• Sonuç bulunamadı

Güzel Sanatlar Akademisi:Tarihi mimarlık şubesi-talebe hareketleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Güzel Sanatlar Akademisi:Tarihi mimarlık şubesi-talebe hareketleri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

'

Tarihî Mimarlık Şubesi - Talebe Hareketleri^

— 4 —

Q Ü Z E L S A N A T L A R Akademi­ si, Îstanbulun en şirin kıyısında kuru muş oian yep yeni ve baştan başa bir sanat yuvası vasıf'annı haiz binasiyle bugüne kadar sü­ rüp gitmiş olan (birleşme talih sizliğini) de yenmiş cîuyor.

Merrieketin güzel sanatlar sa­ hasındaki boşluğuna doldurarak, ressamlar, heyketraşlar ve mi­ marlar yetiştirmek için yetmiş i- ki yıl evvel temeli atılarak, Hamdi beyin himmetiyle kurulan (Sanayi-i Nefise Mektebi) ilk devre’ erini, şimdiki Arkeoloji müzesinin şark eserlerini ihtiva eden binada geçirdikten sonra 1917 ye kadar müzeler.müdür ,ü* güne bağlı kalmış ve nihayet bu tarihte Maarife devrolunarak, uzun bir göçebelik hayatına kat­ lanmıştır.

Bu suret’ e bir müddet Cağa-

f loğundaki K ız Orta o kufunun bu'unduğu binada divan yolunda ve şehzade başındaki kiralık ko- j ıraklarda her türlü tcdris~vç ta-/ nm vas'İHTar nü atı mahrum bir ha'de, âdeta süründükten sonra cumhuriyet hükümetinin himmet ve gayreti, Atatürk’ün büyük yar. dım 'y'e bu perişanlıktan kur-

, tu'arak ve 1927 dç, (Güzel Sa-

f C ' B atar Akademisi) ismini _de_ja^fc. rak Fındıklıdaki Saraya yerleş^

Hy tarihten itibaren (tez- yini sanatlar şubesi) adı i e bu­ günkü (süs'em e), 1936 da da (Şark Tezyini Sanat’ ar Şubesi) ad yle bugünkü (Türk Süsleme Bö ümii) nün de ilâvesiyle Aka­ demi, beş bölümlü tam bir Gü­ zel Sanatlar yuvası haline ge’e- bilmiştir.

Fakat dört sene evvelki feci yangın’ a, ne var ne yok, hepsi yanınca, tekrar bir göçebe duru­ muna düşen Akademi, yine cum­ huriyet hükümetinin kadir

bilir--

14

-Yazanı KANDEMİR

ligiyle, bugünkü yeni binasına ka­ vuşarak, artık bütün inkişaf im­ kânlarını e’ de etmiş bulunuyor.

Bu yangından - yersiz kalmak suretiyle - en fazla müteessir o- larak, Y ı l d z sarayının bir köşe­ sine s ğmmak mecburiyetinde ka­ lan m.marlık şubesi de, şimdi ye­ ni binadaki yerini almak üzere­ dir.

Akademinin mimarlık şubesi, son zaman’ ara kadar memleketin yegâne mimar yetiştiren bir mek­ tebi iken, Teknik Üniversitede de bir Mimarlık şubesinin açıl­ ması üzerine, yükünü biraz ha­ fif .etmiş _ gibi görünüyorsa da, bu mesleğe karşı gençlerin duy­

duk'arı alâka ve gösterdikleri rağbet, âdeta bu iki mimarlık mektebimizin de kâfi gelmeyece­ ğini göstermektedir.

Zira, Teknik Üniversite mi­ marlık şubesinin mevcudiyetine rağmen, geçen sene Güzel Sa­ natlar Akademisi mimarlık şube­ sine girmek için müracaat eden gençlerden ancak yedide biri ka­ bul edilebilmiştir.

