24 Şubat 2022 Perşembe
www.ankhaber.com
Haberin Başkenti
SOSYAL MEDYADA ANKHABER: ankhaber ankhabermedya ankhaber ankhaber
YAVAŞ’IN HUZUR İKLİMİ
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, göreve gelmesi ve kentte oluşan ‘huzur iklimi’nin ardından örnek uygulamar yapılmaya devam edi- liyor. Başkentte oluşan ortak akıl sadece Ankara’yı değil dünyanın geleceğini de kendine dert edindi!
DÜNYANIN İKLİM KRİZİ!
30-31 Mart günlerinde dünyada bir ilk olacak “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”na ev sahipliği yapmaya Ankara, dev Zirve programı ve sonuçları ile dünyaya kurtuluş reçete- sini sunacak. Hızla tüketilen dünyaya iyi bakmak gerektiği anlatılacak.
BARAN, YILMAZ, ALİ KOÇ…
Ankara Ticaret Odası’nın öncülüğünde yapılacak dev Zirve öncesi ATO Başkanı Gürsel Baran ile Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, projeye ilgiyi arttırmak için herkesle ve her kesimle temas halinde. Koç Holding Yönetim Kurul Başkanı Ali Koç da davet edilen isimlerden.
Bir Ankara mucizesi: İklim felaketi için…
‘ÇÖZÜM’ VAR ZiRVE&FUAR
Dünyayı kurtarma adına yapacağınız çok şey olduğunu
bilin… ‘Yok’ diyenler için bile bir öneri var: www.ekoiklim.com internet sitesinden ‘İklim Elçisi’ olarak siz de ilk adımı atın
ORHAN KEMAL ERKILIÇ’ın yazısı sayfa 2’de
‘GOL ATAN’
KALECİLER!
“Ankara Çağı”nın mimarı
“Ankara Çağı” ve “Başkent Üzerine Tezler”
söyleminin Ankara Kalesi’yle de ilgisi var! Çünkü
‘Kaleciler’ mühim söylem ve eylem içinde
MURAT ILIKAN…
ABB Kale’de özel bir temiz- lik başlatırken, ANKHABER ve bir Ankara sevdalısı olan Şevket Bülend Yahni- ci’nin dile getirdiği “Kale duvarındaki çatlak” konu- suna bu kez de ABB MHP
Grup Başkanvekili Mu- rat Ilıkan dikkat çekti.
MANSUR YAVAŞ
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara sevdası ve
‘Kaleci’liği sorgulanamaz isimlerin başında gelir.
“Ankara Kalesi’nde tarihi dokuyu yeniden ayağa kal- dırıyoruz” ifadeleri bunun en açık, en çarpıcı kanıtı.
DURSUN ERKILIÇ yazdı 3’te ve www.ankhaber.com’da
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Türkiye ile aynı köklere ve kültüre sahip Özbekistan ile karşılıklı ticaret hacminin en kısa za- manda 5 milyar dolar düzeyine yükselmesi gerektiğini belirterek, bunun için direkt uçuşun önemine dikkat çekti. Baran, “Esenboğa’dan Taşkent’e direkt uçuş ko- nulması talebinde bulunduk” dedi. n 4’te
ATO Başkanı Baran’dan Taşkent’e uçuş talebi
ASO Başkanı Özdebir’den Rusya-Ukrayna uyarısı!
EKO İKLİM Zirvesi/Fuarı dünyada bir ilk olacak 4’te
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginlikle ilgili, “Krizin derinleşmesi halinde, gelişmekte olan ülkelerde emtia fiyatlarında yaşanacak yükselişin enflasyonu artırma- sı ve yerel para birimlerinde olumsuz bir etkiye neden olması muhtemeldir” dedi. n 3’te
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Konya'daki “İklim Şurası”nda üniversitelerden 209 “iklim elçisi”ni, Ankara’daki 400 “iklim elçisi” ile buluşmak ve güç birliği yapmak üzere “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zir- vesi/Fuarı”na davet etti. Baharın müjdecisi ilk cem- renin havaya düştüğünü, diğer cemrelerinde suya ve toprağa düşeceğini hatırlatan Yılmaz, “İklim elçisi olan her bir gencimiz, Türkiye’nin güzel yarınlarını müjdeleyen birer cemredir.” diye konuştu. n 3’te
Gençler dünyanın ‘cemre’si
İklim Şurası’na katılan ATO Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, Ankara’da düzenlenecek olan EKO İKLİM Zirvesi/Fuarı’na gençleri davet ederek, “Her bir gencimiz, Türkiye’nin güzel yarınlarını müjdeleyen birer cemredir” dedi
Başkentte kırsal kalkınma hamlesi hız kesmeden devam ediyor. Bir yan- dan üretimi teşvik edecek bir yandan da gelecekte yaşanması muhtemel gıda erişimi sorununa şimdiden çözüm üretecek proje kapsamında Ankara Büyükşehir Belediyesi ta- rafından nohut tohumu desteği için başvuru süreci başlatıldı. Destekten yararlanmak isteyen çiftçiler, 11 Mart 2022 tarihine kadar “baskenttarim.
ankara.bel.tr” adresi üzerinden onli- ne başvuru yapabilecek.
Çiftçiye ABB müjdesi
nohut tohumu desteği
2 çevre ve iklim
henüz vakit varken...
www.ankhaber.com
24 Şubat 2022 Perşembe sayfa
Dünya iklim değişiklikleri ve yaşanan iklim felaketleriyle sar- sılırken, bu gidişe ‘dur’ deme yeri Ankara olacak.
Durum hiç iç açıcı değil…
Evet; su bitiyor, hava sönüyor, kaçacak alan kalmıyor. İnsanoğlu, evini yani dünyayı acımasızca tü- ketiyor. Bunu kendine dert edenler öncü olacak çalışmalarla yeni nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmanın yollarını arıyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 21-25
Şubat’ta Konya’da yapılan İklim Şurası’ndan çıkacak kararlar ile
çalışmaları devam eden İklim Kanunu, Ulusal
Katkı Beyanı (NDC) ile Uzun Dönemli
İklim Değişikliği Stratejisi ve
Eylem Planı tamamlanmış olacak.
Sonrasında çözüm ara- yışının adresi için gözler 30-31 Mart’ta Ankara’da düzenlenecek “EKO İK- LİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”nda olacak.
Ankara Ticaret Odası’nın öncülük ettiği mücadeleye Ankara Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Ankara Sanayi Odası (ASO) gibi kurumların yanı sıra destek de her geçen gün artıyor. Ülkenin dört bir yanından önemli iş insanları ve markalar kadar ünlü isimler de Zirve ile ‘iklim krizi’ne EKO İKLİM Zirvesi’nde aranan çözüme katkı sunacak, sesi olacak…
Geleceğin dünyasını yeni ne- sillere en az hasarla teslim etmek için herkese büyük görev düşüyor.
Bunun ilk adımı ‘İklim Elçisi’ olmak.
EKO İKLİM Zirvesi’nin resmi inter- net sitesi www.ekoiklim.com adresi üzerinden ‘iklim elçisi ol’ butonun- dan siz de bu çok kıymetli mücadele- nin bir parçası olabilirsiniz.
Yavaş’ın vaadi ve eseri…
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, seçim çalış-
maları sırasında başkentlilere, “En büyük projemiz kenti şeffaf, adil ve birlikte yönetmek, hesap vermek”
demişti. Bu vaatler günü geldikçe ve de birçok örnek uygulama ile hayata geçirildi. Şimdi kentte oluşan ‘huzur iklimi’ ile her alanda dünyaya örnek işler sunan Ankara; ‘iklim krizi ile mücadele’nin de başkenti olacak.
Düşünebilen, tartışabilen, üretebilen gençlerin yaşadığı kent olma özelliğini benimseyen Başkan Mansur Yavaş da gençlerin ‘İklim Elçisi’ olarak gelecek yıllarına sahip çıkmalarını önemseyecektir.
‘İlk’ler ve hak eden şehir
Dünyada bir ‘ilk’ olacak “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı” ile Ankara; yapıla- cak her yeni organizasyon için de tercih edilecek ‘ilk’ kent olmalıdır.
Başkent her alanda yükselen potansiyelinin karşılığını mutlaka hak ettiği şekilde almalıdır.
Baran ve Yılmaz’ın ziyretleri
Zirve ve Fuara ev sahipliği yapa- cak olan Ankara Ticaret Odası (ATO) gelişmelerin merkezinde. Bu ba- kımdan ATO Başkanı Gürsel Baran ve Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, çok hareketli bir kurumsal faaliyet yürütüyor.
Baran ile Yılmaz’ın görüşme- leri baş döndüren bir hızla devam ediyor. Son yapılan ziyaretlerden biri de Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç’a oldu. Zirve için Türkiye’nin uluslararası dev marka- larına ziyaretler devam edecek.
Konuyu yakından takip ederken;
geleceğin dünyasını korumak için ben de ‘İklim Elçisi’ oldum. Hepimize görevler düşüyor; haydi Ankara, haydi gençler ve haydi herkes!..
HUZUR İKLİMİ SAĞLANAN ANKARA’DA
ŞİMDİ SIRA İKLİM KRİZİNE ÇÖZÜM ARAYIŞINDA
En büyük miras güzel bir dünya
Orhan Kemal Erkılıç NEDİR GÜNDEM?
orhankemal@ankhaber.com
Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran ile ATO Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’ın görüşmeleri baş döndüren bir hızla devam ediyor. Son yapılan ziyaretlerden biri de Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç’a oldu.
Ankara Büyükşehir Belediyesi Dep- rem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştir- me Daire Başkanlığı, doğal afetlere kar- şı farkındalık yaratmak ve vatandaşları bilinçlendirmek amacıyla “Afet Riskleri ve Yönetimi Paneli” serisini başlatıyor.
