• Sonuç bulunamadı

Uluslararası belgeler ve Türk hukukunda işyeri devri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Uluslararası belgeler ve Türk hukukunda işyeri devri"

Copied!
150
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ

ÖZEL HUKUK ANABĠLĠM DALI

ULUSLARARASI BELGELERDE VE TÜRK HUKUKUNDA ĠġYERĠ DEVRĠ

WORKPLACE TRANSFER IN INTERNATIONAL DOCUMENTS AND TURKISH LAW

Mustafa RüĢtü ALAKIR

Yüksek Lisans Tezi

DanıĢman

Prof.Dr.Binnur TULUKCU

(2)
(3)
(4)

T. C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

ÖZET

Ekonomik hayatın geliĢmesi, hukuki iliĢkilerin çeĢitlenmesi ve

artması nedeniyle iĢyeri devri kurumunun uygulama alanı ve neticesinde

yaĢanılan sorunlar artmıĢtır. GiriĢim özgürlüğü hakkı çerçevesinde

iĢveren, iĢyerinin tamamını ya da bir bölümünü bir baĢkasına

devredebilir. ĠĢyerinin devri; bir iĢletmenin veya iĢyerinin veya bunların

bir bölümünün ekonomik ve teknik amaçlarını gerçekleĢtirmek üzere,

organize edilmiĢ unsurları ile birlikte kimliği korunarak bir baĢka

iĢverene devri olarak tanımlanabilir. ĠĢyeri devri, iĢverenin iĢyerini

hukuki bir iĢlemle devretmesi, iĢverenin ölümü, ticaret Ģirketlerinin

birleĢmesi ya da tür değiĢtirmesi Ģeklinde gerçekleĢebilir. ĠĢyerinin el

değiĢtirmesi, iĢçilerin iĢ güvencesini tehlikeye düĢürebilecek önemli

nedenlerden biridir. Hukukumuzda iĢyerinin devrine iliĢkin temel

düzenleme, Avrupa Birliğinin ĠĢletme, ĠĢyeri veya ĠĢletme yahut ĠĢyeri

Bölümünün Devri Halinde ĠĢçi Haklarının Korunmasına ĠliĢkin 2001/23

sayılı Direktifine paralel olarak hazırlanan, 4857 sayılı ĠĢ Kanunu‟nun 6.

maddesidir.

Öğ renci ni n

Adı Soyadı MUSTAFA RÜŞTÜ ALAKIR

Numarası 174233001019

Ana Bilim / Bilim Dalı ÖZEL HUKUK/ ÖZEL HUKUK

Programı Tezli Yüksek Lisans Doktora

Tez Danışmanı PROF.DR.NEZİHE BİNNUR TULUKCU

(5)

T. C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğ

renci

ni

n

Adı Soyadı MUSTAFA RÜŞTÜ ALAKIR

Numarası 174233001019

Ana Bilim / Bilim Dalı ÖZEL HUKUK/ ÖZEL HUKUK

Programı Tezli Yüksek Lisans Doktora

Tez Danışmanı PROF.DR.NEZİHE BİNNUR TULUKCU

Tezin İngilizce Adı Workplace transfer in International Documents and Turkish Law

SUMMARY

The employer may transfer all or part of the workplace to someone

else. The transfer of the workplace can be defined as its transfer to

another employer together with its organized resources in order to realize

the economic and technical objectives of an organization or workplace or

a portion thereof by protecting its identity. The transfer of the workplace

may be in the form of the transfer of the employer's workplace by a legal

transaction, the death of the employer, the consolidation of corporations

or change of company type. The transfer of the workplace may be in the

form of the transfer of the employer's workplace by a legal transaction,

the death of the employer, the merger of trade companies or change of

type. The hand-over of the company is one of the important reasons that

can endanger the job security of employees. The basic regulation about

the transfer of the workplace in our law is the Article 6 of the Labor Law

No. 4857, prepared in parallel with Directive 2001/23 relating to the

safeguarding of employees' rights in the event of transfers of

undertakings, workplace or parts of undertakings or workplace of the

European Union.

(6)

ĠÇĠNDEKĠLER

ÖZET... Hata! Yer iĢareti tanımlanmamıĢ. ABSTRACT ... Hata! Yer iĢareti tanımlanmamıĢ.

ĠÇĠNDEKĠLER ... iii

GĠRĠġ ... 1

BĠRĠNCĠ BÖLÜM ĠġYERĠ VE ĠġYERĠ DEVRĠ KAVRAMLARI, ĠġYERĠ DEVRĠNĠN BENZER KURUMLARLA ĠLĠġKĠSĠ VE TARĠHSEL GELĠġĠM §1.ĠġYERĠNĠN TANIMI VE UNSURLARI ... 3

I.ĠĢyerinin Tanımı... 3

II.ĠĢyerinin Unsurları ... 6

1.Asıl ĠĢyeri ... 6

2.Maddi Unsurlar ... 7

3.Maddi Olmayan Unsurlar ... 9

4.ĠĢgücü ... 10

5.Teknik Amaç ... 11

6.Organizasyon ... 11

III.ĠĢyerine Bağlı Yerler ... 13

IV.Eklentiler ... 14

V.Araçlar ... 15

VI.ĠĢyerinin Bir Bölümü ... 16

VII.ĠĢyeri ve ĠĢletme Kavramları ... 17

§2.ĠġYERĠ DEVRĠNĠN TANIMI VE KOġULLARI ... 18

I.Genel Olarak ĠĢyeri Devri Kavramı ... 18

(7)

1.Genel Olarak ... 25

2.ĠĢyerinin Ekonomik Bütünlüğünün Devri ... 26

3.ĠĢverenin DeğiĢmesi ... 29

4.Hukuki ĠĢlem ... 29

IIIĠĢyerinin Bir Bölümünün Devri ... 31

§3. ĠġYERĠ DEVRĠNĠN BENZER KURUMLARLA ĠLĠġKĠSĠ ... 32

I.Genel Olarak ... 32

II.Asıl ĠĢveren-Alt ĠĢveren ... 32

1.Genel Olarak ... 32

2.ĠĢyeri Devri ile KarĢılaĢtırılması ... 36

III.Geçici ĠĢ ĠliĢkisi ... 37

1.Genel Olarak ... 37

2.ĠĢyeri Devri ile KarĢılaĢtırılması ... 40

IV.ĠĢ SözleĢmesinin Devri ... 41

1.Genel Olarak ... 41

2.ĠĢyeri Devri ile KarĢılaĢtırılması ... 43

§4.TÜRKĠYE‟DE Ġġ HUKUKUNUN VE ĠġYERĠ DEVRĠ DÜZENLEMELERĠNĠN TARĠHĠ GELĠġĠMĠ ... 44

I.Genel Olarak ... 44

II.ĠĢyeri Devrine Dair Hukuki Düzenlemelerin Tarihi GeliĢimi ... 48

ĠKĠNCĠ BÖLÜM ĠġYERĠ DEVRĠNE DAĠR ULUSLARARASI DÜZENLEMELER VE ĠġYERĠ DEVRĠNE NEDEN OLAN HUKUKĠ ĠġLEMLER §1.ĠġYERĠ DEVRĠNE ĠLĠġKĠN ULUSLARARASI HUKUKTA YER ALAN DÜZENLEMELER ... 52

(8)

1.Genel Olarak ... 52

2.TeĢebbüsün ve ĠĢin veya Bunların Bir Kısmının Devri Halinde ĠĢçi Haklarının Korunması Hususunda Üye Ülkelerin Mevzuatlarının YakınlaĢtırılmasına ĠliĢkin 12 Mart 2001 Tarih ve 2001/23/EC Sayılı Konsey Direktifi ... 57

A.Uygulama Alanı ... 58

B.Tanımlar ... 60

C.ÇalıĢanların Hakları ... 62

D.ĠĢ SözleĢmesinin Devam Etmesi ve Devrin Fesih Ġçin Haklı Neden Olmaması ... 64

E.Ġflas veya Acze DüĢme Halleri ... 67

F.ĠĢçi Temsilcilerinin Durumu ... 70

G.Bilgilendirme ve DanıĢma... 72

H.ĠĢçi Lehine Düzenleme Serbestisi ... 76

Ġ.BaĢvuru ve Yargı Hakkı ... 78

3.Hukukumuzla KarĢılaĢtırılması... 78

II.ULUSLARARASI ÇALIġMA ÖRGÜTÜ (ÜÇO) ... 82

1.Genel Olarak ... 82

2.ILO SözleĢmelerinde ĠĢyeri Devrine Dair Hükümler ... 88

A.158 No‟lu Hizmet ĠliĢkisine Son Verilmesi SözleĢmesi ... 88

B.95 No‟lu Ücretlerin Korunması SözleĢmesi ... 90

§2.ĠġYERĠ DEVRĠNE NEDEN OLAN HUKUKĠ ĠġLEMLER VE ĠġYERĠ DEVRĠ ġEKĠLLERĠ ... 92

I.ĠĢyeri Devrine Neden Olan Hukuki ĠĢlemler ... 92

1.Genel Olarak ... 92

2.ĠĢyerinin Satılması... 92

(9)

4.ĠĢyeri Üzerinde Ġntifa Hakkı Kurulması... 95

5.ĠĢverenin Ölümü ... 97

6.ĠĢyeri Devri Nedeni Olarak Ticari ġirketlerde BirleĢme, Bölünme ve Tür DeğiĢtirme ... 98

1.BirleĢme ... 98

2.Bölünme ... 100

3.Tür DeğiĢtirme ... 101

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ĠġYERĠ DEVRĠNĠN Ġġ SÖZLEġMESĠNE, TARAFLARIN FESĠH HAKKINA VE ĠġÇĠLĠK ALACAKLARINA ETKĠSĠ §1.ĠĢyeri Devrinin ĠĢ SözleĢmesine Etkisi ... 103

I.Genel Olarak ... 103

II.SözleĢmenin Bütün Hak ve Borçlarla Devralana Geçmesi ... 106

III.ĠĢ SözleĢmesinin Feshedilememesi ... 108

IV.ĠĢçinin Kıdemi... 109

V.Devreden ve Devralanın ĠĢverenin Sorumluluğu ... 110

VI.ĠĢyeri Devrinde ĠĢçinin Bilgilendirilmesi ve Rızası ... 111

I.ĠġYERĠ DEVRĠNĠN ĠġÇĠLĠK ALACAKLARINA ETKĠSĠ ... 113

I.Kıdem Tazminatı ... 113

1.Genel Olarak ... 113

2.ĠĢyeri Devrinin Kıdem Tazminatına Etkisi ... 115

II.Ġhbar Tazminatı ... 116

1.Genel Olarak ... 116

2.ĠĢyeri Devrinin Ġhbar Tazminatına Etkisi ... 118

III.Yıllık Ġzin ve Ġzin Ücreti ... 119

(10)

2.ĠĢyeri Devrinin Yıllık Ġzin Ücretine Etkisi ... 120

IV.ĠĢçinin Ücreti ve Ücret Ekleri ... 122

1.Asıl Ücret ... 122

2.Ücret Ekleri ... 127

3.ĠĢyeri Devrinin ĠĢçinin Ücretine ve Ücret Eklerine Etkisi ... 130

SONUÇ ... 133

(11)

GĠRĠġ

ĠĢyeri devri, ekonomik ve teknik amacını gerçekleĢtirmek için kurulmuĢ iĢyerinin bütün unsurlarıyla birlikte ve ekonomik bütünlüğü korunarak, hak ve borçlarıyla hukuki bir iĢlemle baĢka bir iĢverene devri ve devralan iĢveren yönetiminde iĢyerinin faaliyete devam etmesi olarak tanımlanır. ĠĢyeri devrinden söz edebilmek için iĢyerinin tüm unsurlarının devri gerekmektedir.

