• Sonuç bulunamadı

ARKITEK' MİMARLIK, ŞEHİRCİLİK TURİZM DERGİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ARKITEK' MİMARLIK, ŞEHİRCİLİK TURİZM DERGİSİ"

Copied!
48
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ARKITEK'

M İ M A R L I K , Ş E H İ R C İ L İ K T U R İ Z M D E R G İ S İ

Atatürk kültür sarayı — istanbul

(2)

g ö k f t z â n ö ı n t a m a n m ı ı

Çâtuım

İ z ' c a m i a kaplatınız

İZOCAM TASAHRUFTUR

Dünyanın en ileri sistemiyle (Saint - Gobain TEL Prosedesi) yurdumuzda üretilen İzocam, konut çatılarından sınaî yapılara kadar kullanıldığı her alanda olağanüstü tasarruf sağlar.

İzocam kullanıldığı takdirde daha küçük satıhlı kalorifer kazam, daha az sayıda radyatör dilimi, daha küçük boyutlarda pompa ve boru yeterli olur. Bu suretle yapının inşaat masrafı azalır.

Ayrıca İzocam için ödenecek fark 1-2 yılda kendisini öder. İzocamm her türlü çatıda ve

• • •

kalorifer tesisatında kullanılmasıyla gittikçe pahalılaşan yakıt sarfiyatı azalır ve bir türlü ısınmayan en üst katlar kolaylıkla ısınır, size de

" SAĞOLASIN İZOCAM" dedirtir.

İzacamla korunan yapı sağlıklı, ekonomik ve komşu anlaşmazlıklarına yer bırakmayan bir yapı olur.

Bütün ısı ve gürültü problemlerinizde bizi hatırlayınız.

Kesin tecrit,büyük tasarruf, tam konfor.

Data — 110/46

(3)

W I 1 0

SİRKÜLASYON POMPALARI

-TAMAMEN SESSİZ ÇALIŞIR.

-YAĞLAMA ve BAKIMI GEREKMEZ.

- B İ R YIL GARANTİLİDİR.

İMALAT GENEL DAĞITICI

SİMTEL TİCARET ve SANAYİ A.Ş. CASA DAĞITIM V E SATIŞ A.Ş.

(4)

A S A N S Ö R VE

Bürolaıı

Ankara Meşrutiyet Cd. Karanfil Tel: 121891

Sk. 29/2 176944 Postahane Cd. Fercan Tel: 11380

han 2

İzmir : Cumhuriyet cd. 79/3 Tel: 22761 Kayseri : Vakıf Işhanı 15 Tel: 6663 Antalya : Eski Belediye Cd. 19/A Tel: 3110 Konya : Anıt alanı Anıt ap. 11/3 Tel: 1277 Trabzon : Maraş Cd. Halkevi Sk. Tel: 1854

11/2

Bursa : Yeniyoî I. Ersan Işhanı Tel: 12304 4/26

Eskişehir : Sakarya Cd. Şenller İş- Tel: 6489 hanı 101

Samsun

Diyarbakır : Gazi Cd. Çarşılı han 2/11 Tel: 3603

T Ü R K E L İ T İ C A R E T A . S .

Bankalar Caddesi Yanıkkapı sok.no1-3-5

Karaköy-İstanbul 45 5145(4 Hat)

(5)

DIŞ CEPHE KAPLAMA BOYALARINDA DA

GÜÇLÜDÜR CBS

ÇBS Akrolit... İşte ÇBS'nin yapıların daha dayanıklı olmasını sağlamak, onları kışın karından, baharın yağmurundan, yazın sıcağından ve sonbaharın rüzgarından korunmak için üstün güçlerle donattığı ve görevlendirdiği boya...

Eğer bir yapı ÇBS Akrolit'le donanmış ve güçlenmişse artık o yıllarca

en güzel, en sağlaır niteliğini gururla taşıyacaktır.

Evini ÇBS Akrolit'le takviye eden

herkes

yıllarca hep aynı sözü söyleyecektir evine her bakışta. "ÇBS Akrolit" diyecektiı

"tam aradığım boya"

her cins boyada

* * ÇBS BOYA-KİMYA SANA

•e TİCARETİ A.Ş.

Karaköy, Kardeşim Sok ' No. 44/3 istanbul

\ Telefon : 434955

flfaolft

$AF A K R I L İ K

d(Ş cephe kaplama boyası

0 0-KİMYA SANAYİİ VE TİCARETİ fl.Ş..

(6)

W e r t h e i m

(7)

Her tür yapıya tek bir kaplama malzemesi

O n d u l m e

• . -

- A

V - - v - J m

ı& r i!t. sussr

vur- V İ

 l S & R " ® İÜ

SAGLAM.PHATİK.CKONOMİK SEKSİ"

(8)

D E T E K S

su tecridinde

tam çözüm

SİKA-1 SİKA-2 SİKA-4»

SİKAFLEX-la İGAS-gris SİKA-LATEX PLASTOCRETE-N PLASTİ-MENT-BV-40 SİKA-RETARDER

KONSERVADO-P

Sıva ve şaplarda su geçirmezi ik katkısı Tazyikli fışkıran suların tıkanmasında Elâstik fuga macunları Tamir harcı katkısı Betonda su geçirmezlik katkısı Plâstifian beton katkısı Betonda priz geciktirici Püskürtme beton, gunitaj, priz çabuklaştırıcı ve geçirimsizlik katkısı Geçirimsiz dış cephe boyası PVC su yalıtım muşambası Elâstik yalıtım Dilâtasyon bandı Beton iş ve

dilâtasyon derzleri yalıtımı K İ M Y A S A N A Y Î İ A . Ş.

Mecidiyeköy, Büyükdere Caddesi Hukukçular Sitesi No. 5

Telefon : 66 44 88 - 66 44 89 İstanbul

(9)

BorusaıVın

Yaratıcı aücünüze

^Başlıca çeşitlerimiz:

• Su ve gaz boruları

• Sanayi boruları (Mobilya ve ekzoz borusu)

• Profil borular

• Kaim etli profiller

• Pencere profilleri

• Paslanmaz çelik borular

• Ambalaj çemberi

• DKP bant

BORUSAN

Gelecek Sanayiin rehberi Gelişen Türk Sanayiine Borusan'ın katkısı her alanı

dolduruyor. Otomotiv, tekstil, ev aletleri ve ambalaj sanayiinde, inşaatın her dalında Borusan mamulleri en geniş tatbik kolaylıkları sağladı.

(10)

ANAHTAR TESLİMİ KOMPLE TESİS YAPMAK

<•> 200'ü Aşkın Yüksek Mühendis Ve Mühendis.

250'yiAşkın Beyaz Yakalı Uzman ve Personel.

2000'i Aşkın Teknisyen ve İşçi Kadrosu.

<•> 21 Senelik İmalât, Tesis Kurma Tecrübesi.

<•> Cihaz ve Kompakt Ünitelerin Yapıldığı 3 Büyük Fabrika.

ARK — 49

(11)

L ' A R C H I T E C T E T H E A R C H I T E C T p e r i o d i q u e d ' a r c h i t e c t u r e Periodica! Publication On Architecture d ' u r b a n i s m e e t de t o u r i s m e T o w n P l a n n i n g a n d t o u r i s m İ ç i n d e k i l e r :

No. 368 — 4 — 1977 Cild — 46

• Önemli haberler 138 • İstanbul Atatürk Kültür merkezi. Doç. Dr. Hayati TABANLIOĞLU 139 • Bir ilk okul binası (Gönyeli-Kıbrıs) Mimarları: ÖZAY HASAN ve O. FERİDUN 145 • Bir konservatuar binası (İsrail) Mimarları: R. ZARHY P. İngenieur 147 • Altın sahil sitesi projesi (Erdemli - Mersin) Mimarları: Prof. M.

GİRAY, B. KALABA, Z. YELTEKİN 148 • Viyana'da Birleşmiş milletlerin yeni binası 153 • Minare göre- vini yitiriyor mu? yazan: Dr. Zeki SAYÂR 154 • 70 yaşını idrak eden mimarlar: Seyfi Sonad. Yazan: Prof.

B. ÜNSAL 159 • Yitirdiğimiz doğa, Boğaziçi 165 • Bibliografya 171 • Haberler 172.

C o n t e n t s :

No. 368 — 4 — 1977 Volume — 46

• İmportant News 138 • The Opera house (Atatürk oultural center) at İstanbul, Arch, Doc. Dr. Hayati TABANLIOĞLU 139 • A primary Sohool at Gönyeli -Ohyprırs, Arch. ÖZAY and O. FERİDUN 145 • A school of music in Israel, Arch. R. ZARHY P. İngenieur 147 • A project for a sea - side recreation at Erdem- li - Mersin, Arch. M. GİRAY, B. KALABA, Z. YELTEKİN 148 • The new Building of the United Nations at Vienna-Austria 153 • A lost fonction, minarets? vvritten by Dr. Z. SAYÂR, Arch. 154 • İrrtervievv with septuagenarian architects: Arch. Seyfi Sonad, By Prof. B. ÜNSAL arch. 159 • About an illegal executi- on oontrary to the Bosphorus site conservation plan 165 • Biıbliography 171 • News 172.

S o m m a i r e :

No. 368 — 4 — 1977 Volume — 46

— Nouvelles importantes 138 — L'Opera et le centre culturel «Atatürk» de la ville d'lstanbul. Doc. Dr.

Arch. H. TABANLIOĞLU 139 — Une ecole primaire a (Gönyeli-Chypre) Arch. ÖZAY HASAN et O. FERİDUN I 145 — Conservatoire â (Beersoheba Israel) Arch. R. ZA'RHY P. İngenieur 147 — La çite «Altın» aux bords 1

de la mer Mediterannee â (Erdemli-Mersin) Arch. Prof. M. GİRAY, B. KALABA. Z. YELTEKİN 148 — Le nouveau bâtiments des Nations-Unis â V'ienne — Autriche 153 — Le minaret et ses fonctions Ecrit par Z.

SAYÂR Dr. Arch. 154 — İntervievv avec l'architecte Seyfi Sonad â propos de son 70 eme anniversaire Ec- rit par B. ÜNSAL Prof. Arch. 159 — A propors de la oonstruction illegale aux pentes du Bosphore 165 — : Bibliographie 171 — Nouvelles 172.

Arkitekt'in Satıldığı Kitabevleri:

Y a p r a k K i t a b e v i Atatürk Bulvarı No: 127 Ankara A. B. C. K i t a b e v i Tünel Meydanı No: 1 Beyoğlu Sayın okuyucularımızın dikkatine:

Bir yıl içinde basım malzemelerinde meyda- na gelen anormal artışlar nedenile, 1 9 7 8 abone bedelimizi arttırmak mecburiyetindeyiz.

y ı l l ı k a b o n e b e d e l i : Şahıs için

Tüzel kişiler öğrenciler Yabancı ülkeler

150.00 TL.

175.00 TL.

125.00 TL.

200.00 TL.

(12)

ARKİTEKT

Her üç ayda bir yayınlanır.

