TGB Genel Bakan Çada Cengiz, yaklak 10 saat süren arama srasnda evinin penceresinden kendisini desteklemeye gelenleri selamlad.
Cengiz’in evinde bulunan Gezi Direnii srasnda Hatay’da polisin ateiyle ehit düen Abdullah Cömert’in
fotoraf da suç delili olarak sayld.
Önce devleti sattnz!
imdi milleti ve vatan satyorsunuz!
Vicdannz bo, sviçre bankalarndaki gizli kasalarnz dolu.
Hyanetiniz, kasalarda sakl!
Amerikan konsolosluuna gittiniz, Türkiye’yi bölme planlarnda görev aldnz. Hyanet görüntüleriniz kaytl!
Amerikan D Bakanyla 2 sayfa 9 maddelik gizli hizmet sözlemesi yaptnz. Amerikan projelerine belgeyle balandnz. Vesikal
vatan haini oldunuz!
Türk Silahl Kuvvetleri’ne kendi vatannda operasyon için Oval Ofislerde dümenize basld. Dümeli hainsiniz!
Haçlnn Cumhuriyeti ykma tertiplerinde oyuncu oldunuz.
Özel görevlendirilmi mahkemeler kurdunuz.
Savclar ve yargçlar buldunuz.
Saldrdnz Mustafa Kemal Devrimi’nin kalelerine, kurumlarna, partilerine, aydnlarna ve gençliine.
Cumhuriyet haini oldunuz!
Hainsiniz.
Ve bütün hainler gibi korkaksnz!
El Hainün haifün!
Hazreti Muhammed’in dedii gibi,
“Hainler korkak olur!”
Korkunuz sizi kurtaramayacak!
Millet yakanza yapt.
Suçunuz büyük!
Vatan hainisiniz!
Milli hainsiniz!
Cumhuriyet hainisiniz!
Siz, hainlere meydan okuyoruz!
Türk milleti sizi ykacak! Biz o milletin fedaileriyiz, bilin!
Yklma günleriniz geldi, bunu da bilin!
Hesap verme günleriniz geldi!
Cumhuriyetin adaletinden kaçamayacaksnz!
çi Partisi Genel Bakan
DOU PERNÇEK
Hainler korkak olur
1 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA - 75 KURUŞ 4 AĞUSTOS 2013 PAZAR - 75 KURUŞ KURULUŞ 1921
DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ DEVRİLECEKSİNİZ
EVET EVET EVET EVET EVET EVET EVET EVET EVET
Fotoraf: Aykut Töleen
DURDURAMAZSINIZ DURDURAMAZSINIZ DURDURAMAZSINIZ DURDURAMAZSINIZ DURDURAMAZSINIZ DURDURAMAZSINIZ DURDURAMAZSINIZ
Önce F-Tipi ve yanda basn devreye soktu- lar. Ergenekon tertibine kar Silivri’deki “Öz- gürlük Bulumas”n engellemek için kara yalanlarn piyasaya sürdüler, kâr etmedi. Ar- dndan stanbul Valisi Mutlu’yu sözcünüz ola- rak sahneye çkartp, halka “Silivri’ye gelme- yin” diye gözda vermeye kalktlar, umuru- muzda bile olmad: ‘Silivri’deyiz’ dedik!
Sipari mahkeme kararlaryla 20 evi bastlar, 14 yurtseveri gözaltna aldlar, güldük. Yum- ruumuz daha da skld. “Silivri’de olacam”
diyenler ikiye katland. çi Partisi’ne üye bavurular hzland. Aydnlk öle olmadan ba- yilerde tükendi. Ulusal Kanal’n telefonlar
kitlendi. Gençliin TGB ak daha da büyüdü.
Yanl yaptlar!.. AYDINLIK
Aydnlk Genel Yayn Yönetmeni lker Yücel’den mesaj var: Çaresiz olduklar
için saldrganlayorlar. Vatan ve Devrim fedailerini tutuklayarak sindiremezler!
Bu hükümet halkından korkuyor. Bu hü- kümet gazetecisinden, askerinden, avu- katından, mühendisinden, gençlerinden çok korkuyor. Korkusunu iddianamele- re, gerekçeli kararlara yazıyor. İstanbul ve Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne bağ- lı Terörle Mücadele Şube polislerinin dün şafak operasyonuyla hedefindeki İP, TGB, Aydınlık ve Ulusal Kanal yöneti- cilerine yöneltilen suçlama “hükümeti devirmeye teşebbüs”. 14 kişi gözaltında.
Evet, bu hükümet devrilecek. Öyle, uy- durulan yalanlarda iddia edildiği gibi “or- ganize terör örgütlerince” değil; günlerce, gecelerce, haftalarca “Hükümet istifa”
diye bağıran halk tarafından devrile- cek. Korkuları bundan. 5 Ağustos günü Silivri’de düzenlenecek “Özgürlük Bu- luşması” için yurt çapında çalışmalar daha da hızlandı. 6-7-8-9-10’da
5 Ağustos öncesinde Türkiye ile birlikte seferber olan TGB, İP ve Aydınlık yöneticilerine baskın düzenlendi.
Suçlama: Mevcut Hükümeti devirmeye teşebbüs!
lker Yücel
Osman Erbil
Cemil Gözel
ISSN 2146-2356
4 AĞUSTOS 2013 PAZAR
L EVENT
K IRCA Fikir baka baka olmasa koyun, kurt ile gezerdi
Gece srtüstü yattm. Dinlenmeye ihtiyacm var. Güzel bir ehirdeyiz, hava çok güzel.
Bembeyaz bir oda. Tertemiz, sabun kokan çaraflar...
Gözkapaklarm, yava yava kapan- yor... O da ne?
Tavanda, sa tarafta bir örümcek du- ruyor... Örümcekten, oldum olas trsarm.
Bunu söylemem ne kadar iyi oldu, bilmi- yorum?
Hayr, Tayyip duyacak imdi, yolda yü- rürken üzerime örümcek attracak.
Tavandaki örümcee takldm kaldm.
Ondan bir ekilde kurtulmalym. Ama ona zarar vermemeliyim. Önemli olan, onun yaamas. Kendi imkânlarmla ona ula- mam olanaksz. Resepsiyonu aradm. Bir delikanl çkt karma. Anlattm durumu,
“Tamam, imdi hallederim” dedi. Yalnz bir
artm var, örümcee zarar gelmeyecek...
artm kabul eden delikanl, örümcei hav- luyla alp bahçeye silkeledi. Ben de gözümle gördüm.
Bodrum’daki mütevaz evde, yatak odamda, yatamn hemen yan banda yerde, kendiliinden karncalar olutu.
“Ne yapacaz?” dedim Zafer’e.
“Çamar suyuyla silelim” dedi.
“Ama karncalar ölür. Eee, öyle...” de- dim “bover”...
imdi karncalarla birlikte yayorum.
Asl, Tansa’n önünde yoldaki araba- nn çarpt bir kedi bulmu, beni arad. Ke- dinin belden aas tutmuyormu... Ta- ndm, eker bir veteriner hanm var. Onu aradm. Kedi, ben, Asl, veteriner Fulya’da bulutuk. Fulya, kediyi iyiletireceini söy- ledi.
Ama sonras...
Sonrasnda, stanbul’a giderken kediyi eve götüreceim ve bundan böyle ben ba- kacam ona. Kedinin adn “Tansa”
koydum. Kedi, imdi nüfusumda. O da benim gibi, bir T.C.’li. Dünyay, canl- larla paylayoruz. Onlarn yaamlar bi- zim için deerli. Dinimiz de öyle emre- diyor. Peygamberimiz souk bir k gü- nünde, kürkünün eteinde uyuyakalm
bir kediyi rahatsz etmemek için, makasla kürkünün eteini kesmi. Annem anlat- mt, ne kadar dorudur bilemem. Vic- dan tayorsak eer, canllar büyük önem arz ediyor.
Hal böyleyken
Gezi Direnii’nde yasal, hakl eylem- lerini sürdüren gençler; gaz sklarak, su sklarak kâh öldürüldüler, kâh kör oldu- lar, kâh sakat kaldlar.
