• Sonuç bulunamadı

BİNALARDA KAT TAHDİDİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "BİNALARDA KAT TAHDİDİ"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BİNALARDA KAT TAHDİDİ

Y. Müh. Mim. Pertev TANER

Binalarda kat tahdidinin kaldırıl-ması ilk nazarda pek basit bir mevzu olarak görülmekte ise de, bu mevzu ha-kikaten üzerinde durulması lâzım gelen bir meseledir.

Büyük şehirlerimizde arsa fiyatları baş döndürücü bir sür'atle artmış olma-sı inşaatta kat tahdidinin kaldırılmaolma-sı hususunda yeniden faaliyete geçilmesi-ne sebebiyet vermiştir. Bizde ve bütün dünyada günün mevzuu haline gelen bu meselenin üzerinde biraz durmayı fay-dalı bulduk.

Bu mevzuda ilk büyük cesareti gös-teren ve binalarda kat tahdidini kaldı-ran Amerika Birleşik Devletleri oldu. Avrupa ise Birinci Dünya Harbinden beri bu meselenin münakaşasını yap-makta, ve bu mesele, mevzii ve mün-ferit bir takım kararlara bağlanmakta fakat kül olarak bir neticeye bağlana-mamaktadır. Bizde ise bugüne kadar bilhassa büyük şehirlerimizin merkez-lerinde kâr maksadı ile yapılan binalar-da arazilerin meyillerinden istifade edi-lerek bir kaç kat ilâve etmek, çatı ara-sına kat sıkıştırmak, Bodrum katlarını derinleştirerek mesken haline sokmak ve en nihayet kaçak kat ilâve etmek suretiyle binaları yükseltmek yoluna gidildi ve gidilmektedir. Bunların dışın-da İmar Komisyonlarının kararları ile nizamî yükseklikten daha fazla yapılan iş hanları ve otellerle gene imar komis-yonlarının kararları ile şehirlerin mu-ayyen caddelerinde kat tahditlerinin kaldırılması ile mal sahiplerine ve be-lediyelere ne gibi fayda ve külfetlerin yükleneceğini inceleyelim.

18 inci asırda İngilterede Köyler-den şehirlere olan hücum, bizde bilhas sa İkinci Dünya Harbinden sonra ken-disini göstermeye başlamıştır. Bunun neticesi olarak ta şehirlerimizin. nüfusu büyük bir süratle artmaktadır. Buna müvazi olarak büyük şehirlerimizin iş merkezlerindeki arsa fiyatları baş dön-dürücü bir süratle artmakta, yapılan

in-şaat hiç bir zaman ihtiyacı karşılayama-makta ve bu durum -alınan tedbirlere rağmen- kira bedellerinin yükselmesine sebebiyet vermektedir. Şehirlerin bu kadar büyümesi âmme hizmetlerinin de genişlemesine sebebiyet vermekte bu-nun neticesi olarak belediyeleri de müş-kül duruma sokmaktadır.

Yukarda saydığımız bütün güçlük-leri önlemek âmme hizmetgüçlük-lerini kolay-laştırmak, belediye masraflarını azalt-mak için, ilk akla gelen tedbir, bina-larda kat tahdidini kaldırarak şehri ala-bildiğine yaymaktan kurtarmak olabilir.

İlk nazarda âmme hizmetlerini ko-laylaştıracak, dolayısiyle belediye mas-raflarını azaltacak ve vatandaşa pek çok faydalar sağlayacakmış gibi görünen bu tedbiri başka memleketlerde de alman kararlarla etraflı bir şekilde inceleyelim ve ondan sonra kendi bünyemize göre karara varalım.

