• Sonuç bulunamadı

Afganistan'ın iktisadi gelişimi ve Türkiye ile olan ekonomik ilişkilerinin değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Afganistan'ın iktisadi gelişimi ve Türkiye ile olan ekonomik ilişkilerinin değerlendirilmesi"

Copied!
94
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ

ĠKTĠSAT ANABĠLĠM DALI ĠKTĠSAT BĠLĠM DALI

AFGANĠSTAN’IN ĠKTĠSADĠ GELĠġĠMĠ

ve TÜRKĠYE ĠLE OLAN EKONOMĠK ĠLĠġKĠLERĠNĠN

DEĞERLENDĠRĠLMESĠ

Yüksek Lisans Tezi

Hazırlayan

Ghaibullah SHAĠQ

DanıĢman

Yrd. Doç. Dr. Hakan ACET

(2)
(3)
(4)

ÖNSÖZ

Yüksek lisans tezi olarak ele alınan bu çalışmada Afganistan ekonomisi ve Türkiye ile olan ekonomik ilişkileri incelenmiştir. Bu amaçla yola çıktığım çalışmamda, danışmanlık görevimi üstlenen Yrd. Doç. Dr. Hakan ACET‟e bana her türlü konuda yardımını esirgemeyen, her sorunumla başa çıkmamda desteklerini esirgemeyen Doç. Dr. Haldun SOYDAL‟a yardımlarından dolayı Doç. Dr. Fatih MANGIR‟a teşekkürü bir borç bilirim.

Tezin hazırlanması aşamasında ve diğer tüm zamanlarda bana destek olan sevgili eşim Najia SHAİQ‟a şükran ve sevgilerimi sunarım.

(5)

ÖZET

AFGANĠSTAN’IN ĠKTĠSADĠ GELĠġĠMĠ ve TÜRKĠYE ĠLE OLAN EKONOMĠK ĠLĠġKĠLERĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ

Ghaibullah SHAĠQ

Yüksek Lisans Tezi, Ġktisat Ana Bilim Dalı

DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Hakan ACET

Ağustos 2014

Afganistan, son yüzyılın en çatışmalı ülkelerinden biri olarak dünya sahnesinde yerini almıştır. Ancak ne var ki son 10 yılda Afgan ekonomisi detaylı bir kalkınma oluşturmaya çalışmaktadır. Bunun için öncelikli hareket ülkede üretim ve tarım ya da sanayiye dayalı istihdamın süratle artırılma girişimleridir.

Ekonomisi dış mali yardıma bağlı olan Afganistan'ın, temel ekonomik politikası, milli kalkınma sağlanana kadar dış yardım ve yabancı yatırım sağlanması üzerine kurulmuştur.

Mevcut koşullar altında Afganistan merkezi hükümetinin ülkenin yeniden inşa edilmesine yönelik olarak harcayabileceği herhangi bir fonu bulunmadığından, kısa ve orta vadede, ülkenin yeniden yapılanması batılı ülkelerin özellikle ABD‟nin ülkeye yapacağı dış yardımlara bağlıdır.

Afganistan‟da tarımsal üretim, hemen hemen tamamen ürünün ihtiyacı olan suyu sağlayan eriyen kar suları ile bahar yağmurlarına dayanmaktadır. Diğer taraftan iklim olarak iyi olan yıllarda bile, Afganistan tarımda kendi kendine yeterli bir ülke değildir ve yurtiçi ihtiyaçlarını karşılamak için gıda ithal etmesi veya gıda yardımı alması gerekmektedir.

Çalışmanın birinci bölümünde, Afganistan‟ın temel yapısı, demografik ve coğrafi özellikleri, tarihi ve zaman içerisinde gelişim süreçlerine değinilmiş ve çeşitli kaynaklardan literatür çalışmaları yapılmıştır.

(6)

Çalışmanın ikinci bölümünde Afganistan‟ın ekonomik düzeni incelenmiş, dış ticaret hacmi, ithalat-ihracat dengesi, istihdam rakamları (nüfus dağılımına göre) ve çeşitli makroekonomik verilere değinilmiş ve detaylı olarak karşılaştırmalar yapılmıştır. Bu alanda özellikle tarım, tarıma dayalı sanayi ve hayvancılık ile küçük çaplı hizmet sektörlerinin verileri incelenmiştir.

Çalışmanın son bölümünde Afganistan‟ın Türkiye ile olan iktisadi birlikteliklerine değinilmiştir. Bu kapsamda Türkiye ile mevcut olan iktisadi anlaşmalar, ithalat-ihracat rakamları, Türkiye‟den gelen çeşitli yardımlar sektörel bazda incelenmiştir ve gelecek dönemde yapılması düşünülen yatırımlara değinilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Ekonomi, Ekonomik Politika, Dış Ticaret, İktisadi Anlaşma, Afganistan

(7)

SUMMARY

ECONOMĠC DEVELOPMENT OF AFGHANĠSTAN AND EVALUATĠON OF ECONOMĠC RELATĠONS WĠTH TURKEY

Ghaibullah SHAĠQ

Master Thesis, Department Of Economics

Supervisor: Asst. Assoc. Dr. Hakan ACET

August 2014

Afghanistan, the conflict of the last century as one of the countries on the world stage has been replaced. However, what the last 10 years, a detailed development of the Afghan economy is trying to create. This priority for action in the country of production and employment in agriculture or industry-based initiatives are increasing rapidly.

Afghanistan's economy is connected to the external financial assistance, basic economic policy, foreign aid and foreign investment until achieving national development is founded on the provision.

Under the present circumstances of Afghanistan's central government of the country rebuilding in order can spend any funds available, the short and medium term, the country's restructuring of Western countries, especially the United States to the country where foreign aid depends on.

Agricultural production in Afghanistan, which is almost entirely the product of the needs of the snowmelt provides water are based on the spring rains. On the other hand, even in years with a good climate, Afghanistan is not a country self-sufficient in agriculture and food imports to meet domestic needs or to receive food aid is required.

In the first part of the study, the basic structure of Afghanistan, demographic and geographic characteristics, date and time to the development process are mentioned in the literature were carried out from various sources.

In the second part of the study examined the economic order of Afghanistan, the volume of foreign trade, import-export balance, employment figures (based on

(8)

population distribution), and various macroeconomic data are discussed and comparisons are made in detail. In this area in particular agriculture, animal husbandry and small-scale agro-based industry and service sector data were analyzed.

In the final part of the study of economic union with Turkey to Afghanistan were discussed. In this context, the existing economic agreements with Turkey, import-export figures, various aid from Turkey were examined on a sectoral basis and the planned investments in the future are discussed.

Keywords: Economics, Economic Policy, Foreign Trade, Economic Treaty, Afghanistan

(9)

ĠÇĠNDEKĠLER ÖNSÖZ ... i ÖZET ... ii SUMMARY ... iv ĠÇĠNDEKĠLER ... vi KISALTMALAR LĠSTESĠ ... ix TABLOLAR LĠSTESĠ ... x GRAFĠKLER LĠSTESĠ ... xi GĠRĠġ ... 1 BĠRĠNCĠ BÖLÜM AFGANĠSTAN HAKKINDA GENEL BĠLGĠ 1.1.Temel Değerler ... 3 1.2. Demografik Göstergeler ... 3 1.3 Ekonomik Göstergeler ... 4 1.4. Coğrafya ... 5 1.5. Nüfus ... 7 1.6. Tarih ... 8

1.7. Siyasi ve İdari Yapı ... 12

ĠKĠNCĠ BÖLÜM AFGANĠSTAN EKONOMĠSĠ 2.1. Genel Görünüm ve Ekonomi Politikası ... 15

2.2. Ekonomik Göstergeler Ve Sektörler ... 19

2.2.1. Sanayi ... 21

2.2.2. Tarım ... 22

2.2.3. Hizmetler ... 25

(10)

2.2.5. Enerji ... 28 2.2.6. İnşaat ... 29 2.2.7. Tekstil ... 30 2.2.8. Dış Ticaret ... 30 2.2.8.1. İhracat ... 32 2.2.8.2. İthalat... 34

2.2.8.3. Yerli Ve Yabancı Yatırımlar ... 36

2.3. Afganistan‟ın Makroekonomik Performansının Değerlendirmesi ... 36

2.4. Afganistan‟da Yapılan Ekonomik Reformlar ... 37

2.5. Afganistan‟da İç Savaş Dönemi İktisadi Durum (1991-2001) ... 38

2.6. Afganistan‟da Ekonomik Gelişme Farklarının Ortaya Çıkması Ve Etkileri ... 39

2.7. Afganistan‟da Bölgelerarası Ekonomik Gelişme İlişkileri ... 41

2.8. Şehirlerarası Ekonomik Gelişme İlişkisi Ve Büyüme Oranları ... 42

2.9. Sivil Toplum Örgütlerinin Ve Ticari Amaçlı Şirketlerin Afganistan Rolü ... 43

2.9.1. Sivil Toplum Örgütleri ... 43

2.9.2. Ticari Amaçlı Şirketler ... 43

2.9.3. Diğer Devlet Kurumlarının Rolleri ... 44

2.9.4. Türkiye‟den Afganistan‟a Yapılan Teknik Yardımlar ... 45

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM AFGANĠSTAN'IN TÜRKĠYE ĠLE EKONOMĠK VE TĠCARET ĠLĠġKĠLERĠ 3.1. Türkiye‟nin Genel Ekonomik Göstergeleri ... 46

3.2. Afganistan Ve Türkiye Arasında İkili Anlaşmalar ... 46

3.2.1. Türkiye‟nin Afganistan‟a Yaptığı Dış Ticaret ... 48

3.2.2. Türkiye-Afganistan Dış İlişkileri ... 49

3.2.3. Müteahhitlik Hizmetleri ... 53

3.2.4. Türk Ticari İlişkileri ... 54

(11)

3.3. Ticari Ve Ekonomik İlişkilerde Karşılaşılan Sorunlar ... 56

3.4. İşbirliği İmkânları ... 56

3.5. Türkiye‟nin Afganistan Politikası Ve Yeniden Yapılandırmasında Siyasi Rolü .... 57

3.5.1. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)‟nın Afganistan‟a Katkısı ... 59

3.5.2. Türk İşbirliği ve Kalkındırma İdaresi Başkanlığı (TİKA) ... 61

3.5.3. TİKA Afganistan Faaliyetleri ... 62

3.5.3.1. Eğitim Alanındaki Faaliyetleri ... 62

3.5.3.2. Sağlık Alanındaki Faaliyetler ... 64

3.5.4. Türk Dış Ticaret Politikası ... 65

3.6. Afganistan Dış Ticari Yapısı Ve Yönetimi ... 66

3.7. Türkiye Ve Afganistan Ekonomisinin Karşılaştırılması ... 67

SONUÇ ... 69

(12)

