• Sonuç bulunamadı

Konya ili, Seydişehir ilçesi, Gökhüyük, Gölyüzü ve Susuz köyleri topraklarının detaylı toprak etütleri ve farklı yöntemlerle arazi değerlendirmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Konya ili, Seydişehir ilçesi, Gökhüyük, Gölyüzü ve Susuz köyleri topraklarının detaylı toprak etütleri ve farklı yöntemlerle arazi değerlendirmesi"

Copied!
101
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

KONYA ĠLĠ , SEYDĠġEHĠR ĠLÇESĠ,

GÖKHÜYÜK, GÖLYÜZÜ VE SUSUZ KÖYLERĠ TOPRAKLARININ DETAYLI TOPRAK ETÜTLERĠ VE FARKLI YÖNTEMLERLE ARAZĠ

DEĞERLENDĠRMESĠ Özlem ÜNAL

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Anabilim Dalı

Haziran-2013 KONYA Her Hakkı Saklıdır

(2)
(3)

TEZ BĠLDĠRĠMĠ

Bu tezdeki bütün bilgilerin etik davranıĢ ve akademik kurallar çerçevesinde elde edildiğini ve tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalıĢmada bana ait olmayan her türlü ifade ve bilginin kaynağına eksiksiz atıf yapıldığını bildiririm.

DECLARATION PAGE

I hereby declare that all information in this document has been obtained and presented in accordance with academic rules and ethical conduct. I also declare that, as required by these rules and conduct, I have fully cited and referenced all material and results that are not original to this work.

Özlem ÜNAL Tarih:

(4)

iv

ÖZET

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

KONYA ĠLĠ, SEYDĠġEHĠR ĠLÇESĠ, GÖKHÜYÜK, GÖLYÜZÜ VE SUSUZ KÖYLERĠ TOPRAKLARININ DETAYLI TOPRAK ETÜTLERĠ VE FARKLI

YÖNTEMLERLE ARAZĠ DEĞERLENDĠRMESĠ

Özlem ÜNAL

Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Anabilim Dalı DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. H.Hüseyin ÖZAYTEKĠN

2013, 111 Sayfa Jüri

Prof. Dr. Refik UYANÖZ

Yrd. Doç. Dr. H.Hüseyin ÖZAYTEKĠN Yrd. Doç. Dr. Bilal ACAR

Bu çalıĢmada Konya Ġli, SeydiĢehir Ġlçesi, Gökhüyük, Gölyüzü ve Susuz Köyleri Topraklarının Detaylı Toprak Etütleri ve Farklı Yöntemlerle Arazi Değerlendirmesi yapılmıĢtır. ÇalıĢma alanı olarak Konya iline yaklaĢık 95 km SeydiĢehir Ġlçesine yaklaĢık 12-13 km mesafedeki Gökhüyük, Gölyüzü ve Susuz Köyleri seçilmiĢtir. ÇalıĢma alanı yaklaĢık 3.045 hektardır. Toprak etüt ve haritalama metodolojisine uygun olarak ön büro, arazi, laboratuvar ve ikinci büro çalıĢmaları yapılmıĢtır. ÇalıĢmada altlık kartografik materyal olarak 1/25000 ölçekli topoğrafik haritalar, renkli hava fotoğrafları kullanılmıĢ ve sonuç haritaları üretilmiĢtir.

Açılan toprak profillerinden alınan örneklerde yapılan analizler ve morfolojik, kartoğrafik iĢlemler ile iki adet toprak serisi tanımlanmıĢtır. Bu toprak serilerine ait fazlar belirlenmiĢ ve Arazi Kullanım Kabiliyeti, Storie Endeks ve Sys Verheye yöntemlerine göre arazi değerlendirilmesi yapılmıĢ ve bunlara göre toprak haritaları oluĢturulmuĢtur.

ÇalıĢılan alanda, yapılabilirlik ve ekonomik faktörler dikkate alındığında kullanılan arazi değerlendirme modelleri arasında en uygun model olarak Storie Endeks bulunmuĢtur.

(5)

v

ABSTRACT

MS THESIS

DETAILED SOIL SURVEY AND LAND EVALUATION BY USING DIFFERENT METHODS OF GÖKHÜYÜK, GÖLYÜZÜ AND SUSUZ

VILLAGES SOILS OF SEYDĠġEHIR, KONYA

Özlem ÜNAL

THE GRADUATE SCHOOL OF NATURAL AND APPLIED SCIENCE OF SELÇUK UNIVERSITY

DEPARTMENT OF SOIL SCIENCE AND PLANT NUTRITION Advisor: Assoc. Prof. Dr. H. Hüseyin ÖZAYTEKĠN

2013, 111 Pages Jury

Prof. Dr. Refik UYANÖZ

Assoc. Prof. Dr. H. Hüseyin ÖZAYTEKĠN Assist. Prof. Dr. Bilal ACAR

In this study, detailed soil Survey and land evaluations by using different methods of Gökhüyük, Gölyüzü and Susuz villages of SeydiĢehir were realized in Konya city. Gökhüyük, Gölyüzü and Susuz villages which were 12-13 km far away from SeydiĢehir province and approximately 95 km from Konya were chosen as a study field. Study surface area is approximately 3.045 ha.

Pre-office, field, laboratory and second-office studies were done with respect to soil survey and mapping methodologies. 1/25000 scale topographic maps, color aerial photos were used as a base cartographical materials to product final maps in the study.

Two of soil series were defined by using analyzes from the samples taken from soil profiles and morphological and cartographical procedures. Phases of soil series were identified and soil maps were created by the evaluation of fields considering Land Use and capability, Storie Index, and Sys Verheye methods

It was found that the storie index is the most suitable method among the methods evaluated, considering the economic conditions and practicability.

(6)

vi

TEġEKKÜR

Bu tezin yürütülmesinde her türlü yardımı ve desteği esirgemeyen değerli hocam sayın Yrd. Doç. Dr. H.Hüseyin ÖZAYTEKĠN „e, arazi çalıĢmalarında profil açma ve sonda çalıĢmalarında devamlı yardımcı olan Ziraat Mühendisi Hakan BAYRAM‟a, etüt çalıĢmalarında yardımcı olan Ziraat Mühendisi Selim ÜLGEN‟e, laboratuar çalıĢmalarında yardımcı olan Ziraat Mühendisi Seher BAYRAM‟a, haritalama da bilgisini esirgemeyen Harita Mühendisi Yenal KAYIġ‟a, manevi değerlerinden güç aldığım değerli eĢime ve çocuklarıma, bu çalıĢma S.Ü. Bap Koordinatörlüğü tarafından 13201048 nolu proje ile desteklenmiĢtir. S.Ü. Bap Koordinatörlüğü‟ne ve tezimde bana destek olan ve emeği geçen tüm arkadaĢlarıma teĢekkürlerimi sunarım.

Özlem ÜNAL KONYA-2013

(7)

vii ĠÇĠNDEKĠLER ÖZET ... iv ABSTRACT ... v TEġEKKÜR ... vi SĠMGELER VE KISALTMALAR ... ix 1. GĠRĠġ ... 1 2. ÖNCEKĠ ÇALIġMALAR ... 4 3. MATERYAL VE YÖNTEM ... 13 3.1. Materyal ... 13

3.1.1. ÇalıĢma alanının coğrafik konumu ... 13

3.1.2. ÇalıĢma alanının iklimi ... 15

3.1.3. ÇalıĢma alanının jeolojisi ve jeomorfolojisi ... 16

3.1.4. Kartoğrafik materyaller ... 17

3.1.5. Yazılım ... 17

3.2. Metod ... 18

3.2.1. Toprak etüt haritalama ve iĢlem metodolojisi ... 18

3.2.2. Toprak örneklerinin analize hazırlanması ve laboratuvar analizleri ... 21

3.2.3. Arazi değerlendirme yöntemleri ... 24

4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA ... 27

4.1. ÇalıĢma Alanı Toprakları ... 27

4.2. ÇalıĢma Alanını Topraklarının Morfolojik Özellikleri, Fiziksel ve Kimyasal Analiz Sonuçları ve Karekteristikleri ... 28

4.3. ÇalıĢma Alanı Topraklarının Arazi Değerlendirme Sonuçları ... 49

4.3.1. ÇalıĢma alanının storie endeks sınıfları sonuçları ... 49

(8)

viii

4.3.3. ÇalıĢma alanının sys ve verheye sistemi sınıfları sonuçları ... 53

4.3.4. ÇalıĢma alanının arazi kullanım planlaması ... 55

5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER ... 86 5.1. Sonuçlar ... 86 5.2. Öneriler ... 86 KAYNAKLAR ... 88 EKLER ... 93 ÖZGEÇMĠġ ... 102

(9)

ix

SĠMGELER VE KISALTMALAR

AKK - Arazi kullanım kabiliyet sınıflaması AKP - Arazi kullanım planlaması

OBÜ - Oransal beklenilen ürün değeri FHBE - Fiziksel haritalama birimi endeksi

(10)

1. GĠRĠġ

Doğal kaynaklar, ekonomik kalkınma ve toplumsal kalkınma için öncelikli olarak önem verilmesi ve etkin kullanılması gereken varlıklardır. Bu doğal kaynakların en baĢında toprak gelir ve toprak üretilemeyen bir kaynaktır. Doğal olarak çok uzun zamanlarda çeĢitli olayların kombinasyonu ile meydana gelen toprak artan dünya nüfusu ve buna bağlı besin ihtiyacını karĢılamak için en etkin Ģekilde kullanılması gereken doğal kaynakların baĢında gelmektedir.

Dünya ve Türkiye nüfusu giderek artmakta ve bu da besin ihtiyacını her geçen gün artırmaktadır. Artan nüfus en çok topraklar üzerinde baskı oluĢturmaktadır. Bu aĢamada en önemli doğal kaynaklardan biri olan toprak, sürdürülebilir ve verimli Ģekilde kullanılmalıdır. Nüfus artıĢına rağmen üretim alanları sabit kalmakta hatta yoğun ve bilinçsiz kullanıma bağlı arazi bozulmaları ve verim düĢüklükleri gözlenmektedir.

Türkiye toprak rezervi kalmamıĢ on dokuz ülke arasında yer almaktadır. Ülkemizdeki nüfus artıĢına paralel olarak tarıma açılan alanlar giderek artmıĢ ve 1980 yılında son sınırına ulaĢmıĢtır (Tablo 1), Tarım ve KöyiĢleri Bakanlığı (2001); DĠE (1992).