Adres: Anadolu Han 33 — istanbul Tel: 22 13 07 Kuruluşu 1931 ilt : 46 Sayı 368

Sahibi ve sorumlu yayın müdürü:

Dr. Z e k i S. S a y S r Mimar D.G.S.A.

Sekreter:

M ı h a b i r i :

BAlmanya : Engin A Y D I N - Mimar D.

G.S.A./BDB. - U.S.A. : Altan G Ü R S E L - Mimar M.M.F. - Fransa: Hâluk T O G A Y - Mimar D.G.S.A. - İsveç : Ali Ş E N E R - Mimar D.G.S.A - İsviçre : I Seyfi S O N A D - Mimar D.G.S.A. - Kıb-

: Behzat A. B E Y L i - Mimar İ.T.Ü.

. B. - MRTPI - İtalya : Dr. Baran Ç A - G A - Mimar - Yunanistan : Sava Ç İ L E - N i S - Mimar İ.T.Ü./M.M.F.

A b o n e ş a r t l a r ı : Yıllığı Şahıs için 125.— TL.

Öğrenci 100.— TL.

Yabancı memleketler için : 150.— TL.

Bu sayı : 40.— TL İlân tarifemiz istek üzerine gönderilir.

Yazı. foto. resim ve abone bedelleri ARKİTEKT'in adresine posta İle gönde- rilmelidir. Basılmayan yazılar iade edilir.

Adreslerini değiştiren abonelerin en bir ay içinde bize haber vermeleri lâzım- dır. Aksi takdirde kaybolan dergilerden idaremiz sorumlu değildir.

Subscription rates:

Annual subscription 10.00Ç Single copy 2.50$

Ali subscriptions, letters, photos, articles advertisements tec. Should be addressed.

To: A R K İ T E K T

Anadolu Han No. 33 Eminönü/İSTANBUL TURKEY|

bonnements pour l'ötranger 1 an 10.00 $ Prıx de ce numero 2.50$ j Pouı :out payement et demande des ren- seignements, ainsi que pour tout envol j

tels que photos, artic- bibliographie â inserer s'adresser â la Direction A R K İ T E K T . Anadolu Han No. 33 Eminönü İstanbul —

TUROL'İE ö n e m l i h a b e r l e r : d ü n y a g ü n ü ı t I a

Sayın Konuklar Sayın Akademililer

Dünya Şehircilik gününün, İstanbul Sanat Bayramı için saptanmış olan gün- ler içersinde yeralması anlamlı bir rast- lantıdır.

Bütün dünyada 8 Kasım günü kutla- nan bu olayı, çeşitli konferanslar sem'ner ve tartışmaları içermekte, konunun tanın- masını irdelenmesini ve toplumlarca be- nimsenmesini amaçlamaktadır.

Şehircilik sorunları günümüzde ala- bildiğince karmaşıklaşmıştır. Hele ülke- mizde, kentlerin sağlıksız bir yöneliş için- de olduklarını görmek için uzman olma- ya dahi gerek kalmamıştır.

Düzenleme amacıyla gösterilen çaba- lar, nüfus patlaması ve kentleşme hızı- nın, çoğu kez gerisinde kalmaktadır.

Kentlerin asırlar boyunca oluşmuş deûer- lerinin korunması hiç kuşkusuz herkes- den önce uzmanlarını ilgilendirir. Ancak, toplumun tüm kesimlerinin bu konuda belirli bir bilinç düzeyinde erişmesi ge- rekmektedir. Her alanda olduğu gibi bu alanda da bireylerin eğitilmesi, gerek do- ğal gerekse kültür ürünlerinin korunma- sı acısından zorunludur.

Dünya Şehircilik günü Türkiye'de ilk kez kutlanıyor. Bu kutlamanın kurumu- muz çatısı altında yer alması bizler için kıvanç nedenidir. Çalışmaların başarılı ve sonuçların yararlı olmasını dilerim.

Prof. Sadun Ersin I.D.G.S.A. Başkanı dünya şehircilik günü kutlaması için Şehircilik Araştırma Enstitüsü 1. ci Başkanı Profesör M. Alt HANDAN'ın su- nuş konuşması.

Sayın Başkan, saygıdeğer misafirler, Dünya şehircilik gününe hoş geldi- Bugün burada ilk kez, dünya şehirci- lik gününü huzurunuzla kutlayacağız. Bi- lindiği gibi jour mondial de l'urbanisme fransızca adıyla bu şeh'rcilrk günü 1950 yılında Arjantinli profesör Carlos della paolera tarafından düşünülmüş ve 8 ka- sım günü dünya şehircilik günü olarak kutlana gelmiştir.

Şehircilik Araştırma Enstitümüz de, Sayın profesör K.A. Aru'nun önerisiyle dünya şehircilik günü daimi komitesi ku- rulmuştur. Aslında Enstitümüz ikinci baş- kanı sn Prof. K.A. Aru tarafından bu ko-

mite kurulmuş ise de çalışmalarını sür- dürme olanağını bulamamıştır. Uluslara- rası nitelikteki bu örgüt her ülkede 5-7 kişilik komitelerce yürütülmektedir. Ama- cı, ülkede şehircilikle lig"M halka dönük konferanslar-seminerler ve sergiler dü- zenlemek suretiyle bir bakıma yaygın eğitim yapmaktır.

işte bu gün Enstitümüzde yeni oluş- turulan Türk daimi komitesi ve sekreter- yası 8 Kasımı gereken önemde kutlama- ya karar vermiş ve temayı da Eski türk kentleri olarak seçmiştir.

Biraz sonra bu konuda sayın arka- daşımız Prof. K.A. Aru'nun çok ilg nç bu- lacağınızı umduğum slaytlı konuşmasını ve müteakiben de Doç. Dr. Metin Sözen ve Doç. Dr. Murat Eriç'in konu ile ilgili konuşmalarını izleyeceksiniz.

Bu güne renk katacak olan konuşma- cılara huzurunuzda teşekkür eder, dünya- şehircilik gününün hazırlanmasında gay- ret gösteren kıymetli arkadaşlarıma da şükranlarımı arzederim.

Sn. Akademi Başkanından günümüzü açmasını rica ederim.

R e s s a m F i k r e t M u a l l â ' n ı n t a b l o l a r ı P a r i s ' t e s a t ı ş a ç ı k a r ı l ı y o r

ANKARA, AA.

Ünlü Türk Ressamı Fikret Muallâ'nın 110 adet guaş tablosu'nun Paris'de sa- tışa çıkarılacağı açıklanmıştır.

Kültür Bakanlığınca yapılan açıklama- da, Fikret Muallânın eserlerinin, Paris'de

«Doruot Rive Gauche» müzayede salonun- da açık arttırmaya çıkarılacağı bildirilmiş- tir.

Verilen bilgiye göre, tabloların be- delleri bin ile 3 bin Fransız frangı ara- sında değişmektedir. Muallâ'nın açık art- tırmaya çıkarılan tablolarından bazılarına da 6 bin frank fiyat verilmiştir.

T ü r r I e

k a t ı l ı y o r

Balkan ülkeleri arasında dostluk ve işbirliğinin geliştirilmesini amaçlayan or- tak bir sergi, Romanya'nın başkenti Bük- reş'in Güzel Sanatlar Galerisinde açılmış- Türk, Bulgar, Yunan, Yugoslav ve Ro- men sanatçılarının yapıtlarının yer aldığı sergide, çok çeşitli grafik ve sanat ya- pıtları sergilenmiş ve Romen basını ser- giye geniş yer ayırmıştır.

(13)

A t a t ü r k k ü l t ü r m e r k e z i İ n ş a a t ı y a p t ı r a n :

T.C. B a y ı n d ı r l ı k B a k a n l ı ğ ı Meslekî ve İdarî Kontrollük:

Yapı İşleri Genel Müdürlüğü Büyük Yapılar Projeleri İstanbul Bölge Müdürlüğü Proje Müellif Mimarı ve Kontrol Amiri

dr. H a y a t i T a b a n l ı o ğ l u mimar İ.T.Ü.

Sahne Tekniği

Proje ve Kontrolü W i I I i E h l e İç Mimarî R e ş a t S e v i n ç s o y Yardımcı Mimarlar

S ü l e y m a n Ş e n g e l e n Z ü h e r H a k i m o ğ l u Desinatör A y ş e E m e k

İnşaat Kontrol Şefi O b a E m e k Y. mimar Elektrik ve Mekanik Kontrol Şefi

A r a m A l l a h v e r d i Y. mühendis Kontrol mimarları

M e h m e t A t i l l â R a f e t Ş e n g ü l S a d ı k E r d e m Z e k i Ö z b o ğ a Yardımcı Firmalar:

Tüm inşaat ve Tesisat Genel Yüklenicisi

i-ti"bul imar Limited Şirketi Şantiye Şefi S a m i m O k t a y

mimar İ.D.G.S.A Ahşap ve Mobilya İşleri Ankara, Ağaç ve Metal İşleri Meslek Lisesi

Yapının geçirdiği aşamalar Geçmişin önemli kültürel, dinsel v diğer yapılarının bulunduğu Istanbul'd Opera olarak büyük bir tiyatro binası'nı yapımına 29 Mayıs 1946'da Belediyec başlanmıştır. Daha sonra Bayındırlık Bı kanlığınca ele alınan yapı, projelerind yapılan büyük değişikliklerle bir Kültü Merkezi niteliğine kavuşturulmuştur. B değişiklikte ilk projelere göre yapılan s>

yirci salonu bölümü kaba yapısı, yenide düzenlenen projeleri kısıtlayıcı yönde e kilemiştir. Uygulamada ise yapım süresir ce bütçelere konulabilen sınırlı ödenel ler, sonucun gecikmesinde başlıca nede olmuştur. Olumsuz tüm koşullara karşıı büyük çaba ve sabırlar sonucu 12 Nisa 1969'da İSTANBUL KÜLTÜR SARAYI adı;

la hizmete açılan yapı, 27 Kasım 1970't bir temsil sırasında sahneden başlaya yangınla, büyük ölçüde hasara uğramı;

tır. Ancak bu yangında ölen ve yaralana

(14)

giriş holü

olmamıştır. Yetkili otoriteler yangın nede- nini, teknik işletme yokluğuna bağlamış- lardır. 1973 yılında tekrar bina teknik tesisatta ve bazı değişiklikler yapılarak tekrar 7 yıl sabır gösterilerek 1977 yılı başlarında ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ adıyla ikin- ci kez hizmete hazır duruma getirilmiş- tir.