KISALTMALAR LĠSTESĠ

AB : Avrupa Birliği

ABD : Amerika Birleşik Devletleri

UNDP : Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı

INCB : Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Kontrol Programı

EĠT : Ekonomik İşbirliği Teşkilatı

USSR : (Union of Soviet Socialist Republics) Sovyet Sosyalist

Cumhuriyetler Birliği

DEIG : Dış Ekonomik İlişkiler Kurumu

AISA : Afganistan Yatırım Destek Kurumu

EĠT : Ekonomik İşbirliği Teşkilatı

TĠKA : Türk İşbirliği ve Kalkındırma İdaresi Başkanlığı

MIGA : Çok Taraflı Yatırım Garanti Kuruluşu

PRT : Bölgesel İmar Ekibi

UNDO : Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı

SSCB : Sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği

(13)

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo 1- Afganistan‟ın Ekonomik Göstergeleri ... 21

Tablo 2- Afganistan‟da Tahıl Üretimi ... 24

Tablo 3- Afganistan‟ın Dış Ticaretinde Genel Durum ... 31

Tablo 4- Ürün Grupları İtibariyle Afganistan‟ın İhracatı ... 33

Tablo 5- Ürün Grupları İtibariyle Afganistan‟ın İthalatı ... 35

Tablo 6- Afganistan Ve Türkiye Arasında yapılan İkili Anlaşmalar ... 46

Tablo 7- Afganistan-Türkiye İkili Ticaret Verileri ... 48

Tablo 8- Türk Firmalarının Afganistan‟da Almış Oldukları İşler ... 54

Tablo 9- Afganistan‟ın İhracatında Başlıca Ülkeler ... 66

Tablo 10- Afganistan‟ın İthalatında Başlıca Ülkeler ... 67

(14)

GRAFĠKLER LĠSTESĠ

Grafik 1- Afganistan‟ın Ekonomik Göstergeleri ... 21 Grafik 2- Afganistan‟da Tahıl Üretimi ... 24 Grafik 3- Afganistan Dış Ticaret Göstergeleri ... 32

(15)

GĠRĠġ

Afganistan, son yüzyılın en çatışmalı ülkelerinden biri olarak dünya sahnesinde yerini almıştır. Özellikle son 50 yıl içerisindeki savaş ekonomisi ve savaş alanları, Afganları, Ortadoğu, Rusya ve Hindistan-Çin ekseninde kendilerine bir yapı oluşturmaya çalışmak zorunda bırakmıştır. Bununla beraber, ABD‟nin bölgede varlık göstermesi de ülkeyi genellikle savaş ekonomisi ve kaçakçılık gibi faaliyetlerin boy gösterdiği bir ülke olmaya zorlamıştır.

Son 10 yılda Afgan ekonomisi detaylı bir kalkınma oluşturmaya çalışmaktadır. Bunun için öncelikli hareket ülkede üretim ve tarım ya da sanayiye dayalı istihdamın süratle artırılma girişimleridir.

Ekonomisi dış mali yardıma bağlı olan Afganistan'ın, temel ekonomik politikası, milli kalkınma sağlanana kadar dış yardım ve yabancı yatırım sağlanması üzerine kurulmuştur. Yatırımlar ve dış mali yardımın en verimli şekilde kullanılarak özel sektörün büyümesi ve gelişmesi amaçlanmaktadır. Mevcut koşullar altında Afganistan merkezi hükümetinin ülkenin yeniden inşa edilmesine yönelik olarak harcayabileceği herhangi bir fonu bulunmadığından, kısa ve orta vadede, ülkenin yeniden yapılanması batılı ülkelerin özellikle ABD‟nin ülkeye yapacağı dış yardımlara bağlıdır.

Hayvancılıkla uğraşan insanlar bazı kırsal kesimlerde yerleşik yaşarken, bazıları mevsimsel olarak göçebe hayvancılık yapmaktadır. Kırsal kesimde yaşayan insanların tarıma olan ilgileri ekolojik, ekonomik ve politik faktörlere bağlı olarak değişmektedir. Afganistan‟da tarımsal üretim, hemen hemen tamamen ürünün ihtiyacı olan suyu sağlayan eriyen kar suları ile bahar yağmurlarına dayanmaktadır. Diğer taraftan iklim olarak iyi olan yıllarda bile, Afganistan tarımda kendi kendine yeterli bir ülke değildir ve yurtiçi ihtiyaçlarını karşılamak için gıda ithal etmesi veya gıda yardımı alması gerekmektedir.

Bugün Afganistan Devleti'nin kurulmuş olduğu bölge, hem Türk Topluluklarının yaşadığı, hem de Türk Devletleri'nin hâkim olduğu bir ülke olarak Türk Tarihi'nde çok

(16)

önemli bir yer işgal etmiştir. Geçmişten gelen bu tarihi, dini ve kültürel bağın Türkiye ile Afganistan arasındaki ilişkilerin şekillenmesinde büyük bir etkisi olmuştur.

Afganistan‟da savaş zamanında kullanılamaz hale gelen okullar, eğitim sisteminin çökmesine yol açmış, sağlık alanında işe hastane klinik, teçhizat ve personel yetersizliği önemli bir sosyal sorun haline gelmiştir. Bu yüzden TİKA‟nın Afganistan‟da yaptığı yardımlar arasında özellikle eğitim ve sağlık projeleri öne çıkmıştır.

Bugün gelinen noktada, Afganistan ve Türkiye dış siyaset dengelerini yeniden gözden geçirmeye başlamış ve iktisadi ortaklıklar kapsamında yeni anlaşmalar yapmak üzere ikili ilişkileri artırıcı faaliyetler içine girmişlerdir. Bununla beraber Afgan ekonomisinin halen yoğun bir gelişim sürecine ihtiyacı olmasından ötürü, TİKA ve TSK ile yapılan yardımlar uzun bir süre daha devam edecek gibi gözükmektedir. Ancak orta ve uzun dönemli gelişim programları kusursuz işlemesi durumunda, Afganistan, ilerleyen dönemde İslam coğrafyasında önemli bir iktisadi müttefik olarak düşünülebilir.

Çalışmanın birinci bölümünde, Afganistan‟ın temel yapısı, demografik ve coğrafi özellikleri, tarihi ve zaman içerisinde gelişim süreçlerine değinilmiş ve çeşitli kaynaklardan literatür çalışmaları yapılmıştır.

Çalışmanın ikinci bölümünde Afganistan‟ın ekonomik düzeni incelenmiş, dış ticaret hacmi, ithalat-ihracat dengesi, istihdam rakamları (nüfus dağılımına göre) ve çeşitli makroekonomik verilere değinilmiş ve detaylı olarak karşılaştırmalar yapılmıştır. Bu alanda özellikle tarım, tarıma dayalı sanayi ve hayvancılık ile küçük çaplı hizmet sektörlerinin verileri incelenmiştir.

Çalışmanın son bölümünde Afganistan‟ın Türkiye ile olan iktisadi birlikteliklerine değinilmiştir. Bu kapsamda Türkiye ile mevcut olan iktisadi anlaşmalar, ithalat-ihracat rakamları, Türkiye‟den gelen çeşitli yardımlar sektörel bazda incelenmiştir ve gelecek dönemde yapılması düşünülen yatırımlara değinilmiştir.

(17)

BĠRĠNCĠ BÖLÜM

AFGANĠSTAN HAKKINDA GENEL BĠLGĠ

1.1.Temel Değerler

Resmi adı Afganistan İslam Devleti‟dir. Başkenti Kabil olup bağımsızlık tarihi 19 Ağustos 1919‟dur. Resmi dili Afgan Farsçası ve Peştu‟dur. Dini guruplar genellikle Müslümanlardan oluşmaktadır. Nüfusu 2013 yılında yapılan nüfus sayımına göre

30.551.674 olup nüfus artış hızı %2.41‟dir.1 Uzun yıllardan beri süregelen savaşlar ve iç

karışıklıklar nedeniyle büyük tahripler yaşamasından dolayı uluslararası toplumun desteğinin odak noktalarının başında gelmektedir.

1.2. Demografik Göstergeler

Tarih ve çevre Afganistan‟da geniş bir insan ve dil farklılığı sağlamıştır. Sürekli göç ve istila süreci daha fazla etnik ve kültürel karışım, çeşitli dinî değişim dalgaları, düzensiz nüfus artış ve azalmaları meydana getirmiştir. Afganistan tarihî, farklı etnik kökenlere ve inançlara sahip olan çok sayıda topluluğun yaşadıkları bu topraklar üzerinde bir millî devlet kurulması hikâyesini ve bölgede mücadele eden büyük yayılmacı ve emperyalist güçlerle olan ilişkilerini anlatmaktadır. Bölgedeki bu emperyalist güçlerin zorlamasıyla oluşan sınırların yarattığı sorunların yanı sıra, aslında daha da önemli olan, bağımsız veya yarı bağımsız etnik ve dilsel toplulukların çok sayıda olmasının neden olduğu Afganistan‟ın birliğinin sağlanamaması sorunudur. Çok karışık etnik özelliğe sahip olan Afganistan halkının büyük bir kısmı merkezi yönetimden ziyade kendi kabile ve topluluklarına bağlılık göstermektedir. Ülkede yaşayan etnik gruplar esas itibarıyla Peştu‟nlar, Türkler(Özbekler, Türkmenler, Kırgızlar, Aymaklar, Kızılbaşlar, Kazaklar), Tacikler, Hazaralar, Beluçlar ve diğer

1 Dünya Bankası 2013 Verileri

(http://data.worldbank.org/indicator/SP.POP.TOTL/countries/Af?display=graph;http://databank.worldban k.org/data/views/reports/tableview.aspx?isshared=true)

(18)

küçük etnik gruplardan oluşmaktadır.2Peştu‟nlar Afganistan yönetimini çok eskilerden beri ellerinde tutan en kalabalık gruptur. Peştu‟nlar genel olarak ülkenin güney ve güneydoğu bölgelerinde kabileler şeklinde yaşamaktalar. Her kabile kendi içinde kanallara alt kanallara ve ataerkil ailelere ayrılmaktadır. Genel görüşe göre Peştuların

nüfusu genel nüfusun yüzde 38‟ini oluşturmaktadır. Bu etnik grubun dili Peştucadır.3

Kuvvetli, merkezîleşmiş ve birleşik modern bir millî devlet oluşturmada Afgan yönetimlerinin başarısızlığı, genellikle, ülkenin jeopolitik konumu ve fiziki şartlarının neden olduğu Afgan halkının yapısında mevcut etnodil ve din-mezhep farklılıkları ile kabile toplumu çerçevesinde değerlendirilir ve açıklanır. Öyle ki en büyük etnik topluluğu oluşturan Peştu‟nlar, 1747‟den itibaren Afganistan‟ın hâkim zümresini oluşturmuşlar ve ülkenin tüm hükümdarları bu etnik kökenden gelenlerden olmuştur. Ancak, merkezi hükümete bağlılık yok denecek kadar az olmuş ve ülke tarihinde hiçbir zaman merkezi hükümet yerel liderler üzerinde tam denetim sağlayamamıştır. Afganistan‟ın her bölgesinde aşiret ağaları ve büyük toprak sahipleri kendi

yönetimlerini oluşturmuşlardır.4

Afgan ulusunun bilinci gelişmemiştir. Dolayısıyla herkes kendisini mensup olduğu halk, boy veya aşirete göre tanımlar. Afganistan‟da insanlara “kimsiniz” diye sorulduğunda, “Afgan‟ım” cevabını almak hemen hemen imkânsızdır. Böyle bir soruyla karşılaşan Afganistanlılar büyük ihtimalle Özbek‟im, Peştu‟num, Tacik‟im veya Türkmen‟im şeklinde cevap verir.