Tablo 1. Yıllara Göre Türkiye.de Nüfus Hareketleri ve Tarım Arazisi Kullanımı

**Tarım ve KöyiĢleri Bakanlığı (2001); DĠE (1992).

Yıllar Nüfus (milyon) Tarım Arazisi (ha106) KiĢi BaĢına DüĢen Arazi Miktarı(ha) 1950 20.9 16.3 7.8 1960 27.8 25.3 9.1 1970 35.6 27.3 7.6 1980 44.7 28.2 6.3 1990 56.5 27.8 4.9 1995 62.4 26.8 4.3 2000 65.3 26.6 4.1

(11)

Doğal bir kaynak ve tarımın en temel girdisi olan toprakların özelliklerinin bilinmesi ve bu özelliklere uygun arazi kullanım türlerinin seçilip, tarımının yapılması arazi değerlendirme ve potansiyel kullanım açısından büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle toprakların önemli karakteristiklerinin belirlenmesi, dağılım haritalarının oluĢturulması ve sınıflandırılması için “ temel toprak etüt ve haritama” çalıĢmalarına gereksinim duyulmaktadır. (Özcan, 2004)

Bazı araziler belli bir kullanım türünün gereksinimlerini hiç veya çok az karĢılarken diğer bir kullanım türünün tümünü karĢılayabilir. Farklı nitelikteki toprakların en üretken bir Ģekilde kullanılması amaçlandığında çeĢitli kullanım türlerinin gereksinimleri dikkate alınarak bir planlamaya gidilmesi zorunlu olmaktadır (FAO, 1976; Dent and Young, 1981). Bu nedenle çok karmaĢık bir yapıya sahip olan toprakların diğer tüm objelerde olduğu gibi sınıflandırılmaları gerekmektedir.

Zira günümüzde toprakların çeĢitli özelliklerinin belirlenmesi, farklı toprak çeĢitlerinin arazi üzerindeki dağılımlarının saptanması ve nihayet her bir farklı toprak için bitkisel üretim dahil diğer tüm kullanımlar için ideal arazi kullanım biçimlerinin tespit edilmesi iĢlemleri, sürdürülebilir arazi kullanımının uluslar arası kabul gören ilk Ģartıdır (FAO, 1989; Soil Survey Staff, 1999).

Üretim alanlarının üst sınırlarına varılmıĢ olması mevcut üretim alanlarının sürdürülebilir kullanımını gerektirmektedir. Bu aĢamada, mevcut problemlerin tespiti ve çözümü gerekmektedir. Sorunları belirlemek ve gidermek için mevcut toprakların tüm karakteristiklerinin belirlenmesi, üretimin baĢından sonuna uygulanan yönetim teknikleri, toprakların sürdürülebilir ve verimli kullanımına hizmet edebilmelidir.

Temel toprak etütleri, toprakların karakteristiklerine göre sınıflara ayrılarak gruplandırılması ve sınıflanan her bir farklı grubun çeĢitli amaçlarla yorumlanması olarak tanımlanabilmektedir (Smith, 1957; Dinç, 1981). Her farklı grubun, sahip oldukları özelliklere göre kendine özgü kullanım biçimi ve yönetim isteği bulunmaktadır. Bilim adamları topraklar hakkında daha fazla bilgiye sahip oldukça toprağın sahip olduğu karakteristikleri farklı kullanımlar için de yorumlamaya baĢlamıĢlardır. Dolayısıyla modern toprak etüdü tarım dıĢında yol yapımı, arazi

(12)

kullanım planlaması, arazi dereceleme ve vergilendirme, orman yönetimi ve planlaması ve çevreyle ilgili araĢtırmaları kapsayacak Ģekilde olmalıdır.

Ülkemizde toprak ve kaynaklarının korunması ve geliĢtirilmesine ait çalıĢmalar 1960 lı yıllarda Topraksu Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmüĢ, bulgular 1:100.000 ölçekli Ġl Envanter Raporları ve 1:200.000 ölçekli Havza Raporları Ģeklinde 1970 li yıllarda yayınlanmaya baĢlanmıĢsa da hem tüm ülke bazında sonuçlandırılamamıĢ, hem de geçen yıllar içerisinde güncelliğini yitirmiĢtir. Geçen 30 yıllık sürede o dönemde uygulanan sınıflandırma sisteminin yetersizlikleri nedeniyle yeni sınıflandırma sistemleri geliĢtirilmiĢ, uzaktan algılama, coğrafi bilgi sistemi ve modelleme gibi çabuk ve doğru sonuç veren uygulamalar baĢlatılmıĢ, arazilerin kullanım durumları da büyük ölçüde değiĢmiĢtir.

ÇalıĢma alanına ait yarı detaylı ve küçük ölçekli toprak haritaları daha önceden yapılmıĢ olmasına rağmen, bu haritaların bazı detaylardan yoksun olmaları ve küçük ölçekleri nedeniyle kullanımlarında bazı sorunlar yaĢanmaktadır. Birçok amaca yönelik hizmet edecek ve diğer çalıĢmalara altlık olabilecek nitelikte detaylı toprak etüt çalıĢmalarına ihtiyaç bulunmaktadır. Bu yalnızca çalıĢma alanı için değil tüm ülke için geçerli bir saptamadır.

Bu çalıĢmamızda Toprak etüt ve haritalama metodolojisine uygun olarak ön

büro, arazi, laboratuvar ve ikinci büro çalıĢmaları yapılmıĢtır. ÇalıĢmada altlık kartoğrafik materyal olarak 1/25000 ölçekli topografik haritalar 1/10000 ölçekli renkli hava fotoğrafları yardımıyla iĢlenmiĢ ve haritaların üretilmesinde kullanılmıĢtır.

Açılan toprak profillerinden alınan örneklerde yapılan analizler ve morfolojik, kartoğrafik iĢlemler ile 2 adet toprak serisi tanımlanmıĢtır. Bu toprak serilerine ait fazlar belirlenmiĢ ve toprak haritası oluĢturulmuĢtur. Ayrıca temel toprak haritası farklı arazi değerlendirme yöntemleriyle derecelendirilerek derecelendirme haritaları oluĢturulmuĢtur.

(13)

2. ÖNCEKĠ ÇALIġMALAR

Toprak, toprak etüt ve haritalama, arazi değerlendirme ve toprak genesisi konusunda geçmiĢte çok fazla çalıĢmalar yapılmıĢtır, bu çalıĢmalar M.Ö 384‟lü yıllara kadar dayanır. Yunan filozofu Aristo (384-322 MÖ) toprakları bitki besin elementleriyle iliĢkilendirmeye çalıĢmıĢtır. Pedolojinin kurucusu olarak da düĢünülen Eugene Hilgard (1833-1916), toprakların Ģekillenmesinde ve çeĢitlenmesinde iklim, bitki örtüsü ve kaya materyalleri arasındaki iliĢkileri araĢtırmıĢtır.

Ġlk kez Dokuçayev ve sonraları Hilgard belli bir ana materyalden farklı çevre koĢulları altında, özellikle değiĢik iklim ve vejetasyon etkisi ile farklı toprakların oluĢtuklarını ortaya koymuĢlardır. Bu oluĢumun iklim, yaĢayan organizmalar, ana materyal, zaman ve rölyefin bir fonksiyonu sonucu oluĢtuğunu belirtmiĢtir. Rusya tarım ve ormancılık okulu bilimsel anlamda ilk toprak sınıflamasını yapmıĢtır. Sınıflamada ve harita oluĢturulmasında ilk kez hava fotoğrafları kullanılmıĢ ve horizon tanımlaması yapılarak A, B, C horizonları tanımlanmıĢtır. Rusya okulunun bir üyesi olan Glinka, Rusya.da geliĢtirilen sınıflama ilgili metotların 1914 yılında Almanya.da basımı sağlamıĢtır (Akalan, 1969; Buol ve ark.) 1973).

Jenny 1941 yılında s = (c, o, r, p, t, ...) (s: toprak, c: iklim, o:organizmalar, r: topoğrafya ve rölyef, p: ana materyal, t: zaman) eĢitliğini geliĢtirmiĢtir (Jenny, 1941). Toprak yapan olaylar Simonsen (1959) tarafından; toprakta birikme olayları (organik madde birikmesi, yeni sedimantasyon), toprak ana maddelerinin transformasyonu, toprakta yer değiĢimler, horizonlaĢmaya engel olan olaylar (kil yıkanması), topraktan olan kayıplar (yıkanma, erozyon, vs) olarak açıklanmıĢtır.

Topraklar, yerinde değiĢime uğramıĢ veya insanlar tarafından yüzeyde oluĢturulmuĢ, yaĢayan organizmaları da içeren ve bitkilere destek olan veya olabilen yeryüzündeki doğal varlıkların koleksiyonu Ģeklinde tanımlanmıĢtır. Bu tanımlamanın diğerlerinden en önemli ayrımı, fark edilebilir tüm genetik toprak horizonları olsun veya olmasın, toprakları karasal bitkilerin büyüdüğü doğal bir ortam olarak gözetilmesidir (Soil Survey Staff, 1999).

(14)

Topraklar dünyayı çevreleyen dört küresel kabuğun (sferin), (atmosfer, hidrosfer, biyosfer ve litosfer) birbirine giriĢim yaptığı yerlerde oluĢabilen doğal varlıklardır. Dört sferin birbiri içerisine giriĢimi sonucu oluĢan bu yeni sfere toprak sferi veya pedosfer denilmektedir (Fitzpatrich, 1974; Dinç ve a., 1987; Brady,1996).

Topraklar genel olarak organik ve inorganik ana materyallerden meydana gelirler. Ġnorganik ana materyaller; sert kayalar, sertleĢmiĢ çökelti materyalleri ve taĢınmıĢ materyallerden oluĢmaktadır. Bunlardan taĢınmıĢ olan ana materyallere allokton, diğerlerine ise otokton adı verilmektedir (Akalan, 1983).

Toprakların sınıflandırılması ve haritalanması giriĢ bölümünde de açıklandığı üzere verimli ve sürdürülebilir kullanımları açısından önemlidir. Bu amaçla sınıflandırma ve haritalama, arazi değerlendirme üzerine birçok çalıĢma yapılmıĢtır.

Dört bin yıl önce Çinliler toprakları üretkenliklerine göre sınıflandırmıĢ ve bu oluĢturulan sınıflara göre topraklardan vergi almıĢlardır (Ping-Hua Lee, 1921; Finkl, 1982).

Bazı ülkeler (Rusya, Almanya, Fransa, Avustralya, Güney Afrika ve Yeni Zellanda) kendi toprak sınıflandırma sistemlerini geliĢtirmiĢ olmakla birlikte birçok ülke Eski Amerikan Toprak Sınıflandırma Sistemi (Baldwin ve ark., 1938) veya modern sınıflandırma sistemlerinden biri olan Toprak Taksonomisi (Soil Survey Staff, 1999) gibi uluslararası sınıflandırma sistemlerini kullanmaktadırlar.