ĠĢverenlerin ticari menfaatleri sonucunda ortaya çıkan iĢyeri devri, ekonomik ve ticari hayatın içerisindeki olağan bir unsurdur. Fakat hukuki iĢlemle iĢyerinde bulunan insan yani iĢgücü unsuru da devre dâhil olması nedeniyle iĢçinin hak ve alacaklarının özel olarak korunması gerekmektedir. Çünkü iĢ sözleĢmesinin zayıf tarafı olan iĢçi, iĢverenler tarafından sömürüye karĢı korunmasızdır.

ĠĢyeri devri iĢ sözleĢmesinin haklı nedenle fesih nedeni değildir. ĠĢyeri devri gerçekleĢtiğinde mevcut iĢ sözleĢmeleri baĢkaca bir iĢleme gerek kalmaksızın kanundan dolayı bütün hak ve borçlarıyla devralan iĢverene devredilmiĢ olur. Mamafih ĠĢ Kanunu‟nun 6. maddesinin 5. fıkrasında yer alan “Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.” hükmü iĢ yeri devri nedeni ile fesih yasağının istisnası olarak düzenlenmiĢtir. Fakat geniĢ ve soyut tanımlar olması nedeni ile iĢçilerin hak kaybı söz konusu olabilmektedir.

Ekonomik hayatın geliĢmesi, hukuki iliĢkilerin çeĢitlenmesi ve artması nedeniyle iĢyeri devri hususunda hukuki sorunlar artmıĢ ve 1475 sayılı ĠĢ Kanunu yetersiz kalmıĢtır. ĠĢyeri devri nedeniyle iĢveren ve iĢçi arsında oluĢan hak ve alacaklara iliĢkin ihtilaflar çeĢitli kanunlardaki hükümler ve içtihatlar vasıtasıyla çözülmeye çalıĢılsa da kanuni düzenlemeye ihtiyaç duyulmuĢtur.

“Uluslararası Belgeler ve Türk Hukukunda ĠĢyeri Devri” adlı tezimizde, 2003 yılında iĢyerinin devri konusunda temel düzenleme olarak yürürlüğe giren, 4857 sayılı ĠĢ Kanunu‟nun 6. maddesinde düzenlenen iĢyeri veya iĢyerinin bir bölümün devri düzenlemesi ele alınmıĢ, iĢyeri devrinde devreden-devralan iĢverenlerin ve devir anında sözleĢmeleri devam eden iĢçilerin iĢ iliĢkileri ve iĢyeri devrinin iĢ

(12)

sözleĢmelerine etkileri hukukumuz ve uluslararası belgeler kapsamında incelenmiĢtir. Nitekim ĠĢ Kanunu‟nun 6.maddesi de Avrupa Birliğinin ĠĢletme, ĠĢyeri veya ĠĢletme yahut ĠĢyeri Bölümünün Devri Halinde ĠĢçi Haklarının Korunmasına ĠliĢkin 2001/23 sayılı Direktifi doğrultusunda kanunlaĢmıĢtır.

ĠĢyeri veya iĢyerinin bir bölümünün devri kurumu iliĢkili olduğu ĠĢ Hukukunun temel kavram ve kurumları sebebiyle çok geniĢ bir alanı kapsamaktadır. Bu nedenle çalıĢmamızda her biri ayrı tez konusu olabilecek iĢyeri veya iĢyerinin bir bölümünün devri kurumuna dair hususlar, hukukumuz ve uluslararası belgelerdeki düzenlemelerin incelenmesi kapsamında sınırlandırılmıĢtır. ÇalıĢmamızda uluslararası belgeler kapsamında düzenlemelere yer vermemiz ĠĢ Hukukumuzdaki düzenlemelerin değerlendirilmesi ve eksikliklerinin tespiti bakımından faydalı olacaktır.

Tezimiz üç bölümden oluĢmaktadır. Birinci bölümde, iĢyeri ve iĢyeri devri kavramları unsurları ve koĢullarıyla tanımlanmaya çalıĢılmıĢ, iĢyeri devri kurumunun benzer diğer kurumlarla iliĢkilerine değinilmiĢtir. Ġkinci bölümde, iĢyeri devrine neden olan hukuki iĢlemler, iĢyeri devri Ģekilleri ve iĢyeri devrine dair hukuki düzenlemeler incelenmiĢtir. Üçüncü bölümde iĢyeri devrinin iĢ sözleĢmesine, tarafların fesih hakkına ve iĢçilik alacaklarına etkisi açıklanmaya çalıĢılmıĢ ve iĢyeri devrinin iĢçilik alacaklarına etkisi incelenmiĢtir.

(13)

BĠRĠNCĠ BÖLÜM

ĠġYERĠ VE ĠġYERĠ DEVRĠ KAVRAMLARI, ĠġYERĠ DEVRĠNĠN BENZER KURUMLARLA ĠLĠġKĠSĠ VE TARĠHSEL GELĠġĠM

§1. ĠġYERĠNĠN TANIMI VE UNSURLARI

I. ĠĢyerinin Tanımı

ĠĢ Kanunu‟nun1

2.maddesinde “bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir” düzenlemesi ile iĢçi, iĢveren, iĢ iliĢkisi ve iĢyeri tanımlanmıĢtır. Kanunun tanımında iĢyerinin unsurları, amacı ve amacı gerçekleĢtirmek için örgütlenmesi yani iĢ organizasyonu nitelikleri belirtilmiĢtir.

Aynı maddenin devamında iĢyerine iliĢkin; “işverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır. İşyeri, işyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlarla oluşturulan iş organizasyonu kapsamında bir bütündür” düzenlemesi yer almaktadır.

1475 sayılı ĠĢ Kanunu 1. maddesinin 1. fıkrasında iĢyeri, “bir hizmet akdine dayanarak herhangi bir işte ücret karşılığı çalışan kişiye işçi, işçi çalıştıran tüzel veya gerçek kişiye işveren, işin yapıldığı yere işyeri denir” Ģeklinde tanımlanmıĢtır. Eski ĠĢ Kanunundaki yetersiz kalan ve iĢyerinin unsurlarına dair hüküm içermeyen iĢyeri tanımı yeni kanun ile geniĢletilmiĢtir.

Günümüz iĢletmeleri ele alındığında, mal veya hizmet üretimi için ayrı ayrı alanlar kullandığı düĢünüldüğünde bunların tek bir iĢyeri sayılıp sayılamayacağı

1 R.G., 10.06.2003, 25134.

(14)

hususunda; aynı amaç için üretim yapılması bakımından amaçta birlik, aynı yönetim altında örgütlenmiĢ olmak bakımından yönetimde birlik olma Ģartlarının sağlanması gerekmektedir.

Kanunda, mal veya hizmet üretimi yapan her birimi iĢyeri sayılmaktadır. Birimin iĢyeri sayılmasında iĢyerinde sınai, ticari faaliyet yapılması ya da hizmet üretilmesi, iĢyerinde çalıĢan iĢçi sayısı, iĢyerinin kamu veya özel kesime ait olması, iĢverenin o yerin mülkiyet sahibi olması veya kiralanması da önem arz etmemektedir2. ĠĢyerinde mal veya hizmet üretimi yapılması zorunluluk arz etmemektedir. Eğitim, sağlık, avukatlık benzeri hizmet üretimine yönelik farklı faaliyetlerde gerçekleĢebilir3.

Mevzuatımızda farklı düzenlemelerde iĢyeri tanımından bahsedilmiĢtir. Fakat özel alanlara iliĢkin olmaları nedeniyle iĢyeri kavramını tam olarak tanımlamamıĢ, sadece özel alanlarına yönelik tanımlamalar getirmiĢlerdir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu‟nda4

çatılı iĢyerinden bahsedilmiĢ fakat iĢyerine iliĢkin bir tanım yapılmamıĢtır.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu5

iĢyerinin tanımını yapmıĢ ve iĢyerinin unsurlarıyla eklentilerini de saymıĢtır. Düzenlemenin ikinci fıkrasında bağlılık ve yönetim bakımından yapılan tanımlama da iĢyerinin sınırlarını belirlenmesinde önemlidir. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu‟nun 11.maddesine göre, iĢyeri, sigortalı sayılanların maddi olan ve olmayan unsurlar ile birlikte iĢlerinin yaptıkları yerlerdir. ĠĢyerinde üretilen mal veya verilen hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen iĢyerine bağlı yerler, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden veya meslek eğitimi yerleri, avlu ve büro gibi diğer eklentiler ile araçlar da iĢyerinden sayılır.

2 SÜZEK, Sarper, ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2017, s.194.

3 ÇELĠK, Nuri/ CANĠKLĠOĞLU, NurĢen/ CANBOLAT, Talat, ĠĢ Hukuku Dersleri, Ankara 2017, s.118.

4 R.G., 04.02.2011, 27836. 5 R.G.,16.06.2006, 26200.

(15)

ĠĢ Kanunu‟nun iĢyeri tanımına, unsurları ve eklentiler bakımından da yakın bir tanım getiren 6331 sayılı ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği Kanunu6

, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda da sayılan unsur ve eklentiler de içeren bir tanımla yapmıĢtır. ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 3.maddesine göre, iĢyeri, mal veya hizmet üretmek amacıyla maddi olan ve olmayan unsurlar ile çalıĢanın birlikte örgütlendiği, iĢverenin iĢyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen iĢyerine bağlı yerler ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve mesleki eğitim yerleri ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçları da içeren organizasyonu ifade eder.