Özellikle üniversite öğrencilerinin dikkatini çekmek için akademisyenler ile sektörde uzman kişilerin konuk ola- rak katılacağı panelin ilki 1 Mart 2022 tarihinde ZOOM uygulaması üzerinden online olarak gerçekleştirilecek.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, do- ğal afetlere karşı vatandaşları bilinç- lendirmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla yürüttüğü çalışmalara bir yenisini daha ekledi.
Bu amaçla “Afet Riskleri ve Yöne- timi Paneli” serisini başlatan Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı, 1 Mart 2022 tarihinde ZOOM uygulaması üzerinden ilk paneli online olarak düzenleyecek.
Elektronik ortam panelleri
“1. Afet Riskleri ve Yönetimi Paneli”, 1 Mart Salı günü saat 14.00’te Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Mutlu Gürler’in modera- törlüğünde gerçekleştirilecek.
ZOOM uygulaması üzerinden “816 134 1083” numaralı toplantı kimliği ve
“337736” numaralı şifre ile elektronik ortamda halka açık olarak yapılacak panelde özellikle üniversite gençliğinin farkındalığını artırmak için Prof. Dr.
Tarık Tuncay “Afet Farkındalık ve İn- cinebilirlik Ankara Örneklemi” , Şafak Özsoy da “Sürdürülebilirlik Şehirler ve Acil Müdahalenin Planlanması” ile ilgili bir konuşma yapacak.
Paneller serisinin başlangıcında Avukat Tolga Er de “Afetlerde Yerel Yö- netimler ve STK İş Birliği” konusunda ayrıca bilgi verecek.
Ankara Büyükşehir Belediyesi afetlere dikkati çekecek
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişik- liği Bakanlığınca Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilen Salda Gölü'nde doğal güzelliğin korunmasına yöne- lik çalışmalar devam ederken, bir yandan da bilimsel projelere de ev sahipliği yapılıyor.
NASA'nın, Burdur'daki Salda Gölü'ne ilişkin geçen yıl resmi Ins- tagram hesabında yapılan payla- şımda, gölün içindeki kayalar Mars gezegeninin milyarlarca yıl önceki görüntüsüne benzetilmişti.
Gölün Mars'a benzerliğine ilişkin Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü ile İTÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği ile İnşaat Fakül- tesi Çevre Mühendisliği bölümleri arasında geçen yıl haziran ayında yapılan iş birliğiyle "Salda Gölü'nün Mikrobiyal Ekolojisinin İleri Mole-
küler Yöntem- lerle (Meta- barkodlama) Belirlenmesi ve Jeomikrobi- yolojik Karak- teristiklerinin Haritalanması Araştırma ve Geliştirme Pro- jesi" başlatılmıştı.
Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdür Yardımcısı Dr. Beyhan Oktar, Aralık 2021'de tamamlanan projenin detaylarını anlattı.
Bu kapsamda Bakanlık öncü- lüğünde çalışmaların yürütülmesi konusunda harekete geçtiklerini anlatan Oktar, şunları söyledi:
"İstanbul Teknik Üniversitesin- deki hocalarımızla istişarelerimiz
oldu ve bir proje geliştirdik. Bu projede Salda'nın Mars'taki ka- yaçlarla benzerliğinin tekrardan araştırılması ve yeni türlerin ortaya konulması hedeflendi. Özellikle DNA bazlı tetkikler yapıldı ve burada çok önemli DNA gen dizileri ortaya ko- nuldu. NASA tarafından gönderilen Perseverance (Azim) adlı uzay aracı döndüğünde, numuneler geldiğinde çıkan sonuçlara göre eşleştirme yapılması planlanıyor." diye konuştu.
Mars’taki yaşam izine ışık tutacak Mars’taki yaşam izine ışık tutacak Salda Gölü projesi tamamlandı
Salda Gölü projesi tamamlandı
TürkTraktör Genel Müdürü Aykut Özüner, tarımda sürdürülebilirliği ve ve- rimliliği odağına alarak çiftçileri geleceğe hazırlama misyonuyla çalıştıklarını belir- terek, "TürkTraktör olarak güçlü olduğu kadar esnek üretim kapasitemizle Türk çiftçisine her zaman en iyisini sunmaya çalışıyoruz. Bu doğrultuda 1 milyonuncu traktörün üretilmesiyle, gurur dolu hika- yemizde yeni bir sayfa açıyoruz." dedi.Aykut Özüner, şu değerlendirmede bulundu: “Stratejik önemi ve değeri her ge- çen gün çok daha iyi anlaşılan tarım sek- törünün kilit oyuncularından biri olarak, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dün- ya bırakmak, öncelikli amaçlarımızdan biri. Modern tarıma yön veren köklü bir kurum olarak beş maddeden oluşan Ta- rımın Geleceği Vizyonu'nu hazırladık. Bu kapsamda tarımda teknoloji kullanımının yaygınlaşması için yaptığımız çalışmaları hızlandırmayı, çevre ve iklim değişikliği ile ilgili Türk çiftçisinin algısını güçlendirmek için projeler yürütmeyi, üretimde verimli-
lik artışı sağlayacak tarım ekipmanlarının geliştirilmesi için Ar-Ge çalışmalarına hız vermeyi, doğanın ve Türk tarımının korunması adına inisiyatiflerimizi geniş- letmeyi ve toplumda sürdürülebilir tarım konusunda farkındalık çalışmaları ger- çekleştirmeyi taahhüt ediyoruz."
İklim dostu tarım için TürkTraktör
Ankara için
gol atan ‘Kale’ciler!
Dursun Erkılıç aPOLITIKa
dursunerkilic@ankhaber.com
www.ankhaber.com
www.ankhaber.com bilgi@ankhaber.com 3 HABERİN BAŞKENTİ
HABERİN BAŞKENTİ
24 Şubat 2022 Perşembe
B İ Z E U L A Ş I N
Ankara’da yaşayanlar için
‘Kale’ çok önemlidir…
‘Kaleli’ değilim ama çokça yazıp söylediğim gibi,
‘Kaleci’yim!
Bu bakımdan ‘Kale’ ile ilgili iyi, kötü, çirkin ne varsa ilgimi çeker.
Yavaş ve Yahnici
Ankara Büyükşehir Bele- diye Başkanı Mansur Yavaş’ın Ankara sevdası bilinir. Kale’ye ilgisi ve bir ‘Kaleci’ olarak yaptıkları da ortadadır. “An- kara Kalesi’nde tarihi dokuyu yeniden ayağa kaldırıyoruz”
ifadeleri bunun en açık, en çarpıcı kanıtıdır ve gereğini de yerine getirmektedir.
AKK Danışma Kurulu Üyesi ve Ankara Kalesi Çalışmaları Meclisi Sözcüsü Şevket Bülend Yahnici için her gün ‘Kale Gü- nü’dür ama son dönemde Kale yoğunluklu çalışmalar, haber ve değerlendirmeler arttı.
Sebep Kale’nin Ankara için önemi elbette. Ancak bu eşsiz mekanın, yörenin korunması, geliştirilmesi ve Başkentliler için bir gelir kapısına dönüş- türülmesi çabaları da öneme anlam katıyor…
Özel bir temizlik
Sıkça vurguladığım bir husus da “Ankara Çağı” ile
“Başkent Üzerine Tezler” söy- lemidir. Ankara Kalesi’yle ilgili gelişmeler bu söylemlerimin içini dolduran hususlardandır.
Bu konuya katkı sunanları,
“Ankara Çağı”nda Ankara için gol atanlar olarak görmek ve tebrik etmek gerekiyor.
Kale’nin güzelliğine saçma sapan ‘duvar yazıları’ ile ‘leke’
konduranların oluşturduğu çirkinlik üzerine harekete geçen Ankara Büyükşehir Be- lediyesi, Ankara Kalesi’ni özel kimyasallarla temizledi.
Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Mü- dürlüğü kararlarına uygun olarak, Kent Estetiği Daire Başkanlığı ekipleri tarafından özel yöntemlerle yapılan bu temizlik, Kale ziyaretleri- nin artacağı turizm sezonu öncesine denk geldiği için çok yerinde olmuştur…
Ilıkan’ın çağrısı
Ankara Kalesi herkesin gündeminde…
Daha önce ANKHABER ve bir Ankara sevdalısı olan Şevket Bülend Yahnici’nin de dile getirdiği “Kale duvarındaki çatlak” konusuna bu kez de
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) MHP Grup Başkanvekili Murat Ilıkan dikkat çekti.
Hisarkapı girişindeki sur- larda meydana gelen çatlak sürekli büyürken Murat Ilıkan, bu çatlağın ve kale surlarının bir an önce restore edilerek sağlamlaştırılması gerektiğini belirtti.
Ilıkan’ın vurguladığı gibi,
“Burası Ankara’nın doğup bü- yüdüğü yer. Burası Ankara’nın kurulduğu yer…”
1071’deki Malazgirt Sava- şının hemen ardından, 1073’te Türkler Kale civarında hakimi- yet kurmaya başlıyor. O gün- den bugüne uzanan sürecin az sayıdaki tanıklarından olan Kale yaşamalı, yaşatılmalı.
Bir yazıma başlık yaptığım,
“Kale gibi Başkent” yaratma- nın yolu Kale’yi dimdik ayakta tutmaktan geçiyor.
“Ankaramız için Kale’de güvenlik” de çok önemli.
Otopark ve diğer eksikler giderildikçe farklı bir Kale ve farklı bir Ankara oluşacaktır, kendiliğinden…
Yılmaz ve tanıtım devrimi
ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yıl- maz’ın altı ay önce duyurduğu bir proje vardı; adı; “Ankara’da Bir Ankaralı Gibi Olmak”.