Polis de olsa bir insan, demokratik ey- lemini yaparken, sivil silahsz bir gence, Müslüman kardeine nasl bunu yapar?
Eer insansa, nasl vicdan szlamaz? So- kak aralarnda yüzleri maskeli sivil po- lisler, gençleri sopayla, joplarla nasl döverek öldürebilirler? nsanla, insan- lk vicdanna, hele hele Müslümanla s-
ar m?
Ama emir Tayyip’ten. Balkonunda tencere, tava çalan aileye “terörist” diyor.
Düzmece planlarla, ortalama be yldr haksz yere yurtseverlere de “terörist” di- yor. Ölümcül derecede yaral gençlere, Allah rzas için kaplarn açan ve onla- ra ilk yardm imkân salayan Müslü- manlara da “Teröriste yataklk yapyorsu-
nuz” diyor.
Türk halk, neden ayakland sanyor- sunuz?
Bu haksz davranlara dayanamad
için.
‘Komşunu şikâyet et’
Mahalle aralarna, birer elektronik ku- tu yerletirmiler, gelip dümeye bas- yorsun ve komunu ikâyet ederek, ihbar ediyorsun.
Bir adam, direkte bal kutuya yak- lat.. Evet, bast dümeye... Komum Aye Hanm’la Mehmet Bey... Yanlar- na da üniversitede okuyan oullar Öz- gür’ü alarak, balkona çkyorlar.
Mehmet Bey, elindeki çatalla, alü- minyum tencerenin dibine dibine vurur- ken; kars Aye Hanm, su marapasy- la, börek tepsisini tokuturuyor...
O üniversiteli Özgür de, krmz üze- ri beyaz ay-yldzl bayra hal silkeler gi- bi savurup duruyor.
Bunlar, babakanmzn da dedii gi- bi vatan haini. Gerekeni yapn.
Ben kimim?
imdi onu söylüyorum.
Vehbi Yücel...
Malum önümüz k... Odunumuzu, kömürümüzü ihmal etmezseniz sevinirim.
Bir de olum var...Olumun da az var, dili yok. Ayrca ii de yok. Eer ona da, bir i bulursanz, dier komular da, gö- zümü krpmadan ihbar ederim.
Bu hikâyeyi giderek senaryolaştırıyorum
Vehbi ihbarn yaptktan sonra, evi-
ne döner. Usulcack içeri girer.
Kars: Nereden geliyorsun Vehbi?
Vehbi: Markete kadar gittiydim.
Kars: Balkondan gördüm seni, mar- kete girmedin. O, diree bal kutunun banda önce durdun. Sonra, bir eyler konutun kutuyla.
Vehbi: Daha iyi yaamak bizim de hakkmz Emine.
Kars: Ne bu imdi?
Vehbi: Aye Hanm’la kocasn ihbar ettim. Çocuklarn da tabii.
Kars: Ne diyorsun sen ya? Onlar ne yaptlar? Ne diye ihbar ettin?..
Vehbi: Tencere, tava çalarak terö- ristlere yandalk ettiler, dedim.
Kars: Ama, onlar tencere tava çal- madlar ki!..
Vehbi: Tamam doru da... Olumuz isiz, Emine. Daha iyi yaamak bizim de hakkmz. Hazr böyle bir imkân var, ne- den deerlendirmeyelim?
Senaristin notu: Biz, bu gibi uygula- malar daha çok Nazi Almanyas’nda gör- dük. Pek çok piyeste ve filmde benzeri sahneleri izledik.
Bir de final yazayım senaryoma...
Vehbi Bey’in kaps çalnr. Gelen, komu Aye Hanm’dr.
Aye: Komu, polis bizi götürüyor. Ev- de kimse olmayacak. Ne zaman döne- ceimiz de belli deil. u anahtar size b- rakaym. Evde, çiçekler var. Lütfen, ara sra sulayn, ölmesinler. Sizler, hayrsever insanlarsnz. Size, her zaman güvendim.
(Kars, Vehbi’nin yüzüne sinirli sinirli
bakarken, sahne kararr. Tekrar aydn- landnda... Vehbi’nin kapsna, kömür ve odun çuvallar yerletirilirken, yetkili kapy çalar.
Yetkili: Vehbi Bey...
Vehbi: Buyrun, benim.
Yetkili: Olunuz, bu mektuptaki ad- rese, mam Hatip Okulu’na öretmen olarak atand. Hemen, ad geçen okula bavursun. Ha, yeni ihbarlarnz bekli- yoruz. Hoça kaln. Ona göre...
(Bu kez Vehbi, karsnn yüzüne
“Gördün mü?” der gibi bakar.
Sahne, yeniden kararr.
İnternette gördüm
Bir fkra dolanyor.
öyle:
ni yapmak isteyen pilot, kuleye balanr.
Pilot: (Kuleye) ni yapmak istiyorum.
Kule: Artk inileri kule yaptrmaya- cak.
Pilot: Peki, biz nasl ineceiz? Kim in- direcek bizi?
Kule: Bundan böyle, Yeni Cami’den ineceksiniz. Müezzin Hüseyin, minareden indirecek sizi, Allah rzas için.
Bu fkray “çerdekiler” oyununa monte ettim.
öyle oldu:
Kara çarafl bir kadn geliyor. Ben kalkp, “Türk Hava Yollar’nn hostesi geldi” diyorum. Sonra, “Hadi kzm geç, kaçracaksn uça”... Arkasndan ba- ryorum. Artk iniler kuleden deil, mi- nareden olacak.
htiyar Komedyen Levent KIRCA leventkirca@aydinlikgazete.com
Manisa’nın Çobanisa Belde- si’ndeki çiftçiler, tarlalarını sula- dıkları Nif Çayı’ndaki kirliliğe isyan etti.
İzmir’in Kemalpaşa İlçesi’nde doğup Gediz Nehri’yle birleşen Nif Çayı’nın 5 kilometrelik kısmı Çobanisa’dan geçiyor. Mısır, kar- puz, üzüm, şeftali ve domates yetiştiriciliği yapan çiftçiler, tar- lalarını zaman zaman kanalizas-
yon sularının da karıştığı pis suyla suladıklarını söy- ledi.
Çamur derya- sına dönen suyun içerisine giren Emin Akay, “Su simsiyah akıyor.
Buradan mısır, domates, karpuz suluyoruz. Millet lağım suyuyla do- mates biber su- luyor. Vatandaş da yiyor. İlgile- nen yok. Ben buradan yetişen ürünleri yemiyorum, çocuklarıma da yedirmiyorum” dedi.
Çiftçi Raşit Akkaya ise, deri hastalığına yakalandığını belir- terek, “Kesimhanelerin pislikle- ri var, ne kadar evsel atık varsa bu- raya geliyor ve buradan da deni- ze gidiyor. Turgutlu’dan Mene- men’e kadar olan tarlalar buradan
sulanıyor. Çoluk çocuk hastalanır diye kendi ürünlerimizden yedir- miyorum. Ama satıyorum. Bir an önce önlem alınsın” diye konuştu.
Nif Çayı’nda tehlikeli kirlilik
Rize’nin Ç a m l ı - hemşin İl- ç e s i ’ n d e eşleri vefat eden 80 yaşındaki S e m i h a Barın ile 78 yaşın- daki Fat- ma Barın uzun yıl- lardır aynı evde iki
ayrı hayat yaşıyor. İki eltinin oturduğu tek katlı aynı evde iki ayrı oda kullanırken, ortak kul- landıkları salonda yan yana iki ayrı soba bulunuyor. Semiha ve Fatma Barın, aynı salonu iki ayrı aboneliği bulunan elek- trik lambaları ile aydınlatıyor, iki ayrı telefon kullanıyor. İki
ayrı oturma grubu kullanan el- tiler, yemeklerini aynı mutfak- ta ancak ayrı pişirip yiyor.
