunu bizimle paylaştığınız ve Türkiye’de iletişim alanının gelişmesi için gös- terdiğiniz çabalardan dolayı şükranlarımı- zı sunarız’’ dedi. Törende, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdülrezak

Altun, bir konuşma yaparak, gazetecilik eği- timinde uygulamanın önemine vurgu yaptı.

Prof. Dr. Altın, Fakültede uygulama atölye-

lerinde mesleki etkinliklerde başarılı çalışma-

lar yapıldığını söyledi. Programın sonunda

Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi

Bilgin, törene katılanlar onuruna cemiyetin

Üsküp Caddesi Çevre Sokaktaki merkezin-

de bir resepsiyon verdi.

(3)

Güncel 3

SONSÖZ

7 HAZİRAN 2022 SALI

İLAN VE REKLAM TARİFESİ

• Renkli bütün sayfalarda st/cm: 40 TL + KDV

• Siyah-Beyaz sayfalarda pazarlığa tabiidir.

• Bilanço, Genel Kurul, Tüzük, Sigorta, Acentelik, Fesihname vb. ilanların st/cm: 35 TL + KDV

Arşiv gazete bedeli 4 TL'dir

Yıl: 47 Sayı: 16441

07 HAZİRAN 2022 SALI

Dağıtım: TUNALI MEDYA LTD.ŞTİ.

Yayın Türü: Yerel Süreli Sözleşme Dışı Yazılara Ücret Ödenmez.

Gazete Basım Tarihi : 06 HAZİRAN 2022 PAZARTESİ SONSÖZ Gazetecilik Matbaacılık Reklamcılık İnş. San.

ve Tic. Ltd. Şti. Adına İmtiyaz Sahibi:

Abdi PEHLİVAN

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü : TANER GENÇ İstihbarat Şefi: Çavuş IŞIK

Görsel Yönetmen : Birsen Düzen İnternet Editörü: İbrahim Ethem ÜNAL

Spor Sorumlusu: Ali Yalçın ERCAN Hukuk Müşaviri: Av.Mehmet Necati YÜZER

İstanbul Temsilcisi Murat KENDİRLİ (0532) 521 62 17 İzmir Danışmanı Oğuzhan KAVAKLI (0542) 422 71 80 Karadeniz Temsilcisi

Kemalettin TANGAL (0544) 397 92 51 Sivas Temsilcisi Yurdal EPSİLELİ (0546) 889 58 58

MERKEZ:

İvedik OSB Mah.1341.Cad. Matbaacılar Sitesi No: 56 Yenimahalle/ANKARA

Tel: (0312) 312 12 82-310 51 88 Faks: (0312) 310 60 70

HABER MERKEZİ:

İvedik OSB Matbaacılar Sitesi 1341. Cadde No: 56-58 Yenimahalle/ANKARA

Tel: (0312) 394 57 71 Fax: (0312) 394 57 74 •

BASKI ADRESİ Büğdüz Mah. Yıldırım Beyazıt Cad.

No:22C Akyurt/ANKARA

Geçtiğimiz eylül ayından beri ben enflasyonun iktida- rın bilinçli bir şekilde uygula- dığı enflasyonist politikalar sonucunda ortaya çıktığını anlatmaya çalışıyordum ne- ticede Nureddin Nebati çıktı ve bunu itiraf etti, Türkiye’de ekonomi yönetiminin enflas- yonu düşürmek için sert ted- birler almak yerine büyüme- yi tercih ettiğini söyledi.

Hep derim, anlatırım enf- lasyon bir tercihtir iktidarlar enflasyonist politikalar uygu- ladıkları zaman ortaya dai- ma enflasyon olgusu çıkar.

İktidarların enflasyonist politikalar uygulamasının bir- çok sebebi vardır ama ge- nellikle beceriksiz ve kötü yönetim sonucunda bütçe

gelirleri yetmez, israfa ve he- veskâr harcamalara para dayanmaz, iktidarlar da ko- lay yolu seçer bol bol para basar, ödemelerini yapar- lar sonuçta enflasyon orta- ya çıkar.

Konuşmasında birde eko- nomi ve matematik bilme- yen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 2022 sonu için yüzde 48-49, 2023 sonu içinse yüzde 19,9’luk enflas- yon tahminini paylaşmış. Ar- kadaşın enflasyon tahmini yapabilecek yeterlilikte eko- nometri, ekonomi ve hatta matematik bilmediği ortada muhtemelen TÜİK’in olağa- nüstü becerisine güveniyor olmalı…

Ama TÜİK rakamlarına

göre bile bu yılın ilk 5 ayında enflasyon artmış 35,64 ge- ride de daha 7 ay var ama yılsonu enflasyonu enflasyon ile mücadele programı uy- gulamadan yüzde 48 – 49 bandına düşecekmiş, gel de gülme.

Doğru iktidar isterse enf- lasyonu düşürür ama bunun için enflasyonist politikalar uygulamaktan vazgeçme- si, para basmayı kesmesi, fa- izleri artırıp dolaşımdaki fazla parayı çekmesi gerekir. Sıkı maliye ve para politikala- rı uygularlarsa uyguladıkları politikaların sertliğine ve cid- diliğine bağlı olarak enflas- yon hızlı bir şekilde düşer.

Ama seçimlere hepi topu bir yıl kalmışken bu iktida-

rın sıkı maliye ve para politi- kaları uygulayabilecek istek, güç ve imkânı var mı? Asıl soru bu…

Bu arada topu yok petrol fiyatları arttı yok gaz işine de getirmesinler!

Bakın petrol 2008 yılında da 100 doların üzerine çık- mış yıl boyunca da 100 do- ların üzerinde kalmış arada 140 doların üzerinde bir zirve de yapmıştı. 2011 başından 2014 sonuna kadar da pet- rol hep100 dolar seviyesinin üzerinde kalmış, 120 doların üzerine kadar da çıkmıştı.

Petrolün bu kadar yüksel- diği o dönemde Türkiye’de enflasyon:

Tablodan da görüldüğü üzere petrol fiyatları uçtuğu

halde enflasyonda sadece kısıtlı bir etki olmuş, enflasyon sadece 2008 ve 2011 yılların- da iki haneye çıkmış. İktidar gene AKP iktidarı demek ki o dönemde enflasyonist po- litikalar uygulamadıkları için enflasyon olmamış!

Bu yüzdende petrol fiyat- ları uçtu, enflasyon o yüzden arttı masalına asla kanma- yın…

Ekonomi ve Ekoloji Dünyası

NEBATİ DEDİĞİME GELDİ Murat Sururi Özbülbül

mozbulbul@yahoo.com

Başkent’in 3. teknoloji Başkent’in 3. teknoloji merkezi açılıyor

merkezi açılıyor Öğretici: Ocak'tan itibaren her çalışanın

bir maaşı eridi!