1.3 Ekonomik Göstergeler

Afganistan ekonomisi tarıma ve hayvancılığa bağlıdır. Ancak Afganistan‟ın ekonomik durumu hakkında güvenilir ekonomik istatistiki bilgiler elde etmek oldukça zordur. Afganistan dünyanın en fakir ülkelerinden biridir ve denize çıkışı bulunmamaktadır. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) İnsani Gelişme Raporu‟nda 186 ülke arasında 175. sırada yer almaktadır. İş gücü ve sermaye kaybı nedeniyle son 20 yıldır Afganistan‟ın Gayri Safi Milli Hasıla‟sı büyük düşüş

göstermiştir.5Tarıma elverişli alanların çok fazla olmamasına karşın ülke ekonomisi

2Haydar Çakmak, Uluslararası Krizler ve Türk Silahlı Kuvvetleri, Ankara, 2004, s.50 3 Çakmak, a.g.e., s.58

4 Esedullah Oğuz, Afganistan, İstanbul, BBC Yayınları, Cep Kitapları A.Ş, 1998, s.35 5

(19)

daha çok tarıma dayalıdır ve bu tarım ilkel koşullarda yapılmakta olup, iklim koşullarından etkilenmektedir. Ekilen tarım alanlarının çoğunluğunu uyuşturucu ana maddeleri oluşturmaktadır. Ciddi gelir kaynağı bulunmayan ve yeniden yapılanması ve kalkınması dış mali yardıma bağlı olan Afganistan‟ın temel ekonomik politikası, dış yardım ve yatırım sağlanması, bu yardım ve yatırımların en verimli şekilde kullanılması ve özel sektörün geliştirilmesidir. Afganistan‟ın uzun dönem hedefleri içerisinde en ön sırada ekonomide sürdürülebilirlik, istihdam yaratma ve yolsuzlukla mücadele yer almaktadır. Öte yandan 2012 yılında yapılabilen araştırmalara göre, enflasyon oranı

%6.4, kişi başına düşen gayri safi milli hâsıla 595 dolardır.6 Afganistan‟ın coğrafi

konumu nedeniyle Çin ve Hindistan‟ı birbirine bağlayan enerji koridoru üzerinde bulunmaktadır. Bu konumu nedeniyle gerek İran ve Türkmenistan ile enerji anlaşmaları bulunan Çin, Hindistan ve Pakistan‟ın, gerekse de bu enerji koridorunun kontrolünü anılan ülkelere bırakmak istemeyen ABD‟nin, ülke üzerinde zaman zaman çatışan zaman zaman da çakışan ekonomik ve siyasi çıkarları vardır.

1.4. Coğrafya

Afganistan; Orta Asya, Hindistan Yarımadası ve Orta Doğu ülkeleri arasında yer almaktadır. Denize kıyısı yoktur, fakat kara ulaşımı açısından son derece elverişli bir yerdedir. Bu yüzdendir ki, eski çağlarda “Dünyanın Kavşak Noktası” olarak adlandırılmıştır. Yakın çağa kadar Orta Asya'daki savaşlar, göçler ve ticaretin odak noktasında yer almaktadır. Ülkenin tarihinden de açıkça anlaşıldığı gibi, Afganistan her dönemin egemen gücü/güçleri tarafından işgale uğramıştır. Bunun nedeni ise ülkenin stratejik konumudur. Asya kıtasının kalbi olarak adlandırılması da ülke üzerinden tüm diğer Asya ülkelerine kolaylıkla ulaşım sağlayabilmesinden kaynaklanmaktadır. Batıda İran, doğuda ve güneydoğuda Pakistan, kuzeydoğu uçta Çin, kuzeyde Türkmenistan ve Özbekistan, kuzeydoğuda Tacikistan ile sınırları olan bir ülkedir. Bugün yaklaşık 30,555,674 insanın yaşadığı Afganistan 652.100 km2‟lik bir yüzölçümüne sahiptir. Afganistan‟ın en batısı ile en doğusu arasındaki uzaklık 1350 km. kuzeyle güneyi

arasındaki mesafe ise 900 km.‟dir. 7

6Dünya Bankası 2013 Verileri

(http://data.worldbank.org/indicator/SP.POP.TOTL/countries/AF?display=graph Erişim Tarihi: 16.08.2014

7

(20)

Bir ziraat ülkesi olmasına rağmen, ülkede kuraklık ve elverişsiz tabii şartlardan ötürü toprakların ancak onda biri kullanılabilmektedir. Ülkeye en yakın deniz 480 km.

güneydeki Umman denizidir.8

Afganistan‟ın orta kısmını kaplayan dağlar, jeolojik bakımdan İtalya'nın kuzeyinden başlayarak Himalayalar‟a kadar uzanan ve “Alp Kıvrımları” adı verilen dağ sisteminin bu ülke içinde kalan parçasıdır. Afganistan‟ın ortasındaki dağlık bölge doğuya doğru bir şerit biçiminde devam eder ve coğrafyacılar tarafından “Vahan Koridoru” olarak adlandırılan bir yüksek yöre ile Çin‟e komşu olmaktadır. Bu yörede vadi tabanları bile 5000 m. yüksekliktedir.

Afganistan‟da belirgin olarak üç ayrı bölgeden söz edilebilir. Kuzeybatı bölgesi, orta bölge, güney bölgesidir.

Kuzey bölgesindeki bozkırlarda yer alan iller, Hazar Denizi‟ne doğru uzanır ve Amu Derya Irmağı‟yla sınırlanır. Bu kumluk ovalar yer yer otlarla kaplıdır ve aralarında, güney-kuzey doğrultusunda akan ırmakların suladığı tarım toprakları bulunmaktadır.

Orta bölgede, Pamir‟den doğan ve büyük bir bölümünü Hindikuş Dağları‟nın oluşturduğu sıra dağlar, batıya ve güneydoğuya doğru uzanır. Hindikuş Dağları ülkeyi kuzey ve güney olmak üzere ikiye ayırır. Bu dağların yüksekliği 7300

metredir.9Afganistan‟daki dağlarda çok sayıda geçit vardır. Bu geçitler tarihte

kervanların geçişleri için önemli stratejik bağları oluşturmuşlardır.

Afganistan‟da akarsular oldukça sıktır. Amu Derya, Hilmand, HariRood Ferah ve Kabil ülkenin büyük akarsularıdır. Kuzeyde 600 km. boyunca Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan sınırını oluşturan Amu Derya Nehri, Kokça ve Kunduz adında önemli iki kolu ile ülkenin kuzeydoğusunda 250.000 km2‟lik bir alanın sularını

toplayarak Aral Gölü‟ne aktarır.10

8 S. Gündüz, Taliban, Ladin ve Amerika Kıskacında Afganistan, İstanbul, Birey Yayıncılık, 2001, s.14 9 Afghanistan Country Handbook, A Field-Ready Reference Publication, October 2001, s.5

10

(21)

Afganistan‟ın iklim yapısı, yazları uzun, sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve serttir. Gece ve gündüzler arasında büyük sıcaklık farkları vardır. Kış mevsimi karlı geçmekte ilkbahar da ise az miktarda yağış olmaktadır. Yaz ve sonbahar ayları genellikle kurak geçmektedir.

1.5. Nüfus

Afganistan, nüfus verileri kesin olmayan bir ülkedir. Ülkenin toplam nüfusu ve nüfusun etnik topluluklara göre dağılımına ilişkin bilgiler, çeşitli kaynaklarda birbirinden farklı ifade edilmektedir. Ülkede tarihin hiçbir döneminde gerçek anlamda bir nüfus sayımı yapılamamış olması nedeniyle, eldeki veriler yaklaşık değerlerdir. Ancak yapılan tahminler veya hesaplamalar genellikle nüfusu 30 milyon civarında göstermektedir. Amerikan Merkezi Haber Alma Örgütü (CIA)‟nün Temmuz 2011 tarihi

itibari ile resmi internet sitesinde yayınladığı rakam 29.835.392 kişidir.11

Afganistan‟da kilometreye yaklaşık 46 kişi düşmektedir ve yıllık nüfus artışı % 2,375‟tir. Ortalama insan ömrünün 45 yıl olduğu ülkede, nüfusun % 42,03‟ü 0-14 yaş diliminde, % 55,3‟ü 15-64 yaş diliminde, % 2,4‟ü ise 65 yaş ve üzerindedir. 2010 tahminlerine göre nüfusun % 23‟ü kentlerde, % 77‟si kırsal kesimlerde yaşamaktadır. Erkeklerin toplam nüfus içindeki oranı kadınlara göre daha yüksek olup, nüfusun % 51‟ini erkekler, % 49‟unu kadınlar oluşturmaktadır. Ülkede doğum oranı yüzde 3,783, ölüm oranı yüzde 1,739, bebek ölüm oranı ise yüzde 14,92‟dir. Nüfus genellikle verimli tarım arazilerinin bulunduğu bölgelerde yoğunlaşmıştır. Nüfusun yaklaşık beşte birini oluşturan göçebe ve yarı göçebe olarak geçimlerini sağlayan kitleler, güney ve kuzey bölgelerinde yaşamakta ve hayvancılıkla uğraşmaktadır. Göçebelerin çoğu Peştu çobanlarıdır. Birkaç bin Beluci ve Kırgız göçebe de vardır. Bazı göçebe topluluklar 1977 yılı sonrasında Hindikuş Dağları‟nın kuzeyindeki ovalara ve Hilmand Vadisi proje alanına yerleştirilmiştir. Ülkenin çeşitli bölgelerinde, sistemli bir soykırım uygulanmış ve yaklaşık 1 milyon Afganlı öldürülmüştür. Kırsal kesimdeki savaştan kaçanlar, büyük kentlere göç ederek oralarda nüfus artışına sebep olmuşlardır. Başta başkent Kabil olmak üzere, Kandahar, Mezar-ı Şerif, Celalabad ve Kunduz‟un nüfusu önemli ölçüde

11 Afghanistan”, (Çevrimiçi) https://www.cia.gov/library/publications/the-world-factbook/geos/ af.html,

(22)

artmıştır. Kandahar şehri, nüfus yoğunluğu olarak, 2009 nüfusu 3.579.00012 olan Kabil‟den sonra ikinci büyük şehirdir. 1988 yılından sonra komşu ülkelere sığınanlar, “Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği” görevlilerinin gözetiminde ülkeye dönmeye başlamışlardır. Ancak ülkedeki iç savaş dönüşü yavaşlatmıştır.

