• Sonuç bulunamadı

La Maison:Boğazı seyreden Fransız lokantası

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "La Maison:Boğazı seyreden Fransız lokantası"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T'7~ 5b- i ^

PAZAR

Pazar, 30 Temmuz 1995

9

Y

urt

dışında taş

çatlasa on

dolar tutacak

bir şarabı,

''Kıtlık rantı"

hesabı

yapan

açıkgözler

bana 60

dolara

kazıklamaya

çalıştılar.

Mr. Gurme

La Maison

Boğazı seyreden Fransız lokantası

B

u Fransız lokantasında herşey kötü olsa bile en azından manzaranın kötü olm asının im kansız olduğunu daha yoldayken anlıyorsunuz.

Çünkü Çırağan Oteli’nin tam karşısındaki dik yokuşu 300 metre tırmandıktan sonra varabiliyorsunuz La M aison’a.

Tabii k i hemen her masanın gördüğü manzara şahane. Boğaz ayaklar altında. Daha menüyü görmeden

keyifleniyorsunuz...

Ortam güzel bir şarap içm ek için ideal. Adı La M aison olan bir lokantada güzel transız şarapları bulmamız ihtimalinin yüksek oluşu nedeniyle nabzım hızla atmaya başlıyor.

Garsona “ Yabancı şarabınız var m ı” diye sorduğumda, o “ Bir dakika” deyip gidince heyecanım kat kat artıyor. Yabancı şarap üstesini almaya gittiğini düşünerek mutlu oluyorum .

Ama o ne? İşte ilk düş kırıklığı yaşandı bile. Garson elinde sadece tek bir şişeyle geüyor. Son derece sıradan bir Baujaulais-viUage.

Tek bir şişe. Seçim yapma imkanım olm adığı zaman yaşamdan ne kadar nefret ediyorum, bir bilseniz.

“ Fiyatı ne” diye soruyorum , garson yine içeriye gidiyor, bir süre sonra geüp “ 2 m üyon 750 bin lira” diyor.

sepetler yem ek öncesinde sizi doyurma tehlikesi içerdiğinden bu hatayı kafama takmamayı kararlaştırdım .

Bilmem size de oluyor mu, ben lokantalarda m önüyü ilk kez açarken sanki sevişm eye başhyorm uşum gibi heyecanlanırım .

Kurbağa bacağı vardı, eşim de salyangoz istedi.

E, bir Fransız lokantasında da bundan güzel bir açılış yapılamazdı herhalde.

Ne yazık k i pate yoktu. Baget ekmekle pate olm ayan Fransız lokantası fikri kafam ı rahatsız etmeye başlamıştı.

Ism arladıklarım ız gelinceye kadar şarabı yanladık. Ben ilk iki kadehi hızlı içm eyi çok seviyorum . Ah bir de şarap m arkasını değiştirebilm e imkanım olsa,

örneğin ikinci kadehten sonra başka bir şarap ısm arlayabüsem . Ama Yakut’tan vazgeçmem için b ir neden yok çünkü o “ kötülerin en iyisi” .

Salyangz ve kurbağa bacağı aynı anda geldi. Eşimle gerekü paylaşma işlem ini tamamladık.

Salyangoz çok sertti. Nedenini sordum “ Fransa’dan gelen” bu salyangozların boylarının biraz büyük olduğunu, bu nedenle sert olduğunu söylediler.

En azından tereyağ sosu çok lezzetiiydi. Sostaki kalori herhalde bin filandı ama bu benim o an hiç umurumda değüdi. A yrıca kolestrol düzeyini düşünenler de Fransız lokantasına gitm esinler, tamam mı?

Kurbağa bacağının tadı tavuğa benziyordu. Bu bacakların da maşallahı

vardı, oldukça büyüklerdi.

Yine garsonu çağırdım . O akşam benden çekeceği olduğunu düşünmeye başlam ıştı büyük ihtimaüe.

Onların da Fransa’dan getirildiklerini öğrendim.

Acaba neden bunlar Fransa’dan ithal ediüyor? Hadi diyelim ki salyangoz Türkiye’de h iç bıdunm uyor, peki kurbağa da mı yok.

Kurbağa bacağı ve salyangoz ancak taze yenüdiğinde k eyif alınacak şeyler olduğundan, ithal sürecinde zorunlu olarak dondurulan bu iki açılış yem eğinden de k eyif alamamıştım.

A

B

İRKAÇ REZALET

İşte bu olmadı. Gördüğünüz gibi kısa süre içinde üst üste birkaç rezalet birden hemen yaşandı. Bakın neler oldu:

1 - Garson getirdiği şişenin fiyatım bilm iyor. Lüks bir lokantada, üstelik iyi

bir garsonun böyle bir hata yapmaması gerekirdi.

2

- Yurt dışında taş çatlasa on dolara

ısm arlayabileceğim bir şarabı, “ K ıtlık rantı” hesabı yapan açıkgözler bana 60 dolara

kazıklam aya çalıştılar. Tabii ki eşim ile bir bakıştık ve hemen bir şişe Yakut ısmarladık.

Lokantada bir başka hayal kırıklığım ise masa düzeni nedeniyle oldu. Bazı masalar birbirlerine çok yakındı. Özellikle manzarası çok daha şahane olan ön taraftaki iki M şilik masalarda karşmızdaMyle mi konuşuyorsunuz, yoksa yanınızdaM insanla m ı karıştırm anız çok kolay.