İnatçı eltiler, “Zamanında ay- rılmışız öyle gidiyor. Artık be- raber olamayız. Ortak yaptığı- mız bir şey yok. Aramız bozuk değil ama ayrı gelmiş ayrı gidi- yoruz” diyor.(DHA)
Sivas’ın Suşehri İlçesi’nde 10 yaşındaki Me- lisa Akça, ailesinin teşvikiyle engellilere te- kerlekli sandalye almak için plastik kapak top- lama çalışması başlattı. Küçük kız arkadaş ve esnafın desteğiyle 6 ayda 10 bin kapak topladı.
Kapak kampanyasına ilgi gösteren herkese teşekkür eden n Atatürk İlkokulu 4’üncü sı- nıf öğrencisi Melisa, yıl sonuna kadar kam- panyaya devam edeceğini söyledi. Toplanan kapakların Türkiye Omurilik Felçliler Der- neği’ne gönderileceği belirtildi. (DHA)
Eltilerin Karadeniz inadı
Melisa 6 ayda
10 bin kapak topladı
23/14
30/24
03:45 05:42 13:06 16:58 20:09 21:50
03:54 05:55 13:21 17:15 20:27
04:15 06.09 13.28 17.19 20.28 22.05
23/32 19/28
22/32
24/34
29/22 13/27
20/33
37/24
13/5 18/30
26/31
8/27 19/27
28/20
23/37 23/35
14/28 20/29
18/30
23/38
10/27 18/30
24/34
17/34
33/22
4 AĞUSTOS 2013 PAZAR
22:10
RÜZGAR GÜLÜ
suleperincek@aydinlik.com.tr
Ş ULE P ERİNÇEK
Yeter ya, yeter artk!
Sank yaknlarn yarnki durumaya almayacaklarm. Üstelik de karar vereceklerini söylüyorlard. Mahke- meye öyle esmi, “talimat” vermi.
Vali esip gürlüyor, açklyor. Elinde beysbol sopas yok ama bir yannda jandarma komutan, bir yannda emniyet müdürü.
Bütün hukuk bilgimi bir kenara itiyorum. Yasal haklarm gözüm görmüyor bile.
Eimiz, çocuklarmz, kardeleri- miz yarglanacak.
Bizim orada olmamz yasaklaya- caklar.
Karar yalnzca bizim yaknlarmz için mi verilecek? Milletimizin gele- ceine karar veriliyor. Birlik ve dirli-
ine tehditlere göüs gerenler ile y- kmdan yana olanlar arasndaki bir hesaplamadr bu.
Milletimize yasak koyabilir misi- niz!
Böyle bir “talimat” uygulanabilir mi!
Hadi bakalm, hodri meydan!
Yeter ya, yeter artk!
Yüksek Askeri ûra topland. ki eksikle.
Org. Nusret Tadeler ve Org. Bilgin Ba- lanl. Tadeler komutann 23 Kasm 2013 tarihli mahkeme ifadesine yeniden
öyle bir göz gezdirdim. ki komutan da elbette kiilik özelliklerini bilecek kadar tanmyorum. Görev yerlerinden adlarn
duymuluumuz var yalnzca. Ama Ta- deler’in
“Son olarak, dünyadaki hiçbir karan- lk güç odann, tarihteki en eski hukuk metinlerinin yazld bu kutsal topraklar- da yaayan yüce Türk milletini, Adalet Güneinin aydnlndan uzun süre mah- rum brakamayacana, sarslmaz bir inanç beslediimi belirtmek istiyorum.
Haslkelam: “Güçlüyüm çünkü hakl- ym. Zira hak gücün fevkindedir!”
Vatanm saolsun!..
Milletim varolsun!..
Cumhuriyetim ebediyen payidar ol- sun!..
Maruzatm bundan ibarettir.”
eklinde sonsözlerle biten 115 sayfa- lk ifadeyi okuyunca anlyorsunuz ki nes- nel, titiz, yapt ii ciddiye alan, bilimsel kayglar olan bir subaymz. Org. Balan- l, o müthi savunmasn yaparken duru- madaydm. Onu da dinlemitim. Benzer- lik rastlant deil. Katlm engellenen iki YA üyesinin de vatanseverlik ve bam- szlk duygular öylesine güçlü ki... Onun için de hakllar. Diyeceksiniz ki hangisi deil. Siz de haklsnz. Onun için hepi- miz pek güçlüyüz.
Bu durumda bu Yüksek Askeri û- ra’da “eksik” duruma düürülmeleri anla-
lr m... Anlalr!
Buyrun Genelkurmay bakanlna, Hava Kuvvetleri komutanlna diyecek deiller ya...
Onun için de “eksikliklerini” çok güç- lü hissediyoruz...
YAŞ’ta eksik komutanların
eksikliği
Düzeltme: Geçen hafta “SSekreterin çekmecesinde kaçak akaryakt” yaz- syla “GGebelik demek anneliktir” ya- zs tek yaz gibi yaymlanm. ““En
ar küfür anneye edilendir. Bu yüz- den kan çkarabilirsiniz”in dorusu
“kan çkar, bilirsiniz”di.
Sayglarmla düzeltirim.
Basnda amca olu, teyze olu ilikisi
Adalet sistemimiz ve basn bir tuhaf oldu. Diyelim biri tutuklanyor. Ba- rp çaryorsun, brakyorlar. Biri b- raklyor, barp çaryorsun ertesi gün tutuklamak için aranmaya bal- yor. Esen rüzgâra göre yani. Basn da öyle. Eskiden gazeteci deyince eletiri gelirdi akla. Yllarca köele- rinden bazen üstü azck örtülü, ba- zen bodoslama veryansn ederlerdi.
Herkes bilirdi ki o köe yazarnn si- yasi düüncesi bu. imdi öyle mi ya... Hoa gitmeyen yaz m yazd.
ki gün sonra iine son verilecek ha- berleri yaylyor. Üçüncü gün benzer yazarsa, vur beline kazmay. Krk y- ln adam da olsan mar mar...
Genel Yayn Yönetmeni Cengiz Er, A Haber’den istifa etmi. Yalnz bu, biraz deiik gibi görünse de benzer. Medyadaki ilikileri çok açk ortaya koyuyor.
Er, Erdoan’n teyzesinin olu.
Kuruluundan bu yana A Haber’de
görevlendirilmi. 24 TV’den ayrla- rak 2011 yl banda Çalk Gru- bu’na geçmi. Haber koordinatörü olmu. Erdoan Akta, ATV’de gö- revlendirilince genel yayn yönet- menlii koltuuna oturmu.
Turkuvaz Tematik Kanallar Grup Bakan Mahmut pirli ile arasnda bir süredir anlamazlk varm... p-
irli zaman zaman yaynlara müda- hale ediyormu. A Haber’de yaynla- nacak belgesellerin bekletilmesi ve ekonomi sunucusu Meltem Acet’in görevine son verilmesi barda ta- ran son damlalar olmu... Turkuvaz Medya Yönetim Kurulu Bakan Ve- kili Serhat Albayrak’n, teyze olu- nun istifasn kabul edip etmeyecei tartlyor deniyordu. O kadar kolay deil, elbette. Çözüm: Görev yerleri deimi. pirli, Minika Çocuk’un bana gitmi. Cengiz Bey de TTurku- vaz Grubu Görsel Medya Danman
olmu.
Üç spor kulübümüz eskiden yar-
rd. Tarihten belgeler bulup çkar- maya çalr,
-Gördünüz mü Atatürk en çok bi- zi severdi...
derdi.
Öyle gülümser, seyrederdim.
imdi öyle houma gidiyor ki...
Artk ortaya çkt. Esas önemli olan -Kim Atatürk’ü ve devrimlerini daha çok seviyor...
yarnda!
Erdoan dedi ki:
-Herkes beni sevmek zorunda de-
il...
Evet ama... uygulama öyle:
-Beni sevmeyen taraftar ölsün!
-Beni sevmeyen esnaf ölsün!
-Beni sevmeyen sanatçlar öl- sün!
-Beni sevmeyen gazeteciler ölsün!
-Beni sevmeyen millet, siyasi partiler ölsün!
...
Geriye kalan salar bizimdir!
Zorla çirkinlik!
PKK’llar silahl
asayi kontrolü ya- pyor. Televizyonda haberlerde öyle sunuluyor:
-Yine polisçilik oynadlar.
....
Yani ne de-
sem??