Ülkemizde de halen kullanılmakta olan uluslararası toprak sınıflandırma sistemlerinden birisi olan Eski Amerikan Sınıflandırma Sistemi 6 kategorili (Ordo, Alt Ordo, Büyük Toprak Grubu, Familya, Seri ve Tip) olup bu kategorilerden 7 Familya, Seri ve Tip tam anlamıyla uygulanamamıĢtır, bunun üzerine sürekli geliĢtirme çalıĢmaları sürdürülmüĢtür. (Baldwin, 1938)

Eski Amerikan Sınıflandırma Sisteminin geliĢtirilmesi çalıĢmalarına II. Dünya SavaĢından sonra tekrar yoğunlaĢılmıĢ ve ilk kez 1960 yılında Amerika‟da (Wisconsin) yapılan Toprak Bilimi Kongresinde baĢlatılan çalıĢmalar büyük toplantı sonrasında, 7. YaklaĢım (7th Approximation) toprak sınıflama sistemi olarak açıklanmıĢtır. Bu sistem

(15)

daha sonraları yeni katkı ve düzenlemelerle geniĢletilmiĢ ve "Toprak Taksonomisi" adı ile 1975 yılında yayınlanmıĢtır. (Boul, 1973).

Doğal sınıflandırma sistemlerini sadece toprak genesisine dayandırmak hatalara yol açmıĢ ve açmaktadır (1938 Amerikan Sınıflandırma Sistemi). Bu nedenle modern sınıflandırmada; toprakların ölçülebilen ve/veya gözlenebilen özellikleri ve morfolojileri sınıflamada ayırıcı karakteristikler olarak kullanılmaya baĢlanılmıĢtır (Soil Survey Staff, 1975; FAO/UNESCO, 1974). Toprakların karakteristiklerine göre sınıflara ayrılarak gruplandırılması ve çeĢitli amaçlar için yorumlanması toprak etüt ve haritalama çalıĢmaları ile yapılmaktadır (Dinç ve ġenol, 1998).

FAO ile UNESCO 1961 yılında Dudal baĢkanlığında bir grup oluĢturarak küçük ölçekli Dünya toprak haritasının düzenlenmesi çalıĢmalarını baĢlatmıĢlardır.

Birçok ülke pedologlarının görüĢleri alınarak sürdürülen çalıĢmalar, 1974 yılında yeni toprak sınıflandırma sistemi Ģeklinde tamamlanmıĢtır. FAO/UNESCO sınıflandırma sistemi olarak tanıtılan sistem, iki kategorili olup Toprak Taksonomisi‟nin büyük gruplarına karĢılık gelmektedir. Alt kategoriler, özel horizonları ile görünümlerin karıĢımından oluĢturulmuĢtur (Anonim,1974).

Türkiye‟de toprak sınıflandırma ile ilgili ilk çalıĢmalar K. Ömer Çağlar tarafından yapılmıĢ ve toprakların morfolojik özellikleri dikkate alınarak oluĢturulan Türkiye Toprak Haritasında 11 farklı toprak grubu yer almıĢtır (Dinç ve ark., 1987). Daha sonra Çağlar ve a. (1951), EskiĢehir ve Alpu ovalarının topraklarını sınıflandırarak haritalamıĢlardır. Çağlar (1958), Türkiye topraklarını belli baĢlı iklim bölgelerine ayırarak incelemiĢ ve bunları Karadeniz Podzolik Kızıl Toprakları, Kuzey Orman ve Esmer Orman Toprakları, Kahverengi Orman Toprakları, Kestane Rengi Topraklar, Kızıl Topraklar, Akdeniz Kızıl Toprakları, Alüviyaller, Esmer Step Toprakları, Esmer Kırmızı Topraklar ve Çorak Topraklar Ģeklinde sınıflandırmıĢtır.

Oakes (1958), 1952-1954 yılları arasında yaptığı arazi çalıĢmaları sonucunda 1938 Amerikan Toprak Sınıflandırma Sistemi‟ndeki büyük toprak gruplarının yanı sıra eğim, taĢlılık, drenaj ve tuzluluk gibi toprak fazlarını da esas alarak 1:800.000 ölçekli Türkiye Umumi Toprak Haritası‟nı hazırlamıĢtır.

(16)

Topraksu Genel Müdürlüğü tarafından 1966-1971 yılları arasında Türkiye GeliĢtirilmiĢ Toprak Haritası Etütleri çalıĢması ile tüm ülke toprakları 1/25.000 ölçekli topoğrafik haritalar kullanılarak istikĢafi düzeyde incelenerek haritalanmıĢtır. Bu çalıĢmada haritalama ünitesi olarak 1938 Amerikan Sınıflama Sisteminin büyük grupları ile arazi gözlemleriyle saptanan bunların önemli fazları derinlik, eğim, taĢlılık, aĢınım derecesi ve benzer özellikler haritalara iĢlenmiĢtir. Elde edilen veriler değerlendirilerek her bir il için 1/100.000 ölçekli Toprak Kaynağı Envanter Haritası ve Raporu, ayrıca ülkemizde mevcut 26 Büyük Su Toplama Havzası için 1/200.000 ölçekli Havza Toprak Haritası ve Raporu Ģeklinde yayınlanmıĢtır. Bu çalıĢma yarı detaylı olduğundan 1/25.000 ölçeğin imkân tanıdığı bütün ayrıntılara inilememiĢtir.

Ülke topraklarının ilk kez orjinal arazi etütleri ile geniĢ anlamda incelenerek haritalandığı çalıĢmada aynı zamanda toprakların önemli sorunları ve bunların dağılım alanları da ortaya konmuĢtur. Bu çalıĢma halen Türkiye toprakları, sorunları ve kullanımları hakkında yapılan çalıĢmalara kaynaklık etmektedir.

Toprak su çalıĢmalarında her havzaya ait büyük toprak grubu bazında haritalama üniteleri oluĢturulurken, üniversitelerin yaptığı çalıĢmalarda seri bazında daha büyük ölçekli detaylı toprak etütleri yapılmıĢtır. Bunların baĢında Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü tarafından, Tarım ĠĢletmeleri Genel Müdürlüğüne bağlı Devlet Üretme Çiftlikleri topraklarının detaylı etüt ve haritalarının oluĢturulması gelmektedir. Yine aynı bölüm tarafından Çukurova Bölgesi topraklarının uydu verileri ve hava fotoğrafları kullanılarak detaylı toprak etütlerinin yapılması, GAP Bölgesi topraklarının aynı yöntemle detaylı etütlerinin yapılması yer almaktadır.

Toprak su tarafından havza bazında yapılan çalıĢmalar ise Topraksu TeĢkilatı‟nın kapanması sonrası Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından revize edilmiĢtir. Revize edilen raporlar Toprak Ġl Envanter Raporları Ģeklinde basılmıĢtır. Bu raporlarda da haritalama ünitesi olarak büyük toprak grupları yer almaktadır. Haritalama ölçeğinin çok küçük olması haritanın içerik yönünden kısıtlı olmasına yol açmaktadır. Detay bilginin azlığı ve ölçek büyüklüğü daha detaylı çalıĢmaları zorunlu kılmaktadır (Özcan ve a. 2004).

(17)

Günümüzde sıklıkla kullanılan Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Uygulamaları, toprak etüdü ve haritalama çalıĢmalarında da kolaylıklar sunmaktadır.

Bu konuda Ekinci (1986) tarafından yapılan Landsat uydu görüntülerinin fizyografik arazi tiplerine dayalı yorumu sonucu, Seyhan-Berdan Ovası toprak birlik haritasının oluĢturulması çalıĢmasında Landsat-2 uydusunun siyah-beyaz görüntülerini topoğrafik haritalar yardımıyla yorumlayarak, Seyhan-Berdan ovasının fizyografik ünitelere dayalı .Landsat Toprak Birlik Haritasını oluĢturmuĢtur. AraĢtırma alanında 9 farklı fizyografik ünite üzerinde 8 ayrı toprak birliği saptanmıĢtır.

ġenol ve Dinç (1986), Akdeniz Bölgesinde Topraksu tarafından tanımlanmıĢ ve 1938 Eski Amerikan sınıflama Sistemine göre sınıflandırılmıĢ Antalya, Doğu Akdeniz, Seyhan ve Ceyhan havzası topraklarını inceleyerek her birini toprak taksonomisi ve FAO/UNESCO dünya toprak haritası lejantına göre sınıflandırmıĢtır.

Topraksu tarafından büyük toprak gruplarını temsilen verilen profillerin toprak taksonomisine göre sınıflaması sonucu bu topraklar, Alfisol, Aridisol, Entisol, Histosol, Inceptisol, Mollisol ve Vertisol ordoların da toplanmıĢ ve 19 büyük grup, 43 alt grup ayırt edilmiĢtir. FAO/UNESCO sınıflandırma sistemine göre ise 13 sınıf saptanmıĢtır.

Ekinci 1990 yılında yapmıĢ olduğu doktora çalıĢmasında Türkiye Genel Toprak Haritasının toprak taksonomisine göre düzenlenebilme olanaklarını Tekirdağ örnek alanında saptamaya çalıĢmıĢtır. Bu araĢtırmanın sonunda, Toprak Taksonomisinin Entisol, Inceptisol, Alfisol, Mollisol ve Vertisol ordolarına ait 10 adet alt ordo ve bunların 16 adet büyük toprak grubunu saptamıĢtır. Hazırlanan ayrıntılı raporda her bir büyük toprak grubunun oluĢumu, önemli fiziksel, kimyasal ve mineralojik incelemeleri yapılmıĢtır. Ayrıca bu çalıĢmada çalıĢma alanı toprakları FAO/UNESCO sistemine göre 18 sınıfa ayrılmıĢtır.

Özus ve a. (1991) Silifke ovası topraklarının oluĢu, önemli özellikleri ve sınıflandırılması üzerine yaptıkları çalıĢmada Göksu nehrinin depozitleri yanı sıra yan alüviyaller üzerinde oluĢmuĢ 6 farklı fizyografik ünite üzerinde 8 ayrı toprak serisi saptanmıĢtır. Bu seriler, genellikle çok kireçli (% 40.50) olup siltli, killi, tınlı tekstüre sahiptir. Saptanan toprak serilerini Toprak taksonomisine göre Xerofluvent, Halaquept,

(18)

Fluvaquent, Xerochrept; FAO-UNESCO ya göre de Calcaric, Fluvisol, Gleyic Solonchak, Chromic Cambisol olarak sınıflandırılmıĢlardır.

