• Sonuç bulunamadı

Mektepsiz, fakat kitaplı!

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mektepsiz, fakat kitaplı!"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Mektepsiz, fakat kitaplı!

= —

Midhat Cemal KUNTAY

Meşrutiyetine bizim neslimiz hem sevin­

di, hem kızdı. Sevin­ di, çünkü inkılâptı. Kızdı, çünkü Talât beyin Selânikte, bazan, ar- kadaşlarile, bir kahvede birleştiği­ ni duymuştuk. Ve kahveden çıkan İnkılâba biraz garazdık. Çünkü, 31 i yıl evvelki 1877 Meşrutiyeti İstan- bula İngiltereden gelmişti, Midhat Paşanın elile, ve Kemalle Ziyanın kalemile.

Fakat Talât mazisinden kork­ madı, ve mazisini bilmiyenlere bi­ le, olduğundan fazla küçük göste­ rerek anlattı, ve gün geldi ki kah- ! veden çıkan inkılâpçıyı matbaa ve Darülfünun bile sevdi. Zaten onıın Berlinde, Selâniktekinden daha züğürt olarak ölmesi onu bir kat daha güzelleştirdi. Ve cenazesini kendinden daha iyi anladık.

Çok yerli iki suçumuz var; Dev­ let adamının yatak odasına gir­ mek, ve yüzüne bakmayıp mazisi­ ne bakmak.

Onun için bizde bazı devlet adamlarının iki kâbusu vardı, ya­ tak vak’alarına ait iftiralara uğra­ ması, ve eğer hayata küçük kapı­ dan girmişse mazisinin malûm ol­ ması.

Bu korkuyu kullanan da, bu kor­ kuya tutulan da erkek adam de­ ğildir. Hele asrına lâyık adam hiç değildir. Bugün, İngiltere gibi güç saray, güç aile, güç klöb memleke­ ti olan bir yerde yeni Bakanlardan

biri eski bir şofördür. Ve yine bu­

gün Belçika gibi orta bir devleti Avrupa denen yangın yerinde ayak

ta tutan bir başbakan hayata delik kadar küçük bir kapıdan girmiştir; ve hiç bir mektebe girmemiştir. Hiç sanmam kİ, Belçika başbakanı Van Acker mazisini bir Avrupa gazete­ sinin şu satırlarında okuduğu za­ man rahatsız olsun; Babası se­ petçi amelesiydi. Kendisi hiç bir mektebe gitmedi. Çabucak babası­ nın sanatını öğrendi. Sonra sıra- sile sandalcı oldu, rıhtım hamalı, oldu, tuğla amelesi oldu, toprak amelesi oldu, ve nihayet asker» gitti.

Yalnız bu hal tercümesinde ufak bir satır daha var: Van Acker oku mayı seviyordu; ve bu sevgi, kül­ türünün temeli oldu.

Mektepsiz, fakat kitaplı başba­

kan!

Hayatını kazanmak için mektebe vakit ayıramıyan, ve sırtında yıık, fakat cebinde kitapla gezen hama­ lı, 1918 savaşından sonra, sosya­ listlerin basında gören Belçikalılar, sırtında yükle değil, cebindeki ki­ tapla hasırladılar—Ve cebine bak­ tılar, sırtına değil!

Bugün vatanının refahı için Be­ veridge plânını bile geride bırakan bir plânla çalışan başbakanlarını anlatırken, Belçikalılar, sözlerine, gurur ile, şunu da ilâve ediyorlar­ mış;

— Beveridge plâniyle başbakanı mızın plânı arasında bir tek fark var: Bizimki tatbik edildi!

Midhat

C em al

K U N T A Y

M e

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a To ros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

As­ lını ararsanız, dar boğazda sıkışıp kalan rejimin ta ken­ disidir.» Şu son haftanın içyüzünü, kişisel ilişkiler arasın­ daki küçük

Bu maddelerin geleneksel olanlara göre çok daha çevreci, yeni, doğal haşere ilacı kuşağını temsil ettiğini belirten uzmanlar, bunların insan ve hayvan sağlığı için çok

Bir bilgisayardan randıman almak için onun sağladığı bütün olanakları kullanmakla, onu bir daktilo gibi kullanmak arasında nasıl büyük bir fark varsa, kenti çağdaş

Bu iddialara karşın GM’in savunması şu şekilde: Benzinli motor hiç bir şekilde tekerleklere güç vermiyor, sadece akünün doluluk oranı % 25’e düştüğünde otomatik

Kelam ilmi bağlamında engellilik sorununa özellikle üç temel yaklaşım tarzı olduğu görülmektedir. Bunlardan ilki Mutezile’ye aittir. Onlar meseleyi ilahi adalet bağlamın-

Olgunun, s›tman›n endemik oldu¤u bölgelerde yaflama- mas› ve seyahat öyküsü de bulunmamas› nedeniyle kan transfüzyonuna ba¤l› bir s›tma olgusu olabilece¤i

10- Karşılıksız kalan çek bedelinin, çekin üzerinde yazılı bulunandüzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek3095 sayılı

Radikal bir toplumsal kuram, dünya ulus-devlet sistemini, ye­ niden yapılandınlmamış Marksist bir gelenek içinde çalışanlar için mümkün olandan daha yeterli bir