Merak ediyo- rum. Evleri soyula- cak, altlarndaki il- teyi bile alp götüre- cekler. Sonra da
-A aa hrszclk oynuyorlar...
m diyecekler!
Hrszclk oynuyorlar fade özgürlüü mü, o da ne???
Spor yar
Ömer Turul nan- çer’in TRT’de “hami- le kadnlarn sokakta dolamas terbiyesiz- liktir” türünden sözle-
ri RTÜK tarafndan
“ifade özgürlüü kap- samnda” deerlendi- rilmi.
Duyurulur!
Demek böyle bir
“özgürlük” var imi!!
fade edebilirsiniz.
Siz de gönlünüzce kullanabilirsiniz!!
YUSUF YAVUZ
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kamuoyunda Torba Yasa olarak bilinen 6495 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararna- melerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”u onayladı. 2 Ağustos’ta Resmi Gazete’de ya- yımlanarak yürürlüğe giren Torba Yasa, meslek odalarının vize ve onay yetkilerinin kaldı- rılmasından, sosyal politikalara, harp malüllerinden, muhtar ay- lıklarına kadar hayatın birçok alanına yeni düzenlemeler geti- riyor.
Yapı ruhsatı aranmayacak
Torba Yasa’nın getirdiği dü- zenlemeler arasında en çok tar- tışılan konulardan biri, merala- rın yerleşime açılması oldu.
Torba Kanun’a göre; mera, yay- lak ve kışlakların geçici yerleşim yeri olarak uygun görülen kı- sımları, tahsis amacı değiştirile- rek tapuda Hazine adına tescil-
leri yapılacak. Bu taşınmazlar- dan kamu hizmetleri için gerek- li olanların dışındakiler ise talep sahiplerine bedeli karşılığında 29 yıla kadar tahsis edilebilecek.
Düzenlemeye göre, ayrıca köylerde ve mezralarda yapıla- cak konut, bakkal, manav, ber- ber, fırın, köy kahvesi ve lokan- tası ile kooperatif binası gibi ya- pılar için yapı ruhsatı aranma- yacak.
‘Torbanıza sığmaz’
Öte yandan meslek odaları- nın vize ve onay yetkisini de kal- dıran Torba Kanun’a iki ayrı meslek odasından tepki geldi.
Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) ve Maden Mühendisleri Odası (MMO), genel merkezle- ri konuyla ilgili birer basın açık- laması yaparak görüşlerini ka- muoyu ile paylaştı.
Jeoloji Mühendisleri Oda- sı’ndan yapılan açıklamada,
“Bir gece yarısı operasyonuyla gerçekleştirilen bu yasal düzen- leme, meşru değildir. Gezi Par-
kı Direnişi’nin destekleyicisi, Taksim Dayanışması’nın katı- lımcısı olan, AKP’nin talan ve rant politikalarına engel olan TMMOB ve Odalarının yetkile- rinin kısıtlanması tesadüf olma- yıp, siyasi iktidarın muhalif ku- rumları cezalandırma anlayışı- nın bir başka tezahürü olmuş- tur.”
Maden Mühendisleri Oda- sı’ndan yapılan açıklamada da
“Kentlerin, madenlerin, derele- rin, ormanların ve tüm ülkenin üzerindeki kirli emellerine, rant oyunlarına engel olarak gördü- ğü TMMOB’u bertaraf ederek kendine ‘dikensiz bir gül bahçe- si’ yaratmak isteyen AKP ikti- darı, yaptığı operasyonla, kamu kaynaklarının talanını merkezi- leştirmektedir. ‘TMMOB’un hak ve yetkilerini kısıtladık’ di- yenler bilmelidir ki; bu meslek ve bu örgüt, bu ülkenin mü- hendisleri, mimarları, şehir plancıları sizin torbanıza sığ- maz. TMMOB; dimdik ayakta kalacak, AKP faşizmine boyun eğmeyecektir” denildi.
Tütün ve Alkol Piyasası Düzen- leme Kuru-
lu’nun (TAPDD) üniversitelerin sosyal tesisle- rinde uygulamaya konduğu alkollü içki satış yasağı, şimdi de kamu kurumlarına ait sosyal tesislere yansıyor. Emniyetin, ‘Polis Moral Eğitim Tesisleri’ olarak adlandırılan sosyal tesisleri ‘eğitim kurumu’ statüsüne alındıktan sonra başlatılan alkol yasağının ardından, şim- di de Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı öğretme- nevlerinde alkol yasağı geliyor.
Milli Eğitim Bakanlığı Destek Hizmetleri Grup Başkanı Fevzi Durgun imzasıyla 2 hafta önce Türkiye genelindeki akşam sanatokulla- rını da bünyesinde bulunduran bütün öğret- menevlerine ve 81 il valisine, alkol satışının yasaklanması gerektiğini içeren resmi yazı gönderildi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğret- menevlerinde alkol satışıyla ilgili ne yapması gerektiğini, 25 Nisan 2013 tarihinde Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’na sordu- ğu belirtilerek, buradan gelen yanıtın da 18 Temmuz 2013 tarihli resmi talimata eklendiği görüldü.
Yazıda, alkol satış yasağının olması gerekti- ği belirtilerek, “yasaya göre; öğretmenevleri de her türlü eğitim-öğretim kurumları olarak tanımlanan madde kapsamındadır” denildi.
Meralara elveda!
Meralara elveda!
Meralara elveda!
Meralara elveda! Meralara elveda! Meralara elveda!
Torbadan yıkım çıktı
Meslek odalarna darbe vuran, birçok alanda sözde yeni düzenlemeler yapan Torba Yasa’dan meralar da nasibini ald
Öğretmenevlerine
içki yasağı
*Serbest piyasa satış fiyatları
4 AĞUSTOS 2013 PAZAR
BİST-100 Cumhuriyet
Cuma 1,9345
Perşembe 1,9427
DOLAR EURO BORSA ALTIN
Cuma 74.062,25
Perşembe 73.531,56 Cuma 573.00 TL
Perşembe 576.00 TL
Cuma 2,5672
Perşembe 2,5685
Ekonomi - Emek
Çiftçiye elektrik işkencesi
AYDINLIK / MANSA
Manisa’nn Krkaaç ilçe merkezi ve bir- çok ova köyü, elektrik kesintisi haber- leriyle zor günler geçiriyor. Çiftçilerin sulama amaçl elektrii, elektrik da- tm hizmetlerinin özellemesinin ar- dndan, yeni bir uygulamaya gidilerek tek tek kesiliyor ve sayaçlar mühürle- niyor. Elektrik özelletirmeleri sonu- cunda, Gediz Elektrik Datm A ve Gediz Elektrik Perakende Sat A
hisselerini alan Bereket Enerji Grubu’na bal Aydem Elektrik Datm A, ta- rmsal sulama amaçl elektrik bedelle- rini mahsül döneminde, yani Kasm aynda deil, her ay banda tahsil etme yoluna giriti.
‘Elde yok avuçta yok nasıl ödeyelim’
Köy sakinleri ise, henüz mahsülü sa- tp paralarn alamadklar için, sulama elektrii faturalarn ödeyemiyor ve sayaçlar irket elemanlar tarafndan mühürleniyor. Yeni duruma isyan eden üreticiler, “Elde avuçta yokken elektrii
keserseniz, biz bu tarlalar, ba bahçeyi neyle sulayacaz, hangi ürünü topla- yp da borcumuzu ödeyeceiz” diyerek protesto gösterilerine baladlar. Köy- lüler, sulama elektrii borçlar için ay- lk fatura deil, mahsül sonuna dek er- teleme istiyor, yeni uygulamaya derhal son verilmesi talebiyle yetkilileri göreve
çaryor. Krkaaç köylüsünün yaa- d sorunu TBMM’ye tayan CHP Manisa Milletvekili Sakine, yapt açk- lamada, merkez ve ova köylerinin, ta- rmsal sulama amaçl elektrik borçla- rn, yakn zamana kadar, mahsül dö- neminde toplu halde ödediklerini be- lirtti. Yeni uygulamann köylüleri ma-
dur ettiini ifade eden Öz, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakan Taner Yldz’n olaya müdahale etmesini ve ortaya çkan maduruiyetleri gidermesini istedi.