ĠĢyerinin kullanım amacına iliĢkin düzenleme getiren ve kavramsal bir tanımlamadan ziyade özel niteliği bakımından teknik açıdan bakan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu‟nun7 156.maddesine göre, ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iĢ yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, Ģube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taĢ ocakları, inĢaat Ģantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir. 854 sayılı Deniz ĠĢ Kanunu8

da Vergi Usul Kanunu gibi özel niteliği açısından bir yaklaĢımla iĢyerini nitelemiĢtir. Deniz ĠĢ Kanunu‟nun 1.maddesine göre, denizlerde, göllerde ve akarsularda Türk Bayrağını taĢıyan ve yüz ve daha yukarı grostonilatoluk gemilerde bir hizmet akti ile çalıĢan gemi adamları ve bunların iĢverenleri hakkında uygulanır. Hüküm tam olarak bir tanım içermese de kanunun uygulama alanını tanımlayarak gemi adamları için iĢyeri kavramının sınırlarını çizmiĢtir. Yine aynı yönde bir tanımlama içeren 5953 sayılı Basın Mesleğinde ÇalıĢanlarla ÇalıĢtıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun9 1.maddesine göre, bu kanun hükümleri Türkiye'de yayınlanan gazete ve mevkutelerle haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat iĢlerinde çalıĢan

6 R.G., 30.06.2012, 28339.

7 R.G., 10.01.1961, 10705. 8 R.G., 29.04.1967, 12586. 9 R.G., 20.06.1952, 8140.

(16)

ve ĠĢ Kanunundaki "iĢçi" tarifi Ģümulü haricinde kalan kimselerle bunların iĢverenleri hakkında uygulanır, Türkiye'de yayınlanan gazete, haber ve fotoğraf ajansları iĢyeri sayılmıĢtır.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu‟nda10

iĢyeri kavramına değil, ticari iĢletme kavramına yer verilmiĢtir. Her ne kadar iĢyeri ve ticari iĢletme kavramları karıĢtırılsa da farklı içeriklere sahiptirler. Türk Ticaret Kanunu 178. maddesinde iĢ iliĢkilerinin geçmesini, 158. maddesinde ortakların kiĢisel sorumlulukları ve iĢ iliĢkilerinin geçmesini, 190. maddesinde alacaklıların ve çalıĢanların korunmasına iliĢkin iĢyeri devrine benzer hükümler vardır. Ġlgili bölümlerde bu ayrıntılara değineceğiz. Türk Ticaret Kanunu‟nun 11. maddesine göre “ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.” Türk Ticaret Kanunu‟nun bu tanımı iĢyeri devri kurumuna benzeyen ticari Ģirketlerinin birleĢme, bölünme ve tür değiĢtirmesi hallerinde uygulama alanı bulması, ĠĢ Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu‟nda bulunan hükümlerden hangisinin tercih edileceği hususunda önem arz etmektedir.

II. ĠĢyerinin Unsurları 1. Asıl ĠĢyeri

Asıl iĢyeri üretimin yapıldığı ya da hizmetin verildiği, iĢçinin iĢ sözleĢmesinden kaynaklı iĢ görme borcunu yerine getirdiği yerdir11

. Fabrika, lokanta gibi unsurlar asıl iĢyeri olarak nitelendirilir. Asıl iĢe yardımcı olan, destek sağlayan unsurlar ise iĢyerine bağlı unsurlardır. ĠĢveren teknik amacı tek bir yerde gerçekleĢtirebileceği gibi birden fazla yerde birden fazla unsurla da gerçekleĢtirebilir. Yani iĢyeri iĢin asıl olarak yapıldığı yerle sınırlı olmayabilir12

.

Öğretide üretimin yapıldığı, hizmetin verildiği esas yerin ĠĢ Kanunu‟nun 2. maddesinin 2. ve 3. fıkrasında sayılan unsurlarla aynı organizasyon içinde yer alması nedeniyle asıl iĢyeri olarak nitelendirilmesinin mümkün olmayacağı yönünde de

10 R.G., 14.02.2011, 27846.

11 SÜMER, Haluk Hadi, ĠĢ Hukuku, Ankara 2018, s.22; AKYĠĞĠT, Ercan, ĠĢ Hukuku, Ankara 2018, s.56; DEMĠRCĠOĞLU, A.Murat/ CENTEL, Tankut, ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2016, s.45.

(17)

görüĢ vardır13

. ĠĢyeri ile unsur arasında teknik amacın gerçekleĢtirilmesi için aynı organizasyon içerisinde bir bağlantı yoksa unsur ayrı bir iĢyeri olarak nitelenebilir14

. ĠĢyeri teknik amacı gerçekleĢtirmek için organizasyon içinde bir bütün oluĢturmaktadır15

. Bazı unsurlar teknik amaca doğrudan da katkı sağlamamaktadır. ĠĢyeri ve iĢyerine bağlı unsurlar aynı hükümlere tâbi olmaktadır; lakin her iĢyeri için iĢin asıl görüldüğü bir iĢyeri vardır. Bu nedenle iĢin asıl olarak yapıldığı yer elbette asıl iĢyeri olarak nitelenebilir.

2. Maddi Unsurlar

Mal veya hizmet üretiminde kullanılan arsa, bina, makine, alet, büro gereçleri, üretimde kullanılan hammadde ve bunun gibi maddeler de iĢyerinin maddi

13 SÜZEK, Sarper, ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2012, s.193. 14

ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.119. 15

“…“iĢyerine bağlı bulunan yer”, “eklentiler” ve “iĢyerinden sayılır” yerlerden söz edilmektedir. Bir yerin “iĢyerine bağlı” ve “iĢyerinden sayılır” yer niteliğini kazanabilmesi için asıl iĢyeri ile fiziksel, ekonomik ve hukuksal bütünlük içinde bulunması gerekmektedir. Bu ayrım, iĢ kazası nedeniyle doğan hak ve yükümlülükler açısından farklılık yaratmamaktadır. Bu yerin “iĢyerinden sayılması”nın amacı; bunların asıl iĢyeri ile bütünlük oluĢturmasından ve aralarında organik bir bağın bulunmasından ötürüdür. Dikkat edilecek husus, iĢin niteliği ve yürütümü açısından iki yer arasında bir bağımlılık iliĢkisi bulunması gerektiğidir. “ĠĢin niteliği yönünden bağımlılık”tan, belirli bir mal üretmek veya hizmet sunmak amacıyla yürütülen iĢlerin birbirlerini tamamlamaları; “iĢin yürütümü bakımından bağlılık”tan; üretim ya da hizmet sunma iĢlerinin bir elden yönetilecek biçimde örgütlenmesi, anlaĢılmalıdır. BaĢka bir ifadeyle, bir iĢverene ait çeĢitli iĢler görülen yerlerin tek bir iĢyeri sayılabilmeleri için, bu yerlerde görülen iĢlerin aynı amaca yönelik olmaları, aynı yönetim organizasyonu altında örgütlenmiĢ olmaları aranmaktadır.

ĠĢin niteliği ve yürütümü bakımından iĢyerine bağlı bulunma; iĢin ve iĢle güdülen amacın daha iyi bir biçimde gerçekleĢmesi için sözü edilen yerin iĢyeriyle yararlı bir bütünlük oluĢturması anlamındadır. Eğer bir yer, asıl iĢyeriyle böylesine bir bağ ile bir bütünlük oluĢturmuyorsa, bu durumda, “iĢyerinden sayılan yer” değil, bağımsız ve ayrı bir iĢyeri söz konusu olacaktır. Bağlantının fiziki ve ekonomik bir nitelik taĢıması yanında, hukuksal bir niteliği de sahip olması asıldır. Asıl iĢyeriyle hukuksal bağı olmayan yer, Ģayet koĢulları varsa bağımsız ve ayrı bir yerdir. ĠĢyeri kapsamında ele alınan “diğer eklentiler” de maddede örnekleme yoluyla sayılmıĢtır.

ĠĢyeri kavramı, asıl iĢyerini, iĢin niteliği ve yürütümü bakımından asıl iĢyerine bağlı bulunan yerleri, eklenti ve araçları içeren bir bütünlük ifade etmektedir.”, YHGK, 5.10.2005, 10-496/565, https://karararama.yargitay.gov.tr/YargitayBilgiBankasiIstemciWeb/pf/sorgula.xhtml, E.T.: 08.05.2019.

(18)

unsurlarını oluĢturur16

. Üretilen Ģeylerin tanıtım ve pazarlaması amacıyla satıĢ elemanlarının kullanıldığı otomobil ya da diğer motorlu araçlar da iĢyerinin maddi unsurları arasında sayılabilirler17

.

Maddi unsurun iĢyerinde görülen iĢe doğrudan bir iliĢkisi bulunması da gerekmemektedir. Örneğin, yöneticiye tahsis edilen ya da iĢçi taĢıma için kullanılan aracın üretim veya amaç ile doğrudan ilgisi olmamasına rağmen iĢyerinden sayılması gerekir18. ĠĢyerine ve yapılan iĢe doğrudan ya da dolaylı biçimde katkıda bulunan araçlar iĢyerinin parçası olarak nitelenecektir.

ĠĢyeri kapalı büro gibi kapalı alanda, çay bahçesi gibi açık alanda veya maden gibi yer altında da kurulabilir19. ĠĢyerinin kurulduğu yerlerin coğrafi olarak birbirine yakın olması da gerekmemektedir. Aynı teknik amaca hizmet etme ve aynı organizasyon içinde bulunma, yönetilme unsuru aynı iĢyerinden sayılmak için yeterlidir20.

Bazı durumlarda ise aynı teknik amaca bağlılık olmasa dahi aynı yönetim altında toplanan iki iĢyeri aralarında bağlılık varsayılır21

. Alt iĢverene ait iĢyeri ise asıl iĢverenin iĢyerine dâhil edilemeyecektir. Fakat alt iĢverene ait iĢyerini asıl iĢverene ait iĢyerinin fer‟i nitelikte farklı bir iĢyeri olarak değerlendirilmesi gerekecektir22.

ĠĢçi sıfatına haiz olmayan kimselerin çalıĢtığı yerler ise iĢyerinden sayılmayacaktır23

.