Dengiz ve a. (2003), Ankara Beypazarı ilçesinde ĠLSEN paket programı kullanarak yapmıĢ oldukları çalıĢmada; 19 arazi kullanım tipi belirleyerek bunlardan 5.ini kuru tarım, 9.unu sulu tarım, 2.sini yem bitkileri ve 2.sini de tarım dıĢı araziler olarak tanımlamıĢlardır. Temel toprak haritasından 4 büyük toprak grubuna ait (aluviyal topraklar, kahverengi topraklar, kahverengi orman toprağı ve kireçsiz kahverengi orman toprağı) 16 harita oluĢturmuĢlardır. Eğim, derinlik, taĢlılık, tekstür, kireç, erozyon, drenaj ve bunların çeĢitli düzeylerini arazi karakteristikleri olarak belirlemiĢler ve 19 farklı arazi kullanım tipiyle 16 haritalama birimi indeksini karĢılaĢtırarak uygunluk sınıflarını (fiziksel harita birim indeksi) belirlemiĢlerdir. ÇalıĢma alanının potansiyel arazi kullanım planını yapmak için arazi kullanım tiplerini kuru tarım, sulu tarım, yem bitkileri ve tarım dıĢı araziler olarak gruplandırmıĢlardır. En sonunda ILSEN yazılım programıyla tarımsal kullanıma uygunluk sınıfları belirlemiĢ ve haritalama birimlerinin potansiyel arazi kullanım gruplarını oluĢturmuĢlar ve bu kullanım gruplarını CBS ortamına aktararak haritalamıĢlardır.

Çarpık (1998), Edirne Bölgesi (Edirne Merkez-LalapaĢa-Havsa-Uzunköprü) topraklarının Toprak Taksonomisine göre düzenlenmesi isimli çalıĢmasında, 1938 Amerikan sınıflandırma sistemine göre hazırlanmıĢ 1/100.000 ölçekli Toprak su haritalarında, seçilen alanların etütlerini yeniden yaparak toprak Taksonomisi büyük toprak gruplarının haritalama ünitesi olarak kullanıldığı haritalara dönüĢtürmüĢtür.

Çarpık (1998), Trakya da yaygın olarak bulunan kireçsiz kahverengi topraklar üzerine yapılan diğer bir çalıĢmada kil mineralleri araĢtırılmıĢ, araĢtırıcılar, çeĢitli profillerin farklı horizonlarında ki ince ve kaba kil fraksiyonlarında, hakim kil mineralinin illit olduğunu ve bunu sırasıyla kaolinit, montmorillonit ve vermikulitin izlediğini belirtmiĢlerdir.

Sarı ve a. (2003), farklı fizyografik üniteler üzerinde yer alan eski Manay Göl alanı topraklarının özellikleri ve potansiyel üretkenlikleri üzerine bir çalıĢma yapmıĢ ve bu araĢtırmada Manay gölünün kurutulması sonucunda kazanılan araziler ile

(19)

çevresindeki tarım arazilerinde fizyografya-toprak iliĢkileri bakımından anlamlı farklılıkları olan toprakların bazı fiziksel, kimyasal ve morfolojik özellikleri, söz konusu bu toprakların bulundukları fizyoğrafik üniteler de dikkate alınarak pedon düzeyinde araĢtırılmıĢ ve bu toprakların sahip olduğu özellikleri, tarımsal üretimdeki potansiyelleri yönünden değerlendirilmiĢtir.

Ekinci ve a. (2004) yapmıĢ oldukları toprak etüt ve haritalama çalıĢmasında Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi Üvecik YerleĢkesi topraklarının detaylı etüt ve haritalama çalıĢmasını yapmıĢ, çalıĢma alanında 4 adet toprak serisi tanımlamıĢlar ve çalıĢma alanının arazi kullanım kabiliyet sınıflamasını ve sulu tarıma uygunluk sınıflandırmasını yapmıĢlardır.

Özcan ve a. (2004) Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Dardanos YerleĢkesi topraklarının detaylı etüt ve haritalama çalıĢmasını yapmıĢ, çalıĢma alanında 4 adet toprak serisi tanımlamıĢlar ve çalıĢma alanının arazi kullanım kabiliyet sınıflamasını ve sulu tarıma uygunluk sınıflandırmasını yapmıĢlardır.

Toprak sınıflandırma ve etüt-haritalama çalıĢmaları sonucunda arazi kullanımı açısından varılmak istenen asıl hedef arazilerin sahip oldukları potansiyel doğrultusunda en etkili kullanımların sağlanmasıdır. Arazilerin doğal niteliklerinin belirlenmesi ve buna göre ayrımlarının yapılması, sınıflandırılması, onların hangi amaca yönelik olarak kullanılması gerektiğini belirleyen temel faktördür. FAO arazi değerlendirmesini; arazilerin çeĢitli amaçlar doğrultusunda kullanılması için toprak, vejetasyon, iklim, arazi formları ve özelliklerinin belirlenerek arazinin düĢünülen kullanım durumunda göstereceği performansının tespit edilmesi iĢlemi seklinde belirtmiĢtir (Anonymous 1976).

Arazi değerlendirme ve arazi kullanım planlaması amacıyla kullanılmak üzere çok çeĢitli yöntemler geliĢtirilmiĢtir. Yapıldığı zamanın bilgi ve teknoloji düzeyini yansıtan bu yöntemleri sınıflamada kullanıldığı ölçütlere göre niceliksel ve niteliksel arazi değerlendirme yöntemleri olarak iki gruba ayırmak mümkündür. Niteliksel yöntemlerin en basında gelen, Klingebiel and Montgomery (1966) arazi yetenek sınıflaması yöntemidir. Önceleri daha çok niteliksel olan arazi değerlendirme

(20)

yöntemleri, bilgisayar teknolojisindeki geliĢmeler sonucu niceliksel yöntemlere yerini bırakmıĢ ve bu yöntemler yaygın bir Ģekilde kullanılmaya baĢlanmıĢtır. Ayrıca sınırsız sayıda parametrelerin değerlendirmeye alınmasına olanak sağlayan yeni modeller geliĢtirilmiĢtir (Senol 1983).

FAO arazi değerlendirme çalıĢmalarında bilgi alıĢ verisine imkan sağlamak ve eksiksiz arazi değerlendirme sistemlerinin hazırlanmasında yardımcı olmak amacıyla 1972 yılında baĢlatılan çalıĢmalar sonucu bir rehber yayımlamıĢtır (Anonymous 1976). Bu çalıĢmada yeni bir arazi değerlendirme yöntemi oluĢturulmamıĢ, buna karĢılık arazi değerlendirme çalıĢmalarında izlenecek yol ve dikkate alınacak ilkeler verilmiĢ ve oluĢturulan kavramların tanımlaması yapılmıĢtır. Bu rehber, daha sonra yapılan arazi değerlendirme çalıĢmalarında temel kaynak olmuĢtur ve olmaktadır. Zamanla FAO tarafından farklı arazi kullanım türleri için değerlendirme kılavuzları yayınlanmıĢtır. ġenol (1983), tarafından FAO (Anonymous 1976) ilkeleri ıĢığında niceliksel arazi değerlendirme yöntemi geliĢtirilmiĢtir. Öncelikle arazilerin çeĢitli kullanımlara uygunluğunun bilgisayarda sayısal yöntemlerle belirlenip, arazi kullanım planlarının oluĢturulmasına imkan veren bu yöntem çeĢitli çalıĢmalarda Potansiyel Arazi Kullanım haritalarının hazırlanmasında kullanılmıĢtır (Gündoğan vd. 1989; ġenol vd. 1991). Bu yöntemle aynı zamanda araziler tarımsal kullanıma uygunluk yönünden beĢ grupta sınıflandırılarak tarım alanlarıyla tarım dıĢı amaçlarla kullanılacak alanların kolaylıkla belirlendiği Tarımsal Kullanıma Uygunluk haritaları hazırlanmıĢtır (ġenol 1994). Bilgisayar ve programlamanın ilerlemesiyle birlikte ġenol ve TekeĢ (1995) tarafından, FAO ilkeleri doğrultusunda arazi değerlendirme yapılabilmesi için Ġlsen bilgisayar programı geliĢtirilmiĢtir.

Ġdeal arazi kullanım planlamasını gerçekleĢtirebilmek için öncelikle arazi değerlendirme çalıĢmalarını yapmak gereklidir. Arazi değerlendirmesi arazinin belli bir amaçla kullanıldığı zaman, o kullanım sekli gereksinimlerini karĢılama yeteneğinin belirlenmesi iĢlemidir. Diğer bir deyiĢle, arazi değerlendirmesi iklim, bitki örtüsü, toprak vb unsurların birlikte araĢtırılıp yorumlanması iĢlemlerini içerir. Arazilerin en üretken ve karlı bir Ģekilde nasıl kullanılacağına karar vermek, ancak arazilerin farklı kullanımlara uygunluğunu ayrı ayrı değerlendirmekle mümkündür (Anonymous 1976).

(21)

Dinç ve a. (1980), toprağın en önemli doğal kaynaklarımızdan biri olduğunu bildirmiĢtir. Sahip olduğu farklı fiziksel ve kimyasal özelliklerinden dolayı ekonomik ve sosyal gereksinimlere göre toprağın çeĢitli kullanım seçenekleri bulunmaktadır. Diğer bir ifadeyle toprakların içerdiği karakteristikler, bunların kullanımlarını sınırlamaktadırlar. Topraklar kısıtlı doğal kaynaklar olduklarından kullanımlarının rasyonel ölçülere bağlı olması ve acil gereksinimlere göre değil, verimlilik kapasitelerinin uzun süre korunmasını amaçlayan bir Ģekilde olması gerekmektedir. Arazi uygunluk sınıflaması veya değerlendirmesi ise tanımlanan bir kullanım türü için arazi uygunluğunun tespit edilmesi iĢlemi olup, arazi için mümkün olan kullanım türlerinin tanımlanması, bu kullanımların gereksinimlerinin tahmini ve bu gereksinmelerin dağılımının haritalanması için arazi incelenmesinin gerçekleĢtirilmesi iĢlemlerinden oluĢmaktadır (Dent and Young 1981).

Toprağın değerlendirilmesi analizi yani doğrudan yada dolaylı olarak yapılabilir. Eskiden değerlendirme iĢleri, arazi testlerinden (deneme istasyonlarından ve Ģansa bağlı olarak yapılan zirai örneklemelerden), veya ferdi (çiftliklerde tutulan kendi kayıtlarından ) ve kooparatif kayıtlardan alınan ürün miktarlarından yada tarımsal istatistik verilerinden yapılmakta idi. Bu veriler lokal, noktasal, bazen güvenilmez ve genellikle de kayıt altına alınması (tahmin edilmesi) oldukça zordur. Dolayısı ile, değerlendirme normalde toprak veriminin özelliklerine ve idari seviyesine bağlı olduğu farz edilerek elde edilen toprak özelliklerine bakılarak indirekt olarak yapılır. Bu mantıkla yapılan değerlendirmeler mutlak suretle gerçek verim değerleri ile desteklenmelidir (geçerlilik kazandırılmalıdır.).