ANKARA, (DHA) - Ankara (Haber Merkezi)- BASK Genel Başkanı Mehmet Alper ÖĞRETİCİ enflasyon kayıpları ile ilgili açıklamalarda bulun- du. Ocak ayından itibaren enflasyon kayıpları ne- deniyle her çalışanın bir maaşının eridiğini ifade etti. Açıklamaları şöyle;

Ocak ayında 6.087 TL alan 9/1 memurun 5 ay- lık enflasyon kaybı 5.408 TL, Ocak ayında 6.903 TL alan 7/1 öğretmenin 5 aylık enflasyon kaybı 6.147 TL, Ocak ayında 6.678 TL alan 12/1 hemşirenin 5 aylık enflasyon kaybı ise 5.947 TL’dir. Haziran ayı kaybı da eklendiğinde her çalışanın bir maaşından fazla enflasyon kaybı oluşmuş durumdadır.

Kaldı ki asıl önemli olan bu enflasyonun ger- çeklerle uyuşmayan TUİK enflasyonuna göre ol- masıdır. Gerçekte hissedilen enflasyon daha fazla olduğu için aslında çalışanların kayıpları çok daha fazladır.

Sadece bu yıl değil geçmiş dönem toplu söz- leşmelere baktığımızda kamu çalışanları her za- man TUİK enflasyonun altında kalmıştır. Ocak ayında bile toplu sözleşme gereği alınacak artış SADECE % 5 iken 2021 yılının ikinci yarısında enf- lasyon altında kalındığı için yaklaşık %22.5 enflas- yon farkı alınmıştır.

Enflasyon farkları geçmiş dönemi karşılama- dığı için oluşan kayıplar çalışanların cebinden çık- maktadır. Temmuz ayında verilecek olan enf- lasyon farkından önce yıllardan itibaren oluşan kayıplar telafi edilmelidir.

YETKİLİ ama etkisiz sendikalar ses çıkarma- sa da memurun açlık sınırına getirilmesini kabul etmeyecek, her platformda kamu çalışanları ve emeklilerinin sesini haykırmaya BASK olarak de- vam edeceğiz.

tÜrkİYe gAZeteCİler konFederASYonU MeClİS’e “bASIn kAnUnU”ndAkİ

deĞİŞİklİklere İlİŞkİn tbMM’Ye rAPor SUndU

HABER MERKEZİ

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu tarafından, "Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"ne ilişkin olarak ha- zırlanan rapor, TBMM Dijital Mecralar Komisyonu'na sunuldu.

Raporun, Basın İlan Kurumu mev- zuatı ile ilgili bölümü, Basın İlan Kurumu Genel Kurulu Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mustafa Arslan'ın katkılarıy- la hazırlanırken, tamamının TBMM Dijital Mecralar Komisyonuna sunumu, TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı tarafından yapıldı.

Hüseyin Yayman Başkanlığında TBMM'de bir araya gelen Dijital Mecralar Komisyonu'nun toplantısı yaklaşık 15 saat sürdü. Komisyon üyelerinin yanı sıra çok sayıda konuk milletvekilinin de ka- tıldığı komisyon toplantısında, "Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"ne iliş- kin rapor sunan TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı, yapılan düzenlemede, basın

özgürlüğünü engelleme riski bulunan maddelerin yeniden ele alınması gerek- tiğini vurguladı. Kolaylı, "Dikkat edil- mesi gereken bir diğer konu, İnternet Medyası'na gerekli desteklerin ve hakla- rın verilmesi, bu yapılırken de yazılı bası- nın kazanılmış haklarının korunmasına özen gösterilmesidir" dedi.

Basın İlan Kurumu Anadolu Gazete Sahipleri temsilcisi Mustafa Arslan da,

"Teklifin resmi ilanlarla ilgili düzenleme içeren bölümü, mevcut resmi ilan pasta- sını kısmen genişletme amacı taşısa da, yazılı basına ayrılan payın, internet haber sitelerine bölüştürülmesi gibi bir sonuç getirdiği endişesi yaşanmaktadır" dedi.

Basın İlan Kurumu Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mustafa Arslan ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Koordinatörü Sinan Tunç'un yanı sıra çok sayıda basın meslek örgütü tem- silcisinin katıldığı TBMM Dijital Mecralar Komisyon toplantısında, TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı tarafından kapsam- lı rapor sunuldu.

Başkan MansUr Yavaş’tan gEnçlErE MüjdE

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Çağı yakalamış ve gençlere alan açmış bir Başkent miras bırakacağız” dedi..

HABER MERKEZİ

Hizmet anlayışında dijital dönüşüm başlatan Ankara Büyükşehir Belediyesi, Başkent’te özellikle istihdama katkı sağ- layacak ve genç girişimcilere destek ola- cak çalışmalara hız verdi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş tarafından hayata geçirilen ‘BLD 4.0’ uygulamalarıyla Başkentlileri bu- luşturan ABB; Kuzey Yıldızı ve Dikmen Teknoloji Köprüsü’nden sonra 3’üncü teknoloji merkezini ANSERA Alışveriş Merkezi içinde açmaya hazırlanıyor.

GELECEĞİN MESLEKLERİ:

METAVERSE, ROBOTİK KODLAMA, KRİPTOLOJİ...

Gençlere müjdeyi sosyal medya he- sapları üzerinden yaptığı paylaşımla ve- ren ABB Başkanı Mansur Yavaş, “Çağı yakalamış ve gençlere alan açmış bir Başkent miras bırakacağız. Ankara’mıza 3. Teknoloji Merkezimiz TechBridge Akademi’yi kazandırıyoruz. Gençlerimiz için robotik kodlama, yapay zeka, 3D mo- delleme, metaverse eğitimi gibi pek çok alanda Ansera’da hizmete başlıyoruz”

dedi.

Ankara’da bilişim sektörünün geliş- mesine katkı sağlamak amacıyla kurulan ve ücretsiz hizmet verecek “TechBridge Akademi”de; dijital çağın en popüler eği- timleri uzman eğitmenler tarafından hem teorik hem de pratik olarak verilecek.

Akademinin kapılarını bilişim me- raklısı gençlere haziran ayı içinde aça- cak olan ABB; metaverse eğitiminden oyun geliştirmeye, kriptolojiden robo- tik kodlamaya kadar geleceğin meslek- leri ile buluşturacağı genç girişimcilerin dünyaya açılmasını da sağlayacak. Özel eğitim üssü, 22 üst düzey eğitime yöne- lik akademik çalışmalara da ev sahipli- ği yapacak.

SON TEKNOLOJİ GREEN BOX VE WHİTE BOX STÜDYOSU DA YER ALIYOR

Silikon Vadisi modeli örnek alınarak kurulan TechBridge Akademi, eğitimlere uygun modern cihazlarla da donatıldı.

250 kişilik kapasiteye sahip olan Akademi’de ayrıca Greenbox, White Box Eğitim Stüdyosu, akıllı tahtalar, konfe- rans salonu, dinlenme alanları ve basit spor aktivitelerinin yapılabileceği alanlar

oluşturuldu.

HEDEF: 3 YIL İÇİNDE 100 BİNİN ÜZERİNDE GENCİ DİJİTAL ENDÜSTRİYE KAZANDIRMAK Akademi’de açılacak kurslara katılma hakkı kazanan gençler, alacakları eğitim- lerin ardından bilişim sektöründe meslek sahibi olma şansını da yakalayabilecek.