Mimarî ve Teknik açıklamalar:

Yeni düzenlenen projelerde mevcut

kaba yapı çeşitli değişikliklerle maksimum değerlendirilmeye çalışılmıştır.

Binanın ana cephesi istanbul'un önemli bir alanına açılmakta, yapı Boğaz- içi ve Marmara yönünden şehir siluetini etkilemektedir. Seyirci, sanatçı ve diğer görevlilerde ateiye ve depo girişleri ya- kın çevre trafiğine uygun olarak düzen- lenmiştir. Seyirci girişleri 254 araçlık bir otoparkla bağlantılıdır. Komplekste, Tak- sim alanı yönündeki blokta çeşitli seyirci

üniteleri bulunmaktadır. Büyük Salonun sahne kulesini saran, Boğaziçi yönündeki çok katlı blokta ise, sanatçı, yönetici ve teknik görevliler için çalışma bölümleri, atelyeler, depolar ve teknik tesisler yer almaktadır.

Taksim alanından gelişte büyük sa- lon ve konser salonunun ana girişleri düzenlenmiştir. Bu girişlerden büyük sa- lon gardıroplarına ve fuayelerine geçil- mekte aşağı inilerekte, konser salonu fua-

(15)
(16)

yesine gelinmektedir. Fuayelerde zemin- ler mermer kaplı, tavanlar çeşitli görü- nümlerde düz, kasetli ve brit ahşap ele- manlardan oluşmaktadır. Işıklandırma fuayelerin hacım yüksekliklerine göre özel armatürlerle düzenlenmiştir. Oturma gruplarında orijinal desenli Türk halıları serilmiştir.

Büyük Salon:

Bu salonda parterde 892, 1. balkonda 230, 2. balkonda 199 olmak üzere toplam 1317 seyirci oturabilmektedir. İki yanda yeterli ölçülerde girişlerin bulunduğu sa- lonun yan duvarları, parter katında, sera- mik kaplamalı, tavan düzeniyle bütünle- şen üst kısımlarda ise ahşap kaplıdır. Üç- gen piramidal alüminyum tavan özel ışık- landırma düzeniyle sahne portaline doğ- ru kademelerle alçalmaktadır.

Parterin gerisinde, sahne ışıklandır- ması, elektro-akustik, televizyon ve rad- yo yayın merkezleri yer almaktadır. Sa- lonun tavanında, ışık köprüsünde ve yan duvarlardaki kademelerde sahne ışıklan- dırması için yeter sayıda ve çeşitli güç- lerde projektörler yerleştirilmiştir.

Büyük salona çok amaçlı kullanma olanağı sağlıyan ön sahnenin podyumları ve yan duvarlarının hareket olanakları ile özel bir düzeni vardır. Sahne ağzı geniş- liği 12.00 m. ile 17.20 m. ölçüleri arasın- da değişebilmekte, podyumlar sahne dü- zeyine göre 3 m. alçalabilmektedir. Ön sahne elemanlarının bu değişkenliği, sah- ne mekanik ve elektrik tesisatı ile bir- likte, büyük opera ve müzikal tiyatro kü- çük ve büyük tiyatro, operet, konser gi- bi her tür temsil ve müzik faaliyetleri olanaklarını sağlamaktadır.

Konser Salonu:

Binanın ana girişlerinden büyük salo- nun alt düzeyinde yer alan konser salo- nu fuayesine inilmektedir. Bu salonda 530 oturma ve gereğinde 200 ayakta dur- ma yeri vardır. 110 m2 lik podyuma sı- ğabilecek müzik ve sahne faaliyetleri dü- zenlenebilir.

Oda Tiyatrosu:

Konser salonu ve çocuk sinemasıyla aynı düzeydeki oda tiyatrosunun ayrı gi- rişi, fuayesi ve sanatçı gardıropları var- dır. Sahne, seyirci salonu ve fuayeler bir mekân devamlılığı içindedirler. Belirli tür temsillerin yapılabileceği bu ünitede 300 seyirci yer alabilmektedir.

Çocuk Sineması:

Çocuk sinemasının da ayrı girişi ve fuayesi vardır. Bu salonda 294 seyirci yer alabilmektedir. Karagöz kukla, ve film 1 — Sahneden bakış 2 — Fuaye 3 — Konser salonu

(17)

SAHNE KATI (PARTER) 1,2 — Giriş Holü Boşluğu 3 — Gişeler Günlük Muhasebe 4 — Seyirci Bölümü, İlk Yardım, 5 — Parter Ön Fuayesi 6 — Parter Yan Fuayeleri 7 — Büfe 8 — Büfe Deposu 9 — Radyo Naklen Yayın Odacı 10 — Işık Kontrol Odası — 11 — Projek- siyon ve T.V. Naklen Yayın 12 — Ses Kontrol Odası 13 — Projeksiyon 14 — Er- kek W.C. 15 — Kadın W.C. 16 — Yangın Merdiveni 17 — Büyük Seyirci Salonu 18 — Ön Sahne Orkestra Yeri 19 — Çelik Perdeler 20 — Esas Sahne 21 — Arka Sahne 22 — Yan Sahneler 23 — Yük Asansörleri 24 — İnsan Asansörleri 25 — Aksesuar Odası 26 — Sahne Teknisyenle ri 27 — Erkek W.C. 28 — Tesisat Odacı 29 — Solist Odaları 30 — Kadın W.C.

31 — Berber (Son Makyaj) 32 — Sahne Giriş Bekleme + Konversasyon

Okuma + Prova Salonu + SAHNE ÜSTÜ 5. KAT (SANAT GALERİSİ) I — Sanat Galerisi 2 — Sanat Galerisi Girişi 3 — Sanat Galerisi Servis Girişi 4 — Sanat Galerisi Giriş Holü + Gardı- rop + W.C. 5 — Sanat Galerisi Deposi' 6 — Sanat Galerisi Yöneticisi 7 — Klimr Santralı 8 — Salon Üst Boşluğu 9 — lş,r

Köprüsü 10 — Esas Sahne Boştum II — Prospekt Asansörü 12 — Yük Arar sörü 13 — İnsan Asansörleri 14 — Klimr Santralı 15 — Ayakkabı Atelvesi 16 — Erkek Terzi Atelyesi 17 — Atelye Sefi 18 — Prova Odaları 19 — Bale Şefi 20 — Baletler Makyaj ve Gardıropları 21 — Baş Balet 22 — Erkek W.C. + Duş 23

— Tesisat Odası 24 — Bovahane Gale rileri 25 — Boyahane Boşluğu 26 — Ka din W.C. + Duş 27 — Baş Balerin 28 — Balerin Makyaj ve Gardıropları 29 — Pro- va Odaları 30 — Atelye Şefi 31 — Kadın Terzi Atelyesi 32 — Şapka ve Peruk Atel- yesi 33 — Kostüm Deposu 34 — Bakır

Çatı Çıkış Merdiveni

SAHNE ÜSTÜ 3. KAT (2. BALKON) 1 — Fuaye Boşluğu 2 — Balkon Fuayesi 3 — Tesisat 4 — Yan Fuaye Boşlukları 5 — T.V. Stüdyosu 6 — Depo 7 — Su Deposu 8 — 2. Balkon 9 — Sahne Boş- luğu — 10 — Sahne Prova Salonu 11 — Erkek Figüran Makyaj ve Gardırobu 12 — Kadın Figüran Makyaj ve Gardırobu 13 — Erkek W.C. + Duş 14 — Tesisat Odan 15 — Prospekt Asansörü 16 — Yük Asan- sörü 17 — İnsan Asansörleri 18 — Mut- fak 19 — Personel Kafeteryası 20 — Özel Yemek Köşesi 21 — Kadın W.C. + Duş 22 — Kadın Koristler Makyaj ve Gardırcp 23 — Erkek Koristler Makyaj ve Gardırop 24 — Koro Şefi 25 — Koro Prova Salonu

26 — Koro Dinlenme Salonu

(18)

hayati tabanlıoğlu

i T a b a n l ı o ğ l u Doç. Dr. Mimar (İ.T.Ü.)

1927'de Ankara'da doğdu. 1950'de İ.T.Ü. Mimarlık Fakültesini bitirdi. 1950- 1956 yılları arasında Almanya ve isviçre'- de mimarlık bürolarında çalıştı. Technisc- he Hochschulede (Hannover) doktora, Eidgenossische Technische Hochschule- de asistanlık yaptı. 1956'dan beri Türki-

ye'de çeşitli mimarlık çalışmaları yap- makta ve yarışmalara katılmakta jüri üye- liklerinde bulunmaktadır.

Atatürk Kültür Merkezi'nin proje mi- marlığını ve Bayındırlık Bakanlığı adına kontrol amirliğini yapmıştır. Yeşilköy Hava Limanı Yeni Terminal Binasının pro- je mimarıdır.

İstanbul Teknik Üniversitesinde 1973 de dışardan Doçentlik sınavını vermiştir.

Halen İ.D.G.S.A. Yüksek Mimarlık Okulu ve İ.T.Ü. Maçka Mühendislik ve Mimarlık Fakültesinde öğretim üyesidir.

gösterilerinin yapılabileceği bu ünitede dekorasyon, renkler ve ışıklandırma bu fonksiyonlara uygun karakterdedir.

Sanat Galerisi:

Seyirci blokunun üst katlarında, iki bölümde toplam 1000 m2 alanda bir sa- nat galerisi düzenlenmiştir. Bu üniteye bağımsız olarak ulaşılabilir.

Binanın ana ve yan sahnelerinin ge- risindeki bloklarda, sanatçı, yönetici, tek nik görevli bölümleri, orkestra, koro, le, sahne prova salonları, atelyeler, de kor ve kostüm depoları ile gerekli tek nik hacimler yer almaktadır. Büyük salo nun 24.80 m. genişlik ve 23.00 m. derin likteki ana sahnesinde 10.50 m. alçj len, 3.00 m. yükselebilen 6 podyum dır. Bu podyumlar ön sahnedeki 2 orkest ra podyumu ile bütünleşerek gereğine göre kademelenip ve eğik düzey oluştu- rarak çok yönlü değişme olanaklarıyla oyun alanına büyük bir dinamizm kazan- dırmaktadır. 2. yan sahnedeki hareketli elemanlar ve arka sahnedeki döner plâk ana sahnedeki hareketli elemanlarla uyumlu ölçülerdedir. Tüm sahne mekani-

ği elektriksel kontrol sistemlidir. Sahne düzeyine göre 30. m. yükseklikteki sah- ne kulesi dekorları asma düzeni, çeşitli vinçler ve büyük bir ufuk perdesi (cyc- lorama) ile donatılmıştır.