Bazı metotlar kalitatif kriterleri kullanırken diğerleri ise kantitatif kriterleri kullanırlar. Kalitatif sistemler genellikle geniĢ alanların genel bir değerlendirilmesinin hedeflendiği incelemelerde kullanılırlar. Kantitatif metodlar detaylı çalıĢmalarda daha sık kullanılırlar ve bu yüzden de toprakla ilgili hem değerlendirilme sistemlerinin kurulması hem de uygulanması için daha çok bilgiye ihtiyaç duyarlar. Fakat daha çok nesneseldirler ve buyüzden de sonuçları daha güvenilirdir. Diğer metodlar sayısal verileri kullanarak bir sonuca ulaĢılmasına imkan tanıyan kalitatif verilere dayanır.

(22)

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1. Materyal

3.1.1. ÇalıĢma alanının coğrafik konumu

SeydiĢehir Ġlçesi Ġç Anadolu Bölgesinde, Konya-Antalya Karayolu üzerinde olup, Konya‟ya 92 km, Antalya‟ya ise 208 km uzaklıktadır.20207 km²‟lik ilçe toprakları, kuzeydoğuda Konya(Meram), doğuda Akören, güneyde Ahırlı, Yalıhüyük ve Akseki (Antalya), batıda Derebucak, kuzeybatıda da BeyĢehir ile çevrilidir.

Ovalık bir alanda kurulmuĢ olan SeydiĢehir, dağlarla kuĢatılmıĢtır. Ġlçe topraklarının kuzeydoğusunu Eğriburun Dağı, doğu kesimini Alacadağ (2.291m.),batı ve güneybatısını Küpe Dağı (2.251m.) batısında Büyükgözet Dağı bulunur. Ġlçenin güneyinde de Torasların uzantıları bulunmaktadır. Bu dağların dıĢında kalan kuzeybatıdan güney batıya , Suğla gölüne kadar uzanan ve kuzeyde BeyĢehir‟e kadar uzanan arazi ovalıktır.Ġlçenin orta kesimindeki düzlükler SeydiĢehir Ovası olarak tanımlanmaktadır.

ÇalıĢma alanı Ankara-Konya-Antalya karayolu üzerinde, Torosların kuzey eteklerinde, ÇarĢamba Çayı boyunca uzanan verimli bir vadi olan Suğla Ovası‟nda bulunur. Ġlçe merkezinin denizden yüksekliği yaklaĢık 1120 m.dir. Kuzeybatıdaki BeyĢehir Gölü ile güneydoğudaki Suğla Gölü arasındaki geniĢ ve uzun arazinin büyük kısmı verimli Suğla Ovası‟dır. Bu ova, BeyĢehir ve Suğla Gölleri arasında uzanan ÇarĢamba Çayı ile sulanır. Bölgedeki en yüksek noktası 2500m.yi aĢan Geyik dağları, kuĢuçuĢu mesafesi 100 km‟den az olan Akdeniz‟in ılıman ikliminin ilçede de hissedilmesine mani olur.

Gökhüyük Köyü Ġlçe merkezine 10 km , Gölyüzü Köyü, 11 km, Susuz Köyü 11 km uzaklıktadır.ÇalıĢma alanı yaklaĢık 3.045 ha‟lık alanı kapsamaktadır.

(23)
(24)

ġekil 3.1 ÇalıĢma alanının konumu

3.1.2. ÇalıĢma alanının iklimi

SeydiĢehir ve çevresinin iklimi, Akdeniz Ġklimi ile Ġç Anadolu Ġklimi yani karasaliklim arasında bir geçiĢ özelliği gösterir. Ġlçenin batısı ile doğusu arasında görülen bitki örtüsündeki farklılık bu özelliği ortaya koyar. SeydiĢehir‟in iklimi, yazları sıcak ve kurak, kıĢlar soğuk ve yağıĢlı geçer. SeydiĢehir‟de yıllık ortalama en yüksek sıcaklık 24.01 ºC, yıllık ortalama düĢük sıcaklık -1.85 ºC‟dir. En sıcak ay 35.4 ºC ile Ağustos, en soğuk ay ise -17.4 ºC ile Mart ayıdır.Yine en yağıĢlı ay Mart, en kurak ay ise Ağustos ayıdır.Yıllık sıcaklık ortalaması 12 ºC,yıllık toplam yağıĢ ortalaması ise 900 mm dir. Yıllık ortalama nispi nem oranı % 64.05‟dir. Hakim rüzgar yönü, güneydoğu ve kuzeybatıdır.

(25)

3.1.3. ÇalıĢma alanının jeolojisi ve jeomorfolojisi

Orta Torosların kuzeybatı kesiminde, SeydiĢehir Ġlçesi dolaylarında, SeydiĢehir Ģistlreri adıyla anılan oluĢumlar çeĢitli araĢtırmacılar tarafından incelenmiĢ birimin yaĢına iliĢkin, fosil kapsamına dayanmaksızın görüĢler bildirilmiĢtir. Ġlk olarak Monod tarafından SeydiĢehir Bölgesindeki bu oluĢumlar içinde alt ordovisien faunası ve daha sonra Dean ve Monod tarafından SeydiĢehir Bölgesinde Çaltepe KireçtaĢı, SeydiĢehir Formasyonu ve Sabova Formasyonu olarak adlandırılan oluĢumlardan ilk ikisi Hadim Ġlçesi tarafında da görülmektedir.

Orta Torosların batı kesiminde (SeydiĢehir-Akseki-Kırkavak) Toros platformuna ait çökeller, günümüzde birbiri üzerine bitlik, yapısal birimler Ģeklinde görülür. Platform tipi kırıntı ve karbonatlardan oluĢan bu yapısal birimler alttan üste doğru Melikdağ, DöĢdağı, Yelekdağı, SeydiĢehir-Akseki olarak tanımlanır. DeğiĢik, kaya birimlerinden oluĢan büyük allokton kütleler SeydiĢehir-Akseki birimi üzerinde tektonik örtü Ģeklinde bulunur.

Melik Dağı Birimi; Alt yapısal birimdir. Orta-Üst Triyas yaĢlı kırıntılı kayaçlarla baĢlar. Üstte, Üst Triyas yaĢlı dolomit-kireçtaĢı, Üst Triyas-Liyas yaĢlı kuinfit ve karbonatlar, Dogger-MM.im yaĢlı platform tipi karbonatlar kapsar. Birim Maestrihtiyen yaĢlı mikril ve kalsitürbiditler tarafından uyumsuz olarak örtülür.

DöĢ Dağı Birimi: Melik dağ birimi üzerinde ve doğusunda bulunur. Üst Jura yaĢlı dolomit ve kireçtaĢları biriminin tabanının oluĢturur. Karbonat çökelimi Senoniyen‟e değin kesintisiz sürer. Orta Paleosen‟in çörtlü mikritlerin Senoniyen‟in üzerine uyumsuz olarak örter. Eosen fliĢoid karakterdedir.

Yelek Dağ Birimi: DöĢdağı birimini üzerler ve onun doğusunda yer alır. Tabanda Jora-Senomaniyen yaĢlı glatform. Tipi karbonatlar bulunur. Senomaniyen sonrası, Üst Senoniyen öncesi bok sit oluĢumu söz konusudur. Üst Senoniyen Rudist‟li kireçtaĢı ile temsil edilir. Üstte Üst Paleosen-Litesleyn, yaĢlı fliĢoid çökeller tarafından uyumsuz olarak örtülür.

(26)

SeydiĢehir Akseki Birimi: Yelekdağ Biriminin doğrultusunda yer alır ve bu birimi tektonik olarak üzerler.

Birimin tabanı Kabriyen yaĢlı karbonatlarla baĢlar ve Kambro-OrdiviĢyen yaĢlı, kırıntılarla devam eder. Seri, Aniso-Ladiniyen yaĢlı, çakıl taĢları tarafından uyumsuz olarak örtülür. Üst Triyas-Liyas yaĢlı kırıntılar üzerinde gelen Dogger Malm yaĢlı, dolomit ye kireç taĢlarının bu seri ile olan iliĢkisi tektoniktir. Öksfbrdiyen-Berrasiyen‟de yer yer derinleĢme görülür. Üst Senoniyen‟in tabanında, boksit oluĢundan vardır. Ayrıca en üst Kretase içinde boksit oluĢumlarına rastlanır. Paleosen-Eosen yaĢlı platform karbonatlan Lütisyen‟de fliĢe geçer.

3.1.4. Kartoğrafik materyaller

Bu çalıĢmada, araĢtırma alanına ait 1/35.000 ve 1/10.000 ölçekli renkli hava fotoğrafları ve 1/ 25.000 ölçekli topoğrafik haritalar temel kartoğrafik materyal olarak kullanılmıĢtır. Hava fotoğrafları Tarım Reformu Genel Müdürlüğünden temin edilmiĢtir.

3.1.5. Yazılım

Günümüzde kartografik materyaller ve analiz sonuçlarına ait sayısal veriler Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama programları aracılığı ile kolaylıkla iĢlenebilmektedir. Günümüzde bu tür GIS ve uzaktan algılama yazılımları sıklıkla kullanılmakta ve manuel olarak uzun zamanlara alabilecek iĢlemler daha kısa sürede ve doğrulukta kolaylıkla yapılabilmektedir. ÇalıĢma alanına ait kartoğrafik materyallerin iĢlenmesi ve yorumlanmasında uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemleri yazılımları kullanılmıĢtır. Topoğrafik haritaların sayısallaĢtırılmasında iĢlenmesinde, hava fotoğraflarının analizlerinde, toprak veri tabanlarının hazırlanmasında ArcGIS 10.0, ve Arcview 3.2 yazılımları ve sayısallaĢtırmalarda Netcad 5.1 yazılımları kullanılmıĢtır.

(27)

3.2. Metod

3.2.1. Toprak etüt haritalama ve iĢlem metodolojisi

Toprak etüt ve haritalama çalıĢma ve projelerinde izlenebilecek temel iĢ akıĢ diyagramı Dinç ve ġenol, 1997. ye göre Ģekil 3.2. de verilmiĢtir. Bu çalıĢmada da bu iĢ akıĢ diyagramı temel alınmıĢ ve bu toprak etüt haritalama çalıĢmasında bu metodoloji izlenmiĢtir.