Afganistan‟daki doğum oranı %3.53, ölüm oranı %0.81, bebek ölüm oranı ise %9.85‟tir. Erkeklerin toplam nüfus içerisinde oranı kadınlara göre yüksek olup, nüfusun

%51‟i erkekler, %49‟unu ise kadınlar oluşturmaktadır.13

Ülkede “Afgan” adıyla bir halk veya topluluk yoktur. Bu kelime Peştunlar‟ı ifade etmektedir. Peştunlar, Tacikler, Türkler ve Hazaralar başlıca dört büyük etnik grubu oluşturmaktadır. Nüfusun % 42‟sini Peştunlar, % 27‟sini Tacikler, % 9‟unu Hazaralar, % 9‟unu Özbekler, % 4‟ünü Aymaklar, % 3‟ünü Türkmenler, % 2‟sini Beluciler ve % 4„ünü diğer küçük gruplar oluşturmaktadır. Bu gruplardan Peştunlar, çoğunlukla ülkenin doğu ve güney kesimlerinde yerleşmişler ve günümüzde aşiret düzenini korumaktadırlar. Peştunlar‟dan sonra gelen ikinci büyük topluluk olan Tacikler, kuzey ve kuzey doğudaki verimli vadilerde yerleşik olarak yaşamakta ve çiftçilikle geçinmektedirler. Türk topluluklarından olan Özbek ve Türkmenler de kuzeyde yaşamakta ve geçimlerini tarımla sağlamaktadır. Çoğu Farsça konuşan Hazaralar ve Moğol kökenli topluluklar ise orta kesimdeki dağlık bölgede

yaşamaktadır.14

1.6. Tarih

Stratejik konumundan ötürü Afganistan, eski çağlardan beri, dünyanın en büyük istila yollarından birinin üzerinde bulunmuştur. Kaynaklara göre, Afganistan‟ın bu durumundan ilk istifade edenler, Eski İranlılar olmuştur. M.Ö. 500‟de, İran hükümdarı Dara (Darius)‟nın orduları bu ülkeyi işgal ederek, güneye, İndikuş vadisine inmeye çalışmışlardır. Onlardan iki yüzyıl sonra Makedonya Kralı Büyük İskender‟in orduları,

12 A.g.e.

13 World Bank 2013 verileri,

http://data.worldbank.org/indicator/SP.ADO.TFRT/countries/AF?display=graph

14

(23)

M.Ö. 33415yılında çıktığı meşhur doğu seferinde, İranlıları yendikten sonra Afganistan‟ı işgal etmiş ve Hindikuş Dağlarını aşarak, Sogdlar ülkesine kadar ulaşmıştır. İskender‟in kendi ülkesine dönüşünden sonra ise, bölgede kalan bir gurup Yunanlı idaresinde kurulan Baktriana Devleti, yaklaşık M.S. 50 yılına kadar bölgeye hâkim olmuştur. Baktriana Devleti‟nin zayıflaması ve batıdan gelenler tarafından sürdürülen hâkimiyetin yıkılmasıyla, Afganistan kuzeyden gelen kavimlerce tehdit edilmeye başlamıştır. M.S.50-125 yılları arası Türk asıllı oldukları tahmin edilen Sakalar (İskitler) ve 125-480 yılları arasında da yine Türk oldukları tahmin edilen Kuşanlar bölgede egemen olmuşlardır.480 yılından itibaren ise, Afganistan‟ın yeni hâkimi, Ak-Hunlar olarak bilinen Halaç Türkleri olmuştur. Ak-Hunlar ülkede yaklaşık bir asır sürdürdükleri hâkimiyeti, VI. Yüzyılın sonlarında kaybetmişler, ancak bundan sonra, ülkeyi terk

etmeyerek Halaçlar olarak orada yaşamaya devam etmişlerdir.16

Afganistan, 640 yılından itibaren İslamiyet‟i yayan Arap ordularının istilasına maruz kalmıştır. Her ne kadar Araplar ülkede uzun süre kalmamış ve Kabil‟i ele geçirememiş olsa da, bu dönemde, Afganistan sakinleri arasında İslamiyet oldukça hızlı yayılmaya devam etmiştir. Arap istilasından itibaren bölgede büyük bir devletin hâkimiyet kuramadığı ve kabileler halinde yaşayan halkın “Şah” denilen kişiler tarafından yönetildiği görülmektedir. Bu durum İran‟da kurulan Samaniler Devleti, IX.

yüzyılın ikinci yarısında bölgenin büyük bir kısmını işgal edene kadar devam etmiştir.17

Sonraki dönemde, Samani ordularında görev almış Türkler, Sebük Tekin önderliğinde, Gazne Devleti‟ni kurmuşlardır. Bugünkü Afganistan‟ın Gazne şehri, Gazne Devleti‟nin merkezi olmuş ve Gazneliler kısa zamanda bölgedeki Halaçlarla birleşerek ordularını güçlendirmişlerdir. Buna ek olarak, Afganistan bölgesinde yaşayan kabileler arasında kaynaşma sağlanmış, Afgan kabilelerinden de orduya süvariler alınmıştır. Özellikle Gazneli Mahmud (999-1030) zamanında, Afganistan‟da Türk-İslam nüfuzu iyice yerleşmiş ve Hindistan‟a kadar yayılmıştır. Daha sonra1747 yılında Meşhur Türkmen imparatoru Nadir şah öldükten sonra Ahmet Şah Büyük Meclisi (Loyajırga) Kandahar‟da toplayarak yeni kurulacak devletin başına geçmiştir. Ahmet Şah eskiden Horasan olarak bilinen ülkenin adını Afganistan olarak (Peştunistan)

15 Manzar, A.M., (1983), Afganistan Üzerinde Kızıl Bulutlar, Önce Yayınları, İstanbul, s.35

16 Mohammad Ebrahim M. Esmail, Trajik Afganistan, İstanbul, Tarih Düşünce Kitapları, 2004, s.33 17

(24)

değiştirerek bu ülkenin kurucusu olmuştur. Ama Afganistan‟ın bugünkü sınırları Abdurrahman Han zamanında 1880–1901 tarihleri arasında Rusya ve İngiltere‟nin

anlaşması ile belirlenmiştir.18

Ahmet Şah'ın kurduğu ve Abdurrahman Han'ın sınırlarını çizdiği Afganistan kuruluşundan 1919 yılına kadar, yıllarca İngilizler tarafından işgal edilerek yönetilmiştir. Her zaman işgalcilere karşı mücadele eden Afganistan halkı üç kez İngilizlere karşı savaşmışlardır. 1919 yılında babası Habibullah Han'ın, ölümünden sonra Tahta çıkan Emanullah, İngilizlere bir mektup yollayarak Afganistan‟ın bağımsızlığını talep etmiştir. Bu mektubun cevabını alamayan Emanullah, İngilizlere karşı savaş açarak bağımsızlık rüyasını gerçekleştirmiştir. Emanullah Han, Afganistan'da modern bir devlet oluşturmak için reformlara başvurmuş ve bu reformlar

canına mal olmuştur.19

Reformları bahane eden rakipleri bu reformların İslam dinine karşı olduğunu ve Emanullah Han'ın, dinden çıktığını ilan etmişlerdir. 1929 yılında Emanullah Han, Afganistan'ı terk etmek zorunda bırakılarak yerine kardeşi Enayetullah, geçmiştir. Enayetullah'ın, hükümeti sadece üç gün sürmüştür. Muhalif hareketlerin başı olan Habibullah Kalakani, Afganistan tahtına sahip olmuştur. 1747 yılından 1929 yılına kadar Afganistan tarihinde ilk kez Peştun olmayan bir kişi taht sahibi olmuştur. Habibullah, bütün reform yasalarını iptal ederek İslami kurallara göre hükümet edeceğine dair halka söz vermişti. Tacik kökenli olan Habibullah Han'ın, hükümet

ancak dokuz ay sürebilmiştir. Taht tekrar Peştunlara geçmiştir.20

1929 yılında Nadir Han, hükümeti ele geçirerek 1933 yılına kadar monarşi hâkimiyetini çeşitli zulümler ile sürdürmüştür. 1933 yılında Nadir Han, Kabil'de bulunan bir okulda Hazara bir öğrenci tarafından öldürülmüştür. Nadir Han'ın, varisi oğlu Mohammad Zahir Şah olmuştur. Zahir Şah son zamanlarda ülkede demokrasi ilan ederek siyasi partilerin faaliyet yapabilmeleri için izin vermiş ve ülkede ilk kez siyasi kutuplaşmalar başlamıştır. 16 Temmuz 1973 yılına kadar toplam kırk yıl iktidarda olan Zahir Şah, bu tarihte amcasının oğlu ve eniştesi olan Mohammad Davut, tarafından devrilmiştir. Mohammad Davut, 1747 yılından bu tarihe kadar devam etmekte olan krallık ve monarşi hâkimiyetine son vererek cumhuriyeti ilan etmiştir. Cumhuriyetin kurucusu olan

18 A.g.e., s.146

19 Sıdık F., M. M., Afganistan Der Panc Kar nı Ahir, Tahran, Mohammad Ebrahim Afganistanı Yayın

Evi.19. Baskı., 2008, s.544-563

20

(25)