Diğer ilçelerde de elektrik kesintisi var
Öz, açlamasn öyle sürdürdü:
“Köylüler, mahsül bedellerini henüz alamadklar için ödemelerini ger- çekletiremedi. irket, birçok ova kö- yünde, tarmsal sulama amaçl elek- trikleri keserek mühürledi. Bunun so- nucunda arazisini sulayamayan çift- çilerimiz, ürünlerinin telef olma tehli- kesiyle kar karya kald. Sorun, ne yazk ki, sadece Krkaaç’la srl de-
il, dier ilçelerimizde de benzer elektrik kesintileri younlat. Bu gibi özelletirme hamlelelerinin ardndan çiftçiyi deil, enerji rantn ön planda tutan hükümet, ‘çiftçi borcunu nasl öder, hangi artlarda topran sular’
diye düünmeyi brakt, ‘neyi, nasl sa- tarm da kamu açklarm kapatrm’
diye hesap yapyor. Köylülere elektrik ikencesi yaplyor.”
Koç Grubu’nun kazandığı 1.5 milyar avroluk Türkiye’nin ilk milli savaş gemisi MİLGEM iha- lesiyle ilgili Başbakanlık tarafından başlatılan incelemenin tamamlandığı bildirildi.
Başbakanlık Teftiş Ku- rulu’nun yalnızca iki fir- manın katıldığı ihalenin uy- gunsuz olduğu yönünde gö- rüş bildirdiği öğrenilirken, Koç Grubu şirketi RMK Marine’nin kazandığı iha- leyle ilgili rapor Başbakan Tayyip Erdoğan’a sunula- cak. Sabah’ın haberine göre, ihalenin çok yüksek bir ihtimalle iptal edileceği belirtiliyor.
Ancak, son karar önümüzdeki haftalarda top- lanması beklenilen Savunma Sanayi İcra Ko- mitesi’nde verilecek. EKONOMİ SERVİSİ
EKONOM SERVS
AKP’nin dış politikası mobilyacıları da vurdu. Ağaç mamulleri ve orman ürünleri ihracatı, Temmuz ayında, geçen yı- lın aynı ayına göre yüzde 21.8 artış göstererek aylık bazda 391 milyon dolara yükseldi. Ancak sektör, böl- ge ülkelerindeki çatışmalardan ve kesintisiz bir biçimde süren göste- rilerden olumsuz etkilendi. Top- lamda yüzde 21.8 artan ağaç ve or- man ürünleri ihracatı, Suriye ve Mı- sır’a ülkesinde düşüş gösterdi.
Akdeniz İhracatçıları Birliği (AKİB) Başkanı Bülent Aymen, “Sektörümüzün Mısır’a yaptığı Türkiye geneli ihracat, de- ğer bazında yüzde 21.7 düştü. Sadece Ak- deniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) kaydıyla gerçekleşen ihracat ise yüzde 58.8 azaldı” dedi. Aymen’in verdiği bilgiye göre, Türkiye’den Mısır’a yapılan ağaç ve orman ürünleri ihracatı geçen yılın Tem- muz ayında 9 milyon 29.6 bin do- lar iken, bu yılın Temmuz ayında 7 milyon 66.6 bin dolara geriledi.
AKİB kayıtlarıyla Akdeniz böl-
gesinden Mısır’a yapılan ihracat ise aynı dö- nem itibariyle 891 bin 886 dolardan yüz- de 58.8 düşüşle 367 bin 85 dolara indi.
Mısır’daki kaybın nedeni bozulan ilişkiler
Aymen yaptığı açıklamada, ‘Mısır’a Ro-Ro seferlerinin durması, Mısır’ın Türk vatandaşlarına getirdiği vize ko- laylığı uygulamasını iptal etmesi ve daha da kötüsü Mısır Sanayiciler Federasyo- nu’nun Türkiye ile 27 işbirliği anlaşması- nın dondurulması çağrısında bulunduğu gibi iddialar, ihracatımızın önünde engel
olmuştur’ bilgisini verdi. Suriye’deki olay- ların da sektörün ihracatını olumsuz et- kilediğine işaret eden Aymen, “Hem Türkiye geneli hem de AKİB’den yaptı- ğımız sektör ihracatında miktar bazında düşüşler yaşanıyor. Suriye’ye kereste, mobilya gibi mal grupları ihracatımız ta- mamen durdu” diye konuştu.
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar, hü- kümete ‘’yurttaşların 2B arazisi için olan tak- sitlerini hasat sonra ertelemesi’’ çağrısında bu- lundu.
Acar, dün 2B arazileri satın alan yurttaşlarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. “AKP iktidarı yurttaşların sesini duymadı ve rayiç bedelleri köylüle- rin, üreticilerin ödeyeme- yeceği düzeyde belirledi”
görüşünü savunan Acar, “ Çok sayıda yurttaş mağ- dur oldu. Atadan, baba- dan kalma arazilerini kay- betti. Şimdi çok sayıda yurt- taş ödeme gücünü aşan taksitleri ödeyebilmek için kara kara düşünmektedir.
Yurttaşlar ağır bir borcun, yükün altına girmiştir” dedi.
Araziler için başvuru yapan yurttaşların büyük bölümünün üreticiler ve köylüler oldu- ğunu kaydeden Acar şu talepte bulundu:
“Üreticilerin eline ancak ürünlerini sattıkla- rında para geçmektedir. Bu dönemde taksit ödemeleri, yurttaşları zorlamaktadır. Antal- ya’nın bir çok bölgesinden benzer yakınmalar gelmektedir. Yurttaşlar, taksitlerin hasat dö- nemi sonuna Kasım-Aralık aylarına ertelen- mesini istemektedir.’’ AYDINLIK / ANKARA TARIK TEKGÖZL
AKP’nin 5 Ağustos büyük Silivri buluş- ması öncesi başlattığı şafak operasyo- nuna emek örgütlerinden sert tepki gel- di. Silivri’de yapılacak olan eylemlere ge- tirilen yasak kararının kaldırılması ge- rektiğini söyleyen sendikacılar, “Silivri’de insanların en doğal hakkı olan duruş- maları izlemesi, yargılanan insanlara desteği dile getirmesi demokrasinin ge- reğidir” dedi.
Baskınların AKP Hükümeti’nin fa- şizm anlayışını yansıttığını söyleyen sen- dikacılar, “Diktatörlüğe karşı yapılma- sı gereken, halkın örgütlenmesi, birleşik mücadele vermesidir” diye konuştu.
‘Demokratik haklara müdahale’
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Ge- nel Başkanı İsmail Kon- cuk, demokrasiye yapı- lan her türlü müdaha- leye şiddetle karşı çık- tığını söyledi. Koncuk, yapılanları, insanların demokratik haklarına müdahale olarak de- ğerlendirerek, vatan- daşların tepki koyması gerektiğini belirtti.
‘Yasak kararı kaldırılmalıdır’
Sendikal Güç Birliği Dönem Sözcüsü ve Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın,
“Silivri’de insanların en doğal hakkı olan duruşmaları izlemesi, yargılanan insanla- ra desteğini dile getirmesi demokrasinin ge- reğidir. Bu, hukukun en temel kurallarından biridir. Yaşanan hu- kuksuzluklara karşı tep- ki vermemiz gerekiyor.
Silivri’de yargılananlar- la dayanışma içerisin- deyim.Yasak kararı kal- dırılmalıdır” ifadelerini kullandı. Öztaşkın, ya- pılanları şiddetle kına- dıklarını belirtti.
‘Hükümet faşizmle besleniyor’
Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin de, şafak baskınını faşist dikta anlayışın yan- sıması olarak değerlendirdi.
“Yaşananları, Türkiye’de var olduğu iddia edilen ‘ileri de- mokrasi’ şartlarıyla bağ- daştırmak mümkün de- ğil” diyen Ayçin şöyle konuştu: “Basın, hal- kın haber alma aracıdır.