Büyük salon ve sahnede 240 devre kapasiteli, elektronik bilgi sayar prog- ramlaması olan sahne ışık kontrol siste- Binanın çeşitli hacimlerinde gereği- ne göre, sinyalizasyon, elektro-akustik, iç televizyon, klima ve elektrik tesisatı var- dır.

Atatürk Kültür Merkezinde, büyük topluluklara açık ve geniş hacimli bölüm- leri bulunan yapılarda uygulanması gerek- li güvenlik önlemleri, uluslararası stan- dartlar gözönüne alınarak düzenlenmiş- tir. Bunlar, sahne demir perdeleri, duman kapakları, yağmurlama ve ıslatma tesisa- tı, yangın dolapları, çevre yangın vanala rı, sprinkler tesisatı, yangın alarm tesisa tı, güvenlik ve panik ışıkları, yön göste ricileri, yangın söndürme tesisatını bes leme suyu depoları, elektrojen grupları iç televizyon tesisatı, bekçi kontrol tesi satı v.b. olarak sıralanabilir.

BOYUNA KESİT:

1 — Seyirci Giriş Platosu 2 — Seyirci Girişleri 3 — Giriş Holü 4 — Gardrop Holü 5 — Tesisat Mahalli 6 — Konser Salonu Gardırobu 7 — Konser Salonu Fuayesi 8 — Konser Salonu 9 — Konser Salonu Podyumu 10 — Büyük Salon Par- ter Ön Fuayesi 11 — Büyük Fuaye (1.

Balkon Fuayesi) 12 — 2. Balkon Fuayesi 13 — Sanat Galerisi 14 — Klima Santralı 15 — Büyük Seyirci Salonu (Parter) 16 — 1. Balkon 17 — 2. Balkon 18 — Büyük Seyirci Salonu Üst Boşluğu 19 — Işık Köprüsü 20 — Seyirci Salonu Duman Ka- pağı 21 — Ön Sahne ve Orkestra Çukuru 22 — Esas Sahne 23 — Esas Sahne Alt Boşluğu 24 — Esas Sahne Üst Boşluğu 25 — Esas Sahne Duman Kapağı 26 — Arka Sahne Altı 27 — Arka Sahne (Dö- ner Plâk) 28 — Leonard ve Akü Dairesi 29 — Müzik Yöneticileri 30 — Teknik Hizmet Grubu 31 — Solist Odaları 32 — Solist Odaları 33 — Sanat Yöneticileri 34 — Kafeterya 35 — Mutfak 36 — Bo- yahane 37 — Prospekt Asansörü 38 — Ba- le Terası 39 — Bale Prova Salonu 40 —

Klima Santralı ve Soğutma Kulesi

(19)

G ö n y e l i i l k o k u l u (Kıbrıs) Mimari Proje :

Ö z a y H a s a n Y. Müh. (İ.T.Ü.) O ğ u z F e r i d u n Mimar (ODTÜ) KTFD Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı

Planlama ve İnşaat Daires Gönyeli İlkokulu uygulaması. Lefkc şa'nın etki alanı içindeki Gönyeli'de ilk ve orta eğitiminin yer alacağı bir eğitirr kompleksinin ilk adımıdır. Mevcut ilkokul binasının başka bir amaca tahsis edilme si nedeniyle yeni bir ilkokul yapımı ge- reksinmesi doğmuş ve yapı planlanarak inşa edilmiştir.

İlkokulun finansmanı KTFD Ulusal E- ğitim, Öğretim ve Kültür Bakanlığınca sağlanmıştır.

Yapının toplam inşaat alanı 1650.00 m2 ve toplam öğrenci kapasitesi 480 dir.

Yapının biçimlenişini, ihtiyaç progra- mı, fonksiyonel çözüm, kuzey ve güney yönünden sağlanan doğal aydınlatma, gü-

(20)

ney yönünde güneş kontrolü, ekonomi v.s.

faktörler etkilemiştir.

Yapının kapsamı şunlardır.

— 12 Derslik (Herbiri 40 öğrenci kapasi- teli)

— Resim - iş ve Ev İdaresi'ne ait 2 atöl-

— İdare ve öğretmen odası

— Çok amaçlı kapalı bir salon

— Kantin ve depo

— Yeterli sayıda WC - lavabo ve su iç- me yerleri

Gönyeli ilkokulu, modernleşmeye yö- nelik Kıbrıs'taki İlkokul eğitimi gözönüne alınarak ve birçok ilkokul tipleri incele- nerek ve ilgili uzmanlar ile görüşülerek planlanmıştır. İklim koşullarına elverişlili- ği, sınıflara ulaşım kolaylığı ve kışlık iç bahçeler v.s. projede gerçekleştirilen en önemli yenilikler olarak belirtilebilir.

Çatı kiremitle örtülmüş ve tavan se- loteks (sunta) ile kaplanmıştır. Böylece yaz ve kış için yeterli bir ısı yalıtımı sağ- lanmıştır. Çok amaçlı salon, müsamere, kışlık toplantı ve kışlık kapalı teneffüs- hane hizmetlerini karşılayacak niteliktedir.

Okulun girişi karşısında bir Atatürk büstü, dış avlularda geniş teraslar ve o- yun alanları yer almaktadır. Arazi, öğren- ci başına 20 m2 üzerinde alan olanağı vermekte olup, bu ise dünya standartları -- ortalamasına uygun düşmektedir. J

okulun iç avlusundan bir görünüş

(21)

b i r k o n s e r v a t u a r b i n a s ı

(Beerscheba - İsrail)

Bu yapı için karakteristik olan bir hususta akustik açıdan polygonal olması gereken ve sahaya da bu nedenle düzen- li bir şekilde dağılmayan planıdır.

Her eğitim mekânı yapının formunu belirliyor. Her beş mekân bir çekirdek etrafında toplanıp bir bütün oluşturuyor.

Ayrıca tek tek her eğitim mekânındaki yerden tavana kadar olan pencere boş- lukları açık olmaları halinde sesin bir ta- raftan diğerine giderek rahatsız edilme- yi önlemek amacıyla değ'şik yönlerde dü- zenlenmişlerdir. Grup eğitim mekânlarının pencereleri de gene aynı biçimde ve aynı amaçla düzenlenmiştir.

450 kişilik konsor salonu, sahneye yönelik trapez formu, yan mekânlar ve ba- le-stüdyosuyla formal olarak diğer bölüm- lerden ayrılıyor. Bu bölüm konservatu- arla direkt olarak ilişkilidir. Öğrenciler ta- rafından devamlı olarak kullanılan bu bö- lüm aynı zamanda şehir orkestrasının da konserlerine açıktır. Bu yapı için sadece 2,5 milyon İsrail poundu gibi sınırlı bir pa- rasal olanak mevcut olduğundan, inşaası içinde Beton ve kumkireçtaşı gibi ekono- mik gereçler kullanılmıştır. Toplam fayda- lı alan 2200 m2dir.

mimarları:

r i İ r r h y l i e a (Tel Aviv) yardımcı: 1. Hashman

akustik: A. Kahanoff

Binanın yapıldığı saha şehir merke zinde, belediye binasının yakınındadır tı yakasında çok yakında şehir kitaplığ inşa edilecek ve böylece artık Konserva tuar binası izole edilmiş olmaktan kurtu iacaktır. Konservatuar üç bölümde inşa e dilmiş olup eğitim mekânlarını, konser sa lonu ve yan mekânları, kütüphane, idar»

bölümlerini ihtiva etmektedir. Bu bölüm- lerden de yapının bitmiş formu oluşuyor.

İklimin sıcak oluşu nedeniyle dışa kapalı olan yapı bir orta avrupalıda kale intibaı- nı uyandırıyor. Bu düşünceye uyğun ola- rak girişler içeri alınmış bina dışa eği li ve farklı yükseklikteki sokler üzerine oturtulmuştur.

1 — Konservatuar girişi 2 — Öğretmen 3 — Müdür 4 — İdare 5 — Kütüphane 6 — Bale stüdyosu 7 — Soyunma 8 — Depo 9 — Konser salonu girişi 10 — Fuaye 11 — Fuaye 12 — Sahne 13 — Grup dershanesi 14 — Tek kişilik çalışma odası

(22)

a l t ı n s a h i l s i t e s i

Mersin Mimari Proje: Danışman Mimar:

Prof. M u h t e ş e m G İ R A Y (İ. D. G. S. A.) Mimarları: B a y k a n K A L A B A

(I.T.ÜJ Z e y n e l Y E L T E K İ N

(D.G.S.A.M.Y.O.) Statik Proje: A s ı m G Ü R K A N L !

İnş. Yük. Müh. (İ.T.Ü.) Müteahhit Firma:

H ü s a m e t t i n ve E d i p Ö Z A L T I N ÖZYAPITAŞ - ÖZALTIN YAPI ve TAAHHÜT A.Ş.

a l t ı n s a h i l s i t e s i : Güney Anadoluda Mersin-Erdemli arasında Mer- sin'e 19 km. Erdem'liye 8 km. uzaklıktadır.

Maket

Yemyeşil portakal bahçeleriyle çevri- li, sitenin yeri, deniz ve kumsal olarak kı- yı şeridinin en güzel kesimidir.

Arsanın Akdeniz cephesi 210 m. de- rinliği ise 270 m. dir.

Site arsası 56.000 m2 dir. Önünde yaklaşık 30.000 m2 kumsal vardır. Deniz seviyesi ile site arasının arka sınır nok- tası arasında 9 m.lik bir kot farkı mev- cuttur. Arsada Kuzey-Güney istikameti Ka- ra-Deniz istikametine yaklaşık paraleldir.

S i t e n i n p l a n l a n m a s ı : Yazlık konutlar, çarşı, dinlenme, eğlence ve turistik tesisler ile bunlara yardımcı üniteler olarak düzenlenmiştir. Şehirler- arası Güney otoyolu ile sitenin bağlantı- sı, sitenin kuzeyinden giren yol ile sağ- lanmaktadır. Arsanın dış kenarlarını çev- releyen otoyolu konut bloklarının ve tu- ristik tesislerin imkân verdikleri yerde otoparklar olarak düzenlenmiştir. (Oto- park kapasitesi 400) konut blokları arsa- nın kuzeyinden başlayarak denize doğru kat sayıları azalmak suretiyle alçalmak-

ta, kumsal ve denize en yakın yerde 2 katlı villâlarla sonuçlanmaktadır. Konut bloklarının Güneye ve denize bakan cep- heleri önünde uzanan 49.500 m2 alan bü- yük bir yeşil park olarak düzenlenmiştir.

Bu suretle çok katlı, yüksek konut blok- ları önünde, deniz manzarası daha da zenginleştiren ve güneyin sıcak iklimi içinde, serinlik sunan bir büyük iç yaya bahçesi yaratılmaya çalışılmıştır.