ABB proje kapsamında Başkentli gençlere verilecek üst düzey teknolo- ji eğitimlerinin ardından 2-3 yıl içinde 100 binin üzerinde gencin dijital endüstrilere kazandırılmasını hedefliyor.

ANKARA,(DHA)- Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesi'ni (AŞTİ) milyonlarca lira zarara uğrat- tıkları suçlamasıyla 33 sanık hakkında açılan davada, 'zincirleme zimmet' su- çundan 1 sanığa 9 yıl 4 ay 15 gün, 3 sa- nığa 11 yıl 3 ay hapis cezası verildi, 29 sanık ise delil yetersizliğinden bera- at etti.

Kooperatifte 2017 yılına kadar yö- neticilik yapan Dursun Canpolat’ın, 2019 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği suç duyuru- su dilekçesinde; kooperatifin faali- yet konusunun otogara gelen yolcu- ların ücretsiz biçimde şehir içi servis

hizmetlerinin karşılanması olduğu- nu, söz konusu hizmetin mevcut servis araçlarıyla sağlandığını, bu hizmetin sağlanması için gerekli olan giderlerin otogara giriş yapan her otobüsten alı- nan ücret ile kooperatifin işletmeciliği- ni üstlendiği AŞTİ içindeki kafe ve res- toran gelirlerinden sağlandığını belirtti.

Dilekçede, giderler düşüldükten son- ra arta kalan paranın kooperatif üyeleri arasında eşit şekilde dağıtıldığı; ancak 2014 yılından sonra kooperatif üyeleri- ne para dağıtılmadığı, giderlerin oldu- ğundan fazla gösterilerek, kooperatifin zarara uğratıldığı ve bazı yöneticilerin zimmetine para geçirdiğini iddia etti.

aştİ'dEki MilYonlUk

aştİ'dEki MilYonlUk

vUrgUnda 4 sanığa

vUrgUnda 4 sanığa

'ziMMEt' sUçUndan

'ziMMEt' sUçUndan

hapis cEzası

hapis cEzası

(4)

4 Yerel 7 HAZİRAN 2022 SALI SONSÖZ

1. Kimyasal olarak enerjinin depo edildiği akümülatörün ürettiği elektrik...

2. Binek hayvanlarının sırtına konu- lan, oturmaya yarayan nesne.. Katman...

Sesin bir yere çarpıp geri dönmesi, yan- kılanması; yankı... 3. Fermiyum ele- mentinin simgesi... Boksta kolun bü- külmesiyle yapılan bir yumruk vuruş biçimi... Güvercinlerden, korularda ya- şayan, eti için avlanan, boz renkli bir kuş... 4. Kimyasal veya fiziksel durumu değişiklikler gösteren, rengini içinde- ki maden, tuz ve oksitlerden alan sert ve katı madde... Ansızın ortaya çıkan...

Teknik, sanayi, endüstri... Türk alfa- besinin dördüncü harfinin adı, okunu- şu... 5. Anmak işi... Herhangi bir kimse veya konuda hiçbir kötü düşünce bes- lememe, hüsnüniyet... 6. Arap harfle- rinin en çok kullanılan el yazısı biçimi (eski)... Dar ve kalınca tahta... Özel yer...

7. Bir düşünceyi anlatan bir veya birkaç cümlelik söz... Yumurtasını atarak za- yıflamış uskumru balığı... Bozma, fes- hetme, kesme, ayırma, koparma (eski)...

8. Değişik renkli üst üste iki katmandan oluşan ve üstteki katmanına kabartma bir desen yapılan değerli taş... Erzurum iline bağlı ilçelerden biri... Talyum ele- mentinin simgesi... 9. Adanmak işi...

Aktinyum elementinin simgesi...

Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan

kişilerden oluşan topluluk... 10. İyice...

Satın alma ve satma işi, alım satım, muamele... 11. Baba... Hastalığın ne ol- duğunu araştırıp ortaya koyma, tanı- lama, teşhis... Almak işi... 12. Toryum elementinin simgesi... Orsalamak işi...

Polonya halkından veya bu halkın so- yundan olan kimse... 13. Çevrilmiş, sı- nırlanmış (eski)... Iraksamak işi, istibat...

14. Geçmişte yaşanmış çeşitli olaylar- dan belleğin sakladığı her türlü iz, ha- tıra... Ağır ağır konuşan (kimse) (halk ağzı)... Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geç- mesiyle oluşan ürünlerin genel adı... 15.

Keklemek işi... Kütahya iline bağlı ilçe- lerden biri...

1. Söz konusu işi artık yapmaz ol- mak... 2. Uymak işi, intibak, riayet, te- baiyet, tevafuk... Tapınak (eski)...

3. Renyum elementinin simgesi...

Önemsemeyerek... Hıçkırırken boğaz- dan çıkan ses... 4. İçinden su akıtmak için toprağı kazarak yapılan açık oluk, arık... Turunç... Ateş (eski)... 5. Boyun eğen, kendini başkasının buyruğuna bırakan (eski)... Bırakılmış, geriye kal- mış (eski)... 6. Yeni bir bestecilik çığırına göre, ton ve makam temeline bağlı kal- madan oluşturulan (beste)... Bir şeyin

birdenbire hatırlandığını veya kavran- dığını anlatan bir söz... Bronşların da- ralmasından ileri gelen nefes darlığı...

7. Ötürü (eski)... Birbirini kesen iki yü- zey veya aynı noktadan çıkan iki yarım doğrunun oluşturduğu geometrik bi- çim, zaviye... Çocuğu olan kadın, anne...

Koyun, kuzu vb. hayvanların çıkardı- ğı ses... 8. Genellikle çocuk oyunların- da baş olan, diğer çocuklara veya gruba karşı cezasını çekmek ve bundan kur- tulmak için tek başına bütün sorumlu- luğu üzerine alan çocuk, oyun ebesi...

Özenlilik... 9. Gam dizisinde "sol" ile "si"

arasındaki ses... Uyarma özelliği olan, uyaran, münebbih... Kolun dirsekten parmaklara kadar olan bölümü (eski)...

10. Ahırdaş... Osmiyum elementinin simgesi... Güzel kokulu bir tür küçük kavun... 11. Plastik, cam vb. maddeler- den yapılmış ağzı geniş, çeşitli boylar- da kap... Avı çok olan yer, av yeri... 12. Bir tür yaban mersini... Çok önemli (eski)...

Bir şeyin doğru olduğunu belirtmek için yapılan işaret (eski).... 13. Oy (eski)...

Kınama, üzüntü, nefret bildiren bir söz...

Aralamak işi... 14. Çatladığında kabuğu iki çenete ayrılan (meyve)... Güvenli... 15.

Güzel görünmeye çalışan, süse düşkün, kırıtan... Klişe yapılan yer (eski)...

BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 6. SAYFADA

Günlük Bulmaca

Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanmıştır

http://tdk.org.tr bulmaca@tdk.org.tr

SOLDAN SAĞA

YUKARIDAN AŞAĞIYA

Öğrencisinden mezununa, çift - çisinden tüccarına, esnafından tü- keticisine kadar Türkiye’de borcu olmayan neredeyse hiç kimse yok

Genç işsiz sayımızda rekor üstü- ne rekor kırılıyor. Ülkemizde açlık sı- nırının altında çalışan milyonlarca vatandaş var. 280 bin genç haciz kıskacında 

Her yıl yüzbinlerce öğrencinin yüksek öğrenim sürecinde kullan- dığı ve Kredi Yurtlar Kurumu'nca (KYK) verilen krediler, mezuniyetten sonra öğrencilerin belini büküyor.

Bilindiği gibi öğrencilerin mezun ol- duktan sonra 2 yıl içinde bu borçla- rını ödemeye başlaması gerekiyor.

Ancak üniversite mezunları iş bu-

lamadıkları için bu borçlarını öde- mekte zorluk çekiyor.  

İşsiz gençler öğrenim kredi- si borçlarının ötelenmesini istiyor.

2006 yılından 2019’a kadar borç er- teleyenler yüzde 416 oranında artış gösterdi. Görüldüğü gibi borç erte- lemesi isteyen ya da borç ertele- yenlerde rekor artış yaşanıyor.

Cumhuriyet Halk Partisi Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytan- cıoğlu Türkiye’de yaklaşık 5 milyon kişinin öğrenim kredisi borçlusu bu- lunduğunu ve bunun 300 bininin ic- ralık durumda olduğunu belirterek bu duruma adil, kalıcı bir çözüm getirilmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin genç işsiz sayısında

rekorlar kırdığını vurgulayan Doç.

Dr. Gaytancıoğlu ülkenin kötü yö- netilmesinin bütün yükünün vatan- daşların sırtına yüklendiğini, genç- ler için üniversite diplomasının artık iş kapısını değil yeni bir borç kapısını açtığını ifade etti,

İşsizlik ise aldı başını gidiyor. Ge- çen yıla göre iş ilanları yüzde 30 oranında düştü. İşkur’un iş ilanı du- varları boş kaldı. 2019’un ilk 6 ayın- da iş ilanı 1 milyon 75 bini buluyor- du.  Resmi verilere göre  geçen yıl 688 bin kişi iş buldu. Bu yıl ise ancak 384 bin kişi iş bulabildi. İse yerleşti- rilenlerin sayısı neredeyse yarı yarı- ya azaldı.

Üniversite mezunu gençler işsiz-

ler ordusuna katıldı.  Önemli bölüm- lerden mezun gençler asgari ücret- le işe başlamak zorunda bırakıldılar.

Arkeoloji mezunlarının yüzde 76’sı, Diş hekimliği mezunlarının yüzde 39’4’ü, İşletme mezunlarının yüzde 66’ü, matematik mezunlarının yüz- de 61’i ve Uluslar arası ilişkiler me- zunlarının yüzde 67’si asgari ücretle işbaşı yapmak zorunda kaldı.

İhtiyaç kredisi borçluları da artı- yor. Türkiye’de İlk kez kredi  çeken- ler  yüzde 8 kat artış gösterdi. Salgı- nın etkisini gösterdiği Nisan ayında 920 bin kişi kredi çekti. Daha önce ayda 120 bin kişi kredi çekiyordu.

Normalleşme sürecinde “ ucuz kre- di” muslukları açılınca vatandaşın

borcu da 720 milyar liraya ulaştı.

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi'nin Nisan ayı raporuna göre, bankaların vatandaşa kullan- dırdığı bireysel kredi hacmi bir yılda 122 milyar lira artışla 642 milyar lira- ya dayandı.

Sadece mezun gençler mi, ihti- yaç kredisi kullananlar mı borçlarını ödeyemiyor. Tabii ki hayır. Esnaf da kredisini ödeyemiyor. 

Salgın boyunca kapalı kalan es- nafın kredi ve kira borcu arttı. Yük- sek kiralara direnemeyen mağa- zalar bir bir kapanıyor. Esnaf salgın öncesi günleri mumla arar oldu.

Külahıma anlat

BORCU OLMAYAN KİMSE KALMADI KÜLAHLIOĞLU Cafer Kıyı bankacılığı yani, off shore bankacı-

lık İngilizcesi (Tax Havens) olan vergi cenne- ti sık sık duyduğumuz kavramlardır. Vergi cen- netleri, ülke dışında sağlanan fonların, ülke dışında değerlendirilmesidir. Buradaki işlem- ler bankacılığın sıkı yasal denetimi dışında- dır. Vergileme işlemleri diğer mevduat ban- kacılık işlemlerine göre daha avantajlıdır. Bu nedenle de bu yerlere vergi cennetleri de- nilmektedir. Bu bankalarda değerlendirilen mevduatlara da off shore hesap denilmek- tedir. Son zamanlarda çokça yazılıp çizildiği gibi, genelde yasadışı yollardan elde edilen;

rüşvet, yolsuzluk, uyuşturucu, silah ticareti ve kaçakçılık gibi yasal olmayan gelirlerin bu tür bankalarda tutulduğu bilinmektedir. Bu ülke- ler açıklanmış olsaydı Isle Of Man yani son 4 yıldır iktidar ile muhalefet arasında tartışılan meşhur Man Adası belgeleri de tartışma ko- nusu olmayacaktı!

KIYI BANKACILIĞININ KURULU OLDUĞU YERLER

Vikipedi Özgür Ansiklopedi’nin vergi cen- neti maddesine göre; vergi cenneti olarak tanımlanan yerlerin en bilinenleri; ‘’Bahama Adaları, Panama, Bermuda, Liechtenstein, Cayman adaları, Bahreyn, Andorra, Guern- sey, Isle of Man İngiliz Virgin Adaları, Aruba, Dublin, Malta, Singapur ve Kuzey Kıbrıs’’ ola- rak sayılmaktadır.

Avrupa Birliği (AB)’nin kara listeye aldı- ğı vergi cennetleri ise; ‘’Amerikan Samoa- sı, ABD Virjin Adaları, Cayman Adaları, Fiji, Guam, Umman, Palau, Panama, Samoa, Seyşeller,Trinidad, Tobago, Umman ve Vanu- atu’dur.

AB Vergi Cennetleri Gri Listesi ise şu şekil- de; Angola, Avustralya, Bosna Hersek, Bots- vana, Esvatini, Ürdün, Maldivler, Fas, Moğo- listan, Namibya, Saint Lucia,Tayland ve Türkiye.’’

Son olarak 31 Aralık 2020 itibariyle yapı- lan güncelleme ile şu ülkeler listeden çıka- rılmıştır: ‘’Antigua ve Barbuda, Bahamalar, Barbados, Belize, Bermuda, Cayman Ada- ları, Cook Adaları, Curaçao, Ermenistan, Ka- radağ, İngiliz Virgin Adaları, Marshall Adala- rı, Nauru, Niue, Saint Kitts ve Nevis, Yeşil Burun Adaları ve Vietnam.’’

Türkiye 31 Aralık 2020'te kadar AB'nin iş birliği konusundaki tüm kriterlerini sağlaya- cak düzenlemeleri uygulamaya geçirmeyi taahhüt etmiştir. Bu durum özellikle otomatik bilgi değişimi sürecine ilişkin taahhütleri içer-

mektedir. Türkiye, otomatik bilgi değişimine ilişkin mevzuat düzenlemelerini yerine getir- miş olmasına rağmen, gerekli teknik alt yapı- nın kurulması için uğraşılmaktadır.