16 ÖZKARACA, Ercüment, ĠĢyeri Devrinin ĠĢ SözleĢmesine Etkisi ve ĠĢverenlerin Hukuki Sorumluluğu, Ġstanbul 2008, s.9; ÇELĠK, Nuri, ĠĢ Hukuku Dersleri, Ġstanbul 2010, s.57; NARMANLIOĞLU, Ünal, Ferdi ĠĢ ĠliĢkileri I, Ġstanbul 2014, s.138.

17 SÜZEK, 2017, s.197; ÖZKARACA, s.15. 18

ÖZKARACA, s.16. 19

EYRENCĠ, Öner/ TAġKENT, SavaĢ/ ULUCAN, Devrim, Bireysel ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2019, s.45; ALPER, Yusuf/ KILKIġ, Ġlknur, ĠĢ ve Sosyal Güvenlik Hukuku, Bursa 2018, s.15.

20

EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.48; ALPER/ KILKIġ, s.16; DEMĠRCĠOĞLU, A.Murat/ CENTEL, Tankut, ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2016, s.45; SÜMER, Ankara 2018, s.22; BAġBUĞ, Aydın/ BODUR, Mehtap Yücel, ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2018, s.101, s.101; NARMANLIOĞLU, s.140. 21 BAġBUĞ/ BODUR, s.101.

22 BAġBUĞ/ BODUR, s.102. 23 NARMANLIOĞLU, s.138.

(19)

3. Maddi Olmayan Unsurlar

ĠĢyerinin faaliyetlerinde gerekli olan ve fakat maddi unsurlar gibi fiziki bir unsur olmayan, müĢteri çevresi, ticaret unvanı, buluĢlar, tecrübe, teknik bilgi, üretim yöntemleri, sosyal iliĢkiler, patent, sınai ve alacak hakları gibi unsurlar iĢyerinin maddi olmayan unsurlarını oluĢturmaktadır24

.

Maddi olmayan unsurların önemi teknolojinin ve sınai hakların geliĢmesi ile artmıĢtır. Nitekim bazı durumlarda üretimin ayrı bir birimde yapıldığı iĢyerlerinde bağlı birimlerden birinin sadece buluĢlarla ilgilenmek baĢka bir birimde ise sadece müĢteri çevresi iĢlerine yönelik çalıĢmalar icra edilmektedir. Teknolojinin geldiği düzeyde artık bazı durumlarda üretilmiĢ mal değil çizim, tasarım, marka, kullanım hakkı gibi sadece maddi olmayan ürün satıĢları dahi görülmektedir. Türk Ticaret Kanunu‟nda da ticari iĢletmenin devrinde sözleĢmenin duran malvarlığını, iĢletme değerini, kiracılık hakkını, ticaret unvanı ile diğer fikrî mülkiyet haklarını ve sürekli olarak iĢletmeye özgülenen malvarlığı unsurlarını içerdiği kabul edilmiĢtir.

ĠĢyerinin teknik amacını gerçekleĢtirmek amacı ile organizasyonun içinde yer alan, organizasyona dâhil olan bu tür unsurlar iĢyeri kapsamında değerlendirilir. Maddi unsurlar gibi maddi olmayan unsurlar da, iĢveren tarafından iĢ organizasyonu kapsamında değerlendirilir ve iĢyerine dâhil olurlar25

.

Sadece üretim yapan birim marka kullanım hakları ve patentler olmadan bir anlam ifade etmeyecektir. Hatta üretim gerçekleĢse dahi yaptığı üretimi satamayacaktır. Gerçekten de patent veya marka sahibi ürünlerin satıĢı engelleyebilecek, üreticiden tazminat talep edebilecek ve hatta piyasadan toplatabilecektir26.

24

EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.45; NARMANLIOĞLU, s.138; ANDAÇ, Faruk, ĠĢ Hukuku Sosyal Politika Bakımından Türk ÇalıĢma Hukuku Uygulaması, Ankara 2016, s.66; ALPER/ KILKIġ, s.15; BAġBUĞ/ BODUR, s.100; KARACAN, Esin, Bireysel ĠĢ Hukuku, Kocaeli 2017, s.26; ÖZKARACA, s.9.

25 NARMANLIOĞLU, s.140.

26 “Marka hakkı ihlal edilen Ģahıs uğradığı zararın giderilmesini isteyebilir. Markaya tecavüz fiili bir haksız fiil sorumluluğudur. Tazminat talebi için haksız fiilin tüm unsurlarının gerçekleĢmesi gerekir. Bu unsurlar hukuka aykırı fiil, kusur, zarar ve illiyet bağıdır. Ancak ortada soyut bir

(20)

4. ĠĢgücü

ĠĢgücü, iĢveren açısından ekonomik değeri olan insan emeğidir. ĠĢ iliĢkisinin ve iĢ sözleĢmesinin temel unsuru ve taraflarından biri iĢ gücü yani iĢçidir. ĠĢ hukukunun ortaya çıkıĢ amacı iĢçiyi korumaktır ve ĠĢ Kanunu kapsamındaki kurumların da temel amacı iĢçiyi korumaktır.27

Kanuna göre iĢçi, iĢ sözleĢmesine dayanarak çalıĢan gerçek kiĢidir. Gerçekten de bir iĢ sözleĢmesine bağlı olarak çalıĢmayan kiĢi iĢçi olarak nitelenemeyecektir28

. ĠĢçinin gerçek kiĢi olması ise kanun gereğidir.

ĠĢ Kanunu‟na göre iĢçi çalıĢmayan, bulunmayan yerler iĢyeri olarak nitelendirilemeyecektir. ĠĢçi sıfatı bulunmayan kiĢilerin çalıĢtığı yerler de kanun bakımından iĢyeri olarak kabul edilemeyecektir29

. ĠĢçilerin bedeni ya da fikri çalıĢması söz konusu olabilir. ĠĢyerinin diğer unsurları gibi iĢgücünün de organizasyon çerçevesinde iĢyerinin faaliyetine katkı vermesi gerekmektedir.

hakkın ihlali bulunmaktadır. Bu sebeple kusurun derecesi ve zararın miktarını belirlemek kolay değildir. Kanuni Ģartlar oluĢtuğunda marka sahibi maddi ve manevi tazminat ile itibar tazminatını talep edebilir.”, AYDIN, Fatih, Sınai Mülkiyet Kanunu ve Yargıtay Uygulamasında Marka Hukukunda Tazminat, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Kasım–Aralık 2017, Sayı:133, s.517, http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/App_Themes/TumDergiler/133.pdf, E.T.:03.04.2019; ÇETĠNKAYA, Ġbrahim, Markaya Tecavüz Halinde Marka Sahibinin Talepleri Yüksek Lisans

Tezi, s.31-89,

http://acikerisim.selcuk.edu.tr:8080/xmlui/bitstream/handle/123456789/1457/308866.pdf;sequence =1, E.T.: 03.04.2019.

27 “ĠĢ Kanunu‟nun 22.maddesinin birinci fıkrasının asıl konuluĢ amacı iĢverenin tek taraflı değiĢiklik iĢlemlerine karĢı iĢçiyi korumak; iĢçinin isteği dıĢında iĢini, iĢyerini ve diğer çalıĢma koĢullarını değiĢtirecek iĢveren davranıĢlarına engel olmak ve bazı hallerde iĢçinin sözleĢmesinin feshedilmesi yerine çalıĢma koĢullarında belirli değiĢiklikler yapılması yoluyla iĢ sözleĢmesinin sürdürülmesini sağlamaktır. Anılan hüküm, iĢçinin korunması esasına da uygun olarak, esas ve Ģekil bakımından mutlak emredici bir nitelik taĢımaktadır. Bu açıdan aksinin kararlaĢtırılması

mümkün değildir”, YHGK, 27.06.2018, 3559/1282,

https://karararama.yargitay.gov.tr/YargitayBilgiBankasiIstemciWeb/pf/sorgula.xhtml, E.T.: 08.05.2019.

28 SÜMER, Ankara 2018, s.15; NARMANLIOĞLU, s.96; SÜZEK, Sarper, ĠĢ Hukuku, Ġstanbul 2012, s.129; ÇELĠK, Ġstanbul 2010, s.33; KARACAN, s19.

(21)

ÇalıĢan iĢçilerin sayısı ise iĢ güvencesi bakımından önem arz etmektedir. Fakat bir yerin iĢyeri olarak nitelenebilmesi için çalıĢan iĢçi, iĢgücü sayısı ve iĢçilerin gördükleri iĢin türü ve niteliği önemli değildir. Tek bir iĢçinin çalıĢtığı yer de iĢyeri sayılacaktır30

.

5. Teknik Amaç

ĠĢyerinin unsurları rastgele bir araya gelmeyecek, bir organizasyon çerçevesinde, belirli bir amaca yönelik faaliyet gösterecektir. Yani iĢyerinin diğer unsurları bir amaca yönelik olarak bir arada toplaması gerekir.

ĠĢletmenin iktisadi amacı, iĢyerinin ise teknik amacı vardır31

. ĠĢletmeye bağlı bir iĢyeri niteliğindeki fabrikanın amacı öncelikli olarak üretim yaparak kâr sağlamaktır. Mal üretimi yapan birden fazla fabrikayı bünyesinde barındıran iĢletme ise daha çok iktisadi nitelik taĢır ve kâr amacı güder32

. ĠĢletmeyi oluĢturan iĢyerlerinin bağımsız iĢyerleri olması gerekir. Yoksa üretim aĢamasında birbirini tamamlayan, ayrı niteliği bulunmayan iĢyerleri iĢletme olarak sayılmayacak, tek bir iĢyeri olarak nitelenecektir33

.

Bir iĢverenin tek bir üretim alanı, fabrikası var ise iĢyeri ve iĢletme kavramları bir arada bulunacaktır34

. Gerçekten de iĢverenin bir fabrikası olması durumunda üretim yapmak ve kâr elde etmek fabrikanın bir arada bulunan iki amacı olacaktır. Ġki amacın ayrı ayrı düĢünülmesi ise söz konusu olmayacaktır.

6. Organizasyon

ĠĢyeri salt olarak unsurların bir arada bulunması Ģeklinde oluĢmaz, unsurların belirli bir amaç için organizasyon çerçevesinde bir araya gelmesi gerekir35

. Yani

30

EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.46; ALPER/ KILKIġ, s.15; NARMANLIOĞLU, s.138; SÜMER, Ankara 2018, s22; ANDAÇ, s.67.

31

NARMANLIOĞLU, s.158. 32

SÜMER, Ankara 2018, s.24; ALPER/ KILKIġ, s.16; TUNÇER, Polat, ĠĢ Hukuku, Ankara 2019, s.24.