Mohammad Davut'un, hâkimiyeti 1978 yılında Komünistlerin yaptığı darbe ile son bulmuştur. Mohammad Zahir Şah, zamanında başlayan muhalif hareketler Mohammad Davut Han, zamanında iyice kendini göstermiş ve 1979 yılında Afganistan'ın Sovyetler tarafından işgal edilmesi ile beraber silahlı mücadeleye dönüşmüştür. 1979 yılında Sovyet işgaline uğrayan Afganistan çift kutuplu uluslararası sistemin rekabet alanı

haline gelmiştir.21Pakistan'da komünist rejime karşı örgütlenen Mücahitler geçici

cumhurbaşkanı olarak Sibgatullah Muceddadi‟yi seçmişlerdir. İki aylık

cumhurbaşkanlık süresi bittikten sonra Müceddadi Hükümeti, Tacik kökenli Burhanüddin Rabbani'ye görevi devretmiştir. Mücahitlerin hükümetinin kuruluşundan itibaren koltuk kavgası başlamıştır. Rabani'nin, Cumhurbaşkanlığını kabul edemeyen Peştun ve Türk mücahitler kendilerine hükümete iyi koltukların verilmediği gerekçesi

ile kabineye katılmamışlardır.22

Koltuk kavgası ile başlayan iç savaş ve Sovyet yanlısı komünist rejimlerinin uyguladığı şiddet sonucunda iki milyon insan ülkeyi terk etmek

zorunda kalmış ve 1,5 milyon insan da şehit ve sakat durumun düşmüştür.23

1994 yılında Kandahar kentinden hareket eden Taliban rejimi 1996 yılında Afganistan‟ın başkenti Kabil'i ele geçirerek Afganistan İslami Emirliği'ni ilan etmişlerdir. İlk zamanlarda Cumhurbaşkanı Rabbani tarafından barış simgeleri olarak bilinen Taliban rejimi 2000 yılında Afganistan topraklarının %90'nını kontrol altında tutmaktaydı. Pakistan, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından tanınan Taliban rejimi iç savaş ile boğuşmakta olan ülkeyi eski çağlara geri getirmiştir. Okulların ve televizyon yayınlarını kapatıldığı, kadınların okula ve dışarıya çıkma yasağının bulunduğu, sakalı olmayan gençlerin cezalandırıldığı; uyuşturucu merkezlerinin serbestçe faaliyet yapmaları ve yüzlerce demokrasiye aykırı işlerin işlendiği bir ülke olmuştur. Bunlara rağmen 11 Eylül olaylarına kadar bütün bu olup bitenlere sesiz kalan ve bazen destek çıkan demokrasi savunucusu ABD, 11 Eylül olaylarından sonra Taliban'a karşı savaş ilan etmiştir. 2001 yılında ABD ve müttefikleri tarafından yok edilen Taliban rejiminin yerine Bonn Konferansı ile yeni rejim ortaya çıkmıştır.24

21 Sıdık, a.g.e., s.544-563

22 Musevi S. A., Tarih-i Tahlılı Afganistan Az Zahir ġah Ta Karzai, Balh: Balh Yayınları, 2009 s.194 23 A.g.e., s.145

24

(26)

Yeni rejimin başına gelecek kışının seçilmesi için yapılan seçimde Hamid Karzai‟ye karşı oyların salt çoğunluğunu kazanan Türk kökenli Abdusettar Siret, Türk olduğu gerekçesi ile ABD ve Konferans'a katılan Peştunlar tarafından kabul edilmemiştir. Türk kökenli Siret kabul edilmeyince Cumhurbaşkanlığı Hamid Karzai‟ye kalmış ve Karzai'i geçici cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir. 2001 yılından günümüze kadar cumhurbaşkanı olan Karzai Afganistan'ı başta ABD olmak üzere dünya kamuoyundan gelen milyonlarca dolar ve askeri yardımlar ile ülkeyi felaketten kurtaramamıştır. 2001-2004 yıları arasında iyi olan siyasi durum şu an tekrar iç savaş dönemindeki felaketleri andırmaktadır. 2001 yılından sonra ülkede yüzlerce siyasi parti oluşmuştur. Afganistan gibi savaşta olan ve aşiret sistemi hâkim olan bir ülkede modern anlamda siyasi partilerin gelişmesi oldukça zor hatta imkânsız gözükmektedir. Ne kadar çok siyasi oluşum ortaya çıkmış olsa da bunların çoğu etnik, mezhepsel ve bölgesel çerçevede faaliyet yapmaktadır. Afganistan‟da milli bir siyasi parti bulunması oldukça zordur.25

1.7. Siyasi ve Ġdari Yapı

Afganistan İslam Cumhuriyeti üniter bir yapıya sahiptir. Ülkenin anayasası, geçici olarak toplanan Anayasal Büyük Meclis (Loyajirga) tarafından hazırlanarak, 8 Ocak 2004 tarihinde onaylanmış ve 16 Ocak 2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Büyük Milli Meclis, Afgan halkını temsil eden en büyük yapıdır. Halk ve Büyükler Meclisi üyeleri ile il ve ilçe meclislerinin başkanlarından oluşur. Bakanlar, Yargıtay Başkanı ve Anayasa Mahkemesi üyeleri ve silahlı kuvvetler yüksek komutanları, oy kullanma hakları olmaksızın Büyük Milli Meclis oturumlarına katılabilirler. Büyük Milli Meclis, ülkenin üstün çıkarları, bölgesel bütünlüğü, milli egemenlik ve bağımsızlıkla ilgili konularda karar almak, anayasanın hükümlerini

değiştirmek veya devlet başkanı hakkında soruşturma açmak için toplanır.26

Afganistan anayasası başkanlık sistemi öngörmektedir ve anayasaya göre, halk oyuyla seçilen başkan, hükümeti kurmak ve hükümete başkanlık etme hakkına sahiptir. Ancak başkanın önemli anayasal yetkileri olmasına rağmen; iki meclisli ulusal meclisin,

25 Musevi, a.g.e., s.148 26

(27)

başkanı denetleme ve engellemeye yönelik hakları bulunmaktadır.27

Anayasaya göre parlamentonun görevi şöyle belirlenmiştir: Yasa önerisi vermek, Yasa yapmak ve yasaları değiştirmek, devletin kalkınma, kültürel ve ekonomik programlarını onaylamak, devlet bütçesinin kabul veya reddetmek ve borç alınması ile verilmesine izin vermek, Yeni idari kurumlar açmak ve değiştirmek, Uluslararası antlaşmaları

onaylamak veya feshetmek, Bakanlara güvenoyu vermek.28

Afganistan Parlamentosu iki kısımdan oluşmaktadır. Bunlar;

MuĢranu Jirga(Senato)

Senato Afganistan‟ın iki kanatlı yasama organlarından birisidir. Senato 102 senatörden oluşmaktadır ve senatörlerin üçte biri vilayet konseylerinden, üçte biri ilçe konseylerinden seçimle gelirken diğer üçte birlik kısmı cumhurbaşkanı atamaktadır. Cumhurbaşkanının atadığı senatörlerin yarısı kadın olmak zorundadır. Kadınların siyasette daha fazla söz sahibi olabilmesi için, özellikle de Afganistan‟da Taliban sonrası demokrasinin sağlanabilmesi için olumlu ve yerinde bir maddedir. Vilayet konseylerinden gelenler 4 yıl, ilçe konseylerinden gelenler 3 yıl ve cumhurbaşkanının

atadıkları ise 5 yıl görev yapmaktadır.29

Senato‟nun yetki alanları şunlardan ibarettir:

Yasa yapmak, yasa önerisi vermek ve yasaları parlamentonun onayı ile değiştirmek, devletin kalkınma, kültürel ve ekonomik programlarını onaylamak, yeni idari kurumları açmak veya feshetmek, uluslararası anlaşmaları onaylamak veya

reddetmek ve anayasada öngörülen bazı yetkilerdir.30

Vilayet Konseyleri

Afganistan'da vilayet konseyleri il yönetimlerinin iyi işlemesi için danışma görevi yürütmektedir. Her ilin nüfusuna göre, seçim yolu ile göreve gelen vilayet

27“Afganistan İslam Devleti”, (2014), http://www.avim.org.tr/iceriyafganistan_ulke_raporu-tika.pdf 28 Yusofi, S. H., Afganistan’da Siyasi Partiler, Trakya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,

Uluslararası İlişkiler Bölümü Yüksek Lisans Tezi, Edirne, 2013., s.74

29 Afganistan Anayasası, 2003, s.34 30

(28)

vekilleri bulunmaktadır. Vilayet konseyleri ilk oturumlarında kendi aralarından başkanlarını seçerek denetleme ve danışma işlerine başlarlar. Vilayet konseyine aday olacakların 25 yaşını doldurmuş olmaları ve Afganistan vatandaşı olmaları

gerekmektedir.31

31

(29)

ĠKĠNCĠ BÖLÜM

AFGANĠSTAN EKONOMĠSĠ

2.1. Genel Görünüm ve Ekonomi Politikası

Bilindiği gibi Afganistan ekonomik açıdan dünyanın en yoksul ülkelerinden biridir. Somali'den sonra dünyanın en fakir ikinci ülkesi özelliğini korumaktadır.