KIYI BANKALARI NİÇİN TERCİH EDİLİR?

Vergi Cenneti ülkelerinde kurulu olan kıyı bankalarına off shore hesap açma nedenleri genel olarak kanunsuz ve karar para olarak tabir edilen yasa dışı işlemlerden elde edilen gelirler olduğu yaygın görüş olmakla birlikte, daha anlayışla kabul edilebilir nedenler de bulunmaktadır. Bunlar;

Ülke yönete politik kişi ve kurumların politik tercihleri nedeniyle varlıkları,

Kişi ve kurumların kazanç veya varlıklarına Devletten veya aile ve yakınlardan gizlemeleri,

Açılmış veya açılacak davalara karşı ka- zanç ve servetlerini gizleme ve korumaları,

Gelirlerini düşük vergi veya hiç vergi ver- memek şeklinde elde etmek istemeleri,

Bürokratik engellere takılmadan daha hız- lı ve kolay işlem yapmadan yararlanmaları,

Daha yüksek faiz olanağından yararlan- maları,

Bu bankaların mevduat bankalarından daha uygun kredi olanakları sağlamaları,

Merkez bankalarına karşılık yatırma ve si- gorta fonu primii ödememeleri,

Finansal bilgi paylaşımına kapalı olmaları, Şeklide sayılmaktadır.

Yukarıda sayılan bir nebze de olsa ma- sum görülebilecek işlerin yanında rüşvet, yol- suzluk ve kara para aklama, uyuşturucu, si- lah kaçakçılığı, kumar ve her türlü yasa dışı para aktarmaları da maalesef bu yerlerde yapıldığı artık gün yüzüne çıkmıştır.

KIYI BANKACILIĞI RİSKLERİ VE DÜŞÜNÜLEN ÖNLEMLER

Kıyı bankacılığının denetim zafi yet, dev- let kontrolü dışında oluşu nedenleriyle birçok riskleri de bulunmaktadır. Bu riskler;

Denetimleri yok veya çok az olması, yö- neticileri ve kurucularının niteliklerinin tartış- malı olmaları,

Kara para ve yasal olmayan para trans- ferlerini kolaylaştıran yapıya sahip olmaları,

Sigorta kapsamında olmadıkları için devlet güvencesinde ve denetimi dışında olmaları,

Bankanın içinin boşaltılması veya batma riskinin olması,

Merkez bankaları denetimi dışında olduk- ları, kanuni karşılık toplayamadığı için para politikası araçlarının etkisiz olmaması,

Şeklinde sıralanabilir.

Son yıllarda bu bankalara yönelik yeni düzenlemeler de seslendirilmeye başlandı.

Mahremiyet ve gizlilik konuları da gelişen tek- noloji ve açık toplum gibi gelişen anlayışlar nedenleriyle eskisi kadar korunamıyor. Hesap ve işlemlerinin gizliliği konusunda özel bir üs- tünlüğü bulunan İsviçre Bankaları bile fazla direnemeyecekleri görülmektedir.

TÜRKİYE’DE KIYI BANKACILIĞI

Türkiye serbest piyasa ekonomisi uygu- layan fi nansal işlemlerin Bankalar Kanunu, Merkez Bankası Kanunu, Sermaye Piyasa- sı Kanunu, Vergi Kanunları ve Serbest Bölge- ler Kanunu ve bir yığın fi nansal mevzuat dü- zenlemelerine göre yapılmaktadır. Bu yönü ile de kıyı bankacılığı uygulaması doğrudan yoktur. Ama yasaların yasakladığı bir düzen- lemede yoktur. Off shore bankacılık faaliyet- leri serbest bölgelerin kurulduğu yerlerde faaliyet göstermeleri mümkün olmakla birlik- te; 5411 sayılı Bankalar Kanunu’nun 14’ncü maddesi ‘’sınır ötesi faaliyetler’ başlığı ile; ‘’

Türkiye’de kurulan bankaların, kıyı bankacı- lığı bölgeleri de dâhil olmak üzere yurt dışın- da şube veya temsilcilik açmaları, ortaklık kurmaları veya kurulmuş ortaklıklara katılma- ları, bu Kanunda yer alan kurumsal yönetim hükümleri ile koruyucu hükümlere ve Kurul- ca belirlenecek esaslara uyulması kaydıyla Kurulun iznine tâbidir’’ düzenlemesi de disip- line edici bir düzenleme olarak karşımıza çık- maktadır.

Serbest Bölgeler, ülkede geçerli ticari, mali ve iktisadi alanlara ilişkin hukuki ve ida- ri düzenlemelerin uygulanmadığı veya kıs- men uygulandığı, sınai ve ticari faaliyetler için daha geniş teşviklerin tanındığı ve fi ziki olarak ülkenin gümrük alanı dışı sayıldığı için bankacılık faaliyetleri de mevduat banka- cılığı mevzuatı dışındadır. Serbest bölgelerde bulunan mallar doğal olarak paralar da he- nüz ithal edilmiş sayılmadıkları için milli değil- dirler. Vergi, gümrük ve fi nansal yasal düzen- lemeler kapsamında Türkiye Gümrük sahası içinde sayılmamaktadırlar.

Buna göre, Ülkemizde serbest bölgelerde kıyı bankacılığı faaliyeti sayılabilecek banka- ların kurulması veya şube açmaları ve bun- ların faaliyet alanlarına ilişkin fi nansal rapor- lama ve denetim usulleri ve faaliyetlerinin geçici veya tamamen durdurulması husus- ları Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Ku- rulu’nun kurul kararına bağlandığı için kıyı bankacılığı faaliyetleri ülkemizde nispeten

denetim altına alınmıştır.

Uygulama böyle mi diyeceksiniz? Hiç zan- netmiyoruz. Var olan kanun hükümleri bile uygulanmazken yukarıdaki düzenlemelerinin de Türkiye’deki diğer kanunlar gibi uygulan- madığı da bilinmektedir.

VERGİ CENNETİ GELİRLERİNDE 16 YILDAN BERİ VERGİ ALNAMIYORİ

5520 sayılı Yeni Kurumlar Vergisi Kanunu 21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gaze- tede yayınlanarak 01.01.2006 tarihinde yü- rürlüğe girdi. Kanunun 30/7’nci maddesi ile getirilen ‘’Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı ver- gilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadı- ğı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle (700 Sayılı KHK'nın 173 üncü maddesiyle değişen ibare; Yürür- lük:09.07.2018) Cumhurbaşkanınca ilan edi- len ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara (tam mükellef kurumla- rın bu nitelikteki ülkelerde bulunan iş yerle- ri dahil) nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödemeler üzerin- den, bu ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine veya ödeme yapılan kurumun mükellef olup olmadığına bakılmaksızın % 30 oranında vergi kesintisi yapılır.’’ Düzenlemesi de aynı tarihte yürürlüğe girmiş oldu.