Bu büyük parkın en önemli odak nok- tası, kuzeydeki yüzme havuzudur. Çocuk parkları, mini golf, spor alanları, çiçek bahçeleri bu büyük yeşilin tamamlayıcı unsurlarıdır.

Bloklarda yer alan konutların, salon- ları dışında bir yatak odaları da denize cephelidir. Site de bloklar, her konutun denizi aynı değerde ve güzellikte görebi- leceği biçimde yerleştirilmiştir.

Konutların planlanmasında bölgenin ve arsanın özellikleri dikkate alınmıştır, 1,2 ve 3.CÜ bloklarda açık koridorlu sistem uygulanmış, bu suretle yemek ve oturma kısımları, Kuzey-Güney ve Doğu-Batı isti-

(23)

tikametlerinde havalandırılmaya çalışılmış- tır. Ayrıca açık koridorlar konutların nivo- larından 0.50 m. kadar düşük tutulmak su- retiyle açık koridorlardan geçen kişilerin koridora bakan mutfak ve yatak odaları içini görmeleri önlenmeye çalışılmıştır.

1, 2, 3. cü Bloklar, açık koridorlu ve (tip 1-80 m2), (tip 2A-103 m2), (tip 2B-110 m2), (tip 3A-122.50 m2)den oluşan 4 tip konut- la plânlanmışlardır. 4 ve 5.ci bloklar ise beher katta 3 merdiven ve 3 asansör yu- vasına bağlı 6 konuttan oluşmuşlardır. Bun- lar da (2 s: 115 m2) ve (3 B: 153 m2) tip- leriyle teşkil edilmişlerdir. 2 katlı ve be- her katı yaklaşık 90 m2 den 180 m2 olan, fakat bahçesiyle birlikte 315 m2 olan vil- lalar ise, arazinin kumsal ve denize en yakın yerinde düzenlenmişlerdir. Ayrıca villâlar çok katlı konut bloklarının önün- deki park içinde, bu blokların manzara- sını da zenginleştirmektedirler. 24 villâ dahil bütün bloklar da 7 tipten oluşan 380 konut bulunmaktadır.

Sitenin kumsal ve denize yakın Gü- ney doğusundaki köşede otel, motel, ga- zino, lokanta ile denize girme tesisleri ve bunlara ait yüzme havuzundan oluşan bir turistik tesisler ve eğlence merkezi plân- lanmıştır. Bu suretle sitede konut'u olma- yanların da tatil ve dinlenme geçirebile- cekleri bir tesis meydana getirilmektedir.

Bu tesisteki gazino ve gece klübünde ye- mek ve programları site sakinlerinin de eğlence merkezini oluşturmaktadır.

Altın Sahil Sitesinin kuzeyinde ve gi- rişinde site sakinlerinin gereksinmelerini gideren bir de çarşı plânlanmıştır. Bu çar- şıda, bir süpermarket, pastahane, çay bah- çesi, eczane, çiçekçi, manav, kasap, bak- kal, kuaför, gazete ve tekel bayii, PTT, ev aletleri tamir ve bakım ünitesi, plaj eşya- ları reyonu ve güvenlik görevlisi bulun- makta, bütün bu 11 dükkân pastahane ve süpermarket havuzlu bir iç avlu etrafın- da düzenlenmiş bulunmaktadır.

Genel olarak (Altın Sahil Sitesinde) Güney Akdeniz sahillerinin sıcak ve gü- neşli iklimi kontlarda havalandırma ve e- sinti, gölgelik, geniş ve yeşil yaya alan- ları, yüzme havuzları park ve ağaçlandır- malarla serinletilmeye çalışılmıştır. İnşaa- ta Nisan 1977 de başlanılmış oiup 2 yılda bitirilmesine çalışılmaktadır.

KUMSAL

(24)
(25)

alüminyum, kârlı çözüm...

Nasaş Trapez ile kaplamanın maliyetini dayanacağı yıllara bölerseniz metre karesinin

tüm ikame mamûlleri arasında, en ucuza mal olduğunu görecek ve şaşıracaksınız.

ÇATI-CEPHE-TAVAN KAPLAMADA

NASAS-ltlfOp©^

"Alüminyum kaplamada sonsuz ömür"

Merkez: İstanbul, Meeidiyeköy Büyükdere Cad. 48 Kat 4 / 5 / 6 Tel: 6G 33 00 (S hat) İrtibat Büroları:

Ankara: Kavaklıdere Tunus Cad . 93 Kat 6 T e l : 28 15 06 / 28 14 54

İzmir: Cumhuriyet Bulvarı 151 Kat 2 Tel: 12 60 6 8 / 14 56 43

Fabrika: Gebze Dilovası T e l : 1890/1891

(26)
(27)

u l u s l a r a r a s ı k o n f e r a n s m e r k e z i (Viyana)

1 8 0 0 k i ş i i ç i n k o n f e r a n s k o n f o r u

UNO-City : Silindir biçimli internas- yonal konferans binası kaba yapı olarak tamamlanmış ve çelik konstruksiyonları mineral lifleriyle sarılarak yangına karşı optimal korunmuş.

Viyena'daki 56 metre yüksekliğindeki UNO-City international konferans binası- nın kaba inşaatı bitmiş. Kısa bir zaman sonra da asansörlerinin ve klima merke- zinin monte edilmesine başlanacak. 72 m.

çapında silindir biçimindeki konferans bi- nasının 169.000 ms inşa edilmiş mekânı olup 1600-1800 kişiye de optimal bir kon- ferans konforu sağlayabilecektir. Bu yu- varlak bina içinde dokuz konferans salo- nu inşa edilecek. Merkezi düzenlenen gi- riş salonundan bitişikteki Y-biçimli büro kulesine ve müşterek tesislerin bulundu- ğu bölüme ulaşılabilecektir. Müşterek te- sisler bölümünde matbaalar, arşivler, res- toran, kütüphaneler, Computer merkezle- ri v.s. bulunuyor.

Binanın yanğın emniyeti üzerinde bü- yük bir dikkatle duruldu. Bütün çelik konstruksiyonlar 3 cm kalınlığında yangın önleyici mineral lifli bir tabakayla kap- landı.

Bu yangın önleyici gereç bir yangın denemesinde başarılı sonuç verdi:

Laboratuarda bir çelik saç plak 90 da- kika müddetle 1000 derece Celsius sıcak- lığa tabi tutuldu. Fakat görüldü ki çelik saç plak sadece 400 derece ısındı ve ge- ri kalan 600 derece Celsius ise yangın önleyici koruyucu kaplama tarafından ab- sorbe edildi.

Konferans binasının çok tabakalı du- var konstruksiyonunun montajına başla- nacak. Bu ara duvarlarda 60 dezibel'e ka- dar ses izolasyonu ölçülebildi. Normal bir büro binası duvarlarında ise ses izolasyo- nu değeri takriben 30-40 dezibel'dir. Kon- ferans salonlarında son derece modern ve sekiz dilde tercümeler yapılan tercüme tesisleri ayrıca TV, Radyo ve Film stüd- yosu da mevcut olacaktır.

12,6 milyar şiline malolacak BM. Site- si Avusturya Hükümetinin malı olarak ka- lacak. Sitede yerleşecek her BM. kurulu- şundan yılda 1 şilin (yaklaşık 1 Türk li- rası) kira alınacak kira anlaşmaları ise 99 yıllık olarak düzenlenecek.

SİTENİN ÖZELLİKLERİ :

1979 yılında hizmete girecek olan BM.

Sitesi'nin belli başlı özellikleri ise şun- lar:

— Sitenin inşa edildiği bölgede rüz- gâr sürati düşünülerek camları- açılmaya- cak şekilde inşa edilmiş.. Binadaki hava değişimi sadece klima tesisi vasıtasiyle oluyor. Zira sitenin üçüncü katında bile rüzgarın saatteki hızı 300 km.

— Sitenin altında 3 bin arabalık bir garaj inşa edilmiş. Dolayısıyle site civa- rında park arama zorunluğu yok.

Ayrıca sitenin şehir merkezi ile bağ- lantısı özel bir metro hattı ile gerçekle- şiyor. Havaalanı <ile site arasında da ay- rıca bir Auto-Bahn inşa edilecek.

— «Y» harfi şeklinde inşa edilen bloklar tamamen tarihî binalarla dolu Viya- na'da değişik bir manzara arzediyor.

Sitede toplam 8 bin memuru barındı- racak bürolar, 4 adet 400 kişilik konferans salonları, 50 adet kat asansörü, otel ve Avusturya'ya ait bir konferans merkezi bulunuyor. Sitede ayrıca hertürlü konfor düşünülmüş. Yüzme havuzları, spor salon- ları v.s. gibi.

VİYANA, (Hürriyet) - «Uluslararası Konferans Merkezi» olmak yolunda büyük çaba harcayan ve bu nedenle birçok ulus- lararası konferansların Viyana'da yapılma- sını sağlayan Avusturya hükümeti şimdi de yıllardır New York ve Cenevre'nin te- kelinde olan BM.leri Viyana'ya çekmek için büyük bir site inşa ediyor.

Temelinin atılışından bu yana muha- lefet ile iktidar partileri arasında karşı- lıklı sataşmalara yol açan BM. sitesi mu- halefetin tüm uğraşılarına rağmen 1979 yılında bitirileceği ve hizmete gireceği açıklandı. 700 milyon dolara (yaklaşık 12.6 milyar Türk lirası) malolacak site tarihi Tuna nehri kıyısında inşa edildi.

Şehir merkezinden uzak olmasına rağmen özel bir metro hattı ile şehir mer- kezine bağlantı kuruldu. .Ayrıca site ile hava alanı arasında da. bir auto-yol inşa edilerek misafirlerin havalanma 20 dakika gibi kısa bir sürede, ulaşması sağlanacak.

(28)

bir Türk Osmanlı minaresine örnek:

Selimiye - Edirne

m i n a r e g ö r e v i n i y i t i r i y o r m u ? dr. Zeki Sayâr

mimar İ.D.G.S.A.

Son elli yılda ülkemizde elli binden fazla mescit ve cami yapıldığı, bu sayının inşa edilen okullardan daha fazla olduğu, bazılarınca iddia edilmektedir.

Çoğu ehliyetsiz ellerle yapılan camii inşaatını seviyeli bir düzeye sokmak için Vakıflar Genel Müdürlüğü tip projeler ha- zırlatarak camii inşa ettirecek derneklere vermektedir. Buna rağmen camii yapımının el'an bir düzene sokulmamış olduğu, an- cak pek azının mimarlar tarafından yapıl- dığı görülmektedir. Ezanın hoparlör ile du- yurulmasının yaygın bir hale gelmesiyle yeni camilerde minarelerin özelliklerini kaybettiği, esasında mimarî bir eleman ol- masına karşılık, hoparlör tesisatını taşı- yan bir araç haline sokulmağa başlandığı dikkati çekmektedir.