ÇalıĢma alanına ait arazilerde yapılan ayrıntılı haritalama ve etüt çalıĢmalarında, haritalama ünitesi olarak toprak serileri ve bunların önemli fazları esas olarak alınmıĢtır (Soil Survey Staff, 1993). Haritalama ünitesi olarak, doğal toprak sınıflama sistemi içerisinde tüm toprak karakteristiklerini benzersiz bir varlık olarak kapsaması ve bunun sonucu olarak da toprakla ilgili bütün yorumlamalara olanak sağlaması nedeniyle toprak serileri seçilmiĢtir. Bir seri içerisinde tanımlanan topraklar benzer horizonlara sahip olmalı ve aynı zamanda bu horizonların tüm fiziksel, kimyasal, mineralojik özelliklerinin de benzer olması gerekmektedir.

1/25000 ölçekli topoğrafik haritaların ve hava fotoğraflarının temel kartografik materyal olarak kullanıldığı çalıĢmada olası toprak serilerinin ayırt edilmesi için arazide ve kartoğrafik materyallerde detaylı incelemeler yapılmıĢtır. Bu amaçla topoğrafik haritadaki eĢ yükselti eğrileri referans alınarak harita üzerinde sınırlar çizilmiĢ, bu çizilen sınırlar arazide incelenmiĢtir.

Hava fotoğraflarının incelenmesinde ve toprak sınırlarının kesinleĢtirilip kontrol edilmesinde masaüstü aynalı stereoskop sıklıkla kullanılmıĢ, fizyografik ünitelere, topoğrafik değiĢikliklere bu Ģekilde karar verilmiĢtir. Topoğrafik harita eĢ yükselti eğrileri sınırları ile renk sınırları çakıĢtırılarak olası seri sınırları çizilmeye çalıĢılmıĢtır. Böylece çalıĢma alanında iki farklı fizyografik ünite ayırt edilmiĢtir. Bu fotoğraflarda etüt çalıĢmasına hazırlık olarak çakıĢma çizgileri, uçuĢ hatları ve nihayetinde çalıĢma alanları belirlenerek, yoruma hazır hale getirilmiĢtir. Bu hava fotoğrafları aynı zamanda tarayıcı da taranmak suretiyle GIS ve uzaktan algılama

(28)

programlarında mozaiklenerek altlık olarak kullanılmıĢtır. Bu Ģekilde diğer kartoğrafik materyallerle uyumluluğu ve doğruluğuna bakılmıĢ toprak sınırlarının en doğru Ģekilde çizilmesine yardımcı olmuĢtur.

Topoğrafik harita yorumu ve arazi gözlemleri dahilinde farklı toprak serilerinin genel yayılım alanlarında toprak serilerini temsil etmek üzere örnek toprak profilleri açılmıĢtır. Açılan profiller de toprakların morfolojik özellikleri arazide tanımlanmıĢ ve isimlendirilmiĢtir (Soil Survey Staff, 1962; 1975). Toprak serilerinin arazide morfolojik özelliklerinin incelenmesinde; toprak rengi, Munsell Renk Skalası ile kireç ise % 10.luk HCl çözeltisi ile belirlenmiĢtir.

Her toprak profilinde horizonlarda derinlik, kalınlık, horizonlar arası sınır, horizonun tekstürü ve strüktürü, rengi, kıvamı, CaCO3 içeriği, kök dağılımı, taĢlılık, gözeneklilik ve özel görünümleri arazide tanımlanarak profil tanımlama kartlarına not edilmiĢ, her horizon ayrı ayrı örneklenmiĢtir (Soil Survey Staff, 1993; Hızalan, 1969;Dinç ve ġenol, 1998).

Toprak haritası taslağı oluĢturularak haritalama lejantı yapılmıĢtır. Hazırlanan lejant dikkate alınarak toprak burgusu ile yapılan sondalarla kontroller yapılmıĢ ve toprak serileri ile bunların fazları arasındaki sınırlar kesinleĢtirilmiĢtir. Toprak serileri, arazi verileri ve laboratuvar analiz sonuçları dikkate alınarak Toprak Taksonomisi ne göre sınıflandırılmıĢtır.

GPS (Global Positioning System) kullanılarak çalıĢma alanının sınırları ve profil çukur yerlerinin koordinatları belirlenmiĢtir. 1/25000.lik topoğrafik haritalar tarayıcıda taranmıĢ ve ArcGIS ve Sayısal.exe yazılımında bilgisayar ekranında sayısallaĢtırılmıĢtır. Analiz sonuçlarına ait veriler metin formatta hazırlanarak ArcView 3.2 ve ArcGIS 10.0 Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) programına transfer edilmiĢtir.

(29)

ġekil 3.2.Toprak etüt ve haritalama iĢlemleri akıĢ diyagramı(Dinç ve ġenol, 1998) TOPRAK ETÜT ÇALIġMALARI ĠÇĠN Ġġ AKIġ ġEMASI

I. BÜRO ÇALIġMALARI -ĠĢ Planının Yapılması, Ön Bilgilerin Toplanması

-Kartografik Materyalin Seçilmesi, Alınması ve Yoruma Hazırlanması -Yorumlama ve Geçici Toprak sınırlarının Çizilmesi

-Yorum Haritasının Hazırlanması ve Profil Çukuru Açılacak Yerlerin fizyoğafyaya Dayalı Olarak Belirlenmesi

I. ARAZİ ÇALIŞMALARI -Profil Çukur Yerlerinin Arazide Kararlaştırılması

-Profil Çukurlarının Açılması, Tanımlanması ve Örneklenmesi -Toprak Haritalama Lejantı İçin Gerekli Bilgilerin Toplanması

LABORATUVAR ÇALIġMALARI -Toprakların Analize Hazırlanması -Fiziksel Analizler

-Kimyasal Analizler -Mineralojik Analizler

II. BÜRO ÇALIġMALARI

-Toprak Haritalama Lejantının

Hazırlanması

-Ekiplerin OluĢturulması -Yorumların Yeniden Kontrolü

TOPRAKLARIN SINIFLANDIRILMASI -Analiz Sonuçlarının kontrolü

-Tanımlayıcı Horizonların Saptanması -Toprak Nem ve Sıcaklık Rejiminin belirlenmesi

-Sınıflama

II. ARAZİ ÇALIŞMALARI

-Ekipler Halinde Toprak Sınırlarının arazide Kesinleştirilmesi ve Harita Sembollerinin belirlenmesi

-Toprak Haritasının Kontrolü

BASKI HARİTASININ ÇİZİMİ

RAPOR YAZIMI, BASIMI VE

(30)

3.2.2. Toprak örneklerinin analize hazırlanması ve laboratuvar analizleri

3.2.2.1. Toprak örneklerinin analize hazırlanması

ÇalıĢma alanında toprak sınırlarını ve özelliklerini belirlemek için açılan profillerden horizon esasına göre toprak örnekleri alınmıĢtır. Bu örnekler analize alınmadan önce ön iĢlemlerden geçirilmiĢtir. Örnekler oda sıcaklığında hava kuru hale getirilmiĢ ardından 2 mm açıklıktaki elekten elenerek rutin analizler için hazır hale getirilmiĢtir. ÇalıĢma alanından horizon esasına göre alınan toprak örneklerinin yanı sıra, tuzluluğun dağılımını belirleyebilmek için ayrıca yüzey örnekleri alınmıĢtır.

3.2.2.2. Laboratuar analizleri

Araziden horizon esasına göre alınmıĢ örnekler analize hazır hale geldikten sonra, bu örneklerde aĢadaki metotlara göre analizler yapılmıĢtır.

a)pH

1:2,5‟luk toprak-saf su süspansiyonunda, pH 1:2,5‟luk toprak-1N KCL süspansiyonunda, 1:2,5‟luk toprak süspansiyonunda cam elektrotlu dijital pH metre ile (Soil Survey Laboratory Methods Manual, 2004) ölçülmüĢtür.

b)Elektriksel iletkenlik

1: 2,5‟luk toprak-saf su süspansiyonunda EC aleti ile belirlenmiĢtir ( U.S. Salinity Lab. Staff, 1954 ),

c) Organik madde

Walkley Black yöntemi ile belirlenmiĢtir (Kacar, 1993). d) % Kireç

(31)

e)DeğiĢebilir katyonlar

1N amonyum asetat yöntemleri ile belirlenmiĢtir( U.S. Salinity Lab. Staff,1954 ).

f)Bünye analizi

Hidrometre tekniği ile belirlenmiĢtir (Bouyoucous, 1951).

g)Hacim ağırlığı

Blake ve Hartge yöntemi ile belirlenmiĢtir (1986).

g)Kil mineralojisi

Kil mineralleri için ise giderme, kil ayırma, kilin doyurulması ve kilin serilmesi iĢlemleri uygulanarak kurutulan preparatların 2-13 2θ aralığında X-Ray difraksiyonları

belirlenmiĢtir (Jackson, 1979).

h)Alkalilik analizleri

ai)Kalsiyum + Mağnezyum (Ca+Mg) Analizi: Suda Çözülebilir Ca+Mg ; toprak

ekstraktının Versanat(EDTA) ile titrasyonu ile veya Atomik Absorbsiyon cihazında okunmuĢ ve sonuç me/l olarak verilmiĢtir (Kacar, 1993).

bi) Sodyum Analizi: Suda çözünebilir Na: Toprak ekstraktının atomik Absorbsiyon

veya Flame Photometre cihazlarında okunması ile bulunmuĢtur. Sonuç me/l olarak verilmiĢtir (Kacar, 1993).

ci) Sodyum Absorbsiyon Oranı (SAR ):Sodyum Absorbsiyon Oranı Ca+Mg ve Na

değerlerinden hesaplanmıĢtır. Sonuç % olarak verilmiĢtir (Kacar, 1993).

di)DeğiĢebilir Sodyum Yüzdesi (ESP): DeğiĢebilir Na yüzdesi SAR değerinden

hesaplanmıĢtır. Sonuç % olarak verilmiĢtir (Kacar, 1993).

ei)Bor(ppm):Karmen Metodu ile tayin edilir sonuç ppm olarak verilmiĢtir (Kacar, 1993).

(32)

ı)YarayıĢlı fosfor (ppm olarak)

OLSEN metodu ile belirlenmiĢtir (Kacar, 1993). i)YarayıĢlı potasyum(ppm olarak)

Amonyum Asetat ile Atomik Absorbsiyon Cihazında belirlenmiĢtir (Kacar,

1993).

j)Organik karbon

Organik maddeden hesaplanmıĢtır (Kacar, 1993). k) Ġnorganik karbon (C)

Kalsiyum karbonattan hesaplanmıĢtır (Kacar, 1993). l)Toplam Fe

Kral suyunda % olarak hesaplanmıĢtır (Kacar, 1993).

m)Toplam ve alınabilir KurĢun, kadmiyum, Krom, Bakır, Nikel, Çinko, ve Civa

Kral suyunda ppm olarak hesaplanmıĢtır (Kacar, 1993). n)YarayıĢlı su miktarı %

Tarla kapasitesi, Solma Noktası cihazı ile belirlenmiĢtir (Kacar, 1993). o)Suyla doygunluk (iĢba)

Suyla doygunluk, toprak numunesine, saf su ile doyuncaya kadar su ilave ederek tayin edilir ve sonuç % olarak ifade edilmiĢtir. (Kacar, 1993).