Aradan tam 16 yıl geçti 17’nci yılına gir- dik. Vergi cenneti olarak bilinen bu ülkelerde elde edilen gelirlerin yüzde 30 oranında ver- gilendirilmeleri için Bu ülkelerin adları açık- lanması gerekmektedir. Cumhurbaşkanı Hü- kümet Sistemi yürürlüğe girmeden Bakanlar Kurulu tarafından şimdi ise Cumhurbaşkanı tarafından Cumhurbaşkanı Kararı ile açıklan- ması gereken bu ülke adları açıklanmadığı için bu ülkelerde elde edilen gelir veya ka- zançlardan alınması gereken %30 oranında vergi de alınamıyor!

Vergi cenneti ülkeleri ve buralarda kurulu kıyı bankalarındaki off shore hesaplarda de- ğerlendirilen paralar, o ülkenin siyasileri ve onlarla iş ve kazanç birliği içinde olan iş in- sanlarının ve her türlü yasadışı paraların yatı- rıldığı yerlerdir. Ekonomik nedenlerle vergile- rini ödeyemeyecek halde olan esnaf tüccar yüksek vergilerini ödemekte zorlandığı bu ekonomik koşullarda Vergi Cenneti ülkeleri- nin adlarının açıklanmaması nedeniyle gelir- lerinin vergi dışı kalması suretiyle Devlet çok önemli bir gelirden yoksun kalmaktadır.

Vergide Sonsöz

VERGİ CENNETİ ÜLKELERİ AÇIKLANMADIĞI İÇİN OFFSHORE HESAPLAR VERGİ DIŞI! Sabri ARPAÇ

sabriarpacymm@gmail.com

Ankara Büyükşehir Belediyesi, AŞTİ’ye daha modern ve işlevsel bir görünüm kazandıracak yenileme çalışmalarında hızla ilerliyor. Sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı paylaşım- la Başkentliler kadar AŞTİ’yi kullanan tüm yolcu- ları da bilgilendiren ABB Başkanı Mansur Yavaş,

“Ankaralıların ve yolu Ankara’ya düşenlerin anı- larının şahidi AŞTİ’de yenileme çalışmalarımızın ilk etabını tamamladık. Diğer etapları da yıl so- nuna kadar tamamladığımızda büfeler ve gişeleri yeni görünüme kavuşturacak, ofis, kütüphane ve sergi alanlarını hizmetinize sunacağız” dedi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesi’ne (AŞTİ) daha modern ve konforlu bir görünüm kazandırmak amacıyla 27 Ocak 2021 tarihinde başlattığı yenile- me çalışmalarının ilk etabını tamamladı.

ABB Başkanı Mansur Yavaş sosyal medya he- saplarından yaptığı paylaşımla AŞTİ’deki geniş kapsamlı bakım-onarım ve yenileme çalışmala- rı hakkında Başkentliler kadar AŞTİ’yi kullanan tüm yolcuları da bilgilendirdi. Yavaş, “Ankaralıların

ve yolu Ankara’ya düşenlerin anılarının şahidi AŞTİ’de yenileme çalışmalarımızın ilk etabını ta- mamladık. Diğer etapları da yıl sonuna kadar ta- mamladığımızda büfeler ve gişeleri yeni görü- nüme kavuşturacak, ofis, kütüphane ve sergi alanlarını hizmetinize sunacağız” dedi.

YILLAR SONRA İLK YENİLEME ÇALIŞMASI Türkiye’nin en büyük otobüs terminallerinden

biri olan AŞTİ’de yıllar sonra başlatılan yenile- me çalışmaları ile ekonomik ömrünü tamamla- yan ısıtma, yangın merdivenleri, oturma grupları, tavan aydınlatma ve havalandırma sistemleri tek tek yenilendi. Kapılarını grafiti sanatçılarına aça- rak dış cephesinde de örnek bir çalışmaya imza atılan ve Başkent’e yakışır şekilde çehresi değişen AŞTİ’nin iç ve dış cepheleri de boyandı. AŞTİ içe- risinde yapıldığı günden bugüne kadar hiç bakım görmeyen, deforme olmuş yanıcı malzemeden imal edilmiş duvar kaplama panelleri kaldırıla- rak, yanmaz nitelikte çimento ve alçı esaslı cephe kaplama malzemeleri ile tüm iç cephe duvar kap- lamaları değiştirildi.

İKİNCİ ETAP ÇALIŞMALARI İLE BÜFE VE BİLET GİŞELERİ DE YENİLENECEK

İhalesi tamamlanan ve Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından haziran ayı içinde yapımına başlanacak ikinci etap yenileme çalışmaları kap- samında ise AŞTİ içerisinde yer alan otobüs yazı- haneleri ile büfeler tamamen yenilenerek, modern bir görünüme kavuşturulacak.

ANILARIN ŞAHİDİ AŞTİ’DE ÇOK GÜZEL ŞEYLER OLUYOR:

YENİLEME ÇALIŞMALARINDA İLK ETAP TAMAMLANDI ÇOCUKLAR ÇEVRE

GÜNÜNÜN TADINI ÇIKARDI

5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü hafta boyunca birbirin- den anlamlı et- kinliklerle kut- layan Altındağ Belediyesi, ço- cukların yü- zünü güldürdü.

Başkent Millet Bahçesi'ndeki et- kinliklere katılan ço- cuklar hem eğlendi, hem de öğrendi.

Başkent Millet Bahçesi çocukların neşesiyle renklendi. Hafta boyunca bir- birinden güzel etkinliklerle her yaştan Ankaralıya keyifli anlar yaşatan Altındağ Belediyesi, çocukların da neşe kayna- ğı oldu. Başkent Millet Bahçesi'nde bulu- nan, Türkiye'nin ilk sıfır atık eğitim mer- kezinde, çocuklara çevre bilinci aşılandı.

Çocuklar sıfır atık, katı atık, geri dönüşüm ve çevre koru-

ma gibi konu- larda bilgilen-

di. Sıfır Atık Simülasyon Merkezi'nde keyifli an- lar yaşayan ço- cukların neşe- si millet bahçesinde yankılandı.

GERİ DÖNÜŞÜM ŞAHESERLERİ

Çocukların atık malzemeleri de- ğerlendirerek ortaya çıkardığı kostüm- ler, görenlerin büyük beğenisini topla- dı. Becerileriyle herkesi şaşırtan çocuklar atık ayrıştırma ve geri dönüşüm konu- larında edindikleri bilgileri, tasarladıkları kostümlerle gözler önüne serdi.

GÜNÜNÜN TADINI ÇIKARDI

5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü hafta boyunca birbirin-

Bahçesi'ndeki et- kinliklere katılan ço- cuklar hem eğlendi, hem

Çocuklar sıfır atık, katı atık, geri dönüşüm ve çevre koru-

ma gibi konu- larda bilgilen-

di. Sıfır Atık Simülasyon Merkezi'nde keyifli an- lar yaşayan ço- cukların neşe- si millet bahçesinde yankılandı.