33 EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.50.

34 EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.51; TUNÇER, s.24.

35 DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.46; KARACAN, s.26; KORKMAZ, Fahrettin/ ALP, Nihat Seyhun, Bireysel ĠĢ Hukuku, Ankara 2016, s90; ALPER/ KILKIġ, s.16; SÜMER, Ankara 2018, s.23

(22)

bütün unsurlar bir organizasyon kapsamında bir araya gelmez ise iĢyerinden bahsedilemeyecektir.

ĠĢ Kanunu‟nun 2.maddesinde, iĢyeri, iĢyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlar ile oluĢturulan iĢ organizasyonu kapsamında bir bütündür, ifadesine yer verilmek suretiyle iĢyerinin maddi ve maddi olmayan unsurlarının bir organizasyon içerisinde iĢyerini oluĢturacağı hükme bağlanmıĢtır36

. Teknolojik geliĢmeler sonucunda iĢyeri belirli sınırları aĢmıĢ, farklı yerlerdeki unsurların organizasyon çerçevesinde bir araya geldiği bir yapıya dönüĢmüĢtür. Günümüz teknolojik geliĢmeleri neticesinde üretilen bazı araçlar ya da ürünler baĢta olmak üzere aynı ülke sınırları dahi aĢılarak ülkeler ve hatta kıtalararası organizasyonlar çerçevesinde üretim yapılmaktadır.

ĠĢyerinin maddi, maddi olmayan, iĢ gücü, teknik amaç unsurlarının örgütlenmesi ve organizasyon içeresinde olma özelliği iĢyeri olarak nitelenebilmesi için önemlidir. Bu özellikleri, unsurları salt unsur ya da yer olmaktan uzaklaĢtırmakta, hepsinin bir araya gelerek iĢyerini oluĢturmasını sağlamaktadır. ĠĢyerinin maddi, maddi olmayan, iĢ gücü, teknik amaç unsurlarının tümü organizasyonu oluĢturur ve organizasyon da iĢyerinin temel unsuru olarak nitelenebilir.

ĠĢyerine ait bir bina ya da büroda çalıĢmasa da iĢçi; iĢyerinin ana faaliyet alanına yakın olmasa da organizasyon çerçevesinde yer alan bina da iĢyeri kapsamındadır37

.

36 MOLLAMAHMUTOĞLU, Hamdi/ ASTARLI, Muhittin, ĠĢ Hukuku, Ankara 2012, s.222; UġAN, M. Fatih, ĠĢ ve Sosyal Güvenlik Hukuku Cilt-1 ĠĢ Hukuku, Ankara 2009, s.30.

37

ĠĢ Kanunun 2.maddesinin gerekçesine göre, “ĠĢyeri tanımı; teknik bir amaca, diğer bir deyiĢle mal veya hizmet üretimine yönelik ve değiĢik unsurlardan meydana gelen bir birim olduğu belirtilmek suretiyle verilmiĢtir. ĠĢyerinin sınırlarının belirlenmesinde “iĢyerine bağlı yerler” ile eklentiler ve araçların bu birim kapsamında oldukları, önceki hükümden farklı bir ölçüt aranmamıĢ olmakla beraber; özellikle bir iĢyerinin mal veya hizmet üretimi için ayrı bir alanı da kullanması halinde bunların tek iĢyeri mi, yoksa birbirinden bağımsız iĢyerleri mi sayılacağı konusunda “amaçta birlik”, aynı teknik amaca bağlı olarak üretimde bulunma, nitelik yönünde bağlılık ile “yönetimde birlik”, aynı yönetim altında örgütlenmiĢ olma Ģartları gerek yargı kararları ve gerek doktrindeki görüĢlere paralel Ģekilde düzenlenmiĢtir. Diğer yandan teknolojik ve ekonomik geliĢmeler bir

(23)

Her iĢyeri örgütlenmiĢ ve iĢveren tarafından organize edilen maddi ve maddi olmayan bütün unsurlardan oluĢur. Elbette iĢveren belirli bir faaliyeti ve üretimi amaçlayacaktır. Fakat teknik amaca yardımcı olan iĢlerin görülmesi için kullanılan unsurlar da aynı organizasyon kapsamında iĢyerini oluĢturur38.

ĠĢyeri ile diğer iĢyeri arasında organizasyonel açıdan bir bağlılık yoksa tek bir iĢyerinden değil iki bağımsız iĢyeri olduğu kabul edilecektir39

. Ġki birimin tek iĢyeri mi, ayrı ayrı iĢyeri mi oluĢturacağı hususunda aynı iĢverene ait olması önem arz etmez40. Aynı iĢverene ait olan iĢyerlerinden farklı amaçlar için organize olan iĢyerleri bağımsız iĢyeri olacaktır41

.

III. ĠĢyerine Bağlı Yerler

ĠĢyerine bağlı yerler ĠĢ Kanunu‟nun 2.maddesinin 2.fıkrasında “işverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır” Ģeklinde tanımlanmıĢtır.

Hükümde açıkça ifade edildiği üzere, iĢyerine bağlı yerden bahsedebilmek için iĢyerinin ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığın bulunması ve

iĢyeri çerçevesinde mal ve hizmet üretimi, pazarlama ve müĢterilere sunulması yönünden çok yönlü ve yapısal değiĢiklikleri beraberinde getirmiĢ, bir iĢyerinin amacının gerçekleĢtirilmesinde iĢlerin görülmesi iĢyerinin kurulu bulunduğu “yerin” dıĢına taĢmıĢ, iĢveren, kurulan “iĢ organizasyonu” iĢçinin evine, bağımsız bir iĢyeri niteliğinde olmayan irtibat bürolarına veya yurt genelinde (ilaç fabrikası satıĢ elemanları gibi) veya ilin içinde (beyaz eĢya bakım ve onarım iĢlerinde çalıĢanlar gibi) iĢlerin yürütüldüğü bir örgütlenmeye kadar geniĢletmek gereksinimini duymuĢtur. Bu olgular dikkate alınarak ve Avrupa Birliğine üye devletlerdeki değerlendirme ve kavramsal geliĢmeler göz önünde tutularak maddeye üçüncü fıkra olarak “ĠĢyeri, iĢyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlar ile oluĢturulan iĢ organizasyonu kapsamında bir bütündür.” hükmü eklenmiĢtir.”.

38 ÖZKARACA, s.15; SÜMER, Ankara 2018, s.24. 39 ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.119.

40 EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.46; SÜMER, Ankara 2018, s.24; KORKMAZ/ ALP, s.90; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47.

(24)

aynı yönetim altında örgütlenme olmalıdır42

. Doktrinde aynı yönetim altında örgütlenme Ģartı hukuki bağlılık, aynı kiĢiye ait olma, iĢyerinin bir elden yönetilebilecek Ģekilde örgütlenmesi olarak da ifade edilmektedir43

.

ĠĢyerine bağlı yer sayılmanın ilk Ģartı üretilen mal ve hizmetin niteliği yönünden bağ bulunmasıdır. Bu bakımdan iĢyerinde aynı teknik amaca yönelik faaliyetleri tamamlayan, teknik amacın gerçekleĢmesi için zorunlu olan yerler iĢyerine bağlı yer olarak nitelenecektir. Ġkinci Ģart aynı yönetim altında örgütlenmedir. Aynı yönetim altında örgütlenmiĢ olmak için, iĢ yapılan yerlerin aynı yerde veya yakın olması zorunluluğu yoktur. Teknolojik bazı araçlar ya da ürünler için ülkeler ve hatta kıtalararası organizasyonlar çerçevesinde üretim yapılmaktadır. Fakat asıl iĢyeri ile bağlı yerlerin tek yer sayılması için iĢin niteliği ile iĢin yönetimi açısından da bağlılık olmalı yani aynı yönetim altında örgütlenmiĢ bulunmaları gerekmektedir44.

IV. Eklentiler

ĠĢ Kanunu‟na göre dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler de iĢyerinden sayılmaktadır. (ĠĢ K.m.2/2) Eklentinin iĢyerindeki teknik amaçla ilgisi bulunmamaktadır. Bu bakımdan eklentinin asıl iĢyeri ile aynı yerde, bünyesinde ya da yakınında olması zorunluluğu da yoktur45

. Ancak bazı durumlarda eklentinin amacı gereği belirli yerlerde veya mesafede bulunması mevzuat tarafından düzenlenmiĢtir. Örneğin, Gebe Veya Emziren Kadınların ÇalıĢtırılma ġartlarıyla Emzirme Odaları Ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmeliğin46

15.maddesinde,

42 ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.195; MOLLAMAHMUTOĞLU/ ASTARLI, s.227; MOLLAMAHMUTOĞLU, Hamdi/ ASTARLI, Muhittin/ BAYSAL, UlaĢ, ĠĢ Hukuku Ders Kitabı Cilt 1:Bireysel ĠĢ Hukuku, Ankara 2018, s.53-53.

43

SÜMER, Haluk Hadi, ĠĢ Hukuku Uygulamaları, Ankara 2016, s.420; ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.195; SÜMER, Ankara 2018, s.22-23; ANDAÇ, s.68; ALPER/ KILKIġ, s.15; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.46; ÖZKARACA, s.11-13.

44 EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.47; ÖZKARACA, s.13; ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.119.

45 ÖZKARACA, s.14. 46 R.G., 14.07.2014, 25522.

(25)

“Yaşları ve medeni halleri ne olursa olsun, 100-150 kadın işçi çalıştırılan işyerlerinde, bir yaşından küçük çocukların bırakılması ve bakılması ve emziren işçilerin çocuklarını emzirmeleri için işveren tarafından, çalışma yerlerinden ayrı ve işyerine en çok 250 metre uzaklıkta bir emzirme odasının kurulması zorunludur.

Yaşları ve medeni halleri ne olursa olsun, 150 den çok kadın işçi çalıştırılan işyerlerinde, 0-6 yaşındaki çocukların bırakılması ve bakılması, emziren işçilerin çocuklarını emzirmeleri için işveren tarafından, çalışma yerlerinden ayrı ve işyerine yakın bir yurdun kurulması zorunludur. Yurt açma yükümlülüğünde olan işverenler yurt içinde anaokulu da açmak zorundadırlar. Yurt, işyerine 250 metreden daha uzaksa işveren taşıt sağlamakla yükümlüdür.” denilerek mesafe ve taĢıt sağlanması konusunda kanuni düzenlemeler yapılmıĢtır.

Hükümdeki “gibi diğer eklentiler” ifadesinden, eklentilerin tahdidi olarak sayılmadığı anlaĢılmaktadır. Garaj, otopark, yükleme ve boĢaltma rampaları gibi yerler de iĢyerinin eklentisidir47.