Başkan Yılmaz bu açık- lamayı yaparken, “Başkent’i içindeki hikâyelerle dünyaya tanıtacağız.” demişti.
ATO’nun öncülük edeceği bu projenin büyük getirileri, kazanımları olacaktır.
Çünkü…
Halil İbrahim Yılmaz’ın vurguladığı gibi: “Başkent, 12 medeniyete ev sahipliği yap- mış, gastronominin, tarihin, kültürün, milli mücadelenin kentidir. Bu şehrin gün yüzüne çıkartılacak hikâyeleri var.”
Süleyman Ekinci
ATO Yönetim Kurulu Üyesi ve OSİAD Başkanı Süleyman Ekinci de projeye desteğini ve inancını şöyle dile getirmişti:
“Bir Ankara markası oluşturduğumuzun farkında olmalıyız. Ankara’nın yaşa- nabilir bir kent olduğunu tüm dünyaya duyurmamız, anlat- mamız lazım.”
Ankara ve Kale adına büyük umutlar beslememize vesile olan tüm bu gelişmelerin olumlu sonuçlar vermesi en büyük dileğimiz.
Mamak’ta gençler Ankara Valisi Vasip Şahin ile bir araya geldi. Mamak Beledi- yesi’nin Şehitlik Uyanık Kütüphanesi’nde düzenli olarak gerçekleştirdiği Kütüpha- ne Söyleşileri’nin konuğu olan Ankara Valisi Vasip Şahin, gençlere tecrübelerini hayatından da kesitler vererek aktar- dı. Programa Mamak Kaymakamı Ali Sırmalı, Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, belediye başkan yardımcıları ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Vali Şahin, “Öncelikle çok güzel bir
mekanda gençlerle bir arada olmak- tan, onları bu sakin, güzel ve rahatlatıcı bir ortamda ders çalışırken görmekten mutluluk duydum” dedi. Programda valilik makamının gelişim süreçlerini de aktaran Şahin, “Valilik müessesesi de Osmanlı’dan günümüze gelen müesseselerden biri. Bu idareler de çoğunlukla merkeze, yani pa- yitahtta bağlı olarak çalışmışlardır. Valilik müessesesi hatta kaymakamlık müesse- sesi, Osmanlı’dan bu tarafa gelen bir mira- sımız ve oluşturduğumuz bir yapıdır” dedi.
Kütüphane konuğu Vali Vasip Şahin
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, hükümetin kademeli elektrik tarifesi ile ilgili yaptığı çalışmaya tacirlerin de dâhil edilmesi ge- rektiğini kaydederek “Ticaretin sağlıklı bir şekilde devamı açısından işletmelere eşit koşulların sağlanması önemli. Elektrikte indirimli tarife, esnaf-tacir ayrımı olma- dan tüm işletmeleri kapsayacak şekilde uygulanmalı” dedi.
ATO Başkanı Gürsel Baran, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 1 Mart’a kadar tamamlamayı hedeflediği ve esnafa indirimli tarife öngören düzenlemeye Ankara Ticaret Odası (ATO) üyesi ticari işletmelerin de dâhil edilmesini istedi. Üyelerinin son dönemdeki yüksek elektrik faturalarını ödemekte zor- landığını dile getiren Baran, ticarette aynı sektörde faaliyet gösteren ve farklı kuruluş- lara kayıt olan işletmelerin eşit uygulamaya tabi tutulması gerektiğini kaydetti.
Baran, “Birçok işletmede elektrik fatu- raları kira giderlerini geçti. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler bu gider kalemin- den çok fazla etkilendi. Birçok işletme için sürdürülebilirliği olmayan yüksek elektrik faturalarına indirimli tarife, reel sektörün devamı açısından çok önemli” diye konuştu.
ATO’dan ‘ayrım olmasın’ çağrısı
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Rusya ve Ukrayna ara- sındaki gerginlikle ilgili, “Krizin derinleş- mesi halinde, gelişmekte olan ülkelerde emtia fiyatlarında yaşanacak yükselişin enflasyonu artırması ve yerel para birimlerinde olumsuz bir etkiye neden olması muhtemeldir.” dedi.
ASO’nun Şubat ayı Meclis Toplantısı, Kredi Garanti Fonu (KGF) Yönetim Ku- rulu Başkanı Erdoğan Özegen ve meclis üyelerinin katılımıyla Oda Binası’nda gerçekleştirildi.
Özdebir, burada yaptığı konuşmada, KGF’nin yeni kredi paketinin detaylarının açıklandığını ve başvuruların başladığını
anımsatarak, paketin sağlayacağı destek- le reel sektörün ciddi bir nefes alacağını umduklarını söyledi.
Bir süredir dünyayı olumsuz etkileyen Rusya-Ukrayna geriliminin dün itibarıyla farklı bir boyuta evrildiğini dile getiren Özdebir, şunları kaydetti:
“Rusya’nın, bağımsızlığını ilan eden Ukrayna’nın iki bölgesini tanıması ve buralara ‘barış gücü’ adı altında asker göndermesi maalesef bu huzursuzluğun uzun bir süre daha devam edeceğini gös- teriyor. ABD ve Batı tarafının finansal ve ticari yaptırım içeren bir paketin hazırlık- ları içerisinde olması, küresel sıkıntının boyutlarını ortaya koymaktadır.”
Özdebir’den Rusya-Ukrayna krizi için olumsuz etki uyarısı
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkan Yar- dımcısı ve Ankara Kent Konse- yi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Konya'daki “İklim Şu- rası”nda üniversitelerden 209
“iklim elçisi”ni, Ankara’daki 400 “iklim elçisi” ile buluşmak ve güç birliği yapmak üzere Ankara Ticaret Odası öncülü- ğünde 30-31 Mart tarihlerinde ATO Congresium’da gerçekleş- tirilecek “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi ve Fuarı”na da-
vet etti.
ATO Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, ATO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi M. Ülkü Karakuş ile birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 21-25 Şubat tarih- lerinde Konya Selçuklu Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen
“İklim Şurası”na katıldı. Şu- ra’nın ikinci gününde, “Gençlik Oturumu”nda üniversitelerden 209 “İklim Elçisi” ile bir araya gelen ATO Başkan Yardımcısı Yılmaz, gençleri iklim değişikliği
konusundaki düşüncelerini paylaşmak üzere “EKO
İKLİM Zirvesi”ne davet ederek,
“İşimiz iklim, gücümüz
Gençler”
diyerek seslendi.
Baharın müjdecisi ilk cemrenin ha- vaya düştüğünü, diğer cemrelerinde
suya ve toprağa düşeceğini hatırlatan Yılmaz, “Cemrelerin havayı, suyu, toprağı uyandır- dığı gibi, toplumların cemresi gençler de enerjisi, umut ve idealleriyle toplumu uyandırır.
Bu anlamda gençlik, her mille- tin dördüncü cemresidir. İklim elçisi olan her bir gencimiz, Türkiye’nin güzel yarınlarını müjdeleyen birer cemredir.”
diye konuştu.
“İklim Elçileri” olarak genç- lerin Şura’da ortaya koyduğu
dinamik iradeyi sürdürebilir kılmak istediklerini söyleyen Yılmaz, “Sizlere iklim dostu bir ekonomiyi nasıl kuracağımızın yol ve yöntemlerini arayan bir sürecin parçası olmayı teklif ediyorum. Zamanın ruhunu, dinamizmini, anlamını temsil eden siz gençleri, yarınların mutlu, huzurlu, müreffeh Türki- ye’sinin nasıl kurulabileceğine dair düşüncelerinizi paylaşmak üzere Ankara’ya bekliyorum. ” dedi. ANKHABER
İklim elçisi gençler geleceğin ‘cemre’si
YILMAZ’DAN, “KONYA İKLİM ŞURASI”NDA ANKARA’DAKİ “EKO İKLİM ZİRVESİ”NE DAVET…
ATO Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz,
“Cemrelerin havayı, suyu, toprağı uyandırdığı gibi, toplumların cemresi gençler de
enerjisi, umut ve idealleriyle toplumu uyandırır. İklim elçisi olan her bir gencimiz,
Türkiye’nin güzel yarınlarını müjdeleyen birer cemredir” diye konuştu.
24 Şubat 2022 Perşembe Güncel
4 www.ankhaber.com
24 Şubat 2022 Perşembe YIL: 2 / SAYI: 70 - Fiyatı: 10 TL (Metro istasyonlarındaki stantlarda ücretsizdir)
Yayının Adı: ANKHABER İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü
DURSUN ERKILIÇ
Yayın Türü: Yerel, Süreli, Haftalık Gazete İdare Yeri: Gökkuşağı Mah.
1164. Cadde 16 / 3 Çankaya / ANKARA İletişim: GSM: 0532 799 73 82
e-mail: bilgi@ankhaber.com REKLAM AJANSI: Tulpar MEDYA
Telefon: 0312 425 35 35 Baskıya Hazırlık: ANKHABER Medya Baskı Tarihi: 24 Şubat 2022 Perşembe ANKHABER, Anadolu Ajansı abonesidir
BASKI:
İhlas Gazetecilik AŞ. Saracalar Mah.
57. Cadde No. 21/A (Gürsan Cam Yanı) Akyurt - Ankara
Gazetemiz Basın Ahlak Yasası’na ve Basın Meslek ilkelerine uymayı taahhüt eder. Yazarların görüşleri kişiseldir ve kendilerini bağlar. Gazetemiz ve İnternet
Sitemiz bu görüşlerden sorumlu tutulamaz.