Bu büyük rağbetin sebeblerin- deıı biri de, Güzel Sanatlar A - kademisinin, şimdiye kadar bir çok değerli m'marlar yetiştirmiş olmakla kazanmış olduğu an’a- nevi şöhrettir.

Pıofesör Sırrı Bilen’dir. Ted

ris Heyeti de; Seyfî Arkan, Fe

ridun Akozan, Tarık Artel,Ahine Arpat, Ziya Bahan. S .iti Biler

Turgut Canşçycı^JJamabat üjk jnyn.Şedat Eid em. K.urt-Erdman

Safa Erklin. H alit-F rm ir,..OtFal Gürsov. , Mehmet--Ad Handan Tayyar Ispanakçı. A s.m Mutlu Hüsnü Hamit Sayman, Weiner

Karl, Nazmı Yenai, îzgi Utar;

gibi kıymetli elemanlardan mü rekkeptir.

Bu yüksek mimarlık şubesini giımek istiyen lise edebiyat veya Fen kollarından bitirme ve ol­ gunluk dip.oması almış olanlar evvelâ aday öğrenici yazılırlar ve (desen, matematik, türkçe kom­ pozisyon) derslerinden verecek­ leri imtihanda da muvaffak o- hırlarsa, kaydolunurlar.

Bu şube, şimdiki halde yılda ancak 20 - 30 mezun verebilmek­ tedir. Yavaş yavaş bu miktarın iki üç mislini bulacağı şüphesiz­ dir.

Mezun olmağa hazırlanan tale­ be gibi, daha küçük sımfiarda- kiler de, kendi'erini bekleyen bü­ yük memleket vazifesinin, ehem­ miyetini ve mesuliyetini tama­ men müdrik bulunuyor’ ar:

— Yıllardan beri alaydan ye­ tişme kalfalar ve usta’ ar elinde, nihayet îstanbulun ne hale gel­ miş olduğunu işte görüyoruz. Hattâ yalnız İstanbul değil, bü­ tün mem eket, baştan başa, ec­ dadımızın e'inden çıkmış şahe­ serlerin harabe’ eri ile, inhitat devrinin zevksiz, üslupsuz eser­ leriyle doludur. Bu da gösteri

(Devamı 31. Şayiada)

1W grupu çalışmalar esna- Fotograflar Güzel Sanatlar Akademisi talebelerinden iki grubu çalışmalar esna­

sında göstermektedir.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

kondurmaz, bu gibilere ihtiyar ha­ linde bile kendi elile hareminden şerbet getirmek zahmetini seve, seve ihtiyar ederdi. Büyük püs­ küllü büyük fesi

Vakta ki Yenicaminin yapılmasına karar veril­ diği sıralar oradan Balata, Hasköye; daha sonra Ortaköye, Kuzguncuğa; en sonra da Kuledibine, Şişhane

Birey tarafından değerli bulunan hedefler yaşam bağlılığında önemli rol oynayan amaçların sağlamlaştırılmasına yardım etmekte ve seçtiği ulaşılabilir

Nazım Birimi: ……….. Şiiri oluşturan en küçük yapıya nazım birimi denir. En küçük nazım birimi beyittir Dört dizenin ya da iki beytin birleşmesiyle oluşan nazım

Akademi öğrencileri arasında her yıl kendi adlarına birer konkur düzenleyip, gençlerin çalışmalarını teşvik etmek gibi son derece faydalı bir hizmette bulunan Sayın

Resim, Heykel, Mimarlık ve Dekoratif sanatların ihtiva ettiği çeşitli ihtisas kollarında devam eden bir yıllık çalış- maların meyvelerini sanat sever halkımıza sunuyoruz..

Plastik san'atları kül halinde temsil eden ürbanizm tedri- satının daha verimli olabilmesi için, Akademide, mimarlık, resim, ve heykel bölümlerinin aynı mesele üzerinde

B — Bilcümle binaların esas katlarının plân- ları, esas cepheleri ve maktaları 1:200 mikyasında yapılacak.. C — Mühim binaların ise esas kat plânlarile esas cepheleri