V. Araçlar

ĠĢ Kanunu‟nun 2.maddesinin 2.fıkrasında iĢyerindeki faaliyete katkıda bulunan sabit ya da hareketli, iĢverenin mülkiyetinde bulunan ya da baĢka bir hukuki sebeple iĢverenin tasarrufu altında bulunan ve aynı coğrafi alanda bulunması gerekmeyen iĢyerine ait her türlü araç iĢyerinden sayılmaktadır.

931 Sayılı ĠĢ Kanunu‟nun Cumhuriyet Senatosunda görüĢülmesi esnasında Geçici Komisyon Sözcüsü konuĢmasına göre, buradaki araçtan kasıt, yalnız vesaiti nakliye manasında veyahut da alet ve edevat manasında ifade edilen bir araç değildir. Buradaki araç, iĢin yapılması için, iĢin imali için, hizmetin ifası için sabit ve müteharrik her türlü makine, nakliye vasıtası heyeti umumiyesi bu araç tabirinin içerisine girmektedir. ĠĢçiyi iĢyerinden baĢka bir yere, baĢka bir iĢyerine götürmek için iĢ süresi içerisinde iĢverenin kullandığı otobüs, kamyon araç tabiri içerisindedir. Sabit vinç araç tabiri içindedir. Karayollarındaki buldozerler, dozerler gibi her türlü

(26)

vesait ve hizmetin yapılması için kullanılan ve iĢyerine bağlı olarak çalıĢmakta bulunan her türlü makine vesair aletler araç tabiri içerisine girmektedir48

.

ĠĢ hukukunda iĢyerinde teklik ilkesi gereği, iĢin yapıldığı yer, iĢyerine bağlı yerler ve diğer unsurlar bir araya gelerek iĢyerini oluĢturur. Teknik amacın gerçekleĢtirilmesi amacıyla aynı organizasyon içerisinde kullanılan araçların iĢyerine dâhil sayılması için iĢverenin mülkiyetinde olması da zorunlu değildir49

. ĠĢçilerinin taĢınması amacıyla hizmet alımı yapan bir iĢyerinde taĢerona ait servis aracını kullanan Ģoför asıl iĢyerinde çalıĢıyor kabul edilemez fakat iĢyerinin teknik amacına hizmet eden aracın iĢyerinden sayılması gerekir50

. Yine öğretideki bir görüĢe göre, iĢçi taĢıma iĢlerini üstlenen taĢerona ait araç iĢyerinden sayılamaz51

. ĠĢyerinde kullanılan araçların iĢyerinin teknik amacına doğrudan katkı sağlaması da zorunlu değildir. ĠĢyerine dolaylı katkı sağlayan araçlar da iĢyerinden sayılacaktır52

.

VI. ĠĢyerinin Bir Bölümü

ĠĢyerinin teknik amacının gerçekleĢtirilmesinde bir iĢleve sahip olan ve iĢlevini, iĢyerinden ayrıldıktan sonra bağımsız olarak devam ettirebilen organizasyona iĢyerinin bir bölümü denilmektedir. Burada önemli olan, devirden sonra ayrılan bölümün faaliyetini devam ettirmesidir53

. ĠĢyerinin bir bölümü olarak nitelenebilecek bir yer asıl iĢyerinin teknik amacını gerçekleĢtirmek için aynı organizasyon içinde faaliyet gösterdiği takdirde tek iĢyeri sayılacaktır54

.

48 NARMANLIOĞLU, s.141; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.48; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47; SÜMER, Ankara 2018, s.24; ANDAÇ, s.69.

49

EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.48; ÖZKARACA, s.15; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47; KORKMAZ/ ALP, s.90; SÜMER; Ankara 2018, s.24; SÜZEK, Ġstanbul 2017, s.198.

50

EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.49. 51

MOLLAMAHMUTOĞLU/ ASTARLI, s.229; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.49.

52 ÖZKARACA, s.15; NARMANLIOĞLU, s.142; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.48; SÜZEK, Ġstanbul 2017, s.198.

53 SÜZEK, Ġstanbul 2017, s.205; NARMANLIOĞLU, s.143; ÖZKARACA, s.18.

54 SÜMER, Ankara 2018, s.22; ÖZKARACA, s.10; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47; TUNÇER, s.23; ANDAÇ, s.69.

(27)

ĠĢyeri bölümü, teknik amacın bir bölümünün gerçekleĢtiren, maddi ve maddi olmayan unsurlardan oluĢan, bağımsız bir birliktir. Yani iĢyeri bölümü hem bir bütünün parçasıdır, hem de kendi içinde bütündür.

ĠĢyerinin bir bölümü, o bölüm devredildiğinde, devralan iĢveren tarafından bağımsız iĢyeri faaliyete devam edebilir, iĢveren kendi bünyesindeki devam eden iĢ organizasyonu ile birleĢtirebilir ya da baĢka bir Ģirket, farklı iĢyerlerinin bölümlerini devralıp bu bölümleri bir iĢyeri olarak örgütleyebilir55.

VII. ĠĢyeri ve ĠĢletme Kavramları

ĠĢ hukukunda ve mevzuatta sık sık kullanılan ve iĢyeri ile birlikte önemli bir kavram olan iĢletme ĠĢ Kanunu‟nda tanımlanmamıĢtır. ĠĢletme kavramı iĢyerine göre soyutluğu nedeniyle ikinci planda kalmıĢtır. ĠĢyeri de iĢletme de sermaye, yönetim ve personelden oluĢur ve süreklilik arz eder56. ĠĢyeri ve iĢletme kavramları ayırt edilirken izlenen amaç esas alınmaktadır.57 ĠĢyeri tek iĢyerinden oluĢtuğunda, üretim ve kar elde amacı birleĢtiğinde iki kavram arasında ayrım yapılması güçleĢir58

. ĠĢletme genel olarak bir veya birden çok iĢyerinden oluĢur59

. ĠĢyerinin esas amacı mal ve hizmet üretmektir fakat üretimin doğal sonucu olarak kâr elde etmektir. ĠĢletmenin esas amacının ise iktisadi ve mali yönü ağır basmaktadır yani kâr sağlamaya yöneliktir.

55

ANDAÇ, s.70; SÜZEK, s.211. 56

MOLLAMAHMUTOĞLU/ ASTARLI/ BAYSAL, Ankara 2018, s.51.

57 “ĠĢyeri ve iĢletme ayrımında organizasyon kavramıyla bir ayrıĢtırmaya gitmek de mümkün değildir. Çünkü iĢletmenin de iĢyerinin de aynı organizasyon içerisinde örgütlenmesi mümkündür. Ancak iĢletmenin iĢyerine göre büyüklüğü aynı Ģekilde organizasyondaki büyüklüğünü gerektireceği kaçınılmazdır. Öte yandan iĢverenin ötesinde iĢletmenin profesyonel bir yönetim kadrosu oluĢturacağı da gerçektir. Temel sorun 4857 sayılı Yasa‟daki iĢyeri kavramının geniĢliğinin Toplu ĠĢ Hukukuna yansımamasıdır. ĠĢletme ve iĢyeri ayrımının bu bağlamda sorun çıkarması kaçınılmazdır.”, AKIN, Levent, ĠĢkolu Tespitinde ĠĢyeri ve ĠĢletme, Çimento Endüstrisi ĠĢverenleri Sendikası, Cilt: 27, Sayı: 1, Ocak 2013, http://www.ceis.org.tr/dergi/2013ocak/kararincelemesi.pdf, E.T.: 08.05.2019.

58 DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.50; ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.130.

59 SÜMER, Ankara 2018, s.24; KORKMAZ/ ALP, s.97; ALPER/ KILKIġ, s.16; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.50.

(28)

ĠĢletme, iktisadi ve mali bir amacın gerçekleĢtirilmesi amacıyla iĢverene ait bir veya daha fazla iĢyerinden oluĢan bütün olarak tanımlanabilir. Bu bakımdan iĢyeri, iĢletmenin amaçları için bir araçtır. Birden fazla Ģubesi olan iĢyeri bütün halinde iĢletmeyi oluĢturur, her bir Ģube ise bir iĢyeridir60

. Tek bir iĢyerinden oluĢan iĢletmede ise kavramları fiilen ayırmak her zaman mümkün değildir. Böyle bir durumda üretime, hizmete yönelik taraf iĢyeri, iktisadi ve mali amaç güden taraf ise iĢletme sayılacaktır.

ĠĢyeri iĢ mevzuatının yaĢama uygulandığı yeri ifade etmektedir ve bu nedenle önemlidir. Kanun da 1.maddenin 2.fıkrasında istisnalar dıĢında kalan bütün iĢyerlerine uygulanır ifadesine yer verilerek uygulama alanı olarak iĢyerinin esas alındığını vurgulamaktadır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ĠĢ SözleĢmesi Kanunu‟nda61 ise iĢletme toplu iĢ sözleĢmesinin bir gerçek veya tüzel kiĢiye ya da bir kamu kurum veya kuruluĢuna ait aynı iĢkolundaki birden çok iĢyerini kapsayan sözleĢmeyi (STĠSK m.2/1-d) ifade edeceği belirtilmiĢtir. Hükme göre aynı iĢverene ait aynı iĢ kolundaki birden fazla iĢyeri iĢletme olarak kabul edilmiĢtir62

.

§2. ĠġYERĠ DEVRĠNĠN TANIMI VE KOġULLARI

I. Genel Olarak ĠĢyeri Devri Kavramı

Günümüz ekonomik ve ticari koĢulları sonucu iĢyeri devirleri artmıĢ ve Avrupa Birliği normlarına uyum sağlanması, mevzuatımızdaki eksikliğin giderilmesi ihtiyacı belirmiĢtir. Sonuç olarak iĢyeri veya bir bölümünün, hukuki iĢleme dayalı olarak baĢka bir iĢverene devredilmesi halinde, devir tarihinde iĢyerinin ya da bir bölümünün mevcut olan iĢ sözleĢmeleri ile birlikte, bütün hak ve borçlarla devralana

60

UġAN, s.35; ÖZKARACA, s.19; SÜMER, Ankara 2018, s.24; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.50; ALPER/ KILKIġ, s.16; KORKMAZ/ ALP, s.97; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47.

61 R.G., 07.11.2012, 28460.

62 SÜMER, Ankara 2018, s.24; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.48; KORMAZ/ ALP, s.97; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.50.