Afganistan, yaklaşık 150 yıl boyunca İngiliz sömürgeciliğine direnmiş ve her türlü yabancı etkiye kapalı kalmaktadır. Bu yüzden iktisadi gelişmesi için gerekli olan

büyük ticaret yollarını açmaya yanaşmamıştır.32

Ülkedeki günümüzdeki genel duruma bakılacak olursa, halkın büyük ölçüde tarım ve hayvancılıkla geçimlerini sağlamaktadırlar. Afganistan ihracatında canlı hayvanın önemli bir yer teşkil etmesinden ötürü Türkmenler, ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Afganistan'ın genelinde 1992-1993 yıllarında hükümetin kontrolü dışında kısmen ekonomik bir rahatlama görülmüştür. Hayratan, Turgundi, İslam Kale ve Turham

gümrükleri tüccarlara ithalat ve ihracatına açılmıştır.33

Ekonomisi dış mali yardıma bağlı olan Afganistan'ın, temel ekonomik politikası, dış yardım ve yabancı yatırım sağlanması üzerine kurulmuştur. Yatırımlar ve dış mali yardımın en verimli şekilde kullanılarak özel sektörün büyümesi ve gelişmesi amaçlanmaktadır. Mevcut koşullar altında Afganistan merkezi hükümetinin ülkenin yeniden inşa edilmesine yönelik olarak harcayabileceği herhangi bir fonu bulunmadığından, kısa ve orta vadede, ülkenin yeniden yapılanması batılı ülkelerin özellikle ABD‟nin ülkeye yapacağı dış yardımlara bağlıdır. Yabancı ülke ve uluslararası kuruluşlar, Taliban rejiminin devrilmesi sonrası toplanan 2002 Tokyo ve 2004 Berlin Konferanslarında; Afganistan‟ın yeniden yapılanması amacıyla vaat ettikleri 8,3 Milyar USD‟lik yardım tutarının 2 Şubat 2006‟da düzenlenen Londra Konferansına kadar sadece 6,2 Milyar USD‟lik (%75) kısmını realize etmişlerdir. 2 Şubat 2006‟da

32 Mehmet Akkurt, Afganistan’ın Yeniden Yapılanmasında Siyasi ve Ekonomik Stratejiler

(Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Gebze, Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, 2004. s. 26

33 I.B. Tauris Publishers, Rauf Beg; Adı, Afganistan’dı Talibanların Eline Nasıl DüĢtü?, İstanbul,

(30)

gerçekleştirilen Londra Konferansında alınan yeni karar ve taahhütler sonrası imzalanan 5 yıllık yardım ve kalkınma programı anlaşması (Afganistan Compact)‟a göre ise daha önce realize edilmeyen 2,1 Milyar USD de dâhil olmak üzere 2006-2010 yılları arasında 10,5 Milyar USD‟lik yeni bir yardım ve kalkınma paketi onaylanmıştır. Afganistan‟ın ekonomik görünümü 2001 yılından bu yana, uluslararası yardım akışı ve dört yıllık bir kuraklığın ardından, artan yağışlarla tarımsal üretimde gözlenen çarpıcı artış sayesinde

önemli ölçüde iyileşmiştir. Afganistan dünyanın en fakir ülkelerinden biridir.34

Afganistan, zengin doğal kaynaklara sahip olmasına rağmen; ülkede diğer Orta Asya ve Orta Doğu ülkelerindeki kadar doğal kaynak rezervleri mevcut değildir. Afganistan‟da ancak kendi iç ihtiyacını karşılayacak kadar petrol ve doğalgaz rezervleri, ayrıca enerji ve sulama ihtiyacını karşılayacak çok zengin hidroelektrik potansiyel bulunmaktadır. Afganistan'da az miktarda tütün ürünleri ve az miktarda esans verici ürünlerin üretimi yapılmaktadır ve bunlardan az miktarda satın alabilmek mümkündür. Fakat tüccarlar gümrük vergilerinin çok ağır olması yüzünden ekonomik kayba

uğramaktadır.35

Afganistan'da ekonomi, temelde tarıma dayalıdır. Nüfusun yaklaşık % 90'ı geçimini tarımdan ve tarıma dayalı ekonomiden sağlamaktadır. Tarım ve hayvancılıktan elde edilen gelirin gayri safi yurtiçi hasıladaki payı % 53'tür. Ziraat ve tarım ülkesi Afganistan'da kuraklık gibi elverişsiz tabiat şartlarından dolayı

topraklarının büyük kısmı kullanılamamaktadır36

Afganistan 20. yüzyılın başlarında, ticareti geliştirmek ve ulaşımı yaygınlaştırmak, için bazı çabalar harcanmıştır. Ancak bu çabalar yüzeysel kalmaktadır. 1950‟li yıllarda ABD‟den ve SSCB‟den, daha sonra da İran‟dan ve Basra Körfezi kıyısı ülkelerinden alınan yardımlarla gerçek bir ekonomik gelişme başlamıştır. Ama bütün bu olumlu gelişmeleri, 1979‟da patlak veren savaş yok etmiştir. SSCB‟nin ülkeyi işgali,

Afganistan‟ı siyasal ve iktisadi olarak SSCB‟ye daha da bağımlı hale getirmiştir.37

Uluslararası kriz grubunun son yayınladığı rapora göre Afganistan devleti 2014 yılından sonra ayakta kalması pekte mümkün görünmemektedir. Bu tahminin

34

http://www.ibp.gov.tr/pg/section-pg-ulke.cfm?id=6D95B98E4B849C38FA5D Genel ekonomik durum s.2 Erişim tarihi: 12.06.2014.

35 Afghanistan Country Handbook, A Field-Ready Reference Publication, October 2001, s.2

36 Halil Bal, “Afganistan-Türkiye ĠliĢkilerinin BaĢlıca Yönleri”, İstanbul, TATAV Yayınları, 2012, s.7 37

(31)

gerçekleşmesi ile 1992-2001 yılların arasında olduğu gibi ülke iç savaşa sürüklene-cektir.38

İşsizlik oranı resmen 30% denilse de en az yüzde 50 olduğu tahmin edil-mektedir. Daha önce İran ve Pakistan'a göç eden mültecilerin önemli bir kısmı geri dönmüştür. Kabil'in çevresinde ağır kış şartlarına rağmen çadırlarda yaşayan binlerce kişi vardır. Durumları gerçekten acı vericidir. Bu insanlar çamur deryasında hayata tutunmaya çalışmaktadırlar. Afganistan da (BM) istatistiklerine göre ortalama yaşam süresi 42 yıldır. Doğan her beş çocuktan biri henüz beş yaşına gelmeden ölmektedir. Yaşayanlar ise savaş, salgın hastalıklar ve açlıkla mücadele etmek zorundalar. 36 yıldır süren savaş; eğitim, sağlık ve ulaşım altyapısını neredeyse yok etmiştir. Son on yılda yabancı ülkelerin de yardımıyla şehrin altyapısı yeniden inşa edilmeye çalışılmaktadır ama sokaklarda yazın toz bulutundan, kışın ise çamurdan zorlukla yürünmektedir. Şehirlerde hala su şebekesi ve kanalizasyon sistemi bulunmamaktadır. İçme ve kullanma suyu çoğunlukla kuyulardan sağlanmaktadır. Onun için de dünyadaki tıp

literatüründen kaybolmuş bazı hastalıklara bu ülkede hala rastlanabilmektedir.39

Afganistan modernleşme çabalarında ve ekonomik yardımlarda Türkiye‟den başka Batılı büyük devletlerden de destek almaya çalışmıştır. Ancak Batılı devletler

arasında doğu ve güney komşusu İngiltere ile kuzey komşusu SSCB yer alamamıştır. 40

Özellikle uluslararası yardımlar sayesinde ülkenin tarım ve hizmet sektöründe belirli bir düzelme yaşandı. Bugün kayıt altındaki ekonominin yarısından fazlasını hizmet sektörü oluştururken tarım ve sanayinin ekonomideki payı 2011-2012 verilerine

göre yüzde 24-25 dolayındadır.41

Temel makro iktisadi göstergelerin yanı sıra, sonuçları topluma doğrudan yansıyan temel eğitim, sağlık ve teknoloji kullanımı gibi gelişime işaret eden göstergeler de belirli bir ilerleme yaşandığını teyit eder niteliktedir. Örneğin; ortalama yaşam süresi, bebek ölüm oranları, temiz su tedariki, ilköğretime kayıtlı

38

http://www.crisisgroup.org/en/other-languages/dari-translations/talking-about-talks-toward-a-political-settlement-in-afghanistan.aspx., s.7 Erişim tarihi: 12.06.2014

39 http://www.crisisgroup.orgErişim Tarihi, 12.06.2014

40 Rasanayagam, Angelo. Afghanistan: A Modern History: Monarchy, Despotismor Democracy? The

Problems of Govarnance in The Müslim Tradition (Second Edition), I.B.Tauris Ltd., London-New

York, 2005. s.25

41 Dünya Bankası 2013 Verileri,

(http://data.worldbank.org/indicator/SP.POP.TOTL/countries/AF?display=graph) Erişim Tarihi, 13.06.2014

(32)

öğrenci sayısı ve kız öğrencilerin bu sayı içindeki dağılımı gibi konularda birtakım ilerlemeler söz konusudur. Eğitim sisteminde 2002 yılında bir milyon Afgan öğrenci kayıtlı iken 2012 yılında bu rakam yedi milyona çıkmış bulunmaktadır. Üstelik 2002 yılında neredeyse kız öğrenci bulunmazken 2012‟de kayıtlı kız öğrencilerin sayısı 2,5 milyonu aşmış durumdadır. Dahası ülkenin ulaşım altyapısının ciddi bir gelişme gösterdiği de görülmektedir. Örneğin, 2002‟de 21.000 km olan karayolu uzunluğu

2012‟de 42.150 km‟ye ulaşmıştır.42

Bu gelişmelere rağmen, Afganistan hâlâ en az gelişmiş ülkeler kategorisinde yer alıyor. BM İnsani Gelişmişlik Endeksi‟ne göre, 186 ülke arasında 175. sırada bulunuyor. Konut, elektrik, temiz su, altyapı yetersizliği ve ülke genelindeki güvenlik sorunu, Afgan halkının hayat şartlarını zorlaştıran başlıca unsurlar. Ülke içindeki güvenlik sorunu hem ekonomik sektörlerin işleyişini zorlaştırıyor hem de ulusal ekonominin bütünleşmesini yavaşlatıyor. Ayrıca yabancı şirketler, yeterli düzeyde güvenliğin sağlanamadığı ve geleceği belirsiz bir ülkede büyük projelere girişmekten çekiniyor. Devlet yöneticileri arasındaki artan yolsuzluk ülkenin önemli bir sorunudur. Devlet görevlilerinin adlarının karıştığı yolsuzluklarla ülkeye gelen dış yardımların etkin bir şekilde ulusal ekonomiye aktarılmayıp belirli ailelerin şahsi hesaplarına geçirildiği iddia ediliyor. Bu iddiaları destekler mahiyette olan Yolsuzluk Algısı Endeksi‟ne göre, Afganistan dünya ülkeleri arasında son sıralarda yer alıyor. 2012 tarihli Şeffaflık Endeksi‟nde ise Somali ve Kuzey Kore ile birlikte Afganistan son sırayı almıştı.43

Afganistan ekonomisinin önemli bir ayağını ise dış yardımlar oluşturuyor. İşgalin ilk yılından günümüze, kişi başına düşen net dış yardımda ciddi bir artış söz konusudur. 2001 yılında bu rakam yaklaşık 20 dolar iken 2011 yılında 230 dolara yükselmiştir. 2002-2013 yılları arasında çeşitli uluslararası konferanslar vasıtası ile ülke için yaklaşık 90 milyar dolarlık yardım talebinde bulunulmuştur. 2010 yılı itibari ile dağıtılan bu yardımların miktarı 57 milyar dolardır. 2011 yılında 6,6 milyar dolar dış yardım ile Afganistan en çok dış yardım alan dördüncü ülkedir. Ancak yabancı yardımların işlevi ve ülkenin kalkınmasında oynadığı rolün dikkatle incelenmesi

42 Selçuk Çolakoğlu, Mehmet Hecan, Afganistan 2014 ya sonrası?,

http://www.usakanalist.com/detail.php?id=725 s. 2 Erişim Tarihi: 13.06.2014.

