• Sonuç bulunamadı

İstanbul folkloru:Semai kahveleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul folkloru:Semai kahveleri"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İstanbul Folkloru:

S e m a î K a h v e l e r i

B ir zam anlar, İsta n b u lu n hem en

h e r sem tinde halk tara fın d a n «Çalgılı kahve» denilen sem aî kahveleri b u lu n ­ duğunu bilenler, bugün de pek az de­ ğildir. Ram azan ayına m ahsus olarak h azırlan an bu kahv elerde m eydan şair­ leri okur ve çalar, bazı da birb irile de- yişirdi. Ben, çalgılı kahveleri görm edim ve b u ralard a okuyup çalan, bazı da b ir­ b irile deyişen ve çarpışan m eydan şair­ lerin i dinlem edim . F a k a t görüp dinle­ yenlerd en epey m alûm at derledim . Bu

b u lm a d u y g u su n u k u v v etlen d irecek , kısa ve düzg ü n ifade itiy a d ın ı verecek, «K urum tü r k - çesi» v ey a «M aarif V ek âleti türkçesi» denen u y d u rm a dilin m e k te p te b o z d u k la rın ı o k u rk e n can a can k a ta n ta tlı h a lk tü rk ç e sile aile için­ d e d ü zeltecek tir.

— V —

D evletin arzu ve em rile ilk m e k te p le rd e o- k u n a n b ir okum a k ita b ın d a n rasgele şu s a tır­ la r ı alıyorum :

— Size bu yıl tatlı ö y k ü le r anlatacağım... Çok kıv an ç duyuyorum. Çöpleri arabalarla u- zaklara götürm ek u ra y İçindir... Şehir halkı li­

ra y a ü y e seçer. Bir satıcı tü n a y d ın diye selâm

verdi., ilh.

Ç ocuk ed eb iy a tı fo lk lo ru n d an istifad e e d ile re k y azılan «Açıl sofram açıl!» dan da şu s a tırla rı alıyorum :

— Keloğlan gelgeç akıllının biri. Bir gün olup kel başından gene kavak yelleri esm eğe başlar. Gece gezip gündüz tozar.. Ak pürçüklü hatuncağız neye uğradığını bilmez, hemen oğ­ lunun yanına seğirtir., ilh.

G ö rü lü y o r k i M illetlerarası T erb iy e B ü ro ­ su n u n m ecm u asın d ak i m ü h im düşünceden h e ­ m en istifad e edecek d u ru m d a h a ttâ z a ru re tin - deyiz. H er senenin çocuk haftası, bu neviden çocuk ed eb iy a t m a h su lle rin i a rttırırsa , yalnız ço cu k larım ız değil, y a şlıla r da resm î yazıların v e bazı g a y re tk e ş gazetelerin k u rb a n ı o lm ak ­ ta n k u rtu la c a k la r, edebî d e ğ e rle r k ay n ağ ı olan h a lk tü rk çesin in tab iî ve ak ıcı ifadesi içinde k e n d ile rin i b u laca k lard ır.

Yazan: Halit BAYRI

m alû m ata göre İstan b u lu n tanınm ış çalgılı kahveleri şu nlard ır:

1 — Şehzadebaşında Ç ukurçeşm e- deki çalgılı kahve: bu kahve, K âtib M ahm ud adında biri tarafın d an idare olunur, benzerlerinden daha iyi süsle­ n ir d i M evkili, h a tırlı kim selerin u ğ ra ­ ğı olan bu kahvede Topkapılı L âtif k la rn e t çalardı.

2 — A ksarayda kadayifci A linin kahvesi: bu kahve Şehzadebaşm daki K âtib M ahm udun kahvesinden aşağı değildi, sem tin m eraklıları b u rad a top ­ lanır, çalan ve okuyan m eydan şairleri­ ni derin bir ilgi ile dinlerlerdi. Şairler arasında söz, vezin, kafiye itibariyle ihm al gösterenler olursa, keyfiyeti k en­ d ilerine h a tırla tır, yan lışları düzeltir, dinleyiciler, çalan ve ok uyanlara âdeta reh b erlik ederdi.

3 — D ivanyolunda A rnavud M eh- m edin çalgılı kahvesi: bu kahve o k a­ d ar rağbet görm ez ve kalabalık olmaz­ dı. F ak at her ram azan ayında intizam la süslenir, m ü şterilere h e r yerden çok güler yüz gösterilirdi.

4 — U nkapanındaki çalgılı kahve: burası Halid Hoca denilen ve Deniz B a­ kanlığı fabrikalarınd a u stalık eden biri, tarafından idare olunurdu. U nkapam esnaf m uhiti olması itibariyle bu k a h ­ ve çok kalabalık ve şenlikli ojurdu. A n­ cak m eydan şairleri b u ray a pek u ğ ra ­ maz, uğ ray an lar da karşıların d a açık kafalı bir halk bulam adıkları için hoş­ nu t olmaksızın ayrılırlardı.

5 B alatda Istra ti caddesindeki çalgılı kahve: burası Lâz Yakub adında biri tarafından idare edilirdi. Bu k ah­ veye de m eydan şairlerinin uğradığı aa

(2)

h

:**

164 TÜ R K F O LK L O R

olurdu. O nu n için şiir okum ak, deyiş- m ek, tartışm ak n ad ir tesadü f ed ilir h a l­ lerdendi. B una m ukabil Laz Yakub kahvesinde köçek oynatır, bu su retle çok m ü şteri çeker, çok hasılat yapardı. B urad a oynayan köçeklerin hepsi, işle­ rin d e m ahir adam lardı, Lâz Y akub a- cem i köçekleri, san ’at m ü bted ilerin i kahvesine sokmazdı.