Medenî memleketlerde kat tahdidi-ni ilk kaldıran ve hattâ bazı eyâletlerde kat tahdidini koymak dahi lüzumunu hissetmeyen memleket Amerika Birleşik Devletleri oldu. Çünkü: Bu yola sapma-sında bir takım sebepler, zaruretler ve teknik imkânlar mevcuttu. Bunların ba-şında şehirlerin süratle teşekkülü bu şe-hirler nüfusunun çok kısa zamanlarda büyük bir hızla artması ve bu şe-hirlerin ortasında mühim iş merkezleri-nin teşekkül etmesi idi. Buralarda arsa fiyatları gayet kısa bir zamanda öylesi-ne baş döndürücü bir sür'atle arttı ki, bu arsalar üzerine menfaat gayesi ile yapılacak binalarda arsanın maliyet fi-yatını düşürmek için yüksek ve çok kat-lı yapılmak mecburiyetinde kakat-lındı.

İkinci sebep ise, gökleri tırmalayan bu 70-80 katlı binalar, firmalar, ticaret haneler ve bürolar için bir reklâm ve-silesi teşkil ediyordu. Bu reklâm, Ame-rikan şehirleri arasında ve AmeAme-rikan şehirleri içinde rekabet halini alarak bugünkü duruma kadar geldi ve artık bu binalara şehir ismi verilmeye

başlan-dı. Çünkü: 70 - 80 katlı bu binalar aynı zamanda sun'î havalandırma, tedbirleri ile aynı zamanda 15 - 20 katta yer altına giriyorlardı. Buralarda tiyatrolar, sine-malar, müzikholler, barlar, lokantalar eğlence salonları olduğu gibi depolar, garajlar gibi gene kâr getirebilecek kı-sımlar yapılıyordu. Bu binaların içerisin-deki sirkülâsyon müteaddit, çok süratli ekspres asansörler, yük asansörleri ve yürüyen merdivenlerle temin edilmişti. Fakat buna mukabil bu yüksek binalar-dan şehrin içinde bir takım güneş al-mayan sokaklar, havasız ve manzarasız meydanlar husule geldi. Yalnız bunlar uzaktan şehre fevkalâde bir silüet teş-kil ediyor ve Amerikan mimarisini ve tekniğini temsil ediyorlardı. Binaların bu şekilde yapılmasında Amerikan sanayi-inin, tekniğinin ve aynı zamanda Ame-rika Demir çelik sanayiinin inkişaf et-miş olması yardım ediyordu. New-Yor.k şehrinde başlayan bu hareket A-merika Birleşik Devletlerinin diğer bü-yük şehirlerine sirayet etti. Oradan Lâ-tin Amerikası devletlerine, Avustralya-ya hattâ Cenubî AfrikaAvustralya-ya kadar Avustralya-yayıldı.

Avrupada ise bu mesele bir takım zaruretlerden dolayı, kat'î olarak bir karara varılamadı. Bu sebepten müte-şebbislerle belediyeler arasında çetin mücadelelere yol açtı. Ancak Birinci Dünya Harbinden sonra Anverste 28 katlı, üzerinde lokanta, gazino altında mağazaları ve sinemaları olan bir büro binası yapılabildi. Ve bu bina uzun se-neler Avrupanın en yüksek binası ola-rak kaldı. Bundan sonra Yugoslavyanın güzel bir sayfiye kasabası olan Lübliya-nada gene üzeri lokanta ve gazino olan yüksek bir bina ile Belgratta 18-20 katlı bir büro binası ve Cenovada 15 - 20 katlı iki büro binası, Milânoda otel ve büro olarak yapılan 20-25 katlı bir kaç bina ile Hamburgda, Marsilyada, Pariste ve Almanyanın diğer şehirlerinde bu şe-kilde yüksek binalar yapılabildi.

(2)

bina-ların ekserisini yüksek evsaflı çimento-dan gerisini de çelikten yaptılar ve Av-rupada yapılan bütün bu yüksek binalar imar plânlarında tadilât yapılarak ait oldukları makamların müsaadesi tahtın-da inşa edildiler.