(33)

gerekmektedir. Zira yardımların yolsuzluk dolayısıyla yok olması, dış bağımlılığı artırması ve etkin kullanılamaması, sorunun merkezini oluşturmaktadır. Yabancı yardımların dışa bağımlılığı artırdığı eleştirilerinin yanında, bir başka husus ise “hayalet yardım” diye tabir edebileceğimiz kayıt dışı para sorunudur. Diğer bir ifadeyle işgalden sonra ülkeye ciddi bir dış yardım yapılmasına rağmen, bu yardım ihtiyaç sahiplerine ulaşma ve dolayısıyla ülkedeki fakirliği önleme konusunda etkisiz kalmaktadır. Ülkeye yapılan yardımların yarısından fazlasının kalkınmadan ziyade güvenlik projelerine

harcanmasının bu durumda etkisi bulunmaktadır.44

2.2. Ekonomik Göstergeler Ve Sektörler

Afganistan‟ın en önemli sektörü tarımsal sektördür. %70 gibi bir oranla tarımsal faaliyetler yer almaktadır.

Afganistan‟daki etkin nüfusun % 68‟inin tarım, % 12‟sinin ticaret ve hizmetler, % 14‟ünün sanayi ve % 6‟sının yapı sektörlerinde çalıştığı, 2010 yılından bu yıla kadar olan dış ticaret rakamlarına bakıldığında, dış alımının ortalama 3 milyar ABD doları, dış

satımının ise ortalama 365 milyon ABD doları olduğu görülmektedir.45

1992-1993 döneminden itibaren Hayratan, Turgundi, İslam Kale ve Turham gümrükleri tüccarların

ithalat ve ihracatına açılmıştır.46

Afgan ekonomisi, özellikle son 10 yılda dış yardımlarla ayakta kalmaktadır.2001 yılında Taliban yönetiminin devrilmesi ve uluslararası yardımların artmasıyla, ekonomide kısmen iyileşme görülmektedir. Öyle ki, Afganistan ekonomisi 2008 yılında % 3,6, 2009 yılında % 20,9 ve 2010 yılında % 8,2, 2011 yılında %3,9, 2012 yılında %4,6 ve 2013 yılında %2,3 büyüme kaydetmiştir. 2014 yılı için Afganistan‟ın büyüme

tahmini %3,6 olarak öngörülmüştür.47 Ancak bu ilerlemeye rağmen, Afganistan hala,

dış yardıma muhtaç, tarıma bağımlı ve komşu ülkelerle ticaret yapmak zorunda olan,

fakir bir kara ülkesidir.48

44

Çolakoğlu, Hecan, A.g.m., s.3

45 Dışişleri Bakanlığı, Afganistan Ülke Raporu, 2013, s.19 46 Beg, a.g.e., s.417

47 IMF, Dünya Ekonomik Görünüm Raporu Veri Tabanı, 2013 Ekim 48

(34)

Afganistan‟ın Satın Alma Gücü Paritesine Göre Gayri Safi Yurt İçi Hâsılası 2013 yılı itibariyle, 31,87 milyar ABD dolarıdır. Afyon üretimin etkisi hariç tutulduğunda, tarım sektörünün etkisinin % 31,6, sanayi sektörünün etkisinin % 26,3 ve hizmet sektörünün etkisinin % 42,1 olduğu görülmektedir. Bu oran kişi başı olarak hesaplandığında Afganistan, 2013 yılı başı itibariyle 1234,67 dolar ile dünyadaki 228

ülke arasında 209. sırada yer almaktadır.49

Afganistan topraklarının sadece % 12‟si ekilebilir araziyi teşkil etmektedir. Ancak resmi verilere göre, ekilebilir alanların da sadece % 6‟sı kullanılmaktadır. Ülkede tarım arazisinden daha çok otlak bulunmaktadır. Çünkü postu ve derisi çok değerli olan Karakul koyun yünü yetiştirmek daha kârlıdır. Bundan dolayı nüfusun %

12‟si göçebedir.50

Hızlı endüstrileşme hamlelerine rağmen, Afganistan önemli bir tarım memleketi olarak kalmıştır. İş gücünün % 68‟i tarımla uğraşır. Tarım alanları küçük gruplar halinde olup, toprak ilkel metotlarla işlenir. 1956 yılında çıkan kanuna göre 5 yıllık kalkınma programlarıyla ekonominin modernleştirilmesine başlanmıştır. Plandaki ana konu; zirai teknoloji ve sulama imkânlarının geliştirilmesidir. Buğday, mısır, pirinç, fasulye, bezelye, çavdar, darı, yonca, patates, soğan, lahana, patlıcan, kabak, kiraz, elma, erik, üzüm, zeytin, portakal, limon, muz, pamuk, şeker pancarı ve tütün başlıca tarım ürünleridir. Hayvancılık: Koyun, keçi, deve, at ve eşek beslenen önemli hayvanlardandır. Dört çeşit koyun türü vardır. Bunlardan Gilzai cinsi yünü için, Türki cinsi et-yün-süt için, Arabi cinsi halı yünü için, Karakul cinsi derisi için beslenir.

Evlerde yapılan el işlerinden başka, Afganistan sanayi bakımından yeni gelişen bir ülkedir. Yalnız kumaş, çimento ve şeker fabrikaları önem arz eder. Toplam yıllık kumaş üretimi kapasitesi 1,5 milyon metredir. Çimento üretimi yıllık 15.000 tondur. Evlerde dokunan halı ve ipek böceği vasıtalarıyla üretilen ipek ipliği

önemli bir yer tutmaktadır.51

49 International Monetary Fund, Public Information Notice (PIN) No. 13/1

50 http://www.disiliskiler.pol.tr/Birimler/upm/gecici/Sayfalar/AfganistanGenelDurumu.aspx, s.4 Erişim

Tarihi: 06.06.2014

51

(35)

Tablo.1 Afganistan’ın Ekonomik Göstergeleri

2008 2009 2010 2011 2012 2013

GSYİH (milyar $) 10,19 12,48 15,9 17,87 20,5 20,72 Reel büyüme (%) 3,6 21,0 8,4 6,1 14,4 4,2 Enflasyon (dönem sonu; %

değişim)

30,6 -8,3 0,9 10,2 7,2 7,6 İhracat fob (milyon $) 1.834 1.835 1.593 1.090 1.128 1.264 İthalat fob (milyar $) 5,615 5,269 7,155 7,898 8,017 9,802 Kaynak: Dünya Bankası Verileri 2013 http://www.worldbank.org/

http://www.musavirlikler.gov.tr/Afganistan_Rapor_kasim_6_11_2013.pdf s.3 Erişim Tarihi. 07.06.201452

Grafik 1: Afganistan’ın Ekonomik Göstergelerı (2008-2013)

Kaynak: Dünya Bankası Verileri 2013

http://www.musavirlikler.gov.tr/Afganistan_Rapor_kasim_6_11_2013.pdf s.3 Erişim Tarihi. 07.06.201453

2.2.1. Sanayi

Afganistan'da sanayi gelişimi yok denecek kadar azdır. Sanayi, Doğu Hindikuş dağlarının oluşturduğu su havzasının her iki yanında, güney ve kuzey dağ eteklerinin vadilerinde ve Kabil'de toplanmış olup, az sayıda dokuma ve besin maddeleri

52 Dünya Bankası Verileri 2013

http://www.musavirlikler.gov.tr/Afganistan_Rapor_kasim_6_11_2013.pdf s.3 Erişim Tarihi. 07.06.2014.

53 Dünya Bankası Verileri 2013

http://www.musavirlikler.gov.tr/Afganistan_Rapor_kasim_6_11_2013.pdf s.3 Erişim Tarihi. 07.06.2014. -15 -10 -5 0 5 10 15 20 25 30 35

GSYİH Reel Büyüme Enflasyon İhracat İthalat

2008 2009 2010 2011 2012 2013

(36)

fabrikasıyla sınırlıdır. Afganistan'da teknik ve endüstriyel hayat hemen hemen yok denecek kadar azdır. Zaruri ihtiyaçları karşılayacak bazı fabrikalar son yıllarda inşa

edilmeye başlamıştır.54

Askeri alanda da sanayinin biraz gelişimi sağlanmıştır. Afgan Ordusu'nun mühimmat ihtiyacını karşılayacak bazı askeri fabrikalar da kurulmuş bulunmaktadır. Bazı yerlerde şeker ve gıda maddeleri fabrikaları ile çeşitli imalathaneler mevcuttur. Afganistan'ın ekonomik olarak az gelişmesinin başında denize kıyısı olmamasıdır. Savaşın yol açtığı hasar, hammadde ve yedek parça sıkıntısı nedeniyle bugün işletmelerin önemli bir bölümü faaliyetlerini durdurmuş ya da düşük kapasite ile çalışmaktadır. Endüstri ağırlıklı olarak küçük çapta tekstil, sabun, mobilya, ayakkabı, gübre, çimento; el yapımı halılar, doğalgaz, yağ, kömür, bakır işletmelerine dayanmaktadır. Ekonomik açıdan oldukça zayıf olan Afganistan 2001'den sonra dünya kamuoyu ile uluslararası kuruluşların yapmış olduğu yardımlar sayesinde bazı sektörlerde az da olsa gelişme kaydetmiştir. Evlerde yapılan el işlerinden başka, Afganistan sanayi bakımından yeni gelişen bir ülkedir. Yalnız kumaş, çimento ve şeker fabrikaları önem arzeder. Toplam yıllık kumaş üretimi kapasitesi 1,5 milyon metredir. Çimento üretimi yıllık 15.000 tondur. Evlerde dokunan halı ve ipek böceği vasıtalarıyla

üretilen ipek ipliği önemli bir yer tutar.55

Afganistan‟da geçmişte çimento, termik santraller gibi ciddi fabrika ve sanayi alanları bulunmaktaydı ancak şu anda eskiden kalan bir sanayi tesisi mevcut değildir. İç savaş döneminde hemen hemen tüm sanayi alanları kullanılamaz hale gelmiştir.