GERİ DÖNÜŞÜM

(5)

SONSÖZ 5

7 HAZİRAN 2022 SALI Güncel

ANKARA- ZMO Yöne- tim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, 5 Hazi- ran Dünya Çevre Günü dolayısıyla doğa ve eko- sisteme yönelik yapılan yanlışlıkların ortadan kaldırılması için gerek- li çözüm önerileri hak-

kında açıklamalarda bulundu. Çevre ve doğanın Anayasa ile güvence altına alındığını ancak insanların yasaya uy- mayarak doğa tahribatına yol açtıkla- rını vurgulayan Suiçmez; “Çevre politi- kalarının; tarım, sanayi, enerji, ulaşım ve kentleşme politikalarıyla bütün- cül olarak ele alınmasının gerekliliği açık olarak belirtilmiştir. Anayasa`nın 45’inci maddesindeki; ‘Devlet, tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önle- mek’ hükmü ile tarım arazileri ile ça- yır ve meralar güvence altına alınmış- tır. Anayasa`nın 45’inci maddesindeki;

‘Devlet, toprağın verimli olarak işletil- mesini korumak ve geliştirmek, eroz- yonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter toprağı bu- lunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak amacıyla gerekli ted- birleri alır.’ hükmü ile toprak ve toprağı iş- leyen üreticiler güvence altına alınmıştır.

Ancak Anayasal hukuk devletinde Anayasa ve Yasa hükümleri yok sayılarak, doğaya sa- dece rant ve çıkar gözüyle bakan, paranın doğada yaşanacak sorunların üstesinden geleceğine ve vicdanları perdeleyeceğine inanan bakış açısı yıllardır maalesef ülke- mizi yönetiyor.” dedi.

‘TÜKETİM ARTARKEN ÜRETİM ALANLARIMIZ DÜŞÜYOR’

Türkiye’nin çevre değerlerini tarım bo- yutunda değerlendiren Suiçmez, özellik- le azalan tarım alanları ve üretime dikkat çekerek şunları kaydetti; “TÜİK verileri- ne göre nüfusumuz 2002 yılında 65 milyon iken 2021 yılında 84.7 milyona yükseldi.

Üretim alanı olan toplam tarım arazileri- miz ise, güncel olmayan Tarım ve Orman Bakanlığı ile TÜİK verilerine göre 41.2 mil- yon hektardan 37.7 milyon hektara, işlene- bilir tarım alanları 27.8 milyon hektardan 23.1 milyon hektara düştü. Gerçek rakam- lar, bunlar mı? Artan gıda enflasyonu kader mi? Tüketim artarken üretim alanlarımız sürekli düşüyor. 5403 sayılı Toprak Koru- ma ve Arazi Kullanımı Kanunu`na konu- lan istisnalarla verimli tarım arazilerimiz, ekili, dikili ve özel ürün arazilerimiz üretim amacı dışında tarım dışı kullanıma açıldı.

Oda’mız üretim alanlarımızı korumak için sürekli dava açmaktadır. Resmi izinle tarım dışına çıkarılan tarım arazisi miktarları ise açıklanmamaktadır. İllerde kurulan Toprak Koruma Kurulları topraklarımızı koruma-

makta kararlı.

Enerjide dışarıya bağımlılığı azaltma he- defiyle yenilenebilir enerji kaynaklarımı- zı geliştirmeye çalışırken, Büyük Menderes, Küçük Menderes ve Gediz Havzalarımız ön- celikli olarak vahşi şekilde üre-

timde bulunan denetimsiz Je- otermal Enerji Santral (JES) tesisleriyle tarım alanlarımız yok oluyor ve tarım ürünleri- miz hızla kirleniyor, insan sağ- lığı ciddi tehdit altında. Rüz- gar Enerjisi Santralleri (RES) ve Güneş Enerjisi Santralleri (GES), plansız programsız de- netimsiz olarak çevreye zarar verilerek kuruluyor.

Termik santrallere yasak- lama derken, filtre zorun- luluğu ve zamanla kapatma derken bazı termik santral- ler için Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanlığı`nca Maden Yönetmeliği`nde değişiklik ile Anayasa ve Yasa ile korunan zeytinliklerimiz bilerek yok edilmek isteniyor.”

‘ÜLKEMİZ BİYOÇEŞİTLİLİĞİN MERKEZİ VE ANA VATANI’

Türkiye’nin biyoçeşitlilik

anlamında zengin bir ülke olduğunu ancak bu özelliğinin korunmadığını savunan Su- içmez, sözlerine şöyle devam etti; “Ekolojik özellikleri birbirinden farklı 3 deniz, 1 iç de- niz ve 25 farklı akarsu havzasına sahip olan ülkemiz zengin balık ve su ürünleri biyoçe-

şitliliğine sahiptir. Müsilaj sorunu neden ül- kemizde yaşandı ve çözüm henüz yok. Balık stokları yenilenme oranlarını aşan bir şe- kilde sömürülmekte, kirlilik, kaçak avcılık, av yasaklarına uyulmaması gibi etkenler ile

stoklara geri dönülmez zararlar verilmek- tedir. Sahip olduğumuz büyük potansiye- le rağmen su kaynaklarımızı ve su ürünleri potansiyelimizi doğru bir şekilde değerlen- diremiyoruz.

Ormanlarımız yangın ve imar felaketle- riyle sürekli yok olurken, tek tek fidan dikerek yeşil alan varlığı- mız azalmadı deniliyor. Ormanla- rımızı madencilik ve taş ocakları dahil doğayı açıkça yok eden kul- lanımlara açıp, ÇED Raporlarında- ki taahhütleri bile denetlemeyen bir kamu yönetimi var. Ormanla- rımız bilerek iktidara yakın yer- li ve yabancı rant odaklarınca yok ediliyor.”

Yaşanan ciddi sorunları iklim krizi olarak tek başına dünyada da ülkemizde de bir sorumlu ola- rak göstermemek gerektiğini ifa- de eden Suiçmez, şunları söyledi;

“Kuraklık, ciddi bir dünya ve ülke sorunu. Kağıt üzerinde kalan ey- lem planları ile sorunlarımız çö- zülemiyor. Erozyon ve çölleşme çok ciddi bir sorun. Yeni çalışma- lar yapmadan geçmiş verileri di- jital ortamda süsleyerek sunarak bu sorun çözülemez. Kağıt üzerin- de kalan eylem planları ile sorun- larımız çözülemiyor.”

‘ÇEVRE SORUNLARIMIZ SAYMAKLA BİTMİYOR’

Türkiye’nin dört bir yanında ekosistemde ve doğal çevrede ya- şanan pek çok sorun olduğunu

ve bu sorunların yanlış politikalar- dan kaynaklandığını iddia eden Su- içmez, şunları aktardı; “Kazdağları ormanlarından Fatsa ormanları- na, Alpu Ovası`ndan Çarşamba Ovası`na, İkizdere Taşocağı`dan Si- nop ve Mersin Nükleer Santrali`ne, Salda Gölü Millet Bahçesi`nden Ya- lova Bahçe Kültürleri Enstitüsü Mil- let Bahçesi`ne, Aydın büyük ova koruma alanından Tekirdağ büyük ova koruma alanına... Çevre sorun- larımız ortada, saymakla bitmiyor.