(Bkz. Kullanım Şartları ve Gizlilik İlkeleri) Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Sözleşmesi olmayan
yazar, muhabir ve foto muhabirlerine ücret ödenmez.
Haber, köşe yazıları ve fotoğraflar izin alınarak ve kaynak gösterilerek kullanılabilir.
En yaygın taşınmaz sorunu: Ecrimisil
Bu haftaki yazımızın konusunu ülke- mizdeki başlı- ca gayrimenkul sorunlarından bir tanesi olan gayrimenkulün
rıza dışı kullanılması sorunu oluşturuyor.
Taşınmazınız rızanız dışı 3. Kişi tarafın- dan kullanılıyorsa ne yapmalısınız? Her sorunun kendi özelinde çözümü olduğunu önemle belirtmekle birlikte; ecrimisil davası ile bu sorunun üstesinden gelebileceğinizi söyleyebilirim. Bir taşınmazın, o taşınmazı kullanmaya/tasarrufta bulunmaya hak ve yetkisi olmayan kişi/kişilerce ve taşınmazın sahibinin rızası dışında kullanılmasından do- ğan dava ecrimisil diğer adıyla haksız işgal davasıdır. Ecrimisil davasının şartları neler- dir? Hangi durumlarda açılır? Bu yazımızda kısaca ecrimisil davasının şartlarından ve dava sürecinden bahsediyor olacağız.
Basit bir örnekleme ile anlatalım. Bir taşınmazınızın olduğunu düşünelim. Taşın- mazınız üzerinde bir kişi rızanız dışı fayda sağlıyorsa, örneğin taşınmazınız üzerinde ev yapılmış olabilir, rızanız dışı tarlanıza ürün ekilmiş olabilir, işte siz örnekleme yolu belirttiğimiz bu hallerde sizin açmanız gereken dava öncelikli olarak haksız işgalin önlenmesi yani ecrimisil davasıdır. Bu dava ile taşınmazınız haksız işgalden arındırıla- cak ve haksız işgal sebebi ile tazminata hak kazanabileceksiniz.
Nitekim Türk Medeni Kanunu’nun 995.
Maddesi gereğince tazminata ilişkin hak kazanımı aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir:
“İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş ol- ması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eyledi- ği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.”
Ecrimisil davasını örnekleme yöntemi ile açıkladıktan sonra şartlarını da açıkla- mak uygun olacaktır.
Şartları:
1- Haksız işgal
2- Haksız işgal nedeni ile doğmuş bir zarar 3- Kötü niyet
4- Nedensellik bağı
Bu dört şart eğer durumunuza uyarlık gösteriyorsa ecrimisil davasını açmak için gerekli şartlar oluşmuş demektir.
Uygulamada ödenmeyen kira bedel- leri nedeni ile ecrimisil davası açıldığını sıkça görüyoruz. Bu hatalı bir uygulama olup, taşınmaz sahipleri haklı dahi olsalar olaya uygun dava açılmadığı için mağdur olmaktadır. Yargıtay, kiraya verildiği ispat edilen taşınmazlar ile ilgili kiraya verenin rıza gösterdiğinden bahisle haksız işgalden bahsedilemeyeceğini belirterek bu yöndeki taleplerin reddedilmesi gerektiği yönünde karar vermektedir.
Eğer ecrimisil talepli bir dava açma ni- yetindeyseniz bir avukat ile davanızı yürüt- menizi şiddetle öneririm. Zira davada haklı dahi olsanız, usul ve esasa ilişkin işlemlerde hata/eksiklik yapmanız size haklı olduğu- nuz bir davada mağlubiyet getirecektir.
Tüm sorularınız ve konu önerileriniz için aşağıdaki mail adresi üzerinden bizler ile iletişime geçebilirsiniz.
Sağlıkla...
Gözde Güzin Erol KILINÇER
AVUKAT TBMM Başkanı Mus-
tafa Şentop, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adaylı- ğının ikinci mi üçüncü mü olacağı tartışmaları için, “Bu konu hukuki bir konu, hukuki bir tartışma
yapmak lazım. Bunu gündeme getiren arkadaşlar, milletvekilleri, boylarını aşan sularda yüzüyorlar. Bu, hukukçu- ların yapacağı bir tartışma” dedi.
Şentop milletvekillerinin görüşle- rini elbette eleştirebilir. Ancak başkanı olduğu kurumun üyeleriyle ilgili bu değerlendirmesi, ülkemizde millet- vekili görevinin olması gerekenin ne kadar dışında algılandığının ilanı gibi.
Yasama görevini yürüten kişiler, hukuk üzerine düşünmeden, konuşup tartış- madan mı yasa yapacaklar? Deneyimli bir siyasetçi ve bir hukuk profesörü olan Şentop böylelikle, tüze (hukuk) üzerine düşünmek, tüzeyi yapan aklın boyunu aşar demiş oldu.
Mustafa Şentop’un cümlelerinin devamında değindiği “Genel kültür düzeyiyle her konuda konuşulması”
yanlışı, aslında önemli ve yararlı bir uyarıcı.
*İçişleri Bakanı Süleyman Soylu,
bir çocuğun CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na yönelttiği hakarete iliş- kin, “Çocuktan al haberi”
dedi.
Yaşanan bu tatsız olayda üzerine düşü- nülen, yapılanın çocukça bir hata mı olduğu, yoksa büyüklerinin mi onu bu yanlışa yönlendirdikleri konusuydu.
“Çocuktan al haberi” sözü, haberin kaynağını çocuk olarak değil anne baba olarak gösterir. Yani çocuk, çocuk haliyle haber üretmez, büyüklerinden duyduğunu tekrarlar. Kimsenin küçük bir çocuğu böylesi rollere soyundu- racağını düşünemeyiz ama kullandığı deyimin anlamı itibarıyla Soylu, balta- yı taşa vurmuş görünüyor.
*Ülkemizde enflasyon rakamları- nın %100 oranlarında seyrettiği 90’lı yıllarda, sohbet düzeyinde şu konu- şulurdu: “Eğer yarın sabah, ülkedeki tüm insanlar enflasyon düşüncesini unutarak uyanırlarsa, enflasyon diye bir şey olmaz.”
Bu söz, akılda yer eden düşüncenin önemini ortaya koyar ancak bir o kadar da bir değişimin gerçekleşmesinin ne denli zor olduğunu… Çünkü kimse
unutarak güne başlamayacaktır ve insan düşüncesi zaman içinde somut gerçeklerle şekillenmiştir. Mutlak bir yapısöküm beklentisi gerçek dışıdır.
Benzer bir örnek, bir köprü üze- rinde tüm yüzeyi kaplayacak sayıda insanın aynı anda zıplamasıyla, en güçlü köprünün dahi yıkılacağı teorik yaklaşımıdır. Bu düşünce, tonlarca yükle kamyonların geçtiği köprünün zayıflığını değil, aslında ne kadar güçlü olduğunu anlatır. Çünkü tüm insanların yere eş zamanlı düşerek kuvvet uygu- lamaları, bu teorik olasılığın gerçekleş- mesi neredeyse imkânsızdır.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin, psikolojinin önemine de- ğinmesi anlaşılır bir çabadır ama mut- lak belirleyici düzeye taşıması değil.
Yurttaş Homo Economicus’un tercih- lerine, “psikolojik davranış bozukluğu”
teşhisi koyarak psikiyatrinin alanına girmesi hiç değil.
*Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşe- ner, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan.
Altı genel başkanın imzasını taşıyan kısa açıklamanın beş yerinde “uzlaşı”
kavramına yer verilmiş. Uzlaşmak,
“Kaç vekillik sana, kaç bakanlık bana”
benzeri konuların yüklemidir ve bazı örneklerde yararlı olabilir ancak ülke ölçeğinde idealin arayışı, uzlaşmanın konusu olamaz. Liderler en doğru en gerçek olanı arar, bulur ve uygularlar.
*Metinde önem verildiği anlaşılan siyasi etik kanununa ne demeli? Etik kanunla belirlenemez. Etiğin kanu- nu olmaz. “Etik kanunu” anlatımı, özgürlük tutsaklığı düzeyinde bir oksimorondur ve kullananın etiğin de kanunun da ne olduğunu bilmediğini düşündürür.
“Siyasi etik” diye bir şey de olmaz;
solcu etik - sağcı etik... Siyasette etik olur. Siyaset etiği olur.
“Kamu yönetiminde liyakat” diye bir şey olmaz. Kamu yöneticilerinde liyakat…
Bu kısa metindeki Türk Dili yazım kuralı ve anlam bilgisi yanlışlarının her birine değil ama en önemlisine değine- lim: “Avrupa Konseyi ve Avrupa Bir- liği normları referansı” indirgemedir.
Çünkü evrenselin arayışında belki bu- günün olgusal olarak iyi, en iyi olanını karşılar ama bundan fazlasını değil.
Bir liderin bir ulusa sunduğu özellikle kısa ve ön bir metnin her noktasında göz, kavramsal referans arar.
Akort
Kuvay Sanlı
kuvaysanli@gmail.com
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yö- netim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Türkiye ile aynı köklere ve kültüre sahip Özbekistan ile karşılıklı ticaret hacminin en kısa zamanda 5 milyar dolar düzeyine yükselmesi gerektiğini belirterek, bunun için direkt uçuşun önemine dikkat çekti. Baran, “Esenbo- ğa’dan Taşkent’e direkt uçuş konul- ması talebinde bulunduk” dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Özbekistan İş Kon- seyi Başkanı Özgür Onur Özgüven, Yürütme Kurulu Heyeti ile birlikte ATO Başkanı Gürsel Baran’ı maka- mında ziyaret etti. DEİK Türkiye-Öz- bekistan İş Konseyi’nin yürüttüğü çalışmaları anlatan İş Konseyi Başkanı Özgüven, Türk iş insanları- nın Özbekistan’da gerçekleştirdiği yatırımlar hakkında bilgi verdi.