Bunun önünü kesmek, insanın yaşam damarı- nı kesmek gibidir. Ya- şam damarı kesilen halk ise bilgi sahibi olabil-
mesi için basın özgürlüğü hakkını kulla- namaz. Habercilik yapan basının önünü kesmek, engellemek demokrasiyle bağ- daşmıyor.”
Türkiye’nin açık bir faşizmle yönetildi- ğine dikkat çeken Ayçin, Gezi Direni- şi’nin AKP Hükümeti’ni korkuttuğunu ve sonlarının yaklaştığını söyledi. Mursi’yi AKP’nin kardeşi olarak değerlendiren Ayçin, Mısır’da, Mursi’nin devrilmesinden sonra hükümeti telaş sardığını belirtti.
Ayçin yaşananları, “Önüne 2023 hedefi ko- yan bir iktidar, oraya varmak için önündeki tüm engelleri temizlemesi gibi bir şey” diye yorumladı.
AKP Hükümeti’nin faşizmle beslendi- ğini ifade eden Ayçin, yapılan baskınların faşist bir dikta anlayışı yansıttığını belirte-
rek, “Bu, kabul edilemez, bunu reddedi- yoruz” dedi.
‘Yapılanlar kabul edilemez’
Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yur- dakul, Türkiye’de demokrasi olmadığını söyledi. Yurdakul, “De- mokratik hakkını kul- lanamayanların bulun- duğu bir ülkede de- mokrasiden bahsedile- mez” dedi. Baskınların sindirme amaçlı oldu- ğunu belirten Yurda- kul, yapılanların kabul edilemez olduğunu söy- ledi.
‘Baskıyla insanların mücadelesini
engelleyemezler’
Deri-İş Genel Başkanı Musa Servi, AKP Hükümeti’nin tüm muhalif kesimle- re baskı ve şiddet uy-
guladığını belirtti. Geç- mişteki darbeleri arat- mayacak bir durumla karşı karşıya olduğu- muza dikkat çeken Ser- vi, hükümetin baskı me- toduyla insanların mü- cadelesini engelleye- meyeceğini ifade etti.
‘Gezi ruhu güçlenmeli’
Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, hükümetin devletin tüm imkân- larını kullanarak ceberrut devlet anlayışını sür- dürdüğünü belirtti.
Hükümetin Türkiye’de vandalizm uygu- ladığının altını çizen Serdaroğlu, “Bu baskı- lar yeni değil. Son süreçte özellikle 1 Mayıs’ta işçilere yönelik saldırı-
lar, Taksim’in işçilerden koparılmaya çalışılması ve tüm topluma yönelik baskılar sonucu, “Öz- gürlüğümüzü istiyoruz”
adı altında Gezi Direni- şi ortaya çıktı” dedi.
“Faşizm anlayışı her alanda sürüyor” diyen
Serdaroğlu, “Bunlara karşı Gezi ruhunu güçlendirmemiz lazım. Her türlü ortak mü- cadeleyi geliştirmemiz gerekiyor” sözlerini kaydetti.
‘‘Diktatörlüğe karşı örgütlenelim’
Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, şa-
fak baskınlarını AKP diktatörlüğünün uygu- lamaları olarak değer- lendirdi. Küçükosma- noğlu, “Diktatörlüğe karşı yapılması gere- ken; halkın örgütlen- mesi, birleşik mücade- le vermesidir” dedi.
Akdeniz’den Suriye’ye mobilya ihracatı tamamen durdu
Bülent Aymen
Suriye’ye kereste, mobilya gibi mal grupları ihracatının tamamen durduğunu bildiren AKİB Başkanı Aymen, sektörün Mısır’a yaptığı ihracatın da yüzde 21.7 azaldığına dikkat çekti
Acar: 2B taksitleri hasat sonrasına ertelensin
smail Koncuk
Atilay Ayçin
Gürkut Acar Mustafa Öztakn
Musa Servi
Nihat Yurdakul
Adnan Serdarolu
Ali Küçükosmanolu
‘MİLGEM
iptal edilecek’
Şafak operasyonuna emek tepkisi
Memur ve içi sendikalar dün yaplan afak operasyonuna tepki gösterdi. AKP’nin
faizmle beslendiine dikkat çeken sendikaclar, AKP’nin sonunun yaklatn söylediler
Eğitim-İş’ten Aydınlık’a ziyaret
Eğitim-İş’ten Aydınlık’a ziyaret
Eğitim-İş’ten Aydınlık’a ziyaret
Birleik Kamu-’e bal Eitim-’in stanbul ubeleri Ay- dnlk gazetesini ziyaret etti. Eitim- stanbul Dönem Söz- cüsü Erkan Aksoy, “Bu operasyon, ayaa kalkm halk hareketi sayesinde amacna ulaamayacak, ayn 29 Ekim’de, Haziran Ayaklanmas’nda olduu gibi geri te-
pecektir. Eitim- stanbul ubeleri olarak bu operas- yonlar protesto ediyor, stanbul Valilii’nin uygulamala- rn kanund buluyoruz. 5 Austos’ta Eitim- stanbul
ubeleri olarak Silivri’deki yerimizi alacaz, özgürlük tür- külerine biz de elik edeceiz” dedi.
N ACİ B EŞTEPE Erdoan Askeri
ûras
2013 Yüksek Askeri ûras, AKP iktidarnca her yl törpülenen askeri geleneklerin ve teamüllerin tam ykm uras oldu.
Devletin bütün kurumlarnn, devlet gelenekle- rinin, Cumhuriyetin temel deerlerin ykld gibi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmesi ve kalan- nn da dönütürülmesi için yaplmas gereken ya- pld.
Geçmite de iktidarlar seyrek de olsa YA ka- rarlar üzerinde etkili olmutur.
Siyasi iktidarn birlikte çalaca komutan be- lirlemesi demokratik bir uygulamadr.
Ancak bunun bir snr vardr.
AKP yani RTE iktidar snrlar amtr.
Askerlikte temel esas olan rütbe ve kdem sis- temini yerle bir etmitir.
Bu uygulamann temeli 2010 YA’nda atl- mtr.
RTE Org. Hasan ISIZ’n KKK yaplmasn is- tememitir ( irticaya kartln açkça her ortam- da söyledii için). Onun yerine en kdemli orgeneral olan Necdet ÖZEL’in kuvvet komutan olmas tea- mül gerei idi. Ancak her ne hikmetse (Org. Özel’in giriimi ile olduuna dair duyumlar vardr. Ceyla- nolu’nun Harbiye mezuniyetinin önceliini gerekçe göstererek atamaya yardmc olmutur.) Org. Er- dal Ceylanolu KKK.lna atand. Bir yl için. Böy- lece Org. Özel’in bir yl kuvvet komutanl yapp bir yl sonra emekli edilmesi engellendi. Genel- kurmay Bakanl yolu açk tutuldu.
te o gün çinenen teamül bugünkü uraya tu- tamak oldu.
RTE’nin eline koz verildi.
O da, kozunu bu urada kulland.
O gün KKK.ln kabul eden Org. Ceylano- lu’nun da bu oluumda pay vardr. Sanrm imdi pimandr.
Onur-gurur sorunu
Org. Bekir KALYONCU’nun siyasi iktidar ta- rafndan istenmedii bilinmekteydi.
Daha korgenerallii döneminde brahim ahin’e dolaysya ERGENEKON’a bulatrlmak istendi.
Genelkurmay Harekat Bakanl (J-3) döne- minde alnan baz askeri-siyasi kararlar etkilemi ola- bilir.
Son olarak J.Gn.K.l bülteninde bölünme teh- likesinden dem vuran deerlendirme yazs da bi- rilerini rahatsz etmi olsa gerek.
Ayrca, kiilik olarak; salam karakteri, dik du- ruu ve TSK içinde çok sevilen biri olmas da ikti- darn houna gitmemi ve DARBE PARANOYA- SI’n etkilemi olabilir.
Oysa o da tüm general-amiraller gibi darbenin üçüncü snf ülkelerin, üçüncü snf ordularn ii ol- duunu bilen ve inanan bir generaldir.
Gelecei ve geçmii çok iyi okuyan, zeka sevi- yesi ve kapasitesi itibaryla da mevcut generaller için- de parmakla gösterilen biridir.