(29)

geçeceğini öngören ĠĢ Kanunu‟nun 6. maddesi, Avrupa Birliği'nin 2001/23 sayılı Direktifi esas alınarak kanunlaĢmıĢ ve mevzuatımızdaki boĢluk giderilmiĢtir.

ĠĢ Kanunu‟na göre iĢyeri devri, iĢyeri veya iĢyerinin bir bölümünün hukukî bir iĢleme dayalı olarak baĢka birine devredilmesidir. (ĠĢ K.m.6/1) Hükümde ifade edilen hukuki iĢlemi, her türlü hukuki iĢlem olarak anlamak gerekmektedir63

. Öğretide kanuni düzenlemenin anlam ve kapsam bakımından yetersiz olduğu da belirtilmektedir64. Devir tarihinde iĢyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iĢ sözleĢmeleri de bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

1475 sayılı ĠĢ Kanunu döneminde 14 ve 53 gibi bazı maddelerde iĢyeri devrinden söz edilmekte fakat iĢyerinin devrini düzenleyen genel bir hüküm bulunmamaktaydı. ĠĢyerinin devri ve sonuçları hakkındaki boĢluk, ĠĢ Kanunu‟nun temel esasları dikkate alınarak doktrin ve yargı kararlarıyla doldurulmaya çalıĢılmaktaydı. Avrupa Birliğinin 2001/23 sayılı Direktifi dikkate alınarak düzenlenen kanunun 6.maddesinde iĢyeri devri temel unsurları ile düzenlenmiĢtir.

ĠĢ Kanunu‟nun 6.maddesinin gerekçesinde de bahsedilen 12 Mart 2001 tarihli ve 2001/23 sayılı ĠĢyeri veya ĠĢletmelerin Tamamının veya Bir Bölümünün Devri Halinde ĠĢçi Alacaklarının Korunmasına ĠliĢkin Üye Ülke Mevzuatlarının YakınlaĢtırılması Hakkında Direktifte iĢyeri devri, bir iĢletmenin veya iĢyerinin veya bunların bir bölümünün ekonomik ve teknik amaçlarını gerçekleĢtirmek üzere, organize edilmiĢ kaynakları ile birlikte kimliği korunarak bir baĢka iĢverene devri olarak tanımlanmıĢtır.

Direktife göre, iĢyeri devrinden söz edebilmek için mal veya hizmet üretmek için örgütlenen ekonomik varlığın bütünlüğünü ve kimliğini muhafaza ederek tamamı ya da bir bölümünün devri gerekmektedir. ĠĢyeri veya iĢyerinin bir bölümünün devrinin söz konusu olması için, mevcut unsurların aynı veya benzer bir teknik amaç için kullanılması gereği öğretide de belirtilmektedir65

.

ĠĢ Kanunu‟nun iĢyeri devrine iliĢkin 6.maddesinde iĢyeri veya iĢyerinin bir bölümünün hukukî bir iĢleme dayalı olarak baĢka birine devredildiğinde, devir

63 KORKMAZ/ ALP, s.92; MOLLAMAHMUTOĞLU/ ASTARLI/ BAYSAL, s.55; NARMANLIOĞLU, s.149-150; BAġBUĞ/ BODUR, s.105; ÖZKARACA, s.42-43.

64 NARMANLIOĞLU, s.149.

(30)

tarihinde iĢyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iĢ sözleĢmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçeceği düzenleme bulmuĢtur.

ĠĢyerinin ya da bir bölümünün devrine iliĢkin hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuĢ olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan iĢveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden iĢverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır66

. Öğretide ĠĢ Kanunu‟nda belirlenen iki yıllık sürenin nispi süre olduğu ve iĢçinin faydasına olacak Ģekilde artırılmasının mümkün olduğu görüĢü de vardır67

. Gerçekten de iĢ hukukunun temel amacının iĢ sözleĢmesinin zayıf tarafı olan iĢçiyi korumak68 olduğu düĢünüldüğünde iĢçi lehine sürenin uzatılması mümkün olmalıdır.

Tüzel kiĢiliğin birleĢme veya katılma ya da türünün değiĢmesiyle sona erme hallerinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmayacaktır. (ĠĢ K.m.6/4) Türk Ticaret Kanunu‟nda iĢyeri devri hallerine iliĢkin olarak farklı hükümler vardır69.

66 SÜZEK, Ġstanbul 2017, s.205; KORKMAZ/ ALP, s.92; KARACAN, s.27; SÜMER, Ankara 2018, s.26; TUNÇER, s.24.

67 ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.123.

68 TUNÇER, s.12; ANDAÇ, s.15; ALPER/ KILKIġ, s.4; SÜMER, Ankara 2018, s.6; KARACAN, s.13; DEMĠRCĠOĞLU/ CENTEL, s.47; EYRENCĠ/ TAġKENT/ ULUCAN, s.3; KORKMAZ/ ALP, s.31; NARMANLIOĞLU, s.7.

69

ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.126; “Alt Komisyonda, Tasarının 178'inci maddesinin görüĢmelerinde, 22 Mayıs 2003 tarihli ve 4857 sayılı ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesinin varlığı karĢısında, bu maddeye gerek olmadığı, bu maddenin gerekli olduğu sonucuna varılması durumunda iki madde arasında çeliĢki veya kesiĢme noktaları bulunup bulunmadığı sorunları tartıĢılmıĢtır. Yapılan müzakereler sonucunda, aĢağıdaki hususlar tespit edilmiĢtir: 1. ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesi genel bir hüküm olup iĢ yerinin tam ve kısmî tüm devir hallerinde uygulanır, bu madde, birlikte sorumluluk halleri hariç tüzel kiĢilerin, bu arada ticaret Ģirketlerinin birleĢme, katılma veya türünün sona ermesi hallerinde uygulanmaz. Hüküm uyarınca devredilen, tam bölünen veya türü değiĢtirilen Ģirketin kollektif veya komandit Ģirket olması halinde, Kollektif ve komandite ortaklar iĢçilerin alacaklarının ödenmesinden madde çerçevesinde devrolunan Ģirketle birlikte müteselsilen sorumlu olacaklardır. 2.Tasarının 178'inci maddesi ise sadece bölünme, birleĢme (Tasarı m. 158, f.4) ve tür değiĢtirme (Tasarı m. 191) hallerinde uygulanan -ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesine nazaran- özel bir hükümdür. Bu maddenin ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesine üstün tarafı iĢçinin lehine olarak müteselsil sorumluluğu kabul etmiĢ olmasıdır. Ancak birleĢme ve tam bölünmede devrolunan Ģirketlerin infisah etmeleri sebebiyle eski iĢveren bulunmadığı için 191'inci maddeden açıkça anlaĢıldığı üzere bu sorumluluğu birleĢmede, tam

(31)

Sırf iĢyerinin veya iĢyerinin bir bölümünün devrinden dolayı devreden veya devralan iĢveren iĢ sözleĢmesini feshedemeyeceği gibi, devir iĢçinin haklı fesih nedeni de olamaz. Fakat ekonomik ve teknolojik sebepler ya da iĢ organizasyonunun gerekli kıldığı hallerde devreden veya devralan iĢveren iĢ sözleĢmesini feshetme hakkı ise saklıdır. (ĠĢ K.m.6/5) ĠĢyeri devrinden söz edebilmek için iĢyerinin veya bir bölümünün tüm unsurlarının devri gerekmektedir. Zira iĢgücü devrini kapsamayan bir devri, iĢyeri devri olarak nitelendirilemez. ĠĢyerinin ve iĢyerinin bir bölümünün devrinde teknik amacı gerçekleĢtirmek üzere kimliğin korunarak devri70 gereği de dikkate alındığında, kimliğin korunması ve teknik amacın gerçekleĢtirilmesinde iĢ gücünün devri önemlidir.

ĠĢverenin ölümü, iflası, iĢyerinin kamulaĢtırılması veya özelleĢtirilmesi, ticaret Ģirketlerin birleĢmesi, bölünmesi, tür değiĢtirmesi gibi tüm hukuki iĢlemlerde esas olarak iĢyerinin devri yani iĢverenin değiĢmesi söz konusu olmaktadır71. Fakat iĢyerinin iflas durumunda malvarlığının tasfiyesiyle iĢyerinin veya iĢyerinin bir

bölünmede ve tür değiĢtirmede Ģahıs Ģirketleri bakımından “ortakların kiĢisel sorumlulukları” çerçevesinde kabul etmiĢtir. Kısmî bölünmede ise eski ve yeni iĢverenler iĢçilerin alacakları için müteselsilen sorumlu olacaklardır. Böylece tasarı iĢçi alacaklarının teminat altına alınması yönünden ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesinden daha iyi ve toplumsal yönü güçlü bir düzenleme getirmiĢtir. 3.Diğer yandan 178'inci madde, iĢçiye itiraz hakkı tanıdığı, aksi kararlaĢtırılmadıkça veya hâlin gereğinden anlaĢılmadıkça iĢverenin iĢ sözleĢmesinden doğan alacaklarını baĢkasına devretmesine izin vermediği, alacaklarının teminat altına alınmasını isteyebilmek hakkını iĢçiye tanıdığı için ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesinden daha iyidir ve amaca daha uygundur. 4.Aynı yargıyı maddenin altıncı fıkrası da desteklemektedir. Bu gerekçelerle Alt Komisyonumuz 178'inci maddenin, ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesi karĢısında özel hüküm olarak korunmasında, düzenlediği alanlarda uygulanmasında, gereğinde ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesinden boĢlukların doldurulmasında istifade edilmesinde yarar görmüĢ, hatta bu yolda zorunluluk bulunduğu sonucuna varmıĢtır. Alt Komisyonumuz, iki madde arasında ĠĢ Kanununun 6'ncı maddesinin dördüncü fıkrası yönünden bile çeliĢki bulunmadığı görüĢündedir. Aksi sonuca varılması halinde bu fıkra düzenlenecek olan Türk Ticaret Kanununun Uygulanması ve Yürürlüğü Hakkında Kanun ile kaldırılabilir.”, DĠNÇ, Mutlu, Yeni Türk Ticaret Kanunu, Libra Mevzuat Dizisi, Ankara 2011, s.281.

70 NARMANLIOĞLU, s.7; ÖZKARACA, s.22; KORKMAZ/ ALP, s.91. 71 ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.121.

(32)

bölümünün baĢkasına devri halinde ise iĢyeri devri hükümleri uygulanmayacaktır. (ĠĢ K.m.6/6)

Kanuni düzenlemede Avrupa Birliği müktesebatına uyum sağlamak için iki ayrıntıya yer verilmiĢtir. Birincisi devir halinde doğmuĢ veya devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan birlikte sorumluluğu, ikincisi ise devir halinde iĢ sözleĢmesinin fesih açısından nasıl etkileneceğidir.