İki ülkenin karşılıklı dış ticaretinin 3,6 milyar dolar düzeyinde olduğunu
kaydeden Özgüven, gelişime açık Öz- bekistan’ın ticaret ve yatırım için cazip bir ülke olduğunu söyledi. İstanbul’dan Özbekistan’a Türk Hava Yolları ve Özbekistan Hava Yolları’nın uçuş- ları bulunduğunu bildiren Özgüven, Ankara’dan Özbekistan’a direkt uçuş olmamasının ticaretin önünde engel teşkil ettiğini kaydetti.
Reel sektör gururu
ATO Başkanı Gürsel Baran da ko- nuşmasında, Özbekistan’da yatırım ve ticaret yapan iş insanlarının Türk reel sektörünün yeteneğini temsil ediyor olmasından gurur duyduğunu ifade etti. Özbekistan’ın Türkiye için önemli bir ülke olduğunu kaydeden Baran,
“Aynı köklere ve aynı kültüre sahibiz.
Tarihi İpekyolu üzerinde bulunan Semerkant ve Taşkent şehirleri, kendi köklerimizi ve değerlerimizi anlamak açısından önemli. Özbekistan, 30
milyonu aşan nüfusu, yer altı ve yer üstü zenginlikleri ve coğrafi konumu ile Türk Cumhuriyetleri arasında anahtar bir role sahip. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerde son dönemde önemli bir atılım yaşandı. Özbekis- tan’la 3,6 milyar dolar olan dış ticareti yeterli görmüyoruz. Bu rakamın en kısa zamanda 5 milyar dolar düzeyine yükselmesi gerekiyor” dedi
Denize kıyısı bulunmayan Özbekis- tan ile ticaret hacminin gelişmesinde direkt uçuşların önemli olduğunun altını çizen Baran, “Özbekistan’la hem ticaret hem de turizm açısından iliş- kilerimizin gelişmesini arzu ediyoruz.
Yurtdışına direkt uçuşlar zaten hep gündemimizde olan bir konuydu. Biz Türk Hava Yolları’na hazırladığımız öneri dosyası içerisine Esenboğa’dan Taşkent’e direkt uçuş konulması tale- bine de yer verdik” diye konuştu.
Özbekistan’da en çok yatırı-
mı olan üçüncü ülkenin Türkiye olduğunu belirten Baran, yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde Çin’den sonra ilk sırada yer alan Türkiye’nin bu başarısının Özbekistan tarafın- dan değerlendirilmesi gerektiğini de kaydetti. Baran, Ankara Ticaret Odası olarak Özbekistan’la ticari iliş- kileri geliştirmeye yönelik yapılacak tüm çalışmalarda yer alacaklarını da sözlerine ekledi.
Ziyarette Özgüven’e, DEİK Tür- kiye-Özbekistan İş Konseyi Başkan Yardımcıları Ercan Bulut ve Ercan Çelik, Yürütme Kurulu Üyeleri Kemal Mustafa Helvacıoğlu, Arda Ergin, Fatih Altunbaş, Gürkan Coşkun, Geldimu- rat Annageldiyev, Barış Cem Özpolat, Hasan Gümüş, Sinan Sarıkoç, İbrahim Yalçıner, Görkem Alapala, Tolunay Yıldız, İş Konseyi Koordinatörü Lenura Özsaraç ile İş İnsanları Gürkan Doğan ve Taylan Çoban eşlik etti.
ATO’dan Taşkent’e direkt uçuş talebi
İklim değişikliği, geleceğimizi tehdit eden ve küresel ekonomiyi temelden etkileyen en önemli ekolojik sorundur.
Bu soruna dikkat çekmek ve farkın- dalık yaratmak amacıyla 30-31 Mart tarihleri arasında “EKO İKLİM: Ekono- mi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”
Ankara Ticaret Odası’nın öncülüğün- de ATO Congresium’da gerçekleşecek.
Türkiye ve dünyada bir ilke imza atmaya hazırlanan Ankara, dünyanın ilk ekonomi ve iklim değişikliği fuarına ev sahipliği yapacak.
“İklim Değişikliği” ve “Yeşil Dönü- şüm” ana temasıyla küresel düzen- lemelere hızlı ve en doğru şekilde hazırlanmak amacıyla Ankara Ticaret Odası öncülüğünde gerçekleşecek Zir- ve; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Birleşmiş Milletler Kalkınma Progra- mı, Türkiye Belediyeler Birliği, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara Ticaret Borsası, Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) Organize Sanayi Bölgeleri, KOBİ’ler, yeşil finansman projeleriyle bankalar, üniversiteler ve pek çok
kurumun desteğiyle gerçekleşecek.
Logonun anlattıkları…
İklimin ve doğanın yeşil, ekono- minin lacivertle simgelendiği logoda, dünyayı sevgi kurtaracak önermesi bir bitki formu ile hayat buluyor. Bu formun yaydığı düğüm ise bir parmak izi ile Dünya’yı simgeleyerek yeni, biricik fikirlerin tartışılacağını ifade
ediyor. Etrafını çevreleyen Hitit Güneş Kursu’nu belirten simge ise mekânsal bağı, Ankara’yı ifade ederek bir konuş- ma balonu ile gösteriliyor.
Karbon nötr olarak gerçekleşe- cek Zirve’ye; devlet başkanları, kamu kurumları temsilcileri, yirmiyi aş- kın uluslararası kurum ve kuru- luş, otuzu aşkın üniversiteden aka-
demisyen, iyi örnek uygulamalarıyla belediyeler, organize sanayi bölgeleri, teknokentler ve sektör temsilcileri katılım sağlayacak. Gündem, ekono- mi, kültür, sanat, eğitim, magazin ve medya alanlarında çeşitli ve zirvenin iklimine uygun etkinlikler yapılacak.
30-31 Mart tarihleri arasında yapılacak tarihi etkinliğin en önemli güç merkezlerinden biri “Gönüllü İklim Elçileri” olacaktır. Yeni nesillerin yaşamak istediği geleceği kurmak üzere atacakları her adım, ülkemizin ve dünyanın önde gelen çevrecileri tarafından dikkatle takip edilecek.
25.000’in üzerinde ziyaretçi bek- lenen Zirve’de; 4.000 m²’lik alanda,
“Ekonomi ve İklim Değişikliği” temalı Fuar ve İklim Müzesi kurulacak; ulusal ve uluslararası 150 konuşmacının yer aldığı yirmiden fazla oturum yapıla- cak, B2B görüşmeleri, sertifikalı eğitim programları, eğitimler, workshoplar gerçekleştirilecek; konserler, dinleti- ler ile mini gösteriler sahnelenecek.
ANKHABER
EKO İKLİM dünyada bir ilk olacak
24 Şubat 2022 Perşembe Güncel www.ankhaber.com 5
Anayasamızın 38.
Maddesinin 4. Cümlesi;
“suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılmaz.”
demektedir.
Önemli karine
Bu cümle, tüm mo-
dern hukuk sistemleri tarafından istisnasız şekilde kabul gören ‘ma- sumiyet karinesi’ ilkesinin hukuku- muza yansımasıdır. Suç işlediği iddia edilen kişi, mahkemede yargılanır.
Suçunun sabit olup olmadığına ancak hakim ya da mahkeme tara- fından karar verilebilir. Mahkeme tarafından suçlu bulunan kişi, tüm hukuk yollarını tükettikten sonra karar kesinleşir ve ancak o zaman
“suçlu” sayılabilir.
Masumiyet karinesi, ceza huku- kunun en önemli ilkelerinden biridir.
Çünkü suç işlediği iddia edilen kişi, suçla ilgili filli işlememiş ya da işlediği fiil ile suçun unsurlarını tamamlama- mış olabilir. Ceza muhakemesi süre- cindeki tüm adımlarla ilgili delillerin araştırılması, toplanması ve tartışıl- ması gerekir. Ceza hukuku sistemi- nin ve ceza mahkemelerinin varlık sebebidir bu. Ortaya bir iddia atıldığı zaman, ilk bakışta doğru gibi görün- mesi bu iddianın doğruluğunu göster- mediği gibi, iddianın bir suç oluşturup
oluşturmadığı ya da oluşan bir suç varsa bile burada ceza gerektiren bir durum olup olmadığı konuları muhakemeye muhtaç olacaktır.
Bağımsız yargı
Son günlerde ülke- mizde çokça tartışılan hususlar için- de “yargı bağımsızlığı” konusu da var.
Yargı bağımsızlığı, yalnızca devletin diğer organlarının yargıya baskı yapamaması anlamına gelmiyor.
Hakim karar verirken aynı zamanda medya ve kamuoyu baskısından da azadedir. Hakim yalnızca ve yalnız- ca kanunlarla ve kendi vicdanı ile bağlıdır. Bir organ, bir kurum, bir kişi, siz ya da ben, hiç kimse hakime ne yapması gerektiğini söyleyemez, bu konuda talimat veremez ya da üzerinde bir baskı oluşturamaz.
Sosyal medya
Sosyal medyaya baktığımızda her gün bir “x kişi tutuklansın.” hashtagi görmek mümkün. Binlerce gönderi, isyanlar, beddualar, küfürler... Suçu işlediği iddia edilen kişiyi, kararı veren hakimi, savunmaya katılan avukatı, rapor düzenleyen bilirkişiye varana kadar herkesi hedef alan binlerce gönderi… Hatta bazı olaylar- da bu durum, mahkeme üyelerinin
isimlerini açıklayarak, hedef göster- meye kadar vardı.