Böyle biri AKP ve RTE’nin iine gelmemi ola- bilir, doaldr.
Doal olmayan onu devreden çkardktan son- ra kdem durumu uygun olan iki orgenerali (Org.
Yörük ve Org. Ataman) daha atlayarak ve bir ba- kma devre d brakarak Org. Hulusi AKAR’n KKK yaplmasdr.
ki orgeneralin KKK.lna bal olmayan, Ge- nelkurmay Bakanl’na bal iki makama atana- rak, sanki kdem durumunun gözetilmi gibi yapl- mas ise göz boyamadan öte deildir.
O iki orgenerale de yakan istifalarn vermek olmalyd, olmaldr.
O rütbeye gelmi birisine güvenilemiyor veya bir makam için yetersiz görülüyorsa ortada onur- gurur sorunu vardr.
Yllardr rütbe-kdem esasna göre emir -komuta etmi insanlarn sistemin ters yüz edilmesine ses- siz kalmalar kabul edilmez.
Edilirse; sisteme inançszlk, meslee vefaszlk, onur anlaynda eksiklik ksacas karakter sorunu var demektir.
YAŞ’ın adı kirlendi
Org. Hulusi AKAR’a sadece “hayrl olsun!” di- yorum
Hava Kuvvetleri Komutan Org. Erten’in emek- li edilmeyip YA üyesi unvanyla merkeze alnmas
da AKP’ye sessiz kalanlarn ödüllendirildii izleni- mi yaratmtr.
Ona da hayrl olsun!
Geçen yl olduu gibi bu yl da sank durumunda olup dört yllk bekleme süresini dolduranlarda üçü hariç (28 UBAT Davas’nda tutuksuz yarglanmak üzere serbest braklanlar) bütün general ve amiraller emekli edildi.
Bir orgeneral ve amiral bile erh koyamad.
Yazk.
Buna demokrasi ya da uyumlu çalma deil tes- limiyet denir.
Teslimiyet de ancak bu kadar olur.
TSK’nin dünya ordularna örnek olan disiplini, düzeni, terfi ve atana sistemi her gün daha kötüye götürülmektedir.
YA’n ad kirlenmitir.
“Yükseklik” yerine siyaset çartran bir ifade konulmaldr ûra’nn bana.
ERDOAN ASKER ÛRASI olabilir örnein.
Erdoan’dan sonra da yerine gelecek baba- kanlarn ad konabilir.
Askerler de siyasileri yalama kuyruuna dahil olurlar böylece.
Bülent Arnç’n dedii gibi” Bu generallerle sa- vaa girmeyiz inallah”
Bütün kurum ve kurulularmz gibi TSK’nn da Türk halknn kurumu haline dönmesini özlemle bek- leyeceiz.
AYDINLIK / ANKARA
Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) kararları açık- landı. Bütün kuvvet komutanları emekli edilirken atamalarda kıdem kuralı da esas alınmadı. Kara Kuvvetleri Komutanı ol- ması beklenen Jandarma Genel Komuta- nı Bekir Kalyoncu emekli edildi. Kalyon- cu’nun emekli edilmesinde, hükümetin, Öcalan ve PKK ile yürüttüğü “açılıma”
karşı çıkmasının rol oynadığı ifade edildi.
Emekli edilmeseydi Kalyoncu, 2015 yılında Genelkurmay Başkanı olacaktı.
‘İstifa edin’ baskısı
Yapılan atamada en dikkat çeken kişi Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanan Hulusi Akar oldu. Hulusi Akar adı kulis- lerde “Başbakan Erdoğan’ın 2015’te Ge- nelkurmay Başkanı olarak görmek istedi- ği komutan” olarak geçiyordu. Yapılan bu atama ile de Akar’ın 2015’te Genelkurmay Başkanı olmasının önü açıldı. Yalçın Ata- man ile Servet Yörük, Hulusi Akar’dan daha kıdemli olmasına rağmen Akar’ın Kara Kuvvetleri Komutanı yapılmasının tepkiyle karşılandığı öğrenildi.
Bu atama kulislerde, Hava Kuvvetle- ri Komutanlığı’ndan YAŞ üyeliğine atanan Mehmet Erten, Yalçın Ataman ve Servet Yörük’e “istifa edin” baskısı olarak de- ğerlendirildi. Açıklanan atamalar askeri kulislerde, “Orduda esas rütbede kıdem-
dir. TSK’nın içine siyaset sokuldu, bu TSK’ya vurulan en büyük darbedir. AKP TSK’yı da arka bahçesi yapma çabasında”
şeklinde değerlendirildi.
Kuvvet Komutanlıklarına yeni atananlar
Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na Or- general Hulusi Akar atanırken, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Mehmet
E r t e n YAŞ üye- liğine kay- dırılıp yerine orgeneralliğe
yükseltilen Akın Öztürk getirildi.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na Oramiralliğe yükseltilen Recep Bü- lent Bostanoğlu, Jandarma Genel Komutanlığı’na Orgeneral Servet Yö- rük atandı. Harp Akademileri Komu- tanlığı’na Orgeneral Yalçın Ataman, Birinci Ordu Komutanlığı’na Orgeneral Ahmet Turmuş getirildi. Genelkurmay İkinci Başkanlığı’na ise rütbesi orge- neralliğe yükseltilen Korgeneral Salih Zeki Çolak atandı.
Ceylanpınar’da bir kişi daha öldü
MİT’çiler parti üyesi olabilecek
‘Dışişleri siyasi müdahaleye tabi kılındı’
4 AĞUSTOS 2013 PAZAR EMEKLİ TÜMGENERAL
nacibestepe72@gmail.com
Kara Kuvvetleri Komutanl’na Erdoan’n istedii Hulusi Akar atand
Kalyoncu açılıma karşı çıktı, emekli edildi
41 komutana kadrosuzluk
Genelkurmay Başkanlığı, internet site- sinden yaptığı açıklamada YAŞ kararlarını şöyle duyurdu:
“Yüksek Askerî Şûra; 3 Ağustos 2013 tarihinde tamamlanan Ağustos ayı olağan toplantısında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde gö- revli general, amiral ve albaylardan bir üst rütbeye yükseltilecekler ile general ve ami- rallerden görev süresi bir yıl uzatılacakların durumlarını görüşerek karara bağlamıştır.
30 Ağustos 2013 tarihinden geçerli ol- mak üzere; (34) general ve amiral bir üst rütbeye, (50) albay ise general ve amiralliğe yükseltilmiş; (33) general ve amiralin görev süreleri bir yıl uzatılmıştır. Ayrıca bu yıl rütbe bekleme süresini dolduran 41 general ve amiral kadrosuzluk nedeniyle 30 Ağustos 2013 tarihinden itibaren, 2 general ise yaş haddini doldurduğu için 01 Eylül 2013 tari- hinden itibaren emekli olacaklardır.”
YAŞ kararları açıklandı. AKP açılımına karşı çıkan ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanması beklenen Orgeneral Bekir Kalyoncu emekli edilirken, yerine Başbakan Erdoğan’ın çok istediği Hulusi Akar atandı
Bekir Kalyoncu Hulusi
Akar
HABER MERKEZ
Şanlıurfa’nın Ceylanpınar İlçesi’nde Suri- ye tarafında çıkan çatışmada seken kurşu- nun isabet ettiği Ramazan Zeybel hayatını kaybetti. Zeybel’in vurulduğu sırada bayram alışverişi yaptığı ortaya çıktı. Ceylanpı- nar’da son bir ayda dört kişi hayatını kaybetti.
Suriye’nin Rasulayn İlçesi’nde 16 Tem- muz’da El Nusra cephesi ile PYD güçleri arasında çıkan çatışmalar, 19 gündür ara- lıklarla devam ediyor. Rasulayn’daki çatış- malar nedeniyle Ceylanpınar’da günlerdir te- dirginlik yaşanırken, güvenlik güçleri sınır hattında yoğun güvenlik önlemi aldı.