2.2.2. Tarım

Ziraat ve tarım Afganistan'da kuraklık gibi elverişsiz tabiat şartlarından dolayı topraklarının büyük kısmı kullanılamamaktadır Buda ekilebilir tarım arazilerinin sayısını azaltmaktadır.

Sovyet saldırısından önce, ekilebilir alanların % 30'unu teşkil eden yaklaşık 15 milyon hektar alan ekilebilmiştir. Ekilen ürünler, buğday, şeker kamışı, pancar, meyve,

54 Saray Mehmet, Afganistan ve Türkler, Avrasya-Bir Vakfı, ASAM Yayınevi, Baskı:3, Ankara, 2002.

s.14.

55 Avrasya İnceleme Merkezi http://www.avim.org.tr/icerik/afganistan_raporu_nisan.pdf., 2012 s.17

(37)

sebze ve sert kabuklu kuru yemişlerdir. Başlıca ihraç ürünlerini ise yün, pamuk, hayvan derisi ve el dokuması halılar teşkil etmektedir. Tarım araçları, basit araçlardan oluşmaktadır. Bu da verimin artmasını önlemektedir. Ancak az sayıda bazı vadilerde, lüks topraklarının verimliliği, kanallar ve yeraltı suyolları ile yapılan sulama işleri, çeşitli tarımın yapılmasını sağlamaktadır. Dolayısıyla yoğun bir tarıma imkân vermektedir. Pamuk ve şeker pancarı ekimi son on yıl içinde Türkistan kesiminde çok ilerlemiştir.56

Ülkenin en alçak yeri olan Türkmenistan ve Özbekistan ile sınırı hindukuş nehri boyunca uzanan ve “Afgan Türkistanı” olarak adlandırılan ova, başlıca tarım alanıdır. Yine, hindukuş nehrinin bir uzantısı olan Kabil suyu ve Heri-Rud Irmağı, ülkede tarım arazilerinin sulanması açısından büyük önem taşımaktadır. Kuzeybatıda Badgis, batıda Herat, İran‟a yönelmiş olan Heru-Rud Irmağı Ovası, Kabil Irmağı Vadisi ve Hilmand Suyu Havzası önemli düzlüklerdir. Ülkenin kuzeyindeki sulak araziler, tarım ve çiftçiliğin gelişmesinde ve bununla birlikte bölgenin kalkınmasında önemli bir rol

oynamaktadır.57

Batı ve Güney Afganistan İran Platosu‟nun doğu ucunu oluşturmaktadır. Burada yerleşim seyrek, nüfus az, toprak kurak ve çoraktır. Bu bölgede, Deşt-i Margo (Ölüm Çölü) ve Registan adında geniş iki çöl bulunmaktadır.

Afganistan‟da sulamaya dayalı tarım yapılmaktadır. Sulamada orta kesim dağlarıyla, kuzey dağ eteğinden çıkan akarsulardan ve güney yamaçlarındaki yer altı sularından yararlanılmaktadır. Tarım ürünleri arasında birinci sırayı Afyon üretimi almaktadır. Afganistan dünya afyon üretiminin % 90‟ını tek başına gerçekleştirmektedir. Ülkede gerçekleşen afyon üretiminin büyük bir kısmı Helmand bölgesinde, yani Taliban‟ın kontrolünde bulunan bölgede gerçekleşiyor olsa da Afganistan‟ın otorite sağlanmış bölgelerinde de afyon üretimi yapılabilmektedir. Afganistan‟da n afyon üretiminin %60‟ı ülke içerisinde işlenerek eroin ve morfine

dönüştürülmektedir.58

56

GASAM A fganistan Raporu ve Çözüm Stratejisi”, 2011

(http://www.gasam.org.tr/uploads/GASAM%20AFGANISTAN%20RAPORU%20VE%20COZUM% 20STRATEJISI.pdf, s.22 s.22 Erişim Tarihi: 15.06.2014.

57 Gasam, a.g.m., s.23 58

(38)

Afganistan'daki geçim koşulları; bazı kırsal kesimlerde, hayvancılıkla uğraşan insanlar yerleşik yaşarken, bazıları ise mevsimsel olarak göçebe hayvancılık yaparlar. Kırsal kesimde yaşayan insanların tarıma olan ilgileri ekolojik, ekonomik ve politik

faktörlere bağlı olarak değişmektedir.59

Tablo.2 Afganistan’da Tahıl Üretimi (Milyon Ton)

Yıllar 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009

Tahıl 2,7 3,5 2,3 4,3 3,2 3,8 4,1 4,4

Kaynak: UN, FAO Statistics 2010

Grafik 2: Afganistan’da Tahıl Üretimi (Milyon Ton)

Kaynak: UN, FAO Statistics 2010

Hayvancılıkla uğraşan insanlar bazı kırsal kesimlerde yerleşik yaşarken, bazıları mevsimsel olarak göçebe hayvancılık yapmaktadır. Kırsal kesimde yaşayan insanların tarıma olan ilgileri ekolojik, ekonomik ve politik faktörlere bağlı olarak değişmektedir. Afganistan‟da tarımsal üretim, hemen hemen tamamen ürünün ihtiyacı olan suyu sağlayan eriyen kar suları ile bahar yağmurlarına dayanmaktadır. Diğer taraftan iklim olarak iyi olan yıllarda bile, Afganistan tarımda kendi kendine yeterli bir ülke değildir ve yurtiçi ihtiyaçlarını karşılamak için gıda ithal etmesi veya gıda yardımı alması

gerekmektedir.60

59 “Afganistan Bilgi Broşürü”, Kara Kuvvetleri Komutanlığı TSK Lojistik ve İnsani Yardım Tugay

Komutanlığı Yayınları, 2002 s. 37.

60 Dünya Bankası Verileri, www.musavirlikler.gov.tr/Afganistan_Rapor_kasim_6_11_2013.pdf s.8

Erişim Tarihi. 07.06.2014. 0 1 2 3 4 5 Tahıl 2002 2003 2004 2005 2006 2007

(39)

2.2.3. Hizmetler

1970'li yıllarda ülkeye, yollar ve fabrikalar inşa etmek için Sovyet teknisyenler çağrılmıştır. Ülkede çeşitli ticari işler gören birçok Rus-Afgan ticaret şirketi faaliyet göstermektedir. Ülkede, telefon ve telgraf sistemi çok sınırlıdır. Haziran 1999'da

Amerika, Uluslararası Telefon Sistemleri Şirketi'ni kurmuştur.61

Afganistan‟ın hizmetler sektörü çok gelişmemiştir. Bununla birlikte finans, iletişim, lojistik hizmetleri konusunda son dönemde bazı olumlu gelişmeler yaşanmıştır. Ülkedeki iç çatışmaların bitmesi ve güvenlik konusundaki sıkıntıların giderilmesi durumunda hizmetler sektörünün hızla büyümesi beklenmektedir.

Tarım ve sanayi sektörlerindeki büyüme oranı son yıllarda yavaşlarken, hizmetler sektörü artışını sürdürmektedir. Son beş sene içerisinde hizmetler sektörü toplam GSYİH‟nın yaklaşık % 50‟sini oluşturur hale gelmiştir. Telekomünikasyon sektörü son on yıl içerisinde yıllık ortalama % 60 oranında büyüme göstermiştir. Ülkede 2013 yılı itibariyle 2,4 milyon internet kullanıcısı olduğu tahmin edilmektedir. 2014 yılında uluslararası koalisyon güçlerinin ülkeden çekilecek olması ve bazı askeri üslerin

kapanacak olması nedeniyle nakliye sektöründe büyüme beklenmektedir.62

2.2.4. Madencilik

Afganistan, doğal kaynaklar açısından zengin yataklara sahip olup petrol, doğalgaz ve kömür gibi enerji minerallerine, bakır, krom, demir, altın, gümüş, tuz gibi mineral ve maden rezervlerine, cam, seramik, inşaat, kimya ve gübre sanayiinde kullanılan madenlere, çimento yapımında kullanılan klinker, kireç taşı ve kil ile mermer yataklarına sahiptir. Hala ülkede işletilmemiş büyük maden alanları bulunmaktadır. Arazilerdeki jeolojik araştırmalar henüz tamamlanmamıştır. Diğer taraftan, altyapı, teknik imkânların yetersizliği, yetersiz ulaşım ağı ve yatırım sermayesi nedeniyle birçok

bilinen mineral rezervlerinden yararlanılamamaktadır.63

61

Afghanistan Country Handbook: A Field-Ready Reference Publication, Washington DC Department of Defense 2001, s.28.

62 Dünya Bankası Verileri, www.musavirlikler.gov.tr/Afganistan_Rapor_kasim_6_11_2013.pdf s.11

Erişim Tarihi. 07.06.2014

63

Şekil

Grafik 1: Afganistan’ın Ekonomik Göstergelerı (2008-2013)
Grafik 2: Afganistan’da Tahıl Üretimi (Milyon Ton)
Tablo 3: Afganistan’ın Dış Ticaretinde Genel Durum (milyon $)
Grafik 3: Afganistan DıĢ Ticaret Göstergeleri
+4

Referanslar

Benzer Belgeler

ABD’nin Afganistan ve Irak işgallerinde tarım alanında yaptığı tahribatlar ve şirket tohumlarını hâkim kılmak için yapt ığı çabalar bugünlerde daha iyi

Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle birlikte yeni hedefini küresel terör olarak belirleyen NATO, bugün başlayacak olan Bükreş Zirvesi ile birlikte görev tanımını büyük

Irak ve Afganistan'da dağıtılan savaş ihalelerinden en çok kazanan 100 şirketten 31'inin yabancı olduğu ve bu 31 şirketin 12'sinin de Türk şirketleri olduğu

Afganistan Devleti, donör ülkelerin ve kurumların katkılarıyla ülkenin fiziki altyapısını güçlendirmeye ayrıca artan nüfusuna insani yardımları

Afganistan’ın komşu ülkelerden gelebilecek baskı ve etkilerini önleyebilecek bir güce sahip olmasını sağlamaktır. Afganistan bölgedeki konumu bakımından yani

Nadir #ah’•n fethinden önce Babürlü Devleti’nin Kabil eyaletinin valisi olan Nesir Han, kendi yönetim bölgelerine kaymakamlar• seçip gönderiyordu.. Tüm bunlara

Çalışma grubunda yer alan Türkiye’deki çocukların %1’i, Afganistan’daki çocukların ise %20’si, mutluluk kaynaklarını beslenme ile

We have implemented wearable device where it reads pulse rate and temperature every 8 sec and upload the data in Things speak which is an IOT platform