Toplumda infial yaratan bir suç işlendiğinde, hepimizin canı acıyor.
Failin bir an önce en ağır cezayı alma- sını istiyoruz. Tabi ki bu toplum olarak bizim hakkımız. Ancak yargılama so- nunda kişi suçsuz bulunursa? Ya suçu işleyen başkasıysa? Ya da ortada bir suç hiç yoksa? Enteresan bir şekilde o zaman konu gündem olmuyor. Kimse- nin haberi olmuyor. Suçu işlediği iddia edilen ancak masum olduğu ispatla- nan kişi, milyonların gözünde hep suç- lu olarak kalıyor. Lekelenmeme hakkı zedeleniyor. Ölünceye kadar boynuna etiket asılmış gibi, sürekli kendini açıklamaya çalışarak hayatına devam etmek zorunda kalıyor. Belki bir iftira, belki bir kumpas, belki de bir yanlış anlaşılma sonucunda korkunç bir mağduriyete maruz bırakılıyor.
Ne yazık ki bununla da bitmiyor
Mağdura zarar
Mahkeme süreçleri devam eder- ken, suçun sosyal medyada tartışıl- masının en büyük zararı ise suçun mağduruna dokunuyor. Özellikle çocuklara karşı işlenen suçlarda, zaten mağdur olan çocuk daha da fazla mağdur ediliyor. Aslında iyi bir şey yaptığımızı zannederken, mağdur çocuğun hayatında telafi- si mümkün olmayacak hasarlara
yol açıyoruz. İnsanlar kötü anıları hakkında konuşmak istemez, ha- tırlamak istemez. Hele hele sürekli olarak önüne gelmesini asla iste- mez. Hatta bazı uzmanların iddia ettiğine göre insan beyni, bir savun- ma mekanizması olarak, yaşanan kötü olayları unutma eğilimdedir.
Özellikle çocukluk dönemi travmala- rında, bu şans çok daha fazla. Ancak sosyal medyada gündem olmuş bir mağdur çocuğun bu hakkı elinden alınıyor. Çocuğun yaşadıklarını herkes öğreniyor. İsmini, resmini, başına gelenleri bütün dünya doğ- ru-yanlış biliyor. Herkes acıyarak bakıyor, parmakla gösteriyor. İşin daha kötüsü, öncesinde istismara uğradığı bilinen çocuk, kötü niyetli kişilerin hedefi haline geliyor.
Sosyal medyanın hayatımızın ortasına konumlanmasıyla beraber her geçen gün artarak devam eden mahkemeler üzerindeki toplumsal baskı ve gereksiz detaylar içeren ve mağduru incitecek şekilde yapılan ifşalar telafisi imkânsız zararlar oluşturmaktadır. Masumlara, mağdur- lara ikincil zararlar vermemek adına;
yargının bağımsız olması gerektiğine inanan herkes, elini yargının işin- den çekmeli. Bırakalım mahkemeler işlerini yapsın. Toplumun vicdanını rahatlatsın, mağduriyetlerden yeni mağduriyetler doğmasın.
Av. Merve Acar
HUKUK
Masumiyet karinesi, yargı bağımsızlığı ve sosyal medya
Çankırı Dernekler Federasyonu Yönetim Kurul toplantısı Çankırı Il- gaz’daki Ilgaz Otel’de yapıldı. Toplantıya Federasyon Genel Başkanı Adem Can ev sahipliği yaparken, yönetim kuru- lu üyeleri de hazır bulundu. Başkent Ankara Meclisi Başkanı Nevzat ceylan da toplantıya iştirak etti.
Çankırı Dernekler Federasyonu Ge- nel Başkanı Adem Can, yaptığı açıklama- da, “Yapılan Federasyon Yönetim Kurulu toplantımıza katılım sağlayan Başkent Ankara Meclisi Başkanımız Sayın Nevzat Ceylan’a teşekkür ediyoruz Biz birlikte güçlüyüz” ifadelerine yer verdi.
Çankırı Dernekler Federasyonu yönetimi toplandı
Dursun ERKILIÇ
Türkiye’de zaman zaman yaşanan ekonomik ve siyasi sarsıntılar kişilerin ve kurumların gidişatını etkileyebiliyor. Kimi zaman da kişiler birikimlerini daha iyi değerlendirebilmek için kendi tercihleriyle başka işlere, alanlara yönelebiliyor.
Ankara’da teşrik-i mesaimiz olan gazete- ci Fahri Ustaoğlu da kendisini, işini, tecrübe- sini İstanbul’a taşıyarak girişimciliği tercih etmiş bir dost idi.
Geçenlerde, “Lobin International tara- fından 16. Avrupa Kalite Zirvesi Londra'da gerçekleşti” başlıklı haberi okuyunca hem onun adına hem de Ankara Milletvekili ve Başkent Ankara Meclisi Başkanı Nevzat Ceylan dostumuzun adına rastlayınca hem sevindim hem de dostlarımla gurur duydum.
Haberin girişi, Zirvenin özünü yansıtı- yordu: “Lobin International tarafından daha önce İstanbul, Brüksel, Frankfurt, Sa- raybosna, Belgrad, Paris, Amster- dam gibi başkentlerde gerçek- leşen 16.Uluslararası Avrupa Kalite Zirvesi; dünyanın en önemli iş merkezlerinden biri olan Londra'da, sa- nat, siyaset ve iş dünya- sının saygın isimlerini ağırladı. Lobin Interna- tional tarafından Lond- ra'da gerçekleştirilen 16.
Uluslararası Avrupa Kalite Zirvesi'nde Türkiye'nin önde gelen sanayici ve iş adamları- nın, bilgi, birikim ve deneyimlerini aktarmasına fırsat verdi. Zirve devlet ve özel sektör temsilcilerinin yanı sıra STK'lar ve bürokrasinin katılımıyla gerçekleşti.”
Haberin sonunda yer alan Fahri Ustaoğlu dostumla ilgili bilgi notu da, on yıllara yayılan bir serüvenin geldiği gurur verici noktayı göstermesi bakımından
dikkatimi çekti.
Buna göre; “1988 yılında Türkiye'nin ilk Tüketici Dergisi ile tüketicinin bilinçlenme- si, tüketici haklarının yaygınlaştırılması ve kalitenin yükseltilmesi için çalışmalar yap- maya başlayan Lob'ın ekibi Fahri Ustaoğlu başkanlığında Fehim Ustaoğlu ve Lob'ın In- ternational Londra temsilcisi Poyraz Veysal Çadır koordinasyonunda 35 yıldır faaliyetle- rini yurtiçinde ve yurtdışında sürdürmekte.”
Fahri Ustaoğlu
Zirvenin sunumunu Wilma Elles üst- lenirken, yapılan konuşmalarda önemli hususlar dile getirildi. Lobin International Yönetim Kurulu Başkanı Fahri Ustaoğlu açılış konuşmasında 35 yılı aşkın bir süre- dir kalite zirvesi düzenlediklerini belirte- rek şunları dile getirdi:
“İş ve siyaset dünyasının talepleri ve beklentileri üzerine yapılan araştırma-
ları tespit ediyor, ihtiyaçların gide- rilmesi için işbirliği imkânları
arıyor ve düzenlenen sem- pozyumlarla konusunda
uzman kişilerin düşünce- lerine başvuruyoruz. 35
senedir kaliteye vurgu yapıyor, ekonomi dün- yasının uluslararası arenada buluşmasını sağlıyoruz.”
Nevzat Ceylan
AK Parti Ankara Milletveki- li Nevzat Ceylan’ın konuşmasında;
Türkiye'nin Otomoboli Projesi, Milli Uzay Programı, teknoloji odaklı sanayi hamlesi ve teşvik uygulamaları yer aldı.
Ceylan; Türkiye’nin son 20 yılda Dünyada söz sahibi devletler arasında bulunduğunu ifade ederek, “Hükümetimiz liyakati esas alan kadrolarıyla 21. yüzyılın
teknolojisini yakaladı. Coğrafyamızda ba- rışı istiyoruz" dedi. Nevzat Ceylan ayrıca, pandeminin Türkiye'yi fırsatlar ülkesi haline getirdiğini anlattı.
Zirveye önemli isimler katıldı
Zirveye; T.C. Londra Başkonsolosu Bekir Utku Atahan, Azerbaycan Londra Büyü- kelçisi Elin Süleymanov, Londra Soutwark Belediye Başkanı Sunil Chopra, Londra Enfield Belediye Başkanı Sabri Özaydın, Bentaş Bentonit Ceo'su Turgay Ömür, Ka- rali Çay Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karali, Teska Armatür Yönetim Kurulu Baş- kanı İbrahim İyice, Arbel Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Arslan, Aksu Vital Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Aksu, Tradegross Yönetim Kurulu Başkanı Elena Sarıkaya, Meraj Mırzaei, Moremo Kıds Yönetim Ku- rulu Başkanı Yusuf Katana, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Pervin Katana, Londra Radyo Anadolu Yönetim Kurulu Başkanı Poyraz Veysal Çadır, Paragon's Yönetim Kurulu Başkanı Tacettin Özcan,Aytac UK başkanı Recep Ercan, Ramsey UK Bilal Gür, Griton İletişim Grubu Genel Müdürü Veysi Dede, Avrupa Gazetesi Genel Yayın yönetmeni Vatan Öz ve Fehim Ustaoğlu.