Bu vesile ile camii'nin dış formunda ve plastiğinde esaslı bir yeri bulunan mi- narenin ilk devirlerden bugüne kadar ge- çirdiği aşamaları genç mimar kuşaklarına hatırlatmak için bu yazıyı hazırladık.

Minare, camii'nin ana unsurlarından biridir. Namaz'a davet olan, ezan'ın okun- duğu özel mimarî bir formu olan mekân- dır. İslâmiyetin ilk devirlerinde inananla- rı namaza çağırmak için nakus, çan, şeb- bur gibi üflenen ve çalınan araçlar düşü- nülmüş, ancak bunlar başka dinlerde kul- lanıldıklarından vazgeçilmiş, ezan'ın yük- sek sesle okunmasında karar kılınmıştır.

Önceleri müslümanlar az oldukları i- çin evlerinin kapılarına vurularak namaza çağrılırlardı. Bu işi hazreti Muhammet (A.

S.) ın kölesi Bilâlihabeşi yapardı. İlk ezen, Mescidî saadetin yanındaki bir evin çatı- sından Bilalîhabeşi tarafından okunmuş- tur. (')

Sonraları cemaatın çoğalmasiyle ge- niş çevrelere eza'nın duyurulması zorun- luğu minare'nin önemli bir mimarî eleman olarak doğmasına yol açmıştır. İlk minare muaviye zamanında Mısır valisi kardeşi Müslime tarafından (Amr) camiinde inşa ettirilmiştir. (2)

İslâmiyetin yenr ülkelere yayılmasın- dan sonra bazı kiliseler camii'ye çevrilin- ce, bunların çan kuleleri minare olarak kullanılmıştır. O devirlerde minarelere şe- kil verirlirken çan kulelerinden etkilenil- diği, verilen kare plânlardan anlaşılmak- tadır. Sonraları minarelerin gövdeleri se- kizgen ve daha çok köşeli ve nihayet daire plânlı olarak inşa edilmiştir.

Zamanla minare, her İslâm ülkesinde, plân, form ve tezyinat açısından ayrı ge- lişmeler geçirmiştir. Osmanlı Türk mima- rîsinde minare Arap, İran, Hint minarele- rinden plân ve dış formları bakımından ayrılır. Osmanlı minareleri camilerin dış kitlesiyle birlikte oluşan camii'nin kompo- zisyonunu bütünleştiren ve etkileyen bir elemandır. Denilebilir ki, minare Osmanlı Türk mimarisinde form ve proporsiyon ba- kımından san'atın doruğuna erişmiştir.

Türk'lerde çok önem verilen minare, camiin büyüklüğüne, bânisinin kişiliğine göre de, şekillendirilmiştir. Eyüp Sultan camii, Ankara'da Hacı Bayram Veli camii gibi, bazı istisnalar dışında, ancak padi-

şahlar ve valide Sultanların adına inşa edi- | len camilerde çift minare ve her minare- 1 de 1 - 3 şerefe yapılırdı. Vezirlerin adları- ] na inşa ettirdikleri camilere ise, tek şe- I refeli bir minare inşa edilirdi. Bu da Os- J manii Türk mimarîsinde minarenin sosyal I bir hiyerarşiye tâbi tutulduğunu gösterir. 1 Şerefelere taş basamaklar 'ile çıkılır. Şe- I refe'ye açılan kapı daima güneye nazır- | dır. Ezan'ı müezzin kapının sağından baş- ' layarak sola doğru hareket ederek okur.

Çift ve üç şerefeli minarelerde, aynı mer- ; divenle çıkışa devam edilir.

Ancak, Edirne üç şerefeli ve Sultan [ Selim camileri minarelerinin her şerefe- sine ayrı merdivenle çıkılır.

Evliya Çelebi, seyyahatnamesinin 8.

cildinde Yunanistan'da büyük (Yenişehir) de 71 adet camii olduğunu kaydetmekte, bunlardan Musallaya yakın Ömer bey ca- miin minaresini şu şekilde anlatmaktadır:

«Bu Ömer bey camii'nin fevkalâde»

«ustaca yapılmış bir minaresi»

«vardır. Aşağı kapısından»

«bakılınca tepeye kadar içi bomboştur»

«minarenin mimarı, iç yüzünde»

«duvar tarafına taş basamaklar»

«yapmıştır. Minareye bu basamaklar- dan çıkılır» demektedir.

Bu ifade'den minare basamaklarının beden duvarlarına istinat ettirilerek bu suretle merdiven kovasının boş bırakıldı- ğı anlaşılmaktadır.

iran ve bazı Arap minarelerinde iklim icabı şerefenin üstü ekseriya saçak veya sutüncuklar ve kemerler üzerine oturtul- muş bir çatı ile örtülmüştür. Bizde bu tü- re daha ziyade mescit minarelerinde rast- lanır (3) (silâhlı, simizali paşa, derviş ali hoca Halil mescitleri gibi) Türk minare- lerinin şerefeleri işlenmiş süslü taş kor- kulukla çevrilmiş, üstleri açık bırakılmış tır. Petek kısmı ucunda âlem bulunan külah ile sonuçlandırılmıştır. Bu külah pro- filli mabrutî şekilde işlenmiş taşdan ol- duğu gibi, ekseriya üstü kurşun kaplı olarak ahşaptan yapılmıştır. Ahşap küla- hın tercihinin nedenini minarelerin petek kısımlarının depremlerde kolaylıkla yıkıl- malarında aramak lâzımdır, ikinci bir ne- den ise bilhassa büyük selâtin camiileri minarelerinin silûetine ahenk ve yüksek- lik kazandırmalarıdır.

(29)

Minarelerin yüksekliklerine gelince, mahalle mescitlerinde binanın büyüklüğü ile orantılı ve çevresindeki diğer mescit- lerin yakınlığı ve uzaklığına göre bir irti- fada yapılırdı. Eğer mescidin yakınında bir camii ve mescit yoksa, ezanın daha uzaklara duyurulmasr için yükseklik arttı- rılırdı.

Selâtin camiileri minareleri yüksek-

Iran selçuk, ve hint minareleri likleri mimarî kompozisyona göre yapıl- mıştır. Edirne Selimiye camiin minareleri külah altına kadar [72.00) metre ile en yükseğidir. Minarelerin dış bezemelerine hemen her ülkede çok önem verilmiştir.

Minarenin kaidesinden itibaren, gövdesi, şerefesi ve petek kısımları her mimarî üs- lûpta mübalâğaya varan türlü tezyinat ile işlenmiş ve bezenmiştir.

Arap, İran ve Hind mimarîlerinde çok çeşitli örneklerini görüyoruz. Taş gövdeli minarelerde kabartma desen ve (âyet) ya- zılar işlendiği gibi bilhassa Irak ve iran tuğla minarelerinde renkli sırlı seramik- le kaplanmıştır. Selçuklu tuğla minareleri ise, sırlı seramik desenli olarak başlı ba- şına bir özellik taşımaktadır. (4)

İli 5

(30)

Yeni İnşa edilen bazı minare örnekleri:

1 — Kınalıada camii minaresi 2 — İzmit Hükümet konağı çevresi yarışmasında cami pro- jesi minaresi 3 >— Suudî Arabistanda (Riaht) bir minare Osmanlı Türk minareleri, kaide (kür-

sü) gövde, şerefe ve petek kısımları ara- sındaki âhenk, bilhassa incelik bakımın- dan Arap ve Iran minarelerinden hemen

Türk minarelerinin gövde tezyinatın- da mübalâğa yoktur. Yontma taş kaide ve gövdeler dışdan kanal, yiv gibi sade tez- yinat kullanılmıştır. Gövdeler belli mesa- felerde renkli taş kuşaklarla bölünmüş- tür. Bazan Bayazıt minarelerinde olduğu gi- bi şerefeye yakın bir mesafede renkli taş kakma İznik camii minaresinde olduğu gi- bi renkli seramik süslemeler yapılmıştır.

Gövde'den şerefe genişliğine geçiş diğer üslûplarda olduğu gibi (15 ve 16.

y.y.) sarkıtlarla yapılmıştır. Bunların en güzel örnekleri selâtin camiileri minare- leridir. Sonradan ampir, rokoko devirle- rinde (19. y.y.) inşa edilen minarelerde gövde'den şerefeye geçiş Istridye kabu- ğu (Nuruosmaniye camii) korentiyen sü- tun başlığı (Ortaköy camii) gibi üslûplar- da yapıldıklarını görüyoruz.

Bugün, ses cihazlarının, hoparlörün gelişmesinden sonra, ezan'ın okunması için artık müezzinlerin şerefelere çıkma- sına lüzum kalmamıştır. Günde beş defa müezzinlerin minare merdivenlerini tır- manmaları yorucu bir işti. Pikap ve ho- parlör müezzinleri bu yorucu işten kur- tarmıştır. Ne var ki, bir insanın hançe- resinden çıkan kafiyeli, düzenli bir tonda- ki sesin müzikal ahengi hoparlörle bütün güzelliğini yitirmektedir.

Bunda, hoparlörlerin madenî sesi, ço- ğunlukla iyi ayarlanmamasının rolü büyük- tür. Artık en küçük mescitlerin kub- beleri üzerine yapılan ses tesisatı mina-

reye ihtiyaç bırakmamakta veya minare- nin klâsik form ve aksamına tesir etmek- tedir. İlk mescit de, minaresizdi diyebili- riz. Amma, bir camiyi minaresiz düşüne- bilir miyiz? Çağlar boyu ibadete daveti göklere kadar yayan hem fonksiyonel hem de mimarî bir eleman olan minareden vaz- geçilebilir mi?

Minare yalnız (ezan) okunan bir me- kân değil, aynı zamanda, kubbelerin ya- nında müminlerin ibadetlerini, yakarışla- rını sanki göklere ulaştıran bir simgedir.

Bunun için minaresiz bir camii düşüne- Minare şerefesinden ezan okunmasın- daki zorunluluğun kalkması, minareyi oluş- turan elemanlardan başta merdiven ve şe- refenin yapımından vareste kılmaz mı? Bu nedenle, bazı yeni inşa edilen veya pro- jeleri yapılan camilerde bu düşüncenin İzlerini görüyoruz. Ezanın şerefe ve kü- lâhın yönlerine yerleştirilen hoparlörden duyurulması nedeniyle minarede şerefe kaldırılmakta, her gün kullanılan bir dö- ner merdiven yerine, yalnız elektrik te- sisatının tamir ve kontrolü için dik bir merdiven yapılmaktadır. Bu cereyan mina- renin klâsik formuna tesir etmekte, yeni projelerde minare âdeta bir çan kulesi gi- bi üzerinde elektrik ve hoparlör tesisatı olan bir araç hüviyeti kazanmakta ve bir mekân olmaktan çıkmaktadır.