ö)jips(CaSO4)

(33)

3.2.3. Arazi değerlendirme yöntemleri

3.2.3.1. Storie endex

Toprak endeksi, arazilerin toprak özelliklerine göre, verimlilik kapasiteleri ile potansiyel yararlanma olanaklarının derecelendirilmesidir. Toprakları derecelendirmekte dört faktör vardır:

Ġ = A*B*C*X Ġ: Toprak endeksi

A: Toprak profil grubu değeri (+derinlik) B: Üst toprak bünyesi değeri

C: Arazi eğimi değeri

X: Diğer toprak özellikleri değeri

3.2.3.2. Arazi kullanım kabiliyet(AKK) Sınıfları

Araziler kullanma kabiliyetine göre, üzerinde erozyona sebep olunmadan en iyi, en kolay ve en ekonomik bir Ģekilde tarım yapılabilen birinci sınıf ile, hiç bir tarıma elveriĢli olmayan, çayır veya ormanlık olarak dahi kullanılamayan, ancak doğal hayata ortam teĢkil edebilen veya insanlar tarafından dinlenme yerleri ve milli park olarak kullanılabilen sekizinci sınıf arasında yer alırlar. AĢağıda bu sınıflara ait genel tanımlar verilmiĢtir.

I. Sınıf Arazi VI. Sınıf Arazi II. Sınıf Arazi VII. Sınıf Arazi III. Sınıf Arazi VIII. Sınıf Arazi

(34)

IV. Sınıf Arazi V. Sınıf Arazi

3.2.3.3. Sys ve Verheye Sistemi

Bu parametrik değerlendirme yönteminin amacı (Sys and Verheye, 1974), sulamalı tarım sistemlerinin değerlendirilebilmesine olanak veren bir yöntemi göstermektir.

Bir toprak profilinin alıĢıla-gelen toprak özellikleri ve fiziko-kimyasal karekteristiklerine dayandırılmıĢ bir yöntemi sağlamaktır. Göz önünde bulundurulan esas arazi kullanım tipi “sulamalı tarım”dır.

Yetenek indisi

Ci: toprak sulama indisi

A: bünye değeri

B: toprak derinlik değeri C: CaCO3 durum değerlemesi

D: jips (CaSO4) durum değerlemesi

E: tuzluluk/alkalilik değerlemesi F: drenaj değerlemesi

G: eğim değerlemesi

3.2.3.4. Ġlsen yöntemi

Etüt sonuçları elde edilecek haritalama birimlerinin özellikleri, belirlenenen arazi kullanım türleri ve bunların toprak istekleri karlılık endeksleri de göz önünde

100 100 100 100 100 100 G F E D C B A Ci

(35)

tutularak karĢılaĢtırılmıĢ ve haritalama birimlerinin planlanan kullanım türlerinin isteklerini karĢılayıp karĢılamadıkları belirlenerek ve sosyo ekonomik analizler ile birlikte planlanan kullanım türlerine haritalama birimlerinin uygunlukları saptanmıĢtır. Bu amaçla ÇalıĢmada ġenol ve TekeĢ (1995) tarafından geliĢtirilen arazi değerlendirme yöntemi ve ilsen paket programı kullanılmıĢtır.

Tablo3.2.1. Fiziksel Haritalama Birim Endeksi Değerlerine Göre OluĢturulan Arazi Kullanım Türlerini Uygunluk Sınıfları (FAO, 1977)

F H B E Sembol Uygunluk Sınıfı

FHBE Sembol Uygunluk Sınıfı

1.00-0.90 S1 En Uygun 0.89-070 S2 Uygun 0.69-0.50 S3 Orta Uygun 0.49-0.30 S4 Az Uygun 0.29-0.10 N1 Uygun Değil(Geçici) 0.09-0.00 N2 Uygun Değil(Devamlı)

Tablo 3.2.2. Oransal Haritalama Birimi Endeksleri (OHBE) Sınır Değerlerine Göre Haritalama Birimlerinin Tarımsal Kullanıma Uygunluk Sınıflaması

OHBE SINIFI

1-5 Tarımsal Potansiyeli Yüksek Alanlar 6 Tarımsal Potansiyeli DüĢük Alanlar 7 Tarımsal Potansiyeli Daha DüĢük Alanlar 8 Tarımsal Potansiyeli En DüĢük Alanlar 9-10 Tarım Yapmaya ElveriĢli Olmayan Alanlar

(36)

4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA

4.1. ÇalıĢma Alanı Toprakları

ÇalıĢma alanında 167 tane örnek sonda ve 6 adet profil açılmıĢtır. Profillere ait laboratuar analizleri ve arazi çalıĢmaları sırasında yapılan morfolojik ve diğer gözlemlere ait profil tanımlamaları her bir profil için tablolar halinde verilmiĢtir.

ÇalıĢma alanında toprak sınırlarına ve toprak serilerine karar verebilmek için hava fotoğrafları, topoğrafik haritalardan yaralanılmıĢtır. Hava fotoğraflarının incelenmesi sonucunda karar verilen ana fizyografik üniteler ve bunlar üzerinde arazi incelemeleri sonucunda kararlaĢtırılan toprak serilerini temsil eden profillere ve örnek sondalara ait noktalar Ģekil 4.1.1. de gösterilmiĢtir.

(37)

4.2. ÇalıĢma Alanını Topraklarının Morfolojik Özellikleri, Fiziksel ve Kimyasal Analiz Sonuçları ve Karekteristikleri

ÇalıĢma alanına ait açılan profil çukurlarının morfolojik özellikleri ve önemli fiziksel ve kimyasal özellikleri tanımlanarak aĢağıda verilmiĢtir.

Profil 1

Gökhüyük Köyünün kuzeyinde kalan düz düze yakın, erozyon tahdidi bulunmayan, taĢsız derin ,orta derin topraklardır. Ana materyal “Alüvyal” dir dolayısıyla bilhassa yakın zamanlarda vaki olmuĢ sellerin sürüklediği alüvyallerden meydana gelmiĢtir. Tekstürü siltli killi tındır. Taban su seviyesi yüksektir. Profil izahı Tablo 4.2.1 ve Tablo 4.2.2 de verilmiĢtir.

Profil 2

Gökhüyük Köyünün güneyinde kalan düz düze yakın, hafif derecede su erozyonuna maruz kalan, taĢsız derin, orta derin topraklardır. Ana materyal “Alüvyal” dir dolayısıyla bilhassa yakın zamanlarda vaki olmuĢ sellerin sürüklediği alüvyallerden meydana gelmiĢtir. Tekstürü siltli killi tındır. 2C horizonunda bulunan kil(C) kök geliĢimini engellemektedir. Profil izahı Tablo 4.2.3 ve Tablo 4.2. 4 de verilmiĢtir.

Profil 3

Suğla Gölünün kuzey batısında kalan düz düze yakın, hafif derecede su erozyonuna maruz kalan, taĢsız derin, orta derin topraklardır. Ana materyal “Alüvyal” dir dolayısıyla bilhassa yakın zamanlarda vaki olmuĢ sellerin sürüklediği alüvyallerden meydana gelmiĢtir. Tekstürü killi tın ve kildir. C horizonunda bulunan yüksek taban suyu kök geliĢimini engellemektedir. Profil izahı Tablo 4.2.5 ve Tablo 4.2.6 da verilmiĢtir.

Profil 4

Gölyüzü Köyünün güney doğunda kalan düz düze yakın, hafif derecede su erozyonuna maruz kalan, taĢsız derin, orta derin topraklardır. Ana materyal “Kil” dir dolayısıyla bu topraklar genellikle koyu renkli olup çok ağır killi topraklardır. Belirli bir profil geliĢmesi göstermezler; kuruduklarında derin ve geniĢ çatlaklar meydana getirirler. Alt topraklarda geniĢ parlak yüzeyler meydana getirirler. 2C horizonunda

(38)

bulunan kil (C) kök geliĢimini engellemektedir. Profil izahı Tablo 4.2.7 de ve Tablo 4.2.8 verilmiĢtir.

Profil 5

Suğla Gölünün batısında kalan düz düze yakın, hafif derecede su erozyonuna maruz kalan, taĢsız derin, orta derin topraklardır. Ana materyal “Alüvyal” dir dolayısıyla bilhassa yakın zamanlarda vaki olmuĢ sellerin sürüklediği alüvyallerden meydana gelmiĢtir. Tekstürü killi tın ve kildir. C horizonunda bulunan yüksek taban suyu kök geliĢimini engellemektedir. Profil izahı Tablo 4.2.9 ve Tablo 4.2.10 da verilmiĢtir.

Profil 6

Susuz Köyünün batısında kalan düz düze yakın, hafif derecede su erozyonuna maruz kalan, taĢsız derin, orta derin topraklardır. Ana materyal “Alüvyal” dir dolayısıyla bilhassa yakın zamanlarda vaki olmuĢ sellerin sürüklediği alüvyallerden meydana gelmiĢtir. Tekstürü kil ve killi tındır. Profil izahı Tablo 4.2.11 ve Tablo 4.2.12 de verilmiĢtir.