Lobin Zirvesi,
iki dost sevinci
Ankara Büyükşehir Bele- diyesi, Başkentlilerin afet ve acil durumlarla ilgili hazırlık ve farkındalık düzeyinin artı- rılması için eğitim atağı baş- latıyor. Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı koordinasyonunda hazırlanan eğitim programla- rıyla gönüllü bireylerin bilinç- lendirilmesi amaçlanırken ilk etapta “Mahalle Bazlı Afet Farkındalık Eğitimi Programı”
ile “Apartman Görevlileri Afet Farkındalık Eğitimi Programı”
ile başlanacak. “Mahalle Bazlı Afet Farkındalık Eğitimi Prog- ramı” ile “Apartman Görevli- leri Afet Farkındalık Eğitimi Programı” ile başlayacak eğitimler hakkında detaylı bilgilere www.ankara.bel.tr adresinden ulaşılabilecek.
Mahalle bazlı eğitim
İlk aşamada düzenlenecek Mahalle Bazlı Afet Farkında- lık Eğitimi, Ankara merkezli mevcut Mahalle Bazlı Kent Konseyi ile bileşenlerine verilecek. “Mahalle Bazlı Afet Farkındalık Eğitimi Progra- mı”nın yer, gün ve saati şöyle:
-26 Şubat 2022 13.00-17.00 Cebeci(Çankaya Evi Oba So- kak girişi Cebeci Cami yanı)
-05 Mart 2022 13.00-17.00 Öveçler(Nazım Hikmet Çanka- ya Evi, Sokullu Mehmet Paşa Mahallesi, 1361 Cadde, No:2)
-12 Mart 2022 12.00-16.00 Ayrancı(Ayrancı Bahar Evi, Kuveyt Caddesi, Hüseyin Onat Sokak, No:1)
-26 Mart 2022 12.00-16.00 Esat(Bayraktar Çankaya Evi, Bayraktar Mahallesi, Bayraklı Sokak, No:19)
-27 Mart 2022 12.00-16.00
100. Yıl(Çiğdem Çankaya Evi (Hasan Ali Yücel Çankaya Evi) 1551 Caddesi, Park Sitesi kar- şısı, No:21 Karakusunlar)
-10 Nisan 2022 13.00-17.00 Çayyolu (Çayyolu Semt Mecli- si, Mutlukent Mahallesi, 1920 Caddesi, 1924 Sokak)
Her hayat değerli
Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Mutlu Gürler, gönül- lüler ile doğru zamanda ve doğru ekipman ile müda- hale edilmesini sağlayacak projeyle bilinç seviyesini artırmayı hedeflendiklerini vurgulayarak şu bilgileri ver- di: “Apartman görevlilerinin afet konusuyla alakalı daha eğitimli ve bilinçli bir şekilde afet ve acil durum müdahale süreçlerine dâhil edilmesini ve proje için tasarlanmış olan yazılım ile apartman görevlileri tarafından sisteme girilecek bilgilerin düzenli ve koordineli şekilde depolanmasını sağlayacağız.
Projenin amacı kendi yazılım altyapısı ile bu süre kaybını minimize etmek ve gönül- lülerimizin veri tabanına gireceği bilgiler ile doğru müdahalenin yapılmasını sağlamaktır.”
Doğal afet konusunda daha bilinçli olacağız
Mutlu Gürler
Fahri Ustaoğlu
Ankara Milletvekili
Nevzat Ceylan
Ankara Büyükşehir Bele- diyesi iştiraklerinden BELPA A.Ş. 33. kuruluş yıl dönümünü Başkent’te çeşitli etkinliklerle kutladı. Kış Festivali’nin de- vam ettiği BELPA Buz Pateni Tesisi’nde düzenlenen yıl dö- nümü kutlamasına çok sayıda Başkentli katıldı.
BELPA Genel Müdürü Ramazan Değerli, “BELPA
A.Ş. Bahçelievler’de bulunan BELPA Buz Pateni Tesisi- miz ile ismi özdeşleşmiş bir şirket. O nedenle BELPA Buz Pateni Tesisi’nin bahçesinde kutlama yapıyoruz” dedi.
BELPA A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ferhan Özkara hedeflerinin Başkentlilere daha iyi ve kaliteli hizmet vermek olduğunu söyledi.
BELPA AŞ 33 yaşında
24 Şubat 2022 Perşembe Güncel
6 www.ankhaber.com
Türkiye’de milyonlar, Başkent Ankara’nın yeşillikler içindeki huzur zirvesi Ahlatlıbel’in adını Millet İtti- fakı’nın toplantısıyla ilk kez duydu.
Ahlatlıbel, Ankara’daki parkların en şahanesidir.
Ahlatlıbel, tam adıyla Ankara İncek Ahlatlıbel Atatürk Parkı, Dik- men, Oran, İncek, Gölbaşı dörtge- ninde bir tepedir. Mevlana Bulvarı (Konya Yolu) üzerindedir. ODTÜ ormanlarının devamıdır. Mogan ve Eymir göllerinin komşusudur. Çan- kaya Belediyesi tarafından rahmetli Doğan Taşdelen’in başkanlığı döne- minde yapımına başlanmış, 2002 yılında Haydar Yılmaz döneminde Ahlatlıbel Spor ve Dinlenme Tesisle- ri adıyla hizmete açılmıştır.
Ahlatlıbel adının nereden geldiğine dair bilgiye ulaşamadım.
Ahlat, yaban armududur. Bel, “Tepe, boyun, yüksek yer, üzeri yassı tepe, ufak tepe, sırt, bayır, yamaç, dağ eteği, dağ üzerindeki yüksek geçit, yol, dönemeçli dik dağ yolu” anlam- larında kullanılmış. Coğrafi terim olarak “Dağlık yerlerin, kışın da geçi- lebilen, geçit veren yerleri” demektir.
Türkçede, bel yerine boyun, gedik ve belen sözcükleri de kullanılmış.
Ahlatlıbel, yaban armudu ağaçlı tepe, bayır, geçit veya yol demektir.
Ahlatlıbel’in bir özelliği de, Atatürk’ün izniyle, 1933 yılında, Türk arkeolog- lar tarafından yapılan ilk kazı alanı olmasıdır. Ahlatlıbel’de Hamit Zübeyir Koşay başkanlığında kazı yapılmış, arkeolojik buluntular çıkarılmıştır.
Ahlatlıbel, Ankara’nın huzur me- kanlarının bir numarasıdır. Bozkır Ankara’nın yeşil zirvesidir. Devasa büyüklüktedir. 25 bin 300 metrekare
çim, 180 bin metrekare ormanlık alana sahiptir. Ankara’nın ulaşı- mı en kolay noktasında, böylesine büyük bir yeşil alan başkentliler için bulunmaz nimettir.
Ahlatlıbel’de “Çimlere özgürce basın” yazılı tabelaları görürsünüz.
Burada çimlere basmak yasak değil- dir. Portatif masa ve sandalyelerinizi çimlerle kaplı bir ağacın gölgesine koyabilirsiniz. Rüzgârlı bayırdır, yazın en sıcak günlerinde bile püfür püfür eser. Çam kokularıyla başınız döner. Kuş sesleriyle şenlenirsiniz.
Ormanlık bölgede çam türleri ağırlıklı olmak üzere birçok ağaç çeşidi vardır. Ahlatlıbel, dumansız, gürültüsüz, kavgasız piknik yapmak isteyenlerin ilk tercihidir. Kamelyala- rın ve havuzlu bahçenin bulunduğu bölüme geçerseniz, Mogan gölü başta olmak üzere, Haymana Ovası ve Kon- ya’ya kadar uzanan ufukta, muhte- şem manzara ayağınızın altındadır.
Yağmurda, karda bir başka güzel- dir. Hafta sonları yer bulmak zordur.
Ortalama 50 binden fazla ziyaretçi gelir. Bin 500 araç kapasiteli otopark- ta yer bulunmaz. Hafta içi kalabalık daha az ve park daha sakindir.
Doğa ile baş başa kalabileceği- niz, kitabınızı rahatça okuyup temiz hava alarak güneşlenebileceğiniz bir ortamdır. Ankara’nın bu cennet köşesinin en güzel yanı, ziyaretçile- rinin birbirine son derece kibar ve güler yüzlü davranmasıdır. Hoşgörü mekanıdır. Çocukların bile güvenli oyun alanlarında sıraya girip, oyun oynadıkları mekandır. Bağıran, nara atan, itişen, küfreden, kavga arayan göremezsiniz. Her mevsim güzel- dir ama sonbaharda sarı, kırmızı,
turuncu meyve ve yapraklarıyla ağaç- ların sergilediği görüntü bir başkadır.
Bir de yağmur yağıyorsa ağaçlar- dan yayılan parıltılara vurulmamak imkansızdır.
3 tenis kortu, 2 halı saha, 3 basketbol sahası, 2 voleybol sahası, koşu ve yürüyüş parkurları, golf sahası, uçurtma imkânı, evcil hay- vanları gezdirme alanı, bisiklet yolu, piknik alanı, kafeteryalar, kondisyon aletlerinin bulunduğu açık hava spor bahçesi bu güzelliğin artılarıdır.
Bir de Ankara’da dinozorların ve devasa irilikteki ucube görsellerin giremediği ender yeşil alandır.
Çimlerine özgürce basılan An- kara’daki yemyeşil dünyayı tanıyın istedim. Ankara’da altı siyasi parti liderinin nasıl bir mekanda buluş- tuklarını bilin istedim. Mekanların ruhu vardır ve duygularımıza yön verir. Ahlalıbel’deki toplantı son- rası yapılan tarihi açıklama bunun somut kanıtıdır: “Bugün Türkiye için tarihi bir gündür. Birbirinden farklı altı siyasi parti olarak, bizler, Türkiye'nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihi bir çalışma için bir araya geldik. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni'ni hazırla- yan partiler olarak bizler, etkin ve katılımcı bir yasama, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim, tarafsız ve ba- ğımsız bir yargı ile kuvvetler ayrılı- ğının tesis edildiğigüçlü, özgürlükçü, demokratik adil bir sistem inşa etme kararlılığı içindeyiz.”