Mimarlarımızın bilhassa yeni malze- me ve teknik imkânlarla inşa ettikleri ca- miilerin minarelerinde yeni form araştır- maları yapacaklarına hiç şüphe yoktur. An- cak, önlerinde, «minare» konusunda o ka- dar güzel örnekler vardır ki, araştırmala- rında bunlardan esinlenmemeleri yazık o- lur. Belki küçük mescitlerde minareden

müstağni kalabilirler, ama yine de bu kü- çük ibadethanelerde, binanın hoparlör ko- nacağı köşesine mimarî bir motif teşkil edecek bir eleman koyacaklardır. Bu bile, minarenin nüvesini teşkil etmiyor mu?

(1) Ezan Nasıl Okunmaya Başlandı:

1 — Ezan - Müslümanlıkta ibadet tarihi Tahir Olgun.

Hicretin birinci senesi içinde ezan o- kumak sünnet kılındı. Mescid-i şerifin bi- nası bitirilmiş, namaz vakitleri müslüman- larca öğrenilerek cemaatle muntazam na- maz kılınmaya başlanmış ise de, Ashab- dan iş, güç sahibi olanların bazen erken gelip beklemesi ve işinden, gücünden ay- rılması yahut, daha vakit var zannı ile gecikenlerin yetişememesi gibi mahzurlar ortadan kaldırılamamıştı. Bu mahzurları ortadan kaldırmak için çareler düşünüldü.

Ashabdan bazıları :

— Nâkus çalalım.

Ashabdan bazıları:

— Şebbur üfliyelim.

Bazıları da:

— Ateş yakalım, yahut mescidin da- mına bayrak takalım, teklifinde bulundu- lar.

Nâkus ve Şebbur çalmak Hıristiyanla- rın ve Yahudilerin, ateş yakmak ise Me- cüslerin âdetlerinden olduğundan bunların müslümanlık dairesine girmesi hoş görül- medi. Bayrak asmakta peygamber tarafın- dan makbul görülmedi. Özellikle bayrağın gece görülmesi mümkün değildi.

Hz. Ömer (Buharinin nakline göre) :

«Halkı namaza çağırmak İçin niye bir a- dam göndermiyorsunuz?» deyince, Pey- gamberimiz (A.S.): «Yâ Bilâl kalk namaz

(31)

için nidâ et» enirini verdi. Namaz vakit- leri olunca Hz. Bilâl «Es-Salât, Es-Salât

= Namaza, namaza» yahut «Es - Salât-u Câmi'a = Cemaatle namaza» diye nidâ e- derdi. Fakat bu da maksada kâfi gelmedi.

Çünkü yapılan ilân, dışarlardan işitilemi- Ashab-ı Kiramden Abdullah b. Zeyd el-Ensârî şöyle bir rüya gördü. Abdullah, yeşil ridâ ve izâr bağlamış, eline de nâ- kus almış bir kimseyi görerek nâkus'u sa- tıp satmayacağını sormuş. O da ne yapa- caksın diye sorunca, Abdullah namaz va- kitlerini ilân için çalacağız, cevabını ver- miş. Bunun üzerine o kimse, ben sana on- dan hayırlısını tarif edeyim diyerek mes- cidin damına çıkmış ezânın sözlerini oku- muş. Biraz durduktan sonra ezânın sözle- rini tekrar etmiş ve «Kaddâmet-i'ssalâh»

cümlesini ilâve etmiştir.

Abdullah b. Zeyd bu rüyadaki gördük- lerinin üzerine sabah namazından önce peygamberin huzuruna gitti. Görüp işitti- ğini peygamberimize anlattı. Peygamberi- miz de ezanın bu sözlerini Bilâl'e öğret- mesini Abdullah'a emir buyurdu. Bilâl'in sesi hem gür hem de tesirli idi.

Hz. Bilâl ezanın sözlerini öğrendikten sonra «Neccârî»'lerden bir kadının mes- cid-i şerif civarında ve oldukça yüksek bu- lunan evinin damına çıktı ve ilk ezanın sözleri Medine ufuklarını çınlattı.

Ezan sesini işiten Hz. Ömer yalnız izârını kuşanmış, ridâsını sürümekte bu- lunduğu halde koşa koşa peygamberin hu- zuruna geldi. Bilâl'in söylediği kelimeleri rüyasında işitmiş olduğunu arzetti. Saha- beden yedi yahut yirmi kişi de aynı rü- yayı görmüş olduklarını haber verdiler.

Sonraki günlerde mescid-i şerifin ar- ka tarafına yüksekçe bir yer yapıldı ki Hz.

Bilâl ve Abdullah b. Ümm-i Mektum (R.A.) oraya çıkarak ezan okurlardı.

2 — Sanat Tarihi Cilt (3) Celâl Esat 3 — Türkiyat dergisi 1953 sayı 10 - Se-

mavî İyice İstanbul'da cami ve mes- cit minareleri.

4 — Tire minareleri. (Bak. Arkitekt 1936 sayı 12)

MOZAİK ve SERAMİK SANAYtİ A. S.

Güvenebileceğiniz yegane kaplama malzemesidir

Matiirk Balvatı, Emlâk Baohası Pasajı Mo.'î6 Aksaray 322 21 »1 »66 25 İ s t a n b u l

2 0 0 D E Ğ t Ş t K R E K K 2 0 D E Ğ İ Ş İ K E B A D

ARK — 55

(32)

Türkiye'nin

uluslararası standartlara uygun ilk su geçirmez örtüler sistemi

yapınıza uzun ömür ve ekonomi getiriyor M m

Su geçirimsizliği sorunu ve Cam Elyaf Sanayii A.Ş.

CAMELYAF, su geçirimsizliği soru- nunu ciddiyetle ele alan tek kuruluştur, Yaklaşımı bilimseldir: konuyu yurt içi ve yurt dışında derinlemesine araştırmıştır.

Kendini sahasında öncülük etmek için hazırlamıştır: Tesisleri, dünyanın en ünlU su geçirmez örtü fabrikaları gibi, Dr. Reiser KG. tarafından kurulmuştur.

Kapasitesi, gelecekteki taleplere dahi rahatça cevap verecektir.

Kadrosu uzman ve yetkindir: Üretim, uygulama, detay konularında titizlikle yetiştirilmiştir.

En ileri teknolojilerden yararlanır:

İlki ürünü olan FİBROCAM (cam tülü), Schuller KG tekniğiyle üretilir, FİBROCAM, bitümlü örtüler için en gelişmiş taşıyıcıdır; kavrulma ve çürüme sorunlarını kesinlikle ortadan kaldırılmıştır.

CAMELYAF şimdi de yepyeni bir ürününü sunuyor.

Yetkili Satıcılarımız

Majlak A.Ş. Tel, 16 32 6(

lmel Ticaret Tel. 29 50 7C Merkez Ticaret A.Ş. Tel. 11 10 Si İZMİR

Bizler A.Ş. Tel. 12 46 K Simlo Ltd. Ortaklığı Tel. 13 15 11 ADANA

Eaencan Koli. Şti. Tel. 1282T MALATYA Fazlı okulları Koli. Şii. Tel. 2347 Kent Mühendislik Tic. KoU. Şti.

CAMELYAF'ın Fibrocam'dan sonra yeni ürünü: BTM

BTM, Türkiye'nin uluslararası stan- dartlara uygun ilk su geçirmez örtüler sistemidir. Her cm' 'si aynı üstün kaliteyi taşır, standarttır.

BTM, değişik kullanma yerlerine uy- gun yedi ayrı tipte ve değişik nitelik- lerde bitümlü örtüleri kapsayan bir

BTM, Ruberoidwerke AG.

lisansıyla üretilir ve uygulanır.

(Ruberoidvverke AG. 100 yıllık tecrübe- siyle, konusunda dünyanın önde gelen kuruluşlarından biridir.)

BTM'ye kusursuz su geçirimsizliğini kazandıran özel bitüm, bu bilgi ve tecrübeyle hazırlanır.

Taşıyıcı malzemesi, benzersiz üstün- lüklerini BTM için özel olarak geliştir- diğimiz FİBROCAM'ımız ve aluminyum folyodur. Böylece uzun ömürlülüğü daha da arttırılmıştır.

BTM, Batı Alman normlarına uygunlu- ğu için özel laboratuarlarda sürekli bir kalite kontrolundan geçer.

BTM, bütün bunların sonucu olarak, yapınıza uzun ömür ve dayanıklılık, size de kazanç sağlayacaktır.

Sorumluluğu paylaşalım!

Su geçirimsizliği sorunu yapılarınızda büyük kayıplar yaratabilmektedir.

Bunu önlemek için yardıma hazırız:

üstün bir .ürün olan BTM ile..;-:

Uygulama ve detay konularında sorumluluğunuzu paylaşacak uzman bir kadroyla...

BTM'yi tanıyın.

Geçilemeyeceğim görün.

Mm "geçilmez,.

ARK — 58

(33)

70 yaşını idrak eden mimarlar: 4

Yazan: B e h ç e t Ü N S A L

Kendisi 2x35 yaşındayım demekten hoşlanıyor ise de, biz patenti kadınlara ait bu deyimi ona yakıştıramadık; oysa ona (Atelier Diogenes*) mimarı deyimini daha yaraşır bulmuştuk. Seyfi, Zürich'in sayfiyesi Zollikon tepesinde bir evde otu- rur idi. Evin bir garajı vardı; içi, alet edevat ile, ve de benim gördüğümde kar- puz ile dolu bir depo olarak büyükçe bir yerdi. Emekli olunca işte oranın yarısını bir çalışma yerine çevirdi; kapısı önüne de tombul bir fıçı yerleştirip üzerine Atelier Diogenes yazdı, bir levha asacak yerde. Arkadaşımıza, orijinal kişiliğine, ve de Avrupalı kişiliğine, bu pek yaraşmıştı.

Avrupada şimdiki mimarlar eski bi- naları, yapıları onarıp ve yenileyip orala- ra yerleşiyorlar; bu adeta bir «başkaca- lık» modası oldu. Nitekim mimar Torben Stokholm bir eski çiftlik binası satın alır Lundby'de restore eder onu, anbar ve sa- manlığını çevirerek çalışma yeri yapar kendine (Baumeister 8, 1977). Seyfi'nin yaptığı gibi 1975 yılında oluyor bu, Av- rupa'da mimari miras yılı ilân edilen o

Şimdi biz onun 1x35 yılına dönelim.