(39)

Profil 1

Tablo 4.2.1 P1 horizonuna ait profil tanımlama cetveli

SCL: Kumlu killi tın, C:Kil, SL:Kumlu tınlı

Kuru

YaĢ

ÇeĢit

Miktar

Kalınlık

TaĢsız

2C3

103-140

Belirli-Dalgalı

10 YR 6/2 10 YR 5/2

SCL

Kuvvetli-Masif

Sert

Orta Kireçli

TaĢsız

Saçak

Seyrek

TaĢsız

10 YR 4/1

C

Kuvvetli-Masif

Sert

Kireçsiz

Belirli-Dalgalı

10 YR 4/2

C2

56-103

Kesin-Dalgalı

10 YR 4/2

Ġnce

C1

17-56

10 YR 4/1

C

Kuvvetli-Masif

Sert

Kireçsiz

Çok ince

Kuvvetli-Granüler Sert

Az Kireçli

TaĢsız

Ap

0-17

Kesin-Dalgalı

10 YR 6/2 10 YR 4/2

SCL

Horizon

Derinlik(cm

)

Sınır

Tekstür

Renk

Strüktür

Kıvam

Kireç

TaĢ

Kök

Saçak

Seyrek

C4g

140+

GeçiĢli-Dalgalı

10 YR 5/3 10 YR 4/2

SL

Orta-Masif

Hafif Sert Kireçsiz

TaĢsız

1 YÜKSEKLİK: 1105

X: 4142035 Y:406543

Kapladığı Alan

Tuzluluk

Alkalilik ORTA

KONYA - SEYDİŞEHİR - GÖKHÜYÜK-GÖLYÜZÜ-SUSUZ

Yüzey Topoğrafyası

ÇALIŞMANIN ADI PROFİL NO KOORDİNAT Çevreye Göre Topoğrafik Durum Toprak Serisi Arazi Kullanımı DÜZ-DÜZE YAKIN ALÜVYAL SULU TARIM HAFİF DALGALI Mikrotopoğrafya

Profilde Nem Durumu

Taşkın Olma Olasılığı YOK

Bitki Örtüsü Eğim Eğim Şekli Arazi Şekli Profil Grubu Yüzeydeki Çatlaklar Kök Gel.Elv.Toprak Derinliği AZ Kök Gel.Eng.Faktör 103cm

140 cm DEN SONRA TABAN SUYU Ana Materyal Niteliği

İnsan Etkisi SÜRÜM

Drenaj Sınıfı Erozyon Kaya Tipi

KİFAYETSİZ

SU EROZYONU HAFİF DERECEDE YÜZEYSEL % 0-2 DOĞRUSAL TABAN I ALÜVYON YAŞ

(40)
(41)

P ro fi l_ N o D er in li k _c m K u m _% S il t_ % K il _% B u n ye _S in if i db g /c m 3 C a_ M g_ m e/ l N a_ m e/ l S A R _% 0-17 47 ,0 8 23 ,1 4 29 ,7 9 SC L 1. 41 1, 30 1 2, 99 5 3, 71 3 17 -5 6 28 ,1 4 25 ,2 4 46 ,6 1 C 1. 55 0, 13 7 6, 22 1 23 ,7 75 56 -1 03 28 ,1 4 25 ,2 4 46 ,6 1 C 1. 48 0, 14 3 4, 93 4 18 ,4 35 10 3-14 0 55 ,4 9 16 ,8 3 27 ,6 8 SC L 1. 55 0, 46 0 7, 50 9 15 ,6 59 140+ 68 ,1 1 14 ,7 2 17 ,1 6 SL 1. 49 1, 75 0 7, 29 1 7, 79 4 P ro fi l_ N o D er in li k _c m To pl am _Z n _p pm A k ti f( C aC O 3) _% S u _i le _D oy m u sl u k _% To pl am _t u z_ % K ir ec (C aC O 3) _% Ta rl a K ap as it es i% 0-17 22 ,0 90 0, 08 5 55 ,8 8 0, 02 8, 29 27 .9 0 17 -5 6 18 ,6 60 0, 05 0 11 3, 96 0, 06 4, 28 37 .8 0 56 -1 03 17 ,8 40 0, 08 5 95 ,4 8 0, 05 2, 90 36 .2 0 10 3-14 0 28 ,7 60 0, 08 5 45 ,7 6 0, 01 16 ,1 6 26 .6 0 140+ 23 ,0 00 0, 17 0 36 ,9 6 0, 01 5, 11 22 .5 0 P ro fi l_ N o D er in li k _c m B or _p pm So lm a N ok ta To pl am _C u _p pm To pl am _N i_ pp m To pl am _C d_ pp m To pl am _C r_ pp m 0-17 0, 07 3 0, 15 7 6, 94 0 8, 23 0 0, 01 2 8, 78 7 17 -5 6 0, 17 0 0, 25 6 6, 25 2 6, 63 0 0, 00 7 9, 51 8 56 -1 03 0, 10 7 0, 23 3 9, 00 9 6, 37 0 0, 00 8 9, 00 9 10 3-14 0 0, 12 8 0, 16 3 9, 33 4 12 ,0 60 0, 58 1 12 ,0 70 140+ 0, 06 2 0, 11 6 8, 02 4 9, 16 0 0, 00 9 9, 90 2 P ro fi l_ N o D er in li k _c m O rg an ik _M ad de % A zo t% O rg an ik K ar bo n Ġn or ga ni k K ar bo n Y ar ay is li _K _p pm Y ar ay is li _P _p pm 0-17 0, 89 1 0, 04 5 0, 51 7 0, 99 5 24 2, 80 23 ,3 5 17 -5 6 0, 40 0 0, 02 0 0, 23 2 0, 51 4 10 5, 80 16 ,2 5 56 -1 03 0, 51 7 0, 02 6 0, 30 0 0, 34 8 10 6, 30 3, 10 10 3-14 0 0, 55 9 0, 02 8 0, 32 4 1, 94 0 29 2, 20 11 ,8 7 140+ 0, 57 5 0, 02 9 0, 33 4 0, 61 3 20 6, 30 23 ,3 5 P ro fi l_ N o D er in li k _c m ES P _% A li n ab il ir _C u _p pm % A li n ab il ir _N i_ pp m % A li n ab il ir _Z n _p pm % A li n ab il ir _C d_ pp m % A li n ab il ir _P b_ pp m % 0-17 4, 04 7 1, 25 3 0, 13 1 0, 37 6 0, 00 1 0, 00 1 17 -5 6 32 ,7 90 0, 58 5 0, 06 6 0, 15 8 0, 00 1 0, 00 1 56 -1 03 21 ,4 80 0, 60 3 0, 06 0 0, 13 3 0, 00 1 0, 00 1 10 3-14 0 22 ,4 50 0, 99 8 0, 32 6 0, 43 4 0, 00 9 0, 73 8 140+ 9, 28 5 1, 91 6 1, 91 6 0, 35 1 0, 00 1 0, 15 1 7, 97 To pl am _P b_ pp m A li n ab il ir _C r_ pp m % Ta bl o 4. 2. 2. P ro fil 1 To pr ak la rın a A it Ba zı Fi zik se l v e K im ya sa l Ö ze lli kl er EC : E le kt rik se l Ġ le tk en lik , d b: H ac im A ğı rlı ğı 0, 00 1 0, 00 1 0, 00 1 0, 00 1 0, 00 1 0, 00 42 62 0, 00 17 94 0, 00 22 95 0, 00 53 32 0, 01 01 12 1, 03 9 0, 64 1 0, 64 5 1, 74 8 1, 31 4 % _F e S u _i le _D oy m u s_ To pr ak ta _p H 8, 1 8, 31 7, 72 8, 21 P1 P1 P1 P1 P1

(42)

Profil 2

Tablo 4.2.3. P2 horizonuna ait profil tanımlama cetveli

2 YÜKSEKLİK: 1100

X:4137963 Y:407806

Kapladığı Alan

Tuzluluk

Alkalilik

KONYA - SEYDİŞEHİR - GÖKHÜYÜK-GÖLYÜZÜ -SUSUZ

Kök Gel.Eng.Faktör KİL

Yüzeydeki Çatlaklar

Kök Gel.Elv.Toprak Derinliği 92 cm

Ana Materyal Niteliği ALÜVYON

İnsan Etkisi SÜRÜM

Drenaj Sınıfı İYİ

Erozyon SU EROZYONU HAFİF DERECEDE

Taşkın Olma Olasılığı YOK

Kaya Tipi Mikrotopoğrafya

Profilde Nem Durumu KURU

Profil Grubu I

Yüzey Topoğrafyası

Eğim Şekli DOĞRUSAL

Arazi Şekli TABAN

Bitki Örtüsü

Eğim % 0-2

Toprak Serisi ALÜVYAL

Arazi Kullanımı SULU TARIM

ÇALIŞMANIN ADI PROFİL NO KOORDİNAT

Çevreye Göre Topoğrafik Durum DÜZ-DÜZE YAKIN

Kuru

YaĢ

ÇeĢit

Miktar

Kalınlık

Saçak

Saçak Ç.Seyrek

Seyrek

Kireç

TaĢ

Kök

Horizon

Derinlik(cm

)

Sınır

Renk

Tekstür

Strüktür

Kıvam

Ap

0-23

Belirli-Düz 10 YR 5/2

TaĢsız

10 YR 4/2 SCL

Orta-granüler

Zayıf

10 YR 4/2

LS

C1

23-92

Belirli-Düz 10 YR 6/1

10 YR 4/1 10 YR 3/1

C

Ġnce

Ġnce

Gevşek

Yumuşak Kireçsiz

TaĢsız

Kireçsiz

(43)

Şekil

ġekil 3.2.Toprak etüt ve haritalama iĢlemleri akıĢ diyagramı(Dinç ve ġenol, 1998)
Tablo 3.2.2. Oransal Haritalama Birimi Endeksleri (OHBE) Sınır Değerlerine Göre Haritalama  Birimlerinin Tarımsal Kullanıma Uygunluk Sınıflaması
ġekil 4.1.1. ÇalıĢma alanında açılan profil ve örnek noktalarının dağılımı
Tablo 4.2.1 P1 horizonuna ait profil tanımlama cetveli
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

bu sadece tasarım için kapsamlı bir destek, kurulum ve işletme demek değil aynı zamanda sizin yararınız için servis önerimizi geliştirmeye devam ettiğimizin

Konya ihracatında ülkelere göre yoğunlaşma oranları ve bu oranlardan hareketle türetilen endeks değerleri incelendiğinde, ülkelere göre ihracat yoğunlaşma

Drenaj etütlerinde toprak altı koşullarında toprak yapısı, bünyesi, permeabilitesi gibi temel bilgiler sağlamak amacıyla gözlem kuyuları açılır.. Burgu deliği

Kuyu çevresindeki toprak su ile doygun duruma geldikten sonra kuyudaki su seviyesini sabit tutmak için harcanan su miktarı veya kuyu içerisindeki su seviyesinin

Gözlem kuyularında taban suyu ölçümleriyle toprak yüzeyinden taban suyu düzeyine olan derinlik ve taban suyu düzeyinin herhangi bir kıyas noktasına göre

Bunun için toprakaltı drenaj yönteminde hem açık derin drenaj sistemleri hem de kapalı (borulu) drenaj sistemleri kullanılmaktadır... Açık Drenaj

Konsantrasyon zamanı hesaplandıktan sonra, konsantrasyon zamanı yağış süresi olarak kabul edilerek istenilen tekerrür süresine bağlı olarak Mc Math yönteminde

olamayacağı büyük ve derin çöküntüler ile drenaj önlemlerinin alınmasına uygun olmayacak kadar küçük ve dağınık çöküntü alanlarının bulunduğu