ĠĢyeri devri, ekonomik, iktisadi ve teknik amacını gerçekleĢtirmek için kurulmuĢ iĢyerinin iĢgücü ile birlikte, ekonomik bütünlüğü korunarak tüm hak ve borçlarıyla hukuki bir iĢlemle baĢka bir iĢverene devri ve devralan iĢveren yönetiminde iĢyerinin faaliyete devam etmesi olarak tanımlanabilir. Devir kapsamına maddi ve maddi olmayan tüm unsurlar ve iĢgücü dâhildir.

ĠĢyerinin veya bir bölümünün devri halinde iĢveren tarafı değiĢmekte, iĢ sözleĢmesi mevcut bütün hak ve borçlarıyla yeni iĢverene geçmektedir. Devir anından önce doğmuĢ veya devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan birlikte sorumludur. Fakat devreden iĢverenin sorumluluğu iki yıl ile sınırlıdır. ĠĢ Kanunu‟nun 6. madde düzenlemesine kadar mevzuatımızda iĢyerinin devri halinde bireysel iĢ iliĢkilerinin devamlılığını düzenleyen bir hüküm bulunmamaktaydı. Türk Borçlar Kanunu 202 ve 203. madde kapsamında iĢyerinin devralınmasında, devralan iĢverenin iĢ sözleĢmesine taraf olacağına dair bir hüküm bulunmaması da mevcut iĢ sözleĢmeleri ile çalıĢan iĢçiler açısından iĢ güvencesi sağlamamaktaydı.

ĠĢ Kanunu‟nun 6. maddesinde iĢyeri devrinin hukuki iĢlemlere bağlı olarak gerçekleĢebileceği düzenlenmiĢtir. Örneğin satıĢ, trampa, bağıĢlama, kiralama, ĢirketleĢtirme vb. gibi iĢlemlerle iĢyeri veya iĢyerinin bir bölümü devredilebilir. ĠĢverenin ölümü ile iĢyerinin mirasçılara devrinin ise mümkün olmadığı maddenin gerekçesinde72

belirtilmiĢtir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu‟nun73 599/1. maddesi

72

“…uygulamada hangi durumların devir ve intikal kavramına girdiğinin saptanması önem taĢımaktadır. Maddenin uygulanabilmesi için, iĢyeri faal (iĢler) iken ve sigortalılar ile birlikte devir ve intikal olgusunun gerçekleĢmesi zorunludur. ĠĢyerinin iĢler durumda iken satılması, kiraya verilmesi, hibe edilmesi, “devir” olarak, iĢverenin ölümü üzerine iĢyerinin iĢler durumda iken mirasçılara geçmesi, Ģirketin tür değiĢtirmiĢ olması da “intikal” olarak nitelendirilmelidir.”, Y10HD, 16.06.2016, 14808/10060,

(33)

düzenlemesine göre mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereği kazanırlar. Bu durum iĢyeri devri kurumuna benzemekle birlikte ölen iĢveren ile mirasçıların birlikte sorumluluğu mümkün olmadığından sonuçları açısından farklılıklar mavcuttur.

ĠĢverenin ölmesiyle miras kül halinde mirasçılar tarafından kazanılacaktır74 . Mirasa dâhil olan tüm hak ve borçlar da külli halefiyet nedeniyle baĢkaca bir hukuki iĢleme gerek olmaksızın mirasçılara geçer. ĠĢverenin iĢyerinde mevcut iĢ sözleĢmeleri de kendiliğinden yeni iĢverene geçecektir75

.

Mevzuatımızda iĢyeri devrine iliĢkin genel ve ayrıntılı düzenleme ĠĢ Kanunu‟nun 6. maddesi olmasına rağmen çeĢitli kanunlarda da bu konuda düzenleme ve tanımlamalar bulunmaktadır. ĠĢ Kanunu dıĢındaki mevzuatta bulunan hükümlerin iĢyeri devri kurumunun temel esasları bağlamında ele alınması doğru bir değerlendirme yapılabilmesi açısından faydalı olacaktır.

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Hakkında Kanun‟un 11.maddesinde “sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi veya intikal etmesi halinde, işyerinin nakledildiği, yeni işverenin işi veya işyerini devraldığı tarihi takip eden on gün içinde, işyerinin miras yoluyla intikali halinde ise mirasçıları, ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde, işyeri

https://karararama.yargitay.gov.tr/YargitayBilgiBankasiIstemciWeb/pf/sorgula.xhtml, E.T.: 08.05.2019; ĠĢ Kanununun 6.madde gerekçesi, “Madde, gerçek kiĢi iĢverenin ölümüyle iĢyerinin miras hükümlerine göre mirasçılarına geçmesi ve buna göre sonuçlarını doğurması dıĢında “hukukî bir iĢleme dayalı olarak” iĢyerinin ve bir bölümünün baĢka iĢverene geçtiği bütün halleri kapsar niteliktedir.”

73 R.G., 08.12.2001, 24607. 74

Türk Medeni Kanun‟u, 599.maddesi “Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, mirasbırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taĢınır ve taĢınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve mirasbırakanın borçlarından kiĢisel olarak sorumlu olurlar. AtanmıĢ mirasçılar da mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmıĢ mirasçılara düĢen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler.”

75 SÜMER, Ankara 2018, s.26; ÇELĠK/ CANĠKLĠOĞLU/ CANBOLAT, s.122; NARMANLIOĞLU, s.151.

(34)

bildirgesini vermekle yükümlüdür” denilmiĢ, 89.maddesinde ise sigortalının çalıĢtırıldığı iĢyeri aktif veya pasifi ile birlikte devralınır veya intikal ederse ya da baĢka bir iĢyerine katılır veya birleĢirse eski iĢverenin prim ile gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluĢan borçlarından, aynı zamanda yeni iĢveren de müĢtereken ve müteselsilen sorumludur ifadesiyle kanunun temel esası çerçevesinde iĢyeri devrinden söz edilmiĢtir. Hüküm özel bir kanunda olması nedeniyle iĢyeri devrinin sonuçlarını sadece kendi özelinden değerlendirmiĢtir. Fakat miras yoluyla intikal ve ticari Ģirketlerinin katılma ve birleĢme kurumları da iĢyeri devri ile aynı sonuçlar kapsamındadır.

Sendikalar ve Toplu ĠĢ SözleĢmesi Kanunu‟nun 38. maddesinde, iĢletme toplu iĢ sözleĢmesi kapsamında olan ya da toplu iĢ sözleĢmesi bulunan bir iĢyeri veya iĢyerinin bir bölümünün devrinde, devralan iĢverenin aynı iĢkoluna giren iĢyeri veya iĢyerlerinde yürürlükte bir toplu iĢ sözleĢmesi var ise; devralınan iĢyeri veya iĢyerlerinde uygulanan toplu iĢ sözleĢmesinden doğan hak ve borçlar, iĢ sözleĢmesi hükmü olarak devam eder. Devralan iĢverenin iĢyeri ya da iĢyerlerinde uygulanan bir toplu iĢ sözleĢmesi yok ise; devralınan iĢyerinde yürürlükteki toplu iĢ sözleĢmesinden doğan hak ve borçlar, yeni bir toplu iĢ sözleĢmesi yapılıncaya kadar toplu iĢ sözleĢmesi hükmü olarak devam eder. Toplu iĢ sözleĢmesi bulunmayan bir iĢyerinin iĢletme toplu iĢ sözleĢmesi tarafı olan bir iĢverence devralınması durumunda iĢyeri, iĢletme toplu iĢ sözleĢmesi kapsamına gireceği hükmü ile iĢyeri devrinden söz edilmiĢtir. Sendikalar ve Toplu ĠĢ SözleĢmesi Kanunu hükmü ile toplu iĢ sözleĢmeleri bakımından iĢyeri devri kurumu ayrıntılı bir Ģekilde düzenlenmiĢ ve iĢ hukukunun temel amaçlarından biri olan iĢ sözleĢmesinin zayıf tarafı olan iĢçinin korunması ilkesi de önemli bir etken olmuĢtur.

Türk Borçlar Kanunu‟nun 202. maddesinde “bir malvarlığını veya bir işletmeyi aktif ve pasifleri ile birlikte devralan, alacaklılara karşı malvarlığındaki veya işletmedeki borçlardan sorumlu olur, iki yıl süreyle önceki borçlu da devralanla birlikte müteselsil borçlu olarak sorumlu kalır”; 203. maddesinde “bir işletme, başka bir işletme ile aktif ve pasiflerin karşılıklı olarak devralınması ya da birinin diğerine katılması yoluyla birleştirilirse, her iki işletmenin alacaklıları, bir malvarlığının devralınmasından doğan haklara sahip olup, bütün alacaklarını yeni

Referanslar

Benzer Belgeler

üniteye ait Milyoner oyunlarını oynamak için QR kodu okut veya Pdf ye tıkla... üniteye ait Milyoner oyunlarını oynamak için QR kodu okut veya Pdf

Bu çalışma kapsamında sağlık hizmetlerine erişim “bireylerin ihtiyaç duyabileceği sağlık hizmetlerine istediği zamanda, istediği yerde ve tatmin edici kalite

"Z" işareti verilen harften önceki harfi, "[" işareti ise verilen harften sonraki harfi göstermektedir.. Çalışmayı doğru şekilde tamamlayabilmen için

Elbette ki taraflar olayın özelliğine göre boşanmaya neden olan olaylar nedeniyle velayeti boşanmadan sonra birlikte kullanabilecek durumda değilseler ve ya boşanmadan

Yukarıda da belirtildii gibi bu durum yalnızca Türkiye’nin üyeliini deil aynı zamanda Türkiye’nin var olan olumsuz imajını da daha olumsuz bir ekilde

Lakin Osmanlı toplumunda bireyler daha hayattayken mülkiyetinde olan mal ve eşyalar üzerinde nefy-i mülk gibi kapsamlı tasarrufları gerçekleştirebildikleri ve bunun yasağa

Sağ böbrek inflamatuvar yanıt skorları açısından kontrol grubuna kıyasla diğer grupların hepsinde inflamatuvar yanıtın istatistiksel olarak anlamlı bir

 Araştırmaya katılan sınıf öğretmenlerinin mesleki kıdemleri değişkenine göre 60-72 aylık çocukların ilkokulda öğretim sürecine ilişkin genel