İkinci Dünya Harbi esnasında Av-rupada bilhassa Alman şehirleri muaz-zam tahribata maruz kaldı. Harpten son-ra bunlar tekson-rar imason-ra tâbi tutulurlar-ken, ancak pek az bir değişikliğe tâbi tutularak aynen imâr edilmek mecburi-yetinde kalındı. Çünkü: Bir şehrin üst yapısı olduğu gibi bir de o şehrin alt yapısı mevcuttu. Yani şehrin kanalizas-yonu, su, elektrik, havagazı, telefon şe-bekeleri hepsi yolların altındaki galeri-lerden geçiyorlardı. Şehirlerin yeni baş-tan imârında yapılacak esaslı değişiklik-ler, bütün bu yer altı tesislerine tesir edecekti. Harpten yeni çıkmış bir

mem-leketin yeraltı tesislerini derhal değiştir-mesini ve onların tevsiini ön plâna al-masına maddeten imkân yoktu.

Hattâ buralara yeniden inşa edilecek evvelce kaç katlı ise yeni yapı-lacak binalara da ancak o kadar kat mü-saadesi veriliyordu. Çünkü, o cadde al-tında.ki kanalizasyon, elektrik, havagazı, telefon şebekelerinin kapasiteleri evvel-ce o şekilde kurulmuştu. Bundan başka yolların ve kaldırımların genişlikleri de evvelce tespit edilen muayyen yüksek-likteki binalarda ikamet eden insanların nispetine göre hesaplanmıştı. Ancak bü-yük meydanlarda, yol kavşaklarında, hu-susiyet arzeden binalarda, görü noktası teşkil etmesi için muayyen yüksek bina lar yapıldı. Bunlar da ait oldukları ma-kamlardan hususî müsaade çıkartılarak ve imâr plânlarında tadilât yapmak su-retiyle yapıldılar.

Tamamen yeni kurulan şehirler ve mevcut şehirlerin dışında inşa edilen yeni mahalleler için yukarda saydığımız engeller mevcut değildi. Bunlar büyük şehirlerin banliyolarma ve yeşil sahalar ortalarına muayyen mesafelerdeki açık-lıklarla yapılıyorlardı. Yüksek evlerden teşekkül eden şehrin bu kısmının sirkü-lâsyonu, yollarının ve kaldırımlarının genişlikleri, yolun altındaki kanalizas-yon, su, havagazı, elektrik, telefon şebe-keleri bütün ihtiyaçlara cevap verecek bir plân dahilinde yapılıyordu.

Son günlerde büyük şehirlerimizde kat tahdidinin kaldırılması veya mevcut binalara kat ilâvesi düşünülürken yu-karda zikretmiş olduğumuz hususların bir kere daha gözden geçirilmesi ve ka-rara varmadan evvel memleketimizin bünyesi nazarı itibare alınarak hassasi-yetle üzerinde durulması kanaatindeyiz.

Referanslar

Benzer Belgeler

Güzel sanatlar akademisi binası büyük kapısı Mimar

Yer zarfı ve son çekim edatı olarak kullanılan üze kelimesi ile aynı köke dayanan üzeri, üzerine ve üzerindin kelimeleri incelemeye konu olan metinlerde

özelleşmiş yüksek eşikli sensorik sistem tarafından oluşturulan ağrılı uyaranın neden olduğu akut ağrının duyusal deneyimidir. Doku hasarı için erken uyarı Gerekli

Bir çok sa- lonlar, Tahranın mevsimlerine uygun veranda- lı ve bunların içinde havuzlar vardır.. Sefaret- hane kısmı merasim dairesi ve konsolosluk ze- min

Polyester lifleri düşük maliyetleri, elverişli kimyasal özellikleri, uygun uzama özellikleri ve yüksek boya haslıkları nedeniyle dikiş ipliği üretiminde en çok tercih

Bir kaç ay sonra E- ge denizinin açılmasile Amerika ve Ingiltereden in- şaat malzemesi geldiği takdirde bilhassa madenî in- şaat malzemesinde büyük ucuzluk beklendiği hal- de,

Zemin katta 2 numaralı antreden sinemaya girilir ve geniş bir merdivenle doğrudan doğruya üst kata.. Bu katta gişe holü ve fuayeden geçilerek sinema

[r]