Yolunuz Ankara’ya düşerse Ahlatlıbel’e uğramadan geçmeyin derim.
"Halka inmek, halka doğru, halk dalkavukluğu" aza (kişiye) indirgenmiş demokrasilerde karşımıza çıkan tartışma alanlarıdır.
Böylesi durumlarda kendi alanını genişletme, gücünü berkitme çabasında olan zatlar; sıkça geleneksel değerler üzerinden halkı etkileme yoluna gider- ler. Zamanın ruhunun gereksindirdiği bilimsel, düşünsel alanların dışında ütopyalar sunarak, geniş yığınların düzey ve istekle- rine uygun hayal alanları oluştururlar.
Uslamlama yapıldığın- da gerçekleşme olasılığı bulunmayan konuları, oldu olacak duygusu yaratarak umut dağıt- mak, bir biçimde ellerine geçirdikleri teknolojiyle
etik, değer, yasa tanımadan kar- şısında duranları alan dışına atmak, elde ettikleri sınır- sız yetkiyle erki ellerinde tutmak, her türlü yozlaşmanın da kapısını ardına kadar aç- maktadır. Biz ve ötekiler ayrıştırması en geçerli yöntemleridir. Kurgula- maya çalıştıkları alanlar akıldan bağımsız, düşün- sel derinlikten yoksun, kendi çıkarlarını kutsa- yan alanlardır. Bizim için mubah, öteki için günah vargeli kurulmuş, kendi- lerine yontma işlemi ara- lıksız sürdürülmektedir.
Halkın içinden çıktıkla- rı savları doğrudur; ancak elitleşme süreleri yetersiz, tutarsız ve kuşkuludur.
Kendi elitlerini oluştur- ma sürecinde, devşirme
değiştirme ve dönüştürme çabaları parlak sonuçlar doğurmaz. Geçmişten gelen değerleri, yakın geçmişi ıskalayıp uzak geçmişi ululayan, bunu ya- parken de tarihi bağlamın- dan koparan uygulamaları yoğunluk kazanmıştır.
Halkta yaratıkları güvencesizlik, en büyük güvenceleridir. Halk iradesi, işlerine geldiği oranda meşrudur. Yoksul- luğu ortadan kaldıracak uygulamalar yerine, yok- sulluğu kurumsallaştırıp kanıksatacak kurnazlık ve demogojiler peşindedirler.
Halk yoksullaştıkça, yoz- laşmış elitlerinin servetle- ri artacaktır.
Halka kala kala, övü- neceği ulusal kökeniyle, öteki dünyadaki cennet hayali kalacaktır. Nelerine yetmiyor!
“Öküz bokunu altın gibi satmak” nerede mümkün olabilir diye soran olursa ceva- bım nettir: Siyaset pazarında!
Pazarın kurucusu kim, kurulduğu yer neresi ve ürünün tüketicisi kimler diye sorular da sorulabilir! Cevap yazıda…
RUSYA’DA ÜÇ AMERİKALI
Çeçenistan işgali, 1995’te IMF’ye teslim olma ve türedi iş insanlarının para hakimiye- tiyle siyasete müdahalesi Yeltsin’i Amerikalı- ların kucağına oturttu. Üç Amerikalı danış- man; George Gorton, Dick Dresner ve Joe Shumate acele Moskova'ya gidip kolları sıvadı.
Para oligarklardan, proje Amerikalılardan.
ÖKÜZ BOKUNDAN ALTIN!
Meydan, Yeltsin’in rakibi Zuganov'u yıpratacak müthiş kampanya başlatıldı.
Yalan, yanlış iddialarla seçimin ikinci turu Yeltsin’e kazandırıldı. Yaşananlardan çıkarılması gereken dersler var. Çünkü Amerika’dan özel getirilen üç Amerikalı, Ruslara “öküz bokunu altın diye satmayı”
başarmıştı. Nasıl mı? Şöyle…
Soner AYKAÇ’ın yazısı internet sitemizde / ankhaber.com Mirati
Madak
Ahmet Tek
Güç, mubah, günah vargeli
Siyaset, seçim ve öküz boku!
Bir Grup İnsan Sanat Platformu (BGİ) tarafından ‘’Ben Değil Biziz’’ 3. büyük ser- gisi, Doğan Taşdelen Sanat Merkezi’nde görkemli bir programla açıldı.
SANAT VE HÜZÜN
Sergide sanat ve hüzün bir aradaydı. Çünkü BGİ’nin kurucusu Ressam-Şair Celalettin Tandoğdu, covid 19 nedeniyle sessiz sedasız aramızdan ayrılmıştı.
92 SANATÇI VAR…
Sergide platform üyesi 92 sanatçının farklı malzeme ve teknikler ile yaptığı çalış- malar yer alıyor…
Haberi www.ankhaber.com’da KumruluSema
Celalettin Tandoğdu’ya VEFA SERGİSİ
Ahlatlıbel: Ankara’nın Huzur Zirvesi
Ankara Büyükşehir Bele- diyesi Zabıta Daire Başkanlığı bünyesinde ‘İletişim ve Reh- berlik Birimi” kuruldu. Birimde ihtiyaç duyulması halinde kim- sesiz, evsiz ya da bakıma muh- taç vatandaşlara ve zabıtalara rehberlik desteği sağlanacak.
Halkla ilişkiler konusunda hiz- met içi eğitimlerin de verileceği birimde zabıtalar etkili iletişim, motivasyon teknikleri, stres ve öfke kontrolü konusunda bilinçlendirilecek.
Sahada kolaylık
Ankara Zabıtasının gereksi- nimleri doğrultusunda hizmet kalitesini korumak ve iyileştir- mek amacıyla kurulan İletişim ve Rehberlik Birimi aynı zaman- da personelin görevleri sırasın- da yaşanabilecek sorunlarla baş etme konusunda gerekli beceri- leri kazandırmayı hedefliyor.
Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı ile et- kin ve sahaya hâkim bir iş birliği oluşturduklarını ve 120’e yakın sürekli dışarıda kalan evsiz vatandaşı ABB’nin Şefkat ve Ba- rınma Evlerine yerleştirdiklerini belirten Zabıta Daire Başkanı Mustafa Koç, şu bilgileri paylaştı:
“Ankara’da evsiz vatandaşların bir kısmının çeşitli psikolojik, ekonomik ya da ailevi nedenler-
le kendilerini âdeta cezalandı- rarak ve bilinçli olarak sokakta barınmakta ısrar ettiklerini gör- dük. Defalarca aldığımız hâlde tekrardan aynı yere döndüğünü, bizleri, polisi hatta çocuklarını da dinlemediklerini tespit ettik.
Sosyal hizmet uzmanımız bu tür davranış sergileyen vatandaşlar için ayrı bir iletişim dili gerekti- ğini, bu yöntemle yaklaşıldığında sonuç alınabileceğini önerdi.
Biz de Ankara Zabıtası’nda bir
‘İletişim ve Rehberlik Birimi’
oluşturduk. Kısa süre içinde çok güzel çalışmalara imza attık. Bu birim sayesinde iki yıldır çözüme kavuşturama- dığımız birkaç sorunu çözdük.
Ankara'da kimse aç ve açıkta kalmasın istiyoruz. Kimin ne derdi varsa birimin bize sundu- ğu bütün imkânları kullanarak Belediyemizin bütün imkânla- rını harekete geçirerek, onları evlerine ya da kapalı bir mekâ- na kavuşturmak azmindeyiz.”
İletişim köprüsü
İletişim ve Rehberlik Birimi sorumlusu Esengül Oruç ise zabıta ekiplerinin çözüme kavuşturmaya zorlandığı veya iletişim yollarının tıkandığı noktalarda bizzat sahaya gidip iletişim kurma yöntemlerinin uygulanacağını söyledi.
Ankara Zabıtası’nda iletişim ve rehberlik birimi kuruldu
Keçiören Belediyesi Huzurevi’nde kalan 19 yaşlı için sinema etkinliği düzenlendi. İlçede bir AVM’deki sinema salonuna götürülen yaşlılar ‘İyi Ki Var- sın Eren’ filmini izledi.
Keçiören Belediyesi bünyesinde ilçedeki Tepebaşı Mahallesi’nde hiz- met veren huzurevindeki yaşlıların sosyal ve kültürel etkinliklere katılı- mını artırmak için sinema etkinliği düzenlendi. Belediyeye ait otobüslerle huzurevinden alınan 19 yaşlı, 4 kişilik personelin refakatinde Keçiören’deki bir AVM’nin sinema salonuna götü- rüldü. Patlamış mısır yiyerek ‘İyi Ki Varsın Eren’ filmini izleyen yaşlıların mutlulukları gözlerine yansıdı.
Burası bir gönül köşkü...
Huzurevi sakinlerinden Necdet Kaderoğlu sinema keyfinin ardından Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’a teşekkür ederek, “Bizi bu filme götürdüğünüz için teşekkür ediyoruz. Burası bir gönül köşkü.
Huzurevi sakinleri olarak başkanı- mıza teşekkür ediyoruz. İyi ki doğdun başkanım!” diye konuştu.
Keçiören Belediye Başkanı Tur- gut Altınok ise “Ana ve babalarımızın mutluluğu bizim de mutluluğumuzdur.
Hani denir ya, `Anne ve babanı sırtında hacca bile götürsen of deme.’ Bizim de huzurevimizdeki yaşlılarımıza olan gönülden hizmetimiz ancak bu şekilde ifade edilebilir” dedi.