Lokantaya

dekoratörleri ağır bir hava verdirm ek istem işler ama

bu kadar yakın oturuş düzeni hiç de istenilen sonucun alınmasına uygun değil.

M

ONU İLE TEMAS

Menüler geldi. Menüler ile birlikte ekmek sepeti de geldi. Ancak sepet içinde ne yazık ki rutin olarak kesilmiş francala ekmeğinden başka hiçbirşey yoktu.

Neyse çok çeşitli ekmekle dolu

ORTAM: (★ ★ ★ ★ ) Bazı masalar birbirine çok yakın. Manzara

nedeniyle kafadan üç yıldız zaten alıyor.

SERVİS TAKIMLARI: (★ ★ ) Şarap kadehleri tamamen yanlış bir

dizayna sahip. O kadehlerle şarap içmenin hiç bir keyfi yok. Tabaklar Fransa'dan getirtilmiş. Sade ama güzel.

SERVİS: ( ★ ★ ★ ★ ★ ) Karşılıyanlar, garsonlar ve şef garson çok

nazik. O gece şarabın fiyatını bilmeyen garson olmasına rağmen bu hatayı affettim.

YEMEK KALİTESİ: (★ ★ ★ )

NA YEMEKLER

Ana yem ek için biberli biftek ile bıldırcın ısm arladık.

Şimdi Fransız mutfağında neyin abartılı bir şekilde kullanılm ası gerekir diye sorsam herhalde bana hemen sarım sak diye cevap verirsiniz değil mi?

Yani ben özelliM e biberli et

tabağmdaM sosdan yoğun bir saransak kokusunun gelm esini hasretle

bekliyordum.

Koku gelm ediği gibi, sarmısağm tadım da alamadım. Çünkü saransak yoktu yemeğin içinde.

Bıldırcın tabağmdaM sos ise daha heyecanlandırıcıydı, çünkü sosun içinde m inik üzüm ler vardı ve tadı oldukça iyiydi.

Dolayısıyla biberli biftek son derece rutindi, bıldırcın ise rutinin

üzerindeydi ama damaktan uzun saatler silinm eyecek bir anı ondan da kalm am ıştı açıkçası.

La M aison’da yediğim yem eğin en güzel yanı tatlı bölümünden aldığım hazdı.

Frambuazh parfe ve profitrol ısm arladık.

Nihayet, sonunda bir aşçı akıl edip de profitrolün içine güzel bir dondurma da doldurmuştu.

Ben bazen parfe’den nefret ediyorum . Çünkü parfeyi kesm ek bazen çok zor oluyor. H afif erim esini beMemek de benim gibi acelecilere uygun olm adığından zaman zaman kaşığım tabağa hızla vurdu.

Ama olsun umurumda değildi çünkü fram buaz sosu başım ı döndürecek güzelliM eydi. Hemen bir Remy Martin ısmarladım. Espressomu beraber içtim . Eşim şarapla devam etti. Anayem eM erin ortalama 500 bin lira, giriş yemeM erinin ortalama fiyatının 350-400 bin lira, tatlıların da 300 bin lira civarında olduğu La M aison’da hesap 3.5 m ilyon lira geldi.

500 bin de bahşiş, temiz 4 m ilyonu bastırdık. Düşünün bir de yabancı şarap içseydik hesap toplam 6 m ilyona gelecekti.

Pahalı bir lokantaya gittiğim izi önceden bildiğim den hesap beni şaşırtmadı, ancak açıkça söyliyeyim bu fiyatı hak edecek düzeyde yem ek kalitesi olm adığım düşünüyorum.

i

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

İnsanlarda cinsel istemin meka- nizmasını araştıran Fransız psikiyat- ristler, cinsel uyarı sırasında beyinde etkinleşen bölgeleri saptamayı başar- dılar..

Büyük tabaklar içerisinde sunulan ana yemeklerden Joe özel bonfilesi üzerinde sahanda pişmiş yumurta, ya­ nında kızarmış patates, haşlanmış ıspanakla sunuluyor ve

Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Derneğimizin resmi yayın organı olan Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Dergisi de, 2014 yılından itibaren yayın hayatına

«Bende edebiyata ve bilhassa şiire karşı hakiki ve köklü denilebilecek ilk alâka Galatasaray onuncu sındında sıra arka­ daşım Ziya Osman Saba nın

Ondan hususî ders alanlar da vardı. Bu gençlerden bazıları, günün birinde eve girer girmez ne görsünler? Sofada camekanııı buzlu cam ian, tavana kadar

Elâlem üç dört asırlık koskoca eser­ leri değil, yerin altından on binlerce sene önceki ibrikleri çıkarıyor da bun­ ların hangi barbar kavim tarafından

MacitGökberk, Bedia Akarsu, Nenııi Uy­ gur, İsmail Tunalı gibi felsefeciler; Cemal Tollu, Hakkı Anlı, Nurullah Berk, Şükriye Dikmen, Salih Urallı, Hamit Görele, Kenan

Ortadoğu'da su sorununu, 1980 ve 1992 yılları arasında devam eden proje kapsamında çölleri yeşillendirmek için yeraltı sularının kullanımının zirveye