Uyarı anonsları
Rasulayn’da çatışmaların yeniden şid- detlenmesi ve Ramazan Zeybel’in vurul- masının ardından güvenlik güçleri, sınır hattındaki önlemlerini arttırdı. Belediye hoparlörlerinden yapılan uyarı anonsların- da ise vatandaşların sınır hattından uzak du-
rulması ve evlerinin terasından inmeleri is- tendi.
Rasulayn’da ise dün sabah saatlerinde ye- niden başlayan çatışmalar, yer yer şiddetle-
nerek devam ediyor. Rasulayn’da atılan top ve silah sesleri Ceylanpınar’da duyu- lurken, güvenlik güçleri sınır hattında zırh- lı araçları ile önlemlerini sürdürüyor.
ZHN ERDEM / ANKARA Anayasa Uzlaşma Komisyo- nu’nun dün yaptığı toplantıda
“Siyasi Parti Kurma Özgürlüğü”
maddesi masaya yatırıldı. Par- tiler, hakimler ve savcılar, silahlı kuvvetler, kolluk gücü, Sayıştay başkan ve üyeleri, mülki idare amirleri dışında kamu çalışanlarının partilere üye olabil- mesi konusunda uzlaş- tı.
Siyaset yasağı bula- nan devlet memurları ara- sında MİT’çilerin de yer al- masını isteyen MHP, bu ısra- rından vazgeçince MİT men- suplarına da siyasal partilere üye olmanın yolu açılmış oldu.
Para yardımı
Komisyonun üzerinde uz- laştığıbir konu ise parlamento-
da temsil edilmeyen partilere de Hazine yardımı yapılması ko- nusu oldu. Bu konuyla ilgili maddedeki düzenleme, “Devlet, son milletvekili genel seçimle- rinde geçerli oyların en az yüz- de biri oranında oy alan siyasal partilere, hakça malî yardım yapar. Siyasal partilere yapılacak devlet yar- dımı ve partilerin gelirleri ile gider- lerinin bağlı olduğu esaslar saydamlık il- kesine uygun olarak kanunla düzenlenir”
şeklinde yazıldı.
Şiddete karışma!
AKP, CHP ve MHP siyasal partilerin ancak şiddete baş- vurmaları ya da şiddet kullan- mayı teşvik etmeleri durumun- da kapatılması konusunda uz- laştı. Madde, “Kapatma kararı
verilebilmesi için partinin bu fillerin odağı haline gelmesi şarttır. Odak haline gelmenin esasları demokratik toplumun gerekleri gözetilerek kanunla düzenlenir.
Kapatmaya, Yargıtay Cum- huriyet Başsavcısı’nın talebi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının beşte üç ço- ğunluğunun vereceği izne bağ- lı olarak açılan dava üzerine Anayasa Mahkemesi üye tam sayısının üçte ikisi tarafından ka- rar verilir. Anayasa Mahkeme- si dava konusu fillerin ağırlığına göre kapatma yerine idari para cezası verebilir” şeklinde yazıl- dı. BDP ise düzenlemeye itiraz etti.
Komisyondaki partiler daha önce bu maddede tutuklu ve- killerin dışarı çıkmasını sağla- yacak düzenlemeler konusunda uzlaşmıştı.
AYDINLIK / ANKARA CHP Genel Başkan Yardım- cısı Faruk Loğoğlu, 6495 Sayılı
‘Torba Kanun’un Cumhur- başkanı Abdullah Gül tara- fından onaylanmasına tepki gösterip, Dışişleri Bakanlı- ğı’nın siyasi müdahaleye tabi kılındığını söyledi. Loğoğlu, yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gideceklerini
de dile getirdi. Loğoğlu yaptı- ğı açıklamada Gül’ün, Dışişleri Bakanlığı’nı AKP’nin siyasi müdahale ve kontrolüne tabi kılacak değişiklikleri de içeren Torba Kanunu onayladığına işaret ederek, “Torba Ka- nun’da yer alan Dışişleri Ba- kanlığı’yla ilgili değişiklikler, ül- kemize daima özveriyle hizmet etmiş ve uluslararası seviyede saygın bir konuma sahip Dış-
işleri Teşkilatı’nın bütünlük ve kurumsal yapısına kalıcı zarar verecek ve ülkemizin güvenlik ve itibarını tehlikeye atacaktır” dedi.
Loğoğlu, şunları söyledi:
“Dışişleri Bakanlığı’nın ku- rumsal işleyişine ve bütünlü- ğüne sahip çıkmak ve diplo- masi mesleğinin onurunu ko- rumak ülkemize ve halkımıza borcumuzdur. Ülkemizin gü-
venliği, refahı ve istikrarı için kilit öneme sahip olan Dışişleri Bakanlığı’nın işleyişinin liyakat esasına dayanması ve kuru- mun ehliyetli ellerde olması hayati önem taşımaktadır.
CHP, Dışişleri Bakanlığı’nı ve dolayısıyla ülkemizin gelece- ğini korumak ve savunmak için gerekli uyarı ve çalışma- larını sonuna kadar sürdüre- cektir.”
‘Yaralıların üzerinden patlayıcı çıkıyor’
AYDINLIK / ANKARA
Türk Tabipleri Birliği tarafından Su- riye’de yaşanan çatışmaların sınır ille- rimizdeki sağlık hizmetlerine ve sağ- lıkçılara etkileriyle ilgili hazırlanan
“Gaziantep-Kilis-Hatay İlleri He- kimlik ve Sağlık Ortamı
Hızlı Değerlendirme Raporu” basın top- lantısıyla kamuoyu- na açıklandı.
TTB’nin raporun-
dan zaten yetersiz olan sağlık hiz- metlerinin kendi vatandaşlarımızın ulaşmakta zorluk çektiği, Suriye’de ya- ralanarak Türkiye’ye gelenlerin üze- rinden patlayıcı maddelerin çıktığı, kendilerini doktor olarak tanıtan bazı Suriyelilerin tıbbi ortamlara girip çı- kabildiği gibi çarpıcı sonuçlar çıktı.
TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr.
Fatih Sürenkök, sınıra yakın bölgele-
re savaş cerrahisi deneyimi ve dona- nımına sahip sahra hastanelerinin ku- rulması gerektiğini kaydetti. Sürenkök,
“Bölgede yaşayan yurttaşlara verilen hizmet yetersizken buna bir de Suriyeli yaralı ve hastaların eklenmesi sağlık eri- şimini tamamen yetersiz kılmakta-
dır” dedi.
Sürenkök, bu koşul- larda hekimlerin ve sağ- lıkçıların can güvenlik- lerinin tehlikede olduğunu belirterek, özellikle sınıra çok ya- kın bölgede hizmet veren Kilis ve Reyhanlı Devlet Hastaneleri başta olmak üzere sorunun can yakıcı bir noktaya geldiğini bildirdi. Sürenkök, başta Antakya olmak üzere kendilerini doktor olarak tanıtan Suriyeli bazı şahısların hastanelerde yoğun bakım dahil her türlü tıbbi ortama girebil- diklerini, tehditkar tutumları nedeniyle engelleyemediklerini kaydetti.
31 Temmuz ve 1 Ağustos günü Ha- lep civarındaki Til Hasıl ve Til Aran’da çoğu kadın ve çocuk 70 sivil Kürt’ü öl- düren El Kaide bağlantılı gruplar ve ÖSO taburları, bölgedeki saldırılarını sürdürüyor. Saldırıdan hemen önce Ga- ziantep’te, ÖSO’ya bağlı tugayların ko- mutanlarının bir araya geldiği bir top- lantı düzenlenmiş olması dikkat çekti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Kürtlere yönelik El Nusra saldırılarını kınayarak, Esad yönetimini ve muhalefeti göreve çağırdı. Rusya açıklamasında “Suriye makamları ve özellikle Kürt Yüksek Konseyi dahil tüm muhalefet grupların- dan Suriye üzerine 2. Cenevre Konfe- ransı sırasında El Kaide bağlantılı tüm terörist ve aşırı organizasyonları Suriye topraklarından elimine etmeyi veya kov- mayı hedefleyen ortak bir angajman el- de etmeyi bekliyoruz” dedi.
Halep’te Kürtlere El Kaide saldırısı Halep’te Kürtlere
El Kaide saldırısı
Faruk Loolu