Ben onu 1929 da G.S.A. de tanıdım. Par- lak ve tığ gibi bir delikanlı olup çok şık giyimi, ceketinin üst cebinde daima gö- rülen Richter marka dereceli tirlini ve muşamba kâğıt üzerinde hünerli çini mü- rekkebi çizimi... ile belirli bir kişi idi.

Dışarda çalıştığı için pek devam edemi- yordu. Bizden sonra mimar çıktı, aramız- da açık kalan yıllarda onu görememiştim;

«O, Akademi yıllarını bana anlatsana lüt- fen» dedim, anlatmaya başladı:

— Ben dedi, 1928'de Akademiye ikin- ci kez yazıldım; iki üç yıl önce de yazıl- mış, devam edememiştim; çalışmak zo- runda idim. Eski Vakıf İşhanları mimarı Kemalettin Beye baş vurdum, bana mu- şamba kâğıda resimler çizdirdi ve be- ğendi; o sırada Ankara Gazi Terbiye Ens- titüsü yapısına başlıyordu, beni Ankara- ya götürmek istedi. Benim idealim Sana- yr-i Nefise'ye devam etmekti, istanbul'dan ayrılamadım. Belediyenin açtığı desen ya- rışmasına girdim; kazandım ama, Mebarri Şubesi desinatörlüğüne yaşım küçük di- ye atamak istemediler, sonra yevmiyeli aldılar beni. Asârı - Atika Müzesi mima- rı Zühtü (Başar) bir ara şube müdürümüz oldu; yıl 1928 idi, birgün beni çağırdı Gel seninle konuşalım, dedi; Mariosera Kumarhanesi için. Yıldız Sarayının rölö- velerini iyi hazırladın; görüyorum, senin mimariye kabiliyetin var! niye Akademi'- ye devam etmiyorsun, dedi. Ben de, size söyleyecektim, cesaret edemiyorum; ça- lışmam nedeni ile olurmu bilmiyorum, dedim. Bana bir mektup verdi, bunu gö- tür Sabri Beye (Akademi Başkâtibi) ver, o sana yardım eder; benden sana izin, dedi. Böylece Akademi'ye kayıt edildim.

Asıl projea tölyesi çalışmalarını rica ettim Seyfi'den:

— Bana, Şemsettin Beyin (Vilâyet özel idare mimarı) okul tip-projeleri yapı- larından biri olan, Göksu okulu denize batmış gibi geliyordu bana, orada unu- tulmuş bir bavul gibi ortada duruyordu.

Ben oraya bir proje yapayım, dedim pro- fesöre. Hoşlandı -bir kayık tut, dolaş, de- di; güneş durumuna, renklere, Anadolu

Hisarı'na bir bak; aşı boyalı evleri (daha o zaman yok olmamışlardı) bir gör, sitü- asyon planından önce, dedi. Sıvasız tuğ- la bir okul projesi ortaya çıktı sonunda.

— Bir gün Prof. Eglı'ye iddialı bir itfaiye garajı projesi yapmayı önerdim.

Nereden aklına geliyor, dedi; çok entere- san buldu, kabul etti.

«Evet, ben de sorayım, nereden çı- karırsın bunları, dedim.

— Efendim, dedi; ben Belediyede çalışıyorum ya, itfaiyeci İhsan Beyin Fa- tih - Saraçhane'de yaptırttığı garaj bina- larını çok tenkit ederdim de...

— Bir seferinde de Hocaya Çiflik Binaları projesi yapmayı önerdim. Hep insanların mı? biraz da hayvanların rahatını (verimini) içeren bir proje tasarlamak ve üretime katkıda bulunacak bir iş yapmak istiyordum.

«Çok ileri görüşlüsün Seyfi» dedim.

Bizim Akademilerde ahır konusunu ele almıyorlar. Oysa Hollanda'nın fennî ahır yapılarında inekler ayda 200-250 kg. yeri- ne 500 kg. süt vermeye başlamışlar; da- rısı 50 kg. süt veren bizim ineklerin başı- na.

«Ya, diploma konusu, projesinde ne yaptınız!» dedim.

— Hepimize aynı konu, bir tek konu verildi: Bağdat'da Türk Elçilik binası. Le- man ve Rebii'ler, (Tomsu Leman: Prof

* S. Sonad Çanakkale'de doğmuştur,

«atelier diogenes von Truja» bundan kinayedir.

(34)

S. S o n a d 'in notu:

Sayın ve Sevgili meslekdaş ve Arkitekt okuyucularına!

70 liklere katılmam dolayısiyle, nazik ve kadirbilir dostlardan birkaçı, Alplerin kuy- tu ve ılık bir köşesinde benden, yerli bes- telerimden sayılan «ödemiş Halkevi» tür- küsünü tekrar seslendirmemi istediler!

İşte, bu nedenle sözü geçen şarkı daha doğrusu Oratoryomumun anılardan kalan orijinal melodileri, gördüğünüz şemada, renk, gölge ve çizgilerle seslendirmeğe çalışılmıştır.

Bestecisi S. Sonad

ödemiş halkevinin umumî görünüşü I.T.Ü., Gorbon Rebii: Prof. İ.D.G.S.A.) gö-

reneksel ve Akademik kaldılar; yani ho- caların sürdürdüğü kübik biçimlere bağ- landılar. Ben bu bağımlı tutumun dışına çıktım, binaya bir Kastello şekli vermek istedim; cepheyi taş-tuğla kapladım, pen- cereleri mermer parmaklık-Kafes ile ört- tüm, güneşe karşı çıkmayı ve iklime uyarlığı sağladım, bina kapalı ve emni- yetli olsun istedim; binanın içinde bizim topraklar başlıyordu.

Akademinin genel tutumundan ayrı- lan .arkadaşlarca biraz da sonucu belir- siz görülen bu projeye birincilik verildi o yıl. Yıl 1934 idi. Usule göre Avrupa'ya gönderilmem İçin, Akademi, kendi gele- neğine uygun otamatikman, Vekâlete tek- lifte bulundu. Ben atladım Ankara'ya git- tim. O zamanki Milli Eğitim Bakanı Abi- din Özmen (hep akademiden mi? biraz da sanat okulundan gitsinler) diye buyur- muş; bizdeki eğitim sistemi bu buyruk- lar ile değişken daima. Evvelden hocam olan Tevfik Beyi (yüksek tedrisat umum müdürü) görmek istedim, o bana — Sen- de mi Avrupa modasına tutuldun! deme- sin mi? Bu iş böylece askıda kaldı. «Pek iyi, mimarlık nasıl başladı bakalım» diye sordum.

Anlattığına göre ilkin bir şehir plânı çalışması ile işe başlamayı düşünmüş;

gazetelerde Denizli İmar planının eksilt- me ile yapılacağı ilân edildiğini görmüş, yalnız eksiltmeye girmek için gerekli şe- hircilik vesikası almak üzere Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve imar İşleri Reisliği Şe- hircilik bürosuna baş vurmuş; müdür Hil- mi Baykal olumsuz davranmış, (Akademi- de şehircilik semineri görmüşsünüz ama, fiilen bir plan yapmış olmanız lâzım) di- yerek vesika vermek istememiş. Ama, Seyfi bu, dururmu öyle, dalmış Ali Çe-

tinkaya'nın makamına. Ve Bakanın emri ile beş dakika sonra hazır ederek geti- rip vermişler vesikayı. Bu imar planı ek- siltmesine (!) E. Egll, J. Valter de girmiş.

— 5000 TL. üzerinden % 2,5 indirim ile ve diğerlerinden 1/2 farkla iş bana havale edildi, diyor Seyfi; şöyle devam ediyor, bizim şehirci olmadığımızı söyle- yen Md. H.B. Balıkesir şosesini yapmış, kendisini böylece şehirci sayıyordu. Yol- ları yapan şehir de yapar sanılıyor, o ta- rihte şehircilik anlayışı böyle idi maale- sef, diye ekliyor.

Bizde şehir plancılığı ve uygulama- sının nasıl başladığını gösterir bu olay, ilginç bir tarih başlangıcıdır. 1930'larda yalnız G.S.A. Mimarlık Bölümünde bir Şehircilik Semineri vardı; başka okulda

yoktu bu ders. Gerçekten (yol dersi var ya, şehircilik ne olacak) diye düşünen hoca ve mühendisler vardı o zamanlar.

Bunu pek garip görmemek gerek, Urba- nizm deyimi sözlükde bile daha yeni yer alıyordu. Seyfi'nin bu çıkış ve savaşımı mimarlık toplumumuz için bir kapı açı- yordu, ondan sonra Şehircilik dersi gör- müş mimarlara Şehircilik ehliyeti tanın- mağa başlandı resmen. Nerden nereye geldik, bugün Şehircilik Fakültesi ve Enstitülerimiz var. Bundan ötürü yukarıkl olayın tarihsel bir tanıklık değeri var.

Seyfi, şehircilik işlemlerinde olduğu gibi, Halkevleri mimarlığına bölgesel ya- pıcılığı katıştırma fikrinde de öncülük et- ti, Daha doğrusu ise artık bu binalar mi- marın bir yapıtı olmalı idi; ama nasıl?

ÖPEMfî Mf.kW Ot:mOE<IJH IjH<JH, »NU4RP/» MMN VEttf MClObl UBİHOtN BAZ EfWfc,«(

Referanslar

Benzer Belgeler

onnation using the relational database management name relational systems from the fact that each record tlıabase contains information related to a single subject

Ağaoğlu İnşaat, Bahçelievler’de yeni bir arazi için imar izni aldı.. Yapacağı binalarda sınırsız yükseklik isteyen A ğaoğlu’na 45.5 metre

— Konut ve otopark. Biraz açalım bu- nu. İstanbul'un gelişme hızı içinde özel- likle yoğun konut bölgesi olan burada zamana ve değişime dayanabilecek, ge-

Eski zamanlarda bütün dünyada «Kent leşme», bugünkü gibi büyük bir problem değilken, yaşlılar köylerinde, evlerinde, zenginler konaklarında aile havası içinde

Bu istatistik birkaç sene evveline ait ol- duğu için bu müddet zarfında yatak adedi- nin nisbeten arttığını nufusumuzun aynı şekilde kaldığını farzetsek bile, yine

Şehir kenarlarına kümelenmiş el emeği rezervelerini kullanmak üzere bir yandan ye- ni endüstri sahaları açmak, iştira kabiliyeti temin eden yeni imkânlar bulmak, bölgeler

POLATOĞLU, 193 Q Concours pour le pare municipal, et les ins- tallations touristiques a Çankaya (Ankara), 197 • Bibliographie, nouvelles, 201 • Liste des prix de materiaux

Dairesi ile Aydın İdare Mahkemesi'nin iptal ettiği bölgeyle ilgili imar planlar ı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı tarafından onaylanmıştı.