6 — Eyübde D efterd ar iskeelsinde- ki çalgılı kahve: bu kahve D efterd ar is­ kelesinde uzun seneler ham allar k â h y a­ lığı yap an ve çevresinde kendini çok sevdirm iş olan K âhya İsm ail tarafınd an idare edilirdi. R am azandan önce b u ra ­ nın düzenlenm esine, süslenm esine çok itin a edilirdi. K ahvenin te rtib i ve süs­ lenm esi, Eyüb ve K âğıthane sularında balıkçılık ederek geçinen Hacı Meh- m ed adında b irine b ırakılırdı. Bu ca­ h il adam , kahveyi çekici ve göz alıcı b ir hale koym ağı çok iyi bilir ve bece­ rirdi. Hacı M ehmed h er yıl kahvenin tanzim inde y enilikler icad etm ek yo­ lu n u bulurdu. Bu kahveye tanınm ış m eydan şairleri gelir, b u nlar Hacı Meh- m edi m edhü sena etm eğe m ecbur olu r­ lardı. Hacı M ehm ed bu m edhü senadan çok m em nun olurdu.

7 — H âlıcıoğlündaki çalgılı kahve: bu kahveyi idare eden dolmacı M ihran adında b ir E rm eni idi. B uraya m eydan şairlerinden E rm eni olanlar gelirdi. E- serlerin den anlaşıldığına göre o zam an­ lar E rm eniler arasında çok usta m ani- ciler vardı. K ahveyi idare eden dolmacı M ihran da b u n lard an biri idi. Dolmacı M ihran ve diğer E rm eni m eydan şair­ leri »Ermeni ağzı» denilen bir usul ile çok güzel semaî okurlardı. Şimdi bu tarzd a sem aî okuyanlar bulunm adığını ve «Ermeni ağzı» denilen u sulün u n u ­ tulduğunu, o vakti idrâk edenler söy­ lüyorlar.

8 — K asım paşada d ere boyundaki çalgılı kahve: M idyeci Süleym an adın­ da birin in idare ettiğ i bu kahve de • sem tin m erak lıları toplanır, saz ve söz­ le p a rla k saatler geçirilirdi. Bazı ak ­ şam lar kalabalık kahvenin içinden dı­ şarıya taşar, gelip geçenler de d u rak lar, çalıp okuyanları ayakta dinlerlerdi.

9 — Ç eşm em eydanındaki çalgılı kahve: bu kahve sem tin tulum bacı re ­ isi G alib Reis tarafın d an id are o lu n u r­ du. B urada kuvvetli san ’a tk â rla r d a r­ buka ve k larn e t çalar, bellibaşlı m ey­ dan şairleri sem aî ve m ani okurlardı. G alib Reis titiz b ir adam olduğu için değm e garsonu kullanm az, kahvenin hiz m etleri büyük b ir sessizlik içinde itina ve d ik k atle yapılırdı. Bu kahvede uzun İbrahim ve Şişm an B ehçet ad larınd a Çeşm em eydanlı iki tulum bacı m ani söy­ lerlerdi. U zun îb ra h im in m ani söylem e­ si daha güzel ve kıvraktı.

10 — G alatada H endekteki çalgılı kahve: Bu kahveyi idare eden tu lu m ­ bacı reisi A hm ed Reisdi. K ahve tu lu m ­ bacılar için b ir m erkez sayılırdı. Bu cihetle ram azan akşam ları çok kalaba­ lık olurdu. A hm ed Reis iyi m eydan şa­ irlerin i ay ak ların a kad ar giderek kah­ vesine dâvet eder, onların deyişm elerin- den, çarpışm alarından çok lezzet alır­ dı. Bu kahveye Tophane, Fındıklı, K a­ bataş gibi uzak sem tlerden de gelenler olurdu.

İ l — Yüksek K aldırım daki çalgılı kahve: b u ray a A rab H üseyinin kahvesi derlerdi. B urada tesbihçi Tosunun H a­ lil darbuka çalar, kendisini sevenleri etrafın a toplardı. Tosunun H alilin dar­ buka çalm aktaki m eharetini İstanbul- da bilm eyen yoktu. M eraklılar çok u- zaklardan onu dinlem eğe gelirlerdi. K ahveye uğrayan m eydan şâirleri de

r r , tanınm ış kim selerdi. B unlar arasındaki

i * * * j

^

1

r j

X f X i . r

Referanslar

Benzer Belgeler

• Muhasebe ve Vergi Uygulamaları Programının temel amacı muhasebe ve vergi konusunda hizmet veren muhasebe veya müşavirlik bürolarının, kamu veya özel sektör kuruluşlarının

ve Oylanması 50 31.. Karma Hükümetten Birlikte Çekilme 51 31 Hükümetin Gruptan Güvenoyu istemesi ..... HALKÇI PARTİ T.B.M.M. — Bu İçyönetmelik, Halkçı Partinin T.B.M.M.

Turan (İzmir) - Serbest Muhasebecilik ve Malî Müşavirlik ve Yeminli Malî Müşavirlik Kanunu Tasarısı ve Adalet ve Plan ve Bütçe komisyonları raporları münasebetiyle.

- Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat'ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Başbakanlık Tezkeresi ve Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu

[r]

[r]

İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında

Merkezlerindeki yak›tlar›n› k›sa sürede tüketen bu y›ld›zlar›n sonu, d›fl katmanlar›n›n bir süpernova patlamas›yla uzaya savrulmas›, çöken merkezleriinin de