Bugün ülkemizde yaşanan çevre so- runlarının temel nedeni siyasidir, yanlış politika tercihlerdir. Çözüm, belli; ciddi bir siyasi irade gerekli, bilime uygun kararlar alınmalı, sü- rekli ve etkili toplumsal ve hukuk- sal mücadele şart.”

‘TARIM ARAZİLERİ VE MERALAR SÜREKLİ TARIMSAL ÜRETİM İÇİN

KULLANILMALI’

Çevre ve doğanın korunması- na yönelik çözüm önerilerini sunan Suiçmez; “Ülkemizin toprak, arazi, su, orman, mera ve diğer doğal kay- naklar varlığı bilimsel olarak hız- la yeniden belirlenmeli ve güncel veriler kısa süreli düzenli aralıklarla sürekli kamu- oyuna açıklanmalıdır. Büyükşehir/Bütün- şehir Yasası kapsamı dahil tüm belediyeler-

de imar planları yapılırken, tarımsal üretim alanlarını koruyan Arazi Kullanım Planla- ması zorunlu olmalıdır. ‘Üretemeden tüke- temeyiz.’ gerçeğiyle, tarım arazileri, mera- lar, zeytinlikler, özel ürün arazileri koşulsuz olarak sürekli tarımsal üretim yapmak için kullanılmalıdır. 5403 sayılı Yasa kapsamın- da illerdeki Toprak Koruma Kurulları ka- rarları topraklarımızı ve verimli tarım ara- zilerimizi korumaya yönelik olmalıdır.

Çevremizi, doğayı katleden ve tarım arazile- rimizi yok eden ‘çılgın projeler’ derhal dur- durulmalıdır. Çevreyi kirleten tarımsal ilaç ve gübre başta olmak üzere çok uluslu şir- ketlerin satış ve kullanış dayatmalarına kar- şın aşırı kullanıma karşı bilimsel olarak ye- terli kullanım ortamı hazırlanmalı ve ciddi olarak denetlenmeli, yerli girdi üretimi- ne yönelik gerekli Ar-Ge çalışmaları hızlan- dırılmalı, süreç koşulsuz desteklenmelidir.

Halen temel girdiler olan gübreler ve ilaçlar bir çevre sorunu olmaktan çıkarılmalıdır.

Kuraklığa çözüm olan tarımsal sulama- da aşırı su kullanımı önlenmeli, bilimsel yöntemlerle yeterli ve ucuz sulama yapıl- malı, tarımsal sulama bir çevre sorunu ol- maktan çıkarılmalıdır. Bitkisel ve hayvansal biyoçeşitliliğimiz koşulsuz korunmalı, ‘To- humculuk Yasası’ ekosistem, tarımsal var- lıklarımız, çiftçiler ve kamuoyu çıkarları gözetilerek bir an önce yeniden düzenlen- melidir. Müsilaj sorunu dahil, nedenleri bel- li olan su kirliliği sorunu kamu yönetiminin ciddi denetimleriyle ivedilikle çözülmeli- dir.” şeklinde konuştu.

“TARIM ARAZİLERİ VE MERALAR SÜREKLİ TARIMSAL ÜRETİM İÇİN KULLANILMALI”

makta kararlı. şitliliğine sahiptir. Müsilaj sorunu neden ül-

ve bu sorunların yanlış politikalar- dan kaynaklandığını iddia eden Su- içmez, şunları aktardı; “Kazdağları ormanlarından Fatsa ormanları- na, Alpu Ovası`ndan Çarşamba Ovası`na, İkizdere Taşocağı`dan Si- nop ve Mersin Nükleer Santrali`ne, Salda Gölü Millet Bahçesi`nden Ya- lova Bahçe Kültürleri Enstitüsü Mil- let Bahçesi`ne, Aydın büyük ova koruma alanından Tekirdağ büyük ova koruma alanına... Çevre sorun- larımız ortada, saymakla bitmiyor.

Bugün ülkemizde yaşanan çevre so- runlarının temel nedeni siyasidir, yanlış politika tercihlerdir. Çözüm, belli; ciddi bir siyasi irade gerekli, bilime uygun kararlar alınmalı, sü- rekli ve etkili toplumsal ve hukuk- sal mücadele şart.”

na yönelik çözüm önerilerini sunan Suiçmez; “Ülkemizin toprak, arazi, su, orman, mera ve diğer doğal kay- naklar varlığı bilimsel olarak hız-

riyle sürekli yok olurken, tek tek fidan dikerek yeşil alan varlığı- mız azalmadı deniliyor. Ormanla- rımızı madencilik ve taş ocakları dahil doğayı açıkça yok eden kul- lanımlara açıp, ÇED Raporlarında- ki taahhütleri bile denetlemeyen bir kamu yönetimi var. Ormanla- rımız bilerek iktidara yakın yer- li ve yabancı rant odaklarınca yok ediliyor.”

krizi olarak tek başına dünyada da ülkemizde de bir sorumlu ola- rak göstermemek gerektiğini ifa- de eden Suiçmez, şunları söyledi;

“Kuraklık, ciddi bir dünya ve ülke sorunu. Kağıt üzerinde kalan ey- lem planları ile sorunlarımız çö- zülemiyor. Erozyon ve çölleşme çok ciddi bir sorun. Yeni çalışma- lar yapmadan geçmiş verileri di- jital ortamda süsleyerek sunarak bu sorun çözülemez. Kağıt üzerin- de kalan eylem planları ile sorun- larımız çözülemiyor.”

ekosistemde ve doğal çevrede ya- şanan pek çok sorun olduğunu

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında doğal kaynakların amaç dışı kullanımı ve

doğa tahribatına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Referanslar

Benzer Belgeler

Kayıt merkezleri uluslararası bankaların az sayıda şube, bazı durumlarda hiç şube açmaksızın faaliyette bulundukları ve diğer finansal merkezlerde. gerçekleştirdikleri

p<0,05 olarak bulunduğu için H 1 hipotezi kabul edilecektir.Yani Katılımcıların sosyal refah hizmetlerinden memnuniyet seviyesi ile özelleştirmeye bakış

Yarı zamanlı çalışan katılımcılarda ise SGK kaydı olmaksızın çalışan birey sayısının daha fazla olduğu, (tam zamanlı çalışanların %30,3’ünün

According to the services law prepared by the Turkish Republic of Northern Cyprus, any kind of offshore units which applied for the establishment purposes are not required to

Emperyalizm çağındaki kapitalizm dünyayı etkileyen ilk büyük krizini “29 buhranı” diye tabir edilen krizle ya şadı.Sermaye krizden çıkışın yolunu Faşizm ve

Bir kalibrasyon metodunun özgünlüğü kesinlik, doğruluk, bias, hassasiyet, algılama sınırları, seçicilik ve uygulanabilir konsantrasyon aralığına

 Two-step flow (iki aşamalı akış): ilk aşamada medyaya doğrudan açık oldukları için göreli olarak iyi haberdar olan kişiler; ikinci. aşamada medyayı daha az izleyen

 KAVRULMA SÜRESİNE BAĞIMLI OLARAK AMİNO ASİT VE REDÜKTE ŞEKER AZALIR.  UÇUCU AROMA